Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 MAYIS 1998 ÇARŞAMBA
12 KULTUR
Pina Bausch Wuppertal Dans Tiyatrosu 'Cam Temizleyicisi' adh yapıtla bu akşam AKM'de
Festivalde bir dans tiyatrosu ustası
GE\TAN MCMILLEN
Dans tiyatrosu denınce akla gelen
ilk ısim Pina Bausch'tur. Buyıl Tıyat-
ro Festıvalı, dünv aca ünlü bu ısmi ko-
nuk ediyor.
1973-74 yılmda Pina Bausch Wup-
pertal Dans Tiyatrosu'nun başına geç-
tığınde. duraklamaya girmıs Alman
dansına veni bır soluk getirmı^ti.
I960'lı Niflarda modern dans. Ame-
rıka'nın belırlı şekılde etkısı altında
olup bütün modern dansçıiar \fart-
haGrahamve MerceCHnninghani'ın
srüdyosundan geçmeden kendi yolla-
nnı bulamazdı. Pina Bausch da bu
kervana katılarak Almanya'dakı eğı-
tıminden sonra \ev\ York'a gelerek
kendine ilerıde seçeceğj yolu bulmasında \a-
ran olacak çalışmalarını ünlü dans ustalannın
yanında çalışarak geliştırdi. O sıralarda yenı
deneysel çalışmalann içınde olan bazı koreog-
raflarbalenin ve modern dansın kısıtlı ıfade şe-
killerinin yerıne zamana uygun yenı formlar
yaratmaya çalışmışlardı. ama bu yenı bağımsız
tarza 'dans tiyatrosu' ısmıni yerleştıren Pina
Bausch vönetimınde VV'uppertal Dans Toplulu-
ğu'dur.
Bu açıdan Pina. bu akımın yaratıcısı \e ön-
cüsüdür. Jooss ve Tudor'un öğrencısı olarak
onlann msanlann hoş olmayan rahatsız edici ya
da utanç verici durumlannm üzerıne gıtme ıs-
teklerinı herzaman paylaşmıştır. Pina Bausch'un
çalışmalannın önemı dans kavramını genışlet-
mek ve yenı ufuklar açmaktır. Koreograf ıv ı bır-
birine bağlı harekeller sensı olmakian çıkanp
kullanacağı hikâyevi koreografıye dönüştür-
'Alman DansTi>atrosu"nun30^ ÜV fotoğraf sergisi AKM'de.
mek değil. bu hikâv eyi hareket noktası alıp ken-
di özgün yapıtını ortaya çıkarmaktır. Imgeleri
herhangi bir yumuşatıcı övkünün altına sakla-
madan tartışmasız doğrulukta sunmaktadır. İz-
leyıcıyi de çoğu zaman saklamak istedıği duy-
guları> la yüz yüze gelmeye zorlamaktadır.
Festı\alde izleyeceğımız 'Cam Temizleyici-
si' adlı yapıtı, onun zengin düş gücünü sergile-
ven en çarpıcı örneklerinden bırı. Pina Bausch
buesennde, ınsanlarvekentlerarasındakı ılış-
kı>i ırdelerken dans tiyatrosunun en önemli
özellıklerını seyırcıye sunuvor. Llkemızdeda-
ha henüz bılınçli olarak dans tıyatrosu yapıldı-
ğını zannetmiyorum. Yapılan bütün çalışmalar
sahneleme ola>ının içınde varatan yaratıcı es-
tetığın veanlatımzengınlığının farkindadeğil-
ler. sahnede konuşmak veva dans ederken ba-
ğınp şarkı söylemek, dans tı> atro olarak düşü-
nülmemelı. Yaratıcılık koreografisinın esas baş-
ladığı noktadır. Bu açıdan Tiyatro Festi-
vali'nın Pina Bausch'u da\et etmesi sa-
nat adına 1998'ın en önemli olayı, bız-
ler bu gösterıyı topluluklann içinde ön-
cüoluphalenen ı>isi olmaözellığinı ta-
şıyan VVuppertal Dans Tiyatrosu "ndan
ızleyeceğız. Üç saatlik Pina Bausch şö-
lenı. bir daha uzun >ıllar görmek müm-
kün olamayacağı için mutlaka ızlenme-
sıgerekıyor. Nevv YorklueleştırmenlerPı-
na'yı her ızlev işlennde mükemmel oldu-
ğunu yazarlar. Bu da bir sanatçı ıçın en
önemli ödüllerden biridır. Eğer dansın
kalbının Nevv York'taattığını düşünürsek
Pına Bausch. 30 yıldırdans sanatına yap-
tığı katkılarlaçoktantanhemaloldu. Ye-
tıştırdığı dansçıiar ve öğrencileri ile Al-
manva'nın sınırlarını aşıp bütün dünya-
yı etkılemiştır. O. bu yüzyıhn yetıştırdığı en
önemli koreograflardan biridır.
Tiyatro Festivali "nin dans tiyatrosunun bu ef-
sane\ı ustasını ülkemize davet etmekle her yıl
gerçekleştirdiği kaliteden ödün vermeyen gös-
tenlerıne önemli bır ısım daha katmış oldu. Pi-
na Bausch Wuppertal Dans Tiyatrosu Toplulu-
ğubirçoklanmızayabancı olmayabilir. Dünya-
nın birçok şehrinde izleme olanağımız da olmuş-
tur. Ama onu seyredemevenlere şımdı bır şans
doğuyor Kaçınlmaması gereken bugösten Ata-
türk Kültür Merkezi Büyük Sahne'de bugün \e
yann saat 20.30'da ızlenebılir. 20. yüzyıhn dan-
sına damgasını vurmuş bu zarif kadının sana-
tını tanımak bizler için çok büyük fırsattır. Tüm
tiyatro festivaü yetkilılenni kutlar. gelecek yıl-
larda belki de tiyatro ve dansı birleştiren daha
kapsamlı bır festival yapılmasmı içtenlikle öne-
rir vedilerim. Yapıt Bausch'un düş gücünü simgefeyenençarpıcıörneklerden.
<ezayirli
yorumcu
Rachid Taha,
Yapı Kredi
Sanat
Festivali'nin bu
geceki konuğu.
Taha
Türkiye'de
ilkkezgerçek
bir konserde
müzikseverlerin
önüne
çıkıyor.
Anburnu Ödülleri sahiplerini buldu
Rachid Taha1dan
'gerçekkonser'
CLMHUR CANBAZOGLL
Ricky Martinie birliktc 1998'de başta-
cı ettiğımız, yeni gözdemız Cezayırlı yo-
rumcu Rachid Taha, YapıKrediSanat Fes-
tivali'nin bu geceki konuğu. İsim Rachid
Taha olunca. saat 21.15"te başlayacak kon-
serin bilet fıyatlan da "özeT oluyor. Bu-
na göre Açıkhava'daki bilet fıyatlan 8 mil-
yon. 6 milyon, 4 milyon ve 2 milyon TL
dıye sıralanıyor. Rachid Taha. Türkiye'de
ilk kez yalnız müzik aktanrrnnm amaçlan-
dıği, gercek birkonserde müzikseverlerin
önüne çıkıyor. Daha önce tstanbul 'da, bo-
zuk organizasyon dolayısıyla bir düğün-
dekı davetlilere müzik yapmak zorunda ka-
lan. ardından albümünün tanınmı için dü-
zenlenen gecede dinleyicileri beğenmeye-
rek gerçek müziksever aradığuıı söyleyen
RachidTaha'nm sıkıntılı anlaryaşadığıba-
sına yansınuştı.
O günlerde Roffl dergisinde yayımlanan
söyleşide, medyada duyurulan yer alma-
sına kesinlikJe güzellikyanşmasından sah-
neye çıkmayacagmı belirten Taha, top-
lumcu demeçler vermiş. kendisiyle söy-
leşiye giden bir gazeteci dostumuzu kar-
telcı medyaya mensup olduf u iddiasıyla
da eleşttrmişti. Sonra aynı Rachid Taha'yı
Interstar'ın güzellik yanşmasmda dinle-
dik. K.ulağunıza gelenlere göre Taha, me-
najennin AhmetSan'ı kıramaması üzeri-
nesözünden dönmüş.
Gelelım. yazın büyük bir Türkiye tur-
nesi planlayan Rachid Taha'nm özellikle-
rine; Taha bizde önce. diskotek gençliğiy-
leetnik müzığemeraklı gençliği >onN<m
Non adlı parçasıyla yakalamıştı. Özgür-
lüklerin nasıl kısıtlandığinı aniatan Non
Non Non adh parça> la dans cdenler son-
ra Amrani Abderrahmane'nin bestesi Ya
Rayab'ı başanyla yorumlayan Taha'yla
göbek attılar. Sanatçtnın sol görüşlü olma-
sı, SIVTİ eleştiriler üretmesi pek umursan-
madı doğrusu...
Pekiyi kim bu Taha? Yakından tanıma-
yanlara özyaşamöyküsünü özetleyelûn:
Fransa 'da yasayan, Raı ntimleriyle destek-
li rock ve techno tatlan taşıyan bir müzik
yapan Rachid Taha. Oran doğumlu.
On yaşındayken Fransa"da çalışan ba-
basının yanına gidiyor. 21 yaşında davul
çalmaya başlıyor ve mahallesindeki genç-
lerle. Fransızca oturma iznı anlamma ge-
len Carte de Sejour grubunu kuruyor.
Grup. Fransa'daki azınlıkların sorunlan-
na dıkkat çeken parçaianyla kısa sürede
tanınıyor.
!986'da yaptıklan Donce France afbü-
münden sonragrup dağılıyorve Taha mü-
zikal araştırmaJanm tek başına sürdürö-
yor. Londra'da tanıştığı Steve Hfllage'ın
yardımıyla profesyonel anlamda piyasa-
ya giriyor ve Poly Gramla yaptığı anlaş-
ma sonucu tam bir uluslararası yıldız olu-
yor Cezayirli yorumcu...
KiiltiirServisi-9 Orhon Murat An-
bumu Ödüllen sahıplennı buldu. Hü-
se>in .AJemdar'ın kışısel çabalanyla dü-
zenlenen Anburnu Ödüllen. önceki ak-
şam Küçük Sahne Sadn Alışık Tiyat-
rosu"ndadüzenlenen bırtörenle sahıp-
lerinevenldi Ödül törenı. MimarSi-
nan Üni\ersıtesi Sinema ve Televız-
yon Merkezi tarafından hazırlanan \e
Orhon Murat Anburnu'nu sinema
ve şiır dünyasına tanıtan kısa bır bel-
geseile başladı. Orhon Murat Anbur-
nu ve Cahit Külebi'dcn de şıırlenn
okunduğu ödül törenine Türkan Şo-
ra>. AtıfYılmaz. Enver Ercan. küçük
İskender. Çolpan İlhan. Sihel Turna-
göl. Derya Alabora. Berhan Şîmsek.
Yılmaz Atadeniz. Şerif Sezer, Tunç
Başaran gibi sanatçılarla birçok şaır
katıldı
Bu yıldan ıtıbaren 'UstalaraSaygı'
başlığı altında bin >air. bırı sınemacı
olmak üzere ıki ustaya Türk sınema-
sına ve Türk şiınne yaptıklan katkı-
lardandolayı bırerödül verilecek. Bu
yılki Ustalara Saygı Ödülleri Fazü
Hüsnü Dağlarca ve Mctin Erksan'a ve-
rildi. Fazıl Hüsnü Dağlarca adına ödü-
lüçevirmeni AhmetSoysaL Erksan'ın
ödülünü iseögYencisi Deniz Kurtuluş
Ozgüra> aldı.
Bu yıl aynca ilk kez Cahit Külebi
Jüri Özel Odülü verildi. Adnan ,4zar.
Salih Bolat Abdülkadir Budak. Ah-
met Erhan ve Ali Püskülluoğlu ndan
oluşan jüri ödüle "40 Şiir ve Bir' adlı
kitabıyla Ha^dar Ergüteni layık gör-
Bu >ıl
Ustalara
Saygı Ödülleri
Fazıl Hüsnü
Dağlarca ve
Metin
Erksan'a
verildi. Aynca
ilk kez Cahit
Külebi,
Türkan Şoray,
Sadri Alışık
Jüri Özel
Ödülleri de
sahiplerini
buldu.
(Fotoğraf:
UGUR
DEMİR)
dü. Anburnu ŞiirÖdülü'nü ise 'Zam-
bakveYontu'adlı kitabıyla ErgülÇe-
tinaldı.
Yayımlanmamış Şiirkitabı dalında
ise Metin Celâl. Hüsejin Alemdar.
Emer Ercan, Turga> Kantürk v e En-
gjn Turgut'ıan oluşan jüri. ödülü ıkı
dösya arasında pavlaştırdı. Buna gö-
re 'KışGiinüAşkEvi'ndeadlıdosya-
sıy la Çiğdem Sezer v e' Yaşamaşk' ad-
lı dosyasıyla Zeynep Lzunbav ödüle
değer görüldü
En İyı Uzun Metraj Film Ödülü'ne
ise Yasemin Alkaya. Hakan Balamir.
küçük İskender. Hüsf\in kıı/u ve Se-
\in Okyay 'dan oluşanjün. Zeki Demir-
kubu/'un yönettiği Masumiyet adlı
filmini layık gördü. Türkan Şoray Jü-
n Özel Odülü Nuri Bilge Ce>lan'ın
yönettiği Kasaba adlı filme, Sadri Alı-
şık Jün Özel Ödülü ıseCemalŞan'ın
vönettiği 'Ah" adlı filme venldı. 'En
lyi Yönetmen Ödülü'nü Masumiyet fil-
miyle Zeki Demırkubuz alırken 'En
lyi Erkek CKuncu Ödülü'ne Masu-
miyet fîlrnindekı rolüyle HalukBilgi-
ner, 'En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'ne
Masumiyet"tekı rolüyle Der>^a Alabo-
ra, "En lyi Yardımcı Kadın Oyuncu
Ödülü'ne Ali fılmindeki rolüyle Gii-
ler Ökten, Ajlan Aktuğ adına verilen
'En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Jüri
Özel Ödülü'ne ise 'Masumivet' fil-
mindeki rolüyle Doğan Turan değer
bulundu
Tank Akan. Tunç Başaran, Şerif
Sezer, Alin Taşcnan ve AbfYılmaz'dan
oluşan kısa metraj film jiirisi 'En lyi
Kısa Metraj Film Ödülü'nü Necro-
polisadlı filmiyle Ömür Ata>'a ver-
dı. '^a«ızerÇetinka>aJürii Özel Ödü-
lü'ne Mobi'us adlı filmi> lc Ebru Ha-
cıoğlu değer bulunurken 'En l\i Kısa
Metraj 2. Film Ödülü'nü 'Herşej \a-
tan İçin' ile Yasemin Ankan, 'En İyi
Kısa Metraj Film 3. Mük Ödülü'nü ise
'Ölmek Var Dönmek Vbk'la Müjgan
Be>azkılınç aldı
Uzun Metraj Film Öyküsü dalında
ise Marco Macit adlı öyküsüyle Zül-
fii İ'lker' birıncılıâe layık görüldü.
Özcan Karabulut. Ibrahim Karaoğ-
lu. Macit Koper. ZekiÖkten ve Men-
deres Samancüar'dan oluşanjüri, ikin-
ciiık ödülüne 'Deve Boku Savaşlan' ad-
lı öyküsüyle İnciGürbüzatik'i "Onat
Kutlar 'En İ> i Film Ö> küsü Jüri Özel
Ödülü"ne ise Melek Hanım adlı öy-
kü>üyle Le>la Sevükten'ı değer bul-
du.
Fotoğraf dalında ise Merih Akoğul.
Nevzat Çakır. Orhan Cem Çetin. Ben-
nu Gerede ve Özer kanburoglu 'ndan
oluşanjüri Kesişme adlı fotoğrafıyla
Türker Cimcoz'u ödüle layık gördü.
Dokuz yıldır Orhon Murat Anbur-
nu Ödüllerini düzenleyen Hüseyin
Alemdar. ödüllerin verilmeye devam
edeceğinı belırttı. Önümüzdeki yıl Sa-
bahattin Kudret Aksal adınajüri özel
ödülü verilecek. Önümüzdeki yılın
Onur Ödülleri sahiplen ise sinema
dalında AtıfYılmaz. şiir dalında İlhan
Berk.
bıgmar Bergman beyaz perdeden kopaımyor
• Daha önce Farö adasına
çekileceğini belirten Ingmar
Bergman. 'bir şeyler yapma
isteği'ni hiç yitirmiyor. Bu
kez senaryosunu kendisinin
yazdığı, yönetmenliğini Liv
Ullmann'ın üstleneceği yeni
bir film yapacağını açıkladı.
GÜRHAN LÇKLAN
STOCKHOL.M - Ingmar Bergman 14
Temmuz'da 80. yaşını kutlavacak. Avnı
zamanda. Stockholm Dram Tıyatrosu'nda-
kı odasını boşaltıp. Farö Adasfndakı kö-
şesme çekilecektı.. Ne var ki ünlü yönet-
men. bir kez daha yenı bır projev le ortava
çıktı. Senaryosunu kendisinin yazmakta
olduğu filmın adı "Trolösa"" (İnancsızlar).
Yönetmenliğini. Norveçli aktris, yönet-
men ve yazar Lh Lllmann>apıyor. Berg-
man ile Liv Ullmann 1967-70 yıllan ara-
sı birlıkte yaşamış ve Linn adlı bır kızlan
da olmuştu. Liv Ullmann. son olarak > ine
Bergman' ın yapıtı "Özel Konuşmalar" ad-
lı filmın vönetmenliğını vapmıştı. Ingmar
Bergman. fılmının konusunu şöyle anlat-
tı:
" Bu film bir "ıhtıras dramı' dır. Konu-
su. Marianneadlı bir kadının. ha>atının en
çarpıcı bir bölümünü >azara, Bergman'a
anlatmasından oluşuvor. Söz konusu dra-
mın vıllar önce geçtiği için onda payı olan
kişilerden hiçbiri aıtık yaşamıvor. Bu dra-
ma. iki erkek ve dokuz yaşında bir kız da
dahil."
Ingmar Bergman. Marianne tıpini tek bir
kadın oyuncunun. Isveç'in en sevilen yıl-
dızlanndan Lena Endre'nin canlandırabi-
leceğinı. bu rolde Lena'nın olmaması ha-
lındefilmınçekılemevecekolduğunusöy-
ledı.*"İnancsızlar" konusunda Bergman'ın
ilk koşulu Lena Endre'ydi. tkincisi iseyıl-
lardırözel ve sanat ılişkisi içinde olduğu
Liv Ullmann'ın vönetmenliği üstlenme-
sıydı "İnancsızJar" bir kadın portresidir
ve Lh. insan yüzü konusunda akıl abnaz bir
duyariılığa sahiptir. Senanmu Liv ve Le-
na'ya gönderdiğimde nasıl tepki gösterecek-
leri konusunda emin değildim. Ama onla-
nn gösterdikleri tepki bana çalışmayı sür-
dürme şe>ki verdi. Üçümüz defalarca bir
araya gckfik ve senaryoyu gözden gecirdik.
Şimdi Farö">e gidip üçüncü şekliniyazaca-
ğım. harta belki de dördüncüsünü."
Filmın çekımıne gelecek yılın sonbaha-
nnda başlanacak. Ln Ullmann otarihisa-
bırsızlıkla bekledığını dile getirerek şöy-
le konuştu: "Özel Konusmalar'ı yapöğı-
mızzaman. birkadıntipinindahagınişola-
rak çizilemeveceğini düşünmüştüm. Ama
bu işi Ingmar bir kez daha başardı. Orta-
va fev kaladc heyecanh bir dram çıktı. Bir-
birlerini anlamavan insanlann arasında
sessizlikten neredevse bir gerih'm fîlmi or-
taya çıkıyor."
"Inançsızlar" filminde yazar Berg-
man'ı. sinema dünvasındaki en eskı dos-
tu ve en eski özel arkadaşı ErlandJoseph-
son canlandınyor. Bergman bır ara bu ro-
lü kendisi oynamayı düşünmüş. ama Liv
onu engellemiş: "Çünkü Ingmar Berg-
man çok körü bir sinema oyuncusu."
Gazetecilerin bu fılmin son olup ol-
mayacağına yönelik sorusuna Bergman'ın
yanıtı şöyle oldu:
"Artık bu türşeylere kafa yormuyorum.
Tıyatrodason perde kapanınca bütün oyun-
culann son oyunu da bitmiş olur. Ama er-
tesi gün yeniden yeni bir oyıın nynanabilir.
Ben artık kendimde kameranın arkasına
geçecek fıriksei gücü bulamıvorum,ama vaz-
madan olamam. Bir şeyler >apma istegi
yerli}erinde_"
DEFNE GOLGESİ
TURGAY FtŞEKÇt
Bir Şiirden'
'Radyo Cumhuriyet' için bir şiir programı hazır-
lamaya girişince, birzamanlarelimden düşmeyen
Turgut Uyar'ın Bir Şiirden adlı kıtabını, yararlan-
ma düşüncesıyle yeniden karıştırmaya başladım.
Şiirin ne olduğunu anlamaya çalıştığım yıllarda
çok yararlandığım kitaplardan biridır Bir Şiirden.
Çok azdır böylesi kitaplar... Mayakovski'nin Şiir
Nasıl Yazılır'ı C. M. Bowra'nın Yaratıcı Deney'i, Sa-
lâh Birsel'in Şiirin llkelerı, ismet Özel'ın ŞiirOku-
ma Kılavuzu, şımdi anımsayabildıklenm.
Şiiryazmanın gızıneermek nasıl bırdeneyse, şa-
irler bu deneyi başkalarıyla paylaşmayı pek iste-
mezler. Kimi zaman mektuplarda, kimı zaman söy-
leşilerde, kımi zaman da yazdıkları denemelerde
izler bırakırlar yalnızca.
Turgut Uyar 'Bır Şiirden' başlığıyla yazdığı ya-
zılarda, şiirimizde başka şairlerin bu denli açıklık-
la girişemedikleri bir ışe başlayıp, kendisinden ön-
ceki ve kendi kuşağından önemli şaırlerı ırdeleme-
ye girişmıştir.
Bunu yaparken önce o şairi, bütün şiir serüve-
ni içinde irdeler. Şairın şiir temellerı nelerdir, nere-
lerden beslenip, nasıl bir şiir ortaya koymuştur? Bu
şiir ayırıcı özellikleri nelerdir? Toplumsal yapı için-
de nasıl bir anlam kazanmıştır vb.
Ve sonunda çekıncesizce verilen yargılar:
Mehmet Emin Yurdakul için:
"Ne yazık ki yıllardır milli şair dıye okullarda bel-
letilen; doğum, ölûm tarıhleri zorla ezberletilen
Mehmet Emin, hıçbir yoruma imkân bırakmaya-
cak kadar ilkel bir şaırdir."
Nâzım Hikmet için:
"Onun zayıf, hatta çoğu zaman sudan ve komık
olan kafiyelen, görüntu tazeliği ve kurma ustalığı
yüzünden göze batmaz; gereklı hale bile gelir."
Oktay Rtfat için:
".. hatalan yalnızca 'insanı' hatalar değildir. Şi-
iri uğraş edinmiş bir kışi olarak da hatalan vardır.
Açıklamasız, birden dönüşleri, gelişme'den çokde-
ğişme'den yana görülmesi, çok olumlu, çok ve-
rimli şiir yeteneğinı kolaya alması, bunlardan ba-
zılan."
Birkaç satıritk alıntılardan kolayca sonuçlara ula-
şıyor sanılmasm bu yazılar. Tersine. ele aldığı şa-
irin öne çıkan yanlarıyla, güçsüz yanlarını ayrı ay-
n sergıleyerek bütünlüğüne düşüncelere ulaşılı-
yor.
Turgut Uyar bu yazıları 1958'de yazmış. Henüz
otuz bir yaşındayken. Aynı yıl kendi şıırserüvenin-
de de önemli bır değışımi gerçekleştirdiği Dünya-
nın En Güzel Arabıstanı 'nı yayımlamıştı. Yalnız Tur-
gut Uyar için değil, Türk şiırı için de önemli bir yıl-
dır 1958. Pek çok şair, yenı bır yenileşme hareke-
tine gırişmişlerdir bu yıllarda.
Anlaşılan. böylesi bır devınım anında. durup ar-
dındakı ve yanındakı kimi şaırlerle hesaplaşma ge-
reği duymuş. Bu cesaretlı ışin sonunda da çağdaş
şiirimız üstüne önemli bır kaynak ortaya çıkmış.
Tek bır şiiri ele alıp ırdeleyen ınceteme yazılan çok
azdır edebiyatımızda. Genellikle şairlerin bir yapı-
tı ya da bütün yapıtları üstüne değerlendırilmele-
re girişilir. Bu yanıyla da yol açıcı bir çalışma Bir
Şiirden.
Memet Fuat, gazetemızde 'Yaşlı BirŞaire Mek-
tuplar' başlığıyla böylesi şiir değerlendırmelerine
yönelmişti. Araya gıren hastalığı bu çalışmasını
aksattı. Şu günlerde yeniden başlayabilmesi için
bir engelı kalmamış görünüyor. Bu çalışma ta-
mamlandığında dilimizde şıır üstüne yazılmış te-
mel yapıtlardan birine kavuşacağımıza inanıyo-
rum.
Ülkemızdekiçokyönlü kültür yozlaşması sanat-
ların en katıksızı olan şiıre dek gelıp dayandı. Böy-
lesi anlarda temel bılgılere yaslanarak yazılmış ki-
tapların önemi daha da artıyor.
Bir Şiirden, şiirin ve şairın ne olduğunu, nasıl de-
ğerlendirilmesi gerektiğinı gösteren, çağdaş Türk
şiiri üstüne yazılmış temel metinlerden bıri.
Istanbul Devlet Tiyatrosu'nda
Ingiliz yönetmen
• Külrür Servisi -Ingiliz tiyatro yönetmeni
Lavvrence Till tstanbul Devlet Tiyatrosu ile ortak
bir çalışma yapmak üzere mayıs ayı sonunda
Istanbul "a gelecek. British Council desteği ile
gerçekleştirilecek olan bu projede
Lav\rence Till, Peter Shaffer'ın yazdığı ve îstanbul
Devlet Tiyatrosu oyunculannın rol alacağı
'Karanlıkta Komedı" adlı oyunu sahneleyecek Sınıf
çatışmasını vansıtan bu oyunun prömıyen ekim
başında Istanbul Devlet Tiyatrosu Taksim
Sahnesi'nde ver alacak.
'Kamera Arkasındaki Kadınlar'
• Kültür Servisi -Ankara'da 5-11 Hazıran tarihieri
arasmda gerçekleşecek olan Uçan Süpurge
Kadın Filmlen Festivali kapsamındaki
'Kamera Arkasındaki Kadınlar" panelıne Antal>a ve
Ankara film festivallennde en iyi sanat yönetmeni
(yapım tasanm) ödülünü kazanan Annie
Geelmuyden Pertan konuşmacı olarak katılacak.
K Ü L T Ü R • Ç İ Z İ K
K Â M İ L M A S A R A C I