18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 MAYIS 1998 PA2ARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 11 Dünya mirasımızın koruma sorunlan yaklaşık '30 yıldır' tartışılıyor . Pamııkkale'de yeni 4 gerilimler 9 OKTAY EKİNCİ Kültür Bakanı İstemihan Talay'ın 2 Mayıs ]998günü Pamukkak'dekı motel- leri yıkmak üzere MisturMoteTe ilk bal- yozu vururken yaptığı konu$malar yeni bir tartışma süreci daha başlattı. Talav 'ın. bugüne kadar Pamukkale'de yapılan he- men her çalışmayı eleştirmesine tepki gösteren eski Kültür Bakanı FikriSağlar, 1990"!arda başlatılan "Koruraa Planı" çalışması hedeflerinin ! 996"da kendi dö- nemleri biter bıtmez "savsakiandığınr ve hatta "engeltendiğiıu'" açıkladı. Yine Talay'm ören yerindeki turistik dolaşı- mın antık SİT alanında "ravh âstem7 " ku- rularak saglanacagını belirtmesi ise özel- likle arkeologlar tarafından "kaygı veri- d birduyarsızhk" olarak yorumlanıyor... Bu yeni tartışmada hemen şunu belır- telim ki Pamukkale'deki "Koruma Pla- nı'nda kaJdınlması öngörülen" motelle- ri yıkmak üzere "ilk bahozun" törenle vu- rulması eylemi iki yıl önce 8 Aralık 1996 günüdeyapılmıştı. O tarihte kımbilir kaçıncı kez Pamuk- kale'de buluşarak "Koruma kararian uy- gulansın" ba$lıklı toplantılarını yapan MimarlarOdasıbırimleri, ikı gün süren forumlannın sonucunda "•yıkımlann ön- celikle kamu malı niteliğindeki tesisler- den başlatılmasınrönermişlerdi. Çünkü bu turistik tesisler için "kamulaşttrma" gibi birsorun zaten yoktu ve aynı neden- le öncelikle "devlet" buözveriye "öncü- lük*etmeliydi... Nitekim. Denızli Belediye Başkanı Ali Marun mimarlann bu anlamlı çağnsın- dan etkilenerek, yikımın "hemen" ve be- lediyeye ait tesislerden başlaması karan- nı verdi. Ertesi gün de bu karannı uygu- lamaJc üzere travertenlenn üzerindeki be- lediye moteiinde "ük balyoz töreninTdü- zenledi. Aralanndaeski Kültür.Vfüsteşan Prof. Dr. EmreKongar.ÇEKÜL Vakfı Başka- nı Prof. Dr. Metin Sözen ve Mimarlar Odası'nındegışikillerden gelen şubeyö- neticilerinin de bulunduğu forum katı- lımcılan. Ali Manm'labirlikte "baHozsal- lamasırasına" girerek tesism birkaç bun- galov ünitesini yıktılar. Belediye Başka- YKSF '98 Festival Bouche' ile hareketleniyor ŞULE USLUTEKtN YKSF 98'de bu akşam pop. dans ve R&B müziğine yepye- ni bir bakış açısı getiren "La Bouche" grubu sahne alacak. Açıkhava'da bu akşam saat 21.15'te başlayacak olan konser pazar günü başlayan festivalin ikincı etkinligi. Meianie Thornton (US-So- uth) ve D. Lane McCray Jr. (Anchorage-Alaskakian kurulu "La Bouche" grubu 1992yıhn- da kurulmuş. Aslında her ikisi de Amerika 'da dogan grup ele- manlannın başanlı çalışmala- n. eski efsanevi ikililerden Cap- tain and Tenille, Ike and Tina, Sonny an Cher ile de karşılas- tınlmakta. 90'lann pop. dans ve R&B mâziginin en başanlı örnekle- rirj sergileyen "La Bouche" adı Fnnsızca ağız anlamına gel- mekte. Ürilinin çekicı bayan ele- manı Meianie. henüzöyaşında şaicı söyleyerek başladığı mü- zik kariyerinde önceleri Jazz ve Blaes şarkıcısı olarak tanınmış. AİTianya'da yaşayan kız karde- şi Lois'in önerisi ile Frankfurt'a gioen Meianie buradadaha mut- lu olacağmı anlaymca kısa bir sifce sonra buraya yerleşme ka- rar almış. Çıktığı turnelerden bi- rinie "Groovin Affairs" gru- bmda karşılaştığı Lane ile bir- lca: hafta birlikte söylerler. Fnnk Farian tarafından FAR stulyosunda sesi keşfedilen Me- lane kendisine aradığı partne- rinLane olduğunu hisseder ve bukonuda ısrarcı olur. Yanıl- maJiğını anlaması uzun sür- meî. Zira Lane, hava ku\"\etle- rinse bulunurken gittigi Alman- ya a "West SideStory", "Acho- nısLtoe" ve "Guys and DoUs" gib müzikli tiyatro oyunlann- da er almış. Gold Cut adlı rap gruounda solist olarak çalışmış yetnekli ve çok yönlü bir mü- zisen oiarak tanınmaktayrnjş. Ayrca "Bob Hopkiııs", "Dofly PsutoıT ve "Boyz D Men" gibi ıavrisyen ve gruplarla da rurne- ler«çıkmış. Lane'in hava kuv- veterindeyken Almanya'dan baya Lüksemburg ve Türki- yc 'e de yaşadığı aldığımız bil- gi le arasmda. Nelanie ve Lane birlikte ça- Iışraya başladıktan kısa bir sü- re onra çıkardıkları debut Cü'eri "StveetDreams"' ile ba- şaxı ı yakalamışlar ve ardından kentilerini ardı arkası kesilme- yesmurnelerin içınde bulmuşlar. TCSF '98 kapsamında vere- «ikîri konserin dans. pop ve lâSü meraklılannca kaçınlma- naif lazım. 1992-1995 döneminde hazırlanan ve uygulanmaya başlanan Koruma Planı'ndaki hedeflerin başında "motelleri yıkmak" geliyor. Kültür Bakanlığı ise tüm parasal gücünü buna ayıracağı yerde, arkeologlan da çileden çıkartan "antik Hierapolis'in içinden tren geçirme" projesini gündeme getiriyor... Pamukkale"nin tarihi kenti antik Hierapolis'e kimlik veren Roma Hamamı da 1990'lardaki çalışmalar sırasında gün ışığına çıkartılıp restore edildL. nfnın "yıkımın artık kendileri tarafın- dan tanıamlanacağı" sözünü de alkışlar- la kutlayarak Pamukkale'den aynldılar... Şımdı ise Kültür Bakanı'nın 2 Mayıs 1998'deki benzer balyoz göstensine bağ- lı olarak yapılan açıklamalardan öğreni- yoruz kı de\ let yine "önctilükten vazgeç- miş* durumda. 1996'daki ilk balyozun ardından venlen söz tutulmazken, bele- diye moteli ile birlikte valilığe ait Pa- mokkaJe Motel de yıkım programında "en son sıraJan" paylaşmışlar. Bin bir güçlüklepara bulunarak kamulaştınlma- ya çalışılan diğer tesisler ise sözde önce- likle yıkılacakmış... İlk tesls 'ctaietin'di... Aslına bakılırsa, Pamukkale'de tra\er- tenleri tahrip eden ve doğal beyazlanma- yı engelleyen bu turistik yapılaşmanın "öncüsii" de vaktiyle yine devlet olmuş- tu. Panıukkalc'ııın ve Hierapoüsantik ken- tinin, Karahayıt'ı da içine alacak şekilde "milli park" ı'lan edilmesine yönelik 1960'larda süren tartışmalar. 1968 yılın- da Anıtlar\ üksekKunılu'nun burayı ko- ruma aliına alma karamla noktalandı. Nc var kı yine AnıtlarV üksek Kurulu, "o yıllann koruma bilinci diimine" bağlı olarak ören vennde bir "turistik konak- lama tesisi" vapılmasına 1970'lerde ka- rar verdı. Işte o ilk tesıs. şımdi en son yı- KO1TOR SANAT YAYINCIUK YAPI KREDİ SANAT FESTİVALİ La Bouche ilk CD'leri "Svveet Dreams" ile Avrupa listelerinde bir numaraya yükselen ikili; güçlü vokalleri ve hareketli ritimleriyle dikkat çeken parçalarının yanı sıra, tutkulu ve yavaş funk baladlannı da içeren repertuvarlarıyla Amerika'da yayg/n olan pop, dans ve R & B müziğine yepyeni bir bakış açısı getiriyor. Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu, Saat: 2 1 . 1 5 8.000.000 TL, 6.000.000 TL, 4.000.000 TL, 2.000.000 TL BiJet Satış Noktaları Gatetasaray Vapı Kredı Krtabevi • Atatürk Kültür Merkezi • Yapı Kredi Akmerkez, Kadıköy ve Bakırköy Şubeleri • Zihnı Mûzikevi Kadıköy Suadiye Vakkorama Mağazası • D & R Etiler. Nişantaşı, Erenköy Telefonla Rezervasyon (0212) 293 30 80 • 243 62 24 - 249 18 29 - 252 67 45 VINNKum.Pan.Ya. ^f^r LAMANIN BİNBİR Y aıum cu;wu «a MIUTK Dtfndl SoUH. te«jsı awns •» cm kılacağı açıklanan fl Özel Idaresi'ne ait Pamukkale Motel'di ve iierleyenyıllarda diğer tesislere de "ömek" oluşturarak, Anıtlar Kurulu'nun "sadece bir tek mo- tel" koşulunun delinmesinde hep "emsal" gösterildi... 1980'lerin sonlanna doğru ise Türki- ye'de koruma bilinci artık farklı bir dü- zeye ulaşmış.. antik kentlerin ve hele Pa- mukkale gibi doğal özelliği de "dünya- da tek" olan bırmirastn turizm yapılaş- ma alanı olamayacağı "yaşanarak" da kanıtlanmıştı. Yine DenizliMimarlarOdası, 1989un son günü olan 31 Aralık tarihinde Pa- mukkale'ye yılbaşı tatili için diger iller- den gelen mimarlarla bir toplantı yapa- rak, o sıralarda valiliğın ihaleye çıkar- mak üzeîeolduğu Koruma Planı çalışma- sma "müdahale" etme karan aldı. Çünkü, aynı dönemin Kültür Bakanlı- ğı Koruma Genel Müdürii olan Altan Akat tarafından hazırîanan plan şartna- mesinde. "mevcut tesislerin daha saghk- lı çalışmasr gjbi bir "heder' de tanımla- narak. aslında yıkılması gereken motel- leri koruyan biranlayış sergılenıyordu... Işte bu "kavırmacr hedeflere karşı mi- marlarca başlatılan kampanya sürecinde- ki birçok toplantı ve etkinlikten sonra Imar Planı caiışmasındakı "moteileri gö- zeten" kurallar iptal edilerek, bugünkü Kültür Bakanı Talay'ın son balyoz ope- rasyonuna da ilk vasal davanağı oluştu- ran "turistik tesisterden anndınJnnş" bir Pamukkale planı hazırlandı. Eski Kültür Bakanı FfloiSağlar'ın etkın destegiyle be- lirlenen plan hedefleri kapsamında da 1995 yılı sonlanna kadar kuzey ve güney ziyaretçi alanlannın, batı yolundaki 4.5 krn'likvegüney yolundaki 1.5km'lıkke- simlerin "kamulaştırmalan tamamlan- dı". Otellerin kamulaştınlması için de bedel tespit çalışmaları bitirilerek sıra "bütçeden para aynlmasına" gelmış ve ilk aşamada 300 mılyar lira da Denizli Va- lıliğı'ne aktarılabilmiştı. Ne varkı 1996 yılından ıtibaren 1997ortalannadek sü- ren ve Türkiye'de kültür alanında da tam bir gerıye gidişin yaşandığı ANAYOL ve REFAHVOL dönemlennden Pamukka- le"deki tüm bu çabalar da payına düşenı aldı ve yaklaşık 2 yıl ade- ta bir "duraksama dö- nemi" olarak geçti... Once moteDer yıkümalı 1-A>iffpil KUCUKSAHNE SADRİ ALIŞIK TİYATROSU "ALLAHAISMARLADIK CUMHURlYEr 1 *Va/an: SEÜM ILtRİ Yoneten: ALh"E l Zl NUAt.AN COIJPAN İIJHAN. NlIRSriİ İOİZ. K< )KSAI. KN(İİ R. AVrA^ OZ11 >i A 21 Mayıs Perşembe Özel Eyüboğlu Koieji. Ümraniye rnf, r c s 1 Saat: 20-30 , p a f " , .) Tel 0 216) 329 16 14(4 hatı %0-^ft^7 EFES PUsen 'm kültiiı ve sanata katkılan arlarak surecek. Yngvvie Malmsteen1987degeçirdiği ölümcül kazadan sonra, 1988 albümü 'Odyssey" ile rock dünyasına yeniden doğan Malmsteen, 1995'te platin plak kazandığı "Magnum Ûpus" albümü ile kariyerini perçinledi. Bach, Vıvaldi ve Paganini gibi klasik ustalardan aldığı esinle yola çıkan Malmsteen, gitarda "mükemmellik" standardını sonsuza dek değiştiren bir sanatçı olarak degerlendiriliyor. Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu, Saat: 21.15 10.000.000 TL, 8.000.000 TL, 6.000.000 TL, 4.000.000 TL Bilet Satış Noktaları Galatasaray Yapı Kredi Krtabevi • Atatû* Kültür Merkezi • Yapı Kredi Akmerkez, Kadıköy ve Bakırköy Şubeleri • Zihnı Mûzikevi Kadıköy Suadiye Vakkorama Mağazası • D & R Et/ler, Nişantaşı. Erenköy Telefonla Rezervasyon (0212) 293 30 80 • 243 62 24 - 249 18 29 - 252 67 45 YAPI KREDİ V ^•JM>?J>&>&hV*m A'JMM2M*'A^^^ Kültür Sanat ilanlarınız İçin: 293 89 78 (3 hat) İSTANBUl BÛYÛKŞEHIR BEUDIYESI' î XIV. GENÇLİK GÜNLERİ 1 9 - 2 9 Mayıs 1998 Kadıköy Haldun Taner Sahnesi Dinletl: "Rönasans ve Barok Müzik"(17.00) PERA OUZEL SAHtTLAft ME1KZ21SITAR SO.ÛML/ Oyun: "Bozuk 00z«n" (18.00) ISrA\Bu. t»'.£nS r£s ŞLETMS C 20 Mavıs, CARŞAM8A Oyun: "Tebeşlr Dairesİ" (15.00 ve 18.00} VİhCA ' GEZB'J SA\A THERH£& KOhSEIı 4TUARt T !Yt TRC PÛLJUÜ 21 Mavıs, PERŞEMBE Tek Kişillk Gö«l«ri: 'İnsana v* Kadnu Dajr* (15.00, Fuay.) Oyun: "Mikado'mın Çöpieri' (18.0O) 5AW YER HALK t G TİU UEfftEZ) 22 Mayıs, CUMA Giiar DMeti«J: -Ülketarin Yöresel Mûakleri' (*7.M| Oyun: "Clmrinin UfakJvı" (18.00) ^ -4 •vö ı L «ı • EHSfTESI OGPt&İCt KUL rûi UERKEZ 23 Mayu, CUMAflTESI Gitar Flüt Oinletisi: "Kiasik'ten Modem Çağ'a" (17.00, Fuaye) Oyun: -Ş«ytanlar" (18.00) ÂK/metllISTAHBİA. 7</AT1OBtKÜUU 24 Mayıs, PAZAR Oyun: "Hamlef (15.00) 0U! T &HJKŞEH/R 8Ei£DfYÇSI ŞEMIR VYATVOSL' Plyana K Ktman 11* 1NOIanJan Bugûne: (17.00, Pu*t*l Oyun: -Karmak.nşık" (18.00) L JNIVERS7SS1 C£VUT 26 Mayıs, SALI Io4m Türfc Mûu9 ıne: [17.00, Fuay») (\ANlJN-U0-VUFIUAl<C*L0ı_lP Oyun: 'MuHafctakiler' (18.00) BOĞAZfCl UVı VERSITESf 27 Mavıs, CARŞAMBA Gitar DlnteUsi: 'Hafk Itiıiği Oiızenlemettri- (17.00) UELfGJZEL Oyun: "Venedfk Tacfri" (18.00) 28 Mayıs, PERŞEMBE Gitar Fiût Dintetislı *KI»ik1«n Ho*nı Çağ'a 1 (17.00, Fıuy») Oyun: Balkan Rûxgarian/Kasta Diva" (18.00) ı^SKuP HA^LAfi PYATP3SU ^JRPCRAMA BÛLUMU 29 Mayıs, CUMA Törtçe Tanga DfnMlsJ: -Papitya GİUsin-11».00) J İki Kisilik Kısa Oyun: Balerin' (20.30) ÜSKL'P HALKLAR ^lYArROSU 7VPK DRAUA BC^İMÜ Şimdi ise Kültür Ba- kanı Talay. göreve geli- şinden 10 ay sonra Pa- mukkale'de "\wiibirati- hm" başlatıyor. Ne varki yapıian açıklamalara ba- kılırsa, 1992-1996 dö- neminde belli bir aşama- ya getirilen Koruma Pla- nı çalışmalannı sürdür- mek yerine "farklı pro- jelerle" yürünmesi yeğ- leniyor. Bu yeni projelerde de "katılımcı bir karar sü- reci" izleneceği söylen- mesine ragmen. örneğin "raylı sıstem" gibi he- men hiç kimseye fikri sorulmadan göndeme getirilen "baskın plan- laria*'yine bü>TJk tartış- malar ve polemikler ya- ratılacak. Nitekim özellikle ar- keologlar daha şimdiden tepkilerini yükseltmeye başladılar ve antik Hi- erapolis'in henüz kazil- mamış toprak altı zen- ginliklerine de dikkat çe- kerek, "içinden tTen ge- çen bir arkeolojik SIT alanı" projesinin asla ka- bul edilemeyeceğini vur- guluyorlar. Eğer böylesi "fante- ziler'* yerine. öncelikle şu işgalci motellerin yı- kılması ve antik termal suyu ile Hierapolis'in ye- niden kucaklaşması ger- çekleştirilmezse, Pamuk- kale'yi yıllar önce "dün- ya mirası" listesine alan İîNESCO bile karanm "gözden geçirmek" zo- runda kalacak. Çünkü yine önceki planlama ça- İışmalarında ÜNES- CO'nun da katkılan var- dıvegeçenMart(I998) ayında gelerek yaptıkla- n incelemelerde en son gönderdikleri paralann "çar çur edild^ini" gö- rerek "olumsuz rapor- laria" Fransa'ya döndü- ler... Bakalım Pamukkale bütün bu gerilimlerden ve her yeni gelen siyaset- çinin "kendiniferkbgös- tame* niyetinden ne za- man kurtulacak? Bu so- ruya artık "ivedi" yanır bulmak gerekiyor, çün- kü Avrupa'daki turizm acentelerinin "Pamuk- kafcicinsonbirkacyıLbir daha göremeyebifirsiniz" sloganıyla başlatmış ol- dukian tur reklamı kam- panyalan artarak sürii- yor... BUAŞAMADA ŞÜKRAN KURDAKUL Nâzım Hikmet'i •••Sevmenin Güçlüğü Belli durumlarda doksan dokuzkişinin "doğtv"gör- düğünü bir kişi "yanlış" olarak nrtelemiş vedüşünce- sini açıklama cesaretini göstermişse, o tek adam hem uygardır, hem birey. Doğru bildiklerini sandığındaki bohçalan gibi ken- di dünyasında saklamayan birey olmuş kişiliklerin di- renmeleri, ilerieme bilincimizin güvencesidir. Bıraktığı kültür mirasında yapıtlannın yanı sıra, bu birey olma gücü, bu direnç adamı kimliği silinmediği için sevenleri gözlerini ayırmadı Nâzım'dan. 28 yıla huküm giydiğini bile bile... Anımsatmak zorunda kalacağım: Donem, iktidardaki Cumhuriyet Halk Partisi'ne ay- kırıtoplumgüçlerinin (toprak agaiarının, liman burju- vazisinin, savaş zenginlerinin, gizlenmiş faşistlerin) neredeyse egemen olduğu dönem. Ulusal Kurtuluş Savaşımızın temel ilkeleri göz ardı edilmiş, ismi kalmış yadigâr. Görme yetisini yitirmeyenler o tarihte bugünkü Tür- kiye'yi görüyor. Düşünme yetisini koruyabilenler var toplumun değişik kesimlerinden gelen. Yeni Edebıyat dergisine bakın, takma adla Nâzım'ın şiiri. Ses'e, Yürüyüş'e, Gün'e, Söz'e, Yığın'a, Baş- tan'a, Yeni Baştan'a bakın, başka başka adlaria Nâ- zım'ın şiiri. Nâzım Hikmet'i sevmek, yürürlükteki ceza yasası- nın envai çeşit yasaklanna karşın, o şiirieri yayımla- yarak hapishanedeki zuladan gün ışığına çıkarma yi- ğitliği demekti. Suat Derviş. Reşat Fuatla birlikte Abidin Dino, Abidin'le birlikte Rrfat llgaz, Orhan Kemal. Ö.F. Top- rak, Kemal Sülker, Aziz Nesin ve mceleri... Nâzım Hikmet'i sevmek. bu dergileri okuyarak, ya- yılmasına çalışarak birey olma yollannı açan kültür ka- zanımlannı elde etmek demekti. Türkiye yaşamında partisindeki, kendi bildikleri doğ- rulardan başka doğnjlar olabileceği olasılığını düşün- meyenlerie de çelişti Nâzım. Birey olduğu için. Sovyetler Birliği yaşamında da, parti bürokrasisinin açmaza düşürdüğü toplumu gördü. Kopuşmayı, öze- leştiri korkusunu gördü. Birey olduğu için. Birey olduğu için kaldınldı oyunları sahneden. Birey olmanın gücüyle yazdı "Son Otobüs" şiirin- deki dizeleri. "lyice yaklaştı bana büyük karanlık. Dûnyayı teiaşsız, rahat seyredebiliyorvm artık. Artık şaşırtmıyor beni dostun kahpeliği, etimi sıkarken sapladığı bıçak. Nafile, artık kışkırtamıyor benı düşman. Geçtim putlann ormanından baltalayarak, ne de kolayyıkılıyorlardı. Yeniden vurdum mihenge inandığım şeyleıi, Çoğu katkısız çıktı çok şükür, Ne böylesine pınl pınl olmuşluğum vardı, Ne de böylesfne hûr." Nâzım Hikmet'isevmek, okuduğümuz dizeJerir»îşı- ğında iktidardaki solcu korsanlara bakarak, öğretiye de, kendimize de yabancılaşmamak demekti. 1955 sonlannda hapisten yeni çıkmışım. Rrfat llgaz, 6-7 Eyiül'de tutukladıklan için, serbestbırakılınca cüp- pesini Baro'nun önüne bırakan Avukat Faik Muzaf- 1er Amaç'la birlikte ünlü patron Halil Lütfi Dördün- cü'ye esir düştüğümüz Tan gazetesi gecelerini anım- sıyorum. O tarihte basın yayın okulunda okuyan bir genç var gazetede. Vakitli vakitsiz bizim hücre boyutundaki odamıza gelir, içimizi karartır. Yerii yersiz sorular so- rar Rrfat llgaz'a. - Hocam. II. Yeni üzerine ne düşünüyorsunuz? - Hocam, yeni şiirlerinizi okuma talihine ne zaman kavuşacağız? Kimi susar, duymamış gibi yapar, kimi de sözcük- lerin yansıyfa yanıtlar Rrfat llgaz. Bir akşam kolonlann toplanmasını beklerken Sart Faik'e daJdırmışız. Hoca, Gün dergisınde yazarken ço- cuklar gibi sevindiğini anlatıyor Sait Faik'in. Hevesi da- lında. Bizimki gene sızmış içeriye, ortaçağ renkli gözleri- ni döndüre döndüre yılışıyor Rıfat'a. - Hocam ben Sait Faik'in hikâyelerini çok seviyo- rtım... - Çek ulan, diye elinin tersiyle rtiyor Rrfat bu yazar adayının sözcüklerini, "Sen Sait'i sevebilecek adam mısın?!". ••• Nâzım'ın bıraktığı kültür mirasıyla ilgisi bulunmayan kimi solcu korsanlan gördükçe benim de Rrfat llgaz üslubuyla seslenmek geliyor içimden: - Çek ulan, sen Nâzım Hikmet'i sevebilecek adam mısın?.. m Devrimi Çok Sevmîştik' Antalya'da sahnelenecek • Kültür Senisi - Bizım Tiyatro'nun 68 kuşagının konu edildiği Bız Devrimi Çok Sevmiştık' adlı oyunu Antalya Devlet Tiyatrosu nda sahnelenecek. Oyun 19- 20 Mayıs'ta Antalya Devlet Tiyatrosu sahnesinde tiyatroseverlerle buluşacak. Dinozorların bıraktıkları izlenedair • Külfür Senisi - Fransız Kültür Merkezi Kütüphanesi'nde 20 Mayıs Çarşamba günü saat 19.00'da Fransa Ulusal Doğa Tarihi Müzesi Genel Müdürü paleontoloji profesörü Philippe Taquet. dinozorların am kayboluşu ve var olduklan dönemin günümüze değin etkilerini konu alan bir konferans sunacak. Bilim dünyasının çok uzun zamandıraçıklık getirmekte zorlandığı dinozorların ani kayboluşu ve ya$adıklan dönemin, türlenn gelişimi açısından günümüze etkilerinin tartışılacağı konferansta ünlü paleontolog Philippe Taquet dünya tarihinin geçmişine ışık tutacak. Bifge Crvelekoğiu Frledlaender'ln pesim sergisi • Kültür Servisi - Bilge Civelekoğlu Friedlaender dört yıl aradan sonra iki sergi ile Istanbul'da. Sanatçının birbinnin devamı olarak nitelediği bu sergilerden ilkı 'Hatırlamayı Hatırla' 22 Mayıs'ta Istanbul Galerı Nev 'de, devamı niteliğindeki 'Altın Kural' ise 26 Mayıs'ta Ayşe ve Ercümend Kalmık Vakfı'nda açılacak. Friedlaender'in Ayşe ve Ercümend Kalmık Vakff ndaki sergisi vakfın bu yılki son Tek YapıtTek Dizi sergisi. Sanatçı aynca 9 Haziran saat 18.00'de Ayşe ve Ercümend Kalmık Vakfı'nda bir söyleşi yapacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle