Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmeni. Orhan Erinç
• Genel Yayın Koordınatörü:HikmetÇe-
tinkaya • Yazıişleri Müdürü: tbrahim
Yüdız • Sonımlu Müdûr: Fikret Ukiz
9 Haber Merken Müdürü. Hakan Kara
• Görsel Yönetaıen: Fikret Eser
Dış Haberier Şinasi Daıuşoğlu 9 tstıhbarat Cengb
Yıldınm • Ekonomr Mehmet Saraç • Kültür
Handan Şenköken • Spor \Wülkadir \ ücelman
% Makaleler Sami Karaören • Duzeitm; Abdullah
Yaacı#Fotograf Erdoğan Köseoğlu •Bılgı-Bclge
Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç
Ya\ın Kurulu tlhan Selçuk
iBaşkan). Orhan Erinç, Oktay
Kurtböke. Hikmet Çctinkaya.
Şükran Soner. Ergun Balcı.
İbrahim Yıldız. Orhan Bursalı,
Mustafa Balbav Hakan Kara.
AnkaraTemsılcısı. Mustafa Balbaj Atatürk BulvanNo:
125, Kat:4. Bakanhklar-Ankara Tel 4195020 (7 hat),
Faks. 4195027 •tzmırTemsılcKi SerdarKınk.H. Zıya
Blv. 1352 S. 2/3 Tel. 4411220, Faks: 4419117* Adana
Temsılcısı:ÇetHiYiteno$u, lnonüCd. 119S.No:l Katl,
Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15
Müessese Müdüru Lsrün Akmen •
K.oordınatar Ahmet Korulsan #
Muhasebe Böfent Yener^ldare Hüseyta
Gfirer • Işletme Önder Çetik • Bıîp-
tşlem N«U tııal • Bılgısayar Sıstem
Mfirnvet Çikr*Sanş FufletKuza
MEDYA C: • Yönetım Kumlu
Bajkanı - Genel Müdur Gülbin
Erduran # Koordınatör Reba
Işıtnttn % Genel Müdur Yardımcısı
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
513 95 80- 513 84«V6t,Faks. 5138463
Yavımla\ın ve Baun: Yenı Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayuıcılık A Ş
Turkocajı Cad 39 41 Cağaloglu 34334 lst PK:246 lslaobul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hal) Faks (0/212)513 85 95
28ŞUBAT1998 lmsak: 5.08 Güneş: 6.34 Öğle: 12.24 Ikindi: 15.27 Akşam: 18.00 Yatsı: 19.21
hattası
• REUTERS-îtalya'nın
Milano kenti, Önümüzdeki
bir hafta içinde dünya
modacılannın ilgi odağı
haline gelecek. Genellikle
Avrupa giyim
tasanmcılaraun eserlerini
sunacaklan bir dizi defile,
Milano"nun podyumlannı
renklendirecek. Yaklaşık 100
tasanmcı ve giyim
üreticisınin katılacağı
defilelerin bir kısmı dün
sahne aldı. Martın 7'sinde
sona erecek defilelerin
dünkü bölümünde, Swish
Jeans fiımasınm erotik
giysileri büyük ilgi çekti.
Bilgisayap
kongresî
• Haber Merkezi-
Birleşmış Milletler'e bağlı
"Uluslararasi Bilği lşlem
Federasyonu-lntersteno"
tarafından dûzenlenen dünya
daktilografi, bilgisayar ve
steno şampiyonalannın
Türkiye elemeleri 21 Mart
Cumartesi günü saat 14.00'te
tstanbul'da yapılacak. 1998
dünya şampiyonalan ve
kongresi ise 11-17 Temmuz
tarihleri arasmda Isviçre'nin
Lozan kentinde
gerçekleştirilecek.
Cannes'a ilk kez
Türk jüri üyesi
• Haber Merkezi -
Dünyanın en büyük reklam
yanşması Cannes
Festivali'nde ilk kez bir
Türk, jüri üyeliği yapacak.
Young&Rubicam
Reklamevi'nin başkanı
Serdar Erener basın ve jüri
üyeliğine seçildi. Son
yıllarda Cannes'a
Türkiye'den katılan eser ve
delege sayıstndaki artışın
bunda etkili olduğu
savunulurken Erener,
"Cannes jürisınde olmanın
anlamı bence yaratıcılık
konusundaki iddiamızın,
dünyadaki
meslektaşlanmızın gözünde
en üst düzeyde kabul
edılmesidir" dedi.
Kış etkisini
kaytoediyor
• ERZURUM (AA) - Doğu
Anadolu Bölgesi'nde günlük
yaşamı olumsuz yönde
etkileyen kış koşullan,
giderek etkisini kaybediyor.
Meteoroloji yetkilileri,
bölgede önümüzdeki
günlerde kar yağışının
beklenmediğini söylediler.
Yüzde 99'u ilkel yöntemlerle toplanıp depolanan çöpler insan sağlığı ve çevreye büyük zarar veriyor
Tiirldye katı abkLarla boğuşuyor• Türkiye'de katı atıklar her geçen gün artarken
belediyeler çöplerin toplanması ve depolanmasmda yetersiz
kalıyor. Hastanelerinradyoaktifatıklan diğer çöplere
kanşıyor. 80 ilde bir tane bile çöp antma tesisi yok.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Her geçen gün artan katı atıklann il-
kel yöntemlerle toplanması, insan
sağlığına ve çevreye büyük zarar ve-
riyor. Çevre Bakanhğı'nın inceleme-
lerine göre hastanelerden çıkan rad-
yoaktif atıklar diğer çöplerle kanşa-
rak tehlike oluştunırken, Türkiye'de-
ki çöplerin yüzde 99'u ilkel biçimde
depolanıyor. Devlet tstatistik Ensti-
tüsü'nün (DlE) verilerine göre ülke-
de belediyelere ait çöplük alanlannın
yüzde 98'i, çevre koşullan göz önü-
ne alınmadan belirleniyor.
Çevre Bakanı tmren Aykut'un, Ma-
mak çöplüğünü kapatmaması nede-
niyle Ankara Anakent Belediye Baş-
kanı Meüh Gökçek'i suçlamasıyla
gündeme yeniden gelen katı atıklar:
toplama, depolama ve uzaklaştırma
aşamalannda yaşanan sorunlar ne-
deniyle insan sağlığı ve çevre açısın-
dan tehlike oluşturuyor. Aykut, 80 il-
de 1 tane bile çöp antma tesisinin bu-
lunmadığından yakınırken bakanlı-
ğının yaptığı "Atıklarve Çevre" baş-
lıklı araştırma. yerel yönetimlerin,
atıklar konusundaki yetersizliklerini
ortaya koydu. "Kişi başına düşen çöp
miktannın" sürekli arttığına dikkat
çekilen araştırmada, ambalaj sanayi-
sinin çok geç yok olan plastik ve nay-
lon kullanımına teşvik edildiği vur-
gulandı. Araştırmada katı atrklarla il-
gili şu saptamalara yer verildi:
• Yerel yönetimlerin katı atıklann
toplanması. taşınması. imhası veya
değerlendirilmesi için yaptıklan har-
camalara karşın bu atıklann dönüş-
türümünden eldetttikleri gelirlerol-
dukça sınırlı kalıyor. "Rasgele boşa-
hm" diye isimlendirilebilecek sağ-
lıksız yöntem, belediyelerce yaygın
olarak kullanıhyor.
• Evsel, endüstriyel vehastane atık-
lan, kentlerdeki katı atıklann büyük
bölümünü oluşturuyor. Katı atık tür-
leri içindeki maddelerden özeüikle
plastik ve naylon çok büyük önem
tasıyor. Bu maddeler dönüşüm olana-
ğı çok zor olması nedeniyle araziye
terk edildiği zaman çok geç çürüyor
veya hiç çürümüyor. Buna karşın bu
maddelerin ambalaj sanayisinde kul-
lanımı teşvik ediliyor.
• Katı aöklann diğer sayılabilecek
etkileri arasında yangın ve patlama-
lar, gaz çıkışlan ve sızıntılar sayıla-
bilir. Hızlı atık üretimi ile karşı kar-
şıya olan iller; tstanbul, Ankara, tz-
mit, Bursa, Eskişehir, Antalya, Mer-
sin, Adana ve Erzurum. Kayseri,
Amasya, Gaziantep. Samsun, Diyar-
bakır ve Trabzon illerinde de çöp dö-
küm sahası sorunu bulunuyor.
Çöplerinyüzde 99'u ilkel birbiçim-
de düzensiz depolama ile uzaklaştı-
nlıyor. Endüstrilerin katı atıklan da
genelde belediyelerce toplanmadı-
ğından, kontrolsüz biçimde uzaklaş-
tınlıyor. Bu nedenle atıklann mikta-
n gibi, hangilerinin "tehHkefiarjk" ol-
duğu da bilinmiyor.
• Bir diğer önemli sorun olan has-
tane atıklannın çok yüksek bir yüz-
desi (yüzde 85-90) evsel atık türün-
den olup, yalnız geri kalan kûçük bir
kısmı enfekte. kesici delici ve radyo-
aktif olup tehlikeli atıklar sınıfına gi-
rer. Ancak tehlikeli atıklar genelde
ayn toplanmayıp diğer çöplerle kanş-
tınlarakuzaklastınldığı için tüm has-
tane çöpleri tehlikeli atığa dönûşüı. •
DÎEverileri
DİE tarafmdan yapılan bir çahş-
manın sonuçlanna göre de Türkiye'de
günde ortalama 53 bin 319 ton çöp
toplanıyor. Çöplüğü olan belediye-
lerin yalmzca yüzde 5.13'ü, alanla-
nn yerini belirlerken göz önünde bu-
lundurulması gereken ölçütlerin bir
bölümünü yerine getiriyor. Beledi-
yelerin yüzde 97.87'si çöp alanlan
için ekolojik, topoğrafık, hidrolojik
ve meteorolojik etütler yaptırmıyor.
ÇEVRE GÖNÜLLÜLERİ
'Ormanlar yasayla
yağmalanıyor'
ktanbulHaberServisi-
tstanbul'da yapılan ve çev -
re gönüllüleri, meslek oda-
lan temsilcileri ile hukuk-
çulannkanldığı dünkü top-
lantıda ormanlann yasal
düzenlemelerle vebazı ida-
ri uygulamalarla yağma-
landığı belirtildi. Toplan-
tıda, birbiriyle çelişen ya-
salara dikkat çekilerek or-
manlan korumaya yöne-
lik yasalann da uygulana-
madığı vurgulandı.
Istanbul Barosu Çevre
ve Kentleşme Komisyo-
nu'nun düzenlediği 'tdari
ve Yasal Düzenlemelerle
Onnan Azalması' konulu
panel, dün îstanbul Baro-
su Staj Eğitim ve Kültür
Merkezi'nde yaptldı. Pa-
nele konuşmacı olarak,
Yargıtay 20. Hukuk Daire-
si Başkanı, Dr. Ferruh At-
başofilu. IÜ Orman Fakül-
tesı C^retim Görevlisi Prof.
SedatAyano^u, SOS Çev-
re Gönüllüleri Platformu
Sözcüsü Türksen Başer
Kafaoğhı ile gazetemiz ya-
zarlan OktayEMnd ve Ra-
tfErtemkatıldılar.
Ferruh Atbaşoğlu, Ana-
yasa'nın 131. maddesinde
yer alan, bilün ve fen ba-
kımındanormannitelİğini
kaybeden alanlann orman
rejimi dışına çıkanlması
kuralının uygulamada so-
runlar yarattığını söyledi.
Prof. Sedat Ayanoğlu,
hiçbirülkenin anayasasm-
da Türkiye'deki kadar or-
man ile ilgili hükümlerbu-
lunmadığvnı, ancakbunun
orman azalmasının önüne
geçmek yerinehızlandırdı-
ğını söyledi.
Kafaoglu da, yasalardan
kaynaklanan sorunlara işa-
ret ederek " Yasatan de^ş-
tinnekde birişevaramıyor.
L'ygulama ve devletin de-
netieme işlevlerinin daha
etkin hale getirUmesi ge-
rek" dedi.
Gazetemiz yazan Ekin-
ci de, Turizmi Teşvik Ya-
sası'nın iptal edilemeye-
ceğini, ancak değiştirilme-
sinin önünde bir engel ol-
madığmı vurgulayarak hiç
bir iktidann bu yasayı de-
ğiştirmeye yanaşmadığını
kaydetti. Ertem de, hem
özel hem de devlet kuru-
luşlarmın mülkiyetinde
olan ormanlann, kamu
mülkiyeti statüsüne geti-
rilerek dokunulmaz kılın-
ması gerektiğini söyledi.
BAKAN AYKUT, TOPLUSÖZLEŞMELERDE YER ALMASIMİSTEDİ
Işçiye çevre denetimi göre\
tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
Çevre Bakanı tmrenAykut, ülkemizde-
ki yasa ve yönetmeliklerin sanayi kuru-
luşlanna antma ve bertaraf tesislerini
kurma ve işletme yükümlülüğü getirdi-
ğini anımsatarak toplu iş sözleşmelerin-
de, antma ve bertaraf tesislerinın kurul-
ması hükmünün yer almasım istedi.
Türk-lş ile Çevre Bakanlığı arasında
imzalananprotokol çerçevesinde ilki tz-
mir'de dûzenlenen '2000'fi Yıllarda Ça-
hşmaYaşamı veÇevre tlişkikri Semine-
ri'nde konuşan Aykut, sendikalardan
ve işçilerden, işverenin çevre sağlığı ve
iş güvenliği konusunda önlem alıp alma-
dığını denetlemelerini istedi. Bakanlık
olarak antma tesisi olmayan sanayi te-
sislerini belirlediklerini ve kendileri ile
protokoller yaparak antma tesislerini
yapmalan için üçer beşer aylık süreler
verdiklerini kaydeden Bakan Aykut, ant-
ma tesislerinde kullanılan enerjinin yüz-
de 25 daha ucuz olması için Enerji Ba-
kanlığı ile yapılan görüşmelerin olum-
lu sonuçlandığını söyledi.
Seminerde açılış konusması yapan
Türk-lş Genel Başkanı
de, istihdamı arttırmar -
nerek, "Clkenin en ÖP ,;
lik. Ama çevreyikon j
ve yaşavan insanlaıj
mek. btihdam ]
Meral, devlet kurur ]
lettiğini vurgulay
lanmasında valile |
rektiğini savundu j
IzmirValisiEroı,
zuatımn uygulanm- ]
cilere daha çok yet
Latinlerin
boynu
tutuldu
Yüzydın son gûneş
tunilması, Orta ve
Latin Amerika
ülkelerinde flghte
izlendL Ayuı güneşk
dünya arasına
girmesiyte oluşan tam
gûneş tutulması,
toptam üç dakika otuz
saniye sürdü.
Yüzvılın son önemli
doğa ola>ina büyük
ilgi gösteren halk.
güneş turulmasıru
izlemek için özel
gözlüklerie sokağa
dökülürken, bazı
ülkelerde yönetkfler.
hamile kadınlan
sokağa çıkmamalan
konusunda u\ardı.
(Fotoğraflar
REUTERS)
6 MART'TA VERİLE
TTBödî
belirlenH
ANKARA(AA)-TürkTa-
bipleri Birliği Merkez Kon-
seyi (TTB), 1997 yıh ödül-
lerinin sahipleri belirlendi.
TTB'den yapılan yazılı
açıklamada, "14 Mart Tıp
Ba>Tanu" dolayısıyla dağı-
tılan ödüllerin, 6 Mart'ta
Fransız Kültür Merkezi'nde
yapılacak törenle sahipleri-
ne verilecegi bildirildi.
TTB'nin Basın veSağhk
ödülü'nü kazananlar şöyle:
Halk sağlığı konusunda-
ki istikrarlı haberlen için
Cülay Demirtaş (Radikal),
sosyal tıp ve TTB ile ilgili
duyarlı çalışmalan için Mel-
da Çetiner (AA), toplum
sağlığını sürekli konu yap-
tığı için Deniz Som (Cum-
huriyet), halk sağlığı, he-
kim, sağhk personeli sorun-
lannı gündeme getirdikleri
için Emek ve Olkede Gün-
dem gazeteleri. sağhk ko-
nusundaki yaklaşımlan ve
bazı kurumlar için dûzenle-
nen sağhk kurslan nedeniy-
le
bh..
nar
ve sa,
hhğı
1997
nnın y
toğrafi
i .
f
yadünyasij
lu arayışla
giz Kılıç
Demokrasii
sal dayanış
sıyla"Birl
Eyieıni
r>
ne; öz
baskılara karşı;
ri dolayısıyla
işçjkrine" verile
TTB'nin "On
lü"ne, KorkutBo^
Hm ve topluma 1
TTB dostluğu için
SavTan.Metin(
Tüiin Öngen layık \\
"TTB tçi Özen
lü" ise "Sürekli Tıp
nd" dergisine verildi]
Bakanlar Kurulu karanyla turizm bölgesi ilan edilen 4 yerden yalnızca ikisi için dava açaJ
Büyükşehir Belediyesi'nden çifte standar
• Tayyip Erdoğan yönetimindeki belediyenin, tstinye ve
Ataköy'deki Doğuş Holding ile Emayetaş AŞ'ye ait olan alanlar için
yargıya gitmeyi tercih etmesi dikkat çekti.
e-posta: tan (a prizma.net. tr
ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - Eski
RP kökenli Recep Tayyip Erdoğan yöneti-
mindeki Îstanbul Büyükşehir Belediyesi,
Bakanlar Kurulu karanyla runzm bölgesi
ilan edilen 4 yerden sadece ikisi için dava aç-
mayı planhyor. Îstanbul Beşiktaş Atik Ali Pa-
şa Yalısı, Şişli- Bomonti ile Ataköy ve ls-
tinye bölgelerindeki SİT alanı, park, bahçe
ve yeşil alanlann noktalama yöntemiyle çı-
kanlarak hazırlanan yeni kararnamenin Ba-
kanlar Kurulu'nda imzaya açıldığı öğrenvl-
di. Alınan bilgiye göre, Îstanbul Büyükşe-
hir Belediyesi, Bakanlar Kurulu'nun daha ön-
ceki karannda yer alan bazı bölgelerin tu-
rizm merkezi ilanına karşı iptal davası aç-
mak üzere hazırlıklannı tamamladı. Ancak
SİT alanı, park, bahçe ve yeşil alanlann bu-
lunduğu 8 bölgeden 4'ünün kararnameden
çıkanlması yönündeki girişim üzerine çalış-
malar askıya alındı.
Tarihi binalann bulunduğu Şişli-Bomon-
ti bölgesi ile Atik Ali Paşa Yalısı'nın turizm
merkezi ilan edilmesine karşı çıkmayan ts-
tanbul Büyükşehir Belediyesi'nin dosyala-
nnın hazır olduğu, Bakanlar Kurulu karar-
namesi kapsamında bulunan 2 bölge için ip-
tal davası açacağı bildirildi. Belediyenin, sa-
dece tstinye ve Ataköy'deki Doğuş Holding
ile Emayetaş AŞ'ye ait olan alanlar için yar-
gıya gitmeyi tercih etmesi dikkat çekti.
tstanbul'da turizm merkezi ilan edilen yer-
lerdeki yeşil alan ve StT bölgeleri şöyle:
Beşiktaş AtikAli Pasa Yalısı: Boğaziçi kı-
yısındaki sahil saraylan dizisinde yer alan ya-
lı 5 yıldan bu yana Devlet Konukevi olarak
restore ediliyor. Yalı için Turizm Bakanlığ
ocak ayı içinde tahsise çıktı.
Şişli-Bonıonti: 1902'de Bomonti Kardeş
ler tarafından işletmeye açılan Bomonti Bi
ra Fabrikası ve çevresindeki alanı içeriyor.
Ataköy: Ataköy-Kazlıçeşme kıyı kuşa
ğındaki bölge yeşil alan olarak görünüyoT
tstinye: StT alanı niteliği taşıyan bölged
yapılaşma yasağı bulunuyor.
MESELA DEDIK ERDAL ATABEK
eçenlerde birreklamafîşini gö-
\ J rünceye kadar milletimizin ne-
den uyanmadığını anlayamamıştık.
Aslında "•MiDetimizuyuyormu,yok-
sa çok uyanık da uyuyor gibi mi ya-
pıyor?" konusu da çok tartışılıyor.
Ama genel olarak *Mffletin derin bir
uykudaolduğu,kolay kolaydauyan-
madığı''kanısı yaygın. Bu durum he-
pimizi üzüyordu. Bizler, kendimizi
çok uyanık, başkalannı uykuda san-
mayı sevdiğjmiz için de sorun bir tür-
lü çözülmüyor. 'Ne olacakbu mem-
leketin hali?* tartışmalan sürüp gi-
diyordu. Ne var ki işte bu reklamın
sloganı meseleyi hiç umulmadık bi-
çimde çözmüş görünüyor.
Neskafe: Bir mlllet
uyanıyor...
5onunda tsviçre kökenli Nestle
firması milletimizin bir tûrlü
uyanmamasını kendine dert etmiş
bulunuyor. Ünlü ürünü 'neskafe'yi
bu sorunun çözümü için harekete
geçiriyor. Reklam afişinde bir bü-
yük fincan kahve görülüyor. Altın-
da da ünlü slogan var: Bir millet
uyanıyor. Doğrusu ya insanın gözü
yaşanyor, içi bir tuhaf oluyor.
Yıllardır hepimizin derdi olan bir
sorunu böyle bir kahve-çikolata fır-
masıran çözmeye kalkması bizim
ne denli sevildiğimizi açık seçik
göstermiyor mu? Bir de "Avrupah-
lar bizi neden sevmiyor?'' diye ken-
dimize dert ederiz. İşte, Avrupalıla-
nn bizi nasıl sevdiğini görüyoruz.
Adamlar dûşünmüş taşınmış, belki
Bu Millet Neden Uyanmıyor?••
de uzun uzun araştırmışlar, sonun-
da neden uyanmadığımızı bulmuş-
lar.
Çünkü, sabahlan 'neskahve' ıç-
miyoruz. Biliyorsunuz ki biz de ün-
lü 'neskafe'yi kendimize uyarlaya-
rak 'neskahve' yapmışızdır. Keşke
bu firma onu da hesaba katıp rek-
lamm altına 'neskahve' yazsaydı.
Neyse onu akıl edememişler, bu ya-
zımızdan sonra belki onu da yapar-
lar. Çok şükür, arnk enflasyon ca-
navannı da yeneriz, trafik canava-
nnı da altederiz, Susurluk'u da çö-
zeriz. Sağ olasın neskahve.
Bu millet neden uyuyor?..
T) eki ama bumilletneden uyuyor?
± Bu sorunun nedenini anlaya-
mazsak sadece neskahve ıçip uyan-
mak işe yaramaz. Bizi neyin uyut-
tuğunu bilmemiz gerekiyor. Bunu
çözmek için de reklamlara bakmak
yeterliymiş, ama biz zamanında gö-
remedik.
Efendim. bu denli uyumamızın
nedeni de yatak yorgan şirketleri
degil miymiş? Şimdi belki de "Hop-
pala, yatak yorgan işinin uyumayla
ne Ugisi var?" diyenleriniz olabılir.
İşte bakm yatak yorgan şirketleri bu
işte nasıl bir rol oynuyor.
Bir kere yataklan üst üste yaylar
koyarak insanı rahatlatır duruma ge-
tirecek bir teknikle yapıyorlar. Oy-
le ki, yatağa yatınca rahatlıyor, be-
linizi dinlendiriyor. "Aman ne rahat-
mış, iyi ki yatmışım, keşke hep yat-
sam da uyusam" dedirtiyor. Vatan-
daş bu yatağa yatınca öyle derin bir
uykuya giriyor ki uyandırmak ola-
nağı kalmıyor.
Yöneticiler istediği kadar çırpınıp
u
Ey \atandaşuyan,durumumuziyi
değl" desin, vatandaş bu yaylı ya-
taklara gömülmüş uyuyor. Bir de
kaz tüyü yorgan yapmışlar ki aman
Allah, üstüne örten uykunun yedin-
ci katına iniyor.
Beli rahatlatan yatakla kaz tüylü
yorgan, insaru öylesine uyutuyor ki
artık milletin uyanacak hali kalmı-
yor. "Neden kaz tüyü?" diye merak
edip sorarsanız, -ki biz de merak
edip sorduk- kaz tüyü yorganlar in-
sanı da kaza çevirip rahat ettiriyor-
muş. Oh ne âlâ, gel keyfım gel. Böy-
le yatağa yatıp böyle yorganı üstü-
ne çekince ne dert kalıyor ne kasa-
vet. Onun için de bu millet uyuyor,
uyanmaya da mecali kalmıyor. Bu
yatak yorgan meselesi çözülmeden
de. bu milletin uyanmayacağı açık
olarak anlaşılıyor.
Uyanıp da ne oluyor?..
"Uyampdaneoluyor?'' so-
runu var ki bunun üzerinde hiç-
bir şirket durmuyor. Kazara uyanan
vatandaş soru sormaya, akıl fikir
yürütmeye başlıyor. İşte o zaman
başına gelmedik iş kalmıyor. "Sen
kunsin?", "Ne haİda sorular soru-
yorsun ulan. burda sorulan ben so-
ranm", "Akıl fikiryürütüyorsun ha,
sanabu akıllan kimler veriyor?" gi-
bi durumlarla karşılaşıyor. Onun
için de insan bizimki gibi memle-
ketlerde uyanacaksa, çok dikkatli
uyanmalı. Kazara uyanıyorsa sağı-
na soluna, önüne arkasına dikkat
bakmalı, sırtım duvara dayayan
usul usulyürümeli. Uyanmamn b
deli bizde pek ağır oluyor, dikk
etmeli.
Ama yakında hapishaneleri öz«
leştirirlerse o zaman "mahpus şi
keUeri" kurulursa onlar bu uyanm
yı teşvik ederlerki kendilerine mi
teri çıksın. Belki de böyle şirketlı
le kahve şirketleri ortak çalışır, b
uyandınr, Öbürü uyananı misa
eder. gül gibi geçinirler.