Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17MART1998SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
Enflasyon İyileşiyor mu?
Prof. Dr. NURİ KARACAN
E
nflas\onu gıderıcı bır
programda para arzında-
kı kısintının zamanlama-
sı dev let butçesmın nasıl
denkle^ecegı vatırımla-
nn zamanlamaM gıbı ko-
nular>erahr Buprogramınuvgulanma-
sı v aklaşık uç \ ıl surer \ e uygulama hu-
kumetçe yurutulur Seçim kaygisi, bu
u\gulama\\ ba^ansız hale getırebıhr
Ne \ar kı \etersızbır îstıkrarprogramı
da hukumete kok iokturur LKgulan-
ma\ a ba^lanan ıstıkrar programında ka-
mu \atinmlannin kısılmaM \oluna gı-
dılmedı Benzer şekılde tarımsal des-
tekleme alımlan kısılmadı Gerek vatı-
nmlardakı gerek destekleme alımlann-
dakı kısıntı toplam talebı azaltacak fay-
dalı onlemlerdı Buna karşilık, toplam
talebı kısacak bır ba^ka onlem kabul
edıldı Ucret \e maa^lara \uzde 60 \e-
nne v uzde "*0 zam v apıldı Bu kısıntı %al-
nız gariban takımına u\ gulandı.
\linan bır karar da, MT urunlen fi-
vatlarının dondurulmasıdır. Her gın^ım
gıbı klT lennde;>atiîdegerlen>lealım-
laruucret hammadde v an mamul mad-
de)ara»ındakıtark kârdır KlT lennsa-
tış tıyatlan babıt kalmakta kullandığı
hammadde van mamul maddenın fı> a-
tı yukselmektedır Bunun sonucu olarak
K.ÎT once kardan zarara geçer sonra
zaran gıderek artar
Zarar de\ let butçesme geçer Bu u\ -
gulamanın nedenı enflasvonuonlemek-
tır sonucubutgeaçıklannı paramıkta-
nnı enflasvonu arttırmaktır Ozel gırı-
şımın konumu mumtazdır Bu kuruluş-
lann sattığı malın tıvatı yukselırken
kullandıkları emek sadece vuzde 30
zamlı K.İT urunlen sabıt tıvatlıdır Kar-
ları gıderek artar Bu gıbı çarpık \e et-
kin olmav an u\ gulamalan onlemek için
gerek ozel kesimce. gerek kamu kesi-
mince uretılen mallann fıvatlan biriik-
te dondurulur.
Ktıkrar programı u\ gulaması 1 Ocak
1998 de başladı Bıraz buruktuk Bir
\ andan. pivasa ekonomisi daha etkindir
di\e kamu kesimıni kuçulrmor, ozelleş-
tırmeve gıdi\orduk; diğer \andan, pi-
\asa vetersız deyıp fiyarları donduru-
>orduk. Para arzının (v, a da artış hızımn)
kisilmasını boşuna bekledık Bu olsa> -
dı faız haddı yukselecek, ozel yatırım-
lar \ e toplam talep azalacaktı Yıne, bı-
zım gıbı ulkelerde (G Amerıka, Afh-
ka) ulusal para aşın değerlendırthr Bu
da çok ıthal etmemıze az ıhraç etme-
mıze dış tıcaret açığı \ermemıze >ol
açar Bu avda gerçekçı kur polıtıkası
uvgulanmadı Emeklılık>aşının58-60'a
çıkanlması ıstemı zaten reddedılmıştı
4 Şubat 1998"de, Ocak 1998 mfıyatar-
tı>lan açıklandı enflasyon yukselıyor-
du
Enflasv ondakibu artış. siyasiçevreler-
ce farklı algüandı. Bır yoruma gore bu
fı\at artı>ı mevsım koşullanndan ka>-
naklanıv ordu Bır başkasına gore. bu fi-
>at artı^ından ozel kesım sorumluydu
Nevarkı bızdeyalnızOcakl998'defı-
> at artışı yuzde 1 2 oldu, o> sa Fınlandı-
y a da 1996 da kış ko^ullan da dahıl 12
avdafıvat artışı binde^ dır 'ııne fnat
arttınmı vasaklanmadığına gore. ozel
kesımm \uzde lOOenflasvonortamın-
da fıyat arttırmasını makul karşılamak
gerek Bız mevsım koşullanndan \e
çeşıtlı kesımlerdekı fı>at hareketlerın-
den etkılenmev en sovut bir fi> at indek-
sduşluvoruz Bırdebızde enflasyon ora-
nı bır kez duşmeye başlarsa hep duşer
duşuncesıvar Oysa bu doğru değıl Ar-
jantın de uygulanan ıstıkrarprogramın-
da enflaiyon oranı 1985'te yuzde 672,
1986"da vuzde 90 1987'deyuzde 131'dır
Enflasvon oranı 1986'daduşmuş 1987'de
vukselmıştır
Nukanda ozetlemeve çahştığımız is-
tikrar programı, sulandırılmış bir 'ge-
lırlerpolıtıkası'dır.Bupohtıka hukume-
tın enflasyonu vava^îatmak ıçın ucret
\e 11\atlan sınırlama çabasıdır Pekçok
ulkede u> gulanrnasına rağmen şimdiye
kadar başanlı olduğu ulke yoktur. İkın-
cı bır ıstıkrar programı IMF nın oner-
dığı 'ortodoks11
programdır Buprogram
\ergılerı arttırır, devlet harcamalannı
azaltıı, bu şekılde butçe açıklanm ku-
çultur ekonomıdekı a;,ın para mıktarı-
nı azaltır Başan olasılığı en yuksek ıs-
tıkrar programıdır Uçuncu bır ıstıkrar
programı 'heterodoks' programdır Bu
program, yukarıdakı ıkı programın ka-
nşırrudtr Bu programa gore enflasyon
oranının duşmesı ıçın ucretlenn, fıyat-
lann kambı> o haddının sıkı bır şekılde
kontrolu gerekır Bu yaklaşımı savu-
nanlann bazılan denk dev let butçesının
gereğıne de ınanmaktadır
Hemen her voksul ulkede, istikrar
programı uygulanırken gulünç şe\ler
olur. Arjantın'de îstıkrarprogramı uygu-
lanırken 1986'dayavaşla>an enflasyon.
1987'de tekrar yukselmeye başladı Fı-
> at kontrollenrun yeterlı olmadığını go-
ren Tıcaret Bakanı Mazzorin. arzı art-
tırmak ıçın bırkaç ton pılıç ıthal ettı Ne
var kt Arjantınlıler, mısırdan başka bır
şeylebeslenmış pılıç yemıyordu Maz-
zonn. bu kez. herkesın zevkıne gore pı-
lıçler ıthal ettı Halk, ıthal pılıç yemek
şoyle dursun yemeğe ıthal pılıç sokuş-
tururlar korkusuy la lokantalarda et ye-
meğı yememeye başladı Pılıç talebın-
dekı duşuş. bırçok yurtıçı pılıç yetıştı-
ncısınınıflasetmesıneyolaçtı Oysa halk
bu pılıçlen sev ıyordu Enflasyon yuk-
selmeyısurduruNordu Arjantın. 1988'de
yenı bır ıstıkrar programı uygulamaya
başladı
Enflasyon bir noktada durmaz, Uer-
ler. Bizde enflasyon oranı, 10 yıl önce
yuzde 40'tı. şimdi yuzde 100. Enflasyon
şiddetlendikce. para değerinidaha çabuk
kaybeder \e herkes parayı daha çabuk
eündcn çıkarmak ister. lktısatçılar genel-
lıkle para mıktannı yuzde 20 arttınrsa-
nız fıyatlann da y aklaşık yuzde 20 ar-
tacağına ınanırlar Oy sa 1990'da yuksek
bır enflasyon oranında Brezılya'da pa-
ra mıktan yılda yuzde yaklaşık 2000 ar-
tarken fıyatlar yaklaşık yuzde 3000 art-
tı Buna yol açan şey. yuksek enflasyon
nedenıyle paranın daha hı/Jıel değıştır-
mesıydı Enflasyondan kurtulmak ıçın
bu ulkede 1980-93 arasında 4 para bı-
nmı kullanıldı ucret v e fıyatlar 5 kez
donduruldu. 9 ekonomık ıstıkrar prog-
ramı yururluğe konuldu 12 malıye ba-
kanı değıştınldı para değennı çok ça-
buk kaybettığı ıçın onun yenne elektro-
nık para kartı, çek, para makınesı, ban-
ka mevduatı kullanıldı
Artan enflasyonun getirdiği sonınlar-
dan biri de "dolarlaşma dır. Turkı>e de
bu sureç ıçındedır Bınsı pantolonunun
cebınden para çıkarsa, bunun yansı Turk
Lırası,yansıyabancıpara(dolar mark)
olmaktadır Son 15 yıldırenflasyon ge-
çıren Israıl, Meksıka, Arjantın, Rusya da
bızım durumumuzdaydı Değennı daha
az y ıtıren dolar tutmanın bır nedenı de,
vılla satışında, apartman kırasında ev
sahıbının sozleşme bedelı olarak dolar
ıstemesi} dı Dolar uzun surede sakla-
mak ıçın de kullanılabılır Gıderek do-
larlaşmanm sakıncalan da v ardır 1) Ser-
maye kaçışını kolaylaştınr 2) herhuku-
metın para basmak, bu parayla pvyasa-
dan mal \e hızmet satın alma yetkısı
vardır Ulusal para kullanımı azalıyor-
sa. bu yetkı de azalır Sorulması gere-
ken bır soru, dolar bulundurmaya ceza
vermenın ne kadar >ennde olacağıdır
Boyle bır ceza, dolar bulundurmayı on-
lemez, fakat dolar alımını ve satırrunı
azaltır
Artan enflasyonungetirdiği sorunlar-
dan biri de 'sermaye kaçışı'dır. Bazen
bu kaçış ınanılmayacak boyutlara ula-
şır 1988 de >apılanbıraraştırmaya go-
re, en fazla sermaye kaçıran ülkeler \e
mılyar dolar olarak kaçırdıklan serma-
ye şoyledır Meksıka (84). Venezuella
(58), Arjantın (46), Brezılya (31), Fılı-
pınler (23) Meksıka'nın kaçırdıği 84
mılyar dolar Turkıye'nın bugunku dış
borçlanna hemen hemen eşıttır Turkı-
ye'den dışan yasa dışı bır dov ız akıru \ ar-
dır Orneğın Turkıye'den dovız çıkar.
kaçakçılıkyolu>laaltın gırer Her ulke-
de sermaye (tasarruf) kaçırmak yasak ol-
duğu halde nasıl sermaye kaçınlmakta-
dır9
Sermaye kaçışı genellıkle, >anıltı-
cı tıcan senetler, bonolar, mevduat >o-
luyla olur Orneğın 100 mılyon TL 'lık
mal ıhraç edılır faturaya 70 mılyon TL
yazılır yabancı alıcı genye kalanı do-
lar olarak oder ıhracatçı bunu yabancı
bır bankaya kendı hesabına > atınr Itha-
lat durumunda fatura bedeh olduğundan
yuksek gostenlır Ulaşım ve ıletışımde-
kı gehşmeler. sermaye kaçtşmı kolay laş-
tırdı
Bir ulkedeenflasyon derecesi artı> or-
sa, bu ulkenin dış kredi bulma guçluğıi
deartar. Boy le bır durumda dış kredı ta-
lebıy le karşılaşan uluslararası bır kuru-
luş. bu ulkeye aıt çeşıtlı göstergelere ba-
kar Bunlar, gelınn artış hızı, fert bâşı-
na gelır, gelınn dağıhmı, enflasyon de-
recesi. dış tıcaret fazlası (ya da açığı) gı-
bı etkenlerdır
Yuksek bır gelır artış hızı, yuksek bır
fert başına gelır, yuksek bır dış tıcaret
fazlası bu kuruluşun karannı olumlu
yonde, buna karşılık yuksek bır enflas-
yon oranı olumsuz yonde etkıler Enf-
lasyon donemlennde, spekulasyon ve
kısa vadelı kararlar egemendır Bu du-
nımda da dış borç bulunabıhr, fakat
yuksek faızle
4 Mart 1998. Şubat a\ ına ait fıy at in-
deksi açıklandı. Enflasyon bu kez dusu-
yor.Ne geçen aykı enflasyon artışından,
ne bu aykı enflasyon duşuşunden kesın
bır sonuca vanlamaz Ne var kı, ıstık-
rar programı yetersız Bu kadar su, bu
yanguu söndürmez. Bu ıstıkrar progra-
mını, devlet butçesını denkleştırmekle
ve para mıktannın artış haddını gıderek
duşurmekle guçlendırebılınz
İlgılı BakanGünesTaner'e gore K.ÎT
zamları devam edıyor (Cumhurıyet,
5'3/98) Öyleyse Şubat 98'de enflasyo-
nu düşuren şey sadece yuzde 30'luk ke-
smtı mı
9
Yıne, fıyat dondurumu dıye bır
şey yoksa, yururlukte bır ıstıkrar prog-
ramı da yok demektır
ARADA BİR
OZ1N ERDEMLI
Ceyhun Atuf Kansu
"Kanın gule donuştuğu tam bagımsız bır Tur-
kıye' ugruna savaşım vererek yaşamış olan Cey-
hun Atuf Kansu yu (Doğ 7 Aralık 1919) 20 yıl on-
ce bugun yıtırmıştık Duşunuyorum da buyuk ozan
yazar hekım Cumhurıyet aydını Ceyhun Atuf Kan-
su'yu "yıtırdık" demek doğru değıl O başucu-
muzdakı kıtaplarıyla yaşamakta bıze yol gosterı-
cı olmakta "yenı yaşamlara ozsu vermekte"
(Soylev'ı Okurken, s 10 Babamın Anısına - Işık Kan-
su)
Bılgı Yayınevı nce 1991 yılında Ceyhun Atuf
Kansu nun tum şıır ve yazıları Muzaffer Uyguner
tarafından dertenerek kıtaplaştırılmaya başlandı Bu
dızının kıtapları kıtaplığımızda hemen yerlerını al-
maktalar
Ceyhun Atuf Kansu yu okudukça, O'nun yaşa-
mını gerçek bır aydın ınsanın bılıncıyle yuregıne
sığmayan bır sevgı duyarak bağlandığı yurduna
yurdunun çocuklanna, halkına adadığını anhyo-
ruz Tum mutluluğu onlar ıçın çalışmakta onlar
ıçın savaşım vermekte bulmaktadır Bu sevgıyle bağ-
lanıp kendını adamışlık kendı yurdunun ulusu-
nun sınırlannı aşıp gıderek tum dunyayı evrenı ıçı-
ne alır Duyguları oylesıne guçludur kı, okudukça
bızım de ıçımıze dolup yureğımıze aşılandığını du-
yumsarız
O Ataturk'e yurekten denn ınançla bağlıdır Yi-
ne bır aydın olarak hıç unutmamamız gerekenle-
rı Nasıl var olduğumuzu varlık nedenlenmızı ya-
şamı boyunca yazarak gozlenmızın onune serer
Ulusal Kurtuluş Savaşı mızın Turkıye Cumhurı-
yetı'nın Turk ulusunu çagdaş uygarlıkduzeyıne ulaş-
tırmak ıçın yapılan devrımlerın ozunu felsefesını
anlamamız oğrenmemız ıçın bıze kılavuzluk yapar
Bızı Kurtuluş Savaşı mızın kazanıldığı alanlarda
dolaştırır, bagımsızlığın coşkusunu yaşatır Ata-
turk'un ta çocukluguna değın goturur bıze Ata-
turk unherduşuncesını hereylemınıaçıklar Soy-
lev ı okurken yanıbaşımızdakı ogretmenımızdır
sankı
O bır çocuk hekımı olarak da kendı ısteğıyle,
buyukkentlerden ayrılıp yurdunun ıssız koşelerın-
de çocuklara ulaşarak gorev yapar 1948 -1959 yıl-
lan arasında Turhal da halkıyla bırlıkte soluk ahp ver-
miştır
Ceyhun Atuf Kansu, "dılıne" sonsuz bır sevgı duy-
maktadır Şııriennde olsun duzyazılannda olsun ya-
1ın ıçten sıcacıkanlatımıylahalkını doğayı çocuk-
ları Ataturk'u dıhyleguzellıkleroreoreanlatmış-
tır Acılarabıle O'nun dılındeguzellık umutsuzluk-
lara umut katılmıştır 'Ben' başlıklı yazısında, "Ben
bır halk ve toplum ozanıyım Ya da oyle olmak ıs-
terım ( ) Guneş vurmuş dereler gıbı olmalı mıs-
ralanm Bulanık sulardan hoşlanmam ( )"der, Cey-
hun Atuf Kansu
O'nun "Kızamık Ağıdı" şıın ıse, yureğınden ko-
pan sarsıcı bır çığlık gıbıdır
"Ölmeden once en buyuk ısteğı, kanın gule
donuştuğu tam bagımsız bır Turkıye gormek" olan
Ceyhun Atuf Kansu nun bu ısteğı ne yazık kı hâ-
lâgerçekleşemedı Gule ulaşmak ıçın yıtırdığımız
yolumuzu bulmak ıçın Ceyhun Atuf Kansu nun
onumuze tuttuğu ışıga yonelıyoruz O da ışığıyla
bıze Ataturk'un açtığı yolu gosterıyor Izlenecektek
yolun Ataturk un yolu oldugunu soyluyor
Faiz ve Repo Kazançları...
OK.TA1 BARLıASS IstanbulBarosuA\ukatlaımdan
C
umhunvet gazetesı dahıl. hemen
butun basın \e gorsel yayın organ-
lannın guncel konulanndan bınnı
oluşturan fâızverepogebrlennınver-
gOendirflmesı,MalıveBakanlığı nın
209 sa\ ıh GeBr Vergısi GeneÎTeb-
liği ıle yepyenı bır boyut kazandı Elde edılen re-
po ve taız gelırlennın ne kadarlık kısmının ne şe-
kılde \ergılendırılecegı uzennde gereğınden çok
duruldu ama Malıye Bakanhğı'nın 209 sayıh ge-
nel teblığde verdığı orneklerın, faız gelırı elde
edenlere > asava aykın bıçımde vergı ıade edılme-
sı volunu açması hıç kımsenın tepkısını çekmedı
Bu teblığden anlaşılan bıçımıyle sıyasal ve eko-
nomık goruşu ıtıbansla faız ve repo gelırlennın
\ ergılendınlmesını doğru bulmayan bakanlık, ya-
sa geregı vergı dışı bırakamadığı bu kazançlann
vergı \ukunu, yetkı dışına taşarak azaltmak ama-
cındadır
Faız \erepokazançlannın 1997 yılı ıçın%67 6'sı-
nı vergıden mustesna kılan Gelır Vergısi Yasa-
sı nın geçıcı 39 maddeM, "Bu istisnanuı tevkif
voluyla kesikn vergh'e şumulu joktur" hukmunu
de taşır Faız kazancını beyan etmek zorunda olan
bır vergı mukellefı, be\ an ettıgı kazanç uzennden
hesaplanan vergıden ıstısna kapsamındakı faız
kazancının "te\kif yoluvla kesilen" vergısını de
mahsup ederse, vergıden mustesna tutulan faız
kazancı tev kıf voluyla da vergılendınlmemış olur
v e bov le bır u\ gulama, geçıcı 39 maddede \er alan
"Bu istısnanın tev kif\oluyla kesilen vergiye şumu-
lu \oktur" hukmûne ters duşer
Oysa. 209 numaralı genel teblığde yer alan bu-
tun omeklerde olduğu gıbı 2 numaralı ornekte de.
beyan edılen tutaruzennden hesaplanan gelır v er-
gısınden mahsup edıleceğı belırtılen 600 000 000 -
TL. toplam 5 000.000 000 - TL'lık mevduat ve
dev let tahvılı faız kazancından tevkıf yoluyla ke-
sılmış vergının tamamıdır
5 000 000 000 - TL'lık bu gelınn,
a- %67 6 oranı ıle 3 380 000 000 - TL'sı vergı-
den mustesnadır ve vergıden mustesna olan bu
kısım ıçın %12 oranı ıle 405 600 000 - TL vergı
kesılmıştır
b- %32 4 oranı ıle 1 620 000 000 - TL'sı vergi-
ye tabıdır ve vergiye tabı olan bu kısım ıçın kesı-
İen vergı de %12 oranı ıle 194 400 000 - TUdır
Bu mukellefîn beyan ettıgı tutar uzennden he-
saplanan gelır vergısınden. tevkıf yoluyla oden-
mış 600 000 000 - TL vergının tamamı mahsup
edıldığı takdırde, beyannameye gelır olarak dahıl
edılmeyen 3 380 000 000 - TL'lık muafıyetın
405 600 000 - TL'lık kesıntısı mukellefîn vergı-
sınden mahsup edılmış, yanı mukellefe ıade edıl-
mış olur Bır başka deyışle, v ergıden mustesna kı-
lınan bu kazançtan vergı tev kıfatı da altnmamış olur
Boyle bır uygulama ıse.
a- Gelır Vergısi Yasası' nın geçıcı 39 maddesın-
de ver al an " Bu istisnanuı tev kifyoluyla kesilen ver-
gi>e şumulu \oktur" hukmunu ıhlal ettığı gıbı.
b-Gelır Vergısi \asası nın 121 maddesındever
alan. "Yılhk beyannamede gosterilen gelire dahil
kazanç ve iradardan bu kanuna gore kesilmış...
vergiler, bev-anname uzennden hesaplanan gelir
vergisine mahsup edüir" huknıune de ters duşer
Çunkü, vergıden mustesna kılınan
3 380 000 000 - TL'lık bu kazanç, beyannamede
gostenlen gelire dahıl bır kazanç ve ırat değıldır
Yasa gereğı beyannamede gostenlmemıştır Bu
yazı. 209 sayıh genel teblığın valnızca faız gelır-
lenne yönelık "yasaya avkmhğmı" konu edınmış-
tır Oysa teblığ, repo geİırlennın vergılendınlme-
sınde de yasaya aykın ornekler vermektedır Ay-
nntıya gırmeksızın soylenebılırkı, yasanın 86 ve
87 maddelennde yer alan 1 500 000 000 - TL'lık
sınır, yalnızca tev kıf suretıyle vergılendınlmış ka-
zançlan konu edınır
Repo kazançlan ıse tevkıf suretıyle vergılendı-
nlmış bır kazanç değıldır ve dolayısıyla %67 6'lık
ıstısna duşuldukten sonra kalan kısım, omeğm
meskenlerden elde edılen kıra gelın gıbı. mıktan
ne olursa olsun, beyan edılmek ve bu suretle ver-
gılendınlmek gerekır
Tersıne bır uygulama. v ergı yukıamluluğunun ka-
nunla konulup kaldırılacağına ılışkın anayasal
hukmü ıhmal etmek olur
Zengin-Yoksul Uçurumu
1
5 Mart Dunya Tu-
ketıcı Hakları gu-
nuydu Tuketıcı
hakları ılk kez \^
Mart 1962 tanhınde do-
nemın \BDBaşkanı Ken-
ned\ tarafından dunyaya
ılan edılmıştır Bu tarıhten
ıtıbaren de 15 Mart Dun-
ya Tuketıcı Haklan Gunu
olarak kutlanmaktadır
Uluslararası Tuketıcıler
Orgutu (Comsumers ln-
ternatıonal) her yıl Dunya
Tuketıcı Haklan Gu-
nu'nun ana temasını belır-
leverek dunya tuketıcı
hareketlennın gundemını
bu doğrultuda oluştur-
maktadır 1996 yılında
"Herkes için saglıklı gı-
da" 1997 yılında "Sür-
durulebilir tuketim ve çev-
renin korunması" konula-
n tartışılmıştır 1998 yılı
Dunya Tuketıcı Haklan
Gunu'nun ana ızleğı (te-
ması) "Yoksulluk: deği-
şim için savaşım" olarak
belırlenmıştır
Dunya tuketıcılerı bu
yıl, yoksullaşmayı ve >ok-
sullukla savaşımı tartışa-
caktır Yoksulluğun nede-
nı. etkılerı ve nasıl yok
edılebıleceğı tuketıcı ha-
reketmın oncelıklı kaygı-
sıdır Bugun dunya nufu-
sunun dortte bırden fazla-
sı hâlâ mutlak voksulluk
ve açlıkla boguşmaktadır
(Gunde 1 \BD Dola-
n ndan az gelır duzeyınde
840 mılyon ınsanın yeterlı
yıyeceğı yoktur Açlık
ıçındedır 1 mılyara yakı-
nı, guvenlı ve temız su
kaynağından yoksundur 1
mılyara yakını okur-yazar
değıldır Bugun ınsanlık,
geçmışte yaşananlardan
daha fazla yoksulluk ıçın-
dedır Bununla bağlantıh
olarak da açlık, hastalık,
yetersız beslenme, barın-
ma, cehalet, ıçecek su
bulma gıbı buyuk sorun-
larla karşı karşıyadır
tnsanlığın. bu sorunlan
çozumleyecek ve tama-
mıyla sılebılecek duzeyde
zengınlığı ve kapasıtesı
de vardır Bunun ıçın tum
enerjımızı yoksulluğun
yok edılmesı ıçın kullan-
malıyız Tum dunyada
yoksul tuketıcılenn temel
gereksınım ve hızmetlere
ulaşabılmelen ve bunları
karşılayabılmelen ıçın tu-
ketıcı orgutlen kampan-
yalar duzenlemektedırler
Yoksulluğun yok edılme-
sınde tuketıcı orgutlennın
onemı ve rollen her geçen
gun daha da artmaktadır
Orneğın Latın Amenka
Afnka ve Asya'da tuketıcı
orgutlen, yoksullann be-
sın (gıda) ve öbur temel
gereksınımlennın karşıla-
nabılmesı amacıyla kam-
panyalar duzenlemışler-
dır
Ulkemızde de zengın-
yoksul uçurumu gıderek
buyumektedır Devlet Is-
tatıstık Enstıtusu'nun ra-
kamlarına gore Turkı-
ye'de aılelenn yuzde 31'ı,
bıreylenn yuzde 15'ı gun-
luk besın gereksınımlennı
dahı karşılayamaz durum-
da yoksuldur Günluk ge-
lın 1 dolann (230 bın TL)
altında olan ve nufiısumu-
zun yuzde 15'mı oluştu-
ran kesım açlık sınınnda
yaşıyor Ulkemtzde en
yoksul yuzde 20'lık dılım,
mıllı gelırden >uzde 5
oranında pay alırken, en
zengın yuzde 20"lık dılım
ıse yuzde 55 oranında pay
almaktadır Turkıye gelır
dağılımında dunyanm en
adaletsız 5 ulkesı
durumundadır
Mehmet Sevim
Genel Başkan
ESKI
BUZDOLABINIZI, FIRININIZI,
ÇAMAŞIR MAKINENİZI, BULAŞIK MAKİNENİZİ
ÜSKÜD4R ASLh E 3. HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
EsasNo I W Ids Karar \o WS S8
Da\aci Arzu Çclık taratından kastamonu Cıde Beltepe ko-
\unde mukım davalı Recep Celık ale\hıne açılan şıddetlı jeçım-
sızlık sebebi\le bo^anma dava^ının duru^ma'îi sonunda
2^ 2 W9S tanh \L W 10S K W98 88 -.avılı karar ıle subut
bulanda\anınkabuluıle kastanıonu Cıde Beltepe V.o%oı cıltno
016 0! sa\la no 80 kutuk no 21 de nutu^a ka\ ıtlı -\hmet kızı
Hanım dan olına l
1
)""
1
dojumlu Arzu Çelık ıle Cemal oglu Ha-
tıce den olma 19", do^umlu Re^p (,elık ın Mk nm 1J4 mad
desı u\anriLa bo-janmalanna talep edılmedığınden nafaka ve ta2-
mınat takdınne \er olmadığına mabrafların dasacı uzennde bıra
kılrnasina karar \ erılmış \ e da\ alının adre=.mın meçhul bulunma
M -ebebı\le e\\eke kendısıne tebhgatlan ılanen teblıg edılmış
\e mahkeme ılamının da ılanen tebhûıne karar \enlmış bulun-
makia da\ah Recep Çelık e mahkLine tebhgı \enne kaım olmak
uzere ılan olunur m 1998 Basın 10648
A SAYIP YERINE YE. .
SUPERLINE BUZDOLABI VERİYORUZ
ESKI TELEVI2YONUNUZU PESINATA SAYIP
YERIIME YEPYENI 70 EKRAN SABA TELEVİZYAPj
VERİYORUZ.
PENCERE
Eş'ebL
Geçen hafta bır mızahçı tanıdım, adı Şuayıp, la-
kabı Eş'eb Pekı, nasıl tanıdım'' Franz Rozent-
hal'm "Erken Islam'da Mızah" adlı kıtabı (Çevıren
Prof Ahmet Arslan, irıs Yayınlan) Eş'eb'ı tanıtıyor,
hem de çevresıyle bırlıkte
Eş'eb'ın yaşadığı donemde "Med/ne sosyetea"vur
patlasın çaloynasın.altakke.verkulah1
HazretıAli'nın
oğlu Huseyin'ın kızt Sukeyne (Sakine) bu ortamda
"guzel, nuktelı, esprtye meyıllı, aynı zamanda ıffet-
lı" bır kadın; "evı şaırlerie ve Kureyş anstokrasısın-
den kışılerte dolup taşan" Sukeyne "bırçok kez ev-
lenmış, son kocalan kılıbıkmış. "
Sukeyne, Eş'eb ı hımayesıne alıyor
Eş'eb Halrfe Osman'a uzak, Alı'ye ve soyuna ya-
kın bır gırgır kışı, şarkı soyluyor, pantomım yapıyor,
zamane palyaçosu gıbı ortalıkta dolaşıyor, dılenıyor,
açgozlu olmakla ovunuyor, hem kendını, hem çev-
resını eğlendınyor
Islam'ın erken çağındatoplumun guleryuzunu Eş'eb
vurguluyor, bızım asık suratlı yobazlar bugun bıle
Eş'eb'ın mızahına hoşgoruyle bakamazlar
•
Adamın bırı Eş'eb'e takılmış
- Babanın gur bır sakalı vardı, oysa senınkı sey-
rek1
Sen kıme çektın?
tş'eb yanıtlamış.
- Anneme'
Henf şaşmış kalmış, çekmış gıtmış
•
Eş'eb bır gun namazını kısaltmış
Cemaatten bın sormtış
- Neden kısalttın?
Eş'eb
- Ancak onu yapabıldım, demış, çunku ıçıne ıkı-
yuzluluk kanşmamış bır namazdı
•
Sukeyne, Eş'eb'e eşyasını taşıması ıçın guçlu bır
deve venlmesını emretmış Ancak kâhyası zayrf bır
deve vermış Sukeyne, durumunu sorduğunda Eş'eb
demış kı
- Bu deve semerını bıle taşıyamaz, yukunu nasıl
taşıyacak?
•
Eş'eb bır hadıse aktanrken demış kı
- Ibnı Ömer'den naklen Nafi bana, Hazretı Mu-
hammet'/n şoyle dedığını soyledı "Kendısınden ıkı
ozellık bulunan ınsan Tann'nın seçılmış dostlan ara-
sındadır"
Sormuşlar
- Bu ıkı ozellık nedır^.
Eş'eb
- Nafı bınnı unutmuştu, otekını de ben unuttum
•
Eşeb'e en guzel şarkının hangısı olduğu soruldu
- Tavadakı yağın cızırtısı
- Pekı en zevklı zaman hangısıdır^
1
- Harcayacak paran olduğu zaman
1
•
Eş'eb açgozluluğu ıle ovunurdu, bır gun soruldu
- Hıç kendınden daha açgozlu bınnı gordun mut
- Evet, drye yanıtladı Eş'eb, benım kuzum bır gun
dama çıktı, gokkuşağını gordu, bıryonca demett sa-
narak onu yakalamak ıstedı, aşağı duşup boynunu
kırdı.
•
Bır adam Eş'eb'den kendısıne borç para verme-
sını ve onun gerı odeme tanhını de ertelemesını ıste-
dı.
Eş'eb-
- Benden ıkı şey ıstıyorsun, onlardan bınnı yenne
getırsem olur mu
7
-Olur
- Öyleyse gerı odeme tanhını ertelıyorum
•
"Ben dunyanm en talıhsızadamıyım, Osman'/n kat-
ledıldığı gun doğdum, HüseyinVn oldurulduğu gun
sünnet oldum" dıyen Eş'eb anlatıyor
"Kızım saklamam ıçın bana bır dınar verdı Onu
onumdekı seccadenın altına koydum Bırsure son-
ra kız geldı ve benden dınannı ıstedı Ona 'Secca-
deyı kaldır eğerdınann doğurmuşsa, çocuğu al, dı-
nan bırak' dedım Dınann yanına bır dımem koy-
muştum Seccadeyı kaldırdı ve dırhemı aldı Bırkaç
gun sonra geldı Seccadeyı kaldırdı Bu kez dınarı
goremeyınce sordu Ben 'Dınann oldu' dıye yanıtla-
dım Ağalamaya başladı Bunun uzenne ona, 'Dına-
nn doğurduğuna ınanıyorsun da olduğune neden
ınanmıyorsun' dedım "
Nasrettın Hoca'nın unlu "kazan-tencere" oyku-
su demek kı Eş'eb'den esınlenmış
"Erken /s/am"da Medıne yaşamı sonradan ıkı k o
la aynlıyor, bın yobaz mı yobaz, asık suratlı ve bağ-
naz, otekı guleç mı guleç, neşeiı, hoşgorulu
Anadolu'da bugun ıkısı de var
nuttt* ıSMNMJt dı ni\ /mu?ı ••(*u \,ı • nm» «MODIU AHKM« m ,11?ı 34819«1 uıu n•
—'• «M1DCNI7 StMSUN III 3M\ 731 V> 16 \i H»I) - K.( I2MIK ın 73?14» 90 U |4 HAT) •
MTMVt 10 74?| .1?? 1? 45 I? H«T| • M«RM*II« tSTtNIUl tll ?1CI 3N 1/ 7013 H»T|
Kalite kontrol altında!
ECumhuriyet
kitap kulübü
TAKSİM SergiSalonu
MART AYI ETKİNLİKLERİ
SÖYLEŞİLİ İMZA GUNLERİ
18 Mart Çarşamba Saat 1700-19 00
MUZAFFER BUYRUKÇU
28 Mart Cumartesı Saat 15 00-1700
HİKMET ÇETİNKAYA
28 Mart Cumartesı Saat 17 00-19 00
SÜKRAN KURDAKUL
OKUMA GUNLERİ
79 Mart Perşembe Saat 18 00
DİLEK TÜRKER,
Boccacio'nun "DecameroıTundan
bazı bölümteri yorumluyor.
ANMA GUNLERİ
20 Mart Cuma Saat 78 30
SABAHATTİN ALİ'yi
Anma Toplantısı
PEN Yazarlar Derneğı ve Yazarlar Sendıkası katkıla^la
Adres Istıklal Cad (Aksanat Karşısı) Taksım Tel 252^81/82