15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 NİSAN 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yeğenhiin kurtapılmasım bekliyor • Haber Merkezi - Eski Tanm-lş Genel Sekreteri Mehmet Ceylan, 19 yaşındaki yeğeni Müjde Aşkın'ın iki gün önce Ceylanpınar'da silahlı adamlar tarafindan kaçmlarak Siverek'e götüriildüğünü bildirdi. Ceylan, yaptığı yazılı açıklamada, "Yeğenimi zorbalann elinden kurtann" dedi. AtHan işçiler göpeve döndü • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Danıştay 12. Dairesi, Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı ESHOT Genel Müdürlüğü'nün açtığı şofor sınavında usulsüzlûk yapıldığı savıyla işten atılan şoförlerin göreve iadelerini kararlaştıran Izmir 4. Idare Mahkemesi'nin karannı onayladı. Işçilerin avukatı Kemal Kırlangıç, "Hukuka saygısı olanlar yargı kararlannı uygulamak durumundadır" dedi. İMimler azaldı' • ADANA (Cumhuriyet Güney 11leri Bürosu) - Çukurova ve Hacettepe üniversitelerinin ortaklaşa düzenlediği 6. Ulusal Halk Sağlığı Kongresi'ne bir mesaj gönderen Sağlık Bakanı Halil Özsoy, cumhuriyetin son 50 yılında ölümlerin azaldığını ve yaşam sûresinin arttığını belirterek "Herkes için sağlık hedefine ilk ulaşan ülkeler arasında olacağız" dedi. Kütüphaneye bomba • ADANA (Cumhuriyet Güney Illeri Bürosu) - 25. kuruluş yıldönümü şenliklerini panel ve spor etkinlikleri ile sürdûren ÇÜ Balcalı Kampusu, dün öğleden sonra hareketli saatler yaşadı. Merkez Kütüphanesi'ne patlamaya hazır saatli bomba konuldu. Bir görevli tarafindan fark edilen bomba, güvenlik güçleri tarafindan etkisiz hale getirildi. BakiErdoğan davası • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Gözaltında gördüğü işkence sonucu yaşamını yitiren Baki Erdoğan'la ilgili davada, aradan 4 yıl 8 ay geçmesine karşın karara vanlamadı. 21 Nisan'da yapılacak duruşmada, sanık polislerle ilgili karar çıkması bekleniyor. W iktidap olacak' • İstanbul Haber Servisi - istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan. olası bir seçimde FP'nin oylannm diğer sağ partilere kayacağı iddialannın doğru olmadığını söyledi. Erdoğan, "Fazilet Partisi, oy potansiyeli itibanyla yapılacak ilk seçimde tek başına iktidan yakalayacak bir parti konumuna geliyor" dedi. 'Sevgi Yuvası' davası • İstanbul Haber Servisi - Pendik'te faaliyet gösteren "Sevgi Yuvası Huzurevi"nde kalan 11 yaşlıya "yüksek dozda ilaç vererck" ölümlerine neden olduklan gerekçesiyle haklannda dava açılan tutuklu sanıklar huzurevi sahibi Meral Katoğlu ve ortağı Hüseyin Enginsoy ile tutuksuz sanık Dr. Fatma Keskin'in yargılanmasma Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün yapılan duruşmayla devam edildi. Sanıklann tahliye talepleri reddedildi. Gebze'de toplam 5 milyon metrekare arsa, tarla fiyatına istimlak edildi 40 trilyoıılıık vurgıın Bahceler tehdit altında Rantçılaraı yeni hedefi Gebze lstanbul Haber Servisi - tstanbul Kurtköy Havalimanı ve îzmit Körfez Asma Köprüsü pro- jeleri rant çevrelerini harekete geçirdi. Geb- ze'nin 12 milyon 400 bin metrekareuk bağ ve bahceleri ile Balhkaya Tabiat Paria"nın tehdit al- tında olduğu belirtildL Devletin Arsa Ofisi ile Özel îdare kurumlannm alet edilerek yüzbinler- ce dönüm tanm alanı ile meralann kamulaştm- lıp sanayi alanı ilan edildiği ve ucuz bedeîlerle rantçılara peşkeş çekıldiği kaydedildi. Gebze'deki siyasi partiler. muhtarlıklar, sen- dikalar, meslek ve demokratik kitle örgütlerinin oluşturduğu Gebze Platfbrmu'nca yapılan açıklamada, rantçılann iştahım kabartan söz ko- nusu bölgelerin korunması için kamuoyuna iş- birliği çağnsı yapıldı. Gebze'nin 800 bin olan nüfusunun 2000 yılında 1.5 milyona ulaşacagı belirnlen açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Gebze'nin Demirciler, Çerkeşîi. Köseler, Aren, Denizli. Şekerpınar, Cumaköy, Tavşan- h, TavşancıL, \e Eskihisar çe\resinde kalan on binlerce köylünün geçimini temin ettiği, asırhk zeytin, kiraz, meyve ağaçlan, üzüm bağlan ile sebze ve tahıl ekili tanm alanları, SJT alanı ve Bakanlar Kurulu kararı ile Ta- biat Parkı ilan edilen Balhkaya Vadisi tehdit alünda. Köçük ve büyükbaş hayvanlann ba- G kıldığı, köylüle- ebze'nin 12 milyon 400 bin' metrekarelik bağ ve bahceleri ile Balhkaya Tabiat Parkı 'nın tehdit altında olduğu belirtildi. Devletin Arsa Ofisi ile Özel Idare kurumlannın alet edilerek yüzbinlerce dönüm tanm alanının ucuz bedeîlerle rantçılara peşkeş çekildiği kaydedildi HALtL NEBİLER Gebze'de, otomotiv yan sanayii için organize sanayi bölgesi yapmak üzere istimlak edilen arsalar üzerin- den yaklaşık 40 trilyon lira vurgun yapıldığı ortaya çıktı. Piyasa değeri metrekaresi 5-8 milyon lira arasında değişen arsalar. bilirkişi raporlanyla metrekaresi 250 bin- 850 bin lira ola- rak belirlendi ve tarla kabul edildi. Gebze Şekerpınan bölgesinde Ko- caeli Taşıt Araçlan Yan Sanayii (TAYSAD) için organize sanayi böl- gesi kurulmasına Bakanlar Kurulu tarafindan 1992 yılında kararverildi. Bu karara uygun olarak Sanayi ve Ti- caret Bakanlığı tarafindan 7 Nisan 1992 tarihinde kabul edilen yatınm programına göre, organize sanayi bölgesi projesi için TAYSAD müte- şebbis teşekkül tarafindan kredi kul- landınlmaması şartıyla kamulaştır- ma ve yatınm için gereken harcama- lar TAYSAD tarafindan karşılana- caktı. Bu programa uygun olarak Gebze Şekerpınan bölgesinde 5 milyon metrekare arsa kamulaştınldı. Ancak arsalan kamulaştınlan köylüler yar- gıya başvurdular. Çünkü, piyasa de- ğeri metrekaresi 5-8 milyon lira olan arsalar, metrekaresine 250 bin- 850 bin lira verilerek ve "arsa değil tar- ladır" denilerek kamulaştınlmıştı. Yargılama aşamasında bu aldatma- ca somut ömeklerle ortaya çıktı. Ör- neğin bir davada mahkemeye 15 Ekim 1997 tarihiyle sunulan Tuğrul Özel, Recep Yılmaz ve Jale Başöz imzalı bilirkişi raporuna göre bu yer- ler arsa kabul edildi ve daha önce metrekaresine 300 bin lira değer bi- çilen arsa için metrekareye 2 milyon 248 bin lira değer biçildi. Kamulaştınlan yeri arsa olarak ka- bul edilen köylü, bilirkişi raporun- daki arsa nitelemesini kabul etti, an- cak 2 milyon 248 bin lira metrekare değerini düşük bularak yeniden de- ğer tespiti için yeni bilirkişi raporu is- tedi. Mahkemenin bunu reddetmesine karşın ilk bilirkişi raporunu hazırla- yan Recep Yılmaz, Tuğrul Özel ve Jale Başöz, hiç kimse kendilerinden yeni bilirkişi raporu istemediği hal- de 19 Aralık 1997 tarihli raporu ha- zırladılar. Daha iki ay önce söz konusu yer- lere arsa diyen üç bilirkişi, yeni ra- porlannda aynı yer için bu kez arazi nitelemesi yaptılar ve metrekaresine 833 bin 645 lira değer biçtiler. Geb- ze'deki bu vurgunun toplamı yakla- şık olarak 40 trilyon lirayı buluyor. Yerel seçimlere bir yıl kala ağaçlandırma kampanyası başlattı Erdoğan 'dan 'Yeşil Takıyye' rin yüzbinlerce dönüm tapulu tanm ve mera arazileri, Gebze Organize Sana- yi Bölgesi, mer- merciler, taşo- caklan, dö- kümcüler, boya ve plastik sana- yicUeri tarafin- dan Arsa Ofisi ve Özel Idare kurumlan ka- mulaştırma yo- luyla alet edile- rek ucuz bedeîlerle alınıp. döviz karşılığı baş- kalanna saiılarak trirvonlarca liralık haksız kazanç elde edilmiştir." Açıklamada, Türk tanmına büyük hizmet ve- ren 4 bin dönûmlük arazi üzerinde kurulu Çayı- rova Ziraat Okulu ve Tohum Sertifikasyon Test Müdürlüğü'ne ait bu arazinin, Arçelik, Çayıro- va Cam gibi fabrikalar tarafindajı alınarak beton yığını haline getınldiğı belirtildi. Anadolu Gru- bu'nun ise 1600 dönûmlük çam ormanlı arazi- yi bir oldu bittiyle almaya çalıştığı aktanlan açık- lamada, Tanm Bakanlığı'nın ise bölgede tek ye- şil alan olan araziyi özel hastane yapmak için- tahsis etmesinin Gebze kamuoyunda "nefretle" karşılandığı vurgulandı. Bu olumsuz gelişmele- re ek olarak şimdi de makine ve iroalat sanayi- cileri ile Ümraniye'deki mermercilerin, kimya sanayicilerinin ve kömûr tüccarlannm Geb- ze'nin Çerkeşîi, Köseler ve Demirciler köyleri- ni sinsi bir oyunla köylülere ait 12 milyon 400 bin metrekarelik tapulu bağ ve bahçeyi ele ge- çirmek üzere bazı devlet kurumlan nezdinde gi- rişimde buîunduklan belirtildi. Söz konusu çev- relerin, köylüye. bölgenin bakanlık tarafindan sanayi bölgesi ilan edildiğinı ileri sürerek ucu- za kapatmak üzere baskılar yaptığı belirtilen açıklamada, toplumsal banşı zedeleyen bu çır- kin oyunun bozulması için duyarlı olan kurum ve kuruluşlann destek vermesi istendi. Erdoğan tarafindan başlatılan ağaçlandırma kampanyası, mimarjık ve şe- -™™Jl.*r_i -Z.-Z.:.."- hircilik uzmanlarınca makvaj olarak nitelendirildi. (UGUR GÜNYÜZ) Başkan Tayyip Erdoğan, sorumluluğu başkalanna yüklüyor Metroda Hazine'ye suçlamatstanbul Haber Servisi - İstanbul Metrosu"nu 2 yıl geciktiren İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan. gecikmeden Hazine'yi sorumlu turuyor. Erdoğan, Harem- Tuzla arasında gerçekleştirmeyi düşündüklen raylı sistem için de E-5"in orta refüjünü vermeyen Karayollan'nı suçluyor. Tayyip Erdoğan, lstanbul'un en önemli sorununun ulaşım olduğunu söylemesine karşın toplu taşımacıhğın temelini oluşturan raylı sistem için ciddi bir çalışma yapmadı. Göreve geldiğinde eski başkan Nurettin Sözen'den devraldığı İstanbul Metrosu'ndaki çalışmalan devam ettirmesi nedeniyle takdir edilen Erdoğan, ancak daha sonra metronun elektro mekanik sisteminin ihalesini yapıp hayata geçiremedi. thalenin üç kez yinelenmesı metronun bitirilmesinde önemli bir gecikmeye neden oldu. Üçüncü ihalede işi Cegelec-Cengiz-Albayrak konsorsiyumu aldı. Eski RP'ye yakınlığı ile bilinen Albayrak fırmasmın konsorsiyumda yer alması kamuoyunun dikkatini çekmişti. Tayyip Erdoğan bugün, metronun gecikmesinden Hazine'yi sorumlu turuyor. İstanbul Metrosu'nun bitirilmesiyle ilgili olarak daha önce kamuoyuna açıkladıklan tarihte kısa süreli bir gecikmenin meydana gelebileceğini ancak bunun kendilerinden kaynaklanmadığım savunan Erdoğan, "Biz ihaleyi 2 Ocak 1997 tarihinde onayladık. Hazine garantisinin sağlanması ve yabancı kredi kuruluşlan ile Hazine arasındaki pazarlık ancak 23 Ekim 1997 tarihinde bitirilebilmiştir. Bu 11 a\ lık gecikme ister istemez işin süresini doğrudan etkilenıiştir" dedi. Metrodaki iş programına göre ışin bitiriliş tarihi Mart 1999 gözüküyor. Tayyip Erdoğan, metroyu zamanında bıtiremediği gıbi lll. Ulusal Hemofili Cünü 'Yanlış tedavi sakat bırakıyor' İstanbul Haber Servisi - Hemo- fili hastalannın yüzde 80'inin teda- vi olamama. eksik ya da yanlış teda- vi yüzünden sakat kaldıklan belirtil- di. Türkiye Hemofili Demeği Başka- nı Doç. Dr. Bülent Zülfikar, tedavi- si pahalı olan hemofili için hüküme- tin çalışma yapmasını istedi. 111. Ulusal Hemofıîi Günü nede- niyle dün Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda bir toplantı düzen- lendi. Kanda pıhtılaşmayı sağlayan ve faktör adı verilen proteinlerin ek- sikliği ya da görevini yapamaması olan hemofilide kanamalar çoğun- hıkla eklem ve kas içinde gerçekle- şiyor. Türkiye'de 6 bin hemofili has- tasının olduğunun tahmin edildiğinı söyleyen Doç. Bülent Zülfıkar, "He- mofili, tedavisi olan bir hastaiık. Ancak, mevcut hastalann tedavile- rinin tam yapılamaması nedeniyle yüzde 80'i sakat kaldı" dıye konuş- tu. Bu hastalann hastanelerde diğer hastalarla ayn yerlerde tutulmasını isteyen Zülfıkar, "Günümüzde teş- his, anne karmnda yapılabiliyor. Türkiye'de de bu yöntem geliştiril- meli. Münıkün olduğunca hemo- fili basta doğumu engellenmeli. Hastalığın tedavisi için gereken faktör 8 ve faktör 9'u yurtdışın- dan getirtiyoruz. Tedaviyi uldukça külfetli haîe getiren bu uygulama, faktörlerin ülkemizde de uretilme- siyle ortadan kalkabilir" dedi. SSK Bölge Müdürü Op. Dr. Fevıi Sağıroğlu da hastalığın aylık tedavı- sinin bir hasta için 1 milyar lira ol- duğuna dikkat çekti. Hemofili için 1996'da dışanya ödenen paranın 6 milyar dolar olduğunu vurgulayan Sağıroğlu. "Bunu bir ailenin karşı- laması mümkün değil. Yülardır hükümetler SSK'ye hâkim olmuş, ancak hiç katkıda bulunmamışlar. Son zamanlarda da özelleştirme modası çıktı" dedi. İstanbul Büyük- şehir Belediye Başkanı Recep Tay- yip Erdoğan da Türkiye'nin hâlâ sosyal devlet bilincini tartıştığım be- lirterek "Devlet sağlıktan elini çe- kerse bu ihanet-i vataniyedir" de- di. Toplantınm ardmdan, hemofili konusundaçalışan hekimlere hizmet beratı verildi. Istanbul'daki diğer raylı sıstemler için de önemli bir çalışma yapmadı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 1997 faaliyet raponında hafıf metro çalışmalanna yer verilerek, Nurettin Sözen döneminde büyük bir kısmı yapılan Otogar-Yenibosna hattının 27 Mart 1994 tarihinden sonra tamamlandığı belirtiliyor. Tamamı yaklaşık 10 kılometre olan hattın Otogar-Bakırköy bölümü, Sözen döneminde tamamlanmış ve yolcu taşınmaya başlanmıştı. tncirli'deki tünelin kazı çalışmalan da büyük ölçüde bitirilmişti. Bahçelievler istasyonunun yapımına ise 1997 sonunda başlanabildı. Erdoğan döneminde Incirli'den Yenibosna'ya kadar olan açık alanda ray döşemesi, iki istasyonun yapımı ve çevre düzenlemeleri yapıldı. Hayali proje Hafıf raylı sistemin geliştirilmesi için 4 yılda ortaya bir "icraat" koyamayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Sözen döneminde yapılan çalışmalan. bu dönemde yapılmış gibi göstermeye çalışıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 4 yıl içindeki tek icraatı, Otogar- Mahmutbey-Başak Konutlan arasında raylı sistem yapmayı planlamak oldu. Faaliyet raponında bu hat için ne zaman ihaleye çıkılacağı, işe ne zaman başlanacağı, ne zaman bitirileceği konusunda ise bir bilgi yok. • İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Erdoğan tarafindan "1998'delstanbul'a400 bin ağaç daha dikeceğiz" sözüyle başlatılan kampanya, mimarlık ve şehircilik çevreleri tarafindan "kentsel yeşile hiçbir katkısı olmayacak makyaj" olarak değerlendiriliyor. tstanbul Haber Servi- si- Görevde olduğu geçen 4 yıllık dönemde Istanbul'da hiçbir yeni park, bahçe ve mesire üretmeyen Büyük- şehir Belediyesi, yerel se- çimlere "bir yıl" kâla oto- yol kenarlannda ve refuj- lerde ağaçlandırma kam- panyası yürütüyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Baş- kanı Recep Tayyip Erdo- ğan tarafindan: "1998'de lstanbul'a 400 bin ağaç daha dikeceğiz" sözüyle başlatılan kampanya, mi- marlık ve şehircilik çevre- leri tarafindan "kentsel ye-: şüe hiçbir katkısı olmaya- eak makyaj" olarak de- ğerlendiriliyor. Yol kenar- lannda yayalann bile yürü- me olanağı bulamadığı be- ton bantlar üzerine dikilen fidanlan isepeyzaj mimar- lan "yeşillendirme esteti- ğinden yoksun, yeknesak bir düzenleme" diyerek eleştirdiler. Erdoğan, kentin hızla azalan yeşilini kurtarmak yerine kavşak ve refüjlere ve otoyol sınırlanna fidan dikmeyi yeğliyor. Özellik- le kentin kuzeyindeki "ts- tanbul'un akciğerleri" olarak bilinen Beykoz ve Sanyer bölgelerini, yeşili korumak amacıyla StT i- lan eden Koruma Kurulu kararlanna karşı da "iptal davası" açan Başkan Er- doğan, uzmanlann kent bi- limi ve peyzaj kurallan açı- sından da eleştirdikleri ağaç dikme kampanyasını "Istanbul'u yeşillendir- me" adına yapıyor. Uzmanlar, 400 bin fi- dandan yaklaşık 250 bini- nin dikileceği hesaplanan refüj, kör kaldınm. yol ke- nan, emniyet şeridi gibi yerlerin. aslında "ağaçlan- dınlmaması" gereken yerler olduğunu, çünkü olası yol genişlemelerinde, refüj iptallerinde ya da ye- ni kavşak düzenlemelerin- de bu ağaçlan kesmek zo- runda kalacaklannı belirti- yorlar. Benzer şekilde asıl ağaç- landınlması gereken yerle- rin ise imar planlannda "park", "yeşil alan", "çocuk bahçesi" gibi iş- levler için aynlmış arsa ve araziler olduğuna dikkat çeken plancılar, bu gibi ye- şillendirme bekleyen yer- ler yerine insanların bile yürümediği bantlara on binlerce fıdan dikmenin bir tür şov ve makyaj gösteri- sinden başka anîam taşı- madığını belirtiyorlar. tlgili çevTeler, ağaçlan- dırmayı bekleyen yeşil alanlann, çocuk bahçeleri- nin, oyun alanlannın ve hatta okul bahçelerinin ise yine geçen 4 yıl içinde "kaçak cami" inşaatlan- na ya da plan değişikliğiy- le "dini vakıflara okul ye- ri" olarak aynldığma dik- kat çekerek, makyaj ama- cıyla dikilen fidanlann bir anlamda "kent suçlarını gölgeleme" amacı taşıdı- ğını kaydediyorlar. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Karadeniz... Karadeniz... İki yıl kadar önceydi. Karadeniz Ereğlisi'nde düzenlenen bir ADD top- lantısındaydık. Kalabalık salona sığmamıştı. Ve ön sırada oturmuş kır saçlı bir adamın gözleri yaşlıy- dı. Akşam yemekte kendisini yanı başımda görün- ce, dayanamayıp nedenini sordum. Hafifçe gülümsedi ve başını salladı: - Ben Muammer Aksoy'laria birlikte ADD'yi ku- ranlardanım. Sabahtan akşama beklerdik.. Bir Al- lah'ın kulu da demeğin kapısını çalsın diye. Birge- len olunca, hele o gelen de bir genç ise, hepimiz etrafında pervane olurduk... Bugün o salondaki coş~ kuyu yaşadım. O coşkuyu yaşatanlann çoğunluğu- nun gençler olduğunu gördüm.. Duygulanmamak otanaklı md Bayram tatilinin sonlannda, Mustafa Balbay ile birlikte Bulancak'ta idik. Bu kez de Doğu Karade- niz'in şirın bir köşesinde. Tatil henüz bitmemişti. Okullar kapalıydı. Kema- list kesimin paylaşmak durumunda olduğu bir ölüm olayı vardı. Dışardaki güzel hava insanlan doğaya çekiyordu... Vetüm bunlara karşın.. nüfusu 20 binin biraz üze- rinde olan Bulancak'ta, ADD'nin toplantısı, 500 ki- şilik büyük salonu tamamen doldurmuştu. • • • Artık REFAHYOL hükümette yok... Hükümet "ir- tica" ile sayaşmakta kararlı olduğunu göstermeye çalışıyor... Üstelik de Bulancak'ta CHP'li bir bele- diye var. Yani Bulancakh "dinci" baskı ortamını yaşamıyor. öyleyse o kadar insanı, saatler boyu bir kapalı sa- londa oturmaya iten etken ne olabilirdi? Sadece ül- kenin genel durumundan kaynaklanan bir kaygı mı? Toplantıyı Bulancak ADD ile Giresun ADD birlik- te düzenlemişlerdi. Giresun ADD Başkanı Muhsin Topdertyanıyordu: - Derneğimizin Ankara'da "irtica"ya karşı düzen- lediği büyük açık hava toplantısı için araç tuttuk. A- ma gidecek genç bulamadık... Çünkü aileleri bırak-' mıyohardı. "Mimlenirler" de başlarına birşeygelir, diye... Önce yanlış anladığımı sandım. Söz konusu top- lantıyı düzenleyen Atatürkçü Düşünce Derneği de- ğil miydi? Hükümet de zaten "irtica "ya karşı değil miydi? Yanıt yerine, kısa bir bilgi verdiler... Yorumsuz! Geçen günlerde, bir subay ile bir polis, okullan dolaşmışlar. "Terörle mücadele" konusunda ko- nuşmalar yapmışlar. Ve Ticaret Meslek Lisesi'nde bir olay yaşanmış. Toplantı sonrasında, müdürün odasında yapılan sohbet sırasında, sözü bir "sivilpolis" almış. Aynen şöyle demiş: - Türkiye Cumhuriyeti'ne düşman dernekler var- dır. Bunlardan birisi de ADD'dir!.. Ve Giresun ADD Başkanı hakkında bir de soruş- turma açılmış. "Tevhid-i Tedrisat" yasasının yıldö- nümünde yaptığı basın açıklaması için... "öğreti- min Birliği"ne sahip çıktığı, "siyasetyaptığı" için! • * • Bulancak ADD kurulalı daha birkaç ay olmuş. A- ma Osman Apaydın'ın başkanlığında şimdiden ol- dukça yol aimışlar. Burslar veriyorlar. Parasız kurs- lar düzenliyorlar. Demeğin tek odalı bir merkezi var. Küçük bir köy okulunun, daracık bir sınıfına girdiğiniz izlenimine kapılıyorsunuz... Etkileniyorsunuz. Düzenli bir biçimde yerleştirilmiş eski sıralar, çe- peçevre Atatürk fotoğrafları.. ve karatahta. Devletin okullarında artık Atatürk'ün düşüncesi egemen değil. Dinci dernek ve vakıfların okullan lüks içinde. Ve çağdaş kafalar, ancak ÇYDD'nin, ADD'nin sınıriı olanaklan içinde özgürler! Cumhuriyet'in temel değerlerine inanmış olan öğretmenler, para almıyorlar. Dinci kuruluşlara muhtaç olmamak isteyen gençler de oralara koşu- yorlar. Giresun ADD, 200 adet Atatürk lotoğrafı çerçe- veletmiş. Köy okullanna dağrtacaklar. "L/çA)/7a/"lire- simlerin yerini alması için!.. Ve23 Nisan'da bir güzellik daha yaşanacak. Çev- re köylerden geleceklerie birlikte, 500 öğrenci bir köyde Atatürk'ün bayramını kutlayacak. Kekyiye- cek, meyve suyu içecek; Atatürk resimlerinden olu- şan sergiyi gezecek... ••• Bir tersliği yaşıyoruz. Cumhuriyet'in yetkilerini ve olanaklannı kullanan- lar, yer yer Cumhuriyet'e karşılar. Cumhuriyet'i sa- vunanlar ise "sivil toplum" örgütlerindeler. Ve sivil toplum örgütleri, Atatürk'ü ve Cumhuriyet'i, yery- er devlete karşı, devletin tüm engellemelerine kar- şı savunuyoriar. Bu çelişki giderilmeden, ne Cumhuriyet esenli- ğe çıkabilir ne de toplum! CEYHAN İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ÖRNEK: 163 ÖDEME EMRİNİN İLANEN TEBLİĞİ DosyaNo: 1997,2122 Esas Alacakh: Saıt Kutlu. Vekili: Av. Selahattin Pekar - Kı- zılay Işhanı - Ceyhan Borçlu: Ömer Faruk Yılmaz. PTT Cad". No: 108-Ceyhan Borç Mik.: 1.250.000.000.- TL asıl alacak 270.000.000.- TL % 65'ten ışlemiş faizi 1.520.000.000.- TL'nin icra takıp gıderleri ve vekalet ücreti ile 1.250.000.000.- TL'nin 9 Aralık 1997 tarihin- den ıtıbaren % 65"ten işleyecek faizi ile ödenmesi. Senet Tarihi: 22.7.1997.tanzim ve 5.8.1997 vade ta- rihli 1.250.000.000.- TL bedelli bono senedi. Yukanda yazılı borç nedeniyle borçlu adma çıkanlan ödeme emn teblıgatının borçlunun adresten aynldığı, ad- resinın devamlı kapalı olduğu ve adresinın bılinmedigi gerekçesiyle bila teblığ geri dönmesı üzerine zabıtaca yaptınlan adres tahkikinde borçlunun adresinin tespit edilememesi nedeniyle ilanen tebliğine karar verilmekle; Yukanda yazılı borç ve masraflan ışbu ödeme emrinin gazetede ilanından ıtibaren (25) yirmi beş gün içinde ödemeniz, takibın dayanagı senet kambiyo senedi niteli- ğıne haız değil ise (20) yırmi gün içinde mercie şıkâyet etmeniz, takip dayanagı altındaki imza size ait değilse yi- ne bu (20) yirmı gün içinde aynca ve açıkça bir dilekçe ile tetkik merciine bıldirmemz, aksi takdırde kambiyo se- nedindeki imzanın sızden sadır sayılacağı, imzanızı hak- sız yere inkâr ederseniz takip konusu alacağın % 10'u oranında para cezasına mahk0um edileceğiniz, borçlu olmadığınız veya borcun itfa veya ihmal edildiği veya alacağın zaman aşımına uğradığı ve>a yetki hakkında iti- razımz varsa bunu sebepleriyle birlikte (20) yırmi gün içinde tetkik merciine bir dilekçe ile bildirerek merciden itirazın kabulüne dair bir karar getirmediğinız takdirde cebri icraya de\am olunacağı, itiraz edilmediği ve borç ödenmediği takdirde (25) yirmi beş gün içinde llK'nin 74. maddesine göre mal beyarunda bulunmanız, bulun- mazsamz hapisle tazyik olunacağınız, hiç mal beyanında bulunmaz veya hakikate aykın beyanda bulunursanız ay- nca hapisle cezalandınlacağınız ihtaren ilanen teblığ olu- nur. 09.02.1998 Basın: 10929
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle