Katalog

13 HAZİRAN 1998 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 Galatasaray'ın ön eleme telaşıARİF KIZILYAL1N Yeni sezon haztrlıklannı 3 Temmuz'dan 25 Haziran'a çeken G. Saray'm Şampıyonlar Ligı 6n elemelen nedeniy le sezonu erken açıcağı ögrenıldı. ls\içre Sion'daki kamp süresini de uzatan San-Kırmızılı ekıp, 6 Temmuz'dakı kura çekimı sonrasında da ça- lışma programını yenıden düzenleyecek. Yönetim kurulunun öncekı akşam yaptı- gı toplantıda. "Ne pahasına olursa olsun Şampiyonlar Ligi'ne kalınması" yolunda bir görüş çıktıgı öğrenıldi. Devler sahnesi ola- rak yonımlanan Şampıyonlar Lıgi'nden ge- lecek katılım parası \e maç başı para ile transfer taksitlennin ödenek istediği belırtı- lırken yönetıme >akın çevreler. "G. Saray, Sampiyonlar Ligi'nde çeyrek fınalden çok maç başı para nedeniv le A\ rupa'nın en i>i 24 takımı arasına girmek isthor" dıyor. Hakan Şükür Fransa''ya gitti G. Saray'ın ve milli takımın golcü fut- bolcusu Hakan Şükür, Nike firmasının davetlısi olarak dün Fransaya gitti. Basketbola eski oyuncular Bütçesı 2 mılyon dolar olarak açıklanan basketbol şubesınin yönetimine. kulübün eski oyunculannın getınleceği bıldirildi. Takım kaptanı Orhun'un, kulüpte kal- masının kesinles.tiği, antrenörlüge ise Er- gin Ataman'ın getınleceğı öğrenildi. Voleybolculartmız yinekazmdı ADAPAZARl(Cum- huriyet) - Voleybol Ba- yan Milli Takımımız, Makedonya'yı 3-0 yen- di. Avrupa ikinci lig karşılaşmasına Pejin, Bahar, Çiğdem, Öz- lem, Mesude, Aysun altıhsıylabaşlayan mil- lilerimiz. ilk sette üstün bir oyun sergileyerek bu seti 15-3 önde ta- mamladı. İkinci sete de çok iyı başlayan milli- ler. Makedonlara nefes aldırmadı ve 15-2 ka- zandı. Son sette iistün- lüğünü rakibine kabul ettiren bayanlanmız. bu seti de 3-1 alarak karşı- laşmadan 3-0 galıp ay- nldı. TENtS KULİS / İZZET Volkan Diye Biri... Izmir'de yapılan play-off maçlannın sonunda TED'İ 4- 3 yenen ENKA, 1998 Türkıye Erkekler Tenis ügı Şam- piyonu oldu. Önce bu büyük başariyı gerçekleştırenleri kutlamak gerekiyor. Çok zor bir ışın üstesinden geldıler. TED, Türk tenisinin temel diregi olan bir kulüp. Türkiye tenis liglennin kuruluşundan bu yana kınlması zor rekor sonuçlarlarla, mağlup olmadan, hatta set vermeden peş peşe şampiyonluklan kazandılar. Öylesine etkın bir üs- tünlük kunmuşlardı kı yıllardır ligın bir heyecanı ve esp- risi yoktu. Bunu defalarca yazdık. "Haydi, Ankara, Izmir, ENKA, Yeşilyurtbirazsilkinın, TED'e rakip olun; şampı- yonu lig başlamadan belli olan ligin tadı yok" dedik. TED Kulübü üyeleri içın de bu gerekliydı. Şampiyonluk- lar öylesine kanıksanmıştı kı ne idareciîer, ne teknik adamlar ne de tenısçiler şampiyon oldukları için tebrık bile edilmiyoriardı. ENKA'nın, TED'in elinden binnciliği kapması, bu açıdan bakıldığında, normal bir lig şampi- yonluğunun ötesınde bir anlam taşıyor. Birçok yönden TED Kulübü'ndefayda saglayacagını rahatlıklasoyleye- bilirız. TED'in başına gelen La Fontaine'in tavşanla, kaplumbağanın yarış öyküsü bir bakıma... Ve Volkan di- ye on dokuz yaşında ısmı duyulmamış bir genç çıkıp da La Fontaine'in kaplumbağası gibı bir mucize gerçekleş- tirmesıydi. TED'in ünlü tenısçileri tavşan gıbi "nasıl olsa kazanı- rtz" uykusuna herhalde devam edeceklerdi. Konu çok genış boyutlu; çok ayrıntı, çok yorum var da spor say- fasında yer yok. Onun içın bu hafta "Volkan diye bin..." ile noktayı koyalım. Bu Volkan ne yaptı biliyor musunuz? üg şampiyonunu saptayacak son çift maçında Rumen Ravza'nın yanında oynatıldı. Karşılanndaki TED takımı ise teklerde Ravza'nı adeta sahadan sılerek yenen TED'in yeni transfen Rumen'le, Türkiye şampiyonlukla- n kazanmış olan, yılların deneyimlı milli oyuncusu Ya- vuz Erkangil'dı. Durum 4-4 olmuştu ve bu maçı alan, kupayı alıyordu. Işte bu maçta ınanılması zor başarılı bir oyun çıkaran Volkan, mucizeyi gerekleştiriyor ve EN- KA'nın şampiyonluğunu getıren adam oluyordu. Olayı abarttığımı sanmayın. Bugün Türkiye'de birçok tenisçı. diğer profesyoneller kadar olmazsa bıle ülke ölçülerine göre hayli yüksek bir maaş almaktadır. ENKA takımının sıralamadakı 5. adamı olan 1979 doğumlu Volkan Sa- lay ise bu profesyoneller arasında tam bir amatördür. Ve 1998Türkiye klasmanında. Büyük erkekler sıralamasın- da (Federasyon kıtabında yayımlanan 22 kışilik liste) toplam 27 puanla 21. yanı sondan ikinci. Olaya neden La Fontaine'in hikâyesi olarak baktığımızı bu herhalde anlatıyor. Son bir nokta: "Tekertek kınldtktan sonra yol göste- ren çok olur" diyor atasözü... Şimdı çok kışi TED dare- cilerini ve teknik adamlannı eleştiriyor. "Tek erkeklerde 3-2 öne geçtikten sonra bir çift maçını kazanmalan ye- tiyordu. Hesaplannı buna göre yapmalıydılar" demıyor. Olabilir... Ancak bu play-off'un öyküsünde manitular başrolü Volkan Salay'a vermışler. Bizce hepsi bu... Yücespor atağa kalktı Spor Servisi - Bakır- köy'ün köklü kulüplerin- den Yücespor. yenıden ya- pılanmaya giderek 3. ligi hedef seçti. Teknik mena- jerlıge Hasan Al getırilir- ken. Yıldırıın Tükenmez ve Mehmet Kılıc da tek- nik kadroda yer aldılar. Teknik menajer Hasan Al. "Yücespor > önetiminûı ve Bakırköv Belediye Başka- nı Ahmet Bahadırlı'nın desteğn leeski günlerimize döneceğiz"dedı. Cünün icinden • İtalya'nın Sicilya Adası'nda 14-21 Tem- muz tarıhlen arasında düzenlenecek 4. Avrupa Ümitler Basketbol Şam- pıyonası finallerine ha- zırlanan Ümit Milli Bas- ketbol Takımı. Hırvatis- tan ile bu ülkede oynadı- ğı ilk maçı 74-71 kazan- dı. • Eskişehir, Kütahya \e Bursa'da gelecek ay düzenlenecek 18. Avru- pa Genç Bayanlar Bas- ketbol Şampiyonası fi- nallerinin hazırlıklannı sürdüren milli takım. Bursa'da Fransa ile oyna- dığı ilk özel karşılaşma- yı 59-54 kazandı. • Pınar Süt ve Tetra Pak'ın ortaklaşa düzen- lediği "Süper Final 98' kampanyasının talihlile- n, Dünya Kupası finali- nı beraber izleyeceklen, 1954 Türk milli takımı- nın futbolcularıyla bir araya geldiler. • Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdür- lüğü'nde futbolculann da normal gelir vergisi tarifesine sokulması yö- nünde kararalındı. • Nevşehir'de düzenle- nen Kurumlararası Fut- bol Turnuvası'nda, Türk Telekom'un kalecisi Bi- lal Dursun geçirdiği kalp krizi sonucu öldü. • Birinci Futbol Li- gi'nin yeni ekiplerinden Adanaspor. Bosna Her- sekli teknik direktör Fu- ad Muzuroviç ile 1 yıllık sözleşme imzaladı. Da- ha önce Bosna Hersek milli takım teknik direk- törlüğü de yapan Muzu- roviç'e verilen para açık- lanmadı. AFtlKA - NNİMARKA FttAHSA. SUUOİ AMBİSTAN 2 2 . 0 0 BULGJunsnn İSPANYA - PMtAGtMY Hükümette AB çelişkisi • Baştarafı 1. Sayfada tecılenn sorulan üzerine, "Türkiye ada> Itğın doğal sürecine girmiş görü- nüj'or" açıklamasını yaptı. Cem, zir- vede belli bir gelişme olduğunu, an- cak bunu abartmayacağını belirterek ilişkilerin daha net, daha aklı başın- da bir çerçeveye girdiğıni kaydetti. Cem, iyi niyetli bir şekilde AB'nin yaklaşımlannı ihtiyatla izlediğini an- latarakşöyle dedı: "Hükümetimizin bir politikası var, o devam edecek. CardilTte Türki>e'nin adaytık konumu netlik kazandı. Türki- ye, ada>lığın doğal sürecine girmiş gö- rünüyor." Gürel ise Cumhuriyet'in sorusuna. "14 AraluVtaki dunımumuzu değiştir- memizi gerektiren yeni bir durum yok" yanıtını verdi. Türkiye, Lüksemburg karan üzerine AB ile Kıbns. Yunanis- tan ve insan haklan konulannı görüş- meme karan almıştı. Hükümetin Car- diffsonrası yapacağı değerlendirmede, bu karara ilişkin strateji belirlenecek. Başbakan Mesut Yılmaz ve Cem'in. Başbakan Yardımcisı Büient Ecevit ve Gürel'e oranla daha ılımlı yaklaşmayı tercıh ettıklerı, bunun da hükümet için- de görüş aynlıklanna neden olduğu bil- dirildi. Ecevit, AB Dönem Başkanlığı'nı dün Avusturya'ya devreden tngilte- re'nin Türkiye Büyükelçisi David Lo- gan ile TBMM'de bir araya geldı. Gö- rüşmenm ardından bir açıklama yapan Ecevit. "Farkh bir üslupla biküri kale- me alındı. Olumlu sayılabilecek geliş- meler. kararda çok açık bir bk-imde Türkiye'nin 1963 Ankara Anlaşma- a'na göre befirli koşullan yerine getir- mesi durumunda AB'ye tam üyelik bakkının uygulanmasıyeralıyor" dedı. Kararda çok belirsiz ifadelerin de yer aldığtnt.belirten Ecevit, Yunanis- tan'ın, bu metne nasıl yaklaşacağı ko- nusunda şunları söyledı: "Türkiye ile AB'nin mali ilişkilerinin düzeltilmesine de göndermede bulunu- luyor. O konuda da Yunanistan'ın engel- lemekri hâlâ devam ettiği için bu konu- daki ifadeler biraz i>i niyet ifadesinden ibaretgibi görünüyor. Bizim için mali iş- birliğinin parasal yönü önemli değil. Ona muhtaç değiliz, fakat hakkımız olan her şeyin Yunan vetosu öne sürü- k'rek esirgenmi!) olması. onur kıncı bir da> ranıştır. Çok şükür döviz rezervieri- miz yerinde. Hatta \asal açıdan müm- kün olsa, bunu Yunanistan'a bagışla- ma\ ı da düşünebiliriz." Ecevit-Logan göriişmesınde. Ingil- tere Dışişleri Bakanı Robin Cook'un yaptığı bazı açıklamalarda da günde- me geldı. Ecevit, Cook'un Kürtlerden etnik azınlık olarak bahsettığını ve Tür- kiye'nin Kıbns'ta ışgalcı olduğunu öne sürdüğünü Logan'a aktardı. Logan'ın bu sözler üzerine. "TürkiyeŞi bölmek gibi bir niyedmizin olmadığını herhal- de siz de kabul edersiniz" dedi&ı. Ece- vıt'in buna ^İnanıyoruz, ama Ingilte- re'nin bu rür ifadeler kullanması Tür- Idye'yi bölme amacı güden çevrelerin işine yanyor" yanıtını verdiği bildiril- di. Logan ise dün düzenlediği basın top- lantısında. Türkiye'nin AB'ye tam üye adayı olduğunun şüphe götürmez bir gerçek olduğunu öne sürdü. Cardiffön- cesınde Türkiye-AB ilişkilerinin geliş- tırilmesine yönelik olarak 5 unsuru he- deflediklerini, bunlann gerçekleştiğini belirten Logan. Türkiye'ye yönelik su- nulan Avrupa stratejisının çok önemli olduğunu belırttı. Logan, Türkiye'nin adaylığının tes- cil edildiğmi, gelışmelerle ılgili rapor- lann AB'ye ıletıleceğını, stratejinin Türkıye'yı tam üyeliğe hazırlaması içın gerekli çalışmalann yapılacağını ve ge- rekli mali fonlann ödenmesı içın ko- mısyonun uygun yollar arayacağını bil- dırdı. Basın mensuplannın Türkiye'nin tam üye adaylığının tescili ile ilgili ıs- rarlı sorulanna Logan. Cardiff bildiri- sınin 63. maddesinin Lüksemburg bil- dirisinde adı geçen tüm ülkeleri aday olarak gördüğünü söyledi. Dışişleri Bakanlığı'nın ilgili dairele- rinde yapılan değerlendirmelerde ise Türkiye-AB ilişkilerinin uzun süre ger- gin sürdürülemeyeceği ve yeniden es- ki rotasına sokulması gerektiği göriişü ön plana çıktı. Depresyon korkusu ^ • Baştarafı 1. Sayfada ne kentinde yapılan "Tfca- ret ve Yaünm ZirvesT kon- feransında konuşan Dünya Bankası Doğu Asya ve Pa- sifik Bölgesi'nden sorum- lu Başkan Yardımcısı Jean- Michael Severino'ya göre -Asya ülkeleri önümüzdeki dönemde yüzde 15'e ulaşan bir ekonomik küçülme >a- şayabilirier." Dünyanm bu bölgesının bırresesyon. hat- ta uzun sürecek bir depres- yonla karşı karşıya olduğu- nu vurgulayan Severino. "Dünya Bankası'nın, daha büyük bütçe açıklan ve dü- şük fak oranlannı da içeren genişlemeci ekonomi politi- kalanndan başka bir seçe- nek görmediğini'' söyledı. Dünyanm başta gelen ül- kelenne. -bölgedekiülkeler- le bu konulan görüşmeleri" içın çağnda bulunan Seven- no'ya göre "uzun dönemli bir vizyonun benimsenmesi gereken bir döneme giriyo- na~r "Bu depresyon çok dikkadi bir şekilde ete alın- mazsa çok uzun süreli olabi- lir'".. "daha da genişleyebi- lir" (Intemational Herald Tribune) Severino, geçen 12 ay içinde bölgeden 115 milyar yabancı sermaye çıkışı oldu- ğuna, bunun da Endonezya. Tayland, Güney Kore. Fili- pinler ve Malezya ekonomi- lerine büyük darbe vurduğu- na işaret etti. Dünya Banka- sı Başkan Yardımcısf na gö- re "Bir büyüme lokomotifl olmadığı takdirde bölgenin krizden çıkması imkânsız." Bölge ülkelerinın temsil- cilennin konferansta yaptık- lan konuşmalarda "birloko- motifgereldyor" tespitinin e- sas olarak Japonya'yı hedef aldığını gösteriyordu. Ma- lezya Başbakan Yardımcısı Enver İbrahim, Japonya'yı, "yavaş ve isteksiz davrandı- ğı" için eleştirdi. İbrahim "ABD biraz üdertik göster- meüdir" dedi ve ekledı: "Yen düşmeye devam ederse nelerolabileceğini dü- şününce tüylerimiz ürperi- vor" Tayland Ticaret Bakanı Supachai Panitchpakdi de yaptığı konuşmada, "Yen düşmeye devam ederse, dö- viz piyasalannda ikinci bir erime dalgası> la bunu izleye- cek bir küresel resesyonla karşı karşıya kalabiliriz" dı- yerek konferansa katılanlan uyardı. (South China Mor- ningPost) ÂNAP'taki irücdcıîaf• Baştarafı 1. Sayfada ettiğini anlatan Sezgin, ancak 55. hükü- metin varlığının, irtica ile mücadelenin bekçisi ve güvencesi olduğunu vurgula- dı. Hükümetin uygulamadakı kararlılıği- nın bunun kanıtı olduğunu ıfade eden Sezgin, bu konuda hükümetin 13 tasan- yı TBMM'ye sevk ettiğini anlattı. Sezgin, bunlardan birbölümünün Meclis komis- yonlannda. bazılannın da genel kurul gündeminde beklediğini belirterek, şim- diye kadar Meclis'i çalıştıramadıklannı, yaşamsal yasalan çikaramadıklannı ve Meclis'te engellendiklerini ifade etti. Sezgin, türban olayının YAŞ'ta ele alı- nıp ahnmadığı yolundaki bir başka soru üzerine, türbanın tek başına ele alınma- dığını, ancak irticanın genel olarak görü- şüldügünü söyledi. Sezgin. başörtüsüne kimsenin karşı olmadığını, ancak simge olarak kullanıldığında. yasalar ne gerek- tiriyorsa bunlann yapılacağını kaydetti. Başbakan Yılmaz ve CHP lideri Bay- kal'ın anlaşmalan ile Meclis'in çaltşma- ya başlayacağını söyleyen Sezgin, "Bu yasalann hepsi çıkacak" diye konuştu. IMF'nin Asya krizine müdahale ediş biçimi ve bu- na temel oluşturan "neo-li- beral" politikalar, bir süre- dir krizi daha da derinleştir- dığı. uluslararası bankalann isteklerine öncelik verdiği, buna karşılık uygulandığı ül- kelerde siyasi istıkrarsızlık yarattığı için giderek artan eleştirilere hedef oluyordu. Geçen haftalarda IMF'- nin önce Endonezya'da daha esnek davranmaya başlama- sı, sonra Afrika ülkelen top- lantısında Camdessus un. küreselleştirme ve serbest- leştirmeye değinmeden bü- yümeye öncelik veren ko- nuşması. IMF'nin politika oluşturmakta bir çıkmaza girdiğine işaret ediyordu. Severino'nun "Yerel tale- bi genişletmek zorundayız. İçinde bulunduğumuz fasit daireyi ancak bu şekilde kı- rabilİTO" lespkı, açık bi^v- kilde, 1930'Iarda ABD'de uygulanmaya konan "New Deal" politikasını hatırlatı- yor ve Keynesgil bir yakla- şımın gündeme gelmeye başladığını gösteriyor. Dün- ya Bankasfnın önerileri, IMF'nin bugüne kadar böl- gede uyguladığı istikrar programlanyla tam bir tezat oluşturuyor. Dünya Bankası'nın bu yö- nelımi, dünya ekonomisini düzenleyen kurumlann. bir aşırı üretim kriziyle karşı karşıya olunduğunu da ka- bul etmeye başladığını dü- şündürüyor. 18,30 22.00 KOSBYÎ MAD0NNA ASRIN BACKSTREET BOYS G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada lin disiplin ve ahlaki durumlan görüşülerek, hakla- nnda gereken kararlar alınmıştır." YAŞ toplantılarında gene) olarak terfi-tayinler ve orduyla ilişiği kesilen kişiler konuşulur.du. Son YAŞ'ta bu bölüm açıklamadan da anlaşılacağı gi- bi, "aynca" diye görijşülmüş. Buradan yola çıkarak şu değerlendirme yapıla- bilir: 16 Haziran YAŞ toplantısının temel konusu iç- dış tehditti. Nedir bu iç-dış tehdit? Dışı dışarda bırakalım. Iç tehdit, PKK terörü ve irtica. Peki bu iç-dış tehdit daha çok devletin hangi or- ganında görüşülürdü? Milli Güvenlik Kurulu'nda (MGK). Şimdi nerede görüşülüyor? YAŞ'ta. Bu görünümün yansımalarını tek tek aktarmaya çalışalım: 1 - Konu daha "askeri" bir platformda da ele alın- maya başlandı. MGK toplantılannın tarafları belli. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başka- nı, Milli Savunma, Içişleri, Dışişleri Bakanları, Ka- ra, Deniz, Hava Kuvvetleri Komutanlan, Jandarma Genel Komutanı. Gündemin özelliğine göre ilgili bakan ve kişiler de çağnlıyor. Ancak kurulun temel yapısında beş sivil, beş asker var. YAŞ ise, adı üze- rinde... 2- MGK'ye Cumhurbaşkanı başkanlık ediyor. YAŞ Başbakan'ın başkanlığında toplanıyor. Görü- nümlerin dili vardır, MGK'de Cumhurbaşkanı baş- ta oturur, öteki üyeler karşı karşıyadır. YAŞ'ta Baş- bakan'la Genelkurmay Başkanı yan yanaydı. 3- Bu durum, ülkenin ıç-dış konularında Cum- hurbaşkanı'nın devre dışı bırakıldığı anlamına gel- mez. Ancak şu saptamayı yapmak durumundayız; son dönemde ilk kez, iç-dış tehdit, Köşk'ün olma- dığı böylesi bir ortamda ele alındı. 4- Üzerinde birleşilen kanı o ki, TSK'den rekor düzeyde eleman atıldı. Bunlann çogunluğu irtica nedeniyle. Bunun bir anlamı da şu; hükümete, biz gerekli temizliği yapıyoruz. Siz yapıyor musunuz, mesajı veriliyor. Hükümete YAŞ akış Acaba Meclis'tekiler, çıplak gözle görülebilen bu durumun ayırdında mı? Gözlerı örtülü-kapalı de- ğilse, evet. Ancak gidişin ayırdında olmak yetmiyor, asıl olan gereğini yerine getirmek. Nedir o? Sorunun yanıtı REFAHYOL hükümetinin gıdiş nedenlerinde gizli. Yılmaz hükümetine YAŞ bakışı şöyle: 1- İrtica yasalarının çıkması için iktidar ortağı milletvekillerinde gerekli kararlılık yok. 2- Başbakan da bu durumdan etkileniyor. 3- Milletvekilleri seçim kaygısıyla hareket ediyor. 4- Bu durum irticayı cesaretlendiriyor. Yılmaz'ın bu bakışa bakışı da şu: 1 - ANAP grubunda da irticaya prim verenler bu- lunuyor. 2- Beni de anlayın. 3- İrtica yasalarının çıkması için daha fazla ça- ba harcayacagız. 4- Temizlik konusunda benim efirri sizinki kadar güçlü değil. Sıcak bir haziran geçireceğiz. önümüzdeki MGK toplantısına 16 Haziran YAŞ'ının gölgesi düşecek. Vergi Yasası'nın çıkması sağduyulu her kesimin dileği. Ancak yukarıda da vurguladığımız gibi hü-' kümetin, REFAHYOL'un gidiş nedenini göz ardı etmemesi gerekiyor. Siyaset koridorlanndaki bir sakız da şu: -İrtica yasayla önlenmez. Doğruluk payı var. Ama, yasalar istencin, karar- lılığın bir parçası. Özellikle ANAP'lılann, her kesi- me şirin görünme gibi bir lüksleri yok. Neyse o ol- mak durumundalar. Merkez sağ RP'ye karşı, "Biz de dindanz" edebiyatıyla hareket etti. Bunun ters' teptiğini kendileri de görmüş olmalı. Son YAŞ'ı dıkkate alması gereken bir kişi de Cumhurbaşkanı. Demirel'e YAŞ'ı sorsak sanınz yanıtı şu olur: "Kardeşim ondan haberim var. Bilgim dahilin- de. Her şeye ben başkanlık edecek değilim ki. Orada ne tartışılmtş, memleket meseleleri. Tartı- şılmasa mıydı?" 1997-1998 Odak Dershanesi ÖYS Deneme Sınavı Cevap Anahtarı FEN BİLİMLERİ 1 l.E. 12.E, 13.B, 14.B, l.E, 2.C, 3.C, 4.A. 5.A, 15.E, 16.D. 17.B, 18.C, 6.D, 7.B, 8.E. 9.C. 10.D, 19.C, 20.A, 21.C, 22.E, 1 l.E, 12.B, 13.D, 14.E. 23.D, 24.C, 25.C. 26.D, 15.E, 16.C, 17.A, 18.C, 27.E, 28.B, 29.A, 30.B, 19.B, 20.C, 21.A, 22.D. 31.C. 32.D, 33.D. 34.B, 23.A, 24.C, 25.D. 26.E. 35.D. 36.B, 37.C, 38.E, 27.A, 28.C, 29.D, 30.D. 39.D, 40.E, 41.A, 42.E, 31.C, 32.A, 33.C, 34.B. 43.D. 44.A. 45.E. 46.E. 35.D. 36.E, 37.B, 38.C. 47.E. 48.B. 49.B. 50.E. 39.C. 40.E. 41.D. 42.C. 51.D, 52.C, 53.A. 54.B, 43.B, 44.B. 45.D, 46.D. 55.C, 56.A, 57.D, 58.A, 47.B, 48.C, 49.E, 50.A. 59.C, 60.D, 61.B. 62.D, 51.C. 52.D. 53.D, 54.B, 63.E, 64.E •55.D, 56.B, 57.E, 58.E. SOSYAL BİLİMLER 59.B, 60.E, 61.A l.E, 2.D, 3.C, 4.A, 5.E. MATEMATİK 6.B, 7.C, 8.D. 9.C, 10.E, l.C, 2.B, 3.A, 4.B, 5.A, 11.A, 12.B. 13.D. 14.E. 6.C, 7.E, 8.D. 9.E. 10.B, 15.A. 16.C, 17.B, 18.E. H.C, 12.B. 13.E, 14.E, 19.D, 20.A, 21.C, 22.D, 15.D, 16.B, 17.D, 18.A, 23.E, 24.B, 25.A, 26.E, 19.C, 20.D, 21.C, 22.E, 27.C, 28.D, 29.C, 30.A, 23.D, 24.D, 25.E, 26.A, 31.A, 32.A. 33.E, 34.C, 27.D, 28.C, 29.E, 30.E, 35.A, 36.E, 37.B, 38.C, 31.A, 32.B, 33.A. 34.C, 39.E, 40.D. 41.B. 42.D, 35.A. 36.E, 37.C, 38.D, 43.D, 44.E, 45.A, 46.D, 39.C, 40.E. 41.D, 42.C, 47.C, 48.C, 49.E, 50.D, 43.A, 44.C, 45.D. 46.B. 51 .C, 52.E, 53.D, 54.B, 47.E, 48.A, 49.C, 50.C, 55.C, 56.A. 57.B, 58.C, 51.D, 52.B, 53.B 59.B, 60.A. 61.B. 62.A, TÜRKÇE 63.A. 64.E. 65.D. 66.C, l.A, 2.D, 3.D. 4.B, 5.D. 67.A, 68.E, 69.B, 70.D, 6.B, 7.A, 8.D.9.E, 10.C. 71.A, 72.C KARKAN Bugünlere küçük ödünlerle geldik... ÇAĞDAŞ EĞİTlM VAKFI Tel: 0212-276 28 99 Faks: 0212-286 13 54 Vakıfbank EtUer Şb. Çn Bağış Heuıp Vo: 20UV6