Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET 27 NİSAN 1998 PAZARTESİ
HABERLER
aKmet Şimşek
Türkiye'ye döndii
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkanı
Süleyman Demırel'in isteği
ve himayesi altında.
beynindekı ur içın ABD"nın
Rocaester kentınde tedavi
olan orkestra şefı Hikmet
Şimşek. Türkive'ye döndii.
Rocaester kentinde bulunan
Mayo KJinik'te 70 gün
boyunca tedavi gören
Şimşek, öncekı gün geldiğı
havaalanında Kültür
Bakanlığı Dev !et Çocuk
Korosu tarafından,
"Hoşgelişler Ola Mustafa
Kemal Paşa" parçasiyla
karşılandı. Şimşek.
Türkiye"dekı doktorların
teşhısının ABD'dekılerle
aynı olduğunu vurgularken
"Çok değerlı doktorlanmız
var ama ne yazık ki >oğun
bakım konusunda dünva
standartlanna gelmedik.
Doktorlar açısından dünya
standartlarında> ız. Ameliyat
sonrası bakım orada daha
iyi" dedi.
MESS Genel
Kurulu
I Haber Merkezi - Türkiye
Metal Sanayicıleri
Sendikasrnın(MESS)36.
genel kurulu sonunda
yapılan seçimlerde yeni
yönetim, denetleme ve
disiplin kurulu üyelikleri
belli oldu. MESS'ten yapılan
açıklamaya göre. yönetim
kuruluna Erdoğan
Karako>Tinlu. Bedırhan
Çelik. Hamdi Akın. Sedat
Fenerci. Mehmet Ali
Berkman, Uraz Tanruğ.
Şener Muter. Nızam L'luatlı
ve Yalçın Amanvermez
seçildi
Tutuklu ye
hükümlü aileleri
• İstanbul Haber Servisi -
lstanbul, Ankara. İzmır.
Mersin. Adana. Antalya.
Iskenderun \e Iğdır'da
bulunan Tutuklu \e
Hükümlü Aılelen
Dernekleri yaptıklan ortak
açıklamada. başta Erzurum.
Yozgat. Sıvas ve Midyat
cezae\ leri olmak üzere
cezae\ lerinde tutuklu ve
hükümlülerle aılelerine
yönelik baskı. yıldırma ve
şiddet politikası
uygulandığını savunarak bu
uygulamaların son
bulmasını istedıler.
Kuntuluş gazetesi
toplatıldı
• İstanbul Haber Servisi -
Halk İçın Kurtuluş
gazetesinden yapılan
açıklamada. 24 Niisan Cuma
günü. gazete hakkında
toplatma karan henüz
çıkmamışken gazetenin 78.
sayısına polis tarafından el
konulduğu. gazetenm 3
çalışanı ve 2 okurunun da
gözaltına alındığı bildirildi.
lamı
olduruldu
• İstanbul Haber Servisi -
Bağcılar'da. Mehmet Parlak
(27) adlı genç ışadamı dün.
el ve ayakları bağlandıktan
sonra başından tek kurşunla
vurularak öldtirüldü. Öte
yandan Kadıköy'de sırtından
bıçaklanmış\e bumu
kesilmiş olarak bulunan
Önder Yaman, kaldınldığı
Haydarpaşa Numune
Hastanesi'ndeöldü.
Okumuşlar'a
dava
• İstanbul Haber Servisi -
Müştenlennden yüksek faiz
vaadiyle para topladığı ıddıa
edilen Oki-Bank ın perde
arkasmdaki yönetıcilerinden
Mehmet Okumuş ile oğlu ve
kızının da aralannda
bulunduğu 5 sanık hakkında
"dolandırıcılık" suçundan
dava açıldı. Sanıkların 5'er
yıla kadar ağır hapis
cezasma çarptınlması
isteniyor.
Almanya'da 23
Nisan kutlaması
• OBERHALSEN(AA)-
23 Nisan Llusal Egemenlık
ve Çocuk Bayramı.
Almama'nın Ratıngen
kentinde dün kutlandı.
Düsseldorf
Başkonsolosluğu'nun
himayesinde Ratingen Türk
Aıle Bırlıği ve Ratingen
Türk Gücü Futbol Derneğı
tarafından düzenlenen 23
Nisan kutlamalan kentin
futbol stadmda yapıldı.
Düsseldorf Başkonsolosu
Fatih Ceylan. yağmur altında
gerçekleşen törende
çocuklara seslenerek "Türk
dilini, Atatürk ilkelerini ve
kültürümüzü iyi
öğrenmelisiniz" dedi.
TESK Başkanı
Günday 'a
göre sorunlan
sivil toplum
örgütleri daha
rahat çözebilir
'Halk }xditikaeıva
güven duymuyor'
AYŞE YILDIRIM
Türk Esnafve Sanatkârlar
Konfederasyonu (TESK)
Genel Başkanı Dervis,
Günday. sıvıl toplum
örgütlerinın etkinlığinin son
hükümet değişikliğıyle
anlaşıldığını vurgulayarak.
"Bu güç yadsınamaz hale
geldi"dedı. Halkın sıyasetçiye
ve partılere olan güvenini
yitırdiğini söyleyen Günday.
"Türldye'de sağı da solu da
topariayabilecek iki güçlü
partiye ihtiyaç vardır. Çünkü
sol eski sol değil, sağ cskj sağ
değiT diye konuştu. Kitlelen
harekete geçirecek yenı
projeler üretilmesı gerektiğinı
savunan Günday. sorulanmızı
yanıtladı.
- Sivil toplum örgütleri
siyasete müdahale gücünü
hangi noktada gösterebiliyor?
- Sivil toplum örgütlerinın
siyasal süreç içerisinde
bulunduğu nokta ve yaptığı
işlevler son hükümet
değişikliğinde açıklıkla ortaya
çıkmıştır.
Bilindıği gibi siyasal
ıktidarların. Türkiye'yi 75
yıllık tanhi boyunca ızlemiş
olduğu \oldan ayınp şeriat
devletı kurma yolundaki
adımları. sivil toplum
örgütlerinın etkin karşı
çıkmalarıyla önlenebilmiştir.
Türkive'de artık sivil toplum
örgütleri belirli bırbilince
ulaşmıştır.
Ancak bu yeterii mi?
- Kuşkusuz ki hayır. Gerçek
demokrasiden ancak.
toplumun tüm kesimleri
örgütlendiği zaman söz
edilebılecektır.
Sivil toplum örgütleri.
çağımızda toplumun görüş.
düşünce ve isteklenni aktaran
kurumsal yapılardır. TESK'in
Günday: Bilindiği gibi siyasal iktidarlann, Türkiye'yi 75 yıllık
tarihi boyunca izlemiş olduğu yoldan ayınp şeriat devleti
kurma yolundaki adımlan, sivil toplum örgütlerinin etkin karşı
çıkmalanyla önlenebilmiştir. Türkiye 'de artık sivil toplum örgütleri
belirli bir bilince ulaşmıştır.
üye sayısı 4 milyondur.
Bunlan aileleriyle bırlikte
düşündüğümüzde 20 milyon
kişiyı temsil edıyoruz
demektir. Kim olursa olsun bu
yirmi milyon insanın sesini
duymamazlıktan gelemez.
Öte yandan sendikalar ve
diğer sivil toplum örgütlerinin
üyeleri ile bunlann ailelerini
de hesaba kattığınızda, sıvıl
toplum örgütlerinin
ülkemizdeki sosyal ve siyasal
süreç içerisindeki önem ve
büyüklükleri gözardı
edilemez bir şekilde kendini
gösterir.
- Siyasete müdahaleniz bir
aniamda zonınluluktan mı
kaynakiandı?
- Sivil toplum örgütleri, temsil
ettikleri kesimlerin hak ve
menfaatlanm korumak ve
yeni haklar elde etmek için
çalışmaktadırlar. Ancak, 5'li
sivil inisiyatif grubu olarak 21
Mayıs 1997 günü yaptığımız
açıklama kuşkusuz siyasete
müdahaledir. Çünkü o zaman
iktidarda bulunan bir parti
yapılan tüm ikaz ve -
eleştirilere rağmen,
yaptıklannda ısrarlı olunca
buna karşı çıktık \e nitekim
bu parti, daha sonra da
Anayasa Mahkemesi
tarafından kapatildı. Yani sivil
toplum örgütleri oiarak
bizlerin siyasete müdahalesi
böylesi bir zorunluluk sonucu
olmuştur.
Bu, toplumsal örgütlenmenin
önemini ve güçlenerek
geliştirilmesi gereğini ortaya
koymakta, demokrasinın tüm
kurum ve kurallanyla hayata
geçirilebilmesinin de
vazgeçilmez koşulu olarak
değerlendirilmektedir.
- Siyasi partilerin bugünkü
polirikalannı nasıl
değerlendiriyorsunuz?
- Siyaset. ülkelerin ve
insanlann yönetiminde en
önemli unsurdur. Eğer sıyaseti
iyi bilmezseniz hem kendinizi
hem de idare etmeye
çalıştığınız kesimleri
mutsuzluğa, kaosa iter,
içinden çıkılmaz bir duruma
getirirsiniz. Siyaset bir
sanattır. Buradan şuna gelmek
istiyorum. Her kafadan bir
sesin çıktığı, herkesin her şeyi
en iyi ben yapanm mantığıyia
ortaya atıldığı yerde hıçbir şey
yapamazsmız ve yapılamaz.
Bir kere insanlan
heyecanlandıracak, onlara güç
verecek, onlan mutlu edecek
çareler düşünmek siyasetçinin
en önemli görevi olmalıdır.
Bugün bunu yapabilen
siyasetçi olmadığı içindir ki
halkın siyasetçiye ve partilere
olan güvenleri kalmamıştır.
Türkiye'de sağı da solu da
topariayabilecek iki güçlü
partiye ihtiyaç vardır. Önüne
gelen parti kuruyor ve bu da
halkın kafasım kanştınyor.
Parti kurmak suç değil.. ama
insanlar bu çokluk içinde
şaşmyor. Sol eski sol değil.
sag eski sağ değil. Kıtleleri
harekete geçirecek yeni
projeler üretilmiyor. Her
iktidara gelen daha icraatını
ortaya koymadan dığerleri
tarafından kötülenerek alaşağı
edilmek isteniyor. Seçim
isteniyor. Böyle bir ülkede hiç
kımse bir yere varamaz.
Bundan da en çok çıkar
gruplan yararlanır ve öyle de
olmaktadır. Toplumun tek
dileği bir an önce ihtiyaç
duyulan yasalann
çıkartılması. enflasyonun
indirilmesi ve gelecekten
emın olmaktır. Tüm bunlann
yapılabılmesi için istikrarlı bir
hükümete, Meclis'te yeterli
çoğunluğu bulunan partılere
ihtiyaç vardır.
Sistem artık değişmelidir.
Dev let ağır hantal
durumundan kurtarılmalı;
hızlı, vatandaşın ihtiyaçlanna
cevap verebilir hale
getirilmeli. devletin sırtındaki
yükler kaldınlmalıdır. Tüm
bunlann gerçekleşmesi için de
temiz siyasete ve temiz
siyasetçiye ihtiyaç vardır.
Bence siyasi görüşü aynı olan
partilerin birleşmeleri milletin
yaranna olacaktır. Halkımız
çirkin politıkacılan. halkı
kandıran. kendi menfaatlanm
halkın menfaatlannın üstünde
gören insanlan artık Meclis'te
görmek ıstemıyor.
- Önümüzde bir seçim var. Bu
seçimin sorunlara ne ölçüde
çare olacağını
düşünüyorsunuz?
- Seçim elbetteki bir yoldur ve
halkın ıradesini yansitır.
Ancak. bunu beğenmedik,
şunu beğenmedik. bu olmadı
seçim yapalım demek bir şeyı
çözmez. Seçîm, ekonomiyi de
derinden etkilemekte. burada
yapılan harcamalann faturası
daha sonra yine halkımıza
çıkanlmaktadır. Benim
kanım. seçim şimdiki
durumda her şeye çare
değildir. Seçimin
yapılabılmesi gerekli
koşullann oluşumuna bağlıdır.
Her isteyenin istediği zaman
seçim yapılamaz.
Bugünkü parlamento
aritmetiği. çarpık siyasi
partiler yasası hep seçim
yasasının sonucudur.
Aynı plan ve proje sahibi
siyasi partilerin merkez sağ ve
merkez solda yeniden
yapılanmalan ile
demokrasimizin düze
çıkacağına inanıyorum.
Bütün hedeflere demokratik
kurallar içinde ve
demokrasiyi güçlendirerek
ulaşabiliriz. Demokrasi dışı
çözüm arayışlan çağdışıdır ve
çözüm üretmek yerine
sorunlan daha da
ağırlaştırmaktadır.
Ülkemizin ve toplumumuzun
hak etmedıği demokrasi dışı
tartışmaların aşılabilmesinın
tek yolu, hukukun
egemenliğinin. sosyal
adaletin. Atatürk ilke ve
inkılaplannın uygulanmasma
ve örgütlü toplumun
geliştirilmesine olanak
verecek şekilde gerçek bir
demokratikleşmenin hayata
geçirilmesidir.
Başta anayasa olmak üzere,
temel yasalarda çağdaş
demokratikleşmenin gereği
olan değişikliklerin
sağlanmasını, insan haklannı.
temel Özgürlükleri ve yargı
bağımsızlığını güvence altına
alan bir hukuksal
yapılanmanın oluşturulmasını
istiyoruz.
Gökçek'in 300
trilyonluk kasası
mercek altında
• Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin
kaynaklannı kullanan 14 şirketin parti ile
bağları araştırılıyor. Dinci Muradiye
Vakfı'na bağlı 7 şirket ile BELPA'nın
işlettiği öğrenci yurtlan da inceleme
kapsamında.
MLTLll SERELİ
ANKARA - Içişlen Bakanlığı'nın Ankara
Büyükşehir Belediyesi ile ilgili olarak 5.5 ay
önce başlattığı soruşturma kapsamında,
bdedivenin 300 trilyon liralık kaynağını
kullanan 14 şirketin bağlantılan inceleniyor.
Muradiye Vakfı'na bağlı 7 şirket ile Belpa"nın
işlettiği öğrenci yurtlan da inceleme
kapsamında bulunuyor.
Soruşturma süresinin uzamasına gerekçe olarak.
dosyalann çok kanal tarafından ıncelenmesı
gösterilirken, büyük
bölümünün son aşamaya
geldiği belirtildi.
Soruşturma sonucunda
hazırlanacak rapor,
Gökçek"ın görevden
alınıp alınmayacağını
ortaya koyacak.
Içışleri Bakanlığı'nca
incelenen 14 şırket şöyle:
"Belko, Anfa, Portaş,
Beha, Belpa, Belbeton,
Metropol AŞ, Belso, Anet,
Beltaş, Buğsaş, Belplas,
HalkEkmekveBelka."
~0 yönetim kurulu. 24
denetim kurulu üvesı olan ve toplam 1 trilyon
376 milyar lira sermayesi bulunan bu şirketler,
Metro. Ankaray, AŞTİ ile Dikmen vadisı ve
Portakalçiçeği vadısı evlen üzerinde olduğu için
300 trilyon liraya yakın malvarlığını kontrol
ediyor.
Muradiye Vakfı'na ait Muraş AŞ. Tayfur Proje,
Kevser Ltd.. Furkan Planlama, Feza Teknik,
Poyraz İnşaat ve Alfakas ile Belpa tarafından
ışletilen öğrenci yurtlan da inceleme
kapsamında bulunuyor. tçişleri Bakanlığı'nca
incelenen dosyalardan bazılan şöyle:
• EGO'da tarife dışı olarak alınan paralar.
• Alfagaz'ın 200 bın sayaç alımı ihalesı ile
ASKİ'de su sıfırlayan şebeke.
• Beledıyeye ait park ve bahçe işlerinin yüzde
80"ıni yürüten Muradiye Vakfı'na verilen işler.
• Sakarya Grubu ve eski RP Genel Başkanı
Necmettin Erbakan'ın koruması MuzafTer
L'lu'nun sahıbı olduğu Ahsen İnşaat ve Sena
Poyraz şirketlerine Büyükşehir Belediyesi'nden
verilen 16ayn iş.
• Şevki Ydmaz, Oğuzhan Asütürk, İbrahim
Çelik. Mehmet Altınsoy, Temel
Karamollaoğlu'nun yakınlanna verilen ihaleler
ve Hasan Hüseyin Ceylan'ın Anfa Genel
Müdürü olduğu dönem ile bu dönemde verilen
ihaleler.
Yahyalı
Cezaevi'nde özel
olarak vaptınldığı
öne sürülen
koğuşta tek naşına
kalan eski Kayseri
Belediye Başkanı
Şükrü
Karatepe'nin bu
lüksünün uzun
sürmeveceği ve
Karatepe'nin
başka bir cezaevine
gönderileceği
belirtiliyor.
(Fotoğraf:AA)
Izinli göründüğü ve itiraz ettiği için karar tebliğ edilemiyor
Karatepehalen başkanANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
"BöJücülük" yaptığı gerekçesıyle bir
yıl hapıs cezasına çarptınlan ve ceza-
ev ınde lüks bir koğuşa konan Kayse-
ri Büyükşehir Belediye Başkanı Şük-
rü Karatepe'nin. başka bir cezaevine
nakli gündeme geldi. Karatepe'nin.
Danıştay'a yaptığı itiraz sonuçlanma-
dığı ve kendisine tebliğ edilmediği
için halen resmi olarak Kayseri Bü-
yükşehir Belediye Başkanı sıfatının
sürdüğü bildirildi.
Kapatılan RP'nin lOKasım 1996'da
yapılan ıl divan toplantısındaki konuş-
masında bölücülük yaptığı gerekçe-
sıyle Ankara 1 No'lu DGM tarafından
1 yıl hapıs, 420 bin lira ağır para ceza-
sına mahkûm edilen ve görevinden alı-
nan Karatepe. geçen cuma günü Yah-
yalı Cezaevi'nde kendisine tahsis edi-
len lüks odaya kondu. Karatepe'nin
kalacağı Yahyalı Cezaevi'nde. bir ar-
kadası tarafından özel koğuş düzenle-
mesi yapıldığı savlan geçen günlerde
basına yansıdı. Bir milyar liralık mas-
raf yapılan koğuşun zeminının halıy-
la kaplandığı. TV kanepe. masa. san-
dalye ve şofben yerleştırıldıği bıldinl-
di.
Karatepe'nin diğer mahkûmlardan
farklı olarak konforlu bir koğuşta yat-
masına tepkı göstenldı. ÇHD Genel
Başkanı Aydın Erdoğan yaptığı yazı-
lı açıklamada. bu uygulamanın infaz
hukukuylabağdaşmayacağını belirte-
rek, Adalet Bakanlığı'nın bu ayncalı-
ğı en kısa zamanda ortadan kaldırma-
sını istedi.
Adalet Bakanı Oltan Sungurlu. Ka-
ratepe'ye özel koğuş hazırlatıldığı id-
dialan üzenne inceleme başlatıldığı-
nı açıkladı. Alınan bılgıye göre, Sun-
gurlu'nun görevlendirdiğı bir müfet-
tiş bu hafta içinde Yahyalı Cezaevi'ne
gıderek ıncelemelerde bulunacak.
Müfettişler inceüyor
Bakanlık yetkilılen, müfettışın ce-
zaevınde öncelikle Karatepe'nin can
güvenlığinın tehlikede olup olmadı-
ğını ve hazırlanan özel koğuşun eşit-
lik ilkesine ve hukuka aykırı olup ol-
madığını araştıracağını beyan ettıler.
Yetkıliler. Karatepe'nin başka bir ce-
zaevine nakledılıp edilmeyeceğine
müfettiş raporundan sonra karar veri-
leceğinı belirttiler. Yahyalı Cezaevi gi-
bi "K Tipr cezaevlerinde, belli bir
standarda göre mahkûmların kendi
koğuşlannda ıdarenın bilgisi dahilin-
de bazı lyileştirmeler yapabilecekle-
rine dıkkat çeken yetkıliler. ancak bu-
nun eşitlik ilkesini bozmaması ve di-
ğer mahkûmlann tepkisine neden ol-
maması gerektiğini söylediler.
Cezaevinde 4 ay 26 günlük cezası-
nı çekmek üzere bulunan Şükrü Ka-
ratepe'nin. Danıştay'a yaptığı itiraz
sonuçlanmadığı ve kendisine tebliğ
edilmediği için halen resmi olarak
Kayseri Büyükşehir Belediye Başka-
nı sıfatı sürüyor. Ancak, cezaevine gir-
meden önce yıllık izne aynlan Kara-
tepe, yıllık iznini hapishanede kulla-
nıyor.
AA'nın haberine göre. Karate-
pe'nin belediye başkanlığı Danıştay
tarafından 11 Şubat 1998'de düşürül-
dü. Karatepe, Danıştay 8. Dairesi'nin
aldığı bu karara karşı Danıştay İdare
Daireleri Genel Kurulu'na itırazda bu-
lundu. Yapılan itiraz bugüne kadar so-
nuçlanmadı.
Yaptığı itirazı sonuçlanmayan Ka-
ratepe, kendisine karar tebliğ edilme-
diği için cezaevine Kayseri Büyükşe-
hir Belediye Başkanı sıfatıyla girdi.
Cezaevine gıreceği hafta başında ha-
zırlık yapmak amacıyla da 15 gün yıl-
lık izın aldı.
Kayseri Büyükşehir Belediyesi'ne
Zeki Yeltekin vekâleten başkanlık
ediyor.
BİZ BİZE.
ERDAL ATABEK
Katılımcı Toplum Bilinci...
Önümüzdeki pazar günü (3 Mayıs 1988) İstan-
bul Tabip Odası'nın seçimi var. Bir gün önce de (2
Mayıs 1988) Oda'nın genel kurulu yapılacak. Türk
Tabipleri Birliği, Türkiye çapında bir örgüt. Hekim-
lerin genel örgütlenmesi bu çatı altında. Merkez
Konseyi, birliğin yetkili karar organı, Tabip Odala-
rı da bölgesel yetkili kuruluşları. İstanbul, Ankara,
izmir, Bursa, Adana, Edirne'den Van'a, Trab-
zon'dan Antalya'ya kadar bütün bölgelerin yetki-
li kuruluşları olan Tabip Odaları hekimlerin katılı-
mıyla yeni temsilcilerini seçecek.
Bu dönemin bir özelliği de "Sivil Toplum örgüt-
/er/"nin öneminin artmasıdır. Toplumun genel ge-
reksinmeleri bu örgütlerın arkasına güçlü birdes-
tek rüzgârı estiriyor. Bizim gibi geçiş toplumlann-
da "beyazyakalı işgücü"ya da "entelektüelener-
ji kaynakları" öze\ bir önem taşır. Toplumda bu ke-
simlerin görüşlerine, düşüncelerine, tutumlanna
karşı özel bir ilgi duyulur, bu da doğaldır. Türk Ta-
bipleri Birliği geçmişinde de, bugününde de top-
lumsal sorumluluğunu önceleyen birtutum içinde
olmuştur. Hekimlerin önemini, değerini, etkinliği-
ni toplumunun sağlık sorunlan içinde arayan, hiz-
met sistemlerini, sağlık politikasını irdelemekten
uzak kalmayan, gerçekleri halka ileten bir davra-
nışın sahibi olmuştur.
Bugün bütün bu işlevler her zamankinden da-
ha da önemlidir. Hekimler uğraş alanları olan in-
san hayatının her yönünü sorumlulukla irdelemek,
düşüncelerini cesaret ve dürüstlükle açıklamak
görevine sahip çıkmanın sorumluluğunu taştmak-
tadırlar.
Bugün hekimlerin öncelikli görevi, Tabip Odala-
n'nın toplantılanna katılmak, seçme ve seçilme
haklannı kullanmaktır. "Katılımcı toplum bilinci"ne
sahip olmak bunu gerektirir. Katılmadan eleştir-
mek hakkı ise hiç kimsede olmamalıdır. Katılmak,
görevini yapmak, sonra da görevi sürdümnek.
Eğer Tabip Odaları istenen etkinlikte bulunmu-
yorsa bunun nedeni de katılımsızlıktır. Hem katıl-
mamak hem de eleştirmek tutumundan vazgeç-
mek zorundayız.
Oyunuzu kime vermek istiyorsanız veriniz, ama
mutlaka katılınız ve oyunuzu veriniz. Günün göre-
vi budur.
•••
Bu yazıyı okuduğunuz günlerde biz Sapanca'da,
8. Ulusal Çocuk ve Ruh Sağlığı Kongresi'nde ola-
cağız. Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı, bugün Türki-
ye' nın en önemli konularından birisidir. Hızla de-
ğişen dünyada altüst olan değer yargılannın, yay-
gınlaşan kitle iletişim araçlarının etkileri en çok ço-
cuklar ve ergenler üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu
konuda yapılan araştırmalar geleceğımizin çok
önemli göstergelerinden birisini oluşturacaktır.
26 Nisan 1998 pazar günü yapılması program-
lanan "Medya ve Çocuk Ruh Sağlığı" konulu pa-
nel pek çok anne babanın kaygılarını dile getirdi-
ği bir sorunun tartışması olacaktır. Benim de katı-
lacağım bu paneli yönetecek olan Prof. Dr. Ata-
lay Yörükoglu ve katılımcı uzmanların görüşleri-
ni aynca aktaracağım. Çocuklara yönelik televiz-
yon yayınları, çizgi filmler, çocuk filmleri, reklam-
lar, haberler, çocukların da büyüklerle birlikte ızle-
dikleri haber programlar, dizıler, filmler nasıl etki-
ler yapıyor? Çocuklar; toplumun içinde yaşadığı
şiddetten, seks gösterilerinden, tüketim kalıplann-
dan nasıl etkileniyor? Bunlann tartışılması sanıldı-
ğından çok daha önemlidir. Bugün yetiştirdiğimiz
çocukların ruh sağlıklarını yeterince kontrol ede-
biliyor muyuz? Yoksa kendi derdimizden en yakın-
lanmızı bile göremiyor muyuz? Ya da her şeye öy-
lesine alıştık ki durumu nesnel olarak görme yeti-
mizi yitirdik de haberimız mi yok? Kongrenin çe-
şitli etkınliklerini sizlere duyurmaya çalışacağız.
• • •
Önümüzdeki yüzyılın en önemli sorunu "insanın
kendinigerçekleştirmesi" olacaktır. Hayat içinde-
ki bütün çalışmaların, eğitimin, iş hayatının, sahip
olunan, kullanılan nesnelerin, düşüncelerin, duy-
gulann, değer yargılannın tümünün de amacının
"insanın kendini gerçekleştirmesi" olduğu görü-
lecektir, kabul edilecektir.
Insanı mala ve paraya kurban eden sistemlerin
hiçbir sorunu çözemediği görülecektir. Bugünden
görünen odur ki, geleceğin insanı "özgür insan ",
geleceğin toplumu "katılım bilinciyle örgütlenen
toplum" olacaktır. Bütün çabalarımız bu hedefler
içindir.
Çünkü geleceğin dünyasında bu hedeflere ula-
şanların dışında kalanlara başarı şansı görül-
memektedir.
Siirt'te gazeteye
polis tehdidi ;.-,
• Gazetenin sahibi Palabıyık, muhabiriyle
birlikte gözaltına alındığını ve kendilerine
ajanlık teklif edildiğini açıkladı.
SİİRT (ANKA) - Si- kaydeden Palabıyık. "A-
irt'in Baykan ilçesınde
yayımlanan "Demokrat
Baykan Gazetesi" sahibi
ve kurucusu Erhan Pala-
bıyık. Emniyet Amın Ali
Ulusoy'un ilçede keyfi bir
biçimde sıkıyönetim uv-
guladığını bildirdi. Muha-
biriyle birlikte gözaltına
alındığını, kendilerine
ajanlık teklif edildiğini
belirten Palabıyık. "ken-
disine, ailesine ve maüna
birşev olması durumunda
bunun sorumlusunun em-
niyet amiri L lusov olaca-
ğını" bildirdi.
Gazetenin "Baykan
Ankara Ham«." isımli kö-
şesınde yaşadıklannı an-
latan Palabıyık. gazetenin
kapatılması için saldınya
uğradıklannı söyledi. Gö-
zaltında ölümle tehdıt edi-
îerek. küfürlere maruz
kaldıklannı anlatan Pala-
bıyık, matbaalannın açı-
lışından itibaren polis
baskısının sürdüğünü bil-
dirdi.
Ajanlık teklifi aldığını
ma bir şeyi unuttular, ben
toplumun sorunlannı ya-
zan namuslu bir gazeteci-
vinı. Çanak yalayan. liboş
gazeteci olmadığım için
yanlış kapıvı çalnuş ve ya-
nıtını almışlardır. Ben
onurumu ve düşüncemi
satmam. Başka yerde na-
mussuz gazeteci arasuılar,
halkın sorunlan benim
için çok önemüdir" dedi.
Gece 22.00 olunca ilçe-
de sıkıyönetim uygulan-
dığını öne süren Erhan
Palabıyık, "Emniyet Ami-
ri acaba Baykan'a ne ka-
dar hizmet ed«bilir? Per-
soneli tarafından sevilme-
yen, TV' kanallannı bile
kendisi avarlavıp insanla-
ra zorla TV" kanallan izde-
ten bu EmniyetAmiri aca-
ba ne zamana kadar bu
keyfî uygulamalara de-
vam edecektir" diye ko-
nuştu. Palabıvık, TE-
DAŞ'ta çalışrnasını bir
koz olarak kullanmak ıs-
teyenler buljnduğunu
söyledi.