Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 ARALIK 1998 PERŞEMB
HABERLER
AB'ye katılmak isteyen Türkiye 'Avrupa politikalan'nda tutarlılık göstermek zorunda
'Alman siyaseti mcelenmeK'"SPD, Avrupa bütünleşmesinin sürmesini bütün gücüyle
destekleyecektir. Avrupa Birliği, banş, gûvenlik ve sosyal
istikrann güvencesidir. SPD'nin Avrupa ve dış politikası,
Willy Brandt ve Helmut Schmidt'in geleneksel çizgisinde
yürüyecektir. Banş ve yumuşama politikalan bilinciyle Almanya,
Avrupa ve uluslararası işbirliğinin motoru olacaktır. Bu sıkı işbirliği
banşın, sosyal adaletin ve ekolojik ilerlemenin temelidir."
"CDU/CSU, Avrupa birleşmesini daha ileri götürecektir.
Avrupa kıtasının geleceği Avrupa bütünleşmesine
bağlıdır. Anayurt Almanya'nın ve ortak Avrupa
Parası'nın (Euro/ekü) yerleştirilmesi Almanya'nın çıkannadır.
Banşçıl ve istikrarlı bir Avrupa'da sürekli bir banş düzeni
kurma şansı yakalanmıştır. CDU/CSU 'merkezi Avrupa federal
devletine hayır' demektedir."
Prof. ONUR BİLGE KULA
sagıam
' ekonomisi veyerieşik
toplumsal kurumlan ile Avrupa 'nın
en belirleyen ülkesidir. Avrupa
Birliği'ne (AB) katılmak isteyen ve
2.5 milyona yakın yurttaşı
Almanya'dayaşayan Türkiye'nin,
Almanya'yı çokyakından izlemesi
gerekir. Seçim sürecinde partilerin
seçim programlannda yer alan
Avrupa politikalan bu gözle
değeriendirilmelidir. İlgili bölümleri
çoğunca yorumsuz aktardım, Yargı
bildiren cümleler, parti seçim
programlarından aktarımdır.
Değerlendirimler italik dizilmiştir.
Aktarımlar, katı alıntılar değildir;
içeriğe bağlı kalarak anlatım
kolaylaştırümıştır.
SPD (Alman Sosyal
Demokrat Partisi)
SPD kurmaylan, Avrupa ve dünyada
yaygın olan, ama çok fazla dile getıril-
meyen bir kaygının farkmdadır. Bu kay-
gı, birleşik Almanya'nın nasıl bir yol ve
hangi tür erk ve güç politikalan ızleye-
ceği ya da izlemeyeceği ile ilgilidir. Bu
kaygıyı ya da endişeyi gidermek için
'neyapacagıbilirüriikvegüvenirlilik' ıl-
kesı özellıkle vurgulanmaktadır. Bu ıl-
keler aşağıdakı saptamalarda şöyle so-
mutlaştınlmaktadır:
"Dünya ve Avrupa açısından Alman-
va. ne vapacağı kestirilebilir ve güve-
nilir bir ülke olacaktır."
Bu vurgu, yukanda betimlenen endi-
şe ve kaygıyı gıdermeye yöneliktir.
"SPD, Avrupa bütünleşmesinin sürme-
sini bütün gücüyle destekleyecektir. Av-
nıpa Birliği, banş, gûvenlik ve sosyal
istikrann güvencesidir. SPD 'nin Avru-
pa ve dış politikası, VVilly Brandt ve
Helmut Schmidt 'in geleneksel çizgisin-
de yürüvecektır Banş ve yumuşama
politikalan bilinciyle Almanya, Avru-
pa ve uluslararası işbirliğinin motoru
olacaknr. Bu sıkı işbirliği banşın, sos-
yal adaletin ve ekolojik ilerlemenin te-
melidir. Gelecek, yetenekli bir refahın
yaratılmasıyla demokrasi ve insan hak-
ları geliştirilebılecek, banş ve güven-
lığe ulaşılacaktır."
Almanya'nın Avrupa Birliği 'ne (AB)
karşı sorumlulugu ise şöyle tanımlanı-
yor:
"Avnıpa özlü sosyal hukuk devleti
modelidaha da geliştirilecektir. Bu mo-
del özgürlüğü, demokrasiyi, insan hak-
lannı, çalışanlarm haklannı. sosyal ve
ekolojik pazar ekonomisini önemser'
Almanya 1999 ortalannda Avrupa
Bırliği'nde başkanlığı alacak ve ortak-
lanyla Avrupa Birliği reformunu ileri-
ye götürmekte önemli rol üstlenecek.
Türkiye açısından değertaşıyan en önem-
li alanlardan biri de Avrupa Birliği'ne
ilişkin Alman politikasıdır. SPD'nin AB
politıkasının temelini, kültürel kökJer
ve değerlerbakımından Avrupalılık oluş-
turmakiadır. Sosyalist Blok'un varlığı dö-
neminde Avrupa Birliği'nın sının Avus-
turya'da bitiyor; Yunanistan'da tekrar
başlıyordu. Böylece Avusturya ve Yu-
nanıstan arasında bulunan ülkeler coğ-
rafi olarak Avrupa "da bulunmalanna
karşın siyasal rejimleri bakımından Av-
rupa'dan sayılmıyorlardı. Sosyalist
Blok'un çökmesiyle birlikte Avrupa'nın
siyasal kopukluğu da ortadan kalktı.
Söz konusu coğrafi ve siyasi kopuklu-
ğun ortadan kalkması Türkiye açısından
olumsuz sonuçlardoğurdu, Türkiye'nin
iyice dışlanmasınaneden oldu. Bu du-
rum. SPD'nin Avrupa politikasında da
açıkça görülmektedir. SPD. Avrupa po-
litikasını belli bir coğrafya ile sınırlan-
dırmaktadır ve bu sınırlı coğrafya. Tür-
kiye"yi içermemektedir.
Avrupa Evi'nin kurulmasına ilişkin bö-
lümde belirtilen görüşler. sözü edilen '»•
lurbbğnı'sornutanlatımıdır. SPD'ye gö-
re. Avrupa'yı Avrupa yapan ortak kül-
tür köklerinin başında hıç kuşkusuz Hı-
nstiyanlık gelmektedir. Bunun dışında
Avrupa'nın ortak tarihinden kaynakJa-
nan rönesans, reformasyon, aydınlanma
ve bütün bunlara bağlı olarak akılcılık,
bilimsellik, yararcılık, demokrasi ve te-
mel insan haklan bu bağlamda düşü-
nülmelidir.
iycttıvkare'de ittferakâfoyun
Eczacıbaşı ve
Schvvarzkopfun katkılanyla
Tiyatrokare tarafından
sunulan 'Şen Makas' adlı
komedi büyük beğenj
topluyor. Dünyada Charfa'e
Chaplin Kojnedi Ödülü alan
tek oyun olma özelliğine sahip 'Şen Makas'ın
finali seyircinin ovunculara yöndttiği soruiar
doğrultusunda her gösterimde değişiyor.
Bir kuaför dükkânında yaşanan olayiarı
konu alan komedide seyirci, işlenen bir
cinayeti çözümiemek için oyuna aktif olarak
kaoİryor ve oyuneulara istedikleri sorulan
sorabiliyor. Nedim Saban'ın yönettiği ve
Anlcrikan rryatro tarihinin en Uziın süreü 1
oynanan oyumı olma özeUiğryk Guinness
Rekorlar Kitabı'na geçen 'Şen Makas'ı
bugüne kadar dünyanın çeşitH ülkelerfaıde 20
milyonu aşkuı seyirci izledi Oyunda Şafak
Sezer, Şoray7
Uzun, Çiçek Dittigil Oztoprak,
Hilmi Erdem, Hülya Karakaş ve Deniz Oral
rolahyor. (Fotoğrâflar: KADERTUĞLAj
dır. Araştırma vegeliştırme, A\rupa nın
Amerika ve Asva nın büyük ekonomik
güçleriyle rekabet edebilmesi için Av-
rupa öİçeğınde bütünleştirilmeli ve ka-
lıcı biçımde güçlendirilmelidir. Eu-
ro nun (Avrupa Birliği para birimi)
amacı iş ve sosyal istikrardır."
Gerçekten de Ocak '99'dan itibaren
Avrupa îktisat ve Para Birliği yürürlü-
ğe girecektir. Bu birliği taşıyacak olan.
bütün üyelerin ortak ekonomi vepara po-
litikalandır.
Para Birliği'nden AvTupa'da işsizliği
gidermek için yararlanılmaktadır. SPD,
Euro'yu özellikle 'iş ve sosyal istikrar'
için istemektedir ve 'Euro,Alman Mar-
kıgjbisağlam olmaljdır' tezıni işlemek-
tedir.
SPD VE SOSYAL POLİTİKALAR YURTTAŞLAR AVRUPASI
Bu konuda SPD'nin ilkeleri özetle
şöyle:
"lşsizliğin Avrupa düzeyinde azaltıl-
ması için bağlayıcı hedefler konulma-
lıdır. Okıılu bitiren gençlerin işsizliğe
terk edilmesi önlenmelidir L'lusal ikti-
sat ve para politikalan, Avrupa'dabü-
vüme ve istihdam yaratma amacıyla eş-
güdümleştirilmelidir.
Işletmelerin etkın biçimde asgari ver-
gdendirilmesi ve vergi karmaşasınm
yok edilmesine ilişkin Avrupa sözleşme-
lerigereklidir. Avrupa 'nın, çokçağdaş,
sımr ötesi ulaşım ve iletişim altyapıla-
rına (trans Avrupa ağlarıj yapılacak
gelecek yatırımlarına gereksinimi var-
SPD'nin Avrupa politikalannı belir-
leyen ilkelerine göre "Tek tek bölgele-
ri güçlendirilen Avrupa, giiçlü Avru-
pa'dır.Avrupalı vurttaşlarm temsil ve-
ri olan Avrupa Parlamentosu. tam bir-
likte belirleme hakkına kavuşmalıdır.
AB 'nin eylem veteneği olabilmesi için
Avrupa Konseyı 'nde çoğunluk karar-
ları genişletilmelidir SPD, özgürlük ve
ortak değerlehn anlatımı olan bir Av-
rupa temel haklar sözleşmesi istemek-
tedir. Ortak bir Avrupa sığmmacılar
politikası olmalıdır. Avrupa Birliği, sağ-
lığm. ttiketicılehn ve doğal yaşam te-
mellerinin korunmasına özelönem ver-
melidır."
AVRUPA EVİ
SPD'ye göre Avrupa Evi'nin kurul-
ması yenı birgüçle sürdürülmelidir. Av-
rupa bölünmüşlüğünün ortadan kalk-
masıyla AB'nin doğuya doğru genişle-
mesi olanaklılaşmıştır. Doğu genişle-
mesi, demokrasi ve pazar ekonomisini
geliştirecek ve böylece Almanya'nın
ekonomik ve siyasal güvenliğini yüksel-
tecektir. SPD. bütün Avrupa için bir ba-
nş düzeni öngörmekte; Doğu Avrupa
devletlen ve Rusya'yla birlikte Avrupa
Evi'nin yapısını tamamlamak istemek-
tedir. SPD. AB, AGİT (Avrupa Güven-
lik ve İşbirliği Teşkilatı) \e NATO'nun.
bütün Avrupa'yı ilgilendiren görevleri-
ni yerine getirmelerine çahşacaktır.
SPD'nin Avrupa politıkasının temel vur-
gulan, Almanya'nın olası doğrultusu
konusunda endişelen ortadan kaldırma-
yı amaçlamaktadır. Bu temel vurgular.
Avrupa bütünleşmesinin süreceği gü-
vencesi. demokrasi ve insan haklannı da-
ha da geliştirmek, Av rupa'nın özgün ve
tekil niteliklerinı. yenı Avrupa kültürü-
nün asli kaynaklan olarak görmek ve Av-
rupa'nın bu 'öz'nitelıklerini koruyacak
yapılanmalan sağlamak olarak betimle-
nebilir. Böyle bir Avrupa anlayışının,
Avrupa'nın kapsayıcıhğı ve küresel ge-
lişmelere katkı yeteneğı bakımından ye-
tersiz kalacağı ve böylece A\Tupa'nın de-
mokrasi kültürüne ve yurttaşlık kavra-
mına yeni boyutlar kazandıramayacağı
söylenebilir.
CDU/CSU (Almanya Hıristiyan
Demokrat Birliği/Hıristiyan
Sosyal Birliği)
II. Dünya Savaşı'ndan sonra biçımle-
nen yeni Almanya. genelhkle Hınstıyan
Demokratlarca yönetilmıştir. Son olarak
16 yıl süren iktidardan sonra CD(J seçi-
mi yitirmiş ve ana muhalefet partisi ko-
numuna geçmıştır. CDU'nun Bavyera
eyaletinde örgütü \oktur: CSU ıse sade-
ce Bavyera'daörgütlenmıştır. Federal Par-
lamento'da CDU ile CSU bir ortak parti
grubuoluştunırlar. CDU-CSU'nun prog-
ramlannda 'Avrupa ve Dünvava Karşı So-
rumtuluk' adlı bölümde konuya ilişkin şu
saptamalar yapılmaktadır. "CDL'/CSU,
Avrupa birleşmesim daha ılerigötürecek-
tir. Avrupa kıtasınıngeleceği Avrupa bü-
tünleşmesine bağlıdır. Anayurt Alman-
ya nın ve ortak Avnıpa Parası nın (Eu-
ro, ekül verleştirilmesi Almanya nın çı-
kannadır. Banşçıl ve istikrarlı bir Avru- .
pa da sürekli bir banş düzeni kurma şan-
sıyakalanmıştır CDL'/CSU 'merkeziAv-
rupafederal devletinehayır' demektedir
Sağlanı bir Avnıpaparası. 300 milyon Av-
rupalının gıderek yoğunlaşan uluslara-
rası yarışta başanh olabilmesinın gü-
vencesidir CDU'CSU, Avrupa da tarih-
te örneği görülmeyen bir istikrar kültü-
rüyaratmıştır. Yeniden dağılımı öngören
sosyalist bir Avrupa yı ıstememektedir.
CDU/CSU. yurttaşların güvendığı, 'giiç-
lü birAvrupa' istemektedir. 21. yüzyılın
isterlerini ancak böyle bir Avrupa veri-
ne getirebilir. Avrupa salt kendi sorun-
larınayoğunlaşmah ve çözmelidir. Or-
tak dış politika ve gûvenlik politikası,
uluslararası kriminalitenin önlenmesı,
ortak çevre koruma standartları, ka-
çak ve sığınmacı sorununun önüne ge-
çilmesi bu tür politikalardandtr. Avnı-
pa, belde, kent veyörede alınamayan, kt-
tasal ve ortak çıkarlan gözeten karar-
lan almalıdır. Ortak eylem gerektirdi-
ği sürece, ulusal devletlerin ve yörele-
rin yetkileri geri plana itilmelidir. Av-
rupa 'nın parasal yükü adil dağıtılmalı-
dır. Bu nedenle birliğin para kaynakla-
rıyeniden düzenlenmelıdir. AB nin gele-
cektekigörevleri mevcutparasal olanak-
lar çerçevesinde yerine getihlmelidir.
AB nın 'yapısal geliştirme' kaynaklan
sımrlandırılmahdır. Almanya'nın vükü
mutlaka azalnlmalıdır. Kırmızı'Yeşil (SPD
veİttifak •90/Yeşillerkastediliyor. O.B.K.)
istihdam pmgramı ve sosyal standartla-
rı benzeştirme istemi, Almanya 'nın aley-
hinedir ve fınanse edilemez. AB, doğu
genişlemesi, Almanya 'nın ekonomik çı-
karlanna uygundur ve A Imanya 'yı Avru-
pa nın odağı durumuna getireceği içinya-
rarlıdır. Altı aday ülkeyleyapılacak üye-
lik görüşmeleri hızlı, fakat özenli yürii-
tülmelidir. Ekonomik gelişmişlik yönün-
den önemlifarkldıklarbulunduğundan ge-
çiş süreci uzun tutulmalıdır. Uluslara-
rası kriminaliteyi önlemeye ve ek göçle-
ri sınırlandırmaya yönelik Amsterdam
Anlaşması ilkeli biçimde uvgulanmalı-
dır.
Programda yer alan bütün bu pragma-
tık belirlemelerde Türkiye'ye Avrupa Bir-
liği 'nde henüz bir yer aynlmadığı açıkça
görülüyor.
CDU/CSU nun, en azından şimdilik,
Türkiye 'yi Avrupa Birliği içehsinde dü-
şünmediği anlaşılıyor. Banş, gûvenlik ve
uluslararası örgütlerleAlmanya nın iliş-
kileri ise şöyle tanımlanmış: NATO ve
federal ordu, banş, özgürlük ve istikra-
nn güvencesidir' federal ordu, MA TO'nun
bunalım ve savaş olan bölgeleregonder-
diğı banş birlikterine katılmalıdır. Al-
manya dışpolitıkasının 'askerleştirilme-
sine karşıçıkankar'hakstzdır. NATO, Av-
rupa da banş. özgürlük ve istikrann gü-
vencesidir. NATO, yeni üyelere açık ol-
malıdır. Kararlıhk ve eylem veteneği ko-
runmalıdır. BatıAvrupa Birliği. NA TO 'nun
taşıyıcı direğidir. Rusya ve Ukrayna 'yla
ortakgûvenlik politikalan konusunda tş-
birlıği çok önemlidir NATO nun Kırmı-
zı/Yeşillercezayıflatılmasına ızin verilme-
melidir. CDL!/
CSU, Amerika ve Avnıpa
arasında 'dengelibirbağlaşıklık'öngör-
mektedır ABD gelecekte de Avnıpa da
askerigüç bulundurmalıdır. ABD ile or-
taklık ilişkilerı genişletilmelidir AB nin
dış ve gûvenlik politikası 'eylem yetene-
ğine' dayanmalıdır. Federal ordu çağ-
daşlaştırılacak, vuntcu gücüyükseltile-
cektır; 'banş sağlamak için gerekli'
340.000 asker sayısı korunmalıdır. Bu
sayı. pmfesyonel askerler, askerlik yû-
kümlülükleri veyan zamanlı askerlerden
oluşan dengeli bir kanşımdır. Askerlik
yükümlülüğü sürdüriilecektir. Resmi ye-
min törenleri her verde yapılacaktır
BÜNDNIS '90-DIE CRÜNEN /
İTTİFAK 90-YEŞİLLER
Ittıfak ^-Yeşiller'in Seçim Programı
'Değişım Yeşıldirî' başlığını taşıyor. Ar-
tık Alman siyasal sisteminin temel öğe-
lerinden biri olan bu parti, SPD'nin ko-
alısyon ortağı olacaktır. Bu nedenle ttti-
fak '90-Yeşıller'in Avrupa politikası, do-
ğanın korunması ve doğayla birlikte ya-
şanabılirlığin değenni öne çıkarması açı-
sından. özgürlük ve demokratık açılım-
lar bağlamında aynntılı irdelenmelidir.
Aynca, Ittıfak "90'ın parlamento dışı güç-
lerden oluşan hareketin 1990 yılında bir
araya gelip toplumun muhalif güçlerinın
partileşmesidir. Bu partinin, Yeşiller ile
birleşip tek parti olarak siyasi mücade-
lelerini sürdürmeleri ve geldikleri ko-
num, Türkiye için. Türkıye'deki sol ha-
reket için çok öğretici bir ömek olarak ir-
delenebilir. îttifak '90-Yeşiller'in seçim
programında yer alan Avrupa polirikası-
nı aktanyorum:
Almanya. iç ve dışsatımımn 3/2'sini
AB üyesi ülkelere yapmaktadır. Avrupa
Para Birliği, mal ve sermaye değişimini
kolaylaştıracaktır. lltifak '90-Yeşiller.
Euro 'nun öngöriilen sürede uygulanma-
ya konulmasım onaylamaktadır. Avru-
pa sosyal ve ekolojik ekonomi politika-
sını biçimlendirmek içinşu önlemler ge-
reklidir- Sermaye gelirlerini daha iyi
kayıt altına almak ve vergilendirmek için
Avnıpa düzenlemeleri yapılmalı. ışlet-
me vergilendiriminde rekabeti bozucu
dunımları ortadan kaldınlmalı. Avnıpa
ülkeleri açısından sınır aşırı çevre kont-
yucu önlemleri yükümlülük sayılmah,
bağımsız birAvmpa kartel kurumu oluş-
turulmalı, Avrupa Para Birliği, katılacak
üyeler de dahil tüm üye ülkelerdeyürür-
lüğe konulmalı, Avnıpa Para Birliği Or-
ta ve Doğu Avrupa 'yı içerecek biçimde
genişletilmeli, destekleme politikalan
yeniden düzenlenmeli; tarım destekle-
mefıyatlan iyice azaltılmah.
SÜRECEK
PERŞEMBE
ORHAİS BURSALI
Devlet Unvanları
Üzerine Çeşitfemeler
"Devlet Bilimcisi" olur mu?
Peki ya "Devlet Düşünürü1
"?
"Devlet Filozofu'"?
"Devlet YazartV
Ya "Devlet Dansçısı"?
Niye, Devlet Flütçüsü, Devlet Darbukacısı ol-
masın?
"Sen kimsin?" diye soruyorsunuz, aldığınız ya-
nrta bakın:
"Ben devlet türkücüsüyüm" veya
"Devlet şarkıcısıyım ".
"Devlet yönetmeniyim ".
Ne yönetmeni? Devlet film yönetmeni!
Evet, devletin filrnine gereksinimimiz büyük.
Ama Atrf Bey sanırım bu unvandan vazgeçmiş
ve biz de bu gidişle "Devlet filmsiz" kalacağız!
Gerçek sanatçıiarımız alınmasın. Teşbihte hata
olmaz.
Olayın absürdlüğünü iyice görmek için düşün-
ceyi uç noktalarına taşımakta hayli yarar var:
Sevda, Banu vb. gibi "sanatçılar" da niçin "Dev-
let Dılberi" olmasınlar? Onlar daha mı az topluma
mal olmuş insanlar!?
"Devlet Falcısı "lan, "Üfürükçüsü "\eri de anım-
sanmalıdır...
Devlet, bu millete takdim ettiği, Ziya Özel gibi
"sihirbazlara" da "DevletZakkumcusu", bazıları-
na da "Devlet Gazetecısi" unvanı vermeyi unut-
mamalıdır!
"Devlet spikerlerimiz" de var.
Ama en çok ihtiyacımız olan "Devlet Borazan-
cısı" unvanıdır.
Bu unvandan hele bol miktarda dağıtılmalıdır.
Unvan alanların mesleklerine baktım, aralannda
komedyen yok gibi.
Levent Kırca, devlet sanatçısı olamaz. Yaptığı
iş müsait değil.
Ama devletin, bütün toplumu ve Kırca gibileri ti'ye
alacak "Devlet Komedyeni"\er\ne gereksinimi yok
mu?
Sanatçı kavramı, ülkemizde her şeyi içermiyor
mu?
Sanatçı terimini, unvanları ayrıştırdığınızda,
unutulanları hatırladığınızda. lısteyi genişlettiğiniz-
de -ve bu yazı dışında kalanlan da kattığınızda- iş-
te ortaya böyle bir tablo çıkıyori
• • •
Olaya bu noktadan bakınca, devletin kendisinin
birkaç "Devlet Psikoloğu "na gereksinimi yok mu?
Beiki "DeWef Cerrahı "na da?!
Psikolojik baskı yapıldı'
Movruk'agözaltında
plümtehdidi
_ İstaubulHaberServisi-ldıi Kültür Merkezi'nin kuru-.'
cusu olduğu gerekçesiyle geçen hafta gözaltına alınan ve
DGM Savcılığf nca serbest bırakıian şair-öğretmen Ru-
han Mavruk. Tstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlu-
ğü'nde ölümle tehdıt edildiğinı söyledi.
4Geçen hafta saat 01.00'de hiçbir gerekçe gösterilme-
den e\ ınden gözal-
tına alındığını be-
lirten Ruhan Mav-
ruk. polisteki sor-
gusunda kendisine
Aleviolupolmadı-
ğuıın soruiduğunu,
hakarete uğradığını
ve yasadışı örgüt
üyesi olduğunun
kabul ettirilmeye
çalışıldığını öne
sürdü. Kendisine
gösterilen fotoğraf-
Iardaki kişilerın
"vasadışı örgüt üye-
si'" olduğunu söy-
lemesi için psiko-
lojik baskı yapıldı-
ğını kaydeden Mav-
ruk. bu kışiler için
ıfadesine de zorla,
"Benonlardafark-
lı faalivetler sez-
dim" cümlesinın
Mavruk'un "İda Dağı Çöz Beni"
ve "Leyladan Beri" adlı şiir kitap-
lanyla "'Derinliğin Serinliği'' adlı
felsefe araştırmalan kitabı bulu-
nuyor.(Fotograf: İPEK YEZDANİ)
eklendiğıni savun-
du. Kendisiyle birlikte gözaltına alınan diğer kişilere de
önce Alevi olup olmadıklarının soruiduğunu kaydeden
Mav-ruk, Alevi olanlara ağırhakaretedildiğinı vekötü dav-
ranıldığını söyledi. Iki gün gözaltında kaldıktan sonra ge-
çen cumartesi Istanbul DGM Savcılığı'naçıkanlan Mav-
ruk, savcılık tarafından serbest bırakıldı.
AMATEMIer toplandı
Madde bağımlüığıyla
mücadele çalışması
tstanbul Haber Senisi -
Uyuşturucu madde kulla-
nımının önlenebılmesı için
Sağlık Bakanlığı ve üniver-
sitelerin birliktelığinde bir
kurul oluşturulması gerek-
tiği belirtıldi.
Sağlık Bakanlığı, madde
kullanımı ve bağımhlığı
oranlanndaki artışın önlen-
mesi ve sorunla mücadale
edilmesi için çalışma başlat-
tı. Çalışma kapsamında Ba-
kırköy Ruh Sağlığı ve Has-
talıkJan Hastanesi bünye-
sinde faaliyet gösteren Al-
kol ve Madde Bağımlılan
Araştırma ve Tedavi Merke-
zi'ne (AMATEM) ek olarak
Elazığ, Samsun ve Manisa
hastanelerinde AMATEM
merkezleri hizmete girdi.
1999içindeAdanaveDe-
nizli'de de bu merkezler hiz-
mete girecek Sağlık Ba-
kanlığı ve AMATEM'lerin
yetkilileri dün Polat Rena-
ıssance Oteli'nde bir top-
lantı düzenledi. Sağlık Ba-
kanlığı Tedavi Genel Hiz-
metler Müdürü Cihangir
Özcan. "Sağlık Bakanlığı
içinde üniversiteleri de ka-
tarak bir danışma kurulu
oluşturulmalı. Türkhe'de-
ki AMATE.Vrierin sajısı-
nın >eterliotupolmadığı be-
lirlenmeli" dedı.
Bakırköy Ruh Sağlığı ve
Hastalıklan Hastanesi Baş-
hekimi Doç. Dr. Arif Ve-
rimK. uyuşturucu kulianı-
mrnm yüzde 100 arttığına
dikkatçekerek "Tedaviolan-
lann yüzde80'i yeniden kul-
lanıvor. Bu nedenle teda>>
den sonraen az bir vıl bu ki-
şüerin izienecegi bir sistem
kurulmair dedı.
Lzmanlareksiklen şöy-
le sıraladılar:
• Vakalann tedavıden
sonra da izlenebilmesi için
sosyal hizmet uzmanı bulun-
durulmalı.
• Uzman hekim ve hem-
şıre eksiği giderilmeli.
• AMATEM'leruı,has-
tanelerden bağımsız olması
sağlanmalı.