Katalog

Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordınatörü. Hikmet Çetinkaya 0 Yazıişlen Müdürü. tbrahim Yıldız 0 Sorumlu Müdür. Fikret tlkiz 0 Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser Istıhbarat Cengiz Yüdınm 0 Ekonorru Öziem Yiizak • K.ültür HandanŞenköken 0 Spor: Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler: Sami Karaöreo 0 Duzeltme Abdullah Yazıcı 0 Fotoğraf. Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge. Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen: Mehmet Faraç Yayın Kurulu tlhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Okta) Kurtböke. Hikmet Çetinkaya, Şükran Sooer, Ergun Balcı, tbrahim V ddız. Orhan Bursah, Mustafa Balbav, Hakan Kara. Ankara Temsılcisi: Mustafa Balbav Atatürk Bulvan No. 125. Kat:4, Bakanlıklar-Ankarâ Tel. 4195020 (7 hat), Faks 4195O270tzmırTemsilcisı:SerdarKızık, H.ZıyaBiv. 1352 S.2,3Tel:44il220, Faks:4419117 0 Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğiu, Inönü C * 119 S.No:l Kat:l,Tel:363 12 11, Faks-363 12 15 Müessese Mudûru Üstün Akmen • Koordınatör Ahmet Korukan # Muha- sebe Bülent Yener • tdare Hnseyiıı Gürer • Ijletme Önder Çeflk • Bıigı- tşlem Nıil lnal • Bılgısayar Sıstem MörDvet Çiler#Salt} FazOetKoza MEDYA C: • Yönetım Kurul B a ş k a n ı - Genel Müdür Gülbi Erduran • Koordınatör Reh Işıtman • Genel MüdurYardımcısı Se>daÇoban Tel 514 07 53 513 95 80-513846<Wl,Fakr 513846. Yayımlavan \e Basan: Yenı Gun Haber Ajansı, Basın ve YayıncıUk A Ş Tûrkocagı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 !st. PK.246 tstanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212) 513 85 95 19ARALIK1998 İmsak: 5.43 Güneş:7.17 Öğle: 12.08 tkindi: 14.24 Akşam: 16.45 Yatsı: 18.13 www.cumhuriyet. com.t 'Yabancı dil kursları ucuzlayacak' • lstanbul Haber Servisi- Özel Yabancı Dil Kurslan Demeği (ÖZDtLDER) Yönetim Kurulu Başkanı Bora Göker, herkesin yabancı dil öğrenebilmesi amacıyla derneğe üye kurslann yürüttüğü bir projeyle yabancı dil kurslannın fiyatını üçte bir oranmda indireceklerini söyledi. Tiirkiye'deki yabancı dil kurslanyla ilgili The Marmara Oteli'nde bir basın toplantıs» düzenleyen ÖZDİLDER Başkanı Bora Göker, derneğe üye 37 kurs bulunduğunu, Türkiye genelınde de 625 sayılı Özel Oğretim Kurumlan Yasası'na göre faalıyet gösteren 454 yabancı dil kursuna 25 bin kişinin kayıtlı olduğunu söyledi. Göker, bu yasaya tabi olmadan faaliyet gösteren 150'ye yakın korsan yabancı dil kursu bulunduğunu vurguladı. Medeni nikâha destek • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanlığı'nca yayımlanan emir gereğince dini nikâhla evli yedek subay ile er ve erbaşlar medeni nikâha yönlendiriliyor. Emrin yayımlanmasının ardından başlatılan çalışmalar sonucunda 10 ayda bir yedek subay, 515 er ve erbaşm medeni nikâh yaptırması sağlandığı, 1445 er ve erbaş ıçin de gerekli önlem alındığı bildirildi. Yetkililer, dini nikâhla evli er, erbaş ve yedek subaylann nikâha özendirilmesi konusunda askerlik şubelerinden başlayarak tüm askeri birlik, kurum ve kuruluşlarda çalışmalann devam ettiğini kaydettiler. Ses kasetine inceleme olanağı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TÜBİTAK Bilgı Teknolojileri ve Elektronik Araştırma Enstitüsü'nde (BİLTEN) kurulan Konuşma Işleme Grubu, ses kayıtlannın montaj olup olmadığını ortaya koyan bir bilgisayar programı geliştirdi. Konuşma Analiz Sistemi (KASİS) adı verilen programda. ses kaydetme, dinleme. kesme, yapıştırma işlemleri yapılabiliyor. Aynca, sesin niteliklerinin grafıklerle görülebildiği program, dilbilim ve tıp alanında konuşma ve ışitme ile ilgili dallarda çalışan hekimlere de kolaylıklar sunuyor. Enfarktüs geçirme yaşı • İZMİR(AA)-Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Kardiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Ömer Kozan. Türkiye'de ölüm nedenleri arasında kalp hastalıklannın ilk sırada yer aldığını belirterek "Günümüzde 20-23 yaşlannda enfarktüs geçiren hastaların sayısı artıyor" dedi. Türkiye'de kalp hastahklanna yol açan nedenlerden en önemlisinin sigara oldugunu dile getiren Kozan, spor yapıhnamasının ve beslenme alışkanhklannın da diğer iki önemli nedeni oluşrurduğuna işaret etti. Kozan, "Ideal kiloya sahip olmak bu hastalıklar açısından önemli. Günlük yaşam içerisinde spora zaman ayırmak için çaba göstermek gerekiyor" dedi. Çevre Bakanı, önünde birçok hukuki engel bulunduğunu, Türkiye'de ÇED raporunun ciddiye alınmadığını vurguladı Aykut: Çevre için saghğımı bozdumCANGAZALCI ANKARA -Çevre Bakanı İmren Ay- kut, Fırtma Vadisi'nde yapımı sürdürü- len ve çevrecilerin büyük tepkisini çe- ken hidroelektrik santralı incelemek üzere yöreye heyet gönderildiğinı bil- dirdi. Bu projenin Çevre Etki Değer- lendirme (ÇED) raporuna gereken öne- min vermediğini belirten Aykut, ince- lemelerden sonra çevrenin zarar gördü- ğü belirlenirse santral yapımının durdu- rulacağmı açıkladı. Aykut, bakanlığı dönemini ve çevre- nin geldiği noktayı Cumhurivet'edeğer- lendirdi. Çevxe Bakanlığı"nın önünde birçok hukuki engel bulunduğunu vur- gulayan Aykut, Türkiye'de ÇED rapo- runun yeterince ciddiye alınmadığına işaret etti. Aykut, Çevre Yasası'nın TBMM'den geçirilmesi durumunda ÇED raporu almayan hiçbir firmaya kredi verilemeyeceğine dikkat çekerek siyasi partilere destek çağnsında bu- lundu. Aykut, yargı kararlanna karşm ça- hştınlan termik santrallann anımsatıl- ması üzerine, "Ben bir sürü eylemyap- tun. Cumhuriyet tarihinde bir bakanin böyle eylem yapmasının örneğiyok" de- di. Çevre Bakanı Aykut, sorulanmızı şöyle yanıtladı: - Fırtma VadisTnde yapımı sürdürii- len hidroelektrik santralı için hazıria- nan ÇED raporuna onay vermeriu çev- recilerin büyük tepkisini çektL - Hakikaten çevreye hıç önem veril- mediği için bu projenin ÇED'i genel olarak ciddi yapılmadı. ÇED raporunu 2 kez reddettik. Üçüncüde de tüm ek- siklikJeri bıldirdik. Yaptılar getirdiler kabul ettık. Tüm şartlanrruzı yerine ge- tireceklerini taahhüt ettiler. Gerçekten orada çevreye zarar veriliyorsa ve gere- ken önlemler alınmamışsa durdurma olanağı var. Bir heyetin oraya gidip in- celemesi için talimat verdim. Tüm ko- şullanmız yerine getirilmediği sürece bu yatınm devam edemez. Yoksa mümkün değil, valiliğe baş\ıırur durdurturuz. 'Karar siyasi değfl' - ÇED raporunun, Başbakan temel afnıa törenine gitmeden iki gün önce aceleyle onaylanmasına ne diyorsunuz? - O zaman girme durumumuz söz ko- nusu değildı ki. En uzun süre uğraşılan ÇED raporu bu oldu. Üçüncüde veril- di. Şurası olmaz burası olmaz dedik. ÇED çok şartlı venldi. Biz biimiyor muyuz burasının uluslararası degerde ol- dugunu? Bu ÇED onayının siyasi neden- lerle verildiği kesinlikle yanlıştır. - Bakanlar Kurulu biryere yatınm ya- pıhnasına karar veriyor. Bu yatınm için ÇED raporu daha sonra hazıriamyor. Bu ÇED sürecinin yozlaş.orılması değil mi? - Bu doğru. Bunu gördüğümüz için Çevre Yasası'nda değişiklik yapan ta- sanyı hazırladık. Komisyondan geçti. Eğer yasalaşırsa o zaman bu tür uygu- lamalar ortadan kalkacak. ÇED alma- dan kredi alamayacak firmalar. Bu ko- nuda Hazine'ye. Bankalar Birliği'ne ya- zı yazdım. ÇED onayı verilmeden hiç- bir yatınm için kredi verilmemesini is- tedim. Bakanlığın teşkilatyasası da büt- çe komisyonunda. Bunlann çıkartılma- sı lazım. -Çevrecilcr tarafindan çok eleştirikü- niz. Sizdönemintri başarüı buluyor mu- sunuz? Bu dönemde çevre için neler ya- püdı? - Mevcut hukuki yetkiler yetersiz. Bakanlığın teşkilatı 46 vilayette yok. Bu ne demek? 46 vilayette kirliliğin sü- rüp gitmesi demek. Bütün bu olanaksız- lıklar içinde çok büyük çaba gösterdim. Çevrenin neden önemli olduğu konusun- da epeyce mesafe aldık. Hayvanlara de- ğer verilmesi açısından epey yol aldık. ÇED konusunu hissedilir hale getirdik. Çok sayıda işyerine kapatma cezası ver- dik. Trakya havzası, Ege havzası için mü- cadele verdim. Bu yörelerde tüm fabri- kalann Önlem almasını sağladık. Senelerdir yatınm yapılmamış ba- kanlığa. Özel çevre koruma alanlann- da 6 yatınm yaptık. Köyceğiz Daryan'ın tüm altyapısı yap.ldı. Göcek çöp alanı tamamlandı, kanalizasyon ve arıtma te- sisinin temeli atıldı. Foça çöp toplama alanı bitti, antma ve kanalizasyon yatı- nm aşamasında. Gölbaşı ile ilgili çok bü- yük çalışma yaptık. Kızılırmak, Gediz deltalannı, Ulubat Gölü'nü sulak alan- lann korunmasına yönelik uluslararası sözleşme olan ve Türkiye'nin de imza koyduğu RAMSAR kapsamına aldık. Daha önce bir bölümü bu kapsamda olan Manyas ve Burdurgöllerinin de ta- mamı RAMSAR çercevesine ahndı.Tuz Gölü için önemli çalışmalar yapıldı. Ba- kanlar Kurulu ve YPK'den karar çık- tı.lhale aşamasına geldik. Yeni bakana düğmeye basmak kalacak. Aykut, yargı karanna karşın Gö- kova, Yeniköv ve Yatağan termik santrallannın çattşnnhiıasınışöy- le değeriendiriyor: "Çevre için sağhğnm bozacak kadar mücattefc1 verdim. Benim kadar çok evlem yapan bakan gördünuz mii? Bo- ğaz'da petroie karşı. Gökova 'nın kapatriması için e>İemler yapOk." Bu yıl Alün Küre'nin favori kadın oyunculanndan biri Kate Blanc- hett (solda). Robin Williams(üstte)ve Gnyneth Palrro» da ödüleadav. OscaradaylarıAltınKüresınavındaKültür Servisi - Sinema dünyası dün- den bu yana Oscar öncesi önemli ipuçla- n verecek Alrın Küre adaylannı tartışma- ya başladı. Altın Küre, Hollywood'da gö- rev yapan 82 yabancı film eleştirmeninin görüşlerini yansıtan bir ödül; ancak bugü- ne kadar verilen ödüllerin genelde Oscar- lar'la benzeşmesi sonucu Altın Küre aday- lan her zaman büyük bir merak yaratıyor. Alrın Küreler, Oscar'dan farklı olarak iki ana dalda dağıtılıyor: Dram ve komedi. Bu yılki Altın Küre adaylan listesine gö- re Er Ryan'ı Kurtarmak (Steven Spielberg) ve The Truman Show (PeterWeirX 21 Mart gecesi verilecek Oscar'a uzanabilecek en şanslı iki film. Beş yapıtlık en iyi fılm lis- tesinin dram dalındaki diğer adaylan ise Kraliçe Elizabeth (ShekharKapur). Holly- wood'un eşcinsel yönetmeni James VV'ha- le'in öyküsünü anlatan Gods and Monsters ve RobertRedford'un son çalışması Atla- ra Fısıldayan Adam. Komedi dalının aday- lan ıse şöyle: The Mask of Zorro, Patch Adams, Ah Mary Vah Mary, Still Crazy, VVarren Betty'nin politik taşlaması Bul- worth ve Shakespeare in Love. Altın Küre'nin yabancı film adaylan listesinde ise Festen (Danimarka), The Po- lish Bride(Hollanda), Tango (Arjantin-Is- panya). Homobress Armador (ABD) ve Central do Brasıl (Brezilya) yer alıyor. Dram dalında en iyi erkek oyuncu aday- lan arasında iki sürpriz isim var; VVilde'm başrol oyuncusu Stephen Fry ve Afîlicti- on'daki rolüyle Nick Nolte. Fry, bu yanş- ta Tom Hanks (Er Ryan'ı Kurtarmak) ve Jim Carrey'yi (The Truman Show) zorla- yacağa benziyor. Ian McKelien (Gods and Monsters), listede yer alan beşinci aday. Altın Küre'de komedi dalında en iyi er- kek oyuncu ise şu listeden çıkacak: War- reDBetty(Bulworth), \IichaelCaine(Litt- le Voice). Robin\\illiams(Patch Adams). John Travolta (Primary Colors), Antonio Banderas (The Mask of Zorro). Dram dalında Altın Küre'ye en yakın ka- dın oyuncular, Kraliçe Elizabeth'teki güç- lü oyunuyla Kate Blanchett ve Central do Brasil 'deki rolüy le Fernanda Montenegro. Listedeki diğer ısimler Susan Sarandon (Stepmom), MerylStreep(One True Thing) ve Emih VVatson (Hilary and Jackie). Komedi dalında favori kadın oyuncular Little Voice'da Judy Gariand, Billie Holy- day ve Marilyn Monroe'yu canlandıran JaneHarrocks. Listede yer alan Cameron Diaz'ı da unutmamak gerekiyor. Diğer üç aday ChristinaRicd (The Opposite of Sex), Meg Ryan (You've Got Mail) ve Gwyneth Pattrow (Shakespeare in Love). TABTIŞMA SÜRÜYOR 'Bandrol, korsan yayını önlemez' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kültür Bakanlı- ğı'nca korsan yayıncılığa karşı önlem olarak getirilen bandrol-güvenlik hologra- mı uygulaması tartışması sü- rüyor. Korsan kitap basırru- nın sektör haline geldiğini belirten yayıncılar, "yayuı yaşarmna indirifcn en büyük darbe" diye niteledikleri zo- runlu bandrol uygulamasının yalnızca denetlemeye yara- yacağmı savunuyoriar. Kültür Bakanlığı 'nca dü- zenlenen "4. Llusal Yayuı Kongresi"nde telif haklan sorunlan tartışıldı. Edebi- yatçılar Derneği'nden Cn- sal Piroğtu, Avrupa'dan fark- lı olarak bandrolü zorunlu kılan nedenlerin kültürel alt- yapı, bilgi ve bilinç eksikli- ği oldugunu söyledi. Yayın- cılar Birliği'nden MetinCe- lal Zeyıuoğlu, bandrol uy- gulaması ile yapıtlann denet- lenmek istendiğini savundu. Bandrol alan bazı yaymev- lerinin kitaplannın korsan baskılan yapıldığını söyle- yen Zeynioğlu, "BandroJ- süz Idtaplan toplamak için devlet, Kültür Bakanlığı ne vaptı? Hiçbir şey Dağmıklık kaynak savurganlığına yol açıyor, eğitim programlan çağdışı Mesleki eğitim sorun yumağı YUSUFZtYAAY 16. Milli Eğitim Şurası 22-26 Şu- bat 1999 tarihleri arasında mesleki eğitimdeki sorunlar için kararlar al- maya hazırlanırken bu alandaki so- nınlann, siyasi iktidarlann kayıt- sızlığından kaynaklandığı belirlen- di. Mesleki eğitim kurumlannın da- ğınıklığı, büyük ölçüde kaynak sa- vurganlığına yol açıyor. lstanbul ll Milli Eğitim Müdür- lüğü'nün (MEM) eğitim müfettiş- leri, belediyeler, sendikalar, işve- ren, meslek odalan ve vakıf temsil- cileriyle ortaklaşa yaptığı toplantı- lardan çıkan kararlar, mesleki eği- timdeki sorunlara yıllardır kayıtsız kalmdığını ortaya koydu. Bu karar- lara göre yıllardır mesleki eğitime bütçeden yeterli ödenek aynlmı- yor. Toplantılarda, mesleki eğitim kurumlannın verimli işleyebilme- si için gerekli envanter haritalannın bugüne dek çıkanlmadığı belirtil- Sayilarla mesleki eğitim: Türkiye'de 3 bin 369 mesleki ve teknik lise bulunuyor. Bu okullarda 584 bin 277 si erkek, 365 bin 227'si kız olmak üzere toplam 949 bin 504 öğrenci öğrenim görüyor. Bu okullarda 72 bin 518 öğretmen görev yapıyor. di ve mezunlan gereksinim duyu- lan sektörlere yönlendirecek yerel ve bölgesel envanter haritalan çıka- nlması istendi. Kaynak savurganlığı Mesleki ve teknik eğitim kurum- lannın çeşitli türlerde yapılanmış ol- ması, altyapı, donanım ve personel savurganlığına yol açıyor. Bu soru- nun giderilmesi için karmaşık ve çok başlı yapıya son verilerek bakanhk- lara bağlı genel müdürlüklerin, Mes- leki ve Teknik Öğretim Genel Mü- dürlüğü'ne bağlanması gerekiyor. Aynı bölgedeki mesleki eğitim okul- lanmn, eğitim kampuslan altmda toplanması ve tesislerinin ortak kul- lanılmasıyla sav\ırganlığa son veril- mesi isteniyor. Genel öğretim kurumlannı biti- renler, üniversite smavmda, alanla- nnda bir yükseköğretim programı- nı seçtiklerinde Orta Öğretim Ba- şan Puanlan (OÖBP) 0.5 ile çarpı- lıyor. Buna karşm meslek okullan- nı bitirenlerin OÖBP'lerinin0.2 ile çarpıhnası, meslek okulu mezunla- n aleyhinde bır durum yaratıyor. 3308 sayılı kanuna göre işyeri açan ve işyerlerinde usta olarak ça- lışanlann ustalık belgesine sahip oknası gerekirken Maliye Bakan- lığı ve belediye yetkililen bu konu- ya gereken önemi vermiyor. Mesleki okullarda kullanılan eği- tim programlan gelişen teknoloji- ye uyum sağlayamadığı için eğitim donanımlan çağdışı kalıyor. Bu du- rum, eğitimin kalitesini düşürüyor. Çıraklık Eğitim Merkezleri, nite- lik ve nicelik yönünden yetersiz gö- rünüyor. Istanbul'da bulunan 100 bin dolayında çırak adaytndan an- cak 15 bini eğitilebiliyor. Bu mer- kezlerdeki araç- gereçler de çağ- daş teknolojinin gerisinde kalıyor. Engelli ve üstün yetenekli öğ- rencilerin mesleki eğitimine gere- ken önemin veriknemesi, bu öğ- rencilerin sistem dışına itilmesine neden oluyor. Eğitim-Sen ne diyor? Eğitim-Sen lstanbul 2 No'lu Şu- be Başkam Alaattin Dinçer İLO standartlannın, atölyelerde 8-16 arasında öğrenciyi öngörmesine karşm mesleki okullardaki atölye- lerde ortalama 35-40 öğrencinin çalıştığını, bu durumun da çeşitli iş kazalan ve hastalıklara neden oldu- gunu vurguladı. KasetveCD-rooıiarda band- rol uygulaması var. O alan- da öıilenebildi mi? Kayrt dj- şı ekonomi \arsa, faturasız mal sablabUiyorsa bu kor- san da olur. Bandrol, sadece siyasi otoriteye yetki verir" dedi. 'Cezalar yetersiz' Yayıncılar Bırliği 2. Baş- kam Çetin Tüzüner, korsan kitap basımının adeta bir sektör oldugunu vurgular- ken, bu konudaki cezalann caydıncı olacak biçimde ye- niden düzenlenmesini iste- di. Zorunlu bandrol uygu- lamasının yayın yaşamına indirilen en büyük darbe ol- dugunu savunan Tüzüner, siyasi iktidara sansür olana- ğı sağlanacağını söyledi. Yayıncı Sezai Kaynak, Kültür Bakanlığı'nın Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'nda değişiklik öngören taslağımn Başbakanlık'a gönderildi- ğini bildirdi. Taslakta, ceza- lann arttınldığmı ve band- rol alımı konusunda noter zorunluluğunun kaldınldı- ğını anlatan Kaynak, "Or- han Pamuk'un son kitabına 60 bin bandrol aundı. L'ygu- lama işi çözerse biz teslim olacağız. Bakanlık hakhynuş diyeceğiz. Kopyalayan insan bandrol üretecek maidneyi alamaz mı?" diye konuştu. Taslak tartşması Kültür Bakanı tstemihan Talay'ın da son bölümüne katıldığı oturumda taslak tartışması yaşandı. Kültür Bakanı Talay, da- ha önceden aldıklan bilgiler ve sivil toplum örgütlerinin düşünce sistemlerine göre telif haklan konusunda ha- zırlanan çalışmanrn bir ya- sa tasansı olmadığını söy- ledi. Çalışmanın Başbakan- lık'a görüş almak üzere gön- derildiğini bildiren Talay, kongrenin ardından bunun somut, kalıcı bir noktaya ge- lebilecegine işaret etti. Talay, "Bunlar bakanhğm tek ba- şma kendiüğinden sonuçian- dırdığı çözümler değil. El- betteshil toplum örgüneriya da meslek örgütlerinin dü- şüncesiniyansıtan çabşmalar bu şekilde olgunlaşacakur. Kongreden sonra daha net rjirdurum ortaya çıkacaknr" diye konuştu. MESELA DEDİK ERDAL ATABEK izde "Devtet Sanatçısı'' çok. Se- çilenlerin -kim olursa olsun- bu denli tarûşmakonusuyapdması dapek doğru olmuyor. Belli ki hatır gönül, "şunu da alahm", "ahn ama bunu da unutmayın", "canım,filancayı da ko- yun ki tarafsızgörünsün" gibisinden ahbap-çavuş ilişkileriyle oluşturul- muş bir liste. Böyle unvanlara gerek- sinme duymayanlann rahatsız olduk- lan bir durum. Gereksiz bir tartışma- nın yaratılması. Asıl seçilmesi gere- kenler "devlette oynayantor 1 ' olma- lıydı. Yıllardır devletin içinde bulu- nup da Türkiye'yi bugünkü duruma getirenler seçilmeliydi ki, millet asıl sanatçılan birkez daha tarusm. Bizon- lan da geçerek "kimlerin devlet sa- natçısı'' olması gerektiğine ilişkin se- çimimizi sunalım. Damdaki Kemancı seçilmeliydi... aradaki Kemana' iyi bir se- çim olurdu. Dama çıkan baş- ka sanatçı olmadığı için ahnganlık- lar, kırğınlıklar önlenmiş olurdu. Yok "böyie unvanverikceğini bilseydikbiz deçıkanhk" diyenler \ arsa onlann da "bundan sonra çıkabilecekleri" anım- satılırdı. Aynca, "Damdaki Keman- a'nın söylediği "EğerZengin Obaj- dun" şarkısı da pek uygun düşerdi. Çünkü bizde zenginlik devlet eliyle ka- zamldığı için bu seçim gerçeklere tı- Devlet Sanatçısı Denince. patıpuyardı. "Damdaki Kemana'nın hangi devlet ihalesine katıldığı tartı- şılsa bile buna ilişkin bir kanıt bulu- namazdı. Çakıcı'nın desteğini aldı- ğına. bunu kanıtlayan bir kasetin bu- lunduğuna ilişkin haset dolu iddialar ise havada kalırdı. Kemancının neden dama çıknğı konusundaki spekülasyon- lar ise yetkili bir ağızdan yapılan açık- lamalarlayanıtlanmış olurdu: "Çıkmış- sa çıkmıştır. çıkana neden çıktın dene- mez, inmesi de biri ilgilendirmez, na- sıl çıkmıssa öyte ineıf Bu veciz açık- lamalarla tartışmalar da kesilirdi. "Damdaki Kemana" seçilmedi ama belki de yedek listede vardır. Milli Piyango seyyan Rasim... ~k jf\\X\ Piyango bileti dağıtıcısı Ra- İVJL sim. kriterlere çok uygun bir seçim olurdu. Bir kere, devletine yıl- lardır hizmet ediyor. Sonra, insanı ikna etme sanatını pek güzel icra ediyor. Dahası, mem- leketin umutsuz insanlanna umut da- ğıtıyor. "Size de çıkabilir" gibi çok sade bir sloganla insanlarda uyandırdığı umut- la dev letebüyük birgelirsağlamak için sabahtan akşama kadar çalışıyor. Ay- nca "piyangokültürü"nü geliştirmek için verdiği hizmetler de unutulur gi- bi değil. Bu külrürle vatandaşlar Milli Pi- yango. Kazı-Kazan, Spor-Toto, Sayı- sal Loto, at yanşlan, kahvelerde okey, uygun yerlerde çanak gibi uğraşlarla durumlannı düzeltmek, gelecekleri- ni kurtarmak için durmadan dinlen- meden çalışmayı öğreniyorlar. "Okuyup da ne olacak, vuracaksın voliyi, döneceksin köşeyi" diyen kü- resel bir yolu benimsetmeye çalışan "piyango kültürü" değeri pek de bi- linmeyen özel bir alan oluşturuyor. Işte bu kültür alanının adı bilinmeyen kahramanlan adma "MiIJi Piyango seyyar dağıdcısı Rasün"e verilecek bir unvan büyük bir boşluğu doldu- rabilirdi. Belki deyedek listede yer ve- rilerek büyük bir hatadan dönülebi- lir. Bizden hatırlatması... Oevlet memuru Hidayet... D iliyoruz, Hidayet uygun bir aday D değil. Öncelikle devlet memuru. Biliyorsunuz ki bizde birini devletin değerlendirmesi için devlet için çalış- maması gerekiyor. Devlet memuru olarak çalışan ni- ce sanatçı var ki hiçbir zaman "dev- let sanatçısı" olamıyor. Devlet me- muru olarak devlet büyüklerinin elin- den ödüldü, plaketti, şükran belge- siydi gibi takdir işaretlerine hak ka- zanamıyor, layık görülmüyor. Sonra Hidayet, elbette devlet me- muru olduğu için vergisi maaşından kaynakta kesiliyor. Vergisini devlete düzenli olarak vermek de bu işe uy- gun görülmüyor. Hidayet'in herhangi bir şeyi çalma beceresi de yok. Bir müzik aletini çal- mayı bilmediği gibi yeteneğini de gösteremiyor. Üflemeli aletlerde becerisi de sıfi- ra yakın. Denememiş bile. Biz biraz canlanmasını istiyoruz ama oralı de- ğil. Doğrusu, Hidayet uygun aday de- ğil, adaylığını geri çekiyoruz.