Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 HAZİRAN 1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
Korsan kitaplan yakalatan yayıncılar, bandrolün çözüm olmadığım savunuyorlar
4
Devletin işini yayınevleri yapiyor'AlNKAR\(CıımhurivetBürosu)-Devletin yerine ge-
tirmediği denetim görevını üstlenerek oluşturduklan
grup ile matbaalarda korsan kitaplarını yakalatan yayın-
cılar, kitaplannı alamadıklan gibi yapılan hizmetin kar-
şılıgı olarak üzerine para ödüyorlar. Korsan kitap satan-
lann kendılennden daha fazla kazandığını belirten ya-
yıncılar, "çözüm" olarak getirilen bandrol uygulaması-
nın daha çok sorun yaratacağını savunuyorlar.
Korsan olarak satılan kitaplann yüzde 50sını Can Ya-
yınlan'ndan çıkan kitaplar oluşturuyor. şu anda 35 kı-
tabı korsan olarak satılıyor. 15 yayınev ınin birleşerek oluş-
turduğu grubun avukatlarla bırlikte matbaalara yaptığı
baskınlarda binlerce korsan kitap yakalanıyor. Bazı Türk
yazarlannın kitaplannın yanı sıra çok sa> ıda yabancı ya-
pıt da korsan olarak satılıyor. Bandrol uygulamasına so-
ğuk bakan yayıncılar şu görüşleri dile getirdiler:
Can Yayınlan Genel Ya> ın Yönetmeni İlknur Özde-
mir Bandrol. dünyada benzeri olmayan bir uygulama.
Depolarda. dağıtıcılarda milyonlarca kitap var. Bunlara
nasıl bandrol konacak? Kitapçılarda bandrolsüz kitap ile
bandrollü kitap yan yana mı satılacak? Hiçbir şekılde
korsanı önlemeyecek. Bandrolün de korsanı yapılabilir.
Yayıncıya ek yük getirecek. Bız bandrol parası ödedi-
ğimizle kalacağız. Bandrol çözüm değıl. İsteyen yazar-
lanmız içm bandrol uygulamasına gıdebılırız. Ama
bandrol hiçbir şey getirmeyecek.
Çınar Yayınlan sahibı Aydın Ilgaz: Bandrole karşıyız.
Küçük işlemler için çok vakit harcanacak. Kaç adet, kaç
numaralı kitabı hangi kitabev ine gönderdiğimız sorula-
bilecek. lade geldigı zaman kayıtlardan düşeceğiz. Ki-
tabı alanlar bile belki tespıt edilecek... "•KDV'sini alma-
yıp bandrolsüz kitap vereyinT gibi şeyler de çıkacak or-
taya. Sahte paralar, üzenne hologram konularak mı kont-
rol ediliyor? Avukatlar ve yayıncılardan oluşan bir grup-
la depo baskınmda 900 adet kitap ele geçtı. Avukatlann
ve verilen hizmetin parasını karşılamak için yakalattı-
ğımız kıtabm üzerine para da verdik. Kendi kitabımızı
satın aldık. Satın aimakla kalmadık. kitaplan da alama-
dık. Depolarda yediemine teslim edildi. Yakalayanlan
bir de ödüllendirdık.
tletişım Yayınlan sahibi Asuman Oktay Bandrole
karşı değilız. Fiili sansürle karşılaşma ihtimalınden ür-
küyoruz. Bizim isteğimiz ihtiyari olması. Bazı yayınev-
lerine yönelik olarak getirilmek istendiği iddia ediliyor.
Bandrol çözüm değil. Hologram bandrolün üzerinde
yayıncılann logosunun bulunmasını ve bandrolün değer-
li İcâğıt kapsamına almmasını ıstedik. Korsancılık hâlâ
şikâyete bağlı bir suç. Işportada kitaplar faturasız satı-
lıyor. Yazann, yayıncının, çizenn. matbaacmın emeği-
nin üzerinden iş yapıyorlar.
Varlık Yayınlan sahibi Fîüz Deniztekin: Uygulamamız
çok zor. Bandrolün başvurudan 15 gün sonra verilmesi
öngörülüyor. Bu 15 gün içınde 50 bin kitap basılabilir.
Milyonlarca bandrol ihtiyacı bir anda nasıl karşılanacak.
Polıs de bu işin içinde. Rüşvet veriyorlar, polis de ilgi-
siz kalıyor. Belediyelere yetkı verilmesi gerekir. Korsan-
cılık için mahkemelerde 30 milyon gibi komik para ce-
zası veriyorlar. Engelleyıcı hiçbir şey yok.
Metis Yayınlan sahibi Müge Gürsoy Sökmen: Bizim
gıbı bir yayıncının bastığı kitaplardan ancak yüzde 10
kadan çok satar, diğer kitaplan da finanse eder. Korsan-
lar bu kaynağı bizden gasp ederek sektör dışına çıkar-
dıklan için her yıl onlarca kitabın basilmasını engelle-
mekte; yaymevlerinin daha kısıtlı bir program uygula-
masına neden olmaktadır. Şu andaki mevzuata göre suç
oluşturan korsan yayıncılık bugün niye takip edilmıyor-
sa, bandroldcn sonra da aynı gerekçelerle takip edilme-
yebilir. Korsanlar. kuracaklan para\an yayınevleri saye-
sinde rahatlıkla bandrol alabileceklerdir.
Bilgi Yayınevi sahibi Ahmet Tevfik Küflii: Bandrol
ve hologram uygulaması yayınevlerıne büyük malı yük
getirmektedir. Uygulamalann başlaması ile birlikte za-
ten okurun gelir düzeyi dikkate alındığmda pahalı ola-
rak kabul edilen kitap fiyatlannda da, küçümsenmeye-
cek bir artışa yol açacaktır. Bu uygulama yaym mesle-
ğini. büyük ölçüde zorlaştıracak. belkı de ınikânsız kı-
lacaktır.
MeslekBMikleri Tüzüğü hemenyayımlanmalı
PEN Yazarlar Derneği Başkanı Alpay
Kabacah, bu süreci şöyle değerlendirdı:
"Son günkrdeki tarüşmalar. hem bir-
takım sorunlann ve gerçeklerin dile geti-
rilmesini sağlaması hem de kimi gelişme-
lere yol açması >önünden varariı oldu.
Üç yazar kuruluşunun(PEN, TY S, Ede-
biyatçılar Derneği) temsilcileri 6 Haziran
günü toplanarak' Edebıyat v e Bilim Ese-
ri Sahıplen Meslek Birliği' kurmakara-
n almış ve güişimlere başlamışnk. Bu ko-
nu artık güncelleşti \e Danıştav'da ince-
lenmekte olan Meslek Birlikleri Tüzü-
ğü'nün bir an önce vayımlanması gerek-
tiği anlaşıldı. Bandrolü meslek biıiikleri-
nin vermesi önerisini kültür Bakanlığı ve
yavıncılann önemli bir kesimi de destek-
liyor. Ancak, "me\ zuat'ta birtakım defi-
şiklikler > apılması gerekivor. Bu, aynı za-
manda khaptara bandrol >apçünlmasıge-
reğinin kabul edildiğini ortaya koyuyor.
"Bandrolü Kültür Bakanlığfnın verme-
sı sansür anlamına gelır" diyenlerin bu
gerekçeleri de ellerinden alınmış olacak.
Yayıncılann hepsL Yayıncüar Birliği
Derneği NÖnetimparaleündedeğil. Buaşa-
mada, korsan >a\ ıncıhğa karşı önlem ahn-
makla yetinilemeyeceği. yazarlann hak-
lannın da gözetilmesi, vazarlara da güven-
celerverilmesi gerektiği noktasında duyar-
lılar. \a>ıncılar Birliği Derneği vönetimi
gibikanveva/aıianumursaınazdavran-
mryorlar. Bu da önemli.
Evet kimi yayuı organlannda belirtü-
diği gibi, Kültür Bakanlığı bandrolün m-
runlu olarak uygulanmasını dokuz a\ er-
telemekle geri adım attı. Ama bu, Fikirve
Sanat Eserleri kanunu'nun 42. maddesin-
deki tanımJa,' Uyelennin ortak çıkarlan-
nı korumak ve mevzuatın öngördüğü esas
ve usuller içinde bu kanun ile tanmmış hak-
lann takıbini, alınacak ücretlerin tahsili-
ni ve hak sahiplenne dağıtımını sağla-
mak iizere' Edebiyat ve Bilim Eseri Sa-
hipleri Meslek Birliği'nin -hem de geniş
bir katılım ve konsensüsle- kurulmasına
olanak veren bir gelişme olarak göriinü-
yor.
Meslek birliğinin kurulmasryta yeni bir
aşamaya ulaşılacak ve yazar haklan ala-
nında daha sağlam adımlarla vürüycbi-
leceğa."
125 yayınevi
bandrol
yapıştırmayacak
TOrkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Attl
Ant 125 yaymevinin bandrol yapıştır-
mayacağını açıkladı. Aralannda Afa, Al-
ün Kitaplar, Arkın, Aynntı, Başan, Ber-
fın, Beyaz, Bilgi, Birleşım, Can, Cem,
Çağn, Çınar. Era, Gentaş, Işık, Inkılap,
Kabalcı, Kavram, Kaynak, Koza, Ozgür,
Parantez. Peri, Say, Sel, Sosyal. Telos, Yaz
ve Yurt gibi yayınevlerinin de bulundu-
ğu yayıncılar, kitaplanna Kültür Bakan-
lığı 'ndan alınacak bandroi veya hoiog-
ramfan yapıştırmayacaklannı birdilek-
çe imzalayarak Kültür Bakanlığı'na bil-
dirdiler.
Tıkir ve Sanat Eserlerinin İşaretlen-
mesine tlişkin Yönetmeiik" ve bu yönet-
meliğe dayanak teşkil eden "FUdrveSa-
nat Eserleri Kanunu"nun 81. maddesi-
nin hükümlennı birbütün olarak anaya-
sanm özüne aykın bulan yayıncılar, ya-
sanm bu maddesinin yayıncılıği teşvik
edecek bıçimde ivedilikle düzeltilmesi-
ni talep ediyorlar. Atıl Ant, yönetmeli-
ğin değiştirilmeden yürürlüğe girmesi
halinde Danıştay'a dava açacaklarını
açıkladı. Kültür Bakanlıgı'nın, bandrol
uygulamasmı dokuz ay ertelemesini ve
isteğe bağlı bırakmasını bir geri adım
olarak değerlendiren Atıl Ant yönetme-
likte isteğe bağlı oima türünde bir hüküm
olmadığjnı, bakanlığın yaptığı şeyin yö-
netmeliği ertelemek olduğunu belirtti.
Ant bu karan yayıncılann ve sansüre
karşı yazarlann mücadelesi sonucunda ka-
zanılmış bir zafer olarak değerlendirdi.
Yayıncılann imzaladığı dilekçede kor-
san kitaplann, belediyeler ve maliyece
kontrol altına alınıp yasaklandığinda bü-
yük oranda ortadan kalkacağına, 'korsan
yayıncıhk'ın tıpkı sahte para veya hırsız-
lık malına uygulanan türden caydmcı
hükümler taşıyan bir yasa ile önlenebi-
leceğme ve bandrol veya hologramın ön-
leyici olmayacagına deginiliyor.
Akbank Caz Festivali, ülkemizde kendi dinleyici kitlesini yaratmış belki de tekfestivaldir
Yeniliğin ölçüsü gerçekteırvarmı?CEM YEGÜL
Herhalde yazının başlığı "Popülizmin
artmasL. kaliteM olanıdahadeğerü kıhv-or"
olsaydı ve görüşlenne baş\ urulan yazar-
lanmızdan en az biri, ülkemizin belki de
tek çağdaş. yenilikçı festivali hakkında
bırkaç olumlu söz sarf etseydi -ki yazar-
lanmızdan en az ikisinin Akbank Caz
Festivali hakkında çok olumlu görüşleri
olduğunu şahsen biüyorum- ben de bu sa-
tırlarla sizleri sıkmak zorunda kalmaya-
caktım. (Tabıi bu arada popüler isimleri
ağırlayan festivallerin, bütünün içinde
değerlendirildiklerinde farklı bir işlevle-
ri olduğu gerçeği de göz ardı edilmeme-
ü.)
Konunun (18 Haziran Perşembe, Cum-
huriyet, Kültür sayfası) bir Cumhuriyet
sayfasının üçte biri kadar bir alanda ele
alınmış ve sadece üç yazanmızın görüş-
lenne başvurulmuş, olması da üzerinde ko-
nuşulsa da olur konuşulmasa da türünden
bir konu olduğu izlenimi veriyor. Festi-
valleri daha geniş bir platformda ele al-
mayı ve birkaç satırla geçiştirmemeyi bir
başka bahara bırakıp konumuza döne-
lim. Bu mini söyleşide. görüşlerine baş-
vunılan bu üç yazardan biri olan, kendi-
ni bir caz dostu olarak tanıtan Aktüel ya-
zan Sayın Serhan Yediğ, söz konusu fes-
tivallerden biri olan Akbank Caz Festi-
vali'nin vizyonunu. bugün geldiği nok-
taya nasıl geldiğinı göz ardı ederek fes-
tival programında yenilikçiliğin ölçüsü-
nün kaçınldığını ifade ediyor. Sayın Ye-
diğ değeriendirmesinde birkaç festivali bir-
kaç kelimeyle, bazılannı da "karpuz şen-
fiğj" gibi tanımlamalarla geçiştirdikten
sonra. geliyor en fazla üzerinde durma ge-
reği duyduğu konuya; Akbank Caz Fes-
tivali'ne. Yediğ'ın ıfadesine göre "Ak-
bank Caz Festivali programlannda yeni-
liğin ölçüsü kaçırüıyor".
Şunu söylemeden edemeyeceğim: ">«-
niliğin öJcüsü" olmaz. Ve bunun içindir
ki bugün Duke EDington'ı, Dizzj GiDes-
pie'yi, Miles Davis'i, John Coltrane'i,
Thelonious Monk'u. Albert Ayler'ı, Ce-
cil Taytor'ı, \ıt Ensemle of Chicago'yu
dinleyebiliyoruz. Yeniliğin ölçüsü olsay-
dı Charlie Parker" ı eroin dolu şınngalar-
da teselli ararken bulmazdık ya da Albert
Ayler'ı Hudson'ın dibinde!
Çağdaş caz festhalleri arasuıda
Bıldiğiniz gibi caz, yaşayan, gelişen.
olduğu yerde duramayan bir müziktir.
Sadece Miles Davis üç büyük akımın ba-
şını çekmıştir. Neden mi? Yeniliğin ölçü-
sü olmadığından. Hikâyenin sürekli acı-
lara gebe oluşunun nedeni de budur; ye-
niliğin ölçüsünün oimamasıdır!
Sözü fazla uzatmadan 8 yıllık Akbank
Caz Festivali'nin bugüne kadarki konuk-
lanna kısaca bir göz atıp kabaca bir de-
ğerlendirme yapmaya yeltenelim: Max
Roach, Airto Moreira, Art Ensemble of
Chicago, Cecil Taylor, Butch Morris, Don
Cherry,Okay Temiz, David Murray; Cas-
• Batfda bile gerçek değerleri bundan 20-30 yıl kadar sonra anlaşılacak, cazın 60 sonrası
dönemini şekillendiren isimleri, onlardan etkilenen çağdaş müzisyenleri bugün bu şehirde
ve bilinçli yapılmış programlar sayesinde dinleyebiliyorsunuz. Unutumamalı ki caz her
şeyden önce bireyin, doğaçlama sanatçısının sanatıdır. Yenilikçi olmak bu müziğin
özündedir. Bir varoluş nedenidir.
sandra VVîlson, Abbey Lincoln. Don Pul-
len, Steve Coleman. Aydın Esen, Randv
Weston, Evan Parker, Ray Anderson,
Marrv Ehrüch, John Zorn, Eddie Palmi-
eri, Anthonv Bravton, Henry Theread-
gilL, Abdullah İbrahim. John Lurie, Ste-
ve Turre, Betty Carter,James Carter, Mu-
hal Richard Abrams, Matthevv Shipp,
Craig Harris, Yusef Lateef, Ned Rothen-
bergilk akla gelenler. Festivalin başlan-
gıcından bugüne, öne çıkan bu isimler fes-
tıvalin hedeflerini yeterince açık bir bi-
çimde orkaya koyuyor mu bilemiyorum.
Şu kadanyla yetinelim: Akbank Caz Fes-
tivali dünyadaki çağdaş caz festivalleri ara-
sındaki yerini almıştır.
Batrdabile gerçek değerleri bundan 20-
30 yıl kadar sonra anlaşılacak, cazın 60
sonrası dönemini şekillendiren isimleri,
onlardan etkilenen çağdaş müzisyenleri
bugün bu şehirde ve bilinçli yapılmii)
programlar sayesinde dinleyebiliyorsu-
nuz. Unutumamalı kı caz her şeyden ön-
ce bırev ın. doğaçlama sanatçısının sana-
tıdır. Yenilikçi olmak bu müziğin özün-
dedir. Bir varoluş nedenidir. Caz tarihi-
nin gerçek kahramanlannın hep yenilik-
çilerolmuş olması boşunadeğıldir. Ame-
rika'dakı beyaz çoğunluğun elindekı be-
yaz ahlakçı medya da hep yeniliğin öl-
çüsünü sorgulamış, (Bugün kimlerin isim-
lerinin belleklere kazındığı düşünülürse
beyaz ahlakçılann ne kadar yanıldığı or-
taya çıkar) cazın beyazlaştınlarak daha an-
laşılır ve daha steril kılınmasına, böyle-
likle cazın gerçek kahramanlannın ara-
sına kendilerinden olan sanal kahraman-
lan yerleştirmeye çalışmıştır.
Caz geleneği ve en uç noktalar
Festıval programında bugüne kadar
rastladığımız isimler rasgele bir araya
gelmiyor. Bugün Akbank Caz Festivali
programlanna dünyanın en saygın caz
yazarlan Hovvard Mandell, Lee Jeske gi-
bi isimler methiyeler düzüyorlar. Şubat
1992'de Dovvn Beat'te şöyle değerlendi-
riyor festivali cazkririği Hovvard Mandell:
"_.ney virtüözü Süleyman Erguner lider-
liğindeki geleneksel Türk müziği müzis-
yenlerinin de katüımıy la oluşan Lavvren-
ce "Butch" Morris OdaOrkestrası, beşgün
süren ve Pozitif tarafından kusursuz bir
şekilde düzenlenen bu festivalin sergiledi-
ği cesaretin kısa bir özetivdi... 1000 kişi-
lik modern Cemal Reşit Rey Konser Sa-
kmu'nu kapahgişedolduran bdeyicfler, ken-
di müzikal temellerinden uzaklaşmadan
caz geleneği ve en uç noktalannı karşı
karşıva getiren, loş sesli Mississippili şar-
kıcı Cassandra VVilson'uı özgün parçala-
nnı ve Beatles'ın 'Blackbırd'ünü, Nat
Adderley'ninstandarttannı,Dav id Mur-
ray beşlisinin kafa kafaya sololannu Don
Cherry'nin harmolodik vansımasını ve
Cecil Taylor'uı şiddetü piyanosunu din-
lediler. İzleyicilerin sabn meraktan tak-
dire dönüştü— En şaşırbcı ve büyüleyici
sesler ise Butch Morris'e aitti. Sanatçının
konçerto uzunluğundaki dört parçası İs-
tanbul'un kat kattarihini pazarlannın gi-
zem ve çekiciliğini. dar ve dönemeçli so-
kaklannu laik ve ru hani zenginliğini ve koz-
mopolitan bir kişiliği kucaklamadaki ar-
zusunu sergüedi. Morris'in 'bilinçaltı bo-
şalımf kavnaklışefliği veney,ut,kemen-
çe ve kanun gibi geleneksel Türk enstrii-
manlannı alışılmamış şekilde kullanımı,
sevirciden yuh sesleriv le birlikte ayakta al-
kışı birlikte aldı ki bu da düşünceyi tah-
rik ettiğinin -hem de kötüden çok ivi yön-
de-ispatıydı."
"Yuh sesleri" çok uç bir örnek olduğu
için Hovvard Mandell 'den alıntı yaparak
v urgulamak istedim. Burada Sayın Ye-
diğ'in Akbank Caz Festivalleri sırasında
seyircilerin sık sık konser salonlannı terk
ettikleri dogrultusundaki saptamasına de-
ğinmek istiyorum. Salonlann sık sık terk
edilmesi bir yana, festivalin her yıl bü-
yüyen ve daha bilinçlenen dinleyici kit-
lesi bu festivali başanya götüren etken-
lerin başında gelmektedir. Akbank Caz
Festivali. ülkemizde kendi dinleyici kit-
lesini yaratmış belki de tek festivaldir.
Konser salonlannı terkedenlerelbette ki
olacaktır. Buna -doğalayıklanma"dadı-
yebilirsiniz. Kaldı ki festivaii program-
layanlann herkesi memnun etmek gibi
bir kaygılan bulunmamaktadır. Tam ter-
sine herkesi memnun etmeyi hedefleyen
festivallerin sulu, başansız, renksiz, sıra-
dan festivallerolmaya mahkûm oldukla-
n rahatlıkla söylenebilir.
'Gerçekten de butik bir festival'
Üç yıl kadar önce o güne kadar adını
pek kimsenin duymadıği Matthevv Shipp
festivalin konuklan arasındaydı. Konse-
rin başlamasından yirmi dakika kadar
sonra bir kısım seyirci arkalanna bak-
madan, koş'ar adım terk ettiler konser sa-
lonunu. Üç yıl sonra bugün, Matthevv
Shipp, Jazzız gibi dünyanın en saygın
caz dergilerinin kapağında ve bütün bü-
yük festivallerin gündeminde. Yine fes-
tivalin 1992konuklanndan.adıodönem-
de pek de tanıdık olmayan Cassandra
Wilson bugün ülkemizdeki festivallerin
programında yıldız statüsünde yer alıyor
ve ülkemizdeki caz dinleyicisi tarafın-
dan yakından tanınıyor.
Son Akbank Caz Festivali'ni Jazzız
(Mayıs 1998) adına izleyen LeeJeske ise
şöyle diyor: "7. Akbank Caz Festivali,
günümüz cazını dile getirmedeki beceri-
sifleetkileviciy di. Festivalin programcıla-
n geçmisin aslanlannı anan yeni aslanlar-
la ya da kendilerini anan eski aslanlarta
flgilenmiyorlar. Onlar bugün bu müziğin
geldiği noktayla ve kaliteli cazla ilgileni-
vorlar... Adını sponsorunun adından alan
festival (Akbank) gerçekten de butik bir
festiv al (benzeıierine örnek olabilecek an-
lamına geliyor)_."
Tabii "jam session"lan ve festivalin
diğer etkinliklerini de unutmamak gere-
kir. Festival sırasında bir caz kulübüne dö-
nüştürülen Talimhane'deki 100 kişilik
küçük komedi kulübünde (Yeşil) Muhal
Richard Abrams'ı James Carter, Craig
Harris. Brad Jones ve tlhan Erşahin eş-
liğınde blues çalarken izleyebiliyorsanız,
doğru yapılan bir şeyler var demektir.
Bugün yukanda sıraladığım isimleri bir
arada ne Nevv York'ta izleyebilirsiniz, ne
Tokyo'da, ne de Paris'te. Abarttığımı dü-
şünebilirsiniz; ancak bu söylediklerim
dünyanın dört biryanındaki bütün büyük
ve / veya marjinal festival lerde çalmış
olan bu müzisyenlerin kendi düşüncele-
ridir.
Bu yazıyla amacım kimsenin kalbini
kırmak değil; ancak ülkemizin belki de
tek çağdaş / yenilikçi festivalini kritik
ederken biraz daha duyarlı olmak gerek-
mez mi?
Paris Orkestrası
Nejat Eczacıbaşı
için çalıyor
Kültür Servisi - Eczacı-
başı Topluluğu ve İstan-
bul Kültür ve Sanat Vak-
fl'nın kurucusu Dr. Nejat
Ferit Eczacıbaşı, Orchest-
re de Paris'in '26. Ulusla-
rarası tstanbul Müzik Fes-
tivali'' kapsamında bugün
saatl9.00"daLütfiKırdar
Uluslararası Kongre Salo-
nu'nda gerçekleştireceği
konserde anılacak. Şef Ra-
fael Frühbec de Burgos yö-
netimindeki Orchestre de
Paris, piyanıst HüseyinSer-
met ile birlikte vereceğı
konserde Maurice Ravel
ve Igor Str<ıvinsky"nin
eserleri seslendirecek.
Dr. Nejat Eczacıbaşı,
'Izienimler, Umutiar" adlı
yapıtında Hüseyin Ser-
met'ten şöyle söz edıyor-
du:
"Genç Piyano Ustası:
Hüseyin Sermet
Hüseyin Sermet'i ilk kez
1968 yılında tanımıştım;
Avrupa'va müzik eğitimi-
ne gitme hazırlığı içinde)-
ken... Bunu izieyen yıllar-
da da Sermet'in müzikte
olağanüstü gelişimine ta-
nık olduk. Sanatçı, Paris
Konservatuan'ntn UnKi ho-
calanndan, Pierre Sancan
ve ThJerry Bnınhoffile pi-
yano, Oliver Messiaen ile
konıpozKvon. Marcia C'ur-
ck) ve Nadia Boulanger ile
degenel müzik eğitimigör-
müştü. İngiltere, Avmpa,
ABD ve Hong-Kong'da
konserler veren ve önemli
festivallcrc katılan sanat-
çı, Londra Kraliyet Müzik
Koleji'nde de Frederick
Thurston ile çahşnuştı. Ser-
met, aynı kolejde öğretim
üyesi de olnıuşru."
26. Uluslararası Müzik
Festivali sponsorluğunu bu
yıl da yine Eczacıbaşı Top-
luluğu üstleniyor. Orchest-
re de Paris Konseri'nden
sonra devam edecek anma
etkinlen kapsamında Dr.
Nejat Eczacıbaşı "nın kuru-
cusu olduğu İstanbul Kül-
tür v e Sanat Vakfı tarafın-
dan düzenlenen bir kon-
serle seramik sergisi yer
alıyor. Dr. Nejat Eczacı-
başı Vakfı ise kurucusu-
nun yazı, konuşma ve söy-
leşilerinin seçkisi niteliği
taşıyan bir kitap ile anma
programına katılıyor. An-
ma programında aynca Dr.
Nejat Eczacıbaşı'nın sos-
yal sorumluluk anlayışı ör-
neğinden yola çıkılarak
düzenlenmiş bir sempoz-
yum da yer alıyor.
Hürrfyet uluslararası Karikatür
Yanşması'mn sergisi
• Kültür Servisi -
Aydın Doğan Vakfı
Hürriyet
Uluslararası
Karikatür
Yanşması'nda
derece alan
yapıtlardan oluşan
sergi pazar günü
Antalya Falez
Otel'de açılacak.
Sergı nedeniyle
Türkçe, Ingilizce,
Fransızca ve Rusça
dillerinde özel bir
karikatür albümü
hazırlandı.
Avnıpa-Avpupa sergisi Gaziantep'te
• Kühür Servisi - Mayıs ayında Karikatür \'akfı
tarafından Ankara'da düzenlenen 4. Uluslararası
Karikatür Festivali'ne katılan karikatüristlerin
eserierinden oluşan Avrupa-Avrupa başlıklı sergi,
bugün Gaziantep'te açılacak. Sergi açılışına Semih
Poroy, Kamil Masaracı ve Nezih Danyal da konuk
konuşmacı olarak katılacaklar. Sergi 8-12 Ekim
tarihleri arasında Mersın'de. 23 Ekim-8 Kasım
tarihleri arasında Bursa'da, 13-20 Kasım tarihleri
arasında Diyarbakır'da ve 4-13 Aralık tarihleri
arasında da Kocaeli'de izleyıcilerle buluşacak.
Caz festivali biletleri satışta
• Kültür Servisi - İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı
tarafından bu yıl 7-18 Temmuz tarihleri arasında
düzenlenecek olan 5. Uluslararası istanbul Caz
Festivalı'nde smartel üzerinden yapılan
rezervasyonlardan artan biletler bugünden itibaren
Atatürk Kültür Merkezi. Uzelli Şaşkınbakkal,
Carousel ve Capitol'de kurulacak standlarda satışa
sunulacak. Bu yıl festival biletleri lnternet'ten
Superonline üzerinden anında satın alınabilecek.
Kreai kartı kullanımıyla kesin satış yapılacak olan
bu sistemde biletler, istendiği takdirde eve ya da
işyerine tesiim edilecek. Superonline üzerinden
satış, festival süresince devam edecek. Bilet satışı
için adres: www.shop.superonline.com.
Aspendos'ta program değişikliği
• Kültür Servisi - 5. Aspendos Uluslararası Opera
ve Bale Festivali kapsarrnnda istanbul Devlet Opera
ve Balesi bugün Puccini'ninTurandot operasını.
pazartesi günü de Çaykovski'nin Uyuyan Güzel
Balesi'ni sunacak. Festival progTamına göre I
Temmuz Çarşamba günü sergilenecek olan 'Klasik
Bale Yıldızlan' gösterisi, aşılamayan teknik
sorunlar nedeniyle iptal edildi. Aynı tarihte Ankara
Devlet Opera ve Balesi, kapalı gişe oynanan
'Senfonilerle Dans' gösterisini sunacak
sanatseverlere.2 Temmuz Perşembe günü 'Kremlin
Oda Orkestrası' ile sürecek olan festival 4 Temmuz
Cumartesi günü Gürcıstan-Batum Devlet Opera ve
Balesi'nin sergileyeceği G. Verdı'nin 'Othello
Operası' ile son bulacak.
BUGUN
• 2. ULL'SL\RARASI BOCAZİÇİ FESTİVALİ
kapsamında Harbıye Açıkhava Tiyatrosu'nda saat
21.30'da Balkan Gipsy Night. Yıldız Sarayı'nda saat
21.30"da Saraydan KE Kaçırma izlenebilir.
• BORUSAN KÜLTÜR VE SANAT
MERKEZİ'nde 10.30-11.30 arası PınarBaşbuğ'un
'5-6 Yaş Gnıbu Çocuklar İçin Müzik Atölyesi',
12.00-13.00 arası '7-10 yaş arası Çocuklar İçin
Müzik Atölyesi', 15.00-17.00 arası Bora
Ayanoğlu'nun 'Rhim Stüdyosu' başlıklı atölyesi yer
alıyor.
• AKSANAT'ta saat 13.00 ve 16.30'da laser diskten
F. Coppola'nın yönettiği'ApocaKpse Now'
izlenebilir.
26. ULUSLARARASI İSTANBUL MÜZİK FESTİVALİ
BUGUN
• Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu'nda saat
17.30'da Ozgür Aydm resıtal verecek.
YARIN
• Aya İrini Müzesi'nde saat 19.00'da Toulouse
Ulusal Orkestrası mûzikseverlerle buluşacak.