18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 27 HAZİRAN 1998 CUMARTESİ 1yi Niyetli Bir Anımsatma Prof. Dr. NEPHAN SARAN 0 lk toplumbilim (sosyoloji) dersle- I rinin Türk üniversitelerinde hangi tarihte venlmeye başlandığını ke- sin olarak bilemiyorum. Darülfü- nun üa. Z»>aGökalp, tarafindan 'iç- timaryat' adı altında bir kürsü ku- rulmus. ve bu nedenle de Gökalp, pek çok kışi tarafindan Türkiye'nın ilk toplumbı- limcisı sayılmıştır. Profesör Emre Kon- gar'ın 1923-1938 ilk dönem toplumbi- limcikri arasmda saydığı Ziya Gökalp, ya- şadıgı dönemin önemli ve etkili birdüşü- nürü olması nedeniyle. bu bilim dalı, ûni- versitelerimizde ve ortaöğretimin çeşitli kademelerinde oldukça kolay yerleşebil- miştir. Sosyal bılimler ailesi içinde önemli bir yeri olan ve toplumbilimin ikiz kardeşi ola- rak nitelenen antropoloji ise bu kadar şanslı olmamıştır. Her ne kadar kuruluşu Darülfunun'da 1914-1919 yıllanna kadar uzanmışsa da üniversitedeki eğitim, ke- sintilere uğrayarak devam etmış ve orta- öğretim kademelerine de yayılmamıştır. 1925 yilında Darülfiinun'da •Türkiye Ant- ropotoji Tetkikat Merkezi', Şevket Aziz Kansu öncülüğünde, 'fizik antropoloji' ağırlıklı olarak başlamıştır. Daha sonra Istanbul Üniversitesi'nde asistanlık. mü- derris mua\ inliği (doçentlik) görevini ya- pan Kansu, üniversite profesörü unvanı- nı aldıktan sonra, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nin Antropoloji ve Etrtoloji Ens- titüsü'nü de kurmuştur. Ord. Prof. Dr. Şevket Aziz Kansu önemli bir bilim ada- mıdır; Türk Tarih Kurumu üyesi ve baş- kan\, Uluslararası Antropoloji ve Etnolo- ji Daimi Konseyi'nin kuruculanndan ve uluslararası prehistorya kurumlannda Tür- kiyetemsilcisidir... Atatnrk'ün iigisini ve desteğıni de gören Kansu, ölümüne kadar (1938) antropolojinm gelişmesi içın ça- ba göstermıştir. Bugün AÜ Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi'nde Antropoloji Bö- lümü'nde, 'Paleoantropoloji', 'FizikAnt- ropoloji' ve 'Sosyal Antropoloji'' anabi- lim dallannda eğitim verilir. Istanbul Ünıversitesi Edebıyat Fakülte- si Antropoloji Bölümü ise Prof Dr. C.W. M. Hart tarafindan 1960'ta yeniden ku- rulmuş ve o tarihten bu yana eğitim sür- dürülmüş ve böliim, sosyal araştırma ala- nırtda önemli çalışmalar yapmıştır. Üniversitelerimizde antropoloji eğitımı- nin uzun yıllar önce başlamasına karşın halk arasında 'antropoloji' sözcüğü ve bu önemli bilim dalı iyi bilinmez. Antropo- loji bilimi, insan'ı araştıran, insan'ı anla- maya calışan bir bilimdir. 'İnsan' dediği- mizzaman buna insan psikolojisı, sosyo- Bir ikramiyesi var! Maaşıuı VakıfBank'tan alanlar, şimdi kredi ihtiyaçlarını hem VakıfBank'tan kolayca karşılıyor, hem de kullandıkları kredi oranında 1 hatta 2 maaş ikramiye kazanmış gibi oluyor. Çtinkü, VakıfBank Kredili Bankomat 724 'ün kredi faizi o kadar düşük ki, kullandığınız krediyi, sözgelimi 1 yıl içinde geri ödediğiniz zaman, 1 ya da 2 maaş tutarı kadar bir miktar size kalmış oluyor. Ayrıca kullandığınız kredinin faizlerini ödediğiniz sürece ömür boyu kredilendirme ola- nağmdan yararlanıyorsunuz. Maaşını VakıfBank'tan alanların kolayca yararlandığı bu imkandan, siz de yararlanmak istemez misiniz? Nasıl kazanacaksınız? Diyelimki VakıfBank'ta Kredili Bankomat Hesabmız vaı. 200 milyon TL kredi kullandınu. %7 gibi, son derece düjük faizll bu krediyi 1 yıl içinde geri ödeyeceksiniz. Aynı miktar krediyi, en az %9 faizli olarak bir başka bankadan kullanıp, yine 1 yü içinde odeyecek olsaydınız, ayda 4 milyon TL, fazladan odeme yapmak durumunda kalacaktmız. Kredili Bankomat Hesabmdan kredi kuüanmak 1 yıl içinde size net 48 milyon TL kazandıracakbr. Bileşik faizle hesap edüirse bu rakam, 70-80 milyon TL'ye ulaşmaktadır. Hesap ortada... Sadece Kredili Bankomat Kartının sunduğu bu kazançü kredi olanağmdtm m de yarariamn, ihtiyaçlarmm tn ekonomtk yoldan karşûayın. VakıfBank" 2 1 . Y ü z y ı I B a n k a c ı I ı ğ ı " lojisi, dini, ekonomisi ve insanın yaptığı ve yarattığı her şeyin incelenmesi de bu bilim dalının konusu içindedir. Antropo- loji çok genış kapsamlı bir bilimdir. İlkel insanlardan bugünkü ınsana, ilkel top- lumlardan bugünkü toplumlara kadar sü- regelen gelişmeyi araştırmış, giderek ilk canlılardan ınsana uzanan yoluaçıklama- ya ve anlamayaçalışmıştır. Bu geniş kap- samlı bilim dalı çeşitli dallara aynlır. Önemli bir dalı olan fizik antropoloji. in- san bedenini, biyolojisini ve anatomisini irtceler. Çeşitli a!tdallara aynlan sosyal ant- ropoloji yadakültürantropolojisı ise sos- yal örgütlenmeden değışik örf ve âdetle- re, evlilık sistemlennden ekonomik ve si- yasal örgütlenmelere kadar insan kültürüne değişık açı- lardan, kendine özgü bir yön- temle yaklaşır. tnsana özgü kültürü. insanlararası hiçbır fark gözetmeksizin, sadece anlamaya, açıklamaya ve an- lamlandırmaya çalışan antro- poloji bilimi kültürlerarası en sağlam köprülen kuran, fark- lıolanasonsuzbirilgı.bilim- sel merak ve hoşgörü ile yak- laşan birtaç bilimdir. Böyle biryaklaşımla yogrulan ant- ropoloji öğrencileri aynı za- manda sosyoloji, felsefe, sis- tematık felsefe ve mantık. sosyal psıkoloji. coğrafya, arkeoloji, prehistorya, pale- oantropoloji. sanat tarihi ve pedagoji öğretmenlik for- masyonu gibi değişik alanlar- dan aldıklan derslerle de des- teklenirler. 1989 yılına kadar antro- poloji mezunlan ortaöğre- timde Felsefe Grubu öğret- menliği yapabilirken, bu ta- rihten sonra atamalardurdu- rulmuştur. Antropoloji Demeği'nin, antropoloji bölümlerinden mezun olanlann da felsefe grubu (sosyal bilimler)ögret- menliğineatanmalannı sağ- lamak amacıyla 11 Nisan 1995 tarihinde yaptığı başvu- ruya Millı Eğitim Bakanlığı aşağıdaki yanıtı vermiştir: Oğretmen olarak atanacak- lann; menşeleıi branşlanna göre atanabilecekleri okullar \e kararnamelerine esas teş- kil eden ders \e\a bölümler- le a> lık karşılığ) okutacakla- n diger dersler Talim >e Ter- bi\e Kunılu Başkanlığı'nın 29/12/1993 gün ve 523 sa>ih karan ik belirienmiş oJup. bu kararda antropoloji bö- lümü mczunlanna yer veril- memiştir. 1964'lerden itibaren Ist. Üni. Edebiyat Fakültesi Ant- ropoloji Bölümü mezun sa- yısı 800'lerin üstündedir. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölümü mezun sayısı ise kuşkusuz bu sayı- dan çok fazladır. Milli Eği- tim Bakanlığı Talim Terbiye KuruluBaşkanhğı'nın 1993 yılında verdigi birkararla iyi eğitilmiş binlerce üniversite çıkışlısına ortaöğretimde öğ- retmen olma hakkını verme- miş olması akıl alacak bir uygulama değildir. Millı Eğitim Bakanlığı'nın, eğitim reformu çerçevesinde liselerde felsefe derslerinin zorunluolmasıyla birlıkte or- taya çıkan 'Felsefe Grubu' öğretmen açığını kapatmak içinçeşitli çözgeler(çareler) aradığı günümüzde, kuşku- suz ilk yapılacak işlerden bi- ri, Talim Terbiye Kurulu'nun 29/12.1993günve523sayı- lı karannın yeniden gözden geçırilmesi ve 'Febefe Gru- bu' öğretmenliğıne. en azın- dan aldıklan dersler itibany- la uygun formasyonu olanla- ra bu yolu açacak karann ve- rilmesidir. Anımsatınz. PENCERE Salı ve Cuma Kitapları Cumhuriyet'in "Cuma Kitaplan"r\dan 52'ncisi de okura ulaştı; böylece Cuma Kitapları birinci yılını doldurdu; 3.000.000 kitabın dağıtımı yurt düzeyin- de gerçekleşti. Şimdi buna ek olarak "Salı Kitaplan" da çıkıyor. "Dünya Klasikleri"nden oluşan "Aydınlanma Ki- taplığı" Cumhuriyetimizin 75'inci yılında yeni ku- şaktara armağan değerini taşıyor. • "1923 Devrimi" insanlık tarihinde önemli bir dö- nüm noktasıdır; çünkü Islam coğrafyasında ilk kez gerçek bir "Aydınlanma" yaşanıyor, Anadolu'da laik Cumhuriyet kuruluyordu; devrimin lideri Mus- tafa Kemal, Batı'nın emperyalizmine karşı çıkıp uygarlığını benimsiyordu. 1923 Devrimı'nın ıç ve dış karşıtları da elbet boş durmayacaklardı. Karşıdevrim bugünkü medyada geniş propagan- da araçlarını eline geçirmiş, Atatürk'e ve Cumhu- riyet devrimine saldın, "yazılı, seslı, görsel yayın- lar"da yalan dolanla palazlanmıştır. Oncelikle ga- zete köşelerinde yuvalanıp sureti haktan görünen karşıdevrımcıler, genç kuşaklann aklını kanştır- mak için ellerinden gelenı yapmaktadırlar. "Salı Kitaplan" dizisi, bu saldırılara karşı akılcı, bilimci, belgesel yanıttır. • Mustafa Kemal, emperyalizme karşı ilk kez za- fere ulaşan "Ulusal Kurtuluş Savaşı "nın önderi- dir. insanlık tarihinde "Batı uygarlığı" akıl ve bilim üstüne yükseldi. Belırleyicı niteliğı budur; tarihte ilk kez inancın (dinın) dışında bir gelişmenin, da- ha açıkdeyişle "akıl ve bilim"\r\ yol göstericiliğin- de bir uygarlık söz konusudur. Batı uygarlığı sömürü ve emperyalizmin yarat- tığı kaynaklarla beslenmiştir. Mustafa Kemal, Ana- dolu Kurtuluş Savaşı'nda, Batı'nın uygarlığına kar- şı değil, Batı emperyalizmine karşı savaştığını bü- tün yaşamında vurguladı. Laik Cumhuriyet'in devlet olarak ideolojisi de bu temele oturtuldu: 1) "Yaşamda en gerçek yol gösterici bilimdir." 2) "Yurtta banş, dünyada barış." Cumhuriyetin Milli Eğitim Bakanlığı, 1940'lıyıl- larda "'Dünya Klasikleri'"r\den çevirileri öğrenci- lere ve halka sunarken ne yaptığını çok iyi biliyor- du; eski Yunan, Latin, Fransız, Alman, Ingiliz, Rus vb. klasiklerinin yanı sıra Doğu uygarlığından ör- nekleri de Türkçeye çevırmek, ufkumuzu evren- sel boyutlara açmakla eşanlamlıdır. • "Salı" ve "Cuma" kitaplan bırbirini bütünlüyor. "Cuma" günleri çıkan kitaplar, 1923 Cumhuri- yeti'nin felsefe ve tarihini içeriyor; "Salı" günleri çı- kan kitaplar, ınsanlığın ortak paydasında okunma- sı gereken klasıkleri sunacak... Onümüzdeki salı, eski Yunan'dan Platon'un önemli bir yapıtı gazeteyle birlikte verilecek... Ege'de ve Kıbns'ta Yunanistan'ın yayılma poli- tikasına "dur" demek Cumhuriyet'in görevi! Ama eski Yunan klasiklerinı okumak, insaniığın ortak pay- dasında buluşmak demektir. Atatürk de bunu yapmıştı; uygartık paylaşılma- lı; ancak emperyalizme ve yayılmacılıga karşı çık- mak da uygarlığın ilk koşulu değil mi!.. GÖRELE ASLtYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Davacı M. Necmettin Merıç tarafindan mahkeme- mızde açılan gaıplik davasının yapılan açık yargılama- sı sırasında verilen ara karan gereğince; Giresun ili Çavuşlu ılçesi, tshak Şahbey ve Pamuk oğlu 1304 doğumlu Ali ıle tshak Şahbey ve Pamuk oğ- lu 1308 doğumlu Musa'nın çok uzun yıllar önce kayıp olduğunu, uzun zaman geçmesıne rağmen bugüne ka- dar kendılerinden hıçbir haber alınamadığı. yapılan ara- malara rağmen hıçbir sonuca varılamadığından adı ge- çen şahıslann ölmüş olması ihtımalınin çok >üksek ol- ması sebebıyle gaıpligıne karar venlmesi talep edildı- ğinden: Gaiplığine karar venlmesi ıstenılen şahtslar hakkın- da bilgı, görgü ve malumatı olanlann mahkememizin 1997/165 esas sayılı dava dosaysına ılan tarihınden 1 yıl içinde müracaat etmeleri hususu M.K.'nin 3-32-33 ve 34. maddeleri gereğınce ilan olunur. 20.4.1998 Basın: 18014 Sigara içenler! Bugün kendinize değerli bir fırsat verin: Sigarayı bırakın. TÜRKKALPVAKFI 19 Mayıs Cö. No: 8 Şışli/İSTANBUL Tel: (0 212) 212 07 07 dDtoc) 10 Hat Faks: (0 212) 212 68 35 İHiKIHHHHSİHLİL^İHi^iH&lHHBHHLaHİHiHİ Avantaj Bellona'da!Şimdi Bellona'da her şey peşin fiyatına taksitle, 13 aya varan taksit seçenekleriyle. Özel tasarımlar, uygun fiyatlar, gerçek kalite Bellona'da. Mutlaka kıyaslayın, bu avantaj kampanyasını sakın kaçırmayın.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle