16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27KASIM1998CUM HABERLER DUNY4DA BUGÜN ALİ SİRMEN Basınm Sorumluluğu Demokrasilerde basın, halkın gözü ve kula- ğıdır. Hatta bizimki gibi demokrasi benzeri re- jimlerde bile. Son zamanlarda, medya olarak adlandınlan kurumun, bu işlevini yerine getirmesi için uy- ması gereken kurallar vardır. Bunlann başında da haberde nesneltik, yo- rumlarda özgürlük gelir. Haberlerde nesnelliğin en güzel örneklerin- den birini Ingilizler'in ünlü BBC kurumu ver- mişti Falkland Savaşı sırasında. BBC, Büyük Britanya'nın taraf olduğu savaştaki haberteri, "Ingilizler'in açıkladığına göre An'antinliler'in açıkladığına göre" diye veriyordu. Bizde ise Apo'nun iadesi konusunda Italya ile başlayan tartışmalarda basın, nesnellik ve soğukkanlılık biryana, halkı galeyana getirme- yi marifet sayıyor. UEFA'nın, benim de kabul etmediğim, kara- n karşısında, bir gazete "eşşoğ.." diye başla- yan bir başlık atabiliyorsa, onun habercilikteki nesnelliğinden söz etmek abes. Basınımızda, kaç kişi, italyanlar'ın nedüşün- düğünü, tavnnı hangi gerekçelere dayadığını anlattı ve yazdı? Oysa, karşı tarafın ne düşündüğünü, soğuk- kanlı bir biçimde irdelememiz gerek. Oysa, Türkiye'de idam cezalanyla, DGM'ler yürürlükte kaldığı sürece, hiçbir Avrupa ülkesi- nin bize hiçbir teröristi iade etmeyecegini, şim- diye kadar da etmediğini görmemiz gerek. Bu sorumluluğu üstlenmeyen bir basının, "Ben görevimi eksiksizyapıyorum" diyebilme- si mümkün mü? Sorumsuz davranışın, kimi büyük gazetele- rimize sıçradığını görmek daha da üzücü. Genelde, içindeki bütün görüşleri paylaşma- san bile, (zaten öyle olması gerekmez, hatta öy- le olması her iki taraf açısından da daha iyi) ka- Irtesini begendiğjmi, bir nezaket formalitesi ola- rak değil, içtenlikle söyleyebileceğim, Hürriyet Gazetesi de dünkü manşetinde, "Ikiyüzlülük belgesi" diyordu. Neymiş ikiyüzülük belgesi? "Apo'nun gön- derilmemesi için Italya 'ya destek olan Fransız- lar, önceki gün yedi kişinin katili diye bir Bask lideriniIspanya'ya iade etmişler. Fransızlar, ül- kelerindeki Bask azınlık yüzünden kendilerini de tehdit eden terör örgütü ETA için göster- dikleri bu duyarlılığı, PKK konusunda ise gös- termekten kaçınıyorlar"m\ş. ilk bakışta haklı bir tepki gibi görünüyor, ama değil ve üstelik haber gerçeği de yansıtmıyor. Her şeyden önce, Fransızlar, Ispanyollar'ın bütün ısrarianna rağmen, ETA militanlannı uzun yıllar Madrid'e teslim etmediler. Fransız politi- kacılar, biraz da Hürriyet'in iddiasının aksine, kendi Bask azınlıklarının tepkisini çekmemek için bu yolu tuttular. Başka bir deyişle Bask azınlık iadenin kabulünün değil, reddinin nede- niydi. Ispanya bu yüzden ETAterörüyle mücadele- de büyük güçlük çekti. Sonra ne oldu? Sonra Ispanya gelişmiş bir demokrasiyi tüm kurum ve kurallarıyla işletmeye başladı. Oyle ki Ispanya'da, ETA teröristleri, Devlet Güvenlik Mahkemesi gibi yargı kuruluşları önünde değil, tümüyle olağan mahkemelerde yargılandılar. Bu durum, bir zamanlar demokrasi mücahi- di gibi görünen ETA'nın altındaki zemini kaydır- dı, terörist örgüt gerçek yüzüyle ortaya çıktı ve Fransa bile kendi Bask azınlığının tepkilerini bir yana koyarak kendi ülkesine geçmiş ETAterö- ristlerini yakalayıp, Madrid'e teslim ederek E- TA'nın çökertilmesine büyük katkıda bulundu. Şimdi söyler misiniz lütfen, Türkiye ile Ispan- ya'nın durumu aynı mı ve Fransa ikiyüzlülük mü ediyor? Bu gerçekleri gösterme sorumluluğunu biz üstlenmez isek, bunu kim yapacak? ANAP MKYK'de yeni hükümet arayışlan değerlendirildi; Yılmaz'a tam yetki verildi 6 CHPTi hükümette bulunmayız' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-ANAP Merkez Ka- rar Yönetım Kurulu (MKYK), yeni hükümet ara- yışlan konusunda Başbakan Mesut Yılmaz'a tam yetki verdi. Yılmaz, CHP'nin için- de yer alacağı herhangi bir hükümet modeline kesinlik- le "evet" demeyeceklerini söyledi. MKYK'nin dün yapılan ve yaklaşık 4 saat süren ilk toplantısında, yeni hükümet arayışlan değerlendirildi. AJınan bilgiye göre toplantı- da, baa milletvekilleri DYP ile soruşturma komisyonla- nnda yapılan işbirligini eleş- tirirken bazılan da Yıl- maz'dan CHP'yle olduğu gi- bi FP'yle de aynı hükümette yer almayacağını açıklama- sını istediler. Yılmaz hakkın- daki soruşturma komisyo- nunda görev yapan Nejat Ar- seven ise "Eğer DYPileişbir- liği yapmasaydık, Mesut Yılmaz'ı Yüce Divan'a göndereceklerdi, ama bizim sa- yımız Çiller'i göndermeye yetmiyordu" dedı. Yılmaz, toplantıda, Cumhurbaşkam DemireTin kendisiyle ikincı kez görüşe- bileceğini söylediğıni aktardı. Orgütün CHP'yi istemediğini belirten Yılmaz, se- çim hükümetine ANAP'ın girebileceği- ni, ancak kendisinin bu hükümette yer al- mayabileceğini söyledi. 3. kişi modelini ancak ANAP'lı olması koşuluyla kabul edebileceğini kaydeden Yılmaz'm, ko- CHP, DYP ve FP oylarıyla önerge kabul edildi Ydmaz'a 'çetesoruşturması' ANKARA(CumhuriyetBürosu)-TBMM Ge- nel Kurulu'nda, Başbakan Mesut Yılmazhakkın- da "çeteferi koruduğu", Türkbank satışı ve GSM lisans devrinde usulsüzlük yaptığı gerekçeleriy- le verilen 3 ayn Meclis soruştunna önergesi da- ha kabul edildi. Türkbank ihalesine fesat kanş- tırdığı gerekçesiyle önceki gün hükümeti düşü- rülen Yılmaz, aynı yönde verilen Meclis soruş- turma önergelerinin kabulüyle de Yüce Divan tehdidiyle karşılaştı. Genel kurulda dün ilk olarak FP ve DYP'nin, "gürenlik güçlerince hakkuıda düzeolenen ope- rasyonlan Alaattın Çakıcı'ya haber vererek kaç- masını sagladıidan, çeteleri koruduklarT savıy- la eski Devlet Bakanı Eyüp Aşık, Yılmaz ve Ba- yındırlık Bakanı YaşarTopçu hakkında verdikle- ri Meclis soruşturma önergeleri birleştirilerek ele alındı. Kendisini savunan Aşık, mılletvekilliğin- den istifa etmesinin yöneltilen suçlamalan kabul ettiği anlamına gelmediğini söyledi. Topçu'nun savunmasından sonra CHP, DYP ve FP oylanyia Meclis soruşturması açılması kabul edildi. Genel kurulda daha sonra sırasıyla FP'nin, "Tefeim ve Turkcell finnalanyla imzalanan söz- leşmeiere ve Ozefleştirme Yasası'na aykın davra- narak devletin geür kaybma neden olduklan" ge- rekçesiyle Başbakan Yılmaz ve eski Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir hakkmda, Türkbank iha- lesine fesat kanşürdıklan gerekçesiyle de Yıl- maz ve eski Devlet Bakanı Güneş Taner hakkm- da verdiği Meclis soruşturma önergeleri ele alın- dı. Yapılan oylamalar sonucu her iki önergenin kabul edilmesiyle Yılmaz hakkında 2 yeni Mec- lis soruşturması daha açılnuş oidu. nuşmasında Çiller hakkında olumsuz ve kıncı ifadeler kullanmaması dikkat çek- ti. Yılmaz. toplantıdan sonra yaptığı açıklamada, 55. hükümetin Cumhuriyet tarihinde başanlı olduğu için düşürülen ilk hükümet olduğunu savundu. Dokunulmazlıklann sırurlandınlması, gurbetçı yurttaşlann oy kullanmalanmn düzenlenmesi, yerel yönetımlerde 2 tur- lu seçim, bankalar ve çetelerle mücade- le için gerekli yasaların seçimden önce mutlaka çıkanlması gerektiğini kayde- den Yılmaz. U ANAP, hükümet arayışla- n ve Meclis çalışmalanna bu esaslar çer- çevesinde yardımcı olacakör" diye ko- nuştu. Yılmaz, gazetecilerın sorulannı yanıt- larken de soruşturma komisyonlannda DYP ile yapılan işbirliğinin kamuoyuna yanlış yansıtıldıgını ileri sürdü. Yılmaz, -Bu. bir karşıhkb aklama değil, CHP'nin siyasi oyununu bozmaya yönelik hareket- tir. DYP ve ANAP'lı arkadaşlar ortak bir tespitte bulunmuşlardır. CHP iki parti li- derini Yüce Divan'a göndermeyi hesap- lamıştır. Arkadaşlarunız, CHP'nin bu oyununu bozmuşlardır. Ama, ANAP bunu yaparken çözü- mü de getirmiştir. Madem Meclis bu görevi yerine geti- rememektedir. o zaman doğ- rudan yargı yolu açılmaudır. ANAP, anayasanın 83. mad- desindeki değişikliği bu ne- denleistemektedir.DYPveD- SP dedestek veriyor. 83. mad- denin 2. tur oylamasını önü- mü/deki günlerde Meclis'e getireceğiz." Yıhnaz, DYP ile soruştur- ma komisyonlannda yapılan işbirliğinin hükümet arayı- şında da sürdürülüp sürdü- rülmeyeceğine ilişkin bir so- ruya ise "Mutlaka illiyet ba- ğı olması gerekmez. Beüi me- selelerde birfikte hareket et- miş olmak, tüm meselelerde de aynı işbirüği vapmayı ge- rektîrmez. Merkez sağin ka- deri Baykal'uı kaprisinc bı- rakılamazdı" karşıhğını ver- di. ANAP'ı seçimlere götürecek yeni baş- kanlık divanı da dün belirlendi. Yeni di- vanda "miüiyetçi'' isimler ağırlık kazan- dı. Yıünaz'm başkanlık divanı üyeliği için önerdiği tek isim olan Şadan Tuzcu oybirliği ile seçildi. Agâh Okta> Güner ile Yaşar Dedelek dışındakı eski başkan- lık divanı ülyelerinin tamamı ile birlikte toplam 19 kişi aday oldu. 3 tur süren se- çimlerde yeni başkanlık divanı oluştu. Buna göre. Yaşar Okuyan ile Abdülka- dir Baş, 37'şer oyla en yüksek oyu ala- rak başkanlık divanına girdiler. Cumhurbaşkam Süleyman Demirel 4 Güvenoyu alacak bir hükümet anyorum' KAYSERİ(AA)-Cumhurbaşkanı Sü- leyman DemireL hükümet kurma çalış- malannı değerlendirirken "Ben de 'bu işin içinden nasıl çıkılabilir'ianjBrum. bununyoluistişaredir. Ben,gü\tno\u ala- cak bir hükümet anyorum" dedi. Önceki gün Edirne'de yeni hükümet konusunda "sabır" dileyen Demırel. dün de Kayseri'de sabnn sınınnı "tükenene kadar" diye çizdi. Ana- yasada belirtılen 45 gün- lük sürenın henüz başla- madığını belirten Demi- rel, görevin liderlere ve- rilip verilmeyeceği ko- nusundaki sorulan, "Hiçbir şey bilmİTOrum, öğreneceğim daha. Tür- kiyeflkdefa hükümet ku- ruyor değfl. Bunun yolu istişaredir. Meclis'te tem- sil edilen si>asi partüerin gend başkanlamla teker teker konuşacağun. Ondan sonra bu ku- maştan ne çıkacağına bakacağun" diye yanıtladı. Anayasaya göre 45 günde hükümet kurulmaması dunımunda seçim hükü- metinin gündeme geldiğini anunsatan Demirel. "O hükümetin güvenoyu ihti- yaa yoktur.Ben,güvenoyu alacak bir hü- kümet anyorum. Zaten TBMM seçime karar vçrmiştir. 18 Nisan'da seçim yapı- lacakür. Ben, görüştüğüm parti genel başkanlanna a\nı zamanda seçimin öne ahnmasına ve\a daha ileri bir taribe bı- ralolmasına dair bir mülahazalan var mı di)e de soruyonmr diye konuşru. Görüşmeler sırasında herhangi bir tel- kinde bulunmadığını belirten Demirel, herkesi dinledikten sonra bir yol buluna- bileceğini söyledi. Türkiye'de siyasetin bütünleşmesi için iki se- çime daha ihtiyaç oldu- ğunu kaydeden Demirel, "Srvascti bütünleştirecek halktır. Hiç başka bir verde bir şey aramaym. Halk, yeterarnk di>«cek. Bunugeçmişte bir-iki de- fa yapök" diye konuştu. Güncel sıkınnlann bir kısmının dünyadaki kri- ze atfedilebileceğini be- lirten Demirel. "Bilhas- sa tekstflde kriz hissedilir şeldlde aşdama- dL Yeni kurulacak hükümete düşen önemli göre\. sanavinin icine düştüğü du- rumdan çıkanlmasıdır. Sana\iörgütteri- nin hükümetin önüne tedbir ko> ması la- zımdır. Bu sorunlan, >eni kurulacak hü- kümetin önüne birinci mesele olarak ko- yacağım. Yeni kurulacak hükümetten. ihracata önem vermesini iste>eceğim" dedi. Parti yönetimi tavır değiştirdi FP lideri Kutan başbakanbk bekliyor ANKARA (CumhuriyetBürosu) - FP Genel Başkanı Recai Kutan. geniş ta- banlı bir uzlaşma olmazsa Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel'in ilk görevlen- dirmeyı FP'den başlatacağını söyledi. Kutan, diğer liderlerin somut bir hükü- met modeli koymasının zorgöründüğü- nü belirterek "Cumhurbaşkam, daha önce de ısrarla ifade ettiği gibi, bir kural adamı olarak gayet tabif kigörevi ilk olarak FP'\e verecektir. Bu husus ken- dileri tarafından da açık- çaifade edilmiştir" dedi. FP Başkanlık Divanı dün Kutan'ın Demirel'le yaptığı görüşmeyi de- ğerlendirdi. Gensoru sü- recinin başından beri gö- rev istemede ısrarlı ol- mayan FP yönetimi tavır değiştirdi. Sorulan ya- nıtlayan Kutan, Demi- rel'in kafasında bir hükümet modeli bu- lunmadığını, liderlerle yapacağı görüş- melerin ardından bir karara varacağı iz- lenimi edindiğini söyledi. Kutan başka bir soruya yanıt verirken de şunlan söy- ledi: -Cumhurbaşkam temaslanndan sonra iki durum ortaya çıkabilir. Ya bir hükümet modeli konusunda uzlaşmaya \-anldığı izlenimi edinebilir. Parlamento- dan güvenoyu alacak böyle bir hükümet modeli ortaya çıkarsa biz icinde de ola- biliriz. dışında da kalabih'riz. Herhangi bir ısranmız ounaz. Bu ihtimal zor gö- rünüyor. Ya da ortaya bir hükümet mo- deli çıkmaz ve daha önce yapıldığı gibi liderlere görev verebilir. Cumhurbaşka- nı, daha önce de ısrarla ifade ettiği gibi, bir kural adamı olarak gayet tabii ki gö- revi Dk olarak FP'ye verecektir. Bundan kimsenin şüphesi olma- sın. Bu husus kendileri tarafından da açıkça i£a- de edilmistir.'' Kutan, ilk görevin FP'ye verileceğinde "mçbirtereddütün" bu- lunmadığmı da savun- du. Bazı FP kurmayla- nnın Kutan'ın Köşk zi- yaretinden önce diğer partilerle başlattıldarı görüşmeler dün de de- vametti. FP'nin önde gelen isımlerinden Oğuznan Asütürkün, CHP'lilerin yam sıra bazı ANAP ve DYP'lüerle de görüş- tüğü öğrenildi. Asiltürk'ün bu görüşme- lerde geniş tabanlı bir uzlaşma hüküme- ti modeli üzerinde durduğu öğrenildi. Asiltürk'ün. u Bu aşamada liderier dı- şmda bir ismin başbakanlığı daha ger- çekçi görünüyor" önensinde bulunduğu belirtildi. 55. hükümetin karnesinde uygulanmayan yargı kararları ve anayasal suçlar var Çjkar ba^antıh özelleştirıneler sorun olduANKARA(CumhuriyetBürosu)-Özelleş- tirmelerdeki yargısal utancalara (skandal) mafya da kanştı. Yargı organlannın verdiği yürütmeyi durdurma ve iptal kararlannı. de- vir işlemi gerçekleştiği gerekçesiyle uygulan- mayarak anayasal suç işlenırken Türkiye tş Bankasf ndan enerji açık eksiltmelerine. TE- KECden limanlara. madenlerden Petrol Ofi- si Anonim Şirketi'ne (POAŞ) kadar uzanan stratejik alanlarda satış işlemlerinin bir bölü- mü gerçekleştirildi. ÖZELLEŞTİRME-ÇETE Enerji ve Tabii Ka>Tiaklar Bakanlığı, ulus- lararası tahkimin yolunun açılması için uğraş- tı. Özelleştirmeler yoluyla hak sahibi yapılan firmalarla çıkar bağlantısı kurulduğu ortaya çıktı. POAŞ açık eksiltmesi. birinci gelen fir- ma yerine, ikinci gelen katılımcı da atlanarak Türkiye Iş Bankası konsorsiyumuna verildi. Hükümetin düşmesine neden olan Türk- bank açıkarturması, Susurluk utancasının ar- dından iş dünyasının da mafya bağlantılaruıı ortaya koydu. Türkbank açıkarttırmasını ka- zanan KorkmazYiğif in iilkücü mafya Alaat- tin Çakıcı'yla telefon görüşmesinin ortaya çı- kanlması ardmdan devir işlemi gerçekleştiril- medi. Ancak Başbakan Yılmaz, Cakıcı bağ- lantısı hakkında daha önceden bilgileri oldu- ğu açıklamasını, sonra düzeltmeye çalıştı. Emniyet Genel Müdürlüğü'nden Merkez Bankası'na satış olduğu gün gönderilen gizli uyanya karşm işlemin sürdürülmesı birçok kıışku yarattı. Tepkilere neden oldu. Yiğit, gözaltına alınmasının ardmdan 10 Kasım'da kendi televizyonlannda yayımlattı- ğı kasette, Çakıcı'nın Türkbank açık eksiltme- sinde devrede olduğunun Başbakan Yılmaz ve Devlet Bakanı Taner tarafindan bilindigi- ni ileri sürdü. Yiğit, Türkbank açıkeksiltme- sine girmesini, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel ile Devlet Baka- nı Taner'in sağladığını belirtirken bankanın ahnması için fınansman kaynağının da hükü- metçe sağlanrnaya çalışıldığını anlattı. tçişle- ri Bakanı KutiuAktaş. Yiğit'in kendisine rüş- vet olarak ev önerdığını. görüşme kayıtlany- la ortaya koydu. Çakıcı'yla Yiğit arasındaki telefon görüşmesinde pek çok işadamının adı geçerken Bayındır Holding'in sahibi Kâmu- ran Çörtük'ün Türkbank açık eksiltmesiyle ilgilı Yiğit'ten Genç TV'yi komisyon olarak aldığı savlandı. Başbakan'ın, ihalenin tüm aşamalannda doğrudan devTede olduğunun ortaya çıkması, hükümetinin sonunu hazırla- dı. ÇETE, İRTİCA VE TERÖRLE MÜCADELE Çete ve mafyanın çökertiknesi için büyük bir savaşım başlatılırken Emniyet Genel Mü- dürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mü- cadele Daıre Başkanlığı gerçekleştirdiği ope- rasyonlarda 176 çetenin bini aşkın üyesini gö- zaltına alarak yargıya verdi. Alaattin Çakıcı Nice'te, Kürşat Yılmaz Vama'da. SedatŞahin Berlin'de yakalanırken Sedat Peker Türkiye'ye gelerek teslim oldu. 20 yıldır aranan, 'San Avni' olarak bilinen uyuşturucu kaçakçısı Avni Musullulu. 12 yıl- dıryaşadığı Ayvalık'ta ele geçirilirken çok sa- yıda cinayetin yönlendiricisi olarak aranan ül- kücü Kasım Gençyılmaz da Ankara'da yaka- landı. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün ulusla- rarası polis örgütleriyle düzenlediği ortak ope- rasyonlar sonucu Hüseyin Bay başin Hollan- da'da, NejatDaşda lspan>a'da>akalandı. Çe- te ilişkilerinin odağındaki isifnlerden Meh- met Eymür ile Yavuz Ataç sancılı bir süreç- ten sonra görevlerinden uzaklaştınldı. Çetelerle savaşımda çok önemli bir kilo- metre taşı olarak kabul edilen Organize Suç- larla Mücadele Yasa Tasansı, hükümetin söz- lerine karşın yasalaşmadı. Gericihkle sava- şımda dengesiz bir politika izlendi. Seçim İcaygılan nedeniyle türban konusunda gerici- lere ılımlı iletiler (mesajlar) veren hükümet, MGK'nin her toplantısında gericiliğe ödün venlmeyeceği konusunda kararlann altına im- za attı. TBMM'ye gönderilen 9 gericilikle sa- vaşım içerikli yasa tasansından yalnızca 3'ü yasalaşh. REFAHYOL döneminde TSK'yle yaşanan gerginliğin benzeri ANASOL-D hükümeti döneminde de yaşandı. Pandomim gösteri- siyle dönemin Genelkurmay tkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir'i tanımlayarak gericilik savaşmınının iktidar savaşımına alet edildiği- ni öne süren Yılmaz'a, dönemin Genelkur- may Başkanı Orgeneral tsmail Hakkı Kara- dayı ve kuv-vet komutanlannın 20 Mart'ta ya- yımladıklan bildiriyle sert yanıt verildi. TeTÖrle savaşımda etkinlik sağlanırken te- rör örgütünün 2. ismi Şemdin Sakık. Kuzey I- rak'ta düzenlenen operasyonia yakalanarak Türkiye'ye getirildi. 'Ocalan'ıyuvasındançı- karma' operasyonunun fıtilini askerler ateş- ledi. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral AaHaAteş, 16 Eylül'de Reyhanlı'da Suriye sı- nınnda yaptığı konuşmada. Şam yönetiminin teröre desteginin Türkiye'nin sabnnı taşırdı- ğmı söyledi. Ateş'in ardından Genelkurmay Başkanı, Cumhurbaşkam ve Başbakan, yap- tıklan açıklamalarda Suriye yönetimini uyar- dılar. Türkiye, yürüttüğü 'bunalım yönetimi' çerçevesinde tatbikat hazırlıklanna başlama- sı ve savaştan kaçınmayacagını viirgulaması- nın ardmdan uzlaşma sağladı. 20 Ekim'de Adana uzlaşmasının imzalanmasından 3 gün önce, terör örgütünün lideri Abdullah Öcalan, Türkiye sımnna 300 metre uzaklıkta bulunan Kamışh kasabasından Güney Kıbns Rum Ke- simi'ne, oradan da Moskova'ya gitti. Türki- ye'nin kararlı tutumunu Moskoya yönetimi- ne karşı da sürdürmesi üzerine Öcalan. Rus- ya'dan aynhnak zorunda kaldı. 12 Kasım'da gittiği Italya'da tutuklandı. EĞİTİM Büyük tartışmalardan sonra yaşama geçi- rilen 8 yıllık egitim, Diyanet Işleri Başkan- lığı'nın öğrencilerin temel eğitim içinde Ku- ran kurslanna gitmelerine olanak sağlayan yasalara aykın genelgesiyle delindi. Temel eğirime yaîdaşık 200 trilyon liralık katkı sağ- lanmasına karşın altyapı sorunlan tam ola- rak çözülemedi. Yaklaşık 60 bin yeni öğret- menin ataması gerçekleştirilirken asker öğ- retmen uygulamasına karşın Doğu ve Gü- neydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki öğretmen açığı giderilemedi. SAĞLIK Bu alanda yapılan çalışmalar tasanm aşa- masında kaldı ve yapılacağı söylenen birçok tasan gerçekleştirilemedi. Türkiye'de sağ- lık güvencesinden yoksun olan 21 milyon 400 bin kişiye sağlık sigortası yapmak ama- cıyla'KişiselSağhkSigortasıSistemi'(KSS) yasa tasan taslağı hazırlandı. Taslak, sağlık çe\Telerinin, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi (TTB). Türk Eczacılan Birliği (TEB) gibi meslek örgütlerinin yoğun eleş- tirilerine uğradı. Sağlık çalışanlanmn özlük haklannın iyileştirilmesi için Sağlık Bakan- hğı'nca hazırlanarak 27 Kasım 1997 günü Maliye Bakanhğı'na sunulan öneriden, ara- dan geçen 1 yıla karşın sonuç alınamadı. Kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakan- lığı'nca hazırlanan ve zina suçunu da dü- zenleyen Medeni Yasa'da değişiklik tasansı TBMM'ye gönderildi. 1033maddeliktasa- n halen komisyonlarda bekliyor. Kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanhğı'na bağlı Kadının Statüsü ve Sorunlan Genel Müdür- lüğü ile Aile Araştırma Kurumu'nun örgüt yasalan çıkanlamadı. TURİZM-KÜLTÜR Bakanlar Kunılu'nca turizm merkezi ilan edilen ülke genelindeki 19bölgeden 16'sın- da doğal ve arkeolojik SİT alanlannın yer al- dığı ortaya çıktı. Turizm Bakanlığı'mn 20. dönem arazi tahsisleri sırasında ANAP'a ya- kınhğıyla bilinen şirketlerin aldığı bazı böl- gelerde, yoğun öneri üzerine parsel sayısını arttırması tepki gördü. Turizm sezonunun başında sektörde bü- yük bir düşüş yaşandı. Bunalım üzerine, ku- marhanelerin denetimli ve yalnızca yaban- cılara yönelik olarak açılması yönünde ya- sa tasansı hazırlanması benimsendi. Turist sayısmda yaşanan azalmayla birlikte ocak- mayıs aylannda yabancı sermayeli yatınm- lar da düştü. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), 1994 yılmdan bu yana 143 televizyon ve 77 radyoya toplam 220 yayın durdurma cezası verdi. 313 televizyon ve 150 radyo 463 uya- n cezası alırken, bölücü ve gerici yayın ya- pan kuruluşlar toplam 3 bin 666 gün kapa- tıldı. RTÜK, Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK), 'yeterli denetim yapdmadığı' yö- nündeki suçlaması doğrultusunda Başba- kanlık'tan gönderilen yazmın ardmdan sü- resiz ertelenen ulusal televizyonlar. frekans tahsisine ilişkin sıralama açık eksiltmesini de aralık ayı içinde gerçekleştirmeye hazır- lanıyor. ÜNESCO tarafindan dünya kalıt (miras) listesine alınan Pamukkale'de doğal dokuyu olumsuz yönde etkileyen turistik amaçh te- sislerve kaçak yapılaşmalann bazılan yıkıl- dı. Kültür Bakanlığı'mn Pamukkale'de ula- şımı sağlamak amacıyla SİT alanına aykın düşenjaylı sistem planlaması tartışma yarat- tı. Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Ku- rulu'nun, SİT alanlannda yapılaşma olana- ğı sağlayan 572 sayılı ilke karannın iptali is- temiyle dava açıldı. Türkbank'ı almadan ön- ce Alaattin Çakıcı'dan yardım istediği or- taya çıkan işadamı Korkmaz Yiğit'in Istan- bul'daki 28 bin konutluk tasanmmı engel- leyen SİT karannın, Kültür Bakanlığı'nca durdurulması büyük tamşmaya yol açtı. BÎTTİ DYP'nin pazarlığı Çiller: Her şeye açığız ANKARA (Cumhuriyet Bürosu - Yeni hükümet oluşumlannda kilit parti konumundakj DYP, "somut" bir formül seslendirmekten kaçmarak, "pazarük gücünü" en yüksek noktada tutmaya çalışıyor. FP'nin yeni hükümet oluşumlannın "dışında kalacağı" mesajı vermesi nedeniyle olası hükümet modellerir "biçimlendirmede" en etkin parti konumundaki DYP, resmi söyleminde "geniş tabanta hükümet" istemini dile getirmesine karşın, Cumhurbaşkam Süleyman Demirel görevlendirme yapana kadar, herhangi bir modelde ısrarcı olmama karan aldı. Çüler'den5ilke ANAP'ın, FP ve CHP seçeneklerini dışlaması üzerine rahatlayan DYP lideri Tansu Çiller, yeni koalisyon için Çankaya Köşkü'ne "5 ilke" sundu. Çiller, Çankaya Köşkü'nden ayjılırken yaptığı açıklamada. "Önemli olan Türkiye'nin mutlaka bir seçime giderek demokrasisini yenileyebilme sürecini başlatabilmesidir. Biz şu aymıada her şeye açık, uzlaşmaya açık, destel vermeye ve almaya açık bir konumdayız. Geniş tabanlı bir hükümet tercihimizdir" dedı. Konuşmasının büyük bölümünde düşük tümceler kuran ve "dış diplomasi. teşekkülknmesi" gibi yanlış kavramlar kullanan Çiller, "partiler ve liderlerinin dışlanmaması; diplomatik abhmlan yapabilecek sommluluğun taşuıması; ekonomik önlemter ahnması; çete ve yolsuzluk ilişkilerine dikkatle eğüinmesi; hiçbi koşulda seçünlerin ertelenmemesi" olmak üzere 5 ilke sıraladı. "Tarafsız başbakanlar aym zamanda sorumsuz olurlar. Türkiye bu dönemde sorumsuzhjğu kaklıramaz" diyen DYJjjdçri,,^^ koalisyonda yer almalan için en • önemli iki madde olarak "partiierin içinden bir başbakan ve 18 Nisan'da seçim" koşullannı vurguladı. Anadolu üniversitesi 28 öğrenciye disiplin soruşturması Haber Merkezi- YÖK'ün kuruluş yıldönümü olan 6 Kasım'da alkış ve sloganlarla tepkilerini dile getİTen 2 öğrenci, rektörlükçe başlatılan disiplin soruşturması nedeniyle bugün ifade verecek. İfade verecek öğrencilerin bir kısmı yaptıklan açıklamada, Türkiye'de neredeyse eleştirmeyen hiçbir yetkilinin kalmadığı YÖK'e karşı demokratik ve banşçıl bir tepki gösterdiklerini, haklannda açılan soruşturmanın YÖK'ün kaldınlmas gerektiğini bir kez daha gösterdiğin savundular. Adlanm vermek istemeyen öğrenciler, üniversite yönetimince kendilerine gözdağı verildiğini de savundular. Öğrenciler, "Yönetim, slogan aüp alİuş tuttuğumuzu kabul etmememi dunımunda okuldan atıiacağmıızı, suçlamalan kabul etmemiz durumunda ise bir ya da iki dönem uzaklaştırma cezası alacağuruzı bize Uetti" dediler. 6 Kasım günü saat 12.30'da sayılan yüzü bulan öğrenciler tletişim Fakültesi kantininden çıkış kapısına kadar yürümüş, alkışlarla YÖK'e tepkilerini dile getirmişti. Ülkede Gündem gazetesine saldınya protestc DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakır'da önceki gün 20 bin kişinin katılırmyla gerçekleşririlen "PKK'yi teün mitingi"nde, bir grubun ülkede Gündem gazetesini taşlaması ve binaya girerek gazete temsilcisini yumruklaması tepkiyle karşılandı. Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde düzenienen basın toplantısına, Demokrasi Platformu ve HADEP, DEP ve EMEP temsilcileri de katıldı. Toplantıda konuşan IHD Genel Başkan Yardımcısı Avııkat Osman Baydemir, Diyarbakır Valisi Nafiz Kayah tarafindan organize edilen yürüyüşün toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununu ihlal ettiğini ileri sürdü. Baydemir, Diyarbakır'daki yürüyüşe çevre ilçelerden getirtilen koruculann da katıldığını belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle