Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 ŞUBAT 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Karatepe ifade
vermedi
• KAYSERİ (Cumhuriyet)
- Ankara DGM Cumhuriyet
Başsa\cılığı'nca21 Aralık
1997 günü, kapatılan RP'nin
genişletilmiş il divan
toplantısındakı
konusmasında "halkr. sınıf,
ırk, din, mezhep ve bölge
farklıhğı gözeterek kin ve
düşmanlığa açıkça tahnk
ettiğı" gerekçesiyle
hakkında dava açılan
Kayseri Büyükşehir
Beledıye Başkanı Şûkrü
Karatepe, Kayseri 2. Ağır
Ceza Mahkemesi"nde ifade
vermedi. Karatepe, talimatla
ifade vermeyecegini, Ankara
2 No'lu DGM'de 4 Mart
Çarşaraba günü yapılacak
duruşmaya katılarak
savunmasını orada
yapacağını söyledi.
Baykal'dan
seçim eleştirisi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal, dün
TESK'i ziyaretinde yaptığı
konuşmada, erken
seçimlerin öne alınmasına
ılişkin tartışmalara destek
vermedi. Baykal, siyasette
gelinen aşamada "kader
seçimi" yapılacağını
belirterek hükümeti, "8 ayda
neyaptılar? Ne halda seçim
istiyorlar" diye eleştirdi.
töre cinayeti
• ŞANLIURFA
(Cumhuriyet) - Şanlıurfa'da,
1995yılındaKısas
Köyü'nde işlenen bir töre
cinayetinin benzeri Bakışlar
Köyü'nde meydana geldi. 19
yaşındaki bir genç kız.
babası ve iki ağabeyi
tarafindan traktörün altına
atılarak öldürüldü. Töre
cinayetinin üç sanığı
tutuklandı. Hilvan'da da bir
genç kız yatağında
öldürülmüş olarak bulundu.
Ceylan'a
• ANKARA (Cumhurhet
Bürosu)- Partisinin
kapanmasıyla birlikte
dokunulmazlığı sona eren
eşki Ankara Milletvekili
ijföşan Hüşeyuı Ceylan'a
yurtdışmâ çıkış yasağı
konuldu.
Karadeniz'de
operasyon
• SAMSUN (AA) - Yasadışı
PKK örgütünün Ordu bölge
sorumlusu "Agit" kod adlı
Selahattin Çerçel. Ordu'nun
Çamaş ilçesinde, M16
otomatik rüfek, çok sayıda el
bombası ve patlayıcı
maddeyle güvenlık güçlerine
teslim oldu.
Gazi davası bugün
• TRABZON
(Cumhuriyet) - Istanbul
Gaziosmanpaşa'da 12-13
Mart 1995 günlerinde
meydana gelen olaylarla
ilgili davanın 6. duruşması,
bugün Trabzon Ağır Ceza
Mahkemesi'nde yapılacak.
5'i tutuklu, 1 "i gıyabi tutuklu
olmak üzere 20 polisuı
yargılandığı duruşmada
sanıklar hakkında 5-30 yıl
arasmda ağır hapis cezası
isteniyor.
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-DYPGenel
Başkanı Tansu Çiller'in
liderfer turu bugün başhyor.
Çiller, verilen rande^
çerçevesinde parlamentoda
gerçekleşecek görüşmelerde
önce CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal'la bir araya
gelecek. DYP lideri saat
13.30'da DSP Genel Başkanı
Bülent Ecevit, 14.30"da
Başbakan ve ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz'la
görüşecek.
Açıklama
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Vak-Bel İthalat
thracat ve Tıcaret AŞ,
gazetemizde 22 Şubat 1998
günü "Ziraat Bankası'ndan
Vakjfbank'a dava"
başlığıyla yayımlanan haber
üzerine yaptığı açıklamada,
ERN grubunun şirketleri
bünyesınde herhangi bir payı
bulunmadığını kaydetti.
ERN grubu firmalannın
Güney Afhka'da bulunan
maden haklannın satın
alındığı belirtılen
açıklamada. Anakent
Belediyesi'ne bağh
BELKO'ya kâr dağıtmu
yapılmadığı savunuldu.
Açıklamada, Deutsche
Turkishe Bank AG'nin
alacagı nedeniyle haklannda
başlattığı icra takibinin
durdurulduğu kaydedildi.
Program ve tüzüğü inceleyen başsavcılık, yasadışılık görürse partiye uyanda bulunacak
Fazîlet Partisi'ne avansEVİNGÖKTAŞ
ANKARA - Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcılığı, Anayasa Mahkemesi tarafından
kapatılan Refah Partisi'nin (RP) yerine
kurulan Fazilet Partisi (FP) hakkında ru-
tin incelemesini başlattı.
Içişleri Bakanlığı, FP ile ilgili dosyayı
önceki gün Yargıtay Cumhuriyet Başsav-
cılığı'na gönderdi.
FP'nin program ve tüzüğünü inceleme-
ye başlayan başsavcılık. yasadışılık sap-
tarsa uyanda bulunacak.
Başsavcılığa gönderilen dosyada,
FP'nin program ve tüzüğünün yanı sıra
kuruluş bildirisi ve ekleri ile kuruculara
ait kimlik bilgileri bulunuyor.
Yargıtay Başsavcıhğı yetkilileri, FP ile
ilgili işlemlerin 2820 sayıh Siyasi Parti-
• Anayasa Mahkemesi kararlanna göre, sadece "RP'nin kültürel
mirasına konmak" FP'nin kapatılması için yeterli delil değil.
ler Yasası'na (SPY) göre yürütüldüğünü
kaydederek, partinin seçime girip gire-
meme koşullannın daha sonra belirlene-
ceğini söylediler.
FP'nin seçime girebilmesi için en az 40
ilde teşkilatını kurmuş veya grup oluştur-
muş olması gerektiğini kaydeden yetkili-
ler, seçim sürecine girilmesi durumunda
FP hakkında Yüksek Seçim Kurulu'na
bilgi vereceklerini belirttiler.
Yetkililer, Anayasa Mahkemesi'nin ka-
patma karannın RP'nin siciline işlendiği-
ni söylediler. SPY'nin 10. maddesi şöy-
le:
"Cumhuriyet Başsavcıhğı'nca her siya-
si parti için bir sicil dosyası tutulur. Bu si-
cil dosyasında kuruluş bildirisi ve ekleri,
merkezorganlan ile teşkilat kurdukları il,
Uçe ve beldeleri, bunlaruı organlannda gö-
rev alanlann adlaruu, soyadlaruu, doğum
yer ve tarihlerini, meslek veya sanatlaruu
ve ikametgâhlannı gösterir onaylı listele-
ri, partinin faali>etlerini düzenleyen her
türlü yönetmeliklervediğer yayınlan, par-
tiye kayıtiı üyelerin ilçelere göre, "b" ben-
dindeki bilgileri içeren listeleri bulunur.
Cumhuriyet BaşsavcüığYnca istenilen
sicille ilgili diğer bügjvebelgeler debu dos-
yaya konulur. Bu sicil herkese açıktır. So-
ruşturma ile ilgili bilgilerin gizliliğine iliş-
kin hükümler sakkdır."
Anayasa Mahkemesi, yıllar önce "ka-
patüan partinin devamı olma" konusun-
da açıklık getirmişti. Yüksek mahkeme,
16 Temmuz 1991 günü kapatılan Türki-
ye Birleşik Komünist Partisi (TBKP) ile
ilgili verdiği kararda, davalı bir partinin
hangi hallerde kapatılan partinin devamı
sayılabileceğinin sınırlannı çizdi. Mah-
keme, karannda şöyle hükmetti:
"Davalı siyasi partinin daha önce dü-
şünce, siyasaleylem ve hukuksal örgütlen-
me bağlamında %ariık gftsteren çeşitü siya-
sal hareketlerin kültürel mirasına talip ol-
ması ya da böyle bir savda bulunması son
derece doğal ve demokratiktir. Bundan,
davalı partinin kapatılan bir partinin de-
vamı olduğunu beyan ettiği anlamım çı-
karma olanağı yoktur. Bu nedenle başsav-
cıhğınyerindegörülmeyen bu konudakiis-
teminin reddi gerekirT
Milletvekili sayısı 124e cıktı
FP'de vitrin
tartışmasıANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Fazilet Parti-
si'nin (FP) grup yönetimi
belirlerûrken etkinlik gös-
teremeyen genç kuşağın
yenı hedefi genel merkez
yönetimi oldu. Kapatılan
RP'de Genel Başkan Yar-
dımcılığı görevi yapan ts-
tanbul milletvekili Aydın
Menderes'in de katılma-
sıyla FP'nin Meclis gru-
bundaki üye sayısı I24'e
yükseldi.
Kapatılan RP'nin Genel
Başkanı Necmettin Erba-
kan, FP'deki hâkimiyetini
önceki gün yapılan grup
yönetimi seçimiyle ortaya
koydu. Erbakan'ın listesi-
ne itiraz eden genç kuşak
milletvekilleri başanlı ola-
madılar. FP'ye başlangıç-
ta soğuk yaklaşan ve 'par-
ti program, tüzük ve yöne-
rimindedegişiklik" vaadiy-
le ıkna edılen genç kuşak,
katılımlann tamamlanma-
sından sonra bu konuda
somut adımlar atılması
için harekete geçecek.
Grup seçimlerine organize
olarak katılmadıklan için
sonuç alamadıklannı sa-
vunan genç kuşak millet-
vekilleri, genel merkez
yönetimine ağırlıklarını
koyabilmek amacıyla he-
men çalışmalara başlama
karan aldılar.
Genç kuşağın önde ge-
len isimlerinden Bülent
Annç'ın birkaç gün için-
de, Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanı Melih
Gökçek'ın de pazar günü
FP'ye geçeceği bildirildı.
Kapatılan RP'deki Süley-
mancılar'ın ise FP'ye so-
ğuk baktıklan bildirildi.
TBMM Başkanhk Di-
varu'na ilk kez Fazilet Par-
tili olarak katılan üyeler,
RP'nin kapatılması ve 6
milletvekilinin üyeliğinin
düşmesi konusunu toplan-
tı gündemine de getirdiler.
FP kontenjanmdan TB-
MM Başkanvekilliği'ne
yeniden seçilen Yasin Ha-
tipoğlu, RP'nin kapatıl-
masmı tarihin degerfen-
direceğini' belırtirken '6
milletvekilinin üyeliğinin
düşmesinin de hukuka ay-
kın olduğunu ileri sürdü.
ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, Çiller'in başbakan olduğu dönemi suçladı
'Türk büyükelçi darbecfleri desteldedF
• Darbeyle ilgili belgeleri Azerbaycan savcılığı
aracılığıyla Türkiye'deki başsavcılığa ilettiğini
belirten Aliyev, bu konuda hiçbir soruşturma
yapılmadığından yakındı.
Haber Merkezi - Azerbaycan
Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev.
MİT görevlisi Ertuğrul Güven,
Türk fşbirliği ve Kalkınma Ajan-
sı (TÎKA) Temsilcisi Ferman De-
mirkol ve Türkiye'nin Azerbay-
can Büyükelçisi Altan Karama-
noğiu'nun 1995 yılında kendisine
yönelik düzenlenen darbe içinde
yer aldıklannın tespit edildiğini
açıkladı.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı
Aliyev, 1995 yılı başlannda lçiş-
len Bakan Yardımcısı Ruşen Ce-
vadov ve Ebulfeyz Elçibey tara-
findan düzenlenen darbe girişimi-
nin Türk yetkililer tarafından des-
teklendiğini ancak Türkiye'yle
ilişkilerin bozulmaması için bu
bağlantmın üzerini örttüklerini
açıkladı.
Aliyev, Kanal D'de dün gece ya-
yımlanan Arena programına şu
açıklamayı yaptı: "Banakarşı da-
ha önce de darbe girişimindf bu-
lunulmuştu. Bunun üzerine 4
Ekim 1994"te 500 bin insana hitap
etüm. Saraj ın önünde toplandılar.
Bu gösteriden sonra darbe yapa-
mayacaklannı anladılar. 7 Şubat
1995'te Türldye'nin .\zerbaycan
Büyükelçisi Altan Karamanoğlu
ile NOT görevlisi Ertuğrul Güven
ve Vural Altay benimk görüşme-
ye geldL Görüşme sırasmda 'Hal-
kın durumu kötüdür. tnsanlar yö-
netimden memnun değil. Ekono-
mik durum kötü. Yakında darbe
olabilir. Yardımcı olmak istiyoruz.
Ülkenin çeşitli yerlerinde yaptığı-
mız incelemelere göre halkm size
desteğiyok' dediler. Ben de onla-
ra 'Beni halk seçtı. Hükümeti de-
virmek isteyen beni karşısmda bu-
lur' dedim ve onlan kovdum."
Kısa bir süre sonra Azerbay-
can'da yer yer küçük ayaklanma-
larmeydana geldiğini anlatan Ali-
yev, 11 Mart I995'te Kopenhag'da
Cumhurbaşkanı Sükyman Demi-
rel'in kendisini arayarak Ceva-
dov'un darbe girişimine karşı dik-
katli olmasını istediğini kaydetti.
Aliyev, bu uyan üzerine ülkesıne
5 saat erken dönerek Bakû Hava-
alam'nda planlanan suikast girişi-
minden kurtulduğunu belirttı.
Cevadov'un birliklerinin aynı
gün Omon Karargâhrnda mevzi-
lendiğini kaydeden Aliyev, isyan-
cılann Içişleri Bakanı ile kendisi-
nin istifasmı istediğini anlattı. Ali-
yev. "Cevadov'un özel birlikleri-
nin üstlendigi Omon Karargâhı
kolluk kuvvetlerince kuşaUldL 17
Mart saat 02.00'de büyük bir ça-
hşma çıktı. Cc\ ado\ çanşmada öl-
meden önceTürk Büyükelçisi Ka-
ramanoğlu aracüığıyla teslim ol-
mak istediğini Uetti. Karamanoğ-
lu'na Cevadov ile nasıl irtibat kur-
duğunu sordum. O da uydu tele-
fonu aracıhğryla bağ kurduğunu
söyledi. Oysa uydu telefonu o ta-
rihte bende bile yokru. Bunlar te-
lefonuTürkiye'dengetirmişler.Bu
telefonla çatışma süresince Fer-
man Demirkol \c Kenan Gürel ile
sürekli bağlantı kurmuşlar" dedi.
Darbe ginşimınden sonra tutuk-
lanan Demirkol'un önce dönemin
Başbakanı Tansu ÇUler tarafın-
dan istendiğını anlatan Aliyev
şunlan söyledi:
"ÇiDeristeytice \wmedim. An-
cak daha sonra Demirel araya gi-
rerekDemirkol'un serbest bırakıl-
masını istedL Bunun üzerine gizli
bir şekilde uçağa bindirerek Tür-
kiye'ye gönderdim. Demirkol'u
serbest bırakagını için pişmanım.
Çünkü darbeye kanşan Türk yet-
kttilerin arkasında kimlerin bu-
lundugu ancak Demirkol'un ifa-
desiyle ortaya çıkabilirdi. Darbej-
leilgili belgeleri Azerbaycan savo
hğı aracıhğıyla Türkiye'deki baş-
sa\cıhğa ilettim. Ancak Türkiye'de
bu konuda hiçbir soruşturma ya-
pdmadı."
Darbecı Ruşen Cevadov'un
Türkiye'den para ve malzeme yar-
dımı aldığını belirten Haydar Ali-
yev, "Cevadov, çaöşma strasında
Türk büyükelçisi ile telefon bağ-
lanbsı kuruyor ve onun sözünü
dinliyor. Demirel bu kişikr için
"Aptalca bir iş yapmışlar" dedL
Ancak bu olaylar aptalhkla açık-
lanmaz. Demirkol olayın o kadar
içinde ki darbe sonrası uygulana-
cak ana>asayı bile hazırlamış.
Kendi aralannda \aptıklan anlaş-
maya göre, beni öidürdükten son-
ra kendi aralannda birdevlet kon-
seyi oluşturacaklarmış. Konseyde
Eİçibey, Muttalibov. Demirkol ve
Cevadov yer alacakmış. Demirkol
cumhurbaşkanı yardımcısı. Elçi-
bey ve Cevadov da cumhurbaşka-
nı olmak istiyordu" dedı.
1993 yılında dağılmakta olan
Azerbaycan'ı kendismin toparla-
dığını ileri süren Aliyev. Çiller hü-
kümetini sorumlututarak "Darbe
girişimi başanyla sonuçlansaydı
Azerbaycan dağıhrdı" diye ko-
nuştu.
IRMIKI AYDIN ENGİN
Yok canım o yürekler acısı
şişman adamdan filan söz et-
miyorum. Hele kısa yoldan kö-
şeyi dönme umuduna kapılıp
paracıklannı "titanlatanlar" da
umurumda değil. Dün "Hey
hey hey" diye böğürüyorlardı,
bugün "Vay vay vay " diye hün-
gürdüyoriar. Ne onlara acıma-
ya niyetim var ne de kılığından,
üst üste getirebildiği iki lafa ka-
dar her yanından "meymenet
fukaralığı" fışkıran çam yarma-
sına kızmaya...
Ben, on yıllardır yaşamımızı
berbat eden, tümümüzü ava-
nak yerine koyan, yaptıklannı
da "ekonomiyönetimi" diye ni-
teleyen "resmi Tıtancılar"dan
söz etmek niyetindeyim.
_ "Ekonomi dehası" Turgut
Özal'ın ve onun prens dâhile-
rinin elbiriiği ile başlattıklan, Çil-
ler'in arada bir yüzüne gözüne
bulaştırarak sürdürdüğü ve bu-
gün de aynı hızlatırmanıp giden
"Titanlama süreci" ile Kertan
Şeranoğlu nam dümencinin
çevirdikJeri arasmda ne fark ol-
duğunu anlamış değilim.
Titan, Titan! Hey, Hey, Hey!..
Tek fark: Kenan Şeranoğlu
kodeste, ötekiler hâlâ ülke eko-
nomisinin yönetiminde...
• • •
Biraz daha açalım:
Trtancılann yaptığı bir saadet
zinciri kurmaktı. Kafakola alı-
nan ilk av, bir para (2450 DM)
yatınyor ve kendi gibi avanak
dört kişi daha bulmayı yüküm-
leniyordu. Bulduğu dört kişinin
yatırdığı paralardan bir bölümü
Şeranoğlu ve hempalannın ce-
bine, bir bölümü de ilk dört ki-
şiyi bulanın cebine giriyordu.
Böylece de o, "avanaW//c"tan
"uyanıkhğa" terfi ediyordu. Ye-
ni bulunan dört kişi de gene bir
miktar para (2450 DM) yatınyor,
aynca da (her biri) dört yeni
avanak daha buluyoriardı. Yeni
avanaklann verdiği paralar, ön-
ceki avanaklarca kınşılıyor ve
onlar böylece avanaklıktan
uyanıkhğa yöneüyoriardı.
4, 16, 64, 256, 1024, 4096,
16384... derken avanaklar ge-
ometrik dizi, uyanıklar da arit-
metik dizi olarak artıyordu. Bir
ülkedeki avanaklann sayısı, o
ülke nüfusu ile sınırlı olduğun-
dan. Trtan ister istemez bir gün
çökecekti. Resmi makamlarişe
erken el koyduklan için Titan da
erken çöktü.
Buna karşılık adına ekonomi
yönetimi denen "resmi Titan"
şimdilik yürüyor.
"Resmi Titan"'\n işleyişi öte-
kinden pekfarklı değil. Şöyle:
Yurttaşlar aylığından arttırdı-
ğı, emekli maaşından ayırabil-
diği, babadan kalan evi satıp
elde ettiği paracıklan bankala-
ra vadeli tasarruf olarak yatın-
yorlar. Bankalarbunlara, (örne-
ğin bugünlerde) yaklaşık yüz-
de 80, yıllık faiz veriyor. Banka-
lar bizlerden topladıklan bu u-
fak ve büyük tasarruflarla Ha-
zine'nin (devletin), handiyse
haftalık periyotlarla açtığı "Ha-
zine Bonosu" ihalelerine katılı-
yorlar ve devletten yüzde 100 -
yüzde 110 faizle bono satın alı-
yorlar.
Devlet, bankalara yüzde 100,
yüzde 110 filan faiz ödeyerek
borç aldığı bu paralaıia yakla-
şık 6 katrityon tutan borç faiz-
lerini, 3.5 katrilyon tutan me-
mur maaşlannı, 1.5 katrilyon tu-
tan sosyal güvenlik açıklannı
karşılıyor.
Devletin borcu kabanyor. Ka-
baran borcu karşılamak için ye-
niden Hazine bonosu ihalesi
açılıyor. Bankalar, yeni ihalede
gene devlete borç veriyorlar.
Devlet de aldığı bu yeni borçla,
bankalardan daha önce aldığı
borçlann faizlerini ödüyor, cari
harcamalannı karşılıyor. Devle-
tin borcu daha da kabardığı için
yeniden ihale açıp bankalardan
borç istiyor. Bankalar da yeni-
den devlete borç verip eski ala-
caklannın faizlerini tahsil edi-
yorlar... Sonra devlet daha da
kabaran borçlannı karşılamak
için...
Şeranoğlu'nun "77fan"ından
ne farkı var bunun?
Bizim tasarruflara yüzde 80
faiz. Bizden toplanan tasarruf-
larla da devlete yüzde 100
borç.
işte "resmi Titan "ın sihirii for-
mülü. İşte resmi saadet zinci-
ri!..
Bu zincir kopar mı ?
Niye kopsun ki?..
Bankalar için ballı börek.
Ekonomimizin deha sahibi
"Şeranoğlu'lan" için hapsegir-
me tehlikesi olmaksızın "Titan,
Titan! Hey hey hey!"
Eh, gerçek enflasyonun yüz-
de 127 olduğu Avrupa medya-
sında açık açık yazılırken, yüz-
de 80 faizle bankaya para yatı-
ran bizler içinse sohbet baha-
nesi:
- Yahu arkadaş dün bakkal-
dan beyaz peynir aldım. Adi
herif gene zam yapmış. Yanm
yağlı peynire 1.200.000 lira
ödedim vallahi. N'olcakbupa-
halılıkla bizim halimiz yav? Kim
dur diyecek buna?
Sahi kim?
POIİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Goşistlerve Şeriatçılar...
Refah Partisi kapatıldı, Fazilet Partisi TBMM'de
grup kurdu...
Türkiye'de demokrasi kendine özgü işliyor...
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel de Fazilet
Partisi'ne geçen eski RP milletvekillerine yeşil ışık
tutuyor:
"Geçin, geçin; Fazilet Part/sı Refah 'ın devamı de-
ğilL"
Televizyon kanallarında Fazilet Partisi'nin yeni
üyeleri maşallah mangalda kül bırakmıyorlar, göz-
lerimizin içine baka baka demokrasi dersi veriyor-
lar...
Bu arada Fethullah Gülen de 'Kavgamız dünya
için hoşgörü' turlannı sürdürüyor, Hahambaşı Do-
ran'labuluşuyor...
Istanbul Üniversitesi'ndeki 'başörtüsü eylemine
katılan' biri kız, diğeri sakallı erkek öğrenci ise özel
televizyonda konuşuyor...
Erkek öğrenci diyor ki:
"28 Şubat örtülü darbesi inanç sahibi insanlar
üzerine baskı getirdi. Istanbul Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu örtülü darbenin söz-
cûsü olarak bizlere zulüm yapıyor..."
Oyun tam kuralına göre oynanıyor...
Dün sabah önce Fethullahçılann Zaman gazete-
sine göz attım...
Manşet, Başbakan MesutYıtmaz'ın Kuran kurs-
lanna ilişkin açıklamalannı içeriyordu:
"Devlet dine sahip çıkmalı..." '
Akit:
"Dayatmaya öfke!.. Kuran kurslannın kapatılma-
sı, Bülent Ecevit'/n bakanı Hikmet Uluğbay'/n 'Ba-
şörtüsüne yasak' genelgesi ve IÜ Rektörü Alemda-
roğlu'nun örtülü ve sakallı öğrencilere getirdiği oku-
ma yasağı tüm yurtta infıal uyandırdı..."
Milli Gazete:
"Rektöre Muhtıra!.."
Yeni Şafak:
"Haklariçin alkış... Solcu, sağcı ve Islamcı öğrsn-
ciler eğitim haklannın geri verilmesi için dün yine
meydanlara döküldü..."
Başta belirttiğim gibi oyun kuralına göre sahne-
lentyor ya da tezgâhlanıyordu...
Bu eylemin arkasında Hizbullah, İBDA-C, Fethul-
lahçılar, Nizam-ı Âlemciler, kapatılan RP'nin militan-
lan, Türkçü ve Kürtçü faşistler, goşist gruplar yer alı-
yordu...
Amaçlan da şuydu: "28 Şubat MGK karariannın
yıldönümü öncesi başörtüsünü bahane edip ey-
lem yapmak..."
Zaten bunu da öğrencilertelevizyon kanallannda
açık seçik söylüyorlardı...
Üstelik Beyazıt'taki eyleme katılanlann büyük
çoğunluğu öğrenci değildi, Sakarya ve Kocaeli'n-
den getirilen militanlardı...
•••
Kapatılan RP'nin yayın organı olan 'Milli Gazete',
Istanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğ-
lu'nu Akit ve Yeni Şafak gazeteleri gibi hedef gös-
terip şöyle dryon
"RektörAlemdaroğlu'nun keyfi olarakyayımladı-
ğı, diktatöriükle yönetilen ülkelerde bile görülme-
yen başörtülü ve sakallı öğrencilerin üniversiteye
alınmama direktifi infiale yol açtı. Beyazıt Meyda-
nı'nda toplanan, aralannda sol görüşlü öğrencile-
rin de bulunduğu binlerce öğrenci üpiversitenin
üzerindeki dayatmalann kaldınlmasını istedî..."
Istanbul Üniversitesi'ndeki sakallı ve başörtülü
öğrencilerin üzerinde ne baskı vardır ne de zulüm!..
Bu olay 28 Şubat MGK karariannın binnci yılı ne-
deniyle Cumhuriyet devrimlerine, laik, demokratik
cumhuriyete yönelik eylemin bir parçasıdır...
Zincirin halkalannda Türkçü ve Kürtçü faşistler,
yasadışı şeriatçı örgütler, Fethullahçı ve RP'ii mili-
tanlar, goşistler yer almaktadır...
Bakın daha düne dek "Demokrasi, şeriata giden
yol için araçtır" diyenler bugün demokrasiden söz
ediyorlar; 'Sürekli aydınlık için bir dakika karanlık'
eylemini "mumsöndü"diye ntteleyenler bugün 7n-
san haklan' diyoriar, Gazi olaylannı, Metin Gökte-
pe cinayetini örtbas edenler bugün 'yaşama hakkı-
nı' utanmadan sıkılmadan savunmaya kalkıyorlar...
Anadolu üniversiteleri bugün tarikat şeyhlerinin,
şıhlannın, Nurculann, Süleymancılann arka bahçe-
si olmadı mı? Oralarda türbanlı, çarşaflı kız öğren-
ciler; sakallı, şalvariı erkek öğrenciler derslere girip
çıkmıyor mu?
İnanç özgüriüğüne ise hiçbir üniversitede engel
konulmuyor...
Bakın bazı üniversitelerde kütüphaneler bile mes-
cide dönüştürüldü...
•••
Istanbul Üniversitesi'ndeki olayın gerçek nedeni
şudur.
Şeriatçı kız ve erkek öğrenciler türbanlı, çarşaflı,
sakallı, sanklı fotoğraf çektirip kimlik almak iste-
mektedirier...
Istanbul Üniversitesi Rektörlüğü de buna karşı
çıkıyor...
Bugün dinci kadınlar pasaport almak istediklerin-
de yüzleri görünmeyecek biçimde resim çektire-
mezler...
Hiçbir pasaportta salt gözleri görünen kadın fo-
toğrafı yoktur. Olsa bile yurtdışına gitse (Örneğin Al-
manya, Fransa, Amerika) gümrükten geriye çevri-
lir...
Özgürtük adına ahkâm kesenlere Istanbul Üniver-
sitesi'nde oynanmak istenen oyun duyurulur...
Eğer bilmiyorsanız bir kenara yazın, unutmamak
için de zaman zaman okuyun:
"Laik, demokratik devlet; gücünü ve egemenli-
ğini din kurallanndan almaz!"
E. Posta: HikmetCetinkaya (â raksnet.com
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Turgut Kazan: TCK
tasarısı geri çekilsin
Istanbul Haber Senisi
- Eski Istanbul Barosu
Başkanı avukat Turgut
Kazan, TBMM'ye sevk
edilen Türk Ceza Kanu-
nu (TCK) tasansının der-
hal geri çekilmesıni iste-
yerek iyileştirmeler yap-
mak üzere yeni bir ko-
misyonun oluşturulması
gerektiğini vurguladı.
lnsan Haklan Derneği
(İHD) İstanbul Şubesi
Başkanı avukat Ercan
Kanar da yeni TCK tasa-
nsının yangından mal
kaçınrcasma TBMM'ye
gönderildiğini belirterek
tasannın baskıcı ve a>n-
hkçı olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Tank Zafer
Tunaya'nın anısına dü-
zenlenen "Çarşamba
Toplantıları"nın önceki
akşamki konuğu Turgut
Kazan, tasannın aslında
"baslocı ve devletçi" an-
layışı korumaya devam
ettiğinı savundu.
Turgut Kazan, tasan-
nın en olumlu değişikli-
ğinin "ölüm cezasmın
kaldırüması" olduğunu
belirtti.