Katalog

30 AĞUSTOS 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 8 yıllık kesintisiz eğitime kaynak arayan hükümet kullanılmayan okul binalannı devredecek Boş okullar satılıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Taşımalı ilköğretim uygulaması nede- niyle taşınan köylerin okul binalan baş- ka kuruluşlara devredilecek ya da satı- lacak. Yerleşim birimi olma özelliğini kaybeden köylerde bulunan okullar sa- tılırken, öğrencileri başka okullara taşı- nan köy binalan da resmi kurum ve ku- ruluşlara devredilecek. Milli Eğitim Bakanlığı, 8 yıllık kesin- tisiz egitim nedeniyle doğan giderlenn birbölümünü, boş okullann satılmasıy- la karşılamaya çalışacak. 1997-1998 öğretim yılında 8 yıllık kesintisiz temel eğitime geçecek olan Milli Eğitim Ba- kanlığı, il ve ilçe müdürlükJerinin ko- nuya ilişkin sorulannı yanıtlıyor. Ba- kanlık tarafından ıl ve ilçe müdürlükle- rine gönderilen yanıtlarda. yerleşim bi- rimi olma özelliğini kaybeden bölge- lerde bulunan okullann satılacağı belir- tildi. Yanıtlarda, satışlardan elde edilecek gelirlerin ilköğretimde kullanılmak üzere özel idarede bloke edileceği bil- dirildi. Güvenlik ya da ulaşım sorunla- Liselerde 8 yıl için yeni düzenleme ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakan- lığı, 1997-1998 öğretim döne- tninde geçilecek 8 yıllıkkesin- tisiz temel eğitime koşut olarak liselerde de yeni düzenkmeler yaptı. Yeni düzenlemelere gö- re öğrenciler. 9. sınıftaki alana kaynaklık eden derslere ait yü sonu ortalamasının en az 2.5 olması durumunda 10. sınıfta istediği bölûme gidebilecek. Ortaöğretim Kurumlan Sı- nıf Geçme Yönetmeligi. Res- mi Gazete'nin dünkü sayısın- da yayımlanarak yürürlüğe gir- di. 8 yıllık kesintisiz eğitime koşut olarak gerçekleştirilen değışikliğe göre öğrenciler il- gi. istek, yetenek ve derslerde- ki başanlanna göre yönlendi- rilecek. Dogrudan sınıf geçe- meyenlere yeni birhak tanıyan değişıklik. ortalama yükseltme sınavlannı da öngörüyor. Değişıkliğe göre dogrudan sınıf geçemeyen ya da bazı derslerin yıl sonu ortalamala- nnı yükseltmek isteyen öğren- ciler, istedikleri en fazla üc dersten ortalamayükseltme sı- navlanna girebilecekler. Lise 1 'de okuyan öğrenciler Türk Dili ve Edebiyatı dersinden so- rumlu olarak bir üst sınıfa ge- çebilecek. Ancak Türk Dili ve Edebiyatı dersi ile okullann ders dağıtım çizelgelerinde be- lirtilen bir dersten başanlı ol- mayan öğrenciler, yıl sonu ba- şan ortalaması ıle mezun ola- mayacaklar. Öğrenciler 9. sı- nıftaki başan durumlan, ilgi, istek ve yeteneklerine göre yönlendirilecek, Yönlendir- me. öğrenci ve velisinin göra- şü alınarak, ilgili müdür yar- dımcısı, sınıf öğretmeni ve rehberögretmen tarafından ya- pılacak. Öğrenciler. alana kay- naklık eden derslere an yıl so- nu ağırlıklı ortalaması 2.50 ise istediği alana yönelebilecek. Alanlara yönelme koşulunu ta- şımayan öğrenci, ağırlıklı ders ortalamasının uygun olduğu bölümü seçebilecek. n nedeniyle 179 bin 622 öğrencınin 10 bin 169 merkezi okula taşınması nede- niyle boş kalan okul binalannın da res- mi kurum ve kuruluşlara devredilebile- ceği kaydedilen yanıtlarda, "Taşınan kö> lerin okul binalan, köv de okul önce- si çağı çocukJan \arsa anaokulu. biçki- dikiş. halıcılık. marangozluk gibi etkin- liklerle kullanılabilecek" denıldi. Bakanlığın ıl ve ilçe müdürlüklerine gönderdıği dığer yanıtlarda da yatılı bölge okullan kontenjanlannın arttınl- dığı belırtıldi. Bu okullardan mezun olan kızlann meslek sahibi yapılacağı. zeki ve veteneklilerin de lise ve üniver- Atamalar Öğretmenler merkezi okullan istiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Maliye Bakanlı- ğı'ndan 10.800 kişilik öğret- men kadrosu isteyen Milli Eğitim Bakanlığı, eylül ayı- nın ilk haftası içinde eğitim fakültesini bitiren öğretmen- ler için duyuru yapacak. Milli Eğitim Bakanlığı, geçen yıl ataması bekleyen 10 bin kişilik öğretmen kad- rosunu bu yıl değerlendire- cek. Geçen hafta 55 yaşın al- tındaki sınıf, lngilizce ve Türkçe öğretmenlerini göre- ve çağıran Milli Eğitim Ba- kanlığı, eylül ayının ilk haf- tası içinde de eğitim fakülte- si mezunlanna duyuru yapa- cak. Branş öğretmen gerek- sinimîni eğitim fakültesi ile fen-edebiyat fakültesi me- zunlanndan karşılamayı planlayan bakanlık, dengelı öğretmen dağılımını gerçek- leştirmeyi hedefliyor. Emekli öğretmenlerin, bulunduklan ıl ve ilçe mü- dürlüklerine yaptıklan baş- vurularda merkezi okullan tercih etmesi sıkıntı yaratı- yor. Milli Eğitim Bakanlı- ğı'ndaki yetkililer, geçen yıl şöreve çağnlan 1200 emek- li öğretmenin de merkez okullan tercih ettiğıni anım- satarak "Bu nedenle öğret- men gereksiniminieğitim fa- kültesi mezunlan ile tamam- layacağız" dediler. Cazi davası 'Çeteler aklanmaya çalışılıyor' İstanbul Haber Servisi - Gazi-Ümraniye Hukuk Ko- misyonu üyeleri, Üsküdar Cumhuriyet SavcılığYnın Ümraniye olaylanna kan- $an polisler hakkında verdi- ği takipsizlik karanna tepki gösterdi. Gazi Mahalle- si'ndeki olaylarda ölen Zey- nep Poyraz'ın annesi Me- nekşe Poyraz, katillerin yar- gılanmaması halinde kendi- sjni Taksim Meydanı'nda yakacağını söyledi. Gazi-Ümraniye Hukuk Komisyonu üyeleri Metin Narin ve Faruk Ertekin. ÇHD İstanbul Şube Başka- nı Efkan Bolaç ile Gazi ve Ümraniye katliamlannda öJenlerin aileleri. dün İstan- bul Tabip Odası'nda basm toplantısı düzenlediler. Top- lantıda konuşan Metin Na- rin. "Gazi davası, Susur- lnk"taki çetelerin yüzlerinin açığa çıküğı bir davadır. Üs- küdar Cumhuriyet Savcüı- ğVnın Cmraniye olaylanna kanşanlar hakkında verdi- ği takipsizlik karan ik uzun bir süredir gönülsüz bir şe- ldldeyürütülensoruşturma amaçlandığı gibi sona enmiş oldu" dedi. Gazi Mahallesi olaylan sırasında hayatını kaybeden Zeynep Poyraz"m babası Cemal Poyraz, dev- letin şeriatçılara gösterdiği yakınlığı Gazi Mahallesi halkından esirgediğini be- hrterek "Polis, Gazi Mahal- lesi'nde panzere çıkan ço- cuklanmızı kurşunlarken Cağaloğlu'nda panzere ÇH kan gericilerieUeriyleitiyor- lar. Bu, çetelerin adaletidir" diye konuştu. \az a>lannda müziğin farklı tonlanna, renklerine ev sahipliği vapan Rumelihisan'nın önceki geceki konuğu "Sezen \ksu ekolü'nün temsilcilerinden Sertab Erener'dL Konserde aralannda bestesi kendisine ait •'Yüz V üze"nin de bulunduğu "LâT, "\urulduk", "Aslolan Aşktır" gibi çok tutulan parçalannı seslendiren Erener, performansıyla dinlevicilerinin beğenisi kazandı. Pop mü/iği konserinde •'Silifke Ekibi'ni de sahneve çıkararak "kaşık çalan" Erener, sevircilere de üzerinde imzası bulunan tahta kaşıklar dağıttı. Erener'i ailesinin yanı sıra Ferah'ın da bulunduğu yaklaşık 1500 kişi izledi (Fotoğraf: IPEK YEZDANİ) DEN VEUSTU PUAN ÜNİVERSİTEMİZ 10'uncu HUKUK FAKÜLTESİYILINDA 1988- 1998 60 ÖĞRENCİYE TAM BURS YAKIN DOGU ÜNİVERSİTESİ LEFKOŞA/KKTC 6500 OĞRENCİMIZ, 1000 ÇALIŞANIMIZ, 450 ÖĞRETİM ELEMANIMIZ İLE 6 AMFİ (KONGRE MERKEZİ), İKİ KİŞİLİK VE TEK KİŞİLİK ODALARIYLA, 850 YATAK KAPASİTELİ KIZ VE ERKEK YURTLARI, 2 SPOR SALONU, OLİMPİK KAPALI, ISITMALI YÜZME HAVUZU, 8 FAKÜLTE BİNASI, MERKEZÎ KÜTÜPHANESİ, 19 KANTİN VE KAFETERYASI, ÇARŞI MERKEZİ; İLKOKULU, KOLEJİ, BANKASI. MATBAASI VE ULAŞIMI İLE K K T C ' n i n EN B Ü Y Ü K Ü N İ V E R S İ T E S İ KALİTELİ, SEÇKİN KADROSU İLE KKTC'nin TEK GERÇEK HUKUK FAKÜLTESl'nin 1. YILI: Hukuk Başlangıcı Ceza Hukuku Genel Kamu Hukuku Idare Hukuku Anayasa Hukuku Roma Hukuku Medenî Hukuk Medenî Hukuk AAedenî Usûl ve lcra-lflas Hukuku Medenî Usûl ve Uluslararası Hukuk Uluslararası Hukuk Ekonomi Hukuk Felsefesi İnsan Haklan Genel Kamu Hukuku Sosyoloji Do^.Dr. Prof.Dr. Prof.Dr. Prof.Dr. Prof.Dr. Y.Doç.Dr. Prof.Dr. Doç.Dr. Selahattin KEYMAN Nevzat TOROSLU Tuncer KARAMUSTAFAOĞLU Yıldırım ULER Yavuz SABUNCU Mehmet KÖKSAL Şeref ERTAŞ Arrf KOCAMAN Prof.Dr. Şanal GORGUN Doç.Dr. Sertaç BAŞEREN Doç.Dr. Jouni SUISTOLA Doç.Dr. Erdal YAVUZ Prof. Anrhony J. HODSON Öğr.Gör. Ali DAYIOĞLU Prof.Dr. Levent KÖKER Prof.Dr. Ümit HASSAN MUHENDİSLIK FAKÜLTESİ insaat, Makine, Elektrik-Etektrmik, Bilgisayar Bölümbri İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ Uluslararası llişkiler, işlelme, Ekonomi, Bilgisayar-Enformatik ve Banka Finans DENİZCİLİK FAKÜLTESİ MIMARLIK FAKÜLTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ Türk Dili Edebiyatı, ingiliz Dili Edebiyatı ve Psikoloji Bölümleri İLETİŞİM FAKÜLTESİ Rodyo-Televiıyon, Sinema, GazetecÜik ve Reklamcılık Bölümleri YAKIN DOĞU'DA OKUNUR Turizm ve Otel Bölümü için uygulama oteliniz Girne şehir merkezinde Üniversiteye ait -DORANA HOTEL". Eğitim gemisi "NEAR EAST TEAL' 46 mt. boyunda, 500 grostonluk. 50 yatağı ve her tür teknik donanımı var. Bölümünüzü seçin: Güverte, Makine ve Deniz İşletmeciliği TURİZM BOLUMU sitelere yönlendirileceği kaydedilen ya- nıtlarda. "Bu konuda gerekli olanakla- nn sağlanması için çalışmalar sürdürül- mektedir" denıldi. Yanıtlarda, 8 yıllık kesintisiz eğitim yasasının çıkmasından önce ilkokulu ve ortaokulu dışandan bitırme sınav lanna girenlerin kazanılmış haklannın koru- nacağı belirtildi. Yabancı dil uygulama- sına 4. sınıftan ıtıbaren geçileceği be- lirtılen yanıtlarda. 8 yılla ilgili sorular için şu açıklamalarda bulunuldu: "Yabancı dil dersinin zorunlu dcrslcr arasında olmak üzere 4. sınıftan itibaren okutulması planlanmıştır. İlköğretim kurumlan ders çizeigesine dördüncü sı- nıftan itibaren girmiştir. tlkokul olarak hizmet verenler 6. sınıfa, ortaokul olarak hizmet verenler birinci sınıfa öğrenci kaydı yaparak hepsi ilköğre- tim okuluna dönüştürülecektir. Bi- nalan elverişli olmayanlar ilköğretim okulu adıyla eğitim-öğretimini sür- dürecektir. Kısa zamanda gereken bi- na ilavesi yapılarak 8. sınıfı barın- dırabilecek şekilde düzenlenecektir." Şeriatçı kursa soruşturma HAZAL ATEŞ ÇAKIR ANKARA - Ankara Emni- yet Genel Müdürlüğü, çe- şıtlı vaatlerle genç beyinle- rin zehirlendiği Pursaklar Yatılı Kuran Kursu hakkın- da soruşturma başlattı. Di- yanet İşleri Başkanlıgı. izinsiz Kuran kurslan ko- nusunda hiçbir denetım yolu bulunmadığına dikkat çekerek "Din eğitimini ce- maatlere bağlarsan bövle olur" uyansında bulundu. Emni>et Müdürlüğü Basın Şubesi'nce yapılan açıkla- maya göre gazetemizde dün yayımlanan "Dini bil- gi yerine zehir aşılanrvor'" haberi üzerine Ankara Em- niyet Müdürlüğü, Pursak- lar Yatılı Kuran Kursu'nu incelemeye aldı. Diyanet İşleri Başkanlıgı yetkilile- ri. Nakşibendi tarikatının "Mahmut Hocaefendi" olarak adlandınlan koluna bağlı olduğu belirtilen Ku- ran kursunda genç kızlara verilen eğitimin tslam'la ilgisi bulunmadığını belirt- tiler. Yetkililer, Diyanet kursla- nnda siyah çarşaf giyinme zorunluluğunun bulunma- dığını ifade ederek cennet ve cehennemin Kuran'da anlatıldığını, bunun dışın- daki bilgilerin ise uydurma olduğunu söylediler. Ka- çak olarak açılan, denetim- leri dışındakı kursların kontrol altına alınması. ya da kapatılmasından yana olduklannı belirten Diya- net yetkilileri, şu görüşleri dile getirdiler: "Bizim vakıf ve dernekle- ri denetleme yetldmiz yok. Diyanet'e bağlı kurslan de- netleyebiliyoruz. Bizinı iz- nimiz dışmda açılan Kuran kurslan yasal değil. Bu ka- çak kurslar da doğal ola- rak denetlenemiyor. Kurv larda amaç dinimizi. kita- bımızı öğretmek olmalı. Bunun dışında haberde v- er aldığı gibi \iyecek, içe- cek, konuşulacak konular- da yapılan yasaklamalar dinimizde yer almıyor ki. Dolayısıyla çağdışı, dinden soğutucu bu tür derslerin verilmesi doğru değil. Ho- calann dini en ince aynntı- lanna kadar. hurafeleıie değil, okuyarak araştıra- rak öğrenmesi ve anlatma- sı gerekir." Diyanet İşleri Başkanlı- ğı'na bağlı olmayan Yatılı Kuran Kursu"nda 3 ay ka- lan F.S. dünkü habenmizde yeşil bayrak altında. "ha- yali cennet" \aatleriyle kandınlan genç kızlara verilen din eğitimini anlat- mıştı. OLİMPİK KAPALI YÜZME HAVUZU Kapalı spor salonları, pistleri binicilık e4oılu, seçkin kadrosu ile tek gerçek SPOR AKADEMİSİ HOCASIZ FAKULTELERDE OKUMAYIN, OKUMUŞ CAHIL OLMAYIN ! • İSTANBUL : Halaskâr Gazi Caddesı No: 248 - ŞIŞLİ (Atatûrk Mûzesrnin Bıtışiği) Tel: (0212) 296 95 03 Tel/Faks: (0212) 296 95 04 • ANKARA : Nenehatun Caddesı No: 116/2 - ÇANKAYA Tel: (0312) 445 04 79 - 436 16 51 Fax : (0312) 445 04 52 | • LEFKOŞA : Yakın Doğu Ünıversıtesı Oğr. Kayıt Kabul İşleri Daıresi Başk. P.K. 670, Lefkoşa-KKTC Tel: (0392) 22 36 464 Fax: (0392) 22 36 461 s • MERSİN : Ataturk Caddesı Karadenız Apartmam No: 71/3 (Mûftü Köprûsü Yanı) Tel: (0324) 237 24 82 Fax: (0324) 237 25 20 I ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Neyin Zaferi? Bugün 30 Ağustos. Mustafa Kemal'in çelik ira- desininveulusunaolangüveninin, "yoktanvaret- tiği"TBMM Orduları'nın "BüyükZafer"\ri\n 75. yıl- dönümü. Tüm okurlarıma ve ulusumuza kutlu ol- sun. Biraz yukarıda, "yoktan var edilen " bir ordudan söz ettim. Gerçekten, ne Ingilizler ne Fransızlar ve ne de Yunanlılar; Türklerin, bu kadar kısa bir sü- rede, böyle bir ordu ortaya çıkarabileceklerine inanmıyorlardı. SakaryaSavaşı'nı, Ankara'yı koru- mak için "can havliyle" yapılan bir savaş olarak de- ğeriendiriyor ve artık Türklerin güçlerinin sınınna geldiğini düşünüyorlardı. Yunanlılar Ankara'yı alamadan "kös kös geri dönmüşlerdi" ama, hâlâ "inanılmaz şeyler düş- man elindeydi." Ve ellerındekı bölgeleri ingilizle- rin katkısıyla, (kendi akıllannca) geçilmez bir biçim- de tahkim etmişlerdi. ingilizler de aynı kanıdaydı- lar. Halkın Sakarya Savaşı öncesinde başlayan ina- nılmaz özverisi, Sakarya'yı izleyen dönemde de devam etti. Ve Meclis'in, "Biran önce saldırılsın" baskılarına inançla dırenen Mustafa Kemal, Ağus- tos 1922 sonlannda ordunun saldınya hazır ola- cağını belirledi. Batı Cephesi'ndeki çatışmaların ağırlık merke- zi, hep Eskişehir-Kütahya çizgısi olmuştu. Yunan Genelkurmayı, beklenen Türk saldırısının da aynı merkezden gelişeceğıne ınandığı için, elindeki güçlerin önemli bir bölümünü cephenin o bölge- lerine yığmıştı. Fakat Mustafa Kemal bir "sürpriz" hazırlamıştı. Merkezdeki kuvvetlerin önemli birbö- lümünü gece yürüyüşleri ile güneye kaydırmış ve Afyon'un güneyinden başiayacak ve önce kuze- ye yönelecek ve daha sonra da merkezdeki Yu- nan tümenlerini çembere alacak bir baskın hazır- lamıştı. Büyük Taarruz, 26 Ağustos 1922'de yoğun bir topçu ateşiyle başladı. Ve haftalarca sürecek bom- bardımanlarda bile bozulmayacağı sanılan Yunan savunmahatları, birgündeparçalandı. Birkaçgün içinde Yunan ordusunun önemli bir bölümü çem- ber içine alınmıştı. Kuşatılmakta olduğunu anlayan Yunan kuvvet- leri, bu çemberi kırarak batıya doğru çekilmek ve hatta mümkün olursa yeni bir savunma hattı oluş- turmak amacıyla harekete geçtıler. Işte ağırlıklı ola- rak Dumlupınar sırtlarında gerçekleşen bir "Mey- dan Savaşı "yla Yunanlıların bu amaçlarının da önü alındı ve Yunan kuvvetlerınin önemli bir bölümü ya imha edildi, ya da esir alındı. Savaşın kaderi belir- lenmiştı. Tüm Batı Anadolu'yu yakarak ve yıkarak geri çe- kilen. ya da bozgun halinde kaçan Yunan kuvvet- lerıni izleyen TBMM Ordusu süvarileri, zamanla yarış halindeydiler. Gördükleri manzaralar, en ka- tı yüreklerı bile titretecek manzaralardı. Bir an ön- ce Yunan kuvvetlerini yakalamak ve kötülüklerine engel olmak ıstiyortardı. Süvarilerimiz 9 Eylül'de Iz- mir'e gırdikleri zaman, bozgun halindeki Yunan birliklerinden kimisi Izmir'edört beşgünlükyolday- dılar. Ingittere'nin planı bozulmuş, oyunu tutmamıştı. Izmir'ın düşmesınin haberi, Istanbul'daki İngiliz iş- gal kuvvetleri merkezinde bir bomba etkisi yaptı. Zira bunun bir adım ardından, Türk süvarilerinin, Ingiltere'nin denetimındeki Çanakkale Boğazı'na yönelecekleri tabiiydi. Ve gerçekten Izmir'i alan kuvvetlerin kuzeye doğru ve Bursa'yı kurtaran kuv- vetlerin batıya doğru ilerlemesiyle Türk ve İngiliz birlikleri karşı karşıyagelmişlerdi. Işin şakası olma- dığını anlayan Fransa, "Benden buraya kadar" di- yerek Boğazlar'daki askerlerini çekmiş ve Ingilte- re'yi kendi kaderiyle karşı karşıya bırakmıştı. Ordusunu terhis eden Ingiltere'nin tek başına savaşacak gücü yoktu. Avustralya ve Yeni Zelan- da, Ingiltere'nin destek talebinı reddetmişlerdi. Tüm mazlum milletler ve İngiliz sömürgeleri bir bayram heyecanı ve sevincı içindeydiler. Işte işin bu aşamasında işin başlangıcında L Georg'un doğu sıyasetine karş çıkan, yani Yu- nanlıların Anadolu'ya çıkartılmasını tehlikeli bulan W. Churchill'in sahneye çıktığını görüyoruz. Churchill, Yunanlıların Anadolu'ya çıkartılması- na karşı çıkmıştı. "Türkleryenildiler" diyordu. "Ar- tık kendilerini kolay kolay topariayamazlar ve ön- lerine ne koyarsak kabul etmek zorundalar. Ama eğer Yunanlılan Anadolu 'ya çıkartırsak, bunlarye- niden canlanır ve silaha sanlıriar. O zaman zor baş ederiz." L Georg bunları dinlemedi. Ve "Tarihin kimikri- tik noktalarında, yüz yılda bir ortaya bir büyük adam çıkar. Işte Mustafa Kemal bunlardan bin ve ne yazık ki benim karşıma çıktı" diyerek siyasal ya- şamını noktaladı. Ancak L. Georg'un "Doğu Politikası"na karşı çı- kan Churchill, Boğazlar konusunda Mustafa Ke- mal'e ödün verilmesine de şıddetle karşı çıkıyor- du. "Aman ödün vermeyelim" diyordu, "Bugün Çanakkale'de vereceğimizbir ödünün faturasını, yann Kalküta'da, Bombay'da öderiz." Mustafa Kemal'in ve TBMM Orduları'nın "em- peryalizme" nasıl birtokat attığını gösteren en gü- zel kanıt, Churchill'in bu konulardaki korkuları ve paniğidir. Ne hazindir ki; günümüzde ulusal savaşımızı kü- çümsemek isteyen kimi yazarlarımız, "savaşın In- giltere'ye karşı değil, Yunanistan'a karşı" yapıldı- ğını ileri sürerek fazla büyütülmemesi gereğini sa- vunuyorlar. Evet, savaşan Yunan ordusuydu. Fakat o ordu- yu donatan ve Anadolu'ya çıkartan güç İngiliz em- peryalizmiydi. Ve 30 Ağustos 1922'de kazanılan büyük zafer, Yunanistan'a karşı değil. Yunanis- tan'ın arkasındaki Ingiltere'ye karşıydı. Bunu ingil- tere de kabul ediyordu, dünyanın tüm mazlum ulusları da... Bunu yadsımak ve saptırmakla ne kazanmak isterler acaba? Hiç güneş balçıkla sıvanır mı? Mız- rak çuvala sığar mı?.. 225 kilo uyuşturucu ele geçirîldi İstanbul Haber Servisi -îstanbul'da ger- çekleştınlen ıkı ayn operasyonda, transit olarak Rusy a üzerinden A\rupa'ya gönde- rilmek istenen, piyasa değeri yaklaşık 1 trilyon 35 milyar lira olan 223 kilo eroin, 2 kilo kokain ele geçırildı. Olayla ilgili ola- rak 5'i yabancı uyruklu 18 kişi gözaltına alındı. Narkotik Şube Müdürlüğü ekiplerinin Tuzla \ e çevresinde 22-29 ağustos tarihle- ri arasında gerçekleştirdıği birinci operas- yonda, piyasa değeri 108 milyar lira olan 23 kilo 200 gram eroin ele geçırildı. Ope- rasyonda.Avni Kahraman, ŞehmusGüneş- lk>ğlu. KvüpÖzırmak. İsmailSanhan. Ha- lit Sanhan. Tuncay Odabaş, Hamza Yıl- maz. Nusret Boyracı, İlameftin Özyüdız adlı kişiler gözaltına alındı. Silivri ve Küçükçekmece'de 27-29 ağus- tos tarihleri arasında gerçekleştirilen diğer operasyonda da 200 kilo 200 gram eroin, 2 kilo kokain ele geçırildı. Operasyonlar- da Hasan Aydemir, Selahattin Demirbaş, Raif Balkan, \ntâ Uçarkuş, Belarus uy- ruklu Dmitri Olkhovko, Aleksandr Sutaa- kaile uyuşturucularla ilgisi saptanan 3 ba- yan yakalandı. A>nca, piyasa değeri 10 927 milyar Türk Lirası olan uyuşturucu- nun naklinde kullanıldığı tespit edilen 1 otobiis ve 1 otomobıle de el konuldu.