Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 ŞUBAT 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
reMM'de
stetronik sistem
denemesi
• ANKARA (AA)-
TBMM'nin yenilenen Genel
Kurul Salonu'nda, bugün,
eletronik sistem geniş
katılımlı olarak denenecek.
TBMM yönetimi ile Emlak
Konut ve yapımcı firmalar
arasında sorun olan yenilenen
Genel Kurul Salonu'ndaki
parmak izi ve elektronik
sistemlerin çahşıp
çahşmadığının tespiti için
bugiin salt çoğunluğu
sağlayacak şekilde, 300-400
kişinin katılacağı, yeni bir
deneme yapılacak. Bu
denemeye katılacak Meclis
personelinin parmak izleri
alınarak bilgisayara
yüklenecek. TBMM
Başkanbğı yetkilileri,
denemeler sonucu
başkanlıgın danısman
heyetince hazırlanacak rapora
göre Genel Kurul Salonu'nun
geçici kabulünün
yapılabileceğini bildirdiler.
Sözleşmede işin bitim tarihi
olarak öngörülen 15
Ocak'tan, geçici kabulün
yapıldiğı tarihe kadar geçen
sürede günlük 10 bin dolarlık
gecikme cezasının
uygulanacağı belirtildi.
DeğişenTüPkiye
Partisi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - DSP'den istıfa
ederek bağımsız kalan
Ankara Milletvekili Gökhan
Çapoğlu'nun başkanhğında
kurulan "Değişen Türkiye
Partisi" iDEPAR). kunıluş
dılekçesını lçişleri
Bakaiüığı'na verdı.
DEPAR'm kurulmasıyla
birlıkte, Türkiye"deki siyasi
parti sayısı 35'e yükseldi.
Partinin kurucu üyeleriyle
birlikte lçişleri Bakanhgf na
gelen Çapoğlu, kuruluş
dilekçesini Bakanlık Genel
Sekreteri Ali Bilir'e teslim
etti. Çapoğlu, burada yaptığı
konuşmada, DEPAR'ı.
Türkiye'nm oldukça zor bır
dönemden geçtiği bir süreçte
kurduklannı ve yepyeni bir
siyaset anlayışı ile görev
yapacaklannı söyledi.
Diyanefe
Israi'denziyaretçi
• ANKARA (C umhuriyet
Bürosu) - tsrail'in Sefarad
Hahambaşı Bakshi Doron.
"Türkiye ile tsrail arasında,
politik ve askeri ilişkilerden
ziyade dinler arası kültür ve
diyalog bakımından
yakınlaşma çok önemli bİT
unsur" dedi. Diyanet tşleri
Baskanı Mehmet Nuri
Yılmaz da dinlerin milletler
üzerindeki etkisinin inkâr
edilemeyeceğuu söyledi.
Hahambaşı Doron ve
berabenndeki heyet,
Türkiye'ye gerçekleştirdigi
ziyaret çerçevesinde dün
Diyanet tşleri Baskanı
Mehmet Nuri Yılmaz ile
makamında görüştü.
feretsiz Onbaşı'
davası
• KAYSERİ(AA)-DYP
Genel Başkanı Tansu
Çiller'in. "Şerefsiz Onbaşı"
sözünden dolayı. Kayseri'de
vatani göreviru onbaşı
rütbesiyle yapan bazı askerleT
tarafından açüan tazmınat
davalanndan birine dün
devam edildi. Kayseri 4.
Asliye Hukuk
Mahkemesi'nde yapılan
duruşmaya, Kocasinan Ilçe
Jandarma KomutanlığTnda
görevli. davacı Onbaşı Hasan
Can ile Çiller'in avukatlan
Sevgi Esen ve Suat Taştekir
katıldı.
Başsavcı Savaş, gerekçeli kararı 'mükemmer sözcüğüyle değerlendirdi
Tazilet'i de izleyeceğim'ANKARA (Cumtauriyet Bürosu) - Yargı-
ta> Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın.
RP'nin kapatılması ile ilgili gerekçeli kara-
n değerlendirirken "Umanm ders alnuşlar-
dır bundan sonra daha dikkatli davranmak
zorundalar" dediği öğrenildi.
Başsavcı Savaş' m, gerekçeli karar yayım-
landıktan sonra herhangi bir polemiğe yol
açmamak için bir süre gazetecılerle görüş-
meme karan aldığı belirtildi. Yüksek mah-
ketne tarafından önceki gün kendisine gön-
deriien gerekçeli karan okuyan Savaş'ın, da-
ha sonra meslektaşlanna kararla ilgili gö-
rii>lerini anlatırken "Mükemmel bir gerek-
ce tumrlamışlar. Yüksek mahkeme tarafin-
dan ileri sürdüğüm tüm görüşlerin kabul
edilmesinden murJulukduydum" dediği öğ-
renildi. Gerekçede. laikliğin köklü bir tanı-
mınui yapılmasından da mutluluk duyduğu-
nu kaydeden Savaş, RP'nin yerine kurulan
parti ya da partilerin hangi koşullarda kapa-
tüacağı konusunda şunlan bildirdi:
"Seçmençogunluğunurotmillervekilleri-
nin yeni partiye geçmesL o partinin RP'nin
devamı olduğu anlamınageİmez.Yeni paıü-
nin, laikiik karşmeylemkrinodağı haüneget-
diğini Ueri sürmek için çok sağlam ve köklü
deüllere ihtiyaç var. \eni parti hakkında ka-
patma da>ası açabilmek için Erbakan ve di-
ğer yasakhlar, sözkonusu partiyi destekliyor
mu? Erbakan >a da diğerieri. gizli gizli yeni
partininyöneticileriüe görüşüyorlar mı? Seç-
menfcrineyenipartiyi desteklemeleri için işa-
ret verryorlar nu? Aynca, eskiden RP'yi des-
tekteyen yayın organian. yeni kurulan parti
hakkında neler yazıyorlar? Buniara bakıp,
ona göre bir kanrya varacağK."
Yeni kurulan parti hakkında, kısa sürede
bir görüşe varmanın olanaksızlığını dile ge-
tiren Savaş, şunlan söyledi: "Siyasi Partiler
Yasası'nın 95. maddesinde, eskiden kapaü-
lan partinin mensuplan hakkında daha ge-
niş kısıtlamalar getiriliyordu. Gerekçeli ka-
rarda adı geçen siyasikr için 10 yıl siyasetya-
sağı getirUiyordu. TemeUi kapaülan siyasi
partilerin.kapaulmatarihinde üyeliğidevam
eden kunıculan, genel başkanı. merkez ka-
rar veyönetinıkuruhıileher kademedekiyö-
iKtim\«disiplinkuruluü\çkrinin,başkabir
siyasi partinin kurucusu. yöneticisi ve denet-
çisi olamayacaklan belirtiliyordu. Oysa şun-
di bu yasaklar yok. 95. maddede yapılan de-
ğişiklikte siyaset yasağı 5 yda indirildi. Yeni
partinin,eskinin devamıoİduğunuiddia ede-
bilmekiçin zamana ihtiyaç var."
Öte yandan Adalet Bakanhğı, mılletve-
killikleri düsen Necmettin Erbakan, Hasan
Hüseyin Ceylan. Şevki Yılmaz ve Ibrahim
HsdüÇeükhakkındaki toplam 46 fezlekenin
ıncelemesini tamamladı.
Maliye Bakanlığı, eski RP'nin malvarlığmm tasfiyesiyle ilgili tebliğ yayımladı
RP'nin mali birikimine blokeANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Kapatılan RP kökenli mil-
letvekillerinin oluşturduğu Fazi-
let Partisi. devletten 383 milyar
lira yardım alacak.
Kapatılan RP'nin malvarlığı-
nın tasfiyesiyle görevlendirilen
Maliye Bakanlığı, bu partinin
bankalar ve diğer fınans kuru-
luşlannda bulunan hesaplannın
bloke edildiğini bildirdi.
Siyasi Partiler Yasası uyann-
ca, "genel seçimkrde pariamen-
toya giren, barajı aşamasa bile
yüzde 7'den fazla oy alan, TB-
MM'de 3-10 arasında rniBetve-
kili bulunan ve 10'dan fazla mil-
letvekili olupda seçimlere girecek
şekilde örgütlenmiş partilere"
Hazine yardımt yapılıyor.
Kapatılan RP'ye üye millet-
vekillerinin katıhmıyla TB-
MM'de 10'dan fazla milletveki-
line sahip olan Fazilet Partisi,
Hazine'ye başvurarak seçimler-
le parlamentoya giren ve en az
yardım alan CHP'ye ödenen 383
milyar 447 milyon lira para ala-
FP'de sancılı başlangıç
Yenilikçîler
muhalefeti bıraktı
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Kapatılan
RP'nin yerini alan Fazilet
Partisi (FP) sancılı bir baş-
langıç yaptı. RP içindeki
çıkışları nedeniyle yeni-
likçi gnıp olarak adlandı-
nlan ve FP'ye karşı çıkan
genç kuşak milletvekille-
ri çözüldüler. Siyaset ya-
sağına karşın RP sonrasın-
dakı gelişmeleri de yön-
lendiren Necmettin Erba-
kan 'ın yakın kurmaylann-
dan Recai Kutan. yenilik-
çileri ikna için arabulucu-
luk yaptı.
Anayasa Mahkeme-
si'nin. RP'nin kapatılma-
sı ve aralannda \ccmettin
Erbakan'm da bulundugu
6 milletvekilinin üyeliği-
nin düşmesine ilişkin ka-
ran TBMM Genel Kuru-
lu'nda okundu. RP'nin
kapatılmasının fiilen yü-
riirlüğe girmesinin arduı-
dan bağımsız kalan mil-
letvekillerinin katıhmıyla
grup kuran FP, Meclis'te
çalışmasma karanfillerle
başladı. TBMM Genel
Kurulu'nun çahşmaya
başlamasıyla birlikte Nec-
mettin Erbakan'ın eskiden
oturduğu sıraya beyaz ka-
ranfıl sepeti İconması dik-
kat çekti.
FP Genel Başkanı ts-
rnail Alptekin dün yapılan
ilk grup toplantısında,
ılımlı mesajlar verdi.
Alptekin, milletvekille-
rine seslenirken "Eğer so-
rumluluklanmızın gereği-
ni yerine getirirsek top-
lumsal uzlaşma >e banşı
sağlama yönünde başanlı
oluruz. Her biriniz bir de-
mokrasi kahramam. öz-
giirlük ve fazilet timsalisi-
niz. Likemizin aynşmaya
değU. bürünleşnM>\e ihtiya-
a var. Bu ülkede bizi anla-
van ve anlayamayan her-
keseyeteceksevgüniz var"
diye konuştu. Alptekin'in
konuşma metnini
Oğuzhan Asiltürk'ün ha-
zırladığı öne sürüldü.
Alptekin milletvekili
ohnadığı için grup baş-
kanlığma planlandığı gibi
Recai Kutan. TBMM
Başkanvekilliği'ne de Ya-
sin Hatiboğju getirildi.
Istanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Tayyip
Erdoğanla birlikte hare-
ket eden yenilikçiler, ken-
di aralannda durum de-
ğerlendirmesi yaptılar.
fkinci bir parti kurulması-
nı tartışan yenilikçiler.
"RP'nin kapatümasıyla
parti tabamnda ve gru-
bundaduygusal bir ortam
oluştuğu. bu aşamada ya-
pılacak bir çıkışın yeterti
desteği bulamayacağı'' en-
dişesiyle sert bir çtkış yap-
maktan vazgeçtiler. Yeni-
likçiİCT FP'ye geçmek için
kongre öncesi bir yönetim
degişikliği yapılması ve
parti vitrininde kendi tem-
silcilerine yer verilmesi
koşullarını gündeme ge-
tirdiler.
Yenilikçi gruptan Ab-
dullah Gül ve Salih Kapu-
suz ikna olarak dün ögle-
den sonra gruba katıhrken
Manisa Milletvekili Bü-
lent Annç. "birkaç gün
daha düşüneceginr açık-
ladı. Erdoğan'a yakın
isimlerden bağımsız Is-
tanbul Milletvekili Mus-
tafa Baş. dün sabah saatle-
rinde "acelesiolmadıgmı"
söyledi. Baş, bu açıkla-
masmdan birkaç saat son-
ra FP'ye katılanlar arastn-
da yer aldı.
Partinin amblemiyle il-
gili olarak hazırlanan se-
çenekler Erbakan'a sunul-
du. Erdoğan'ın genel baş-
kan adayhğı konusundaki
tavnnın seçime endeksli
olduğu savunuldu. Hazi-
ran ayında ara seçimlerle
birlikte bir yerel seçimin
gündeme gelmesi duru-
munda Erdoğan'ın genel
başkanlıkla ilgili girişimi-
ni erteleyeceği ve beledi-
ye başkanlığı için yeniden
aday olacağı bildirildi.
DüZYAZH ORHAN BİRGtT
tpekçj'ye suikast da\asına Istanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde de%am edildi
Ka&ın: İpekçidavasında
polis oyun oynuyor
İstanbul Haber Servisi - İpekçi cina-
yeti davasının müdahil avukatlanndan
Turgut Kazan. davanın kilit isimlerin-
den Yalçuı Ozbey'in Almanya'da yapı-
lan sorgulama tutanaklannın mahkeme-
ye eksik gönderildiğini belirterek. "Em-
niyetGenelMüdürlüğü bizimle oyun oy-
nuyor" dedi. Mahkeme. belgelerin ek-
sik gönderildiğini kabul ederek Emniyet
Genel Müdürlüğü'nden yeniden isten-
mesine karar verdi.
Eski Milliyet Gazetesi Genel Yayın
Yönetmeni Abdi İpekçi'nin öldürülme-
siyle ilgili davaya İstanbul 4. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde devam edildi. Duruş-
mayı Türkiye GazetecilerCemiyeti Baş-
kanı (TGC) NailGüreli, Basın Konseyi
Başkanı Oktay Ekşi ile bazı gazeteciler
izledi. Duruşmada, tçişleri Bakanlığı
Emniyet Genel Müdürlüğü'nden
12.2.1998 tarihinde gönderilen Yalçın
Ozbey'in Almanya îrtibat görevlisi Na-
0 Aydın'ın katıhmıyla gerçekleşen, 725
sayfası Almanca, 610 sayfası Türkçe
toplam 4 klasörün gönderildiği ile ilgili
yazı okundu. Sanık avukatlanndan Ö-
hami Yeiekçj gelen evraklann Oral Çe-
lik'le ilgisi olmadığını öne sürdü. Daha
sonra söz alan avukat Turgut Kazan ise
gönderilen evraklarda. "yeui bir oyun
oynandıgmı" söyleyerek belgelerin
mahkeme tarafından istenen belgeler ol-
madığını vurguladı. Gönderilen belgele-
rin elde edilen 1.5 kilo uyuşturucu mad-
desiyle ilgili yapılan sorgulama olduğu-
nu ifade eden Kazan şöyle konuştu:
"Emniyet Genel Müdûrİüğü bizimle
oyun oy nuyor. Evraklarda eksiklik var-
dır, çıkanlmış kısımlar vardır ve bunlar
aldabcı niteliktedir. Ozbey'in Aydın'la
yaptığı görüşmelere ait cvraklar tçişleri
Bakanlığı
1
ndan yeniden istenmelidir.
Görüşmeyi yapanlar Türk olduğu için
belgelerin de Türkçe otması gerekü-."
Kısa bir ara \eren mahkeme heyetı,
Emniyet Genel Müdürlüğü'nden mah-
kemeye gönderilen belgelerin davayla
ilgisi olmadığını belirterek 3-4- 6-8 Şu-
bat 1995 tarihlerinde Türkçe olması ge-
reken belgelerin yeniden istenmesi için
aynı yere yazı yazılmasına karar vererek
duruşmayı erteledi.
Duruşma çıkışında 20 yildan az ol-
mamak üzere ağır hapis cezasıyla yar-
gılanması istenen tutuksuz sanık Oral
Çelik, kendi korumalan ve polis eşliğin-
de yoğun güvenlik önlemi altında adli-
yeden aynldı.
cak. Kapatılan RP ise 1998 ge-
lirler bütçesinden siyasi partile-
re aynlan 5 trilyon lirayı aşkın
paradan en büyük payı almaya
hak kazanmış, ancak kapatma
davası sürerken Hazine'den ala-
cağı yardıma ihtiyati tedbir ko-
nulmuştu.
Maliye Bakanlığı, ya-
yımladığı tebliğle kapatı-
lan RP'nin malvarhğı ile
ilgili araştırma ve incele-
me yapacak komisyonla-
nn ve illerde inceleme
gruplannın hemen oluştu-
rulacağını bildirdi.
Tebliğde, tespit çalışma-
lannın 15 gün içinde biti-
rilmesinin ardından 20 gün
içinde hazırlanacak rapor-
lann, valilik görüşüyle bir
hafta içinde Maliye Ba-
kanlığı Milli Emlak Genel
Müdürlüğü'ne gönderile-
ceği belirtildi.
RP'nin, devlete ve üçün-
cü kişilere olan borçlany-
la ilgili olarak başvuru sü-
resi dün başladı. Bu baş-
vurulann, en geç 1 ay için-
de belgelerle birlikte ma-
hallin en büyük mal me-
murluğuna yapılması ge-
rekiyor.
Matvarhgı " >'u
Tebliğde, RP adına açıl-
mış telefon, elektrik, su,
doğalgaz, kablolu TV ve
Intemet gibi tüm abonelik-
lerin öncelikle kapatılarak
iptal edileceği bildirildi.
RP adına kayıtlı kara, de-
niz ve hava nakil araçlan
da trafik, liman daireleri
ile Ulaştırma Bakanlığı si-
cillerinden tespit edilerek
Milli Emlak Genel Tebli-
ği'nde belirtilen idarelere
teslim edilecek.
Tasfıye sırasında ortaya
çıkacak tereddütlerin gide-
rilmesi ve uyuşmazlıklann
çözümü için Maliye Ba-
kanhğı'na baş\-urulacak.
İstanbul'da
tasfıye işlemleri
tstanbul Defterdarlığı da
kapatılan RP'nin İstanbul
il başkanlığıyla merkez il-
çe teşkilatlannda tasfıye
işlemlerine dün başladı.
Yapılan ilk çalışmalarda,
RP'nin Topkapı'daki il
merkezinin yer aldığı katın
bir şirkete kiralandığı, par-
ti tabelasının söküldüğü,
giriş kapısına da RP'nin
Fatih'teki Altay Cadde-
si'nde bulunan 12 numa-
ralı binaya taşındığını be-
lirten bir notun asıldığı
kaydedildi.
POLİTİKA GÜMJİĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
İşkence...
Ben o çocuklardan birkaçını tanıdım...
Onlara "Manisalı Çocuklar" deniyordu...
Belki o çocukların anneleri, babalanyla aynı oku-
lun bahçesinde koşturduk; belki yıllarönce "Eyle-
nin çocuklar eylenin" diyen kırmızı yanaklı sakallı
baloncuyu birlikte tanıdık...
Ey-lenin!.. Ey-lenin!..
Lenin'in adını anmak, komünizm propaganda-
sı yapmaktı o yıllar...
Baloncunun, adliyenin hemen arkasındaki ceza-
evine götürülüşünü anımsıyorum...
Elleri kelepçeliydi, iki iandarmanın arasında zor
yürüyordu...
Bir yerel gazete şu başlığı atmıştı:
"Ba/on satıcısı azılı komünist çıktı...'
Yıl 1957'ydi...
Bir bahar sabahı olmalıydı...
Baloncu okulun kapısında yoktu artık...
Aradan 40 yıl geçmiş...
Manisalı çocuklar duvarlara yazı yazdıkları için
önce gözaltına alınmış, işkenceden geçip 'silahlı
çete' kurduklan savıyla tutuklanmışlar...
Onların fotoğraflannı gördüm, televizyonlarda
annelerin çığlıklannı duydum...
O çocukların yaşamları altüst oldu. Çoğunluğu
Manisa'yıterketti...
Manisa, benim çocuklukve ilk gençlik düşlerim-
di...
Manisa 6O'lı yılların başında uygar bir kentti...
Hükümet konağının hemen arkasında Halkevi
vardı. Yusuf Atılgan'la gecenin on ikisinde baş-
layan edebiyat sohbetleri gün ışıyana dek sürer-
di...
Tıyatro günlerini anımsıyorum o yıllar. Jean Pa-
ul Sartre'ın 'Mezarsız Ö/ü/er'i Manisalı gençlerce
sahneye konulmuştu...
Selda Alkor, Tanju Okan, Macit Flordun gibi
sanatçılar, ünlü gazeteciler, yazarlar, sporcular bu
kentteyetişmiştir...
• • •
Manisalı çocukların anneleri, babaları, kardeş-, •,
leri... ~
Ben, onlann çığlıklarını hiç unutmadım!.. *-
Onlann bakışlarında Metin Göktepe'nin anne-
x
'
si Fadime Göktepe'nin hüznünü. Elazığ'da iş-
kenceyle öldürülen Sinan Demirbaş'ın annesi
Kumru Hanım'ın yalnızlığını gözledim...
önceki gün Manisa'dayargılanan işkenceci po--
lislerin gözleri nasıldı?
Zeynep Oral'ın yazısında olduğu gibtydi...
"...Sanıkpolisleri getirdiler. Onunu birden. Hep-
si birbirine benziyordu. Daha doğnısu gözleri yok-
tu. Arada bir gülümser gibi yapıyorlardı. Enseleri
çok kalındı. Ellerine baktım 'çocuklannı nasıl ok-
şariar' diye. Ellerini gizliyorlardı..."
Elazığ'da Sinan Demirbaş'ı öldürenlerin de göz-
leri yoktu ve hepsi de birbirine benziyordu...
Metin Göktepe'yi de katledenler aynı tezgâhtan
çıkmamışlar mıydı?
İşkence, ölüm ve fışlenme...
Manisalı çocuklan düşünürken onlara işkence
yapanlan lanetlerken birden 1988 yılına döndüm...
Denizli'nin Honoz ilçesindeyurttaşlarfişleniyor,
15-16 yaşlanndaki çocuklar gözaltına alınıyordu™ t
, Jandamna Komutanlığı kırsal alanda yaşayahy
yurttaşlann yerleşim alanlarını krokilerle saptıyor,"'
onlan 'devletyanlısı', 'kararsız', 'sempatizan'', 'mi-
litan' olarak beyaz, mavi, san ve kırmızı renklede
ayınyordu...
Beyaz, devlet yanlısı, kırmızı ise militandı...
Dönemin lçişleri Bakanı Mustafa Kalemli, ola-
yı soran gazetecilere ise şu açıklamayı yapıyordu:
"Bize intikal etmiş bir şeyyok!.."
Denizli Valisi şimdi Emniyet Genel Müdürü olan
Necati Biücan'dı. O da şöyle diyordu:
"Jandarma teşkilatının, sorumlu olduğu alanlar-
da çevreyi ve ınsan/an daha yakından tanımakiçin
yaptığı bir işlem olabilir..."
O yıllar JıTEM yeni kurulmuştu...
Denizli'den Diyarbakır'a; Edirne'den Kars'a;
Bursa'dan Hakkâri'ye dek kırsal kesim insanı fiş-
leniyordu...
1990'da ise Türkiye'de ve özellikle Güneydo-
ğu'da, ardından İstanbul'da faili meçhul cinayet-
leryogunlaşıyordu...
• • •
Manisa'da işkenceci polisler yargılandı...
Polisler işkenceci mi, yoksa kötü muamele ya-
pan mı?
İşin ilginç yanı, duruşma sürerken, faşistlerin ad-
liye önündeki bağrışmalanydı:
"Polise kalkan eller kınlsın!.."
Kod adları 'Yeşil' olanlar zaman zaman şöyle
slogan da atıyorlar:
"Türkiye sizinle gurur duyuyor!.."
Güneşli ve pınl pırıl bir İstanbul sabahında uyan-
dığımda, içimde bir hüzün vardı. Eminönü'nde gü-
vercinler havalanıyor, İstanbul Üniversitesi'nde şe-
riatçılar gösteri yapıyordu...
Polisler; solcu demokrat, yurtsever öğrencileri
her eylemde coplarken şeriatçılara neden hoşgö-
rülü davranıyordu?..
E. Posta: Hikmet.Cetinkaya(« raksnet.com
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Hıristiyanlıkyeryüzündeki oto-
ritesini "Tann-Hazreti Isa-Mer-
yem" birlikteliğine dayanarak
kurdu. Kutsal Kitap, bu birlikte-
llği "Teslis" olarak isimlendirir.
Bugünkü dil iie "Üç/eme".
Anayasa Mahkemesi'nin, beş
yıl süre ile politika yasaklısı Er-
bakan'ın yeni bir siyasi partinin
oluşumu için, gerçekten minder
dışına mı çekilecegi, yoksa per-
de gerisinden bir emanetçi eli ile
mi siyaset direksiyonunu elinde
tutacağı merak ediliyordu.
Kimi çevreler, yakıştırma yarı-
şına girmişler, kapatılan Reiah
Partisi'ne yeni yüzler bulmak
amacı ile akıllanna gelen ısimle-
ri sırahyorlardı. Erbakan'ın poli-
tik mizacını tanırnış olanlar için
bu tür sıralama birer "fasa fi-
so"ydu.
Nizam Partisi'nden Milli Sela-
met'e, oradan 12 Eylül cezaev-
lerine ve nihayet son Refah Par-
tisi sergüzeştine kadar Necmet-
tin Erbakan, bir camia için "Ho-
ca" idi ve bu sıfatın, kendisinin
bilimsel kimliği nedeni ile değil,
kitleye bir tür imamlık yapması
anlamında kullanıldığı da bilini-
yordu.
Kimileri, gönüllerindeki bir
"Mûslûman Demokrat Parti"sm\
Kurup yaşatmak isterken böyle
bir oluşumda genç yüzlere prim
verdiler. Bu primlerden birisinin
tepsi içinde Tayyip Erdoğan'a
sunulması sırasında ise "Hoca"
sessizliğini bozdu ve "Ben daha
ölmedim" dedi.
Geçen hafta Sabah gazetesi-
nin manşetinde yer alan ve ya-
lanlanmayan bu haykınşta, ülke-
nin yasalannı uygulamak zorun-
da kalan en yüksek mahkeme-
sinin aldığı kararla milletvekilliği
düşürülen, beşyıl siyasetten ya-
saklanan bir kıdemli politlkacı-
nın yeni stratejisi de açığa vurul-
muş oluyordu.
Nitekim, politik yaşamımız,
Kuruluşundan bu yana bir buçuk
ay geçmiş olmasına karşın Fazı-
(ef Partisi ile iki gündür tanış-
maktadır.
Ve ilginç bir tanışıklıktır yaşa-
nan.
Partinin, Siyasi Partiler Yasa-
sı'na ye kendi tüzüğüne göre bir
yönetim organı vardır. Bu orga-
nın başında da bir genel başkan
Dulunmaktadır.
Siyasi Teslis...Genel Başkan Ismail Alpte-
kin, Ankara Barosu'na kayıtlı
avukattır.
Erbakan'ın da noter onaylı
umumi vekâletnamesini taşı-
maktadır. Yani üçüncü kişiler ve
yasal kurumlar önünde kendisi-
ni temsile, dava açmaya, açılmış
olan davalara katılmaya, mal al-
maya satmaya Erbakan adına
yetkilidir.
Refah davası, Anayasa Mah-
kemesi'nde görülürken, Alpte-
kin'in kurduğu Fazilet Partisi için
kimileri, Ankara Barosu'na kayıt-
lı avukatı, geçici bir başkan ola-
rak değerlendiriyordu. Bu ne-
denle de Tayyip Erdoğan, Ab-
dullah Gül, Bülent Annç gibi
isimler, gerekçeli kararyazılıpda
RP'nin kapatılması fiilen gerçek-
leştirildikten sonra kurulacak ye-
ni partinin liderteri arasında öne
çıkartılıyorlardı.
Aklın yolu, parlamentoda var-
lığını sürdürecek bir siyasi parti
için, aynı zamanda milletvekili
olan bir genel başkan üzerinde
birleşmeyi daha ağırlıklı kıldığı
için parlamenter isimler daha
öne çıkıyordu.
Oysa "Hoca" için, aynı za-
manda TBMM kürsüsünde boy
gösterecek bir genel başkan
için, liderlik yolunun açılabilece-
ği kuşkusu önemliydi ve evet
unutmayarakyineleyelim "O da-
ha ölmemişti".
Bu nedenle de yeni partinin
örgütlenmesini, yasaiar karştsın-
da yönetilmesini Erbakan kendi
inisiyatifinde tuttu ve biçimsel
olarak bir başka ismi, kendi
umumi vekâletini taşryan bir avu-
katı genel başkanlık koltuğuna
oturttu.
Şimdi, Fazilet Partisi TB-
MM'de hızla örgütleniyor ve Er-
bakan'a yüzde yüz itaat edecek
olan milletvekilleri, parlamento-
nun altıncı partisindetoplanıyor-
lar. Fazilet Partisi, grup olma
aşamasına geldi ama; şu anda
başkanını seçmedi.
FP'nin Grup Başkanı'nın Re-
cai Kutan olacağı söyleniyor.
Bu söylentide doğruluk payı
ağırlık taşır. Çünkü Kutan. sade-
ce diyaloğa açık ve yumuşak
başlı bir kişiliğe sahip olmanın
yanı sıra "Hoca'nın güvenini de
tam olarak taşımaktadır. O kadar
ki, MSP'nınortak olduğu "1. Mil-
liyetçı Cephe" hükümeti sırasın-
da başkentte Kutan'ın bir büro-
su olduğu, Devlet Planlama Teş-
kilatı'nda işi olanlann başvurula-
nnı bu büro eli ile hazırlatıp fizi-
bilite hesaplarını yaptırdıkları
takdirde, işlerinin engelsiz bir şe-
kilde sonuçlandığı söytenirdi.
Kimi başvuru sahipleri dosya-
larının DPT'ye Kutan'ın bürosu-
nun onayı ile giderse pürüzsüz
bir şekilde çıkacağı inancını ta-
şırdı. DPT'den sorumlu Başba-
kan Yardımcısı'nın Kutan'a gü-
ven duyduğu yaygındı.
Kutan, hemen her hükümette
Erbakan'ın yanında görev aldı...
Böylece, yeni partide bir siya-
si teslis, bir üçleme yolu ile, es-
ki RP'nin boşâlttığı arenada yö-
netim yetkisinin kullanılması yo-
luna gidileceği anlaşılıyor.
Balgat tepelerinde oturan
"Hoca". Parti örgütlenmesinden
sorumlu, kongreleri hazırlayip,
adaylan saptayacak bir umumi
vekil. Yani ismail Alptekin ve mil-
letvekillerini yönetecek, kürsü
trafığini idare edecek Recai Ku-
tan.
Elbette her ikisinin de direksi-
yonu ve yönetimi "Hoca "nın
elinde olacak.
Böylesine bir garabeti politik
yaşamımız kaldınr mı diye sora-
cak olanlara, ben asıl garabetin
ipucunu vereyim.
Fazilet Partisi, bu hızla millet-
vekili kaydederse, önümüzdeki
hafta "Ana Muhalefet Partisi"
konumuna yükselir. Ismail Alpte-
kin de, Tansu Çiller'den ana
muhalefet lideriiği görevini dev-
ralır.
Böyleceyeryüzünde görülme-
yen bir yeni durum oluşur:
Parlamenter ve çok partili de-
mokrasilerde, iktidardan sonra
en çok milletvekiline sahip par-
tiye verilen "ana muhalefet" gö-
revini, milletvekili olmayan bir
genel başkan, seçilmiş başba-
kanla törenlerde aynı sırada yü-
rüyerek, zaman zaman cumhur-
başkanı ile danışma toplantılan-
na katılarak yerine getirir.
Noter vekâletiyle liderliğin bir
cilvesi de bu.
Siyasi teslis, öncelikle Refah'lı
cemaate hayırlı olsun...
Denîz Baykal:
Hükümet dayatmacı
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal ver-
gi yasa tasansını geri çe-
kebileceklerini söyleyen
Başbakan MesutYılmaz' a
"Dayatmacüıktan >az geç-
sin. Tasannın kılına do-
kundurtmazmış, o zaman
MilliGüvenlik Kurulu'nu
(MGK) toplar karar çı-
kartırsınız. Mectis'e öyle
gedrirsiniz" diye yüklen-
di. Baykal, partisinin gnıp
toplantısında son Güney-
doğu gezisi konusunda
bilgi verdi. Bölgede gör-
düğü manzaranın '^ürek
paralayKi'' olduğunu \TIT-
gulayan Baykal, "Hükü-
metin vaatleri kâğıt üze-
rinde kaldı. Kadrolar
markla saülıyor. Bu işler
kurcalandıgındagelip par-
lamentoya kadar uzanı-
yor" dedi. Bas,bakan Yar-
dımcısı Bülent Ecevit'i de
eleştiren Baykal. "İstan-
bul'da toplann yapıp, Gü-
neydoğu'da hayatı düzelt-
tik,demesi kolay. Gel de Si-
irt'i gör" diye konuştu.
Baykal, Hanefi Av-
a'nın tutuklanmasıyla il-
gili olarak da. "Devktin
bir istihbarat görevüs, sı-
radan biri değü. Ben ken-
disinitanımam. ama söyie-
dikleri fevkalade önernlT
dedi. Avcı'nın iddialannın
değerlendirilmediğine
dikkat çeken Baykal, söz-
lerini şöyle sürdürdü:
"Belki idaribaa yankş-
bklar yaparak konuşmuş
olabilir. Bunun gereğiyapı-
hr. Ancak konuyu aydın-
latmaya dönük hiçbir şey
yapmayacaksınız, sonra
da ifşaatlarda bulunan ki-
şiyi demir parmakhklar
arkasma koyacaksınız. O
zaman inandına olamaz-
sınız. Bu olay Susurluk'u
aydınlatma arayışına kat-
kiyapmamıştır.''