Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28 AĞUSTOS 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Sağlam'ın
atamaları
durdupuldu
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu)- Mıllı Eğıtim
Bakanı Hiianet Uluğbay.
Mehmet Sağlam döneminde
657 sayılı Devlet Memurlan
Yasasf nın 76. maddesi
uyannca \ apılan atamalarla
belediyelerden bakanlık
birimlenne yapılan nakil
ışlemlerini durdurarak
ıncelemeye aldı. Uluğbay,
bir genelge yayımlayarak
Sağlam'ın bakanlığı
döneminde Kahramanmaraş
belediyelerinin hayali
kadrolanndan bakanlık
birimlenne nakil
yapıldığının ortaya
çıkmasının ardından. bu
dönemdeki atamalan
durdurdu. Sağlam'ın 76.
maddeye göre 3 bıne yakın
atama yaptığı bildirildi.
'Çilter beynini
kaybetti'
• İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürusu) - Sanayi ve Ticaret
Bakanı Yalım Erez. DYP'den
istifa eden milletvekillerinı
kastederek "DYP fazla
kilolanndan kurtuldu"
açıklamasına sert tepki
gösterdi. Çiller'in yanlış
üzerine yanlış yaptığını öne
süren Erez. "Çiller'in böyle
bir açıklama yapması
normal. Yanlış üzerine yanlış
yapıyor. Bizi kaybetmekle
kilolannı kaybetse yine
iyiydi. Çünkü kaybedilen
kilo geri alınır. Ama bizi
kaybetmekle beynini
kaybetti. Beynini kaybeden
bir daha geri kazanamaz.
Yani beyinsiz kaldı" dedi.
İçişleri Bakanlığı
genelgesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu)- İçişleri Bakanlığı.
valiliklere 30 kasımda
yapılacak seçmen yazımı ve
genel nüfus sayımı ile ilgili
genelge gönderdi.
Genelgede, söz konusu
tarihte genel nüfus sayımı ve
seçmen yazımı
g;-çekleştirileceği
h'âtırlatılarak kış saatı
uygülarhası sonucu saatlerin
bir saat geri ahnacağı
düşünülerek sayım ve yazım
işlemlerinin başlangıç ve
bitiş saatlennin illerin
durumuna göre tespit
edildiği kaydedildi.
Genelgeye göre bu
doğurultuda Adıyaman.
Ağn. Artvin. Bıngöl. Bitlis,
Diyarbakır. Elazığ. Erzincan,
Erzurum. Gaziantep,
Giresun. Gümüşhane,
Hakkâri, Kars. Malatya.
Kahramanmaraş. Mardin.
Muş. Ordu, Rize. Sıirt.
Sivas, Trabzon. Tunceli.
Şanlıurfa. Van. Bayburt.
Şırnak. Ardahan, Iğdır ve
Kilis'te seçmen yazımı ve
nüfus tespitine saat 06.00'da
başlanacak. Diğer illerde ise
bu işlemin saat 07.00'de
başlayacağı bildirildi.
Yağmurdereli'ye
odul
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu)- Mamak Belediye
Başkanı Ismaıl Değerli.
belediyenin bu yılki "banş
ödülü"nü. insan hakJan
savunucusu Eşber
Yağmurdereli'ye
vereceklerini bildirdi.
Değerli. " l Eylül Dünya
Banş Günü" nedeniyle
düzenlediği basın
toplantısında. geleceğe banş
dolu bir dünya bırakmanın
gerekliliğine dikkat çekti.
Çiçek'e tebligat
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu)- ANAP Müşterek
Disiplin Kurulu. Genel
Başkan Mesut Yılmaz
tarafından kesin ihraç
istemiyle disiplin kuruluna
verilen Ankara Milletvekili
Cemil Çiçek'e tebligat
ulaşmadığı gerekçesiyle
karannı erteledi. Müşterek
disiplin kurulunun yaklaşık
2.5 saat süren toplantısından
sonra kurul başkanı
Abdullah Tenekeci Istanbul
Milletvekili Ali Coşkun'un
savunmasının ulaştığını
sövledi.
Emeldffiğe ömür yetmez
Hükümet, emeklilik yaşınm 60 olmasmı isterken, Çalışma Bakanlığı'nın Ekonomik ve
Sosyal Konsey'e sunduğu raporda Türkiye'de ortalama ömrün 60-63 yıl olduğu belirtildi
ALİER
Devlet Bakanı Güncş Taner. emeklilik
yaşını erkeklerde 60, kadınlarda 55'e yük-
seltmeye hazırlandıklannı açıklarken Çalış-
ma Bakanlığfnca Ekonomik ve Sosyal
Konse\'e (ESK) sunulan raporda. emekli
maaşı alan emeklilerin ortalama ömürleri-
nin "62-63* yaş olduğu belirtildi. Böylece.
Taner'in çalışanlara en fazla 2 yıllık bir
emeklilik dönemı öngördüğü hükümet rapo-
ruyla belgelendi. DİSK Genel Başkanı Rıd-
van Budak. özel sektörün uzman kişiler dı-
şında 55 yaşını aşmış hiç kimseyi çalıştır-
mak ıstemeyeceğine dikkat çekti. Çalışma
Bakanlığı. sosyal güvenlik sorunlanm gö-
rüşmek üzere işçi ve ışveren temsilcilerini
yanniçintoplantıyaçağırdı. ESK tarafından
oluşturulan Sosyal Güvenlik Alt Komısyo-
nu'nun ise emeklilik yaşının kadınlarda 50.
erkeklerde 55 olarak belirlenmesi üzerinde
durduğu öğrenildi.
ESK'nin önceki gün yapılan toplantısma.
hükümet kanadmın genel eğilim olarak ge-
tirdiği emeklilik yaşının yükseltilmesi konu-
su. Taner'in basına yaptığı açıklamayla net-
lik kazandı. Taner. konunun henüz karara
bağlanmamış olmasıyla birlikte emeklilik
yaşının erkeklerde 60. kadınlarda ise 55'e
yükseltilmesi üzennde çalıştıklannı söyle-
di. Taner'e göre bu düzenlemeden sonra si-
gorta sistemi güçlendirilecek. emekliler ise
alacaklan emekli maaşıyla insan gibi yaşar
hale gelecekler. Ancak, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı'nın SSK ıstatistiklerine
dayanarak hazırladığı raporda. Türkiye'de
emekfi maaşı alan emeklilerin ortalama
ömürlerinin 62-63 yıl olduğu belirtildi. Böy-
lece. hükümetın sosyal güvenlik reformu
adı altında yapmak istediklen düzenlemele-
rin. emeklilere en fazla 3 yıl maaş ödemeyi
öngören bir projeden ibaret olduğu ortaya
çıktı. Mezarlıkta emekliliğin itırafı duru-
mundaki raporda. erkeklerde 43. kadınlar-
da 38 yaşında erken emekli olmaya olanak
ANAP:
Cindoruk'un
uyanları
dikkate
alınacak
ANKARA /tZMİR
(Cumhuriyet) -
Koalisyonun küçük
ortağı Demokrat Türkiye
Partîsı'nın(DTP)lıden
Hüsamettin
Cindoruk'un. atamalann
ANAP eksenli yapılması
nedeniyle hükümetten
çekilme uyansı etkili
oldu. ANAP Genel
Sekreteri Erkan Mumcu,
Cindoruk'un uyarılannın
dikkate alınacağını
belirterek. "Bunlarçok
ciddi sorunlar değil. Bu
sorunlar aşılabilir. Cç
liderin bir araya gelerek
sorunu aşacaklanna
inanıyorum"dedi.
Sanayi ve Ticaret Bakanı
Yalım Erez de
Cindoruk'un şikâyetinde
haklı olduğunu
belirterek."Ancak kimse
bu hükümetin
bozulacağı gibi bir hayaie
kapılıp veni hükümet
modelkri aramaya
kalkmasııT diye
konuştu.
ÇİZMEDEN YLKARI MUSA KART
ANAP Genel Sekreteri Mumcu'dan örtülü ödenek için örtülü çağn
'Hükümet yargıya yardımcı olsun'
ANKARA (Cumhuriyet Biirosu)
- ANAP Genel Sekreteri Erkan
Mumcu. REFAHYOL hükümeti dö-
neminde Libya'dan Çeçenistan'a
yardım için toplanan 10 mılyon do-
lara karşılık örtülü ödenekten 2 mil-
yon dolar aktanlmasına ilişkin iddi-
alann aydınlatılması konusunda ör-
tülü ödenek harcamalarının açıklan-
maması gerektiği halde. hükümetin
yargıya yardımcı olacağına inandı-
ğını söyledi.
Mumcu. hükümetin devletin ku-
rumlan ve parlamentosuna karşı
toplumdaki güvensizliğin gideril-
mesi konusunda gerekenı yapacağı-
nı belirtirken milletvekili dokunul-
mazlığının kaldınlarak herkesin hu-
kuk önünde eşit olması gerektiğıni
savundu. Erkan Mumcu. dün dü-
zenlediği basın toplantısında. hükü-
metin sosyal güvenlikle ilgili kalıcı
çözüm arayışına girmesini mem-
nunlukla karşıladıklannı söyledi.
Kamu açıklan içinde en büyük yeri
sosyal güvenlik açıklannın tuttuğu-
nu kaydeden Mumcu. akılcı düzen-
leme yapılmadığı takdirde 2008 yı-
lına kadar sosyal güvenlik kuruluş-
Iannin\ereceğiaçığın60mil\ardo-
lara ulaşacağını ileri sürdü. Hükü-
metin sağlık alanındakı düzenleme
çalışmalarını da takdirle karşıladık-
larını belirten Erkan Mumcu. gaze-
tecilerin sorulannı da yanıtladı.
Mumcu. "ANAPdahaöncedeör-
tülü ödenekle ilgili bazı iddialan gün-
deme getirmişti. Şimdi bu iddialann
açığa kavuşturulması için hükümet-
ten neler talep ediyorsunuz" şeklın-
dekı soruya şu karşılığı \erdi:
-Başbakan Mesut Yılmaz.Susur-
luk konusunda yargının isteyeceği
her türlü bilgi ve belgeyi vermeye ha-
zır olduğunu açıklannştı. Bu konuda
da hükümet >argı>a >ardımcı ola-
cakür. Başbakanlargörevlerinidev-
rederken örtülü ödenekten yapnk-
lan harcamalarla ilgili her türlü bit-
giyi kcndinden sonraki başbakana
aktarmalıdır. Bu gibi tartışma bas-
lıklan. \ardım paraiannm ulaşıp u-
laşmadığı. örtülü ödeneğin amacına
uvgun kullanüıp kullamlmadığı,
de\ let \e politikadaki bazı insanlann
\olsuriuklara bulaşıp bulaşmadığıy-
İa ilgili iddialar toplumun. de\letin
kurumlanna, parlamentoya güveni-
ni ortadan kaldırmaktadır. Burada-
ki tahribat birkaç mihon dolardan
daha önemlidir."
Mumcu. hukuk de\leti özelliğı-
nin demokrası kadar önemli olduğu-
nu belirtirken ülkeyı yönetenler de
dahil herkesin hukuk önünde eşit ol-
ması gerektiğini söyledi. Bu neden-
le öncelikle millenekili dokunul-
mazlığının sınırlandınlması gerek-
tiğini kaydeden Mumcu. bu konuda
partıler arasında bir uzlaşma bulun-
duğunu, ancak REFAHYOL ortak-
lannın bu konuda parlamentoyu tı-
kadığtnı söyledi. ÇevTe Bakanı tm-
ren Aykutda. koalisyonda 'küçük
bir çatlağın" bile olmadığını söy-
ledi. Aykut. Hüsamettin Cindo-
nık'un deneyımli birpolıtikacı ol-
duğunu. uyanlannın dikkate alı-
nacağını kaydetti.
Df P Genel Sekreten Muhtar
Mahramlı. Cındoruk'un. 20 ağus-
tosta. partisinin il başkanlanna.
"de\ let bürokrasinde tayin ve ata-
malarla ilgili ilkeleri" ıçeren bir ge-
nelge gönderdiğını bildirdi. Cin-
doruk. genelgesinde şu görüşleri
kaydetti: "Siyaset görevleri üstle-
nen arkadaşlanmızın, kamu ku-
rum ve kuruluşlannda yönetün
kurulu üyeliği. kesinlikle geçmişin
acı hatıralannın tekrarianması an-
lamına gelir. Özelleştirmeyi savu-
nan bir parti, öncelikle devlet ka-
mu kurumlannı özerk niteliğe
kavuşturmalıdır."
sağlayan mevcut yasalara rağmen. sigorta-
lılann emekliye aynlma yaşlannın ortalama
50. şu an emekli maaşı alanlann ortalama
yaşının ise 57 olduğu vurgulandı.
DlSK Genel Başkanı Rıdvan Budak.
emekli yaşının yükseltilmesi ile ilgili tartış-
manın sosyal güvenlik sisteminin diğer so-
runlarından bağımsız olarak tartışılmasına
karşı olduklarını belirtti. Özel sektörün. uz-
man kişiler dışında 55 yaşını aşmış hiç kim-
seyi çalıştırmayacagma dikkat çeken Bu-
dak. "Hangi işçi 60 yaşına kadar madenler-
de.fabrikaiardaçahşabUir?"diye sordu Bu-
dak. sosyal güvenlik sıstemıni bu hale geti-
renlerin siyasiler olduğunu da savunarak
şöyle devam ettı: "Çünkü
SKK'yi bugüne dek prim
ödeyenler değil. siyasiler yö-
netti. Oysa hükümetin sade-
ce kamu adına denetim göre-
\i >apması gerekirdi. SSK
öncelikle özerkleştirilerek.
prim ödeyenlerin seçtiği pro-
fesyonellerin yönetimine
terk ediuneüdir."
Budak, çözüm önenlerini
ise şöyle özetledi:
~Biıe göre sistemi rayına
oturtacakönlemlerin başın-
da, kayıtdışı ekonominin ka-
yıt içine alınarak sigortalı sa-
yısı ve devletin vergi gelirle-
rinin arttırüması. belli bir
dönem SKK'ye prim ödeyen
çalışanlar için işsizlik sigor-
tasının getirilmesi, SKK
prim oranlanmn sigortalılı-
ğı özendirecek şekilde düşü-
rülmesi ve sigortalı olmayı
zorunlu kılacak düzenleme-
lerin yapılması geli\or."
Öte yandan uzmanlarca
yapılan çeşitli araştırmalar-
da. emeklilik yaşının yük-
seltilmesi durumunda sağ-
lanacak tasarrufun, öne sü-
rüldüğü gibi SKK açıklan-
nın kapatılmasında önemli
birrolüolmayacağı savunul-
du. Tabipler Odası ve
ÖDP'nin yaptığı çalışmalar-
da. emekl ilik yaşının, öngö-
rüldüğü şekilde 55 ve 60 ol-
ması durumunda yılda en
fazla 20-25 trilyonluk bir
gelirin sağlanabileceği he-
saplandı.
Bu arada. ESK tarafından
oluşrurüları Sosyal' Güven-
lîk Alt Komisyönu; hazırla-
yacağı alternatif önerileri
konseyin 2 hafta sonra yapı-
lacağı bildirilen toplantısma
sunmak üzere çalışmalara
başlarken Çalışma ve Sos-
\al Gü\enlik Bakanı Nami
Çağan. çalışma yaşamının
taraflannı yann saat 10.00
için toplantıya çağırdı. Top-
lantıda. sosyal güvenlik sis-
teminin sorunları ve taraf-
larca önerilecek çözüm yol-
lannınele ahnacağı öğrenil-
di. Bürokratlar ile sendika
uzmanlarından oluşturulan
komisyonun. emeklilik ya-
şını kadınlar için 50. erkek-
ler için 55'te tutarak, sosyal
güvenlik kurumlannın açık-
lannın kayıt dışı istihdamın
önlenmesi vepnm tahsilatı-
nın arttınlması yoluyla ka-
patılması üzerinde duruyor.
Lzmanlar. tekstil ve inşa-
at gibi sektörlerde yoğunla-
şan kay ıt dışı istihdamın ka-
yıt altına alınması halinde
pnm tahsilatında 200 tnlyon
lıralık artış sağlanabıleceği-
ni belirttiler.
IRMIKI AYDIN ENGİN
Musa Anter Banş Treni'rim
öyküsünü -artık- hepimiz biliyo-
ruz. Brüksel'den kalkacak(tı), Di-
yarbakır'a varacakftı).
Önce Türkiye "banş trenine"
geçit vermeyeceğini açıkladı.
Ardından Bulgaristan ve Ro-
manya'dan benzeri açıklamalar
geldi. Sonunda Federal Alman-
ya içişleri Bakanlığı da treni ya-
saklayınca...
N'oldu?
Banş mı kazandı, savaş mı?
Diyelim bu bir PKK tezgâhıy-
dı. Diyelim bu tren, geçtiği istas-
yonlarda Kürt sorununun PKK
açısından propagandasmı ya-
pacaktı. Diyelim Diyarbakır'a
vardığında terorizme yeşil ışık
yakacak bir siyasal gösteriye
dönüştürülecekti. Diyelim "TC
devletinin bölgede uyguladığı
zulüm ve baskı." diye başlayan
demeçlerverilecekti...
Diyelim... Yoksa demeyelim
mi?
Trene bineceklerini daha ön-
ce açıklayan ya da eylemi des-
tekleyenlerle ilgili kocaman bir
Banş Treni - Savaş Treni
liste var. Tümünü buraya sığdır-
mak olanaksız. Ama hemen he-
men tümünün bir terör eylemi
ile ya da bir terör örgütüne des-
tek vermek ile demokratik bir
eylemi ayırt edecek bilinç ve bil-
gi birikimini fazlasıyla taşıdıkla-
rını söylemek mümkün.
Hiç kimse beni. Nobel Banş
Ödülü sahıbi rahip Desmond
Tutu'nun, Alman Sosyal De-
mokrat Partisi parlamenteri An-
gelika Grafın. aynı pariamen-
tonun Yeşiller Partisi milletvekil-
leri Friedel Grützmacher'in.
Heidi Lippmann-Kasten ın.
Cem Özdemir'in, Batı Avrupa
tiyatro dünyasında Türkiye'nin
övüncü Renan Demirkan'ın,
Bolonya'nın yaşarken efsane-
leşmiş belediye başkanı Mar-
cello Inbeni'nin. ingiltere Lord-
lar Kamarası üyesi Lord Jeffrey
Archer'ın, UNESCO banş ödü-
lü sahibi Finlandiyalı bilim ada-
mı Profesör Helena Kekko-
nen'in terörü eylem biçimi ola-
rak seçmiş ve bellemiş bir örgü-
tün dümen suyunda "trencilik"
oynayacaklarına inandıramaz.
Kimilerini kişisel olarak tanı-
yıp onuriandığım bu aydınların,
bu banşsavaşçılannın bineceği
bir treni çiçeklerle karşılamak
yerine yasaklarsanız treni kaçı-
rırsınız. Barıştrenini...
Birlikte akıl yürütelim. Sırayla
gidelım. Türkiye'nin güneydo-
ğusunda bir "Kürt sorunu" var.
Süregenleşmiş, iki halk arasında
kan davasına dönüşmek üzere
olan. kördüğüme dönmüş bir
sorun.
PKK bu sorunu zor kullanarak
çözmeyi yeğlemiş, daha kurulu-
şunda bunu açıklamış ve uygu-
lamış bir örgüt. Hiçbir halk, so-
runlann çözümünde banşçıl yol-
ları tüketmeden silaha sarılmış,
şiddeti eylem biçimi seçmiş ör-
gütlerin ardısıra gitmez. Bugün
PKK, Güneydoğu Anadolu'daki
Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlan-
nın önemli bir kesiminde etkili
olabiliyorsa, orada bir kadro
kaynağı bulabiliyor. sempatizan
halkaları oluşturabiliyorsa bunu
kaba propagandayla. insanlan
kandırmakla açıklamak müm-
kün değil. Teröre terörle yanıt
vermek ve bunda bunca yıl (kaç
yıl oldu?) ısrar etmek sorunu is-
ter istemez kördüğüme dönüş-
türür. Kanlı bir kördüğüme...
Terörü önlemenin yolu -dar
kafalı bir tercihle- karşı terör ol-
masa gerek. Bir başkatürlü söy-
leyelim. Çözülecek olan sorun,
terör sorunu değil, 'Kürt sonı-
nu'dur. PKK, bu sorunun çö-
zümsüzlüğe ulaşmasının bir ve
kaçınılmaz sonucudur. PKK'yi
askeri düzlemde altetmek
mümkündür. Ama bu sorunun
çözümü anlamına gelmeyecek-
tir.
Bu Türkiye'nin ilk tren kaçınşı
değil. DEP milletvekillerini apar
topar ve hukukdışı bir operas-
yonla parlamenter iskemlelerin-
den kopanp sanık iskemlesine
oturtarak kaçınldı tren. DER Kürt
sorununun siyasal düzleme çe-
kilmesinin umudu ve olanağıydı.
Tansu Çiller ilkesizliği ve gözü
dönmüşlüğü ile kansız çözüme
gidecek bir sürecin önü kesildi.
Tren kaçınldı.
Şimdi ikinci tren kaçırılıyor.
Yeryüzünün her bölgesinde so-
runların banşçıl çözümü ve ka-
lıcı bir banşın yerieşmesi için ya-
şamlarını adamış, uluslararası
politikanın en saygın adlarına
Türkiye'nin görüşünü. tezlerini
anlatmak yerine, treni yasakla-
manın başka açıklaması yok.
Türkiye'nin siyasal güçleri,
Kürt sorunu için barışçıl çözüm-
ler üretmedikçe daha çok tren
kaçınlacağa benziyor. O zaman
ister istemez Güneydoğu'ya
kalkan savaş trenleri yola çıkı-
yor. Gencecik insanları taşıyan
savaş trenleri. Dönüşlerinde şe-
hit cenazesi, acı ve çözümsüz-
lük taşıyan trenler.
POLİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
Devlet liyatroları...
Devlet Tıyatroları Genel Müdürü Bozkurt Kuruç,
1988 yılında oturduğu koltuğunu, on yıldır bırakmı-
yor...
Devlet Tıyatrolan'nda 1988 yılından beri çağdışı bir
tutum sergileyen Bozkurt Kuruç, o dönemde ANAP'ın
muhafazakâr-milliyetçi kanadıyla işbiriiği yapmış,
devlettiyatrolannın Idarikadrolan'n gerici-faşist mi-
litanlarla doldurmamış mıydı? Yine o yıllarda Devlet
TiyatroJan'na yıllannı vermiş olan demokrat usta oyun-
cu ve yönetmenler bir kenara itilmemiş miydi?
Bozkurt Kuruç bugünlerde şöyle konuşuyor:
"Bütün kültürbakanlan bu kurumun gelişmesi için
çaba göstermişlerdir..."
Bozkurt Bey, gerçekten işini çok iyi biliyor ve o yüz-
den Devlet Tiyatrolan'nın kadrolu rejisörü olan Yücel
Erten, Erhan Gökgücü, Şakir Gürzumar, Leyla Te-
cer, Işık Toprak, Ejder Akışık, Rüştü Asyalı'yı dış-
lıyor...
Elimde Kültür-Sen'in hazırladığı bir rapor bulunu-
yor. Sanınm bu rapor Kültür Bakanı istemihan Ta-
lay'ada verildi...
Gelin bu raporun bir bölümünü birlikte okuyahm:
"4. Murat oyununun galasında yaşananlar da sa-
natımızın işlevi açısından son derece düşündürücü-
dür. Oyunun, tiyatro sanatmının bayram günü sayı-
lan 27 Mart tanhinde yapılan galasında ITI Türkiye
Milli Merkezi'nin öngörüsü ile yazar Dinçer Sümer
tarafından yazılan 'Dünya Tiyatro Günü Ulusal Bildi-
risi'n/n okutulmaması; haber basına yansıdığında da
gerek genel müdürün, gerek ismail Kahraman'/n
aynı ağzı kullanarak 'Devlet galasında bildıri okunmaz'
şeklindeki demeçleriyle, sanatımızın en güzel gele-
neklerinden biri hiçe sayılmıştır. Mazeretin yanlışlığı
biryana; ne cumhurbaşkanı, ne de başbakanın ka-
tılmadığı bu temsilin 'devlet galası' olduğu görüşü de
söylentiden ibarettir. Ga/a gecesi salondan yükselen
'Şeriat isteriz' çığlıklan ve tekbırseslenyle temsil son-
rası genel müdür Bozkurt Kuruç'un kendı ellehyle
sunduğu çay şerbet ve sandalye servisi, basında ve
televizyonlarda ıbretle izlenmiştir.
Genel müdür bununla da yetinmemış, 27 Mart
Dünya Tıyatrolar Günü nedeniyle düzenlenen 'Anka-
ra Çocuk Oyunlan Şenliği' nedeniyle bastınlan der-
gıdeki 'Dünya Tıyatrolar Günü Ulusal Bıldirisi'n de
derginin sayfalanndan çıkarmıştır."
• • •
Devlet Tiyatrolan'run sanat politikasında yetki ve
sorumluluk paylaşımı olmadığı için varoluşunun ne-
deni yasaya bile ters düşüyor; genel müdür 'ortaçağ
kafası'y\a bir sanat kurumunu çiftlik gibi yönetiyor...
1995-1996 sezonunda kısa süre oynanmasına kar-
şın seyirdnin buyük ilgisini çeken Murathan Mun-
gan'ın Taz/ye', Orhan Asena'nın 'Nâzım Üçlemesı',
Michel de Ghelderode'nin 'Ne Güzel Bir Gün', Vic-
tor Haim'in 'Büyük Misafir', Erhan Gökgücü nun
'G/ordano Snvno'adlıoyununiçin REFAHYOL döne-
minde sahnelerden kaldırıldı?
Kültür-Sen Genel Başkanı izzet Polat Ararat, ne-
den üç aylık maaş kesimine uğradı; Trabzon'da Dev-
let Tıyatrosu'nda 58 çalışana niçin disiplin soruştur-
ması açıldı; Mahir Günşıray ın ne suçu vardı ki ce-
zalandınldı?
Her iktidann kanatlan altına giren kimi zaman 'sos-
1
'
yal demokrat', kimi zaman 'MHP'\\ kimi zaman da
'ANAP'h olan Bozkurt Kuruç. RP'Iİ İsmail Kahra-*
man'ın 'birnumaralı dostu' olmayı nasıl başarmıştır?
Söyleyelim: 'Engin bilgı ve yeteneğiyle.'
Elbet bu engin bilgı ve yetenek Tanrının her kulun-
daolmaz!..
•••
Şeriatçılara teslim olan, galalarda içkiyi yasaklayıp
'gülsuyu şerbeti' ikram eden Devlet Tiyatroları Genel
Müdürü, görevi başında kalacak mıdır Sayın Kültür
Bakanı istemihan Talay?
Devlet Tiyatrolan salonlarında 'Şenaf isterük' diye
bağıranlan bağnna basan. onlann bir dediğini iki et-
meyen Bozkurt Kuruç derhal görevinden alınmalı-
dır...
On yıldır yedi ayn Kültür Bakanı'yla 'uyum içinde
çalışabilen', koltuğundan kaldırılınca 'yargı yoluyla'
yeniden koltuğuna dönebilen Bozkurt Kuruç. daha üç
ay önce 'din bezirgânlanyla' birlikte değil miydi?
Devlet Tiyatrolan; genel müdür Bozkurt Kuruç'un
çrftliğı değildir; Devlet Tıyatroları çağdaş sanatın de-
mokrasi kültürünün gelişmesine ve yerleşmesine kat-
kı sağlayan bir kurumdur...
Onun için Kültür-Sen, hazırladığı raporda şöyle di-
yor: l
"RP'li çevrelerin 'yeniden Büyük Türkiye' gecele-
rine evsahipliği yaparak gala kokteyllerinde içki ikra-
mını, Ramazan Bayramı'nda oyun kaldırarak REFAH-
YOL'la çabucak uyum sağlayan genel müdür, 1997
yaz başında gerçekleştirdiğiAnadolu turnesisırasın-
da çeşitli illerde kültür müdürlerinin olumsuz davra-
nışlannı. ancak hükümet düştükten sonra gündeme
getirip, tiyatro sanatının ve demokrasinin savunucu-
su kesilmiştir..."
Evet... Bozkurt Kuruç'un gerçek kimliği budur; o her
dönemin adamıdır...
Faks numaramız: 0212/513 90 98
MHP'de kayıp canta olayı
Suver: Çanta değil,
100 bin mark kayıp
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürusu)- MHP'de. mı-
ras kavgasımn ardından
Alpaslan Türkeş'in ölü-
münden önce Türk Kurul-
tayı ıçın topladığı 625 bin
markın kaybolması olayı
da mahkemelik oldu.
Oğul Tuğnıl Türkeş'in.
"Kayıp çantayı duymuş-
tum" açıklamalanna kar-
şın. Alpaslan Türkeş'e ya-
kınlığıyla tanınan Marma-
ra Grubu Vakfi'ndan Ak-
kan Suver ise kaybolan
paranın 625 bin mark de-
ğil, 100 bin mark olduğu-
nu söyledi. Akkan Su\er,
Cumhuriyet'e yaptığı
açıklamada. Alpaslan
Türkeş'in ölümünden bir
gün önce Türk Hava Yol-
lan'nın V1P salonunda
kendisine "Sana para ge-
tirdim" dediğini kaydede-
rek şöyle devam etti:
"Sajın Türkeş'in yanın-
da 100 bin mark para var-
dı. Sana para getirdim de-
di. Ben de şu anda para\a
ihtiyaç yok dedim. Hatta
şaka yaparak sizdun i\i
banka mı olurdi>erekgül-
dük." " ,
DİNOZORLA RANDEVUNUZA CECİKMEYİN!
BAYİLERDE...