27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 AĞUSTOS 1997 PERŞEMBE 2 OLAYLAR VE GORUŞLER Kırmızı ve Beyaz METİNERKSAN O ngiliz fizikbilimci. düşünür, bu- I lucu İ. Newton (1642-1727) 1669 'da. güneş ışığının, lacivert, mor. mavı. yeşil, san. turuncu. kırmızı gibi yedı ayrı renkten oluştuğunu saptadı. İ. Nevvton renk olgusuna ilışkin bulgulan kapsa- rnında şu fizik yasa ve kurallannı da oluşrurdu. Nesne'lerin rengi yoktur. Renk,nesne'nin ışıga etkimesınden (te- sır etmesınden) var olur. Güneş ışığın- da sayısızışınım (radyasyon) vardır. Işı- nımlann tümünü özümseyen bir yüzey bu ışınımlann tümünü yansıtırsa, o yü- zey "beyaz" renk görünür. Bir yüzey kırmızı renk dışında tüm ışınımlan özümseyip. tüm ışınımlan yansıtmazsa o yüzey "kınnızı" renk görünür. Fizik- bılimin iki karşıt tanım içinde oluşum- lannı açıkladığı "larmızr ve "beyaz" renkler Türk ulusunun. Türk ülkesinin, Atatürk'ün kurduğu laik Türkiye Cum- huriyeti Devletfnin ulusal renkleridir. "Kırnuzı" ve "beyaz" en güzel iki renk- tır. Kırmızı renk "savaşı", "beyaz" renk "banşı" simgeler. Türk bayrağında "sa- vaş" ve "barış" birlikte bulunur. "Kır- mızı" renk binlerce yıl: ulus, ülke. dev- let için savaşmış şehitlerin ve gazilerin kutsal kanlannın "onur" göstergesidir. "Beyaz" renk; bu savaşlann, kanlann, şehitlerin, gazilenn var ettigi banşın "onur" göstergesidir "Kırmızı" renk Türk bayrağının tümünü oluşturur. "Be- yaz" rerik Türk bayrağında "ay" ve "yıl- dız" oluşumunda yetkın bir görünüm- de vardır. "TürkbavTağı"nda öbür ulus- lann ba>Taklannda bulunan dikey ve yatay keskin geometrik yüzey ler yoktur. Türk bayrağı "kırmızı" taban rengi üs- tünde. evTene ilişkin dairesel ve üçgen iki doğa görüntüsünün bulunduğu be- yaz yüzeylerden oluştuğu içın. ulusla- rarası grafikbilim ustalannın "baş göz- de"sidir (favorisidîr). Yen gelmişken bu bağlamda denm ki "Bayrak Yasası"nda bir değişiklık yapılarak Türk bayrağın- daki beyaz "ayyıldız"ın "kırmızı" dik- dörtgenin boyutlanna uygun bir ölçüde. bir bölü üç oranında büyütülmesi ge- rektir. "Kırmızı" ve "beyaz" renkler ulusla^ nn çoğunlugunun bayraklarında iki renk olarak ya da başka bir renk eşliğın- de bulunmaktadır. Renkler kavTamlann simgesidir. Dünyanın en eski devletle- rinden biri olan Roma-Bızans devletı- nin asıl bayrağı kırmızı, beyaz. mavi, yeşıl gibı dört renkliydi. Kutsal söylen- celere uygun olarak kırmızı ateş'ı, be- yaz hava'yı. mâvi su'yu. yeşil toprak'ı simgelerdı. Ünlü ruhbilim (psıkoloji) bilgini C.G. Jung(1875-1961) Psikolo- ji ve EMn (Psychology of Religion) adlı kitabında şunlan yazar: "Hıristiyanlık inançlan kapsamında tann,oğııl \e kut- sal ruhtan oluşan üçlüyü san, kırmı/ı, yeşil renkler simgeler. San renk tannyı, kırmızı renk oğulu, yeşil renk kutsal m- hu belirtir." Türkiye'de bilimsel. düşünsel. kültü- rel devinım (hareket): siyasal partilerin ve yetkenın siyaset arenasındaki düz- mece (sahte) gladyatör dövüşlerinı se- yirle tüketilir. Si>asal partiler \e bu sı- yasal partilerin oluşturduğu siyasal yet- ke, bu yurt çıkarlan karşıtı tüketimin bilinçli yaratıcısıdır. Türkıye'deki üni- versıteler. üniversite dışı resmi ve özel kültür ve bilim kurumlan, oluşumunu akıllı (intelligent, lng.) sanan "karaay- dınlar" topluluğu. nıtelığinı sivil top- lum örgütü olarak tanımlayan resmi ve özel kuruluşlar. güdümlü (angaje) bi- lim ve kültür düşünürleri. bu yararsız tü- ketimin yandaşlandır. Bu nedenden ötü- rii Türkive'de bilim. kültür. felsefe. ta- rih sorunlan sürekli olarak gündem dı- şında kalır. Ülkeyı, ulusu. dev leti bu ya- rarlı olgular var eder. Yararsız v e zarar- lı siyaset olgusu ulusu, ülkeyı. devleti yok eder. Türkiye Cumhuriyeti devleti kara, deniz. hava ordulan. Atatürk dönemin- de başlayan ve şımdiye dek büyük bir başan ve düzenceyle (disiplin) süren sa- vaş uygulamalannı (tatbikat). her yıl çe- şitli aylardadüzenli olarak yaparlar. La- ik Türkiye Cumhuriyeti ordulannın bu savaş uygulamalan askerhk eğitımine ve öğrenimıne dönük olmakla birlikte. bu uygulamalar laik Türkiye Cumhuri- yeti "nin dış v e iç dostlanna bir banş se- lamı. düşmanlanna bir savaş uyansıdır. Türk ordulannın bu savaş uygulamala- n Türk ulusunun onuru ve coşkusudur. Banş döneminde yapılan bu savaş uy- gulamalan Türk ulusunun güvencesi- dır. Türk ordulannın bu savaş uygulama- lannda 2. Dünya Savaşı'na dek Türk güçlerı "kırmızı renk". düşman güçle- ri "mavirenk"le belırlenirdi. Türk güç- lennin şapkalanna. kollanna taktıklan kırmızı renk kordela ve düşman güçle- rinin şapkalarına. kollanna taktıklan mavi renk kordela tarihsel gerçeklere uygun anlamlı bir göstergeydi. Bu kır- mızı ve mavi renk aytimı ve uvgulama- sı "tarih biünci"nın v e "ulusal bilinç"in dogru, nesnel ve bilimsel birnitelikteal- gılanmasıdır. Bu savaş uygulamalann- da "kırmızı" ve "beyaz" renklerin Türk güçlerinde birlikte. yan yana kullanıl- ması dogru bir yöntem olurdu. Fakat yapılmadı. 2. Dünya Savaşfyla birlik- te saldırgan Panislavist ve pankomünist düşüncelerin komünizme ıhanet ederek "kızıl bir umacı"ya dönüştürdükleri Sovyetler Birligi komünizmı, Türki- ye'de "kırmızı" ve "kızıl" renkleri ayı- ramayan tehlikelı ve zararlı bir korku Efsane 388 ile kim yarışabilir? Yeni GH Ericsson 388'in bugüne kadar tüm dünyada büyük beğeni kazanan tasanmı, yüksek performansı ve mükemmel dayanıklılığı, Ericsson GH 688de devam ediyor. Üstün Faz 2 fonksiyonları ve yeni özellikleriyle, GH 688 size daha ileri bir teknoloji sunuyor. GH 688'in ekranı %40 daha büyük ve net. Konferans görüşmesi, önceden sabitlenen numaraları arama, iki ayrı telefon numarası kullanabilme gibi hayatı kolaylaştıran sayısız fonksiyonlarıyla GH 688, cep telefonunda yeni bir efsane olacak. Tirtkıye Yetkıü Dıstribütörlerı: GEN-PA Tel: 0212 28^ 17 17 (20 hat) • K.V.K. Tel. 0216 410 85 00 (pbx) Yeni Ericsson GH 688. Dünyanın ona ihtiyacı var. ERİCSSON (sendrom) oluşturdu. Bu korku ve kuş- ku nedeniyle Türk ordusunun savaş uy- gulamalannda Türk güçleri mavi renk- le, düşman güçleri kırmızı renkle belir- tılmeye başladılar. Usa vurmadan (mu- hakeme edilmeden). ivedı (acele) ve yanlış yapılan bu uygulama sonucu. Türk bayrağının renkİerinden biri ve ulusal renk olan "kırmızı" dışlandı ve düşman güçlerine bağışlandı. Türk ulu- sunun bılincine ve bilinçaltına "Türk- Ifiğün", "yurttaşlığın", "ulusaluğın", "yurtsavunınanın" simgeselliğini çag- nştırarak gırmiş olan "kırmızı renk", Türk ulusunun bilincinde ve bilinçal- tında "yabancılan", "yurt düşmanlan- m". "saldırganlığr. "yayılmacüığı", "sö- mürgeciliği", "banş karşıtlığını",simge- leven "mavi renk"le değiştinldi. Ata- türk'ün kurduğü laik Türkiye Cumhu- nyetı" nin tek güvencesi olan Türk ordu- sunun savaş uygulamalan kapsamında yapılan bu renk değıştırme işlemınden sonra Türkiye'de "mavi" rengin ege- menlıgı tehlikelı bir konumda yaygın- laştı. Önce Çankaya'da cumhurbaşkan- lığı koruma birlıği nöbetçilerinın gıysı- leri "mavi" oldu. Cok duyarlı bir konum ve görünümde olan bu giysılerdeki "mavi" renk ve estetiğı düşünülmemiş birgiyim (üniforma), bu değişimın en belirgin göstergesidir. Sonra zırhlı bir- liklerin ve komando birhklerinin giy- diklen bereler "mavi" oldu. Tüm yurt- ta kjrmızı taban rengi üs- tüne okunaklı beyaz harf- ler vazılı sokak gösterge- lennin (tabelalannın) ta- ban rengi "mavi" oldu. Üstelık yetkin bir dikdört- gen olan kırmızı renk ta- banlı emaye sokak tebala- lan, ince sacdan kesilmiş üstünde okunaksız beyaz harfler yazılı. biçımsiz ve estetiği bozuk mavi bir dikdörtgene dönüştüler. Çeşitli amaçlara ilişkin yapılann dış ve iç boya- malarında "ma>i" renk yaygınlaştı. Bu tehlikeli "ma>i" renk yaygınlığı- nın sınırsal boyutlan sayı- sız alanlara ulaştı. "Kır- mızı" renk, sevgisınde di- rengen (vefakâr) Türk ulusunca unutulmadı ve Türk ulusu "lonnızı" ren- gi kullanmayı sürdürdü. Amerika Birleşık Dev- letlerı bayrağı, kırmızı, beyaz, lacivert renklerden oluşur. Fakat Amerıkan ordusunda kurulduğun- dan bu yana belirgin gös- terge "kırmızı" ve "be- yaz" renklerdir. Ameri- ka'da resmi ve özel büyük yapılann dış ve ıç boya- malannda ve bahçe çiçek kültürlerınde "kırmızı" ve "beyaz" renkler yay- gındır ve çogunluktadır. Bayrağında lacivert renk bulunduğu halde Ameri- ka'da "kırmızı" ve "be- yaz" renkler egemendir. Sözün kısası tüm dünya- da "kınmzT ve "beyaz" renklerin yaygınlığı, ço- ğunlugu, etkinliği tartış- masız bir konumda kesın- dır. Pekı nasıl oluyor da Türkiye'de. ıkı temel renk olan ve üstelik Türk bay- rağının renklerinı oluştu- ran "tarmızı" ve "beyaz" böyle estetik kaygular karşıtı bir terslikle dışla- nabilivor. Birleşmiş Mil- letlerasken güçlerine iliş- kin konumlarda Türk as- ken güçlen "mavi" bere gıyerler. Birleşmiş Millet- ler askeri güçlerine ihşkın konumlar dışında Türk askeri güçleri neden "kır- mızı" bere giymezler. Yoksa "kıalbaşhk" çağ- nştırmasından mı korku- luyor. Kızıl Rusya, kızıl komünizm. kızıl korkusu bıtti de, şimdı de "kızıl- başhk" korkusu mu baş- ladı. "Kızıl" ile "kırmızı" iki ayn renktir. Kaldı ki, Osmanlı döneminde yüz- lerce yıl Türk askeri güç- lerinin bir bölümünü oluşturan "Bostancı Oca- ğı" v e "Topçu Ocağı" bir tür başlık olan "kırmızı barata" giyerlerdi. Eğer ille de bere giyilecekse kahraman Türk askerine ön görünümünde beyaz "ayyıldız" dokulu olan "kırmızı bere" giymek yakışır. Fakat çok değerlı ayncalıklan olan Türk as- kerinın giyeceğı şapka Atatürk döneminde Türk askerinin giydıği, estetik görünümü ve işlevsel ya- ran tartışılmaz olan şap- kadır. Bu şapka, alt bölü- mü çevTesel düz. üst bö- lümü yanm daire. rahat. büyük. uzun siperliklı. ön görünümünde Türk bay- rağı bulunan. hakı renk bir şapkadır Türk ordu- sunun giysi gereçlerinin içerik ve biçimlerinı han- gi düşüncelerle kımler saptar. bu alanı bılmem ama, bu konuda benim düşüncelerım bunlardır. Gerısi değerlı komutan- lann görevidır. M H PENCERE Dinlence Dönüşii... Kent insanı için dinlence, doğayla haşır neşir olmak anlamına geliyor; su, güneş, ot, ağaç, yaprak, toprak, çimen, kuş, böcekderken bilin- cine varılmadan izlenen çevrenin gizil dengesi bedene aşılanıyor. Benim gittiğim yerde, kıyılan sazlık derelerin serin suları denize akıyordu. • Vaktiyle sazlık bir gölde yaşayan iki yabanör- degi, su kaplumbağası ile olmadık bir dostluk kurmuşlardı; aralanndan su sızmıyordu; ama, bir süre sonra bu mutluluk tablosu gölgelenecekti; çünkü çevre kirleniyor, sular çekiliyordu. Gidişatı sezinleyen ördekler kaplumbağaya durumu anlattılar: - Burası yaşanmaz hale geliyor, biz karar ver- dik, gidiyoruz. Kaplumbağa: - Ayol, dedi, sulann çekilmesi, gölün kirlenme- si, sizden çok beni ilgilendirir; çünkü gemi gibi ben de susuz yaşayamam; beni de birlikte gö- türün!.. Ördekler bir çare düşündüler: - Peki, dediler, ikimiz bir çubuğun iki ucunu gagalanmızla tutarız, sen de ağzınla çubuğun ortasını yakalarsın; seni uçururuz; ama, bizi gö- ren insanların söylediklerini işitirsen sakın onla- rı yanıtlamaya kalkışma!.. Kaplumbağa razı oldu, birlikte uçmaya başla- dılar, aşağıdan bunu görenler: - Aaaaa!.. diye bağırdılar, ne tuhafşey!.. Ikiör- dek aptal kaplumbağayı uçuruyor. Kaplumbaya öfkelendi, dilini tutamadı: - Gözünüz kör olsun!.. Ama ağzını açınca, düşüp öldü. Bu öykü kimin?.. \ • • Bir maymun sürüsü dağa yerleşmişti. Rüzgârlı ve soğuk bir gecede üşüyen may- munlar, ateş yakmak istediler; çalı çırpı topladı- lar; sonra bir ateşböceğini yakalayarak çalı çır- pının arasına yerleştirdiler... Ateş yakmak için üflemeye başladılar... ;" Umutları bir an önce ısınmaktı... Ağaçtaki tarlakuşu uyardı: , - Boşuna uğraşmayın, üflediğinizşey ateş de-? ğil; o bir böcek!.. Kuş ne denli çırpınsa da, kimse onu dinlemi- yordu; oradan geçen bir eski kulağı kesik uyar- dı: - Sert taşın üstünde kılıç denenmez, kuru ağaçtan okyayı yapılmaz!.. Soluğunu tüketme, nafile yere uğraşıp durma!.. Akılsız kişiye nıçin "kuş kafalı" denir!.. Bizim tarlakuşu da kulağı kesiğin öğüdünü dinlemedi, aralarına girdiği maymunlara ateşböceğinin ateş olmadığını anlatmaya çabaladı; ama, içlerinden kimilerini kızdırdı, öfkelenen maymunlar kuşun üstüne saldırıp oracıkta öldürdüler... Bu öykü kimin?.. • İki öykü de La Fontaine'in değil... Hindistan'da Beydeba adında bir bilge vaçr^ mış; zamane sultanı Debşelim'e devlet yöneti-t minde yardım için ömekler verecek bir kitap yaz-. mış. Siyasetin kurallannı hayvan öyküleriyle dile ge-' tirmiş ki kimse kuşkulanmasın!.. Olayı duyan Perslerin Şahı, araya casus ko-, yup, gizli tutulan kitabı çaldırmış; Beydeba'nın. "Kelile ve D/mne"adındaki yapıtı Arapların eline. geçtikten sonra dünyaya yayılmış... Ben bugün politikadan söz açmayacaktım;. ama, "aptal kaplumbağa ile akılsız tarlakuşu bi- zim siyasal hayatımızda kimleri anımsatıyor" di- ye sormaktan kendimi alamayacağım. ANMA Yargıç SABÎHA UÇARER 1916-1996 Vefatının birinci yılmda rahmetle anıyoruz. ÇOCUKLARI / TORUNLARI VEFAT VE TEŞEKKÜR SSK Isparta Sigorta Müdür Yardımcısı H. TEZCAN KESGEÇ'in 20.08.1997 günü bizleri derin üzüntüye boğan ani ölümü nedeniyle, acımızı paylaşan; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın NAMİ ÇAĞAN'a, DİSK Genel Başkanı Sayın RIDVAK BUDAK ile Yönetim Kurulu üyelen. Genel Sekreter Sayın KEMAL DAYSAL. HLLLSİ KARLI, ÇETİN LTGUR, TAYTUN GÖRGÜNe. Sosyal-Iş Sendikası örgütüne. sendıkacı dostlanmıza. SSK Genel Müdürlüğü'ne, DSP Isparta tl Örgütüne, CHP Isparta II Örgütüne. çalışma arkadaşlanna. sevenlerine ve gönül dostlanmıza TEŞEKKÜR EDERİZ. Ailesi adına ağabeyi ÖZCAJN KESGEÇ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle