Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17MART1998SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Ayasofya
destek bekliyor
• tstanbul Haber Servisi -
UNESCO'nun Ayasofya
için başlattığı "Kubbe
Bezemeleri Koruma Onanm
Projesı"nin
tamamlanabilmesi için kişi
ve kuruluşların bağış
desteğine gereksinim
duyulduğu belirtildi.
Yetkililer. 18 yıldırdevam
eden Ayasofya Müzesi'nin
genelindeki restorasyon
çalışmalannm
bitirilebilmesi için ise
müzenin bir süre ziyarete
kapatılması gerektiğini
vurguladılar.
Armutlu
kıyılarında
mazot kirliliği
• YALOVA (Cumhuriyet) -
Yalova'nın Armutlu ilçesi
açıklannda 15 gün önce
batan Everest Denizcilik'e
ait Erişentürk gemisinden
sızan mazot, Fıstıklı Köyü
açıklannda kirlilige yol
açıyor. Sızıntının turistik
tesislerin bulundugu
bölgede olduğunu bildiren
Fıstıklı Köyü Muhtan
Coşkun Sevinç, yetkilileri
görev e çağırdı.
Romanya'dan kaçak mazot
taşıdığı öne sürülen geminin
kaptanı Ramazan Özcan'ın
mazot kaçakçılığından
sabıkalı oldugu bildirildi.
Umter-İş
Sendikası
genel kurulu
• tstanbul Haber Servisi -
DlSK Limter-Iş Sendikası
8. Olağan Genel Kurulu
füzİa Terasilciliği'nde
yapıldı. 51 delegenin
35'inin hazır bulundugu
genel kurulda tek listeyle
seçime girildi. Seçim
sonucunda, genel başkanlığa
Kazım Bakış, genel
sekreterliğe Hacı Yapıcı
getirilirken merkez yönetim
kurulunaysa Hakkı Demiral,
Kadir Horlu ve Mehmet
Banndık seçildi.
TED'den bin
ögrenciye burs
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu) - Türk Eğitim
Derneği (TED) Genel
Müdürü Keriman Oguzhan.
Ankara. Kayseri. Karadeniz
Ereğli. Zonguldak ve
Karabük'ten sonra
tstanbul'da da okul
açacaklannı söyledi. Her yıl
bin dar gelirli öğrenciye
burs verdiklerini kaydeden
Oğuzhan. burs verdikleri
öğrencilerin Atatürkçü
olmalanna özen
gösterdiklerini söyledi.
Türban
soruşturması
• İstanbul Haber Servisi -
Istanbul Üniversitesı
Cerrahpaşa Tıp
Fakültesi'nde. YÖK'ün
Kıhk-Kıyafet
Yönetmeliği'ne aykın
davrandıkları ve ders
yapılmasına engel olduklan
gerekçesiyle 83 türbanlı
öğrenci hakkında açılan
soruşturma sürüyor.
Haklarında soruşturma
açılan öğrencıler. "Türbanlı
olduğumuz için hakkımızda
soruşturma açıyorlar ve bizi
okuldan atmakla tehdit
edıyorlar" dediler.
(rfan Ağdaş
davası bugün
• tstanbul Haber Servisi -
Alibeyköy Saya Yokuşu'nda
Kurruluş gazetesi satarken
13Mayıs 1996tanhinde
öldürülen lise öğrencisi
Irfan Ağdaş'ın ailesi hukuk
sa\aşını sürdürüyor. Ağdaş'ı
öldürdükleri gerekçesiyle
yargılanan polislerin
davasına bugün Eyüp 1.
Ağır Ceza Mahkemesi 'nde
devam edilirken geçen
oturumda mahkeme
heyetinin, davanın güvenlik
gerekçesiyle başka bir ile
gönderilme isteğinin
Yargıtay 10. Ceza Dairesi
tarafindan reddedildiği
öğrenildi.
Ömrünü Anadolu kültürünü dünyaya tanıtmaya adayan Boratav, 91 yaşındaydı
F<dklonm efsanesi öldüHaber Merkea- Ömrünü Anado-
lu halkının kültürüne. bu kültürün
araştınlmasına ve dünyaya tanıtma-
ya adayan, Türk folklorunun efsane
ismi Pertev NaiH Boratav (91) Pa-
ris'te öldü. Bir haftadan ben tedavi
gören Boratav 'ın cenazesi Paris'te
defhedilecek. Tek partı döneminde
Niyazi Berkes ve Behice Boran'la
birlikte yurtdışma giden Pertev Na-
ili Boratav. ABD ve Fransa'da Ana-
dolu kültürünü tanıtan muazzam bir
arşiv oluşturdu. Geçen yaz Türki-
ye'ye gelen Boratav, doksanıncı do-
ğum gününü ailesi ve arkadaşlany-
la birlikte kutlamış. Paris'teki arşi-
vinin Türkiye'yegetirilmesi için ku-
rumlara çağnda bulunmuşru. "Arşi-
vimiölmeden önce Türkiye'ye getir-
meyi basarabilirsem çok mutlu ola-
cağım" diyen Boratav'ın bu isteğı-
ni gerçekleştirmeye ömrüyetmedi.
Bir haftadan beri tedavı gören Bo-
ratav; önceki gece saat 01.00 suların-
da Paris"te yaşamını yitirdi. Bora-
tav'ın cenazesi bugün Paris'te dü-
zenlenecek törenden sonra defhedi-
lecek. Asıl adı Mustafa Pertev olan
Boratav, 2 Eylül 1907'de bugünkü
adı Zlatograd olan Bulgaristan'ın
Dandere kentinde dünyaya geldi.
Türk folklor ve halk edebiyatının
birçok alanında sistemli araştırma.
derleme ve değerlendirme çalışma-
lanna öncülük eden Pertev Naili Bo-
ratav, İstanbul Erkek Lisesi'ni
(1927) ve tstanbul Cniversitesi Ede-
biyat Fakültesi Türk Dili ve Edebi-
yatı Bölümü'nü bitirdi (1930).
1931-32 arasında Türkiyat Enstitü-
sü'nde Fuad Köprülü'nün asistan-
hğını yaptı. 1932'de edebiyat öğret-
meni olarak Konya'ya atandı. Kon-
ya Lisesi ve Erkek Muallim Mekte-
bi'nde (1932-36) çalıştı. 1936"da
araştırmalar yapmak üzere devlet
bursu ile Almanya'ya gönderildi.
Almanya'da Türk arkadaşlannın fa-
şist dalganın etkisiyle Hitler hayra-
nı konuşmalar yapması üzerine çi-
leden çıkan Boratav. Hitler aleyhıne
konuşmalar yapınca. Almanya'da
müfettış olarak görev yapan Reşat
Şemsettin Sirer'e ihbar edıldı ve
bursu kesilen Boratav. 1 yıl sonra
Türkiye'ye geri çagnldı. Türkiye'ye
dönünce 1 yıl Sijasal Bilgiler Oku-
lu"nda kütüphanecı olarak çalıştı.
1938"de Dil ve Tarih Coğrafya Fa-
kültesi'ne girdi. 1941 "de "HalkHi-
kâyeleri ve Halk HikâyeciliğT adlı
teziyle doçent oldu. 1946'da profe-
sörlüge >-ükseldi. Başkanı olduğu
Halk Edebiyatı Kürsüsü 1948'de si-
yasal nedenlerle kapatıldı. Niyazi
Berkes ve Behice Boran'la birlikte
Boratav'ın üniversite> le ilgisi kesil-
di. Boratav. aynı yıl ABD'deki Stan-
ford Üniversitesi Hoover Enstitüsü
kitaplığınm Türkiye bölümünün ku-
ruluşunuyönetti. 1952'deFransa'ya
giderek Bilimsel Araştırmalar UIu-
sal Merkezi'nde çalışmaya başladı.
1974'te buradaki görevinden emek-
li olduktan sonra da çalışmalarını
fahri araştırma uzmanı olarak sür-
dürdü. Boratav ın yayımlanmış pek
çok yapıtı bulunuyor.
Pertev Naili Boratav 'ın cenazesi Paris'te defnedilecek.
Öğretmen okullannın kuruluşunun 150. yıldönümü törenlerinde öğretmenliğin özendirilmesi istendi
'Oğretmenlik ideali savsaklandı'İSTANBIL/ ANKARA (Cumhuriyet) -
Milli Egitim Bakanı Hikmet lluğbay, ög-
retmenliği yeniden, gençler için tercih edi-
len bir meslek konumuna getirmek gerek-
tiğini belirtti. Milli Eğitim Bakanlığı Müs-
teşar Yardımcısı Cemil Çetin, ögretmen
yetiştirme işinin üniversitelere bırakıldık-
tan sonra kalitenin düştüğünü ve ögret-
menlik idealinin savsaklanmaya başlandı-
ğını söyledi.
Öğretmen okullannın kuruluşunun 150.
yıldönümü törenlerle kutlandı. Milli Eği-
tim Bakanı Hikmet Uluğbay. öğretmen
okullannın kuruluşunun 150. yılı nedeniy-
le dün Çapa Anadolu Öğretmen Lisesi'nde
düzenlenen törene katıldı.
Törende konus,an Uluğbay, YÖK ile bir-
likte öğretmen yetiştiren fakültelerde eği-
tim kalitesinin arttınlmasına yönelik çalış-
malara başlandığını vurgulayarak bu prog-
ramı desteklemek amacıyla bu yıl 750 ög-
rencinin doktora eğitimi için yurtdışına
gönderildiğini kaydetti. Lisansüstü öğre-
nim gören öğretmen sayısının artmasın-
dan memnuniyet duyduklarını belirten U-
luğbay, lisansüstü eğitim gören ögretmen-
leri. üniversitelerinin bulundugu illere ata-
yarak öğretmenliği özendirdiklerini anlat-
tı. Uluğbay. TBMM Genel Kurulu"nun
gündeminde bulunan öğretmenlerin özlük
MartgerçekyüzünügöstenttYurt Haberleri Servisi - Fırtına
ve kar yağışı yurtta yaşamı olum-
suz etkiliyor. Hatay'ın Erzin ilçe-
sinde, fırtına sırasında başına ki-
remit düşen bir kişi öldü. Dört-
yol'da 10 ev ve 5 minare yıkıldı,
yaklaşık 70 binanın çatısı uçtu.
Osmahîye'de' 2" minare evlerih
1
üzerine yıkıldı. fskenderun'da ise
9 tekne battı. Kar yağışı nedeniy-
le ilköğretim okulları ve liseler
Ankara'da 1.5, Burdur ve Keçibor-
lu'da 1, Senirkent'te 2. Konya'nın
bazı ilçelerinde de 1 ile 2 gün ara-
sında tatil edildi. Yurdun çeşitli
bölgelerinde binden fazla köy yo-
lu ulaşıma kapanırken, fırtına ve
buzlanma nedeniyle yurdun bü-
yük bölümünde elektrik kesintile-
ri yaşandı.
Çukurova bölgesinde önceki
gece başlayan ve şiddetini sabaha
kadar sürdüren fırtına can aldı.
Hatay'ın Erzin ilçesine bağlı Kız-
larçayı köyünde. Veli Ozcan (70)
firtına nedeniyle çatıdan düşen ki-
remitin başına çarpması sonucu o-
lay yerinde yaşamını yitirdi.
Dün geceden bu yana süren fır-
tına, çok sayıda ağacın devrilme-
sine, bazı evlerin çatısının uçma-
sına, Kızlarçayı köyü camiinin mi-
naresinin devrilmesine yol açtı.
Fırtına, Hatay'ın Dörtyol ilçe-
sinde da yaşamı felç etti. llk beür-
lemelere göre. can kaybının olma-
dığı fırtınada, 10 ev ve 5 minare
yıkıldı, 3'ü okul çatısı olmak üze-
re. yaklaşık 70 binanın çatısı uçtu.
400 civannda ağaç devrildi. Os-
maniye'nin Mimar Sinan Mahal-
lesı'nde iki caminin minaresi de
evlerin üzerine yıkıldı. Olayda
ölen ya da yaralanan olmadı. îs-
kenderun'da fırtına, bir caminin
minaresini yıktı.
Siirt'in Kurtalan ilçesinde ise
fırtına nedeniyle kopan elektrik
kablolan. llçe Jandarma Bölük
Komutanlığı'nın çatısında yangı-
na yol açtı.
Adana ve Mersin ise dün sabah
çamur yağmunıyla uyandı.
Meteoroloji Bölge Müdürlüğü
yetkilileri, Afrika ülkelerinde olu-
Kar yağışına her lanıan olduğu gibi çocukiar sevindi. Ankara'da okullar tatil edildi.
şan toz tabakasınm bulutlar ve rüz-
gârın etkisiyle Doğu Akdeniz ve
Güneydoğu'ye geldigini ve gece
yağmurla birlikte çamura dönüş-
tüğüne dikkat çektiler. Yoğun kar
yağışı Ankara'da yaşamı durdur-
du. Kent içindeki yollann zaman
zaman ulaşıma kapanması nede-
niyle Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel programında değişiklik
yapmak zorunda kalırken TBMM
Başkanı HikmetÇetinde Meclıs'e
güçlükle ulaşabildi. 65 trafik ka-
zasının meydana geldiği Anka-
ra "da. bir kişi de yaşamını yitirdi.
Kar yağışı nedeniyle ilköğretim
okullan. lıse ve dengi okullar An-
kara'da 1.5. Burdur"da 1. Ispar-
ta'nın Senirkent ilçesinde 2. Keçi-
borlu'da 1, Kavseri'nin Sarız ilçe-
sinde 1. Iskenderun'da 2. Kon-
ya'nın Seydişehir, Beyşehır, Hü-
yük, Doğanhisar, Akşehir. Bozkır.
Altınekin. Cihanbeylı. Çeltik ve
Ilgın ilçelerinde 2. Sarayönü. Ka-
dınhanı. Taşkent. Kulu ve Yunak
ilçelerinde de 1 'er gün süre ile ta-
til edildi.
Yağışlar yurdun büyük bölü-
münde de ulaşımı aksattı. Orta
Karadeniz Bölgesı'nde 310. Kon-
va. Burdur, Kayseri veçevresinde
de 550 köy yolu ulaşıma kapandı.
haklannı düzenlemeyecek yasa tasansıy-
la. lisansüstü öğrenim gören öğretmenle-
rin ek ders ücretlerfnin yükseltileceğini be-
lirterek böylece öğretmenler arasında li-
sansüstü eğitimin özendirileceğini söyle-
di. Öğretmene yapılan yatınmın. ülkenin
geleceği için en üretken yatırım olduğunu
\nrgulayan Uluğbay. bu adımların kararlı-
lık ve bilinçle atıldığını kaydetti.
Uluğbay; BBP. FP, DYP ve MHP millet-
vekilleri tarafindan hakkın-
da verilen ve TBMM Genel
Kurulu'nda bugün öngörüş-
mesi yapılacak olan genso-
ru önergesinin oylamasıyla
ilgili bir soruya' "TBMM
hükümeti denetleme yolla-
nndan biri olarak gensoru-
ju betiriemiş, bu vol anaya-
sayasüsolsun dive konulma-
mış. Gensoruyla ilgili göriiş-
lerimi yann kürsüden anl-
atacagım" dedı.
YÖK Başkanı Prof. Dr.
Kemal Giirüz de eğitim po-
litikalannın çağın gerekleri-
ne göre akılcı bir şekilde ye-
niden düzenlenmesi gereği-
nin bir numaralı öncelik ol-
duğunu belirterek "Bundan
sonra öğretmenler en az b-
sans eğitiminden mezun ola-
cak"dedi.
YÖK'ün, İstanbul Üni-
versitesi'ne bağlı Hasan Âli
Yücel Eğitim Fakültesi ile
Gaziantep Kilis'te Muallim
Rıfat Eğitim Fakültesi ku-
rulmasına ilşkin karar aldı-
ğını anımsatan Gürüz. lise
müdürlerinin bir profesö-
rünkü kadar maaş alması.
profesör maaşlannın da cid-
di oranlarda yükseltümesi
gerektiğini söyledi.
Ankara"da da Vedat Dalo-
kay Salonu'nda düzenlenen
törende konuşan Milli Eği-
tim Bakanlığı Müsteşar Yar-
dımcısı Cemil Çetin. son
dönemde öğretmenliğin
sosyal prestij kaybettiğini
kabul ederek bunda eğitim
sisteminin önemli bir etken
olduğunu belirtti.
Eskiden "Türk bayrağı-
nın dalgalandığı her yerde
görev vapabilirim" anlayı-
şıyla yatılı öğretmen okul-
larında edinilen öğretmen-
lik idealızminin yeniden ka-
zandınlması için çalışmalar
yaptıklannı kaydeden Çetin.
"Öğretmen yetiştirme işi
üniversitelere devredildikten
sonra nitelik ve nicelik ola-
rak istenilen kalitede öğret-
men yetiştirilemedi. Türkçe
öğretmeni gereksinimi var-
ken istihdamı olmavan Al-
manca ve Fransızca öğret-
meni yetiştirildi" eleştirisin-
de bulundu.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Aynı Senaryo mu?
Yoğun bir "ara rejim" tartışması başladı. Ikfidar
birtarafa çekiyor, muhalefet bir başka tarafa çeki-
yor. Acaba ortada ciddi bir tehlike var mı yok mu?
Eğer ortada bir "ara rejim" tehlikesi varsa, bu
tehlikenin kökeninde ne var? Bu tehlike nerelerden
kaynaklanıyor? Ve Sayın Başbakan'ın dile getirdi-
ği üzere, "ara rejim"\n bizatihi kendisi mi birtehdrt
ve tehlike?
Son derece ciddi sorular bunlar. Bizim eskilerin
deyişiyle "hayati sorular". Ve yanıtlanması çokgüç
sorular.
Önce işin adını koymak gerek. "Ara rejim" diye
siyasetçilerimizin ve basının tartıştığı şeyin "Türk-
çesi", Silahlı Kuvvetler'in bir "müdahale" yaptp
yapmayacaklan.
Silahlı Kuvvetler, böyle bir müdahalenin söz ko-
nusu olmadığını ima eden açıklamalar yapıyorlar.
Zaten başka türlü imalar yapmalan da mümkün de-
ğil...
Cumhurbaşkanımız ve başbakanımız; bu "söy-
lentilerin" bir yakıştırma olduğunu dile getiriyorlar
ama oldukça tedirginler.
Aynı tedirginlik parlamento içi ve dışı muhalefet
partilerinde de var. Fazilet Partisi. böyle bir müda-
halenin nelere mal olacağını hesaplıyor. Biryandan
Refah'ın devamı olduğu mesajını veriyorlar, biryan-
dan da yeni bir parti olduklarına dair mesajlar yay-
maya çalışıyorlar. Gelişmelere karşı tavır alma ni-
yetindeler.
Aynı tedirginliği DYP'de de görüyoruz. Bir yan-
dan "tak-şakçılığın" unutulmadığının umudu ve
beklentisi içindeler; öteyandan. liderlerinin malvar-
lığının sıkıntısını yaşıyorlar. Adalet mekanizmasının
çalışmaması, hatta çökmüş olmasının getirdiği ra-
hatlık içinde, "şaibelerden" kurtulmayı umut edi-
yorlar.
CHP provoke ediliyor. MHP, böyle bir müdaha-
le olduğu takdirde, kendisine ne gibi "görevler" dü-
şebileceğinin hesabı içinde. HADEP. kabağın ken-
di başına patlayacağının bilincinde. fakat üyeleri-
ni ve "dışardan gazel okuyanlan" denetleyemıyor.
Yani işler tam anlamıyla kanşmış durumda.
Biraz yukarıda, önce işin adını koymak gerek
demiştim. Şimdi ikinci olarak, bir saptama yapa-
lım ve Türkiye gibi ülkelerde, askeri bir müdahale-
nin "gerekçesinin" ya da "ortamının" her zaman
var olduğunun altını çizelim.
Gerçekten, eğer bir ülkede sınıflar arasında böy-
lesıne bir gelir uçurumu ortaya çıkar ve uçurum git-
gide derinleşirse, her türlü müdahalenin ortamı var
demektir. Zira bu gelir uçurumu toplumun belli ke-
simlerinde umutsuzluk ve sısteme karşı inançsız-
lık ortaya çıkartır. Ve böyle bir ortamda siyasal yel-
pazenin sağ ve sol ucu "prim yapmaya" başlar.
Insanlar, "Bu sistem değişsin de ne olursa ol-
sun..." demeye başladıkları zaman, müdahalenin
"ortamı" gerçekleşmiş olur.
Fakat müdahalenin ortamının ya da gerekçesi-
nin ortaya çıkması da yetmez. Birde müdahalenin
"bahanesini" ya da "bahanelerini" bulmak veya
yaratmak gerekir. Bu da "mücadeleyi sokağa çek-
mekle" olur.
Yanlış anlaşılmak istemiyorum. Böyle söylemek-
le, işi sokağa çekenleri bir müdahaleye gerekçe ha-
zırlamakla suçlamak gibi bir niyetim asla yok. On-
ların önemli bir bölümü, sokağa dökülmekten baş-
ka bir çareleri kalmadığı için sokağa dökülüyorlar.
Ama korkanm bu durumu "birileri" istismar etmek
niyetinde.
Geçen haftanın olaylarını düşündüğüm zaman
tüylerim ürperiyor. Ankara'da binlerce memurun
üzerine panzerlerle giden emniyet güçlerı, Gazi
Mahallesi'nde PKK bayrakları açan gruba müda-
hale etmiyor...
Memuriara "sözde örgütlenme" hakkı verecek
olan sahte yasa tasarısına karşı çıkan CHP'yı ba-
san Kamu-Sen üyelerine müdahale etmeyen po-
lis, CHP'lilere müdahale ediyor. CHP otobüsünün
üzerine siyah çelenk dikmek isteyene dokunmu-
yor, bu çelengi indirmek isteyenleri copluyor...
Manisa'da işkenceci polislere beraat karan ve-
riliyor. Acaba doktor raporu dışında, işkencenin ne
gibi bir kanıtı olabilir? Video filmini çekip mahke-
meye getirecek değiller ya...
Ve bir başka mahkemede. polis ifadeleri yeterli
kanıt sayılıp pırlanta gibi gençlerin yaşamı karartı-
lıyor...
Çiller'i dolandırarak örtülü ödenekten, DYP'ye
oy sağlama bahanesiyle para alan Parsadan mah-
kûm ediliyor, Tansu Hanım "Bunun benimie ne il-
gisi var?" diyerek demokrasi havariliğine devam
ediyor.
Samimi kanaatim (belki de umudum), Silahlı
Kuvvetler'in, herhangi bir müdahale hevesindeol-
mamalan. Ama "ortam" da var, bahane de yaratı-
hyor. Şimdi de "türban olayı" ile yangının bacayı
saracağından korkuyorum. Bu sorunu, olayı "ge-
nelleştirmeden" çözmek gerek.
Bundan 3-4 sene önce, benzer bir senaryo gün-
deme getirilmek istendiği zaman, Şanar Yurdata-
pan aramış ve "Tokta, biz bu filmi gördük. Karşı
uçtan biriyle öğrencilere bir çağn yap" demıştı ve
Abdurrahman Dilipak la bir çağn yapmıştık.
(Bundan ötesi ayrı bir hikâye oldu...) Şımdı Dilipak
da "keskinleşti". Galiba çağn yapacak adam kal-
madı...
Birilerinin ağzının suyu akıyor ama "ara rejim''
nerede sorunları çözmüş? Ne zaman akıllanacak
bunlar?
Öğretmene ek
ANKARA (Cumhurryet Biirosu) - 55 hü-
kümet, gre\: toplusözleşme öngörmeyen ve
360 bin memura sendika hakkını yasaklayan
tasandaki ısrannı sürdürürken; kamu çalışan-
lan karşı mücadelelerini "irade bildirim form-
lan"yla ortaya koyacakJar. Hükümet. Kızı-
lay'da gaz bombasıyla dağıtılan memurlann
tepkisini. Kurban Bayramı öncesinde öğret-
men maaşlanna ek zam tasansını yasalaştıra-
rak yumuşatmaya çalışacak. TBMM Genel
Kurulu'nda yaklaşık 2 haftadır görüşülen, 46
maddelik kamu görevlileri sendikalan yasa ta-
sansının ancak 5 maddesi kabul edilebildi.
Bayram öncesinde çıkanlması bekJenen öğret-
men maaşlanna ek zam tasansıyla, eğitim-öğ-
retim tazminatlan, ek göstergelerdeki iyileş-
tirmelerle >-üzde 18'lik artış sağlanacak. Öğ-
retim üyelerini kapsamdışı bırakan tasarı, ek
ders ücretlerinde de yüzde 60'lık artış öngö-
rüyor. KESK üyeleri, yann TBMM Genel Ku-
rulu'nda görüşülmesine devam edilecek olan
tasanya karşı yine tüm illerde alanlara inecek-
ler. KESK Merkez Yürütme Kurulu'nun tasa-
nnın geri çekilmesi için belirlediği yeni çalış-
malar da şöyle:
• Işyerlerinde. "Grevli.toplusözleşıneH.ör-
günenme özgüıiüğünü kısıdamavan bir >asa
olmasını uvgun buluvorum" ve "v-asanınMec-
lis'tegörüşüldüğü şeküv leçıkmasını uv gun bu-
luyonım" seçeneklerinın yer aldığı 'İrade be-
lirleme formlan" imzaya açılacak. 25 Mart
1998'de sona erecek kampanyanın sonuçlan
TBMM Başkanlığı'na ve siyasi partilerin grup
başkanlıklanna iletilecek.
0 Siyasi parti yetkilileriyle merkezi ve il-
ilçe teşkilatlannda 19-20 Mart tarihleri ara-
sında görüşülecek.
0 Kamu çalışanlan kendi il millervekille-
rine 27 Mart î998 tarihine kadar yasanın geri
çekilmesi ile ilgili taleplerini faksla bildire-
cekJer.
0 Türk-lş, Hak-lş. DtSK ve meslek odala-
nyla görüşülerek tasanya karşı birlikte etkin-
lik düzenlenmesi için çalışmalar yapılacak.
Dr. Benjamin Spock'un kitabı Incil'den sonra en çok satılan kitap olmuşru
Çocuk eğiliıııiııiıı iüılii kuratncısı öldü
Dış Haberier Servisi -
Çocuklann bakımı ve
yetiştirilmesi konusunda
yazdığı kitaplarla
milyonlara ulaşan ve
anne-babalara çocuk
yetiştirmekten zevk
almayı salık \eren Dr.
Benjamin Spock (94)
California'daki evinde
önceki gün > aşama veda
etti.
Spock. 1946 yılında
yayımlanan "Bebekve
Çocuk Bakımr adındaki
llk kitabıyla çocuk
yetiştirilmesi
konusundaki geleneksel
teoriyi çürütmüştü.
Spock. edebi olmavan
kitap dalında tncil'den
sonra en çok satılan bu
kitapta. anne ve
babalığın bir zevk olması
gerektiğini söylüyordu.
Değişik dillere çevTİlen
ve 50 milyon adet satan
kitap, anne-babalann
çocuklanna olan
tutumunu
değiştirmesinde önemli
bir rol oynamıştı.
Dr. Spock. 196O'lı
yıllarda Vietnam
Savaşı'na karşı yapılan
eylemlere katıldı. 1972
yılında sa\ aş karşıtı
Halkın Partisi'nden
başkan adayı olan Spock.
oyların >üzde birinden
azını alabildi.
Insan hakları
mücadelesini ömrü
boNiınca sürdüren Spock,
1980Tİ ve 199O'lı
yıllarda ABD'nin
Küba'ya u>guladığı
ambargoları eleştirdi. Dr.
Spock'un 150 bin dolan
bulan yıllık gelirine
rağmen sağlık mai>raflan
y üzünden son aylarda
maddi sıkıntı çektiği,
karısınm kısa bir süre
önce okuyuculardan
maddi destek îstediğı
belirtildi.