Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç
0 Genel Yayın Koordinatörü Hikmet
Çetinkaya • Yazıişlen Müdürü: İbrahim
Yıldız • Sorumlu Müdür Fikret İlkiz
0 Haber Merkezı Mudurü Hakan Kara
# Görsel Yönetmen. Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Danışoğlu 0 İstıhbarat: Cengiz
Yddınm 0 Ekonomı Mehmet Saraç 0 Kultiir
Handan Şenköken 0 Spor Abdûlkadir \ üceiman
0 Makaleler Sami Karaören 0 Diızehme Abdullah
\ aocı 0 Fotograf Erdoğan Köseoğto 0 Bılgı-Uelgc
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç
Yayın KuruSu. tlhan Selçuk
(Ba$kan). Orhan Erioç, Oktay
Kurtböke, Hikmet Çetinkaya,
Şükran Soner, Ergun Balcı.
Ibmhim Yıldız, Orhan Bursalı.
Mustafa Balba>, Hakan Kara.
AnkaraTemsilcisi Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No:
125, Kaf4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 hat), Faks:
4195027 0 lzmir Temsılcısı. Serdar Kızık, H Zıya
Blv. 13S2 S.2/3Tel:4411220. Faks.4419U7» Adana
TemsılcisıÇetinYiğenoğlu, lnönüCd 119S.No;l Katl,
Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15
Müessese Mudüru Üstün Akmen 9
Koordınatör: Ahmet Komlsan •
Muhasebe BûleM Yen<T#ldıe HİK-vin
Gürer • tşletme Önder Çelik • Bılgı-
tşlem Nail tnal 0 Bılgısavar Sıstenr
Mûrfivet Çikr • Sans Fazilet Kuza
MEDYA C: • Yonetım Kurulu
Ba^kanı - Genel Mudür Gûlbin
Erduran • Koordınatör Reha
Işıtman # Genel Mudur Yarduncısı.
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
5139580-5138460-61.Faks 5138463
\ a>ımlayan \e Basan: Yenı Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A Ş
TürkocagıCad 39 41 Cagaloglu 34334 lst. PK 246 lstanbul Tel (0'212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212)513 85 95
30MART1998 İmsak: 5.16 Güneş: 6.45 Öğle: 13.16 tkindi: 16.46 Akşam: 19.33 Yatsı: 20.56
MİHA'dan
• İstanbul Haber Servisi -
Marmara Üniversitesi
Iletişim Fakültesi Haber
Ajansı (MtHA) basın
fotoğrafçılannın "Bu
Çocuklar Bizim" konulu
fotoğraf sergisi l-24Nisan
tarihleri arasında Capitol
Alışveriş Merkezi'nde
sergilenecek. MlHA'nın
"GeTçekler Tükenmez-III"
başlıkh sergisi de 2-16
Nisan tarihleri arasında
Pimapen Kültürevi'nde
fotoğrafseverlerin
beğenisine sunuluyor.
Buda heykeli
çalındı
PEKİN (AA) - Dünyanın
en eski Buda heykelinin
Pekin'de çalındığı bildirildi.
Yeni Çin haber ajansı
Şinhua'nın haberine göre,
165 santim boyundaki 1500
yıllık Buda heykeli, geçen
hafta manivelayla yerinden
sökülerek götürüldü.
Heykelm çalındığının,
Pekin'in batısındaki Dong
köyünde dört nesildir
evlerinde heykelin
bakımını üstlenen aile
tarafından yetkililere
bildirildiği kaydedildi.
Peru'da askeri
uçak düştii
• LIMA(AA)-Peru'da,
Rus yapımı. Peru hava
kuvvetlerine ait içinde sivil
yolculann bulunduğu uçak,
ülkenin kuzeyindeki Piura
kentinde düştü. Ekvador
sınırı yakınındaki Tumbes
kentindeki el nino iklim
olaylannın neden olduğu
sellerden zarar gören
insanlan tahliye ederken
düşen uçakta, AP ajansı en
az 15 kişinin öldüğünü
duyururken Reuters ajansı,
aynı kazada yaşamını
yitirenlerin sayısınrn 5
olduğu haberini verdi.
Görgü tamklan, uçağın iki
parçaya aynldığını, ancak
patlama meydana
gelmediğini söylediler.
BedavafMan
kampanyası
• ANKARA (ANKA)-
Orman Bakanlıgı, orman
ve ağaç sevgisini yaymak
için yeni bir kampanya
başlattı. Kampanyada kamu
kurum ve kuruluşlan,
askeri birlikler, belediyeler,
köy tüzelkişilikleri,
okullara bedelsiz ve
sembolik fıyatlarla orman
ağacı fıdanı veriyor. Yeni
yılla birlikte başlatılan
kampanyada mart ortasına
kadar askeri birliklere 1
milyon 150 bin, okullara
650 bin ve belediyelerle
çeşitli kamu kurumlanna
yaklaşık 6 milyon, halka ise
2 milyon 650 bin fidan
venldiği bildirildi.
Değirmencilik
yüksekokulu
• NEVŞEHİR
(Cumhuriyet) - Nevşehir'de
son yıllarda en önemli
sektörlerden biri haline
gelen un fabrikalanna
kaliteli teknik eleman
yetiştirilmesi amacıyla
değirmencilik
yüksekokulunun açılması
isteniyor. Nevşehir Ticaret
ve Sanayi Odası Yönetim
Kurulu Başkanı Osman
Kul, bölgede 59 un
fabrikası bulunduğunu
belirterek unun daha
bilimsel işlenmesi
gerektiğini vurguladı. Kul,
yüksekokul açılması
halinde yetişen elemanlann
hem bölgedeki un
fabrikalannda hem de
çeşitli gıda sektöründe
istihdam edilebileceğini
kaydetti.'
'UOAIoİtfaiye'
• ANKARA (AA)-
Ankara Büyûkşehir
Belediyesi ltfaiye Daire
Başkanı Faruk Kurutuz,
halkın büyük
çoğunlugunun yangın
anmda aranması gereken,
itfaiyenin " 110" No'lu
telefonunu bilmediklerini
bildirdi. Kurutuz, yangının
söndürülme aşamasmda 1-
2 dakikanın dahi çok önem
taşıdığına dikkat çekerek
"Vatandaşlar,
paniklemeden 110'u
arayarak dogru adresi
verirleTse ekıplerimiz 3
dakika içinde yangın yerine
ulaşır. Ancak üzülerek şunu
görüyoruz ki 110 numarası
hâlâ öğrenilmemiş" dedi.
RTUK, ulusal televizyonlara frekans tahsis etmeye hazırlanıyor
Irticai yayına frekans engeliANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Milli Güvenlik Kurulu (MGK) tarafın-
dan "yayınlan yeterince denetleyeme-
mekle" suçlanan Radyo ve Televizyon Üst
Kurulu (RTÜK), ulusal televizyonlara
frekans tahsisine ilişkin ihaleyi süresiz
ertelemesinin ardından başlattığı yasal
çahşmayı tamamladı. RTÜK'ûn hazırla-
dığı frekans ihalesi yönetmeliğinde de-
ğişiklik yapılmasma ilişkin ön tasan, te-
levizyon ve radyo kuruluşlannın irticai
ve bölücü yayınlara ilişkin ceza sicille-
rinin ihale aşamasında dikkate alınma-
sını hükme bağlıyor. RTÜK, irticai ya-
yın yaptıkları gerekçesiyle Kanal 7 ve Sa-
manyolu TV'ye 1 'er uyan cezası vermiş-
ti.
Frekans tahsisine ilişkin ihale yönet-
meliğinde değişiklik öngören ön tasan
bu hafta üst kurul toplantısında göriişü-
lecek. Üst kurul üyeleri tarafindan kabul
edilmesinin ardından kesinleşecek olan
tasanya göre, RTÜK frekans ihalesinin
• Frekans ihalesi sırasında, kanallara daha önce
verilen bölücü ve irticai yayın cezalan dikkate alınacak.
Radyo Televizyon Üst Kurulu, Kanal 7 ve Samanyolu
TV'ye 'irticai yayın' yaptıklan gerekçesiyle birer uyan
cezası vermişti.
her aşamasında lisans izrtini iptal etme
yetkisine sahip olacak. ihale sırasında ya-
yın kuruluşlannın ceza sicili göz önün-
de bulundurulacak. Özellikle "Türidye
Cumhuriyeti'nin variık ve bağımsızlığt-
na, devletin ülkesi ve milleti> le bölünmez
bütünlüğüne: Anayasa'nın Genel Esas-
lar kısmında yer alan ilkelere, demokra-
tik kurallarave kişi haklanna uygun ya-
yın yapılması" ilkelerine uymayan ve
"îslam dinini hırs ve menfaatianna alet
eden" kuruluşlara verilen cezalar dik-
kate alınacak.
MGK tarafından "yayınlan yeterince
deneüeyememekle" suçlanan RTÜK iha-
le yönetmeligine, "mifli güvenlikkavra-
mı içinde Türldye Cumhuriyeti'ni her
ne suretle olursa olsun yıkmaya yönelik
kötü sicili olan" yayın kuruluşlannın da
gözden geçirilmesi hükmünü koydu.
Süresiz ertelenmişti
RTÜK, MGK'nin suçlamalan doğrul-
tusunda Başbakanhk'tan gönderilen ya-
zının ardından 2. kez ve süresiz ertele-
diği ulusal televizyonlara frekans tahsi-
sine ilişkin ihaleyi de birkaç ay içinde ger-
çekleştinneyi planlıyor.
RTÜK, daha önce Samanyolu TVye
"Kişi ya da kunıluşlan eleştiri sınırlan
ötesinde küçük düşürücü, aşağdayıcı ve-
ya iftira niteliği taşıyan ya>ın yasakla-
n"nı ihlal ettiği gerekçesiyle 1 uyan ce-
zası vermişti.
Kanal 7 de, "Toplumu şiddet,terör ve
etnikaynmcıhğa se\k eden ve toplumda
nefretduyguian oluşturacakyaymlara im-
kân verilmemesi" ilkesine aykın yayın
yaptığı gerekçesiyle 1 uyan cezası almış-
tı.
RTÜK Başkanı İbrahimAgâhÇubuk-
çu, frekans tahsis ihalesi tamamlanan
yerel televizyonlann işlemlerini sürdür-
mek niyetinde olduklannı belirtirken.
"Ancak, bölücülükten ve tslam dinini
hırs ve menfaatianna alet etmekten ce-
za alınış, olan kanallann durumunu tek-
rar gözden geçireceğiz'' dedi. Devletin ül-
kesi ve ulusuyla bölünmez bütünlüğü
açısından ihale aşamasında titiz davra-
nacaklannı söyleyen Çubukçu, yayın ku-
ruluşlannı, yasadabelirtilen ilkelere uy-
gun yayın yapmaya çağırdı.
Cannes'da
mayo
modası
Zeki Triko, yurtdışındaki
ilk mağazasını dünya moda
merkea Fransa'da açü.
Fransa'nın eşsiz plajlan ve
fılm festivaliyle ünlü Cannes
Juan Les Pins'tcki mağaza
20 Mart'ta hizmete şrdi.
Mağazanın resmi açdışı, 13-
24 Ma>ıs tarihleri arasında
gerçekleşecek olan Sl.
Cannes Film Festrvaü
sırasında yapılacak. Açılışa
Zeki friko'nun bugüne
kadar defile, şov ve
kataloglannda kullandığı 15
top model >e çalışüğı 250'ye
yakın manken davet edildi.
Dünyanın ünlü mağazalan
da 1998 yaz sezonunda Zeki
Triko mayolannı satmaya
başlıyor. Zeki Triko '98
koleksiyonuna yer verecek
mağazalar arasında,
İngiltere'nin en ünlü
mağazası "Harrdos" ve
Fransa'daki "GaUerie La
Fayette" bulunuyor.
Turizme tahsis edilen araziler
yeni bir tartışma başlattıOrrnaııları
koruma öıüeıııi abnmıyor
ASUMAN ABACIOĞLU
İZMİR - Devlet ormanı sayılan
arazilerin turizme tahsis edilmesi tar-
tışmalanna yeni bir boyut getirildi.
Tahsislerin, orman ekosistemlerinin
"taşıma gücü" belirlenmeden yapıl-
dığına dikkat çekılirken, özellikle
devlet ormanlanndan tahsis edilmiş
arazilerde kurulan turizm işletmele-
rinin hiçbirinde, "orman koruma ön-
tetni" ahnmadığı belirtildi.
Kırsal ÇevTe ve Ormancılık Sorun-
lan Araştırma Derneği Başkanı Doç.
Dr. Yücel Çağlar. devlet ormanı sa-
yılan arazilerin ormancılık dışı amaç-
lara tahsis edilmesi konusundaki tar-
tışmalann "yanlış temeUerde" sür-
dürüldüğünü, bu nedenle de tahsis-
lerin yol açtığı yıkımlann önlene-
mediğini söyledi. Orman alanlan
tahsislerinin, anayasanın 169. mad-
desindeki "Devlet ormanlan. kamu
yaranokiuğunda irtifakhakkına ko-
nuolabilir" hükmüne dayandınldı-
• Doç. Dr. Yücel Çağlar,"Hâlâ
ormanlann rasgele bir araya
gelmiş ağaç ve ağaççık topluluğu
olduğu sanılmaktadır. Türkiye'de
orman arazilerinin nerelerinden,
ne türden amaçlarla
yararlanılabileceğine ilişkin
bilgiler üretilememiştir" dedi.
ğına dikkat çeken Çağlar, orman
alanlannda turizm etkinliklerinin
u
yumuşak turizm" ya da "doga tu-
rizmi" çerçevesinde yapılabıleceği-
nı. ancak bunun. "orman ekosistem-
lerine" zarar vermeyecek biçimde
olması gerektiğini vurguladı. Çağlar,
Orman ve Turizm BakanlığYmn "tu-
rizm yatınmlannın orman ekosis-
temlerine hiçbir biçimde zarar ver-
meyecek doğrumıda > önlendirebüe-
cekbir anlayışa \edonanıma" sahip
olmadığını kaydederek şunlan söy-
ledi:
"Hâlâ ormanlann rasgele bir ara-
ya gelmiş ağaç ve ağaççık topluluğu
olduğu sanılmaktadır. Örneğin, yü-
rürlükteki Orman Yasası'nın 1. mad-
desinegöre,'Tabii olarak yetişen ve-
ya emekle yetiştirilen ağaç ve ağaç-
çık topluluklan yerleriyle birlikte sa-
yılır'. Bu mühendisçe anlayış, gi-
derek ağaçsız olan ya da üzerinde
yeterince ağaç ve ağaççıkbulunma-
yan arazilerin orman sayılmama-
sına, en azından ormancılık dışı
amaçlara, örneğin turizme tahsis
edilmesinde herhangi bir sakınca
görülmemesine yol açmıştır. Tür-
kiye'de orman arazilerinin nerele-
rinden, ne türden amaçlarla ya-
rarlanılabileceğine ilişkin ayrıntı-
h bilgiler üretilememiştir."
Çağlar, "Özellikledevletormanla-
nndan tahsis edilmiş arazilerde ku-
rulan turizm işletmelerinin hemen
hemen hiçbirindeorman koruma ön-
lemi alınmamaktadır. Ne yazık ki,
tahsis >apan kuruluşlar. çoğunlukla
bu gereğin \erine getirilmesini bile
sağla\amamaktadır" dedi.
Dördüncüsü düzenleniyor
Çocuk felci aşı
günleri başlıyor
e-posta : tan (a vol. com. tr
İstanbul Haber Servisi -
Tek korunma yöntemi aşı
olan çocuk felci için ulusal
aşı günleri başlıyor. 21-27
Nisan ve 21-27 Mayıs
tarihlerinde
gerçekleştirilecek aşı
günlerinde, 5 yaşın
altındaki 6 milyon 800 bin
çocuk aşılanacak. Dünya
Sağlık Assamblesi'nin
1988 yıhnda aldığı "2000
\\l\na kadar çocuk fekdnin
ortadan kaldınlması"
karan çerçevesinde yapılan
"Polio Eradikasyon
Progranu" başlıyor. Bu yıl
dördüncüsü düzenlenen
ulusal aşı günleri 21-27
Nisan ve 21-27 Mayıs
tarihleri arasında
yapılacak. 5 yaşın altındaki
6 milyon 800 bin çocuğun
aşılanacağı projeye
herkesin ilgi göstermesi
istendi.
Çocuk felci viriisünün
neden olduğu enfeksiyon
hastalığında. nezle benzeri
bulgular görülür.
Zaman zaman ölümlere
neden olan hastalık daha
çok 5 yaşın altındaki
çocuklarda görülür.
Hijyen koşullannın kötü
olduğu yerlerde dışkı
yoluyla bulaşır.
Tedavisi olmayan çocuk
felcinden tek korunma
yöntemiyse 5 yaşın altında
yapılan aşı. Dünyada 1988
yıhnda 35 bin 251 olarak
bildirilen çocuk felci
vakası, yürütülen
çalışmalar sonucu 1997
yıhnda 2 bin 426"ya indi.
Her 4 vakadan 3'ünün
Hmdistan'dan bildirildiği
çocuk felcinden Amerika
annmış durumda.
Türkiye'deyse 1997 yıhnda
6 vaka saptandı.
Hacettepe Üniversitesi
Oğrencilere
farklı harç
uygulaması
CANGAZALCI
ANKARA - Hacettepe
Üniversitesi 'nde (HÜ),
ayru bölümde okuyan
öğrencilerin farklı
harçlar ödedikleri
öğrenildi. Uygulama
Bakanlar Kurulu
karanna
dayandınlırken
üniversitenin Rektör
Yardımcısı Oktay
Beşkardeş. "Aynı
bölümde oku> an
oğrencilere farkh tarife
olmaz" görüşünü dile
getirdi. Beşkardeş,
harçlarda farklı tarife
uygulamasının ancak
farklı bölümlerde
olabileceğini vurguladı.
Üniversitelerde her
dönem başında yenıden
belirlenen harçlara
öğrenciler tepki
gösterirken HÜ Ingiliz
Dilbilimi öğrencilerinin
aynı sınıfta
okumalanna karşın yan
yanya farklı
miktarlarda harç
ödedikleri ortaya çıktı.
1996 yıhnda ÖYS
Sınav Kılavoızu'nun
HÜ Ingiliz Dilbilimi
Bölümü için uyulması
gereken koşullar
arasına, üniversitenin
istegi üzerine "Oğretim
dili Ingüizcedir"
maddesi eklendi. Daha
önceki yıllann
kılavuzlannda
bulunmayan bu madde
değişik bir uygulamaya
neden oldu. Bakanlar
Kurulu'nun her yıl
yenilenen "Yabancı
dille öğrenim gören
öğrenciler belirlenen
harçlann iki katını
öder" karan nedeniyle,
1996 ve 1997 yıhnda
üniversiteye giren
öğrenciler, daha önceki
yıllarda üniversiteye
kaydolanlardan 2 kat
fazla harç ödemek
zorunda kaldı.
Yeni uygulama, aynı
sınıfta okuyan
öğrencilerin de
birbirlerinden farklı
harçlar ödemesine yol
açtı. Üniversiteye 1995
yıhnda giren ve hazırhk
okuyan öğrenciler bu
dönem 13 milyon harç
öderken. daha sonraki
yıllarda girip hazırhk
atlayan öğrenciler aynı
sınıfta bulunmalanna
karşın, giriş yıllannın
farklı olması nedeniyle
26 milyon harç
ödediler.
Cumhuriyet'in
sorulannı yanıtlayan
HÜ Rektör Yardımcısı
Oktay Beşkardeş.
uygulamanm
üniversiteyle ilgisinin
olmadığtnı savunarak
Bakanlar Kurulu
karannın uygulandığını
kaydetti. Farklı
bölümlerde birbirinden
farklı harçlann
olabileceğini söyleyen
Beşkardeş, aynı
bölümde okuyan
öğrencilerin aynı
miktarda harç
ödemeleri gerektiğini
vurguladı. Öğrencilerin
tepki göstermesini
doğal karşıladığmı
belirten Beşkardeş.
"Ancak uygulamaıun
ünivcrsimizle ilgisi >t>k.
Aynı bölümde okuyan
oğrencilere farkh tarife
olmaz" dedi.
SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN
Kırk Yıl Kaybettik!,
Ne de olsa, Nasreddin Hoca'nın soyu, olayı kara
mizaha çevirmişlerdi:"- Atlan da askere alryor-
lari". Güler misin, ağtar mısm? Yıl 1941, savaş kapı-
mızı zoriuyor; bazı savunma tedbirteri arasında, 'ihti-
yaç fazlası' hayvanlann, 'askeri mükellefiyete tâbi tu-
tulması' kararlaştınlmtş, halkın 'yakıştınvası'bo] Hava-
dis filmlerinde, görüyordum: Naziler'in panzerdtvisi-
on'lan, önüne çıkanı unufak ediyordu: Fransa, on beş
gün, bütün Balkanlar üç hafta dayanabilmışti! Doğ-
rudur, Istiklâl Harbi'nde, Türk Süvarisi, büyük iş gör-
müştür ama, Polonya Süvarisi de iyiydi, tanklann kar-
şısında nasıl çâresız kaldığını seyretmiştık. O yuzden,
çocuk yaşıma rağmen, ben 'Atlan da askere alıyor-
lar
1
şakasına gülememiştim.
50'li yıllarda, -daha öncesinde de- geçit törenlerin-
de en büyük sorun, tam şeref tribünü önünde bozulan
otomobilter, sonra tanklardı. Erken Cumhuriyet döne-
mi askeri, savaş askeri olduğundan mıdır nedir, zaten
show gibi geçit yapamazdı, bir de arabalan, ya da
tanklanortalıkyefdebozulunca..kahnmızdanölürdük.
Bütün bunlar, neyin göstergesi? Silahlı Kuvvetlerimiz,
NATO sonrasına nazaran, o tarihte kaya gibi sert, fa-
kat son derece yoksuldu. Yapılması gereken, 'Ulusal
Savunma Kavramı'nı, sanayileşmeyle atbaşı götür-
mek, askere tutartı ve çetin bir alt/yapı vermek değil
miydi? Hayır, öyle olmamıştır: 50 sonrası iktidarlan,
biraz da 'ara rejimler' yüzünden, askere özenli ve
özendirecek bir bürokratik' üst/yapı hazıtiamışlar,
savunma art/yapısını NATO'ya bırakmışlardır.
Hadi, o dönemin iki ünlü 'büyüğünun', iki ünlü sö-
zünü, bir kere daha hatırlayalım: 1950 seçım zaferin-
den sonra, iktidar olacak Celâl Bayar, Inönü'ye neyi
sormuştur 'Niçin NATO'ya girmediniz?'; Inönü ne
demiştir. '-...a Celâl Bey, aldılar da mı girmedik?';
ikincisi, donanmaya savaş gemisi isteyen, Bahriye'ye,
Celâl Bey'in meşhur sözüdür: "- Akdeniz'de 6. Fılo
var, niye masraf yapalım!" Altıncı fılo, ABD'nin Do-
nanması, sanki babasının fitosu! Netice, Silahlı Kuvvet-
ler'in 'personeli' en iyi okullara, akademilere sahiptir,
en güzel yerrjeki lojmanlarda oturur, en ucuz ve kalite-
li orduevleri emrindedir, yâni, üst/yapısına diyecekyok-
tur, lâkin savunma alt/yapısına gelince... işin gerçeği-
ni, ancak ünlü 'ambargo 'dan sonra anlayabilmiştir.
Anlayabilmiştir de, neyi değiştirebilmiştir?
Yönetimier hangl davula oynuyor?..
enelkurmay Başkanlığı hazıriadığı birraponda, Sa-
vunma Sanayıı stratejisıni şöyle koyuyormuş:
"...ABD Başkanı Johnson'ın Türkiye'ye yazmış
olduğu mektup ve 1974 Kıbns Harekât üzerine, idâ-
me malzememizin ve askeri eğitimimizin çoğun-
lugunun orijini olan ABD'nin Türkiye'ye 'ambargo'
koyması ileyeni bir dönem başlamıştır. Bu dönem-
de, kendi kendine yeterli bir savunma sanayiinin
gerekliliğiyakından hissedilmiştir. 1976yıhnda Tür-
kiye Cumhuriyeti'nin 39. hükümeti döneminde bir
savunma sanayii stratejisi kararnamesi çıkarnl-
mıştr..."
"...1976 tarihli Savunma Sanayii stratejisi dokü-
manında savunmanın önemi (buraya dikkat) ulu-
sal sanayie yönelme zorunluluğu, kalkınma ile sa-
vunma arasındaki denge, savunma ile sanayileş-
me arasında sistemli ilişki kurma gereği ortaya
konulmuş ve hedefler ile bu hedeflere ulaşmak
için gerekli örgüttenme beliıienmiştir. Ancak geçen
19 yıllık süre içerisinde ortaya çıkan yeni durum-
lar ve karşılaşılan yeni problemler dikkate alınarak;
bu dokümanın gözden geçirilmesi gereği değer-
lendirilmektedir..."
Düşünebılıyor musunuz, Türkiye, NATO hayalleri-
nin boş olduğunu ancak yirmi yıl sonra anlayabi-
liyor; ne var ki, Ulusal Savunma stratejisinin 'ulu-
sallaştnlması' gerçeğini saptadıktan sonra, bir yir-
mi yıl daha geçtiği halde, hâlâ bir alt/yapı ve yöne-
tim karmaşası içinde bulunuyor. Kırk yıl sonra, 'Türk
Savunma Sanayiine Bakış' raporunda, yapılan du-
rum değerlendırmesını, merak etmez misiniz? Buyu-
run:
"...hükümet programı gereğince sürdürülen Sa-
vunma Sanayii stratejisi hazırlanması çalışmalann-
da, halen yürüriükte bulunan 1976 tarihli strateji-
nin esas alınması ve Kıbns Banş harekât dönemin-
de hazırlanmış olan bu stratejide ısrarla vurgula-
nan 'ulusallığın' yeni stratejide de aynı şekilde yer
alması, savunmanın ulusallığı açısından bir zorun-
luluk olarak değerlendirilmektedir."
Yahu nedir? Türk Silahlı Kuvvetlen, aşağı yukan kırk
yıldır, savunma sanayiinin 'ulusallaştınlması' zorunlu-
luğundan söz ediyor, arada gelmiş geçmiş Merkez
sağ/Merkez sol bunca iktidar, 'sistem'in, -yâni NA-
TO'nun dimağının- çıkarian için uygulamaya geçirdiği
'özelleştirme' ve 'küreselleşme' davuluna oynuyor.
Alt/yapıyı yoluna koymak için, askeri fabrikalar 'özel-
leştirilecek'miş de, böylelikle randıman ve kalite yük-
seltilecekmış! En büyük holding 'babalan 'nın, Sevres
Anlaşması'nda öngörüldüğü gibi, Boğazlann özerk-
leştirilmesinden', yada 'Güneydogu'da federasyona
g/d//mes/nden'bahsettiklerinı unuttulargalıba! Hemen
hepsinin, 'ecnebi sermaye' ile canciğer kuzu sarması
olmaya can attıklannı nasıl göımüyorlar?
'Yabancılaştırılmaya' tneydan
verilmemesi!...
Em. Albay Raşrt Por"un 25 Eylül 1997'de hazıriadı-
ğı, 'Türk Savunma Sanayiine Bakış' raporu, si-
yasetçıler için açık seçık bir ders olması gereken şu söz-
lerie bağlanıyor.
"...ülke güvenliğinin gereği olarak savunmayı
doğrudan destekleyen sanayi kuruluşlannın 'ulu-
sallığının' mutlaka korunması, savunmanın yanın-
da ekonominin önemli sektörteri olan enerji, ulaş-
tırma, petrol ve habeıieşme sektörlerinde yaban-
cılaştrmaya' meydan verilmemesi ülke güvenliği
açısından zorunlu görünmektedir."
Daha ne desinler? Aynca söylemiştim değil mi, sa-
vunmanın yanısıra, 'ulusal/tafrrasj'zorunlugörülen ener-
ji, ulaştırma, petrol ve haberteşme gibi 'hayati' sektör-
lerin, 'ecnebi sermayeye' kesinlikle ve kayrtsız şartsız
açılması, OECD bünyesinde tezgâhlanan 'Çokyönlü
Yatınmlar Anlaşması'nda belırtilmektedir. fnsan me-
rak ediyor. bizım 'özelleştirme' ve 'küreselleşme'
merakhsı post/modern 'iktidarlar' ne yapacak?
Gâzi, 'istiklâli-tam' tarifini yapari<en, tarifin kapsa-
mı içine. neden 'siyasi, iktisadi, hukuki, askeri ve kül-
türel bağımsızlığı' da almış, ınsan zamanla çok daha
iyi anlıyor. Birde sıyasetçi takımı anlayabilse!...
http:// www. prizma.net tr/ A İLHAN
http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm