Katalog

: EKJM 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA 17 Bilgi Üniversitesi istanbul Bilgi Üniversitesi'nden bir öğrencinin anlattığına "' göre, ders kitapları okulda şatılıyormuş. Örneğin bir sınıfın tüm kitaplan 90 milyon lira turtuyormuş. Kimi öğrenciler, kitapçılardan daha ucuza alabilmek umuduyla kitaplann listesini isteyince üniversitenin satış görevlileri tebessüm ederek "Liste bir işinize yaramaz. Buradan başka hiçbir yerde bulamazşınız ki!" diyormuş. Özel üniversitelerin kitapları da çok özel oluyormuş demek. Kitap yok ama Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97Elektronik posta: somoposta.cumhuriyetcom.tr - Meclis yeni yasama yılına başlamış... "Cok vasasınlar!" u yılın başlarında Isparta'da bir öğretmen öğrencilerine "Bediüzzaman Saidi Nursi Hazretleri'nin "Hakikat Çekirdekleri" adlı bildirisini dağıtmıştı... Öğretmenin amacı okulda hırsızlığı önlemekti. Ve Saidi Kürdi ya da öte- ki adıyla Saidi Nursi sayesinde okulda hırsızlık ön- lenmişti! Skandal olay örtbas edildi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in memle- keti Isparta'da şimdilerde yeni birtezgah kuruluyor. Cumhuriyet ve Kemal Atatürk düşmanı Kürt Sa- it ya da öteki adıyla Nurslu Sait bir dönem Barla'da yaşadığı ıçin yerel gazetelerin girişimiyle Isparta'da "Saidi Nursi Turizmi" başlatılmak isteniyor. Neymiş, Sait'in dolaştığı Barla Dağı, yıkandığı Eğirdir Gölü, Isparta'da kaldığı ev, yürüdüğü sokak gezilip görülebilirmiş. Isparta'da Sait'in kaldığı evin bulunduğu sokağa çoktan "Saidi Nursi Sokağı" adı verildi, Karaağaç Sokağı'nın adı "Bediüzzaman Caddesi" yapıldı. Isparta'da Bütün bunlardan şu sıralar 75'inci yılını kutladığı- mız Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel'in bilgisi var aynca ilgisi de var! Şimdi gelin, Fethullah Gülen adındaki emekli va- izin de feyz aldığı Kürt Sait'in "Risale-i Nur"unun en önemli parçası "Beşinci Şua"dan, "old" ve "neo" bütün Nurcular'ın izini süren bir dostumuzun kat- kısıyla alıntılar aktaralım: "Olmüş gitmiş ve dünyadan ve hükümetten ala- kası kesilmiş bir adam hakkında otuz sene evvel bir hadis-i şerifin ihbarıyla Kuran'a zararlı öyle bir adam çıkacak dediğimi ve sonra Mustafa Kemal'in o adam olduğunu zaman gösterdi." "Ahir zamanda dehşetli bir şahıs sabah kalkar, al- nında haza kafirun (bu allahsız) yazılmış bulunur di- ye bir hadis vardır. Bir acaib şahıs, bu milletin başı- na geçer ve sabah kalkar başına şapka giyer ve giydirir. Şapka başa gelecek secdeye gitme diye- cek. 0 süfyan (dehşetli dinsiz) kendi başına frenk- lerin serpuşunu koyup herkese de giydirir." "Işte o dehşetli adam bir su olan rakıya mübtela olup, onun ile hasta olacak ve kendisi nadsiz isra- fata girecek, başkalarını da alıştıracak." "Bir zaman gelecek, Allah Allah diyen kalmaya- cak. Yani zikirhaneler kapanacak ve Türkçe ezan ve kamet okunacak demektir." Islam deccalı öldüğü vakit ona hizmet eden şey- tan Istanbul'da Dikilitaş'ta bütün dünyaya bağıra- cak ve herkes o sesi işitecek ki o öldü. Yani pek aca- ib ve şeytanları dahi hayrette bırakan radyo ile bağ- rılacak, haber verilecek." Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olan De- mirel'in memleketi Isparta'da nasıl bir turizm hare- keti başlacağına siz karar verin... • •• Milli Eğitim Bakanlığı, haftalardır öğrenci velilerini kitap kuyruğunda bekletti. Cağaloğlu'ndaki kuyruk azalınca, yayınevinin camekanı ortaya çıktı. Camekandan da "Islam Ansiklopedisi gelmiştir" duyurusu sırıttı. Öğrencilere kitap veremedik ama vatandaşa Islam Ansiklopedisi verdik! SESSÎZ SEDASIZ (!) NURİKURTCEBE Amerika'mn Monica'sı ve Tayyip'i Amerika'nın Istanbul'daki başkon- solosu İstanbul Belediyesi'ne kadar giderek hakkındaki mahkumiyet ce- zası nedeniyle Tayyip Erdoğan'a si- yasi destek mesajlan verdi; bir bakı- ma Türkiye'yi uyardı. Amerika, cezaevindeki Işçi Parti-( si Genel Başkanı Doğu Perinçek için neden aynı "duyarlılığı" gös- termedi sorusunun yanıtı, bu ziya- retin "faziletli amacını" ortaya koyu- yor. Bu arada Prof.Dr. Erol Manisalı, Amerika'dan yeni dönen Mesut Yıl- maz'a sitem ediyor: "Mesut Yılmaz, hazırAmerika'day- ken şöyle bir Beyaz Saray'a uğrayıp, 'Oval Öfis'te neler oluyor, Monica ile birde ben konuşayım, işin eğrisi-doğ- rusu nedir kendim öğreneyim. Siz Tay- yip'le ilgileniyorsunuz da dünya Ko- pernik'ten sonra bir kere daha küre- selleşmişken benim Monica ile ilgilen- memden daha doğal ne olabilir' de- meliydi. Hem bizim başbakanımız Clinton gibi saksafon da çalmıyor; ciddi bir imajı var." Prof.Dr. Manisalı, bu konuda hak- lı gerekçeler de gösteriyor... Oval Ofis'te olanlar Beyaz Saray'ı salla- dı. Beyaz Saray'ın sallanması bütün dünyayı etkiledi, dünya borsalan çal- kalandı ve çalkantı bizim borsayı bi- le dağıttı. Manisalı'nın önerisine yürekten ka- tılıyorum. Mesut Yılmaz Amerika'dan döndü ama VVashington'daki temsil- cimiz şöyle bir Beyaz Saray'a doğru gitmeli. Uluslararası ilişkilerde "karşılıklılık" diye bir kural var. Sen bizim belediye sarayımıza ge- lirsen, biz de senin beyaz sarayına gideriz... Diyebiliyor muyuz! AYDINLANMA ATEŞİ tietişim: Zeynep Eşiyok Faks: 0.212. 513 85 95 Bahçesaray'ın kütüphanesinde yeterince kitap yok Bursa Cumok. Marmara Bölge Foplantısı içın son hazırlıklan >ürdürüyor. Bakırköy ÇYDD "'tstanbul Ünıversitesi Çağdaş Yaşam Mehmet Can Afacan Kız Dgrenci Yurdu'nun yapımı tüm ııziyla sürüyor. Gençlere özgürce gelişebile- ;ekleri bir ortam yaratmak için iestek çağrunız ses getirdi. Kırk •nilyar lira bağışlayarak bu pro- enin başlamasını sağlayan Meh- met Can Afacan'ı yitirdik, ama 3nun ve bu yurda destek veren- lerin adlan, güleç ve mutlu bir gençliğin belleğinde sonsuza dek yaşayacak." Eksiklerimiz 710 metrekare linolyum, 29 klozet, 27 ayna (40x60), 24 duş bataryası, 66 oda anna- törû, 29 balkon armatörü, 36 banyo armatörü, 28 banyo için aplik, 77 hol armatörü, 4 oturma odası armatörü, 10 etüt odası armatörü, 200 ça- hşma masası lambası, 10 oto- matik çamaşır makinesi, 10. çamaşır kurutma makinesi, 1 fotokopi makinesi. 5 tele- vizyon, 1 müzik seti, bilgisa- yar sistemi. 100 ranza, 30 ça- lışma masası, 10 ütü, 10 ütü masası. 200 elbise dolabı, 200 yatak-yorgan-yastık-battani- ye- çarçaf-nevresim-pike, 100 kütüphane için masa ve san- dalye, 100 kantin için masa ve sandalye, 5 oturma gru- bu, 5 sehpa. 'Atatürk'ün Dünya Tarihindeki Yeri ve Önemi' "Atatürkçü Düşünce Derneği İstanbul Şubesi Yönetim Kuru- lu Üyesi Eğitimci-Yazar Neşe Doster, Cumhuriyet'in 75. yıl et- kinliklen çerçevesinde bugün sa- at 14.00'te Maltepe Lisesi'nde 'Atatürk'ün Dünya Tarihinde- ki Yeri ve Önemi' konulu bir konferans verecek." Bodrum ÇYDD "Uygar topluma ulaşmanın vazgeçilmez koşulu olan, çağ- daş eğitim ve öğretim hem he- pimizin en doğal hakkı, hem de devletimizin temel görevidir. Doğumdan ölüme kadar sür- mesi gereken bu insan olma, in- sanca yaşamayı öğrenme sürecin- de okullanmız önemli rol ahr. Orada doğru, sevgi, güzel öğre- tilir. Okuyan, anlayan; yıkıcı değil yapıcı, bölücü değil birleştirici, benci değil bizci, kavgacı değil banşçı, küskün ve korkak değil coşkulu ve cesur, nesne değil öz- ne olan -olması gereken- geçmi- şe saygılı yurtsever insanlar ye- tişir. Bu hem kalkınma, hem geliş- me, hem demokrasi içın şarttır. Bodrum'da yeni öğretim yılına gi- ren 6 yüz öğretmen ve 11 bin öğrencimizle birlikte hepimiz bu imeceye katkıda bulunmalıyız. Her öğrenci başansının ardında önce etkin ve saygın öğretmen ve veli vardır. ÇYDD eğitim gönül- lüleri de yardıma hazırdır. 1998-1999 eğtim-öğretim yı- lını kutlar, başarıyla, fırsat eşit- liği içinde aydınlığa çıkmasını dileriz." Bursa Cumok "Bursa Cumok, 25 Ekim pa- zar günü geniş katıhmlı bölge toplantısını yapıyor. Bu toplan- tıya Marmara bölgesi dışındaki illerdeki Cumok'lan da bekliyo- ruz. Sayı tespiti ve pazar akşamı Bursa'da konaklamak isteyen ar- kadaşlanmıza yer temini bakı- mından ekim ayının ilk haftası içinde 0.224.220 00 54 - 0.224.221 67 86 nolu telefonla- n arayarak bilgi vermenizi bek- liyoruz." Bornova ADD "Cumhuriyetimizin 75. yılı nedeniyle programladığımız et- kinlıkler; 1) Yann 15.00-21.00 saatleri arasında Bornova Büyükpark ha- vuz başında 'Cumhuriyet Şöle- ni' 2) 10 Ekim saat 14.00'te Bor- nova Belediyesi Meclis Salo- nu'nda üyelerimizin katılımıyla gerçekleşecek bir toplantı, 3) 17 Ekim saat 15.00'te Uğur Mumcu Kültür Merkezi'nde, Do- kuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zafer Gören, AvukatİskenderÖztu- ranlı ve yazar Sami Karaören'in konuşmacı olarak katılacağı 'Cumhuriyet ve Atatürk' konu- lu bir açıkoturum." Bahçesaray'a kütüphane "Kıştan kışa yollarının altı ay kapanmasıyla ancak gündeme gelen Bahçesaray, eski adıyla Müküs, Van'ın yeşillikler içinde- ki bir ilçesi. Bir yatılı bölge oku- lunun ve çok büyük bir kültür merkezinin inşa edildiği Bahçe- saray'ın kütüphanesinde ne ya- zık ki yeterince kitap yok. Ilköğ- retim ve lise seviyesindeki her türlü kitap; satranç turnuvalan- nın düzenlendiği bu ilçe halkı için önemli bir katkı olacaktır. Böylece yavaş yavaş Bahçe- saray, sadece kar sıkıntısı ile ha- tırlanmaktan kurtulmaya başla- yacak. Toplayacağınız kitaplar için 'Sayın Süleyman Yıldırım / Kaymakam / Bahçesaray / Van' adresini kullanabılirsiniz. Tel: 0.432.751 21 04." HAYVANLAR ÎSMAtL vik/i 3 GVLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BV.RIÇAK behicaic@turfc.net ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACI MIRMIRLAR UĞUR DVRAK .'61/KADAR HAYYAN1N ARA51NDAK. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 2 Ekim ITILAF ORDUIARI BAŞKOMUTANI 18S1 'D£ St/SÜN, ÜNLÜ FKANS-IZ SE\IER4Ü FEIZDINANC) FOCH(FOÇ~) OOSMUfTTJ. lUc ŞA&lSfNI, r. DÛtJYA S/H/AÇt tÇfA/DC, *H MAU SALCMBtLAeiMI OueDUeMUÇTTJ. 9f â D£ ATAAJMtÇTI. SAM4ÇIAJ SOMUNA Oog/SU, İT7- L4F t > e £ / S ' İ S'££Ç 4 f=OCH , YENİK ALMAMLAGLA S/iAH 6t- M,4£t /Ç/A/ MA£#yA on//e*M Xf- M£ O OLAK/fTtf. Sotc/a, Bmfkam Uf/fso* CS) l n s i d G ( i ile. ANKARA... ANKA... MUŞERREF HEKİMOGLU Değişim ve Dönüşüm Kent Gündemi, ilgiyle izlediğim bir program FlashTV'de.GazetemizyazarlanndanOktayEkin- ci sunuyor. Tarihimizi, coğrafyamızı; sevgisiz, özen- siz davranışlar, çıkarsal karaıiarla oluşan ortamı çarpıcı çizgilerie sergiliyor. Bu kez konu ormanla- rımız. Son yangınların ateşi hâlâ yüreğimizde değil mi? İstanbul Mimarlar Odası Başkanı Prof. Afife Batur ve Marmara Bölgesi Orman Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. KadirErdin'in katıldığı tar- tışma, yeşili solduran politikayı açık seçik sergili- yor. Siyasal ödünler, çıkarsal uygulamalar nede- niyle yeşili solan, ekolojik dengesi bozulan, gele- ceği kararan bir ülke oluyoruz hızla. Körfez'de kı- sa bir dinlencenin gözlemlerini de yazdım bu kö- şede. Zeytin ağaçları da kesiliyor, yerinde beton yığınlan yükseliyor. Turistik siteler... Kaz Dağı etek- lerinde, Kozak Yaylası'nda da benzer kıyım var. Ama bu kıyıma karşı çıkanlar da var. Halkımızın duyar- lığı giderek derinleşiyor, yavaş da olsa kıyıma, yağmaya karşı örgütleniyor, sesini, tepkisini du- yurmaya çalışıyor. Çok ilginç mektuplar, uyarılar geliyor okurtanmızdan. Karadeniz'den esen rüz- gârlarda zift olduğunu, çevre kirlenmesinin tehli- keli boyutlara varacağını anlatıyor, yetkili çevrele- ri de uyarıyorlar. Ancak duyarlığını yitirmiş bir yö- netimin sağırlığmı aşmak kolay değil! O programda beni çok düşündüren bir açıkla- ma yaptı Oktay Ekinci. 1961 Anayasası'nı yapanlarla, 1981 Anayasa- sı'nı yapanlar, hayli değişik açıda orman konusun- da. 1961 Anayasası'nı yapanlar; ileri görüşlü, bu- günkü kıyımı, yağmayı çok önceden görüyor, ön- lemlerini de düşünüyor. Dinlerken o günlere dön- düm ben de. 27 Mayıs devriminden sonra oluşan ortamı anımsadım. Toplumda umut ve coşku var, özlemini, düşüncesini, önerisini açıklıyor herkes. Öğretmenler, mimarlar, genç bilim adamlan, öğ- retim üyeleri, sabaha dek sürüyor tartışmalar. Öz- lemini, birikimini açıklıyor herkes. Çağdaşlığı ya- şamak umuduyla bakıyor geleceğe. Yeni bir dö- neme başlamak istiyor. 1961 Anayasası bu umutla oluşan bir ürün de- ğil mi? Bugün de hâlâ çağdaş bir belge, ama o belge rafa kaldırıJdı. ileriye değil geriye dönük po- litikalarla bugünlere geldik. Soygunlar, çeteler, mafyalar, kasetler, cinayetlerle geçiyor günler, yıl- lar. Yüreğimizi bulandıran ilişkiler öğreniyoruz her gün, vatandaşlık onurumuz zedeleniyor. Eziklik duyuyoruz. Gözümüzden, kulağımızdan utanıyo- ruz. ••• Anka kuşunu çok severim ben. Tüyleri yansa da uçma gücünü yitirmiyor hiç. Yangına karşın yeni- den havalanıyor, küllere gömülmüyor. Ancak tek kanatla uçamtyor kuşlar. Bir kanat kınlırsa uçuş gü- cünü yitiriyor. Demokrasi de böyle değil mi? Sol sanat kınlırsa işlerliğini yitiriyor. • • • Bu yazım sona ererken Milli Güvenlik Kurulu toplantısı başlıyor. Yarın da Meclis açılıyor. Önem- li günler var önümüzde, toplumda da beklentiler. Çevremde çok kişi MesutYılmaz hükümetinin hay- li yıprandığını, görevi kolay sürdüremeyeceğini söylüyor. Başka seçenek yok görüşü de geriliyor giderek. Doğru, bu böyle süremez. Istenirse se- çenekler oluşabilir, toplumdaki beklentileri yanıt- layan kararlar alınabilir. Seçenek birliktelik değil mi? Toplumdaki bek- lentiler de birliktelikle gerçekleşebilir ancak. Or- tak paydalarda bütünleşerek. Yakın geçmişimiz- deki yanlışlan da iyi değerlendirmek gerekiyor. Anayasa değişiklikleri, yaşama geçmeyen temel hak ve özgürtükler, örgütlenmeyi önleyen yasalar, başta laiklik, cumhuriyetimizin ilkelerinden verilen ödünlerle yitirdik, dünyadaki yerimizi. Çağdaşlığı değil, çağdışılığı yaşadık. Yeni bir yüzyıla doğru her şeye yeniden başlamak gerekiyor galiba. Hal- kımızın eğilimleri de bu yönde. Sağıriar, ön yargı- lılar duyamaz ama eninde sonunda duyacaklar. ••• Alman seçimlerini NTV'de izledim. Yayına emek verenleri içten kutluyorum. Birlikteliğin güzel bir örneği yaşandı ekranda. Sevgili Örsan Oymen'i anımsadım, yılarca önce böyle bir. program ger- çekleştirdi TRT'de, üstelik o günkü koşullarla. NTV'yi izlerken ülkemizde de böyle bir seçim ya- şamayı diledim. Kohl seçimi yitirdi, yenikliği üst- lendi, Schröder'i kutladı sonra. Başkanhktan is- tifasını, bir daha aday olmayacağını da açıkladı bir solukta. Ister istemez ülkemizdeki liderleri düşü- nüyor insan. Neredeyse biryenilgi oluşturmaları- na karşın yengiden söz eder, başanlarını kutlar! Gerçek başarıların kutlandığı günler de gelecek elbet. Değişim ve dönüşüm isteyenler getirecek. B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SA- ĞA: 1/ Bir gaz ya da sıvı için- deki molekülle- rin, derişikliğin fazla olduğu bölgeden az olduğu bölgeye doğru akması. 5 2/ "Sabahtan uğradım yâre / Işimden oldum — " (Karaca- oğlan)...Enkü- cük izci kurulu- 9 şu. 3/ Tabut... Dinde bağnazhğı aşın- lığa vardıran, başkala- nna baskı yapmaya yö- 2 nelen kimse. 4/ Hazır, 3 mevcut... Icar. 5/ Bir so- ru eki... XTII. yüzyılda Doğu Afrika'da kurul- muş Müslüman devlet. 6/Birtüryabanmeısini... Matematikte kullanılan sabitbirsayı.7/Bircins antibiyotik. 8/ Kestane 9 ve fındık çubuklanyla örülen kulplu sepet.9/ Arap harf- lerinin en çok kullanılan el yazısı biçimi... Vücut ısısı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Düzen vermek. 2/ Batı- lı tacirlerin, Osmanlı limanlannda gümrük dışında ver- mek ya da ödemek zorunda kaldıklan her şey için kul- landıklan sözcük... Zavıye. 3/ Düz ve açık su kıyısı... Ke- di ya da köpek yavnısu. 4/ Şarkı, türkü... Ağzı geniş tek kulplu su kabı. 5/ Üflemeli bir çalgı... Sıkı dokunmuş bir tür pamuklu kumaş. 6/ Yumurta biçimli ve sekiz de- likli bir tür flüt. II Birbirine eklı parçalardan oluşan ve kendi kendine salınan soyut heykel... Bulunulan yerden daha yüksekte kalan düzlük. 8/ '"— tutmuş söylemez ohnuş / Ağızda dilleri gördüm" (Yunus Emre)... Pamuk- lu kumaştan yapılmış yatak örtüsü. 9/ Anadolu Selçuk- lulan döneminde Konya - Aksaray yolu üzerinde yapılan ünlü kervansaray.