25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 KASIM 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 15 Üç ustaya •• •••• odul Yazarlar, hafia sonunda Ankara da, "Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı Sempozyumu "nda buluştular 3 gun suren toplantıda şıırden oyku\ e romandan tnatroya değın 75yıllık bır doneme harç ko\ anları tartıştılar Edebıvatçılar Dernegı sempozvumun arasına guzel bır de tören ekledı Vecihi Timuroğlu, Ali Yitce \e Fikret Otyam a onur odullen \erdı Fikret Otyam, kazandığı odullen okuvucularına borçlu olduğunu belırttı Timuroğlu ıse madahasını alırken heyecanh, ama coşkulu\du "Türk yazınına odul beklemeden katkıda bulunmaya çalışıyorum. Anti- emperyalist ve anti- faşist savasımımı daha yoğun bir biçimde sürdiireceğim." 4lı Yuce de odulun daha uretken olma\ a borçlanma anlamına geldığını so\ledı Lç usta vazarı gonulden kuthnoruz ISIK KANSU Turkne Bılımler Akademı- sı nın (TL BA), geçen hafta du- zenledıgı "Türkiye'de Buna- lım ve Demokratik Çıkış Yol- ları" adlı sempoz\umda bılım msanlanmız bırbmnden değerlı bıldınler sundular onerı- lerde bulundular Boğazıçı Ünnersıtesı Rektor Yardımcısı Prof Dr Yılmaz Esmer ın sunduğıı "4/ılakiDeğer- ler ve ToplumsalDeğişme" adlı bıldırı bun- lardan uılnızca bınsıvdı Prof Esmer vapılan araştırmalara dayana- rak kımı verılerı açıkladı tlk ornek "ahlaki değerler"den "Halkın onemli bır çoğunluğunun, ruşvei veyolsuzluğun çokyaygın olduğunu diışün- düğü anlaşümaktadır. Çok az ıstısna dışın- da hıçbır kamu gorevlısı ruş\et ve volsuzluğa karışmaz dıyenlerin oranı sadece yuzde 5 Sessiz dünyanın çocukları özin Erdemli'nın camjanuslardaya- şayan çıçeklerden oluşan "DoğaSevgi- si" adlı sergısı 28 Kasım 'a değın Mıt- hatpaşa Caddesı 28/B adresmdekı Em- ralı Sanat Galerısı 'nde sürecek Ozm Erdemh 'nınöykusü var Erdemlı, çok tyı bır öğrencıvdı Ancak, romattzma ılaç- larının van etkısı nedenıyle ortaokulda ışıtmekavbı çok vüksekdüzeyeulaştı Er- demlı, artık hıç duymuvordu Kendısmı okumava verdı Cumhurıvet gazetesı, Onun ıçınyenı bır okuloldu Ortaoku- lu dışarıdan bıtırdı. îngılızce muhasebe kurslarını tamamladı SSK'de göreve başladı O günlerde sessiz ve duyarlı dunyasmı vaşama açan pencere, İcava- nozlarday etıştırdığı çıçeklerdı Işte o çı- çeklerı sergılıyorErdemlı Özın Erdem- lı 'nın "çocuhlanm " dedığı çıçeklerle tanışmak ıstemez mısmız 0 Türkiye'nin bunalımıolarak bulunmuştur. Dikkat edıline, burada ıstısnalar dışmda ifadesi kullanûmaktadır. Ancak toplumumuz, yohuzluk ve rüşvetin bu istısnalarla sınırlı olmadığı kanısmdadır. De- neklerin uçte biri, \erede\se tum kamu go- re\ lılen bu ışlere bulaşır şıkkmı tercih etmiş, bir o kadarı da kamu görevlilerinın çoğunlu- ğunun ruşvet veyolsuziuğa karıştığını soyle- miştır. Başka bır deyışle, kamuda çahşanla- rın hepsinın ya da çoğunluğunun yolsuzluk yapüğıkanısında olanlann oranıyüzde 68'dir." Geldeesh Cumhurbaşkam TurgutÖzal ın "Benim memurum işinibilir"sozunu anım- sama ProJ Esmer ın bıldınsıne gerı donelım Bır başka ornek de "siyasal değerler"den "Parlamentoyla, seçimlerle uğraşmak zo- runda olmayan guçlu bir lidere sahip olmak, Türk toplumunun onemli bir ktsmı tarafın- dan hâlâ bir ozlem, bir çıkış yolu olarak gö- rulmektedir. Böylebirşey çokıvı veya nı olurdu diyenlerin oranı yüzde 417 bulmak- ladır. Teknokrat hukümet ve askeriyonetim ko- nularında da, onemli bır kesımi olumlu tutu- ma sahiptir. Örneğin, Hukumet \enne uz manlann ulke ıçın ennı olduğuna ınandıkla- n şeylerıyapmaları çok tvı \a da nı olurdu diyenlerin oranı yüzde 55 olarak bulunmuş- tur. Ancak hemen eklemekgerekır ki, hükü- metlere (genelde snasete vesnasetçılere) kar- şı bu guvensizlik son derece yaygındır veyu- karıdaki soruya verilen olumlu cevaplarm oranı dığer ulkelerdedepekfarklı değildir. Bi- raz daha ilgıncı, doğrudan doğruya tlkeıt ordunun vonetmesı nasılolurdu sorusuna ve- rilen cevaplardır. Türkiye 'debu soruyu olum- lu (çok nı \e\a IU) cevaplandıranlann ora- nıyüzde 33 'tür. Oysa aynı oranlar tspanya da 10, ABD 'deyuzde 6, Japonya 'da 3, ivustral- ya 'da 7, Isveç İe 4, Arjantin 'de 14, Sloven- ya 'da 7; ama Rusya 'da 21, Venezüella 'da 26, IMjerya 'da 30, Filıpinler 'de ise 55 'tir." ProJ Esmer ın "demokrasi açısından teh- like sinyalleri " olarak nıtelen- dınlebılecek bu verılerı açıkla- dıktan sonra yaptığı bır sapta- ma vureklere su serpebüır "Tek- nokrathukumet,parlamentonun ayakbağı ol- madığı lıder, ordu yonetimı gibi konularda - çoğunluğun değilama onemli bir azınlığının olumlu gorüş belırttıği Turk toplumunda, yüzde 89gıbi bır çoğunluk demokratik bır sı- ı asal sıstemın erdemlerine inanmaktadır." Toplum snasetçnı \onetenlensorgulmor Bır \andan da çelışkı ıçınde 4ra\ışta Ama ezıct çoğunlukla gelıp v ardığı sonuç şu "De- mokratik siyasal sistem." ı\e vazık kı demok- ratik snasal sıstemın en onemli parçası olan snası partıler bunun farkında değıl ozelhkle bu konuda asıl du\ arlı olmasıgereken "sol"da gorunenlen Son günlerde sı\ asal arenada va- şadıklarımızı goz onune ahrsanız bu belırle- menın haklılığı ortaya çıkar Toplum demok- ratik sıvasal sıstemın onunu açacak duzenı sorgulaıan tutarlı temızsnasıhareket\esı- \asetçılenn ozlemmı çekıvor Merakhstiçinnot-TUBA nın sempozvumun- dakı bıldınlerkıtap halmegetınldı Istemead- resı Ataturk Buharı No 221 06100 Ka\aklı- dere AMC4RA Avrupa yanlış hesap içinde Bınlerce hşımn olumunden sorum- lu, vabana ıstıhbamtorgutlenmn oyun- cagı olmuş adam ıle tlgtlı gelısmeler hukumet dûzei ınde nasıl değerlendm- itvor^Konuştuğumuz lamı kabıne uvele- rı ttaha nın dolayısıyla Avrupa nın\ı- ne xanlış hesap ıçınde olduğu kanısın- dalar "Benzer bir yanlış hesabı Kıb- rts ıçin deyapmadılar mı zaten?Avru- pa, Türkiye'nin ıçındekı bazılartmn da kurduğu hay aldunyasma, onlarbu ha- yalın gerçekleştığını ya dagerçekleşe- ceğını soyledıJderı zaman hemen ina- nıvereceğimiz varsayımıylahareketedı- yor, örneğin, Avrupa Bırlığı'ne gır- mek gıbu Türkiye kışdığınden, kımli- ğındenfedakârlık ederek Avrupa Bir- uğı 'ne gırse ne olur, girmese ne olur. Göremedıklerı bu." A\m kaynaklar, Avrupa nın goreme- dığı bır başka noktamndaha altını şoy- leçıznorlar " Tûrktye 'de, onlartn geç- mişınde olduğu gibı, biryabancı düş- manlığu etnık ayrılıklar, etnık vedın- sel aynma dayalı toplumsal kavgalar hiçbır zaman olmadu" 4\rupa da PKK yı "terörist örgüt" olaraknıteleyenyalnızcaıh devletınAl- manva \ eFransa olduğuna dikkat çeken hukumetyetkılılerı, komısyon raporla- rının cuidıvetle gozden geçınlmesı ha- Imde Avrupa nın konma \aklaşımımn netleştığım vurgıılmorlar "Fransa ve Almanya'ntn dışındah diğer Avrupa ül- keleriPKK'yı terörıstörgütolarakgör- müyor. Komisyon raporlarma bakıyor- sunuz, dtüen bir tek şunusöylemeye va- nyor: PKK, terörıstyontemler de kul- lanan bır orgüt Yani Avrupa 'ya göre PKK, terörıstyöntemlen bıraksa meş- ru bir örgütoluverecek. Halbukı Avru- pa'nın yapması gereken, PKK'yi bir terörıstorgut olaraktanımlayıp onun uzantılarınu onun sıyası uzantısı olan kuruluşlan dayasaklamak."Sonuçola- rak hükûmet duzeymde Avrupa nın ta- kındığı ta\ra ılışkın \orum şu "Elma- larla armutlan birbirinekanstınyorlar. PKK'yedesteklerıniçeksinler,böylece Türkiye'nın ınsan haklan vedemokra- si yolunda önünü açmış olurlar..." ÇALIŞANLARIN / SORULARI SORUNLARI YILMAZ ŞÎPAL Iş Yasası ve çalışma yaş sınırı SORU: Bir kamu bankasından emekJi oldum. EmekJi a\lığım TC Emekli Sandığı'nca bağlandı. Emekli olduktan kisa bir süre sonra, ekonomik koşullar çalışmamı gerektirdi. Bu kez bir özel işverinde çalışma} a başladım. Çalıştığım işverinin bir yetkilisi, 60 yaşını dolduranları işten çıkartnak zorunda ol- dukJannı ve 60 vaşını doldurmuş olup emekli a> lıgı alarak çalışan personelin işten çıkarıldığında, iş\erenin bu persone- le kıdem tazminatı ödemek zorunluluğu olmadığını açıkladı. 1) tş Yasası'nda çalışma >aş sınırı var mı? 2) Yaş sınırı neden gosterilerek emekliler işten çıkarılırsa, kı- dem tazminatı ödenmez mi? (K.t.) 1) Iş Yasasf nın 67 maddesı 'Çalıştırma vaşı \e çocuklan çalış- tırma yasağT ıle ılgılıdır Bu maddede "15 (on beş) yaşından aşa- ğı çocukların çalıştırılmaları >asaktır. Ancak, çocukların sağlık >e gelişmelerine, okul ve>a mesleğe yö- neltme programlarına devamlarına yahut öğremmden faydalan- ma kabiliyetlerine zarar >ermeyecek nıteliktekı hafif işierde 13 (on uç) yaşını doldurmuş çocukların çalıştırılmaları mumkündür. Okula gıdenlerın iş saatleri, okul saatlerine engel olmayacak şe- kilde duzenlenir ve ders saatleri 7.5 (yedi buçuk) saatlik çalışma süresinin içinde sayılır" denılerek çalışma alt yaş sınırı 13 (on uç) >aşa ındınlmıştır Buna kar^ılık, Iş Yasası'nda çalışma ust yaş sının getınlmemıştır Yaş sınırı uygulaması. 5434 Sayılı TC Emekli Sandı- ğı Yasası'nın 40 maddesınde yer alır "Iştirakçilerin vazifeleriyle ilgilerinin kesilmesini gerektiren yaş haddi (65) yaşını doldurdukiarı tarihtir." Ancak, "hizmet müddetleri ne olursa olsun (60) yaşını dolduranlar hakkında da kurumlarınca yaş haddi uygulanabilir." 2) Bu sorunuzun yanıtını, Sayıştay Genel Kurulu verecektır (**) "1475 sayılı Iş Kanunu'nun "Işverenın bıldınmsız fesıh hak- kı' başlıkJı 17'nci maddesinde, süresi belirli olsun veya olmasın işverenin, sağlık sebeplen veya ahlak ve iyi niyet kurallanna uy- mayan haller veya işyerinde işçiyi bir haftadan fazla süre ile ça- lışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir durumun ortaya eıkması neden- lerinden birine dayanarak akit süresinin bitmesinden önce ya da bıldirim önelini beklemeden hizmet akdini feshedebileceği belir- tilmiştir. Anılan maddede yazılı haller dışındaki bir sebeple akdin fes- hedilmesi de işverenin yasal bir hakkı olmakla beraber, bu hak- kın kullanılması bildirim şartına bağlı tutulmuşveaynıkanunun t>u hususu duzenleyen 13"uncu maddesinde, hizmet akdinin işve- r en tarafından fesliinin, bu maddede yazılı bulunan ihbar önelle- -i sona erdikten sonra veya bu önellere ilişkin ücret tutarlannın azmınat olarak işçiye ödenmesi suretiyle mümkün olabileceği ıukme bağianmıştır. Bu hüküm ile işverene, ya ihbar önelinin so- ıa ermesini beklemek ya da önele ilişkin ücret tutanndaki tazmi- latı peşin odemek suretiyle fesih hakkını kullanmak şeklınde bir nuhayyerlik tanınmıştır. Tabiatiy le işveren, halin ıcabına gore, han- >i yolun kendisi için daha az masraflı olduğunu saptayacak ve ter- ih hakkını ona göre kullanacaktır. Diğer taraftan, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 1186 ayılı kanunla değişik 60'ıncı maddesinde yazılı bulunan yaş ve lizmet sureleri, işçiye emekli ay lığı bağlanabilmesi için geçirilme- i gereken müddetler olduğundan, işçi tarafından yazılı bir istem- !e bulunulmaması halinde. bu müddetlerin dolması nedeniyle iş- erenın işçiyi emekliye sevk etmesine olanak bulunmamaktadır. Yukarıda değinilen hükümlere nazaran, işçiyi resen emekliye evk etme imkânına sahip olmayan işverenin. ihbar öneline iliş- in tazminatı peşin odemek suretiyle hizmet akdini feshetmesi müm- ün bulunmaktadır. SONUÇ: tleri yaşta ve hizmette olan işçilerin hizmet akitlerinin işveren larece ihbar oneli tazminatı odenmek suretiyle feshcdilmesinın ıevzuata aykırı bir yanı bulunmadığına oybirliği ile karar veril- i." (Sayıştay Genel Kurul Kararı 10 5 1976 Tanh, Karar No 3830/2) Kısaca, işveren. yaş sınınnı neden gostererek ış sozleşmesını boz- uğunda. ihbar ve İüdem tazminatı odemekle yukumludur HAYVANLAR ISMAİL GVLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicak@turk.net ^. HARBİ SEVtH POROY MIRMIRLAR LĞURDIRAK PATRoNU DA İKı AY- DlR ONA ^ A M /O: KAYSERİ İŞ HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo 1997/404 Duruşma gunu 24 11 1998 Davacı SSK Genel Mudurlügü tarafından da- valılar Omer Atık v e Nazmı Demırel. Kom tnşaat Sanayıı ve Tıcaret AŞ alev- hıne açılan rucuen tazmınat davasuıın 18 6 1998 tanhlı oturumda \enlen ara karan geregınce Davalılardan \azmı Demırel ın adına durusma gun ve saatı ıle dava dılekçesı teblığ edılemedığmden, butun aramalara rağmen adresının tespıtı mûmkün olmadığından adına gazete ılaıu ıle teblıgat vapılmasına ka- rar venlmış olmakla 7201 sa\ ılı kanun hukumlenne tevfıkan davalılar Naz- mı Demırel'm adına dava dılekçesı ıle duruşma gun \e saatının ılanen teblı- gme, oturum gunune kadar dava hakkında bevanda bulunması ve\a kendısı- nı bır vekılle temsıl ettırmesı temsıl ettırmevıp oturuma da kanlmadığı tak- dırde davanın gıyabında yapılacağı ve hukme bağlanacağı teblıgat yenne ka- ım olmak ûzere ilan olunur 5 10 1998 Basın 49132 TARİHTE BUGUN MÜMTAZARIKAN 23 Kasım HAMMER TAR/Hf.. GÖRÜŞ ERKAN ONSEL Istanbul Eczacı Odası Başkanı İlaçta Patent Uzerine Bir Daha! 'İlaçta Patent'e karşı açtığımız mucadele bû- tun hızıyla suruyor Mılyonlarca ınsanı temsıl eden 3 ışçı konfederasyonu (TÖRK-İŞ, DİSK, Hak- Iş), Sağlık Meslek Odalan, onların ust bırlıklen, 206 Sivil Toplum Örgütü, 60 şubesıyle Tüketi- ciyi Koruma Derneği aynı safta 'İlaçta Patent'e karşı bırieştıler Artık son safhasındayız bu mucadelenın Son barutlanmızı atıyoruz 566 sayılı KHK'yı TBMM gun- demıne sokup, bırcumle değışıklığı ı/e 2005 yılı- na kadar olan geçış hakkını sağlayamazsak, 1 Ocak 1999'dan ıtıbaren ulkemızde ılaç ve eczacılık ta- mamen tekelcılerın hızmetınde ve onların gudu- munde kapalı bır av alanına donuşecektır Çun- ku, tekelcı buyuk sermayenın dunya çapında ve ılaç alanında mutlak hâkımıyet kurmasının prog- rama bağlanmış bır ıfadesıdır 'İlaçta Patent'. Bu saldın her turlu ınsan etığı ayaklar altına alınarak yapıhyor 'Emek hakkı' adına, 'Rkri ve Sina-i mül- kiyet haklan' adına yapılıyor bu ahtaksız ve al- çak saldın Bır zamanlar bu yeryuzu kole tacırlerıne tanık- lıketmıştı Insanlaralmıpsatılabılıyordu KaraAf- rıka ucuz kole deposu ıdı Somurgecı emperya- lıst uygarlığın' temelınde kolelerın kanı, terı, emeğı vardır Insan hayatının 'beş paralık' tıca- retı ıle za/ım 'uygarlık'lar yarat/ldı Bugunku 'uygarlığın' sağlık alanındakı durumu- na bakınız Manzara nedır? Tekelcı fınans olıgarşısı 'ilaç' kılığına burune- rek yoksulların dunyasma abanıyor Lısans hak- lan, know-how'lar artık bana yetmıyor dıyor Ben ıstedığım zaman ıstedığım yere, sınırsızca ve 'Öz- gürce' gırebılmelıyım dıyor önumdekı tum engel- ler kaldırılmalıdır Aksı halde sağlık alanındakı te- kelcı gucumu ortaya koyarım Gelışmış teknolo/ık tekelı ve yoğun sermaye bırıkımını elınde bulunduranların meydan okuma- sıdır bu Stze ılacı vermem, benım şartlarım olçusunde, benım ısteğım doğrultusunda olacak dtyor tekel- cı patentçıler, vesselam Dun ınsan hayatı uzerınde kole tıcaretı yapan- larla, bugun ınsan sağlığı uzennden tıcaret yapan- lar arasındakı farkı soyler mısınız? Yontem ıncel- mış o kadar Sağlıktakı bu konumu, tartışmaya açmak temel ılke olmalıdır 'İlaçta Patent'ı once bu temel ılke açısından ele almak gerekır Sağlıkta ve ilaçta tekel hakkı olabılır mı? Bu soruya net yanıtlar ıstıyoruz Bazıları 'Ne yapalım? Uluslararası anlaşma- larla bağlıyız. Dünya patente geçiyorelden bir şey gelmez' duşuncesı ıle anlayışı ıle ınsan sağ- lığının bu en temel sorununa teslımıyet ıçerısın- de yaklaşabılıyortar 'Sevr 1 de, ulkemızle emperyalıstler arası ımza- lanan uluslararası bır anlaşma değıl mıydı? Mus- tafa Kemal 'Sevr 1 ! kabul mu ettj? ^ Bu kafa, teslımıyetçılerın kafasıdır Kendısmı sı- yası ıktıdarların bır parçası gıbı gorenler 'ilaçta Pa- tent'e ılkesel duzlemde yaklaşamazlar Sorunu ayakları uzerine oturtmak gerek 'İlaçta Patent'e hayır" ' Ulkenın, halkın, ulusun, soluklanması ıçın erte- lemeye evet 2005 yılı geldığınde bız 'İlaçta Patent'e hayır demeye devam edeceğız BULMACA SEDAT YİŞAYAN SOLDANSAĞA. 1/ Ustü kumaş, altıkenevrrıpın- ' den yapılan to- 2 puksuz hafıf ayakkabı 2/Es- 3 kıden şaın bılm- meyen şıırlenn altına yazılan sozcuk Ka- kım da denılen kurkhayvanı 3/ Ven Saçma sa- pansöz 4/Lüt- 8 fi Akad'ın bır g filmı Dışı ge- yık 5/ Yakasız. ılıkstz, kollan bolca bır tür kısa ceket OsmanJı devle- tının Kuzey Afhka'dakı son topraklannı da yıtır- dıjŞı antlaşmanın adı "'lzdüşüm'" anlamında eskı sözcük 7/ Japon- ya'nınparabınmı Ha- 6 tay ılınde bır ırmak 8/ Ucretle çalışan kımse Madagaskar'da yaşayan, sıncaba benzer maymun " turü 9/ Ruhsal yonden hıçbır tedırgmlığı bulunmayan Büyük erkek kardeş YUKARIDAN AŞAĞIVA: 1/ Dondurulmuş meyve suyundan yapılan bır tur pelte 2/ Fın hamamı Gûzel kadın 3/ L stunde kapak gıbı tek bır kabuğu olan küçük bır denız yumuşakçası 4/ ÇevTe- sı yollarla belırlenmış olan arsa Türkiye'nin plaka ışa- reh Bır nota 5/ Bır akademık unvanîn kısa yazılışı Yelkenın ucunda ıp geçirmek üzere yapılmış göz 6/ fkı- yüzlüluk Bır peygamber II Osmanh devletınde yenı ev- lenen erkeklerden alınaı» vergı 8/ Yassı gumuş kulçesı Peygamberlen Hud'u dln le medıklen ıç.n Tann tarafm- dan vok edılen kavım 9/M i m a r S i n a n . ı n u n l ü a t l ŞANLIURFA 2, ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas\0 1997 489 KararNo 1998'599 Davacı Mıllı Savunma Bakanlığ, vekılı Şanlıurfa Hazıne Avukatbğı tarafından daval, ]^iüm Halıl Nımetoglu aley- hıne açılan hukmen tescıl davasının yapılan yargılaması so- nunda Davaluun (Ibrahım Halıl Nımetoğlu'nun) bulunaraadı- ğından Hûküm 1-Davacınındsva sınuı kabulu ıle Merkez Ka- rakoprû Kövu 567 nolu paiselde mahk Hacı Hasan oğlu Ib- rahım Halıl Nımetoglu adm a o i ^ tapunun ıptal edılerek Malıye Hazınesı adına tescıime, 2- 775 000 TL ılam harcm m davalıdan alınarak Hazıneye gelır kaydına, 3- Davacı vekılı ıçın taldır edılen 13 500 000 TL ucretı vekâletın davalıdan alınara* davacıya venlmesıne, 4- Davac. tarafından , a p l l a n y a r g l i a m a g l d e n o l a n m , T Jİ£ffî£ > 8lde " ! 1 000 000 TL ıhm gıden b toplam 11 800 000 TL nın Cavalıdan alınarak davacıva venl- mesme, 12 10 1998 gunü 4a v a c ı ve kıhmn yuzunde davalı- nm yokluğunda Yargıtay y»|u a ç ı k o l m a k w e K k a m v e n J . d. 14 10 1998 B a s m 5 7 0 3 ,
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle