Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 KASIM 1998 ÇARŞAMB
HABERLER
Org. İlhan Kılıç
Bakû'da
• BAKÛ (AA) - Azerbaycan
yetkilileriyle görüşmelerde
bulunmak üzere Bakû'ya
gelen ve dûn Savunma
Bakanı Sefer Abiyev'le
görüşen Hava Kuvvetlen
Komutanı Orgeneral İlhan
Kılıç, Azerbaycan Hava
Kuvvetleri'nin
gûçlendinlmesı içın
ellennden gelenı
yapacaklannı söyledi.
Orgeneral Kılıç'a,
Azerbaycan Hava
Kuvvetleri'nin kuruluş
aşamasında karşılaşılan
sorunlarla ilgili bilgi veren
Abiyev, Türkiye ve
Azerbaycan silahlı kuvvetleri
arasındaki işbirliğinin daha
da geliştirilmesi gerektiğini
vurguladı. Hava Kuvvetleri
Komutanı Orgeneral İlhan
Kılıç, daha sonra Bakû'daki
Şehitler Hıyabanı'nı ziyaret
ederek Azerbaycan "ın
bağımsızlığı ve toprak
bütünlüğü için verilen
savaşımda şehit olanlann
mezarlanna çiçek bıraktı.
Diyanet Vakfı'na
dava
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Kamuoyunda
Atatürkçü imam olarak
tanınan eskı Edirne Karaağaç
Camii imamı Muharrem
Dürümlü, Diyanet Işleri
Başkanı Mehmet \uri
Yılmaz'ın aynı zamanda
Türkiye Diyanet Vakfı
Mütevelli Heyeti Başkanı, ıl
ve ilçe müfrülerinin de vakfın
taşra kurumlannın başkanı
olmalannın anayasaya aykırı
olduğunu savunarak
Danıştay'da dava açtı.
Dürümlü, hacı adaylannın
işlemlerinin idarece
yapılmasına karşın vakıfça
tahsil edilen paraların belli
bir süreyle bankada bloke
edilmesiyle kamu gücüne
karşı hile yapıldığmı bildirdi.
Geçîci işçilere
iyi haber
• ANKARA (AA) - En fazla
geçici işçi çalıştıran
kuruluşlann başında gelen
Köy Hizmetleri Genel
Müdürlüğü'nde mevsimlik
jŞÇUcprmro^^ çahşan 30
bin işçi, 1999 yılında beş ay
yerine tam yıl çahştıplacak.
Geçici işçilerin bir yıl süreyle
çalışmasına olanak
sağlayacak parasal kaynak da
sağlandı. Köy Hizmetleri
Genel Müdürü Güner
Saygılı, 1999 yılı bütçesine
65 tnlyon hralık ödenek
sağlandığını belirtti. Buna
göre uzun yıllardan bu yana
5 ay süfc ile çalışan Köy
Hizmetleri'ndeki yaklaşık 30
bin işçi, önümüzdeki yıl 12
ay süreyle çaliştınlacak.
Gelir dafiılımı
vesuç
• İZ\ÜR(AA)-Alarko
Şirketler Topluluğu Başkanı
Uzeyır Garih, Türkiye'de
köyden kente göç olgusunun
etkili olmayı sürdürmesine
karşın insanlann mutlu
olduğunu, suç oranının düşük
düzeyde bulunduğunu
biidırdi. Istanbul'da bir günde
polise yansıyan ortalama 350
suç işlendiğini belirten
Garih. "Istanbul
Emniyeti'nın \erdigi bilgiye
göre, bir o kadar suç da
polise intikal ettirilmiyor.
Istanbul'da bir günde
ortalama 700 suç ışlendiği
tahmin ediliyor" dedi. Buna
karşılık, Latin Amerika'nın
nüfusu 10 milyon cıvanndaki
kentlerinden Venezuela'nın
başkenti Caracas'ta günde 10
bin, Brezilya'nın ikinci
büyük şehri Rio De
Janeiro'da 7 bin, Meksika'nın
başkenti Mexıco Cıty'de 11
bin suç işlendiğini kaydeden
Garih, "Istanbul'da suç
oranının düşük olması.
insanlann mutlu olmasından
kaynaklanıyor" dedi.
Yuruyuş
ertelendi
• tstanbul Haber Servisi -
Kamu Emekçileri
Sendikalan
Konfederasyonu'nun
(KESK) "Mnsanca yaşama
koşullan ve ücret" için dün
Ankara'ya yapmayı
tasarladığı yürüyüş ertelendi.
KESK'ten yapılan yazilı
açıklamada, "KESK Genel
Yönetım Kurulu, 21
Kasım'da toplanarak son
si\asal, toplumsal gelişmeler
vehükümet hakkında verilen
gensoru nedenıyle
toplumdaki genlımın daha da
arttınlmaması için yapılacak
eyiemin ertelenmesini
kararlaştırdı" denildi.
Kapatılan RP'nin eski genel başkanı hakkında açılmış birçok dava bulunuyor
Erbakan tııtııklaııal>ilir
Holdingler yarış icinde
Şeriatçının
Avrupaparası
METtNGÜR
KÖLN-Türkiye kökenli 'holding' adı altında-
ki kuruluşlar Avnıpa'daki camilerde para topla-
ma yanşı içindeler. Refah Partisi'nin yükselişi ve
özellikle Avnıpa'da 1985'te örgütlenişiyle başla-
yan çantayla para toplama, 1990'da Kombas-
san'ın camilere girerek sadece Almanya'dan iki
yri içinde 30 bin kişiden 2 milyar mark toplama-
sıyla gelişti.
Kombassan'ı örnek alarak bugün Avrupa'da
para toplayan holdinglerin sayısı 30'a yaklaşı-
yor. Her geçen gün adı ilk kez duyulan holding-
ler, Islamcı gazetelerin Avrupa baskılannda tam
sayfa ilanlarla boy gösteriyorlar.
Konya çıkışlı holdinglerin ağırlıkta oldugu
holdingler arasmda önde gelenler Endüstri Hol-
ding (Konya), Ittifak Holding (Konya), Sayha
Holding (Konya), Kaldere Holding (Konya),
Konya Sanayi Holding (Konya), Şafak Holding
(Konya), Konsan Holding (Konya), Kamer Hol-
ding (Konya), Başak Holding (Konya), Ray Hol-
ding (Konya), Büyük Avrasya Holding (Konya),
Noya Holding (Konya), Katra Holding (Konya),
Görüş Hoiding(Istanbul, yaklaşık 14 milyon DM
topladıktan sonra iflas ettiği açıkJanmıştı. Kay-
bolan paranın, kimi ortaklarca, kapatılan Refah
Partisi'nin seçim harcamalan fonuna yatınldığı
ileri sürülüyor), Yimpaş Holding (Yozgat), Ak-
saray Holding (Aksaray), Slim Holding (Istan-
bul), Umpaş Holding (Uşak), Büyük Anadolu
Holding (Istanbul), Selçuklu Holding (Kayseri)
vc Jetpa Holding (Istanbul).
Türkiye'yi gerçek bir Müslüman ülkesi yapa-
caklannı ileri sürüp camilerde hocalann eşliğin-
de cihat çağnsı yaparak para toplayan holdingle-
rin, FP destekçisi Milli Gazete'nin Avrupa bas-
kısında yayımlanan tanıtımlanndaki çarpıcı söz-
lerden bazılan şöyle: Kombassan: "Gurbetçinin
iıuuç, güven veheial kazançlanmn eseri Kombas-
san'ıizfcyinizJ'Umpaş: "Inançvebirliğingücü'',
Kamer: "tnançveazmiııifiKİesLAJakıyatırınıve
bol hdal kazanc", Yimpaş: »Hetol kesim", Selam:
"Hetal garantisL Selam adı heial tadı."
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Hakkında, Diyarbakır DGM. Ankara
ağrr ceza ve asliye ceza mahkemelerin-
ce açılmış birçok dava bulunan eski
RP'nin Genel Başkanı Necmettin Er-
bakan'ın her an tutuklanabileceği sav-
landı.
Ankara DGM Başsavcılığı'nın, es-
ki MSP, RP ve şimdiki FP'nin yan ku-
ruluşu olan Milli Gençlik Vakfı
(MGV) hakkında yürüttüğü soruştur-
ma kapsamında. Erbakan ve 30 arka-
daşı hakkında idam istemiyle açtığı so-
ruşturmada önümüzdeki günlerde şa-
şırtıcı gelişmelerin olabileceğı belır-
tildi. Soruşturma sonucunda dava açıl-
ması durumunda Erbakan ve 30 kişi-
nin tutuklanabileceği bildirildi.
Dava kapsamına alınanlar arasında,
MGV'nin yönetici kadrosunun yanı sı-
ra Oğuzhan Asiltürk, Şevket Kazan,
Ahmet TekdaL Zeki Ergezen, Mukad-
der Başeğmez, İbrahim Halil Üriin,
• Ankara DGM Başsavcılığı Necmettin Erbakan ve 30 arkadaşı
hakkında ölüm cezası istemiyle soruşturma açtı. Soruşturma
sonucuna göre tutuklanabileceği belirtilen Erbakan hakkında
toplam 5 yıl hapis cezası isteniyor. Dava kapsamına Milli Gençlik
Vakfı'nın yönetici kadrolan da giriyor.
Şevki Yılmaz. Hasan Hiiseyin Ceylan,
Aü Nabi Koçak ve Erol Yarar bulunu-
yor.
MGV soruşturmasını yürüten Yük-
sel, 'RP-MGV-İBDA/C-AMGT-PKK'
ilişkilerini irdelerken eski RP milletve-
killerince kayınlan aşın dinci örgüt İB-
DAyC'nın, laık düzeni yıkmak için P-
KK'yi 'miittefik' olarak gördüğünü,
örgüt liden Abdullah Öcalan'ı da 'ge-
rilla komutanı'' diye nitelediğini orta-
ya çıkardı.
12 Eylül öncesinde MSP'nin belli
başlı yan kuruluşlan olarak Akıncılar,
Milli Türk Talebe Birliği ve Avrupa
Milli Görüş Teşkilatlan bulunuyordu.
12 Eylül'den sonra MSP'nin yerini RP,
Eski RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan ve 30 arkadaşı zor durumda.
Akmcılar'ın yerini İBDA/C, Milli
Türk Talebe Birliği'nin yerini de MGV
aldı. Silahlı eğitimin de yapıldığı
MGV'ler için Erbakan, bir konuşma-
sında şöyle demışti: "Buralar ilim ir-
fan vuvasıdır. Buradan feyzini alan
gençter, dört tane fakülte bitirmiş gibi
oluıiar. MG\, partimi/in arka bahçe-
skür"
MGV şu anda bütün il, ilçe, belde ve
köylerde örgütlü bulunuyor. Nuh Me-
te Yüksel tarafından yaptınlan arama-
larda, Tayyip Erdoğan, Necmettin Er-
bakan, Şevki Yılmaz, Hasan Hiiseyin
Ceylan, tmdat Kaya, Ahmet Akğül,
Abdurrahman Dilipak, Hasan Damar,
Fethullah Güien ve Cemalettin Kap-
lan'a ait çok sayıda konuşma kaseti ele
geçen vakfın toplam 1800 şubesinde
350 bine yakın üyesi bulunduğu ileri
sürüldü. Vakfin şeref başkanlığını ha-
len Nevzat Laleli yürütüyor.
'Anayasal düzeni sflah zoruyla yıka-
rak yerine şeriat devleti kurmak ve hi-
lafeti yeniden oluşturmak' suçundan
başlatılan soruşturma kapsamında 24
kişiyi ifadeye çağıracak olan Yüksel,
Erbakan ve Kazan ile birlikte, halen
FP milletvekili olan Asiltürk, Ergezen
ve Başeğmez hakkında da yine aynı
suçtan fezleke hazırlayacak. Yüksel,
aynca MGV'nin genel merkez ve bü-
tün şubelennin kapatılması için mah-
kemeye dava da açacak. DGM Başsav-
cısı Cevdet Volkan'ın, daha önce de
yaptığı gibi, Erbakan ve 30 arkadaşı
hakkındaki soruşturmayı Yüksel 'in
elinden almayı tasarladığı ileri sürül-
dü. /
Erbakan hakkında. 'Anayasa Mah-
kemesi'ne hakaret' suçundan Ankara
asliye ceza mahkemesi, 'RP'nin kay-
bolan 1 trilyon lirası' nedeniyle Anka-
ra 9. Ağır Ceza Mahkemesi, Bıngöl 'de
yaptığı bir konuşmada da 'halkı kin ve
düşmanhğa tahrik ettiği' gerekçesiyle
de Diyarbakır DGM'de açılmış üç ay-
n dava bulunuyor. Erbakan hakkında
toplam 5 yıla kadar hapis cezası iste-
niyor.
Ankara DGM, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunacak
EP'e kapatma davasıANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Ankara DGM Başsavcılı-
ğı'nın, PKK lideri Abdullah Öca-
lan'ın ttalya'da yakalanmasının
ardından Türkiye'ye geri verilme-
si için açlık grev leri, yasadışı gös-
teriler ve molotofkokteyli atma
eylemleri nedennle HADEP'in
kapatılması istemiyle Anayasa
Mahkemesi"ne dava açılması için
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılı-
ğı'na suç duyurusunda bulunma-
ya hazırlandıgı öğrenildi.
Ankara DGM Başsavcılığı,
Öcalan'ın gözaltına alınmasının
• Ankara DGM Başsavcılığı, Öcalan'ın yakalanmasının ardından
gelişen olaylar ışığında HADEP'in kapatılması için Anayasa
Mahkemesi'ne dava açılması istemiyle Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmaya hazırlanıyor. DGM
Başsavcılığı, daha önce de iki kez aynı başvuruda bulunmuştu.
ardından gelişen olaylar üzerine
HADEP'in Genel Merkez ve bü-
tün şubelerinde arama yapılması
için talimat vermiş ve bunun üze-
rine yüzlerce partili gözaltına alın-
mıştı. Gözaltına alınanlann bir bö-
lümünün sorgulan sürerken, HA-
DEP Genel Başkanı Murat Boz-
lak ile Ankara 11 Başkanı Kemal
Bülbül geçen günlerde tutuklandı.
HADEP'e yönelik yuıt çapında
yapılan operasyonlar kapsamında
Ankara da gözaltına alınan 100ü
aşkın kişiden 11 'i de önceki gün
tutuklandı.
HADEP yetkilileri, yurt gene-
lınde şu ana kadar kaç partilınin
tutuklandığını saptamaya çalıştık-
lannı belırttıler.
Ankara DGM Başsavcılığı'nın,
gelişmeler ışığında HADEP hak-
kında yeniden Yargıtay Cumhuri-
yet Başsavcılığı'na suç duyuru-
sunda bulunmaya hazırlandıgı bil-
dinldı. Daha önce iki kez HADEP
hakkında kapatma davası açılma-
sı için Yargıtay'a suç duyurusun-
da bulunduklannı anımsatan
DGM Başsavcılığı yetkilileri,
Bozlak ve Bülbül hakkında **bö-
lücü örgüte \ardım ve yatakuk"
suçundan dava açılacağını kaydet-
tiler.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı-
lığı yetkilileri ise HADEP hakkın-
da şu anda herhangi bir dava aç-
mayı düşünmediklerini, ancak
DGM'nin başvurusunu değerlen-
direceklerini söylediler.
ifadesi alınacak
Isûfus cüzdanımı kaybettim.
Hükümsüzdür.
ERDOĞANKARTAL
Savcılıktan
Erdoğan'a çağn
tstanbul Haber Servisi- Istanbul Cum-
huriyet Savcılığı, eski îstanbul Büyükşe-
hir Belediye Başkanı RecepTayyip Erdo-
ğan'a, 10 aylık hapis cezasının Yargıtay
tarafından onanmasından sonra Belediye
Sarayı'nda düzenlenen basın toplantısı
ve dışanda toplanan gnıba yönelik yap-
tığı konuşma konusunda başlatılan so-
ruşturma kapsamında ifade vermesi için
davetiye gönderdi.
Istanbul Cumhuriyet Başsavcıh-
ğı'ndan alınan bilgiye göre Diyarbakır 3
No'lu DGM tarafından hakkında \ erilen
10 aylık hapis cezasının Yargıtay'ca 25
Eylül 1998 'de onanmasının ardından Er-
doğan'ın. Istanbul Büyükşehir Belediye-
si'nde düzenlenen basın toplantısı ve dı-
şanda bekleyen kişilere yönelik yaptığı
konuşmaya ilişkin soruşturma açılmıştı.
Soruşturmayı yürüten Istanbul Cumhu-
riyet Savcısı Hasan Eker. Erdoğan'ın
konuşmasını içeren video kasetlerin çö-
zümlerini ve yazılı basında çıkan haber-
leri inceledi. Konuya ilişkin Erdoğan'ın
ifadesine başvurulmasına gerek gören
savcı Eker, ifadesinin alınabilmesi ama-
cıyla savcılığa gelmesi için Erdoğan'a
davetiye gönderdi.
Erdoğan ise yaptığı açıklamada, sav-
cılıktan kendisine resmi bir e\Tak gehne-
digini söyledi.
Görüşmeler gensoru sonrasına bırakıldı
Komisyonda geçici
bütçe gündemde
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonu'nda görüşülen 1999 mali
yılı bütçe yasa tasansının
sonuçlandınlması gensoru sonrasma
brrakıldı. Maliye Bakanlığı bütçesinin
26 Kasım PeTşembe gününe
bırakılması. "ömrünü tamamlayan
hükümetin ödenekleri açmakta
cömert davranacağı" yorumlanna
neden oldu. Geçici — — — —
bütçenin de gündeme
gelebileceği
belirtilirken
Uluslararası Para
Fonu'yla (IMF) 1999
bütçesini görüşecek
olan Hazine yetkililen
başta olmak üzere
ekonomi
bürokratlannda kaygı
oluştu.
25 iktidar üyesıne
karşılık 15
milletvekiliyle
muhalefetin temsil
edildiği Meclis Plan ve
Bütçe Komisyonu'nda,
DSP'liler geçici bütçe
gerektiğini savunurken
ANAP'lılar bu bütçede
ısrar ediyorlar. DSP
Grup Başkanvekili Ali Dıksoy, yeni
hükümete bu bütçenin
dayatılamayacağını söylerken Devlet
Bakanı Işın Çelebi. "Anladfğım
kadanyla geçici bütçe egilimi var.
Geçici bütçenin sorunlan daha da
ağırlastıracağını düşünüyorum. Bu
bütçeyi geçirmekte yarar görü>wrum"
dedi. Başbakan Yardımcısı Bülent
Ecevit de Başbakan Mesut Yılmaz'la
PA. lan ve Bütçe
Komisyonu'nda
DSP'liler geçici
bütçe gerektiğini
savunurken
ANAP'lılar bu
bütçede ısrar
ediyorlar. Başbakan
Yardımcısı ve DSP
Genel Başkanı
Bülent Ecevit de
Başbakan Mesut
Yılmaz'la bütçe
konusunu ele
aldıklannı bildirdi.
dün yaptıklan görüşmede bütçe
konusunu ele aldıklannı bildirdi.
Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı
Biltekin Özdemir. 1999 bütçesinin
görüşülüp görüşülmemesı karannın
bugün verileceğini söyledi.
CHP Denizli Milletvekili Hilmi Develi
ise bütçenin gensoru sonrasına
bırakılmasını. "hükümetin gidera>ak
kalemleri açacağı, bütçe disiplininin
_ ^ _ ^ _ _ kalmayacağmın
göstergesi'" olarak
yorumladı. Komisyonun
iktidar üyelerinin böylece
muhalefet
sorumsuzluğunda hareket
edebileceklerine dikkat
çeken Develi, memur
maaş katsayılannda ve
bazı ödemelerde artış
olabileceğini söyledi.
Develi, komisyonda da
bütçenin delindiğini
anımsatırken hükümet
üyelerinin "gizli bir
havuz" oluşturduğunu
söyledi.
Seçimlerin nisan ayına
alırunası durumunda,
Türkiye'nın uzun süre
^ ^ ^ ^ ^ ^ geçici bütçeyle
yönetilemeyeceği
düşüncesiyle bu hükümetin bütçesinin
geçerli kılınabileceği; seçimlerin
şubat ayına çekilmesi durumunda
geçici bütçe yapılabilececeği
belirtiliyor. Seçimlerin 2000"e
kalacağı yorumlanna neden olan
ANAYOL-SOL hükümeti olasılığında
ise 55. hükümetin büyük ortaklannnı
yeni iktidarda yer alacağına dikkat
çekiliyor.
Hükümet tartışması
FP'degeride
durma eğilimi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- ANASOL-D hükümetine
alternatif koalisyon modelleri
tartışılırken FP yönetiminin
izlediği çekingen tavir parti
içinde tartışmalara neden oldu.
Gensoru sürecinin başından beri
hükümeti kurma görevinin
kendilerine verihnesinde ısrarlı
olmadıklan, uzlaşmaya açık
olduklan mesajını veren ve bir
hükümet modeli önermeyen FP
yönetiminin tavn parti içinde
bazı tepkilere neden oldu.
FP'nin ısrarcı oknamasını
"taktik'' olarak açıklayan bazı
parti yöneticileri, "Şimdi görevin
verilmesni ısrarla istersek ve
görev bize verilmezse, bu seçim
öncesi seçmeni olumsuz etkiler.
Aynı durumla seçimden sonra da
karşılaşıiacagı propagandalan
güç kazamr ve bu tabaoda
umutsuztuğa neden olur"
görüşünü sa\ unuyorlar. Bu
gerekçelerle gerilim yaratacak
bir poîitika yerine ılımlı bir tavır
izlemeyi daha uygun
bulduklannı belirten FP
yöneticilerinin açıklamalan bazı
milletvekillerini tatmin etmedi.
FP Gaziantep Milletvekili
Nuretân Aktaş, birinci parti
olduklannı ve görevin öncelikle
kendilerine verilmesi gerektiğini
savundu. FP Genel Başkan
Yardımctsı AH Coşkun ise
üîkenin duyarlı bir dönemden
geçtiğini ve bunalımı
tırmandıracak bir politikayı
doğru bulmadıklanm söyledi. FP
Konya Milletvekili Lütfi Yalman
• da "Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'den demokratik bir
tavır bekfemediklerini, o nedenle
böyle davraoüdığnu" dedi.
GLOBALPOLMKÜLTÜI
ERGIN YıLDıZOĞLU
Kanlı Pazar
Endonezya'da nüfusun ezici çoğunluğu Müslümaı
olmasına rağmen Suharto, islamı resmi devlet dini ha
line getirme yolundaki basınçlara direnmiş, bu arad;
da Çinli/Hırıstiyan azınlığa her zaman yüksek mevki
lerde görev vererek dini ve etnik farklılıklan kendi gü
cünü arttırmak için kullanmıştı. Yüzde doksanı Müs
lüman olan 202 milyon nüfuslu Endonezya, yakın za
mana kadar dini etnik hoşgörüye ve uyuma örnel
gösteriliyordu.
Geçen pazar yaşanan olaylar gerçek durumun ne
kadar farklı olduğunu, bu hoşgörü masalının, bugü
ne kadar nasıl bir baskınm üzerini örtmekte kullanıl
dığını gözler önüne koydu. Baskı kalkınca 'hoşgörü
dağılıverdi. Etnik ve dini çelişkiler hızla su yüzüne çı-
karak kanlı olaylara yol açmaya başladı. Pazar güni
en az 14 kişi öldü ve 11 'den fazla kilise, bir Katolik ki2
öğrenci okulu, Müslüman gençlerden oluşan kalaba-
lıklar tarafından talan edildi ve yakıldı.
Diplomatik kaynaklar, olaylann perde arkasında,
Endonezya'da yaşanmakta olan iktidar savaşının ol-
duğunu söylüyoriar. Ana muhalefet partisı Megavva-
ti Sukarnopurti ile ortak bir bildiri yayımlayan ılımlı
Müslüman lider Abdurrahman Vahdi'nin, "Olaytar
kendiliğinden gelişmedi. Tekbirkişiden emiralan ser-
seriler tarafından düzenlendi" tespiti de diptomatla-
nn gözlemlerini dogrular nitelikte. Abdurrahman Vah-
di, 35 milyon üyeli Nahdatul Ulema grubunun lideri.
Sydney Morning Herald'ın Cakarta muhabirinin
"Kamyonlara bindirilmiş ve tekbir getiren kalabalık-
lann kimizaman Batı Java gibi uzak bölgelerden gel-
diği görülüyordu" (24.11.98) türünden gözlemleri de,
olaylann bir merkezden planlandığını düşündürüyor.
Associated Press muhabinnin yorumuna göre de
olaylar büyük olçüde provokatörlerin işiydi.
Olaylar başlangıçta, Çinlilerin işlettiği bir kumarha-
ne ve otopark üzenne çıkan anlaşmazlıklardan kay-
naklandı. Müslümanlar bölgelenndeki kumarhanenin
namaz saatlerinde kapatılmasını ıstediler. South Chi-
na Morning Post'un, Cayadi isimli Çinli-Budist bir
görgü tanığının ifadesine dayanarak bildirdiğine göre
"Kumarhanenin yedi Ambonez (Ambon aclasından
Çinli-Hıristiyan) fedaisi, pazarsabahı saat altı sulann-
da, ellerinde kılıçlarla Müslüman mahallesine girdiler,
bir motosikleti ve otomobiliyaktılar ve camiye taş at-
tılar." (23.11.98)
Daha sonra Müslüman gençlerden oluşan bir kala-
balık önce kumarhaneye saldırdı ve yaktı. Alevler ma-
halledeki bir kiliseye sıçradığında, yangın söndürme
araçlannı bölgeye sokmadı. Ellerinde palalar, ucu siv-
ri bambu mızraklar olan kalabalığın hızla sayısının art-
tğı, ellerinde 'Islam Savunma Cephesi' pankartlan
taşıyan önderlerinin megafonlarla kalabalığa yönelik
olarak "Islama küfrettirmeyiz, askerengellerse onu da
yok ederiz" şeklinde heyecanı arttıncı konuşmalar
yaptığı görüldü. Bu arada bir alışveriş merkezine sak-
lanmaya çalışan Çinli genç palalarla parçalanarak ÖJ-
dürüldü. Kalabalık, Katolik Kız Okulu'na saldırdı. B-
BC muhabiri Jonathan Head'ın bildirdiğine göre mo-
rali son derece düşük olan güvenlik güçlerinin kala-
balığa müdahale edemediği görülüyordu.
Hemen tüm gözlemciler, bökjesel bir çatışmanın
adeta bir otlak yangını gibi bir anda yayılmasının tek
bir açıklaması olduğuna inanıyorlar: Olaylar özellikle
kışkırtılıyor ve radikal gruplara bilinçli olarak hareket
alanı açrtiyor.
Habibi'nin kendisinden beklenen hızla demokrasi-
ye geçişi gerçekleştirememesi birtaraftan: öncekrhaf-
ta askerlenn umulmadık bir sertlikte, ven'len emırlerin
aksine gerçek mermi kullanarak 14 kişiyi öldürmele-
rinin gösterdiği gibi güvenlik güçlerinin denetimden
çıkmaya başlaması diğertaraftan, Endonezya'da hız-
la bir iktidar boşluğu oluşturuyor. Endonezya egemen
sınıfının çeşitli fraksiyonlarının temsilcileri, bu karga-
şada birbirlerinin üzerine basarak, önlerindekini yıp-
ratarak iktidara yükselmeye çabalıyorlar. Öğrendler ve
halkın çoğunluğu bu olaylarda Suharto ailesinin de
parmağı olduğuna inanıyor. Diplomatik kaynaklara
göre bu iktidar mücadelesinde taraflar birbirlerine kar-
şı etnik ve dini çelışkileri kışkırtarak mücadele ediyor-
lar.
Suharto diktatörlüğü yıllarca dini ve etnik çelişkile-
ri canlı tuttu ve denetleyerek kendi iktidarını güçlen-
dirmek için kullandı. Diktatörün bu böl-yönet politika-
sı, etnik ve dini gruplann, demokratik bir ortamda gü-
ven ve ekonomik işbirliğı içinde kaynaşarak ortak bir
kültürve buna paralel bütünleşmiş çok kültürlü birtop-
lum oluştunmalanna olanak verrrîedi.
Şimdi birtaraftan ekonomik kriz derinleşirken diğer
taraftan demokrasiye geçme süreci uzadıkça ege-
men sınıfın içindeki çatışmalar sertleşiyor. Başlangıç-
ta birleştirici çimento olarak işleyen rejime, egemen
sınıfa, Suharto'nun kimliğinde kapitalizme, emperya-
lizme karşı gelişen hareket, provokosyaniann, çare-
sizliğin ve moraî bozukluğunun etkileriyle etnik ve di-
ni fay kınklanndan parçalanıyor. Böylece Endonezya
devriminin muhalefeti de homojenliğini kaybetmeye,
Endonezya da bir ülke olarak hızla bir parçalanmaya
doğru gidiyor.
Etnik ve dini çoğunluklarla azınlıklar arasındaki çe-
lişkilerin, egemenlik ılişkilerinin baskıcı siyasi iktidar-
lann çimentosu olarak kullanıldığı toptumlarda, bu çi-
mentonun bir kriz anında hızla eriyerek toplumsal/ulu-
sal dağılmaya yol açtığını bir kere daha görüyoruz. De-
mokratik ilişkiler, çelişkileri zaman içinde yaşanabilir
boyutlarda tutmanın koşullannı oluşturma şahsına sa-
hipken, hoşgörüsüzlük, baskı ve terör çelişkileri da-
ha patfayıcı yannlara erteliyor.
Çetiııkaya'ıım
cezası kaldırıldı
Istanbul Haber Servisi -
Kapatılan RP'nm eskı mil-
letvekili Şevki Yümaz'a
hakaret ettiği gerekçesiyle
yargılanan gazetemiz Ge-
nel Yayın Koordinatörü
Hikmet Çetinkaya'yı "ya-
yın yolujla hakaret" su-
çundan 3 ay hapis ve 2 mil-
yon lira ağır para cezasına
çarptıran mahkeme, suçun
Yıknaz'ın "haksız hare-
ketieri doğrultusunda ge-
Bştiğini"' belirterek cezanın
ortadan kaldınlmasına ka-
rar verdı. Gazetemiz Ge-
nel Yayın Koordinatörü
Hikmet Çetinkaya hakkın-
da 31 Mayıs 1997tarihin-
de yayımlanan "Uyanın"
başlıklı yazısında, hakkın-
da verilen gıyabı tutukla-
ma kararlan yüzünden
yurtdışına kaçan Şevki
Yıhnaz'a hakaret ettiği id-
diasıyla dava açılmıştı.
Istanbul 2. Asliye Ceza
Mahkemesi'nde görülen
davanın dünkü oturumuna
Hikmet Çetinkaya katıl-
mazken avukatı Fikret Ü-
kiz hazır bulundu. Duruş-
mada son savunması soru-
lan llkiz, daha önceki sa-
vunmalanm tekrarladıkla-
ruıı belirtti.
Karannı açıklayan mah-
keme başkanı, Hikmet Çe-
tinkaya'yı yayın yoluyla
hakaret suçundan
TCK'nin 482/son madde-
si gereğınce 3 ay hapis ve
2 milyon lira para cezası-
na çarptırdı. Ancak Istan-
bul 2. Asliye Ceza Mahke-
mesi, Şevki Yılmaz'ın
Türk halkının oylanyla se-
çilen TBMM hakkında
"pezevenkler pariamento-
su" diyerek kendi "haksız
hareketiyie" suçu doğur-
duğuna dikkat çekerek
TCK'nin 485/2 maddesi
uyannca cezanın ortadan
kaldınlmasını kararlaştır-
dı.