12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 MART 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yüksek lisans eğitiminde denizaşırı ülkelere uygulanan fahiş ücret uygulaması engellendi îngiltere'veANKARA (Cumhuriyet Büroşu) - Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK), Gümrük Birliği Anlaşması'na dahil edilmeyen "eğitim ücretlerinde indi- rim" konusu nedeniyle Türkiye'nin yıl- lardır Avrupa'daki üniversitelerce ka- zıklandığını saptadı. Ingiltere'nin deni- zaşın ülkelere uyguladığı yüksek lisans eğitimi ücretinin Türkiye'yi de içine al- dığını öğrenen YÖK; daha hesaplı bul- duğu ABD üniversitelerine yönelince, Güneydoğu Asya krizinden de büyük zarar gören lngiliz üniversiteleri büyük gelir kaybına uğradı. Geçen hafta Tür- kiye"ye gelen lngiliz üniversiteleri tem- silcileri ile konuşan YÖK Başkanveki- li tsmail Tosun, "Biz Nijerya ya da YOKçabmı• îngiltere'nin denizaşın ülkelere uyguladığı yüksek lisans eğitimi ücretinin Türkiye'yi de içine aldığını öğrenen YÖK, daha hesaplı bulduğu ABD üniversitelerine yönelince, Güneydoğu Asya krizinden de büyük zarar gören lngiliz üniversiteleri büyük gelir kaybına uğradı. lngiliz üniversiteleri temsilcileri ile konuşan YÖK Başkanvekili Ismail Tosun, "Biz Nijerya ya da Malezya değiliz. Yıllardır NATO üyesiyiz" diyerek yüksek lisans eğitim ücretlerini yan yanya indirtti. Malezya değiliz. Yıllardır NATO üye- yen Türkiye'nin bu nedenle uzun süre- ci kapsama alarak Türk öğrencilerin sır- siyiz" diyerek, yüksek lisans eğitim üc- retlerini yan yanya indirtti. Gümrük Birliği Anlaşması'nın tamamen Türki- ye aleyhine sonuçlandığı, yüksekögre- timle ilgili sorunlann ortaya çıkmasıy- la netleşti. Anlaşmaya, koşullar uygun olduğu halde AB ülkelerinin "Türk öğrencile- re indirimli yüksek lisans üereri uygu- lamasını" öngörecek maddeyi ekleme- dir "kazıklandığı" saptandı. Marga- ret Thatcher'in başbakanlığı dönemin- de devlet yardımından yoksun bırakılan lngiliz üniversiteleri, gelirlerini yaban- cı öğrencilerden alınan öğrenim ücret- leriyle sağlamaya başladı. Yabancı öğrencilere karşı AB fiyatla- n ve denizaşın ülke fiyatlan olmak üze- re iki ayn fiyat politikası uygulayan ln- giliz üniversitelerinin, Türkiye'yi ikin- tından büyük gelir elde ettiği saptandı. Yıllardır yurtdışma ögrenci gönderen Türkiye'nin yabancı üniversitelerle üc- ret pazarlığı yapmadığını ve eğitim ka- litesinin dikkate alınmadığını fark e- den YÖK, Türkiye'nin kazıklanması- nm önüne geçti. Ucrette hesaplı buldu- ğu ABD üniversitelerini tercih eden YÖK. Güneydoğu Asya krizinden olumsuz yönde etkilenerek, gelir kay- betmeye başlayan Îngiltere'nin Türk öğ- rencilerin de gelmemesiyle büyük zara- ra uğramasma yol açtı. Geçen hafta YÖK'ü ziyaret ederek Türkiye'nin tavnndaki değişikliğin ne- denini öğrenmek isteyen lngiliz üniver- site temsilcilerine "Biz Nijerya ya da Malezya değiliz. Yıllardır NATO üye- siyiz ve son olarak da Gümrük Birli- ği Anlaşması'nı imzaladık. Bize on- larla aynı ücreti uygulayamazsınız" yanıtını veren kurul başkanvekili Isma- il Tosun, pazarlık masasına oturarak üc- retleri yan yanya indirtti. Tosun, fiyat- lan 8 bin paunddan 4 bin paunda düşür- terek, Türkiye lehine bir sonucun alın- masmı sağladı. CUMOK'tanforum 'Yurttaş demokrasi bilindne sahip olmalı' lstanbul Haber Servisi - Türkiye'nin 21. yüzyıla gi- rerken "Ya sosyalizm ya barbarlık" seçenekleriyle karşı karşıya olduğu vurgu- landı. lstanbul CUMOK dün Caddebostan Kültür Merke- zi'nde"21.YüzyıldaNasıl Bir Türkiye" konulu forum düzenledi. Gazetemiz yaza- n Aydın Engin'in yönettiği forumda tÜ tktisat Fakülte- si Öğretim Üyesi Nail Sat- lıgan. Türkiye'nin ırkçı mi- lliyetçi ya da kökten dinci barbarlık yönetimleriyle karşı karşıya kalabıleceğini belirterek buna alternatıf tek seçeneğin "Üretiın araçla- nnın adil bölüşümü" ko- nusunda çözüm öneren sos- yalizm olduğunu söyledi. Ekonomist ve çevreci Ars- lan Başer Kafaoğlu, yöne- timi tamamen ellerine alsa- lar bile 21. yüzyılda barbar- lann da mutlu olamayacağı- nı söyledi. Kafaoğlu. son 25 yılda dünyanın, 2 bin 500 yılda yıpratılmadığı kadar yıpra- tıldığını belirterek bunun sermaye piyasasından kay- naklandığını kaydetti. Şair Sunay Aİon. Türkiye'de hep avcılann tarihinin anlatıldı- ğmı artık aslanlann tarihinin öğrenilmesi gerektiğini söy- ledi. Eski ABD Başkanı Gorge Bush'un 21. yüzyılı yeni Amerika yüzyılı olaca- ğını açıkladığını anımsatan Akın, Türkiye'nin nasıl bir pay alacağının şimdiden bel- li olduğunu kaydetti. Gazetemiz karikatüristle- rinden Semih Poroy ise 21. yüzyıla girmeye hazırlanan Türkiye'yi bir türlü çözüm- lenmeyen sorunlan nede- niyle, "35 yaşında ilkokul 3. sımfa giden bir öğren- ci"ye benzetti. Prof. Dr. Uğur Alaca- kaptan da darbecilere kızıl- maması gerektiğini, önce yurttaşlann demokrasi bilin- cine sahip olmasının şart ol- duğunu söyledi. Alacakap- tan, "İki bin yılı Türkiye için yeni bir çağ değil, sa- dece yeni bir sene olacak. Hiçbir şcyin değişeceğini düşünmüyorum. Eğer de- ğişmesini istiyorsak ordu, sermaye ve vatandaş ola- rak demokrasiyi savunma- ya mecburuz" diye konuş- tu. Forum, gitar dinletisi eş- liğinde Nâzım Hikmet'ten okunan şiirlerle sona erdi. Batman 'da seri cinayetler BATMAN (Cumhuri- yet) - Faili meçhul cinayet- ler kenti olarak bilinen Bat- man, tedirginlik dolu eski günlerine dönmeye başladı. Kentte peş peşe işlenen cina- yetlerin eskisi gibi "kafaya kurşun sıkılarak" gerçek- leştirilmesi "Hizbullah mı" sorusuna yol açtı. Son bir buçuk ayda Bat- man'da işlenen cinayetlerin sayısı 6'ya ulaştı. Son olarak geçen cuma saat 21.30'da 19 Mayıs Mahallesi 20. Cadde 1919 Sokak'ta iki kişı bir- den öldürüldü. Kayıtlara "faili meçhul" olarak ge- çen olayda 45 yaşındaki Şemsettin Özcan ile kımlı- ği belirlenemeyen 35 yaşla- nndaki bir genç, yanlanna yaklaşan kişi ya da kişilerce yakın mesafeden başlanna sıkılan kurşunlarla yaşamla- nnı yitirdiler. ESAM Genel Kuruluyapıldı ve Sağlık Muhabirleri Derneği'nin (ESAM) 6. Olağan Genel Kurulu dün İstanbul'da Armada OtelPnde gerçekleştirildi. Üyeleriyle haber kaynakları arasındaki iletişimi güçlendirmeyi ve haber kaynaklarının alanındaki uzman muhabirlere yönelimini arttırmayı hedefleyen derneğin yapı- lan seçimler sonucu vönetim kurulu şu isimlerden oluştu: Gülseren Güver (başkan), Sibel Güneş (ikin- ci başkan), Gündüzlmşir (genel sekreter). Yalçın Yılmaz (sayman) ve Gül Atasavun Turner (üye). Gençler federasyon hazırhğına başhyor Haber Merkezi - Gençlik Birliği Derneği, illerde gençlik dernekleri, her ilde birer gençik fede- rasyonu ve ülke genelinde Türkiye Gençlik Konfede- rasyonu kurulabilmesi ve bu konuda yasal düzenle- me yapılması istemiyle tçişleri Bakanlığı'na yazı- lı öneride bulundu. Dernek yöneticileri, tçişleri Bakanlığı'na gön- derilmesi için yazılı öneri- yi Ankara Valisi Erdoğan Şahinoğlu'na sundular. Yöneticiler önümüzdeki günlerde tçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu ve Devlet Bakanı Yücel Seç- kiner'i de ziyaret ederek konuya ilişkin görüşme yapacaklannı belirttiler. Gençlik Birliği Derneği Genel Başkanı Rıza Sü- mer yaptığı yazılı açıkla- mada, gençlerin dernekler kurmasına yasal engel bu- lunmadığını, ancak fede- rasyon ve konfederasyon kurulabilmesi için 2908 sayılı Dernekler Yasa- sı'nın yeniden düzenlen- mesi gerektiğini belirterek şunlan söyledi: "Türkiye, gençlerin yasal ve demokratik ör- gütlenmesinden çekin- memelidir. Ülkemiz gençüği, Avrupa Toplu- luğu'na üye ülkelerde var olan gençlik federas- yonlannı ve konfederas- yonunu başarabilecek ve vaşatabilecek güçtedir. Önerimiz, gençlerimizin örgütlü olarak yönetim- de yer almalandır." <*••».. '••*! •\xt girebilmek için çevirebileceğiniz en iyi numara! K E N T V v ve Aloiş A.Ş'den müjde! Universite adaylannın her türlü sorusuna yanıt veren 0900 350 12 22 ÖSS YARDIM HATTI hizmete açıldı. OSS'ye {Oğrenö Seçme Sınavı'na) girecek olan öğrencilerin, sınavla ilgili öğrenmek istedikleri her türlü soruya yanıt veren "ÖSS Yardım Hattı" hizmete açıldı. Bu hat ÖŞS Sınav Nitelikleri, Soru Çözme ve Test Zamanlama Taktiği, ÖSS Puanıyla Öğrenci Akın Bölümler ve Dogru Tercih Yapma gibi konularda uzmanlar tarafından hazırlanmış açıklayıcı bilgiler içermektedir. Hattı arayıp okul başarı puanlannı tuşladığınızda, OSYM Sınav Klavuzu'ndaki esaslar dahilinde ve kendi okulunuzdaki aritmetik not ortalamasının bulunduğu kademeye göre bilgisayarda benzeşim yöntemiyle anında hesaplanan ortaöğretim başan puanınızı yaklaşık olarak öğrenebileceksiniz. 0900 350 12 22 numaralı bu danışma hattından sınav gününe kadar yararlanabilirsiniz. ÖSS YARDIM HATTI 0900 350 12 22 "Üniversiteye en yakın telefon" Bu hathn dakikası 600.000 TL'dir. AYDINLANMA EMRE KONGAR Bunalımda Gözden Kaçan Paradigma Türkiye garip bir ülke: Çok önemli süreçler göz- den kaçırılıyor, ama bu süreçlerin sonuçları üzerin- de gereğinden fazla duruluyor. Esas hastalık olan kanserin adını bile anmayıp, hastanın baş ağrısı üzerinde odaklaşmak gibi. Hem sorunlar açısından durum böyle, hem de çözüm fılizlerini bağrında barındıran gelişmeler ba- kımından. örneğin, 28 Şubat 1997 tarihindeki Milli Güven- lik Kurulu toplantısında başlayan ve bugün de bel- li biçimlerde süren "değişim süreci" ve bu süreci ge- rekli kılan "yapısalbunalım", kimilerince kötü niyet- ten, kimilerince de cehaletten, sanki ortada bir "as- ker-sivil" çatışması varmış gibi kamuoyuna sunul- makta, tüm çözümlemeler ve öngörüler bu model üzerine kurulmaktadır. Oysa bu model yanlıştır. Günümüzdeki bunalım, bir asker-sivil çatışma- sından çok daha yapısaldır ve çok daha vahimdir. Bugün yaşanan kısa vadeli değişim süreci ve (Al- lah nazardan saklasın) "büyük basınımıza" yansıdı- ğı biçimiyle bir asker-sivil çelişkisi biçiminde algıla- nan güncel kriz, bu bunalımın sadece bir görüntü- südür. Günümüz Türkiyesi'ni anlamak için kullanabile- ceğimiz asıl paradigma, "şeriat ve çete devletinden yana olanlar" ile "demokratikhukuk devletinden ya- na olanlann" arasındaki çatışma çerçevesinde oluş- turulabilir. • • • Bugünlerde boğuştuğumuz sorunlann yaratıcıla- n elbette ne demokratik güçler, ne de 1970'li ve 1980'li yıllarda neredeyse vatan hainliğiyle suçlan- mış olan emekçi örgütlenmeleridir. Bugünkü sorunlan yapısal bir biçimde üretenler ve dolayısıyla çözümlerini de büyük depremler ol- madan olanaksız kılanlar, tam tersine, sivîl ve as- ker, "anti-demokratik" devlet güçlerıdir. 1960'tan sonra yine bir askeri darbe sonunda ka- bul edilen Anayasa'nın demokratik açılımlara ilişkin sonuçlarını denetlemek ve tersine çevirmek için içinde Cumhurbaşkanı Sunay'ın da yer aldığı, askerler tarafından da desteklenen bir model, za- manın Başbakanı Demirel ve arkadaşları tarafından oluşturuldu: Sokağı sokakla dengelemek, iti kurda kırdırmak, yani 196O'lı yıllarda ortaya çıkan demok- • rat, sol ve sosyalist eğilimlerı demokratik hukuk devletinin açılımlan ile değerlendirmek ve yasadışı eylemler varsa bunları demokratik hukuk devleti çerçevesinde durdurmak yerine, çeteleri ve mu- kaddes değerler çerçevesinde örgütlenmiş siyasal eğilimleri kullanarak bastırmak. Sonuç, önce 12 Mart 1971, sonra da 12 Eylül 1980 oldu. Denetimsiz güçler önce kendilerini yaratanlann başlannı yeıier: Bu modelin ürettiği çetelerin ve mu- kaddes değerler çerçevesindeki örgütlenmelerin de, üstelik katmeıii bir biçimde kurbanı, onlann or- taya çıkmasına büyük katkılarda bulunmuş olan De- mirel oldu. - ••• Devletin sivil ve asker kesimleriyle biriikte üretti- ği "milliyetçi çete" ve "siyasal islam" örgütlenme- leri, tam kendilerini yaratan devleti bütünüyle denet- lemeye başlamışlardı ki, başka bir beklenmedik de- ğişme ortaya çıktı: Sovyetler çöktü. Soğuk savaş bitti. Devir değişti. Bugün, "siyasalIslama"veya "şeriatdevletine"ya da "irticaya" karşı tavır aldığı için Türk Silahlı Kuv- vetleri'ni kıyasıya eleştiren ve "sivil" olduklarını id- dia eden çevreler, 1970'li ve 1980'li yıllarda, yuka- ndaki oluşumları biriikte gerçekleştirdikleri orduya alkış tuttuklarını, alkış tutmak ne kelime, tam anla- mıyla onunla bütünleştiklerini unutuyorlar. Her neyse, bu yazıdaki amacım, sağ ve sığ poli- tikacıların ikiyüzlülüğüne dikkat çekmek değil. Asıl amacım, bugünkü çelışkinin, bir "asker-sivil" kavgası değil, "şeriat ve çete devleti" ile "demok- ratik hukuk devleti" anlayışları arasındaki bir çatış- ma olduğunu vurgulamak. Yani bugünkü kavga, askerlerle siviller arasında değil, 1970'li ve 1980'li yıllardaki asker-sivil ittifakı ile oluşturulan "dinci-çeteci" devlet modeline kar- şı, "demokratik hukuk devleti modelini" savunan örgütlerin mücadelesidir. Bu örgütler arasında sivil ve asker, resmi ve gönüllü pek çok kuruluş vardır. Kamplaşma, askerlerle siviller arasında değil, şe- riatçı ve çetecilerle, demokratik hukuk devletinden yana olanlar arasındadır. Nedense işin bu yönü üzerinde duran pek fazla kimse yok. Bu nedenle de bugünkü "derin bunalımı" aşma- nın tek yolunun da "demokratik hukuk devletinin" güçlendirilmesi olduğu yeterince tartışılmıyor. Medya notu: Yazıişleri, her hafta yazdığım "Med- ya Notu"nur\ bundan sonra perşembe günleri ayrı bir "Not" halinde "fe/ev/zyonsayfas/"ndayayımlan- masını uygun gördü. Duyurulur. web sayfası: http://remzi.com.tr/yazar.html Me-Dİ hizmete girdi artan ihtisas hastanelerine bir yenisi daha eklendi. Kulak-burun-boğaz hastalıklarının tedavi edileceği Me-Di'nin Avrupa standartlarında hizmet vereceği belirtildi. Uzun yıllardır alanlarında çalışan Prof. Dr. Mehmet Ömür ve Doç. Dr. Dilaver Özturan tarafından kurulan Me-Di adlı KBB merkezinde yaş ortalaması 36 olan 16 hekim göre\ yapacak. Klinikte. kulak, burun. boğaz, ses ve sinüs hastalıkları. işitme ve denge testleri. endo$kopik yaklaşım ve lazer uygulamaları ve bunlara bağlı gelişen tüm hastalıklarla ilgili teşhis konulup tedaviler gerçekleştiriliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle