Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MART 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER
>ırp-Arnavut gerginliğinde arada kalan Türkler, iki milliyetçilikten birini desteklemeye zorlanıyor
KosovahTüıMer gerghıATtLLATU1NA(*)
Kosov a"dayaşanmaktaolanka-
osun ortasında kalan Türkler geç-
mişte olduğu gibi bugünlerde de
endişe içindeler.
1941 ve 1951 yıllan arasında
azınhk olaraktanınmayan Türkler
okullarda zorla Amavtıtça eğitim
görmüşlerdi. 1961 yıhndayapılan
nürus sayırnında Türklerin sayısı
26 bin olarak kaydedildi. 1961-
1971 arasında Türkiye"ye hiç göç
olmamasına karşvn Türklerin nü-
fusuyüzde 6OTıkbirdüşüş eöster-
di.
Sırbistan Komünistler Birli|i
Türk üyesi Kadri Rauf bu duru-
mu eleştirmiş \e Amavut milliyet-
çilerinin baskılan sonucu Türkle-
rin kendilerini Arna\ ut yazdırdık-
larvnı v urgulamıştı. Dönemın Ko-
sova Komünıstler Birliği başkanı
Mahmut Bakalh da Arna\ ut mil-
Hyetçiliğinin Türk halkvna baskı
uyguladığmı kabul etmesine rağ-
men Kadri Rauf u partiden uzak-
laştırmıştı.
Miffiyetçiögm
faturası Türklere
Kosova Türkleri önce Sırp mil-
liyetçiliğinin dahasonralan Arna-
vut şovenizminin baskısı altında
kaldı. Kosovah Türkler gerginli-
ğin faturasımn hep kendilerine ke-
sildiğini öne sürüyorlar. Dreniça
olaylannın patlak verdiği ve Sırp
özel polis birliğinin Arnavut köy-
lerindeyaptıkları katliamdan son-
ra Kosovah Türklerin endişesinın
dahada arttığınıbölgenin ileri ge-
lenlerinden öğreniyoruz.
Priştine'de Türkçe haftahk ola-
rak yayımlanan Tan gazetesini zi-
yaret ettiğimde gazete çahşanlan
arasında bu endişenin \ arhğı göz-
leniyordu. Gazete yöneticilerin-
den ReşitHanedan "BizJerildateş
arasında kaldık. Arnavutlar, on-
lara destek vermediğimiz için bi-
zekızşjnlar. Sırplarisebizlere şjm-
dilikbirşey söylemKoriar'" diyor.
Kosova'da bulunan Türkiyeli
medya mensuplarının Kosovah
Türkkuruluşlanndan hiç görüş al-
madıklannı da Hanedan'dan öğre-
niyorum. "Türktelevizyon muha-
btrieri haftalardır burada bulun-
malanna karşın gazetemize hiç
ugramadılar. Kosova'dan yansıt-
tıklan habeıier tamamen Ama-
vut müiiyetçilerinin kendilerine
aktardıkİan bügilerden oluşuyor"
diye konuşan Reşıt Hanedan Tür-
kiye medyasınının bu tür yaklaşı-
mının bölgede yaşayan Türk hal-
kına büyük zarar verdiğini de be-
lirtti. 1961-1989 yıllan arasında
Arnavut milliyeiçihğinin baskısı
altında yaşadıklannı ve Türklere
ait bazı kültür ve eğitim kurumu-
nun bu yüzden kapandığvnı anla-
tan Kosova Türk Demokratik Bir-
liği Genel Başkan Yardtmcısı Ra-
if Kırkul
u
Türkler her dönemde
zarargörmüşlerdir. 1989vılından
bu yana ise Türkler açısmdan bir
Sırppolisi
köyleri bastı
Dış Haberter Senisi - Sırbistan"m Kosova bölgesinde.
Sırp polisinin Arnavut köylerine düzenlediği baskmlar-
da 4 Arnavut' un ve 1 Sırppolisinin yaşamını yitirdiği bil-
dirildi. Bir başka çatış.mada da bir polis öldü. bir polis ya-
ralandı.
Kosova'nın en büyük Amavut partisi Kosova Demok-
ratik Birliği (KDB) tarafmdan yapılan açıklamada. ağır
silahlar kullanan Sırp polisinin Glamoçel, Dubrova, Glo-
çane ve Babaloç. köylerine dün saldınlar düzenlediği be-
lirtildi. KDB'ye bağh Kosova Haber Merkezi. köylerin
Peç kentinden gelen polis birlikleri tarafından kuşatıidı-
ğını ve daha sonra ağır sılah seslerinin duyulmaya başla-
dığını bildirdi. Kosova Haber Merkezi. Gloçane'de pek
çok evin yandığını \e köy halkmm evlerini terk ettiğini
açıkladı.
Adını açıklamayan bir Sırp yetkili, ölen 4 Arnavut'un
Kosova Kunuluş Ordusu (UCK) militanı olduğunu öne
sürdü. Büyük miktarda silah ve cephane ele geçırildiğinı
söyleyen Sırp yetkili "Teröristier kuşatudı ve çarprçma-
lar sürûyor.Etegeçiriknsilahlann Arnavutluk'tangetiril-
diğini düşünüyoruz" dedi.
Yugoslayvy a'nın resmi Tanyug haber ajansı Dubrova
köyü girişinde polis devriyesıne "terörist saldın" düzen-
lendiğini duyurdu. Haberde saldın svrasvndabirpolisin öl-
düğü. birinin de yaralandığı bildirildi. Sırp resmı kaynak-
lan UCK militanlanndan "teröristler" diye söz ediyor.
Uluslararası bir insan haklan örgütü. uluslararası top-
lulugun yaptınm uygulama tehditlerine karşın Sırp poli-
smin Kosova Arnavutlanna baskı yapmayı sürdürdüğü-
nü bildirdi. Uluslararası Helsinki Federasyonu tarafmdan
Temas Grubu"na gönderilen mektupta "Sırppolisinin ba-
nşç» gösterüere müdahateleri sonucu yüzden fazla insan
dövüldik kötü muamek>c maruz kaldı \e yaralandT de-
nildi. Örgüt. Temas Grubu'nun Londra'daki toplantısının
ardmdan en üz üç Arnavut'un keskin nisancılar tarafm-
dan ya da polisin uyguladıgı şiddet nedeniyle yaşammı
yitirdiğini beliıtti.
Bu arada ABD Dışişleri Bakanı Madeleine .Mbright
Yugosla\ya De\let Başkanı SJobodanMikjseviç'in Temas
Grubu'nun taleplerini hâlâ yerine getirmediğini belirte-
rek Miloseviç'e yönelik baskınm sürdürülmesini istedi.
Kosova'da masketi bir L'CK gerillası zafer işareti yapıyor.
iyileşme görülmektedir" diyor.
Kırkul. Arna\ut milliyetçileri-
nin Sırbistan'm uygulamak istedi-
| i yeni eğitim sistemini reddedip
boykot etmelerinin sonrasında
Türkö^rencılenRvn sayısırıda nis-
pi bir yükseli'şin görüldüğünü
söylüyor.
Sar Dağı'nın eteklerinde yer
alan Prizren kenti, Koso\a Türk-
lerinin en yoğun olarak yaşadık-
lan bir yer olarak biliniyor. Priz-
ren'de yaşayan ve Türk Yazarlar
Birliği Başkanı olan Altay Suroy
Recepoğlu, Kososalı Türklerin
saygın isimlerinden.
Çok sayıda araştırması ve ya-
yımlanmış. kitabı olan Recepoğlu
1990 yılına kadar yargıçlık da
yapmıs. "Türkkr bugün sadece
Prizren kentive bura\a bağlı Ma-
muşa köyünde.çok azsayıdaTürk
ise Priştine ve Gilan yakınlannda
Dobırçan köyünde>aşamaktadır.
tpekveKosovaMitroviçası'nda ise
göç ve Arna>utlann uyguladıkla-
n etnik temizlikyüzünden Türk-
ler affik burada yaşamamakta-
dır" diye konuşan Recepoğlu.
Türk halkı mensuplarının Yugos-
lavya Federal Cumhuriyeti yasa-
lanna ve devletine sadık oldukla-
nnı \ urguluyor.
Bu tür konuşmalan kimliğı
Türk olan herkesten dinleyebilir-
siniz. Yeni Yugoslavyahükümeti-
nin sosyalistdönemın kazanımla-
nna ek olarakTürklereyönelik te-
levizyon ve radyo yay ınlannın sü-
resini arttırdığı. Türk kültür ve
eğitim kurumlannm sayısının art-
ması için gerekli önlemleri almış
oldugu görülüyor.
Türk Demokratik Birli|ininta-
lebı doğrultusunda her yıl 100" ün
üzerinde öğrenci Türkiye'deki çe-
şitli e|itim kurumlarında öğre-
nim görmelerinin sa|landı|ını
belirten Altay Suroy Recepoğlu
öğrencilerin Türkiye'deki eğitim-
lerinın Yugoslav Federal hükü-
metinin de onayvnı aldığmı söy-
lüyor. Ne birey ne de toplum ola-
rak devlet ile bir sorunlan olma-
dıklannı anlatan Recepoğlu "So-
nınumuzekonminin çok kötü cA-
masıdır. İşs'ıztikTürkler arasında
da çok yaygın. Ortalama maaş ise
40-50 Âhnan markı arasında de-
ğişiyor" diyor.
Mamuşalı Türklerin aslen To-
kat yöresinden geldiklerini söyle-
yen ve kendisi de Mamuşalı olan
Türk Demokratik Birliği Genel
Başkanı Cemali K.TunahgiLköy
halkımn çoğunun bugün Mani-
sa'nın Salihli ilçesine göç ettiği-
ni anlatıyor. "Türklerhalkolarak
ArnaMitşovenizmindençok acılar
çekmiştir. Bizlerbağımsızbir Ko-
sova'dan yana kesinlikle defiliz.
Arnavutlann 1%1 ve 1989 vıllan
arasında Türk azınhğa uygula-
dıklan asimilasvonve yıldırmasi-
yasetlerinin. kurrnayı hedefledik-
lericumhuriyetlerinde tekrartan-
mayacağınıngaranâsinikim vvre-
büir" sorusunu ortaya atan Tuna-
lıgil, Sırp ve Arnavut çatışması-
nın Türkleri ılgılendirmediğini
ama bu çatışmalardan şimdiden
etkilendiklerini söylüyor. Olasv
bir sıcak savaşta Türklerin toplu
halde Türkiye'ye göç edeceğini
de iddia eden Tunalıgil. Türki-
ye'de kamuoyunun Arnavut lobi-
sinin etkisınde kaldığını ama
Türk Dışişlerinin Kosova siyase-
tini olumlubulduklannı da anlat-
tı. Sayıları az oldugu için Türki-
ye'de sağ kesimin Kosova sorunu-
na ümmetçi bir zihniyetle yaklaş-
tığını, burada yaşayan Türklerin
ise var olma mücadelesi verdiği-
ni de söyleyen Tunalıgil "Arna-
vutlann egemen oldugu bagırnsız
bir Kosova Türk azınlığın çıkar-
lanna uygun degildir. Çözüm Yu-
goslavya sınuiannın içinde aran-
mahdir" dedi.
'Bu şoveıüzmin sav'aşı''
Birlıgin Genel Başkan Yardım-
cısı Raıf Kırkul dau
Bu savaş bize
yıilarca zarar veren iki şoNen zih-
niyet arasında bir sa\aştır. Biz bu-
nun tarafı olmaviz" diyor. Kırkul.
Kosova"daki yükselen tansıyonun
sorumlusunun Amavutlann ken-
dileri olduğunuvurguluyor. "1989
yüından önce Ama\utluk yanusı
ajrüıkçı gösteriler oldugu zaman
gü\enliğj sağlamak için Federal
hükümet bölgeye asker>a da polis
gönderemiyordu. Bir çeşit devlet
içinde devlet \aratılmıştı" diyen
Kırkul durumun bu noktaya gel-
mesinde Mahmut Bakalh \e Fadıl
Hoca gibi kışilerin etkıli olduğu-
nu söylüyor. İbrahim Rugova'nın
da bölgedeki Türkleri bölmek
amacıyla çabagösterdiğini öne sü-
ren Raif Kırkul. Prizren'deyasadt-
şı ilan edilen Türk HalkPartisi'nin
Rugova tarafmdarı kurdurulduğu-
nu. ama Türklerin bu oyuna gel-
mediğinı söylüyor. Kırkul **Bu
partinin jönericileri Türk okulla-
nnınkapanlmasıgerektiğinisavu-
nuyorlar. Türklerin kurduklan
kültür kurumlanna gelmiyorlar"
diyor.
Türk Halk Partisi yöneticisi 2i-
yaeddin Sakman ise Türkiyenin
siyasetınden yakmarak "Belgrad
Buyükelçisibir kez olsunbizimleil-
gUenmedi" diyor. Sakman bağım-
sızhk yanhsı olduklannı söylüyor
ve "Türkivebızimleüguenirsekül-
türümü/ü sürdürürüz. aksi tak-
dirde Arnavutlaşmaya karşı dire-
nemeyiz" diyor. Genel başkanlan-
nın poliste aylar süren işkenceler-
den geçtiğini. 4yıl hapse mahkum
olduğunu söyleyen Sakman. TÜT-
kiye'nin konuya olan ilgisizliğin-
den yakınıyor. Prizren"de konuş-
tuğumuz Türklerin hemen hepsi
ise Türk Demokrat Birliği'nin gö-
rüşlerıni destekliyor ve Türkı-
ye'nin tutumunu akılcı \e doğru
bulduklannı söylüyorlar. Ali
Şen'in Koso\a üzenne \ erdiği de-
meci de Pnzren'de yaşayan Türk
kökenli hemşerileri üzerinde
olumlu etkı yapmış. İbrahim Ru-
gova yanhsı Türk Halk Partisi yö-
neticilerindenTuran Pişmiş ise Ali
Şen"in "Kosova'yaözerklikyeter"
sözlerini Sırp ajanhğı olarak de-
ğerlendiriyor. Ali Şen"in popülari-
tesi doğum yeri olan Prizren'de
Türklerin oturduğu mahallelerde
gözle görülebiliyor. Fenerbahçe
kah\ ehanelerine adım başı rastla-
mak mümkün. Prizren'in ara so-
kaklannda yer alan bu kahveha-
nelerinde oturup sohbete katıldığı-
nızda ise Türk halkımn ilgilendi-
ği sorunun Ama\ ut-Sırp çatışma-
sı degil işsizlik ve Fenerbahçe ol-
duğuna tanık olabilirsiniz.
*Makvdonyu da Tiirkçe yuyımlanan
Birlik gazetesinin tstanbul lenısilcisı
TOLEYÎS SENDtKASl
GENEL MERKEZİ
VIII. OLAĞAN GEISEL KURULİLAN1
Türkiye Otel. Lokanta. Dınlenme Yerleri lşçılen Sen-
dikası (TOLEYİS) V1I1. Olağan Genel Kurulu 18' 19 Ni-
san 1998 tarihlerinde saat 10.00'da. Tarabya ' Istanbul
adresinde kuralu Büyük Tarabya Oteli Toplantı Salo-
nu'nda aşağıdaki gündeme göre yapılacaktır.
llk toplantıda yeterli çoğunluk saglanamaması halinde.
ikinci toplantı. 25 26 Nisan 1998 tarihlerinde aynı yer.
saat ve gündeme göre yapılacaktır.
2821 sayılı Sendikaİar Kanunu uyannca ilan olunur.
GCNDEM:
1-Yoklama veaçıhş.
2- Genel Başkan'ın konuşması.
3- Başkanlık Divanı'nın seçimi.
4- Saygı duruşu.
5- Tüzük tadil raporlannın görüijülmesi.
6- Tahmini bütceningörüşülmesi,
7- Genel Kurul karar raporunun görüşülmesi.
8- Eleştirilere cevaplar.
9- Kunıllann aklanması (ibra).
10- Seçimler
a) Genel Yönetim Kurulu,
b) Genel Denetim Kurulu.
c) Genel Dısiplin Kurulu.
d) Üst kurul delegeleri (Türk-lş)
11 - Kapanış.
Basvn: 12852
i • ÜÇ ÎÎNGÎN PÎŞÎNDEEGE
/ TANMLAMN İZtNDI AKDENİZ
• HASANHftFlN VEDASîNAÜAyiTLlSlNlZ
«irrrmtıd programlar tw Mir^Mn üdeme ( t o ^ l U ı içm bttfat «rojmı
GENEL KURUL ILAN1
S.S. Gazetecıter Konut Yapı Kooperatıfı'nin 1997 yılı çalışma döne-
mı ıle ılgilı Olağan Gene! Kurulu 2 Mayıs 1998 Cumartesi günü saat
11.00de Türkiye Spor Yazartan Deroeği, Levent Cad. No: 51 Levent-
Istanbul adresinde aşağıdaki gündemı görüşmek üzere toplanacato.
Gerekli yasa! çoğunluk saglanamadıgı takdirde ıkıncı toplantı 9 Ma-
yıs 1998 günü aynı yer ve saatte yapılacakttr.
S.S.GAZETECİLER
KONUT YAPI KOOPERATİFİ
YÖNETİM KURULU
GÛNDEM:
1-Yoklamaveaçılış.
2- BaşKanlık Dıvanı seçimi,
3- Genel Kurultoplantıtutanagını ımzajamakiçin Genel Kuaıl Başkanlık
Dıvamna yetkt venlmesı.
4- Yönetim Kurulu çalışma rapofu ve bilançonun OKunmaa, • .
5- Denetçıler raporunun okunmas.
6- Raportann ve bilançonun görüşUmesı.
7- Yöneüm Kurulu ve denetçıtenn ayn ayn aManması Çıbra),
8-1998yılıtahmini butçesınin okunması, götüşülmesıve karara bağlanması.
5- KoopefaMintasfiye durumunun göâışûlmesi.
10-Dilekleve kapanış.
Tatile çıkmadan kalbinizi kontrol ettirin.
TÜRKKALPVAKH
79 Mayıs Cd. No: 8 ŞnlitlSTANBUL
Tel: (0 212) 212 07 07
(pbx) 10 Hat Faks: {0 V2) 212
lCAPfL tiL6/2ÜMi TtL 026469764-65
Bayramda doğayla başbaşa...
Ozgûn yftfe miman», k^itelı ve gül«ryüdü Nzmeü, lezız yemeMBn »e
MONTANA PINE RESORT
Ölüdeniz - Fethiye
KSrna. uydu TV, minibar. teleton. beikofi, «ness. sauna, lacuza,
ısıtmiı havuz. «enis, çocuK partu. bilardo, canlı mûzilı, b » vs rsstorartar.
Y.P. 7 Gece - 8 Gün, 0-6 yaş çocuk ûcretsiz
57.750.000.-
Tel: 0.252.616 71 08 Faks: 0.252.616 64 51
E-maik montana.pine.resort@ibm.net
BAYBURT ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'?4DEN
EsasNo: 1997 339
Davacı DSİ Genel Müdürlüğü vekili Avukat Hikmet
Bekar tarafından davahlar Ekrem lrmak. Temel Irmak.
Leman ırmak (Karahan). Sa\aş lrmak, Sema Özay. Rü-
şan Aykaç. Vahdettin Aykaç. Kamil Aykaç. Ali Vahit
Aykaç aleyhine açılmış bulunan tescil davasımn yapılan
açık duruşması sırasında verilen ara karan gereğince;
Davacı vekili dilekçesinde Arpah kasabasında kain
144 parsel no'lu ve istimlak evrakında 4 DSİ parsel nu-
marası ile gösterilen taşmmazda 2250 m2"lik kısmın da-
v acı idare adına tescilini talep etmiş olup. .\rpah kasaba-
sından davahlar Leman lrmak (Karahan), Kamil Aykaç.
Temel Irmak'ın tüm aramalara rağmen adresleri tespit
edilemediğinden. duruşma günü olan 1.4.1998 günü sa-
at 09.00'da mahkememizde hazır bulunmalan veya ken-
dilerini bir vekille temsil ettirmediklen takdirde yargıla-
manın yokluklannda yapılarak karara bağlanacagı husu-
su HLMK'nin 213. ve müteakip maüdelen gereğince
davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur
Basm. 11307
TrenleKAPADOKYA
6-11 Nisan
Zelve, Göreme, Uçhisar, Ürgüp,
Derinkuyu, Ihlara Vadisi, Kaymakh,
Kayseri ve Erciyes. .
Y.P. 45.000.000.- TL
Pamphilya ANTALYA
6-İ2 Nisan
Saklıkent, Kurşunlu, Düden, Perge,
Aspendos, Termessos, Phaselis,
Olympos, Karain Mağarası,
Köprülü Kanyon
Y.P. 48.000.000.- TL
AGM TURlZM
Tel: 0 216 418 04 72/ 73
Prof. Dr. TARIK ZAFER
TUNAYA ANISINA
ÇARŞAMBA TOPLANTILARl
LAtKLtĞtN YENt
GEREKÇELERt
Sunuş
Dr. NLR ÖZMEL AK1N
(Bofeaziçi Cniversitesi
ÖğretımGörevlisi)
Konuşmacı
Prof. Dr. SELÇUK EREZ.
(Cerrahpaşa Tıp Fak. Ögr. Üyesi)
Tarıh : 25 Mart 1998 Çarsamba
Saat -.17.30-19.30
Yer : Tarık Zafer Tunaya
Kültür Merkezi
(Eski Beyoğlu Evlendirme
Dairesi-Tünel)
BURSA ALT1NC1İCRA MÜDÜRLÜĞİJ'NDEN İLAMS1Z
TAKİPLERDE ÖDEME EMRİ
DosyaNo: 1997 2569
Alacaklr. llksan Pazarları Bursa §ubes'\ Vekili. Av. Mehmet Fidan, Bursa. Borçlu. l- Dev-
rim Başar. Bayındır Sokak. Oylum Apl. Bursa. 2- Şehnaz Korkmaz, Yeni Mah..Teferrüı; Cad.
Kozlu Ap. No: 8 12 Bursa. Alacak miktan: (34.771./ 000.-) Hranın ıcra masrafı. \ ekil ücreti ve
yüzde 120 faızi ile tahsılı talebi işbu takipte ödeme emri borçlu\a normal yollardan tebliğ edi-
îememiş ve yapılan araştırmada açık adresi de belirlenemedığinden. ödeme emrinin Türkiye'de
münteşir bir gazete ile ilanen tebliğine karar \erilmıştır. Bu nedenle. lşbu ödeme emrinin teb-
Hği tarihınden iübaren borcu ve takip masraflanm yedi gün içinde ödemeniz. borcun tamamı-
na veyabir kısrmna veya alacaklının takıbat icrası fıakkına dair bır uirazınız \ arsa. senet altın-
daki imza size ait değiise yine bu yedi gün içinde aynca \e açıkça bildirmeniz. aksi halde ıcra
takibinde bu senedin sizden sadır olmuş sayüacağı. imzayı reddettiğiniz takdirde mercı önün-
de yapılacak duruşmada hazırbulunmanız. buna uymazsanız \ aki itirazmızın muvakkaten kal-
dırilacağı. senet veya borca itırazınızı yazılı \eya sözlü olarak icra dairesine \edi gün \çınde
bildirmediğiniz takdirde aynı müddet içinde 74. madde gereğince mal beyanında bulunmanız
aksi haldeTıapisle tazyik olunacağımz. hiç mal beyanında buiunmaz veya hakikate aykın be-
yanda bulunursanız hapisle cezalandınlacağınız. borç ödenmez \ eya itiraz edılmezse cebn ıc-
raya devam olunacağı. itiraz ettığiniz takdirde itirazla birlikte tebliğ giderlerinı ödemeniz. ak-
si halde itiraz etmemiş sayılacağınız, işbu ilanın Türkiye"de münteşir bır gazetede >ayımlan-
masından itibaren 15 gün sonra tebligatın yapılmış sayılacağı ilan olunur. 12 11 1997
BAYBURT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1997-284
Davacı DSİ Genel Müdürlüğü vekili Av ukat Hikmet Bekar tarafından davahlar Mus-
tafa Ergül, Emriye Ergül, Senem Tiryaki. Halit Batmaz aleyhine açılmış bulunan tescil
davasımn yapılan açık duruşması sırasında \erilen ara karan gereğince:
Davacı vekili dilekçesinde Arpah kasabasında kaın 414 parsel nolu \e istimlak ev-
rakında 81 DSİ parsel numarası ile göstenlen taşmmazda 500 m2"lik kısmın davacı ida-
re adına tescilini talep etmiş olup. Arpah kasabasından davah Mustafa Ergül'ün tüm ara-
malara rağmen adresi tespit edilemediğinden. duruşma günü olan 1.4.1998 günü saat
09.00'da mahkememizde hazır bulunmalan veya kendilerini bir vekille temsil ettinîie-
diklerı takdirde yargılamanın yokluklannda yapılarak karara bağlanacağı hususu
HUMK'nin 213. ve müteakip maddelen gereğince davetiye yerine kaim olmak üzere ila-
nen tebliğ olunur. Basm: 11306
POIİTİKADA
SORUNLAR
ERGUN BALCI
Türkiye'ninKaçırmakta
Oldugu TapihiFırsat
Dış politika, iç politikanın uzantısıdır. Içeride ekono-
misini rayına oturtamayan, teknolojik atılımı gerçek-
leştjremeyen, demokrasi ve insan haklan konusunda
ilerleme kaydedemeyen bir ülkenin dış politikası da
başarıh olamaz.
Olamaz; çünkü dışanda itibannız, saygınlığınız, ağır-
lığınız ve caydırıcılığmız. içeride ekonomi, teknoloji ve
demokrasi konulannda yaptığınız atılımlarla doğru
orantıhdır.
Dışişleri Bakanlığının bu kuralın bilincinde olduğu
görülüyor.
Dışişleri Bakanlığı'ndan üstdüzeyde biryetkilinin ar-
kadaşımız Serkan Demirtaş'a verdiği demeç gaze-
temizde önceki gün yayımlandı.
Dışişleri yetkiüsi. altına rahatlıkla imzamızı atabile-
ceğimizdemecinde,Güneydoğu'daki işsizlik oranınm
% 60 olduğunu belirterek bu olgunun terörü besledi-
ğini, GAP'ın aslında PKK'ye en büyük darbeyi indire-
ceğini söylüyor. Ne var ki proje gecikiyor. Şöyle diyor
yetkilr. "Bu proje neden bir an önce bitirilemiyor? Ni-
çin uzun vadelere bıraktlıyor? Bunu anlamakta zor-
luk çekiyorvz. Bu projenin hazırtandmlması gerekti-
ğini diğer devlet kurumlanna da açıklıyoruz."
Kendi parlamentomuzu soymakla meşgul olduğu-
muzdan, GAP projesini hızlandıracakzaman bulama-
dık. Hele şu Meclis'in koltuk skandalını halledelim,
daha doğrusu hasıraitı edip kamuoyuna unutturalım,
inşallah sıra GAP'ın hızlandmlmasına gelecek.
Serkan Demirtaş'ınhaberine göreTürkiye'de insan
haklan durumunun düzeltilmesi için çabaharcayan Dı-
şişleri Bakanlığı, devletin diğer kurumlannm da ben-
zer çabayı göstermemelerinden rahatsız. Nitekim Dı-
şişleri yetkilisi ülkemizde insan haklan durumunun
Türkiye'yi özellikle Avrupa Birliği ve Batı ile ilişkilerde
zorladığını belirterek "Manisa" ve Metin Göktepe da-
valannda verilen kararlan "iç karartıcı" olarak niteliyor.
• • •
Böylece ilginç gelişme olarak ordudan sonra Dışiş-
leri Bakanlığı da hükümeti eleştiriyor. Olayın ilginç ya-
nıTSK'nin ayn bir kurum olmasına karşın Dışişleri Ba-
kanlığı'nın hükümetin bir parçası olması.
Dışişleri Bakanı Ismail Cem de geçen yıl Sabah ga-
zetesindekihaftalıkyazılanndanbirinde Türkiye'deiş-
kencenin ortadan kaldırılamadığını belirterek, işken-
ceyi "insanlık ayıbı" olarak nitelemişti.
Cumhuriyet'e demeç veren Dışişleri yetkilisi "Dev-
letin diğer kurumlannın, insan haklan konusunda Dı-
şişleri Bakanlığı kadar duyariı olmamasından rahat-
sızlık duyduklannı" söylüyor.
Bu, Türkiye için kuşkusuz utanç verici bir olgudur.
• • •
Türkiye'nin önünde aslında tarihsel bir fırsat var.
Soğuk Savaş'ın sona ermesinin ardından ülkemi-
zin, Batı'nın gözünde stratejik önemini yitirdiği, NA-
TO'nun artıkTürkiye'ye fazla ihtiyaç olmadığı söylen-
mişti. Türkiye'nin Sovyetler Biriiği'nı karşı Batı'nın ön
üssü olma görevi b'ıtmişti.
Bu görüş bir ölçüde doğruydu.
Ama yeni dönemde Türkiye, zorlu bir mücadelenin
anahtar ülkelerinden biri olaraktekrarbüyükönem ka-
zanmıştır.
Bu mücadele Avrasya'ya egemen olma mücadele-
sidir. Dışişleri Bakanı Cem, Avrasya'nın önernine çe-
şitli açıklamalannda değindi. Başta ABD ve Rusya ol-
mak üzere dünyanın gözü Avrasya'ya dikilmiş durum-
da.
Ve Türkiye, çokzengin petrol ve doğalgaz rezevle-
rine sahip Kafkasya ile Orta Asya'nın kilidi durumuna
gelmiştir. ABD Kafkasya ile Orta Asya'ya Türkiye ve
Azerbaycan üzerinden açılmayıtasarlıyor. Türkiye'nin
Kafkasya ve Orta Asya'daki Türk cumhuriyetleri için
bir çekim merkezi olması bölgenin Rusyaya da Iran'ın
etkisi attına girmesini önler.
Bu nedenlegerek ABD'nin gerekse Rusya ile Iran'ın
gözleri, Türkiye üzerinde bulunuyor.
Kendisini toparlamış, ekonomisini rayına oturtmuş,
demokrasi ve insan haklan sorununu çözmüş bir Tür-
kiye, olağanüstü jeopolitik konumu ile bölgede istik-
rar ve denge unsuru olabilirdi.
Işte Türkiye'nin kaçırmakta olduğu tarihi fırsat
budur.
Cordovez
kaygılı gitti
ÖZGEN ACAR
ANKARA- Lefkoşa. Ati-
na ve Ankara'daki temaslan-
nı tamamlayan BM Genel
Sekreteri'nın Kıbns Özel
Temsilcisi Büyükelçi Diego
Cordovez, "konglomeralaş-
mış Kıbns sorununa ekkncn
yeni kaygılaria" ls\ıçre"nin
yolunu tuttu. Bu kaygüarın
ba$mda KKTC Cumhurbaş-
kanı Rauf Denktaş'm "BM
BanşCücü'nün adadaki var-
lığını artık yasal görmediği"
yolundaki görüşü geliyor.
Günübirliğine Ankara zı-
yaretınde. Başbakan Mesut
Yılmaz. Başbakan Yardımcı-
sı BütentEcevit Dev let Baka-
nı ŞükrüSina Gürel. Dışişle-
ri Bakanı İsmail Cem ve Dı-
şişleri Bakanlığı vetkilileri ile
biraraya gelen Büyükelçi
Cordovez. Cenevre'de Avru-
pa Birliği ve üyelennin "Kıb-
ns özel temsilcüeri" ile bır
toplantı yapacak ve kendile-
rine üç başkentte yaptığı te-
masları aktaracak.
AB ve dönern başkanı In-
giltere'nin rutumu nedeniyle
Denktaş. tngiliz Özel Temsil-
ci Büyükelçi D»id Hannay
ile AB Dış llişkiler ve Kıbns
Sorumlusu Hans van den
Broek'ukabul etmemişti. Bu
nedenle. Cordovez"in Cenev -
re'dekendilerine anlatacakla-
n önem taşıyor.
Kıbns'ın 40 yılda "kong-
lomeralaşmış eski sorunlar-
dan soyutlanıp. kalıcı bir çö-
zünıc ulaşılması konusunda
ön girişimter \apma amactn-
da" olan Cordovez'in.
AB'nin Kıbns' ın üyeliği ko-
nusunda yeni sorunlar yarat-
masından "memnun kalma-
dığı" ve bu gelışmelerden
kaygılandığı anlaşılıyor. BM
Temsilcisi'nin Ecev it ile yap-
tığı görüşmede. "AB'nin ru-
tumu,benimde pozisyonumu
zoriaştırdr dediği öğrenildi.
Cordovez. bu toplantıdan
sonra Cenevre'de BM Genel
Sekreteri Kofi Annan'a te-
maslannı aktaracak.
27 Mart olarak öngörülen
Cenevre'deki Annan-Denk-
taş görüşmesi bir gün sonra-
sına. cumartesiye ertelendi.
K.endısiyle görüştügümiiz
Cordovez'in. "Denktaş'ın
BM Banş Gücü'nün adada-
ki varhğmıarökvasalgörme-
diğiyolundakigörüşüne" ii.ş-
kin bir kaygı içinde olduğu
gözleniyor. Denktaş. BM
Banş Gücü'nü. artık tanır.a-
dığmı vebunun Rumlann çü-
cü olduğunu kendisine »y-
lemişti.
Cordovez"in gerek AB'ıiı
yarattığı olumsuz ortarr vı
gerek Denktaş'ın Banş GJCI
hakkındaki görüşlerini \i\
nan"a ilettikten sonra. Gîi<
Sekreterin KKTC Cum-Tjı
başkanı ileilkkezCenevi; c
görüşeceği bildiriliyor.