28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3ARALIK1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Demirel Romanya'ya gidiyor • ANKARA (Cumhuriyet Htürosu) - Cumhurbaşkanı Siileyman Demirel, Cumhurbaşkanı Emil Constantinescu'nun daveti üzenne bugün Romanya'ya gidiyor. Cumhurbaşkanı Demirel'e, 2 günlük resmi ziyareti sırasında, Devlet Bakanı Işın Çelebi, Kültür Bakanı Istemihan Talay, TBMM Dışişlen Komisyonu Başkanı Murat Karayalçrn, üst düzey yetkililer ile işadamları \ebasın mensuplanndan oluşan bir heyet eşlik edecek. Oral Çalışlar • tstanbul Haber Servisi - Yasadışı örgüt üyesi olduklan gerekçesiyle Izmir DGM'ce hapis cezasına çarptınlan Mamsalı lise öğrencilerine verilen cezayı eleştirdıkleri gerekçesiyle haklannda dava açılan gazetemız Genel Yayın ICoordinatörü Hıkmet Çetinkaya, yazanmız Oral Çalışlar ve muhabinmız Necatı Aygın'ın yargılanmalanna dün devam edıldı. lslanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya Oral Çalışlar ve avukatıkatıldı. Çalışlar, >azısında mahkeme kararı hakkında yorum yapmadığını, adalei sistemındeki eksikleri eleştirdiğini belirtti. Yazısında DGM'leri eleştirdiğini \iirgulayan Çalışlar, Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu'nun da DGM'lerin kaldınlması "yönünde çalışmalar yaptıfını anımsatarak beraatıru istedı. Düzeftmeve cevap I Cumhunyet Gazetesi'nin 23 Eylül 1998Çarşamba günlü baskısında 5'inci sayfasındaki "İP'den Suikast iddias" isimli haberde. mmekkilim Zeki Saral ile ilgıli bölümünün tekzibi ve ce\ ap mahıyetli yazuıın sunulmasıdır. 1-îbrahimŞAHlN, Fethiye'ye geldiğinde, mü\ekkilim Zeki SARAL'm işletmekte oldugu MEDtTERAN isimli otelin umuma açık restoranına ugrayarak. birlikte akşam yemeği yemişlerdir. Bu yemek gızli bır toplantı özelliği taşımamaktadır. Kaldı kı. îbrahim Şahin halen devlet memurudur. Her Türkiye Cumhunyeti vatandaşı gıbı, seyahat etme ve ülkenin her yerinde yaşama hakkı vardır. 2- Müvekkılım Zeki Saral'ın, Fethiye'de "Pırlanta" adında otelı bulunmadığı gibi, bugüne kadaf ve bugünden sonra da haberde kendısine atfedıldiği şekılde hiçbir yasadışı faalıyet ve tertibin ıçinde olmamıştır. Doğu PERİNÇEK ile ilgıli suikast iddiası mesnetsız. uydurma ve müvekkilim Zeki Saral'ı karalayarak, yıpratma gayesi taşımaktadır. Mmekkilim Zeki Saral"ın şahsının Doğu Perinçek'in şahsı ile ve Genel Başkanı oldugu Işçi Partisi ile bir ilışkısi ve husumeti de bulunmamaktadır. 3- Müvekkilim Zeki Saral maden mühendisi olup, halen Fethıye. Göcek ve Gemlik'te gerek kendi aduıa gerekse sahibi ve müdürü oldugu Sanalioğlu Ltd. Şti. unvanı altında ınşaat sektöründen, turizme, madenciliğe kadar yatınmlan olan bir işadamıdır. 4- Müvekkilim Zeki Saral'ın 1995 erken genel seçimlerde MHP Bursa Milletvekili adayı ve Gemlik MHP ilçe eskı başkanı oldugu hususlan da dikkate alındığında. mü\ ekkilimin kendi şahsi ve aile geleceğı ile ekonomik geleceğinin yanı sıra, siyasi geleceği iizerine de birtakım çe\Telerce ince hesaplar yapıldığı\eMedya kuruluşlanmn da buna alet edılmeye çalışıldığı hususu orta\a çıkmaktadır. Saygılanmızla kamuoyunun bılgisine sunanz. Zeki Saral vekili \v. Hürkan KARABOĞA Hükümeti kurma görevinin Ecevit'e verilmesine DYP'den sert tepki geldi 4 Güvenoyunu Demirel versin'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Yeni hükümet olu- şumlannda kilit parti konu- mundakı DYP'nin Genel Başkanı Tansu ÇiDer, hükü- meti kurma görevinı DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'e veren Cumhurbaşkanı Sü- ieyman Demirel'e tepkı gösterdi. Çiller, Cumhurbaşkanı'nı "anayasal bir mekaniz- manıo içineentrika ve şaibe sokmaida" suç- larken ANAP'lı seçeneklere karşı çıkan DYP yöneticileri, "Cumhurbaşkanı nu gü- venoyu verecek?" eleştirisıni yönelttıler. Önerilerini Ecevıt'i dınledikten sonra net- leştirecek olan DYP, Tansu Çiller'in başba- kanlığında DSP-DYP azınlık hükümeti ve- ya DSP azınlık hükümeti üzerinde duruyor. Çiller, Ecevit'e hükümeti kurma görevi ve- rilmeden önce topladığı partisinin grup top- lantısmda başbakanlık ısrannı dile getirir- ken ANAP ve DSP arasındaki ikili uzlaşma- yı reddetti. Cumhurbaşkanı Demirel"in Ecevit'i gö- revlendirmesinden sonra Çiller, konutuna çekilerek kurmaylanyla durum değerlendir- mesi yaptı. Görevlendırme yapıldıktan son- ra DYP kurmaylan, Ecevıt'in önerisini gör- dükten sonra net tavır ortaya koyacaklannı belirtırken ANAP-DYP-DSP hükümetinde • DYP lideri Çiller, Demiren "anayasal bir mekanizmanın içine entrika ve şaibe sokmakla" suçladı. DYP'liIer, görevlendirme biçiminin ilkelere aykın olduğunu savunurken "Bu görevlendirme kabul edilemez. Bu hükümete güvenoyunu Demirel mi verecek?" görüşünü dile getirdiler. yer almayacaklan konusunda kesin görüş biJdirdiJer. DYP'liIer, görevlendirme biçi- minin bütün ilkelere aykın olduğunu savu- nurken "Bu görevlendirme kabul edilemez. Bu hükümete güvenoj unu Demirel mi vere- cek?" görüşünü dile getirdiler. 'FP'den işaretaldı' DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan ise Cumhurbaşkanı Demu-el'ın gö- revlendirmeyi "FP'den yeşil ısık alarakyap- dgmı" ileri sürdü. Gölhan, DYP'nın yanı sı- ra CHP'nin genış tabanlı hükümet ıstediğı- ne işaret ederek "Biz olmadığınııza göre, Ecevit'in FP ya da CHP'den destek alması gerek.CHP destek vermez.O zajnan birola- sılık kalıvor. FP'den yeşil ışık aldı" dedi. Bazı DYP yöneticileri. FP'nın dışandan destek olasılığı konusunda, "Ancak FP bu- nu tabamna anlatamaz. Biz ANAP-DSP- DYT oluşumunda yer almayız. Ya Ecevitğö- revi iade eder ya da ANAP-DSP azınlık hü- kümeti kurulur. Ya da bizim şartlanmıza göre bir noktaya gelinerek sorun çözülür" görüşünü dile getirdiler. Çiller. dün partisi- nin grup topiantısında, kimsenin "fantastik hükümet modelleri aramamasını" istedı. Çiller, ülkeyı Meclis'ın aldığı karara göre Nisan 1999'da seçıme götürecek hükümerin. mutlaka sorumlu bir kişinin başbakanlığın- da kuruJması gereğini vurguladı. Hükümet oluşumlannda uzlaşmacı yaklaşım doğrul- tusunda destek almaya da vermeye de hazır olduklannı belirten Çiller, "Ancak herkes şunu bilsin ki, Cumhuriyet tarihinin yoisuz- İuklar nedeni>le düşürülen ilk \e tek iktida- n ve o iktidar modeli. orası burası çıkanla- rak yeniden diriltilmekistenhorsa orada biz yokuz" dıye konuştu. Türkiye'de ilk kez hü- kümet kurulmadığını, bunun kurallannın da belli olduğunu ifade eden Çiller. hıç kimse- nin buolayı "olağanustü birdurummuş." gı- bı göstermeye hakkı olmadığuu söyledi. Türkıye'nin "normaDeşmeye" gereksinı- mi olduğunu belırten Çiller, herkesı bu ge- reksinıme uygun tutum takınmaya çağırarak şunlan söyledi: "Herkesce bilinen normal ve anayasal süreçleri muğiaklaşnrarak. ana- yasal bir mekanizmanın içerisini entrika ve şaibelerie doldurarak Türkhe'nin normaJ- leşmesine hizmet edemez. Sistemin karakte- ri belüdir. Demokrasimiz, pariaraenter de- mokrasidir. Şayet sistemin manüğı ile bir probteminiz yoksa hükümet kurmakta bir proUeminizolmaz. Herkes cebinden anaya- sayı çıkarsıru yazdığına baksın yeter. Neyi yazmadığma bakıp Meclis iradesinin herşe- >in üzerinde oldugu gerçeğini bir tarafa bı- ralarsanız sadece kendimizi değiL bu kökiü parnyi; uğruna şehitler verdigimiz demok- rasünizi de tahrip etmiş oluruz." Çiller, Cumhurbaşkanı'nuı görevlendir- me yapmadan önce nabız yoklamasını eleş- tırirken de u Bu lüzum nereden doğuyor? Anayasadan doğmadığı kesin. Hükümeder, programını Meclis'te okurlarvesadece Mec- lis'ten güvenoyu isterier. Ondan önce veya sonra, başka türiü bir güvenoyu ve program okuma zorunluluğu yoktur" dedı. Çiller, Ecevit Çankaya Köşkü'ne davet edildikten sonra gazetecilerin sorulannı ya- nıtlarken de "Anayasayı bir kez çiğneyerek veya teamüHeri >ok savarak bir noktaya va- nrsanız, o zaman anayasa önünde, demok- rasi önünde veonun teamülleri önünde, mil- letönünde sorumlu olmadunımunda kaür- sınız" dedi. MYK toplanıyor CHP, olası koalisyona güveno^ vermeyecek ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - CHP", Cumhurbaşka- nı'nca görevlendiri- len Bülent Ecevit baş- kanlığındaki olası koalisyona güve- noyu vermeyeceğını açıkladı. CHP Genel Sekreten Adnan Keskin. "de- mokratik geleneklerin dışında bir uv- gulamava gidildigjni" söylerken ge- nel başkan yardımcısı Onur Kum- baracıbası. DSP'nın kuracağı hükü- mete güvenoyu vermeyeceklerinı bil- dirdi. CHP yöneticileri, "lider dısında geniş tabanh hükümet" istediklerinı belirterek Cumhurbaşkanı Sfileyman Demirel'ın öngördüğü koalisyona güvenoyu vermeyeceklerini açıkla- dılar. Genel Sekreter Adnan Keskin, "Demokratikgeleneklerin dışında bir uygulama ile karşı karşıvavız" dıye konuştu. Bu yaklaşımın hangi gerek- çelerle devTeye sokulduğunu anlaya- madıklannı belirten Keskin, uygula- mayı bugün yetkili kurullann toplan- tılannda değerlendireceklerini söy- ledi. Keskin, Genel Başkan Deniz Baykal'ın bugün merkez yönetim ku- rulunu (MYK) olağanustü toplanüya çağıracağını bildirdi. Genel Başkan Yardımcısı Kumba- racıbaşı, Ece\it'in göre\lendirilme- siyle ortaya çıkan tabloda bir belirsiz- lik olduğunu savundu. Kurulacak hü- kümetin çoğunluk hükümeti mi, uz- laşma hükümeti mı. yoksa geniş ta- banlı hükümet mi olacağının belirsiz kaldığını kaydeden Kumbaracıbaşı şunlan söyledi: "Eğer ANAYOL-SOL hükümeti kurulacaksa çoğunluk desteğine ihti- yaç yok. ANASOL ise ve DYP yn da FP dışandan destekliyorsa yine des- teğe ihth'aç yok. Geniş tabanh ise bi- zim yaklaşunımıza ters.Çünkü biz,B- der başbakan önennemiştik. .Ama bi- ziın güvenovu vermemiz olmaz." CHP Gmp Başkanvekıli Nihad Matkap da Cumhurbaşkanı Demi- rel'in bır arayış ıçinde olduğunu ve böyle bir seçimi uygun gördüğünü belirterek bu aşamada bir değerlen- dirme yapmanm erken olacağını ifa- de etti. CHP lideri Denız Baykal da gö- revlendirme öncesı yaptığı açıklama- da, 55. hükümetin yolsuzluklarnede- niyle düşürülen tek iktidar olduğunu belirterek ANAP ve DSP'nin, yanla- nna DYP'yi alarak eski koalisyonu canlandırmalan durumunda, güven- sizlik oyu vereceklerini bildirmişti. Baykal, böyle bir koalisyonda itiraz ettikleri konulann ortadan kalkmış ounayacağmı söyledi. ? y a n Demirel, BekoTıcaretAŞGendMüdürûGün- duz (>/demir ile Hasan Snbaşı ve ıNail KeçiliŞi Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Kalite kav- ramuıııı, toplumun ve devletin ctkin hale gekııesinin yolu olduğunu söyleyen Demirel, 21. yüzyıhn dünvada çok büyük bir yanşa sahne olacağuu ka>detti. Daha sonra Devlet Baka- nı Metin Cürdere ile Noel Baba Vakfı Vönetim Kurulu Başkanı Muammer Karabuhıt ve beraberifldeid konuk çocuk heyetini kabul eden Demirel, Noel Baba pekrini giydi Milletvekillerinin tepkisi partiye geçişleri yavaşlattı ANAP'ta katılım rahatsızlığı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Yeniden seçilme kaygısıyla ANÂP'ın kapısına daya- nan DYP ve DTP kökenli miUetvekilleri. partide tartışma yarattı. Tepkıler üzerine. toplu katılımlar önlenirken her geleni kabul ettnek yerine, daha seçıci davranma eğilimi ortaya çıktı. Bu hafta başında ANAP'a katılmak isteyen mil- letvekili sayısının 1 "?'ye ulaştığı belirtildi. Arala- nnda, her hükümet döneminde yer değiştiren ve ik- tidara yakın olma çabasında olanlann da bulundu- ğu miUetvekilleri ANAP'ı zorlarken bu gelişme örgütte ciddi rahatsızlık yarattı. ANAP'a geçeceği söylenen Sanayı ve Ticaret Bakanı Yalım Erez. Devlet Bakanı Yıldınm Aktuna gıbı her seferinde bir yolunu bulup bakan olanlar ile Emre Gönensay gibi DYP kökenli olan milletvekillerinin ANAP'a katılması durumunda partiden istifalar bile olabileceği belirtildi. Başbakan MesutYıl- maz. ~Toplu bir katılım söz konusu değfl. Başvurular başkanhk dhanında münferit olarak değerlendirilecek" diyerek tepkı çe- ken ısimleri kabul etmeyecekleri mesajını \erdi. Yılmaz'ın aynca yakın çe\Tesine. "Cumhurbaşka- nı'nın yapacağı göreviendirmede öne geçmek gibi algılanabilir. Bunu aMaki bulmuyorum. Bu neden- le partimize gelmek isteven arkadaslann kabumla- n göreviendinneden sonra yapılsın" dedığı öğre- nildi. Refaiddin Şahin, Mehmet Köstepen ile DTP'den istifa edeceğı belirtilen Ferit Bora, Turan Annç ve bağımsız bakanlar Hasan Denizkurdu ile Arif De- nizolgunun adlan da ANAP'a geçecekler arasın- da sayılıyor. Recai Kutan 'Ecevit'e verilen görev teamüllere aykın' ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel'ın hükümeti kurma gö- revini DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'e vermesine FP'den sert tepki- ler geldi. FP Genel Başkanı Recai Kutan. "görev lendirmenin demokra- tik teamüllere ajkm" olduğunu sa- vunarak Ecevit'in hükümeti kursa da güvenoyu alamayacağını savundu. Kutan DYP'nin de DSP ve ANAP'la koalisyona sıcak bakmadığını belir- terek bu konuda DYP lideri Tansu Çiller'e "güveninin tam olduğunu" söyledi. Çiller'in Kutan'ı telefonla arayarak "Gclişmeleri serinkanlhkla takipedelim" dediği öğrenildi. Kutan, FP Genel Merkezi 'nde kur- maylanyla bir araya gelerek değer- lendirme yaptı. Genel merkezden ay- nlırken gazetecilerin sorulannı ya- nıtlayan Kutan, yaptıklan görüşme- de Demirel'e, "Çoğunluğun onavim alan bir formül çıköğı takdirde buna destekolacaklaruu, böyle bir uzlaşma olmaz da lideriere görev verilmesi gündeme gelirse FP'nin görevlendi- rilmesi gerektiğjni" söyledığini anımsattı. Kutan. "Ecevit'ingüveno- yu alması söz konusu değildir. Görii- nen sadece ANAP'ın destek vereceği- dir. CHP ve DYP'den destek çıkaca- ğunı zannetmivorum" dıye konuştu. Kutan. ANÂP-DYP-DSP formü- lüne 'destek verümeyeceğini" savu- narak DYP'nin de bu formüle sıcak bakmadığı izlenimini edindiklerini söyledi. FP Grup Başkanvekili SaHh Kapusuzda "Demirel'in girdiği yofun çıkmaz sokak olduğunu" sö\ ledı. Kapusuz. "Nafüeturlaranlacakvt hükümet kunılamayacak. Cumhur- başkanı da görevi kabul eden Ecevit de tarini bir sorumluluk alacaklar- dn-" dedi. Kapusuz, Demirel'ın daha önce DYP. RP ve BBP milletvekille- rinin imzalannı hıçe saydığım, ardın- dan bır transfer trafığı sonucunda ANASOL-D'nin kurulduğunu anım- sattı. Kapusuz, Ecevit'in "Demirel'in görev süresi uzaûlmahdır" açıklama- sına da değınerek "Bu sözleri söyie- yerek kendisine görev verilmesi içitı bir oluşum mu hedefsecmiştir" dedı. FP Genel Başkan Yardımcısı Ce- milÇiçekde "55. hükümet veniden ambaiajlanarak kamuoyuna sunul- mayaçahşıhvıor. DYT böyle bir hükü- mete destek olursa DTP'nin konumu- na düşnıüş olacakbr" diye konuştu. Çiçek, "İnsanlar sözlerinin arkasın- da dururlarsa Ecevit'in güvenoyu al- ması söz konusu değildir" diye ko- nuştu. Çiflerler için yeniden bilirkişi incelenıesi 'Haksız servet edinmeye iştirak' suçundan yargılanan Özer Çiller davasında mahkeme, Tansu Çiller'in, başbakan ve bakan oldugu döneme ilişkin gelirlerinin incelenmesine karar verdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ö- zerUçuran ÇiDer'in, "haksız servet edin- meye iştirak" suçundan, 3 yıldan 5 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına de- vam edildi. Ankara 20. Asliye Ceza Mahkeme- si'nde görülen davanın dünkü duruşma- sına, Ozer Uçuran Çiller katılmazken avukatlan Bülent Acar ve Ömer Asım Li- vanelioğlu hazır bulundu. Yargıç Halis Başol. TBMM'ye yazılan müzekkere yanıtının geldiğini, haksız mal edinme fıilinin asli faili olarak gös- terilen DYP Genel Başkam Tansu Çiller hakkında 23 Ocak 1997 tarihinde başla- yan Meciis soruşturması sonucunda Yü- ce Divan'a sevk edilmesıne yer olmadı- ğma dair karar verildiğinin bildirildiğini söyledi. Başol, Çiller hakkında 6 Nisan 1998'de aynı konuyia ilgili başlatılan so- ruşturmanın devam ettiği konusunda bil- gi verilmediğıni de kaydetti. Başol aynca. haksız edinildiği ileri sü- rülen servetin, Türk Lirası olarak rakam- sal değerinin belirlenmesi amacıyla ha- zırlanan bilirkişi raporunun mahkemeye geldiğini söyleyerek raporda DYP Genel Başkanı Tansu ÇiDer'in, 1991-1995 yıl- lan arasında başbakan ve bakan olduğoı döneme ilişkin maaş, ödenek ve yolluk- lannın hesaplanmadığmı bildirdi. Çiller'in avukatı Bülent Acar, Mec- iis'ten gelen yazıya birdiyecekleri olma- dığını belirterek Meciis komısyonunun ilk soruşturmada oldugu gibi ikinci soru- şurma sonunda da Çiller'in Yüce Divan'a sevkine yer olmadığına karar verdiğini söyledi. Acar, "Yani Tansu Çiller komis- yon tarafından aklanmıştır" dedi. Hazine avukatı Serpil Dalokay da TB- MM tarafından dosyaya gönderilen yazı- nın fazla bir öneminın olmadığını, bura- daki aklanmayı kabul etmediklerini belir- terek daha önce verdikleri iddialannı içe- ren dilekçeyi yinelediklerini kaydetti. Cumhuriyet savcısı. Tansu Çiller'in mal varlığmın soruşturulması amacıyla kurulan komisyonun, Çiller'in Yüce Di- van'a sevkine yer olmadığma ilişkin ikin- ci karannın istenmesini talep etti. Yargıç Başol, Çiller'in, 1991 -1995 yıl- lan arasında başbakan ve bakan oldugu dönemde haksız mal edindiği iddiasıyla oluşturulan Meciis soruşturma komısyo- nunun son karannın raporla beraber isten- mesi için Ankara Cumhuriyet Başsavcı- lığı'na yazı yazılmasını kararlaştırdı. Mahkemeye gelen ek bilirkişi raporunda belirtilmeyen. DYP Genel Başkanı Tan- su Çiller'in 1991-1995 yıllan arasındaki aldığı maaş, ödenek ve yolluklann he- saplanması için yeniden bilirkişi incele- mesi yapılmasına karar veren Başol du- ruşmayı erteledi. POIİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Adı: Ulu Hakan../ Demirtaş Ceyhun'un yeni kitabı 'Kod Adı: U- lu Hakan'ın birinci cildi Sis Çanı Yayınları'nda çıktı... Ceyhun, arkadaşımız Gül Erçetin'in sorularını yanıtlarken, toplumsal bilincimizdeki birçok kanı- yı temelden sarsacak görüşleri önümüze sürii- yor, yakın tarihimize ışık tutacakverilersunuyor... Kitapta yer alan bir bölüm oldukça ilginç... Diyor ki: "Kuşkusuz, imparatortuğun Asyalı uynığundan bazı kişiler de kendi üretim ilişkilerinin gereksin- dirdiği, örneğin nalbantlık, semercilik, eyerci- lik, keçecilik, demircilik vb. gibi birtakım zana- atlerte uğraşmaktadırlar mutlaka. Ancak, dış pa- zaıiarayönelik üretim organizasyonlannın ve tica- retin tamamının, imparatoriuğun ilk günlerinden beri Hıristiyan uyrvğunun kontrolünde oldugu da sanınz kuşkusuzdur. Fakat bu olgulara bakarak, Osmanlı Imparatorluğu'nun, ekonomisi bu tür üretimlerden ve ticaretten sağlanan gelirlere da- yalı bir devlet olduğunu söyleyebilmek de kesin- likle olanaksız olsa gerektirga//öa... Ne ki, nüfusunun neredeyse tamamına yakın bir kısmının kırsal kesimde yaşamasına ve tanmla ya da hayvancılıkla uğraşmasına bakarak, Osmanlı Imparatorluğu'nun ekonomisi tanma veya hay- vancılığa dayalı bir devlet olduğunu söyleyebilme- nin de olanağı ne ölçüde vardır acaba, öteyan- dan?.." Gül Erçetin, Ceyhun'a soruyor: "Kitabınıza Kod Adı: Ulu Hakan'ı vermenizin nedenini açıklar mısınız?" Ceyhun: "Bütün tarihimizi bilmediğimiz gibi II. Abdülha- mid'i de bilmiyoruz. Asıl kitabın ikinci bölümün- de ön plana çıkacak Abdülhamid dönemi, ancak Osmanlı tarihinde kilit bir yere sahip bu sultan. Ki- mileri Kızıl Sultan diyor, ancak özellikle dinci ke- sim için bir 'ulu hakan'. Kanuni'ye, Fatih 'e ulu ha- kan demiyoriar da Abdülhamid'i yeriere göklere sığdıramıyorlar. Osmanlı tarihinde ilk ders kitap- ları Abdülhamid döneminde yazıldı. Abdülhamid bu kitaplan, hatta mekteplerde okutulacak olan- lan bile ulemaya yazdırdı. Ulema da istediği gibi çarpıttı bu kitaplardaki bilgileri. Işte düşünce ha- yatmızın temellerinde bu kitaplaryatıyor. Bugün hâJâ bu kitapların çizdiği çerçeveler içinde biçim- leniyor aydınlanmızın düşün dünyası. Bu neden- le Ulu Hakan kitabın adı." ••• Demirtaş Ceyhun, bazı kavramlar üzerinde du- ruyor, "Medreselerde aydın yetişir mi" sorusuna yanrt veriyor... Diyor ki: "Medrese, Selçuklulardöneminde Iranlılann Şii görüşüne karşı Sünni Hanefi görüşü yaygınlaş- tırmak için kurulmuş bir kurum. Bu işlevini hiçbir zaman dayitirmedi. Osmanlının entelektüelzemi- ni bu nedenle medreselere oturtulamaz. Osman- lı Imparatorluğu için gerekli olan kültürel zeminin iki kaynağı var. Bunlardan biri Divan şiiri. Abdül- hamid zamanında yazılan tarihlere Osmanlı şiiri- ne Divan şiiri denmemiş, bu tarihlerde de son derece ağır eleştiriler getirilmiş bu edebiyata. Toplumun yaşammdan atmak için dinden, top- lumdan kopuktur denmiş. Kültürelyapının bir baş- ka kaynağı da Enderun okulları. Enderun terimi üç ayn işlevi ifade ediyor aslında. Osmanlı sultan- lannın yaşadıklan mekân, devletin yönetim mer- kezi ve sarayda verilen eğitim anlamına geliyor. Divan şairieriyle Enderundan yetişenlerzaten çok benzer eğitimlerden geçiyoriar. Enderuna Müslü- man çocuklan giremiyor. Hıristiyan çocuklan eği- tiliyorburada. Divan şaırteriise Müslüman çocuk- lan. Ancak medreseden yetişmiş olsalar b;/e dışandan ek dersler alıyoriar. Bir tek Kuran bile- rek şiiryazılmaz zaten." • • * Ceyhun, aydın kavramının üzerinde neden du- ruyor? Yazar, Türk aydınının hâlâ kimliğini tanımlaya- madığını düşünüyor. o yüzden de şu soruyu yö- neltiyor: "Türk aydınının kökeni nedir, aydınımız nere- den gelmiştir?.." Demirtaş Ceyhun bu soruya da şu yanıtı veri- yor "Bugünün Türk aydınlan, kökenlerinin medre- seden geldiği ve medresenin bir bilim yuvası ol- duğu konusunda kuşku duymuyor. Oysa medre- se Türk aydınının kökeni olamaz... Bütün tarihi boyunca edebiyat ve Islamiyetin tarihi dışında tarih, matematik, coğrafya okutulmamış bir ku- rumdur medrese. Burada yetişenlere nasıl aydın denir." Demirtaş Ceyhun'un yeni kitabı çok konuşulup tartışılacak... Kod Adı: Ulu Hakan, ilgiyle okuyacağınız bir kitap... hikmet.cetinkayac cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 C A G D A S Y A Y I N L A R ÇAĞININ TANIĞI ÜÇ YAZAR 2. BASI 50COC0JI KUBILAY OLAYI VE TARİKAT KAJMARI 4. BASI 750 000 Tl. SANCILIYİLLAR KUJATIUHIJ SOKAKIAR 4. BASI 500 00CTL KÜZJJ POSTUNDA KURT 900OO0TL ZAMBAK SANA DA BULAJTI KAN 2. BASI 900 000 Tl DİN BARONUNUN KAZLARI 2 BASI • 5MCO0TL A$IK KADINLAR SOKAĞI 2. BASI 9CC OCC TL ŞERİAT PAZARI 600 000 TL SEVIANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL • 25.3 000 TL TURKİYE'NİN ŞEYTAN ÜÇGENİCumhunyet K/tap Kulübu Çağ Pazartama A Ş Türkocağı Cad No-39/41(34334)Cağ3İoglu-lstanbul Tel-514 01 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle