Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 AĞUSTOS 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 11
Mahir Günşıray ile Yücel Erten, Devlet Tiyatrolan'ndan disiplin cezası alınca dava açtılar
Devlet Tîyatroları da karışbESRAALİÇAVTJŞOĞLU
tstanbul Devlet Tiyatrolan, tiyatro
yönetimini eleştiren ve olumsuzluklan
kamuoyuna duyuran sanatçılara çeşitli
disiplin cezalan ile karşılık veriyor.
#
Devlet Tiyatrolan Genel Müdürü Boz-
kurt Kuruç. başrejisör Ergjn Orbey. sa-
natçı temsilcisi Rahmi Dilligil ve ilgilı
daire başkanı Ercan Serin'den oluşan
Devlet Tiyatrolan Disiplin Kurulu, İs-
tanbul Devlet Tiyatrosu sanatçılanndan
Mahir Günşıray ve eski Devlet Tiyat-
rolan Genel Müdürü Yücel Erten hak-
kında basına yaptıklan açıkJamalar ne-
deniyle disiplin cezası vermeyi karar-
laştırdı. Günşıray ve Erten ise bu geliş-
meler üzerine Devlet Tiyatrosu'na da-
va açtılar.
Devlet Tiyatrolan ilk olarak Ankara
Devlet Tiyatrosu Müdürlüğü'nde reji-
sör olarak görev yapan Yücel Erten
" hakkında yönetmenliğini yaptığı "Aziz-
name95" adlı oyunla ilgili. birteleviz-
" yon kanalında yaptığı açıklamalar ne-
deniyle disiplin cezası verdı. Devlet Ti-
yatrolan. Erten'e verdiği cezayla ilgili
; olarak "izinsiz programa çıkarak ve
' *Azizname 95' adlı oyunla ilgili varsa-
yımlardan hareket ederek verdiği bilgi
ve demeçle bakanlığL, kurum yönetimi-
ni küçiik düşürmek ve çalışanlan yanı-
' na alarak toplu şekilde karşı gelmek gj-
bi telkinlerde bulunduğu" gerekçesıni
'gösterdi.
' Devlet Tiyatrolan. sanatçı hizmet
"sözleşmesinin 10/a, 58/4-A maddesi
uyannca Yücel Erten'in 1 yıl süre ile
'kademe ilerlemesinin durdurulmasına
'karar verdi.
Devlet Tiyatrolan aynca, Mahir
Günşıray'ın bir sinema öğrencisinin
mezuniyet filmi olan "Olüme Yat-
'mak"ta izinsiz rol almasını ve günlük
bir gazetede kurumu, kurum amırini ve
'lcurum çalışanlannı küçük düşürücü,
aşağılayıcı beyan ve açıklamalarda bu-
lunması nedeniyle Devlet Memurlan
'Kanunu'nun 125/d (d-g) maddesine
• Devlet Tiyatrolan Genel Müdürü Bozkurt Kuruç, başrejisör Ergin Orbey, sanatçı
temsilcisi Rahmi Dilligil ve ilgili daire başkanı Ercan Serin'den oluşan disiplin
kurıılu, İstanbul Devlet Tiyatrosu sanatçılanndan Mahir Günşıray ve eski Devlet
Tiyatrolan Genel Müdürü Yücel Erten hakkında basına yaptıklan açıklamalar
nedeniyle disiplin cezası vermeyi kararlaştırdı.
Bozkurt Kuruç
göre sanatçının bir yıl süre ile kademe
ilerlemesinin durdurulmasına karar
verdi.
Mahir Günşıray ise bu durum üzeri-
ne kurum aleyhine iki ayn dava birden
açtı.
Ankara Devlet Tiyatrosu Müdürlü-
ğü'nde rejısör olarak görev yapan Yü-
cel Erten, konuyla ilgili tüm açıklama-
lan açtığı davada belirttiğini ifade eder-
ken mahkeme sonucunda her şeyin ay-
dınlanacağını vurguladı.
'Düşüncelerini açıklamak
sanatçının doğal haklodır'
Mahir Günşıray, Devlet Tiyatrola-
n'nın verdiği disiplin cezası üzerine
açıklamalarda bulundu.
- Devlet Tiyatrolan Disiplin Kuru-
lu'nun size vermiş olduğu disiplin ceza-
Mahir Günşıray
sını ve 1 yıl süreyle kademe ilerlemesi
durdurulması karannı nasıl değeıiendi-
riyorsunuz?
MAHİR GÜNŞIRAY - Günlük bir
gazetede bir muhabir arkadaşın sorula-
nnı yanıtladığım ve kurum çalışanlan-
nı küçük düşürdüğüm gerekçesiyle 1
yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdu-
rulması cezası aldım. Aynca bir sine-
ma öğrencisinin 'mezuniyet filmi'nde
izinsiz çalıştığım gerekçesiylede aynı
ceza verildi. Fakat bu, 8 günlük para
cezasına çevrildi. Öncelikle gazeteye
yaptığım açıklamanın lcurum çalışanla-
nnı küçük düşürücü bir amacı olduğu-
nu düşünmüyorum. Bu birbasın duyu-
rusu değil ki bir söyleşi. Bir sanatçının
en doğal hakkı, bir gazetecinin sorula-
nnı kendi düşüncesine göre yanıtla-
maktır. Aynca, idareci olarak ya da her-
Yücd Erten
hangi bir şekilde görevli olduğum ko-
numda bulunup da yetkilerimi aşan bir
konuşma yapmadım.
- Peki Devlet Tiyatrolan neden böyle
bir karara vardı?
M.G. - Bu ilk defa olmuyor. Yücel
Erten de bir televızyon programında
yaptığı konuşma nedeniyle disiplin ce-
zası aldı. Örneğin, Devlet Tiyatrosu
Müdürü Osman VVöber, özel bir tele-
vizyon kanalında bir dizinin yapım ko-
ordinatörlüğünü yaptığı halde bu şekil-
de cezalandmlmıyor. Eğerbiz bu şekil-
de cezalandınlıyorsak ancak kastı bir
durum ya da çifte standart söz konusu
olabilir. Aynca sanatçılann kendi dal-
lannda olmak kaydıyla istedikleri iş-
lerde çalışabılecekleri hizmet yönetme-
liğinde yazıh. ama Osman VVöber'in
yaptığı iş de kendi dalı dışında.
- Devlet Tiyatrolan sorunlannın ku-
rum içinde halledilmesini istiyor olabi-
lir mi?
M.G. - Her kurumun eleştirilecek
yanlan ve sorunlan vardır. Bunlann an-
cak tartışılarak halledileceğini düşünü-
yorum. Fakat, Devlet Tiyatrolan'nda
tarrışma ortamı yaratılabilecek bir sis-
tem mevcut değil. Geçen yıllarda böy-
le bir toplantı yapıldı. Fakat insanlar
düşüncelerini aktaracak ve tiyatronun
sorunlan konuşulacak yerde sadece kı-
lık kıyafetimize dikkat etmemiz ve ar-
kadaşlanmızla iyi geçinmemiz söylen-
di. Devlet Tiyatrolan'nda yapılanma
sorunu var. Bu durum kişilere bağlı de-
ğil. istanbul Devlet Tiyatrolan'nın se-
çilmış bir müdüre ihtiyacı var. böyle ol-
madığı takdirde sorunlar daha da arta-
caktır. Devlet Tiyarrolan eleştirilmedi-
gı sürece sorunlar halledılemeyecektir.
- Devlet TiyatrolarTnın bu tutumu
karşısında sanatçı arkadaşlannızın tep-
Idleri nasıl oldu?
M.G. - Bazı arkadaşlann beyanatlan
\ar; "Ben devlet memunjyum bu yüz-
den konuşamam. susuyorum" diyorlar.
Maaş alıyoruz diye bazı olumsuzluklar
üzerinde konuşmamak çok yanlış bir
davranış. Demek ki maaş vererek sanat-
çılann susturulabileceğinı düşünüyor-
lar.
- Bundan sonraki turumunuz nasıl
olacak?
M.G. - Ben basına yetkim dışında
değil, tiyatronun sorunlan hakkında
açıklama yaptım. Aynca para-kazanç
getirsin diye değil. sadece bir öğrenci-
ye yardım etmek içın filminde oyna-
dım. Devlet Tiyatrolan'nın tutumu de-
ğişmezse ve düşüncelerimi kabul et-
mezlerse bu kurum içinde kalmam pek
mümkün değil. Zaten böyle bir yöneti-
mın benim düşüncelenmle örtüşmesi
pek mümkün değil. Yönetim ya benim
düşüncelerimi kabul edecek ve \erdiğı
cezayı geri alacak ya da benim bu ku-
rumda kalmam mümkün değil.
Küçük Sahne yeniden izleyîciyle bulıışuyor
Kültür Servisi - Geçen sezo-
nun tartışmalı tiyatro mekânla-
nndan Küçük Sahne, Kültür
Bakanlığı tarafindan üç yıllığı-
na Çolpan İlhan'a kiralandı.
Geçen yıl pek çok sanatçının
.başvuru yapmasına karşın sa-
lon, bakanlık tarafindan çeşitli
gerekçeler öne sürülerek hiçbir
Jcişi ya da kuruluşa kiralanma-
"mış, bir sezonu kapalı geçirmiş-
ti. Yeni hükümet döneminde
Kültür Bakanlığı'na başvuran
Çolpan llhan. bakan lstemihan
Talay'la yaptığı görüşmenın ar-
dından Küçük Sahne'yi üç yıl
boyunca Sadri Alışık Tiyatrosu
adı altında işletme hakkını aldı.
Sadri Alışık'ın anısına
Küçük Sahne"de dün bir basın
toplantısı düzenleyen Çolpan ll-
han için Küçük Sahne'yi işlet-
mek pek çok açıdan büyük
önem taşıyor. Küçük Sahne'de
yer alacak her etkınliğin Sadri
Alışık'ı mutlu etmesi, tiyatro ve
diğer kültür-sanat etkinliğinın
üstün niteliği ile gurur duyma-
sı için bitmez tükenmez bir ça-
ba göstermesi gerektiğinin bi-
lincinde olduğunu belirten Çol-
pan llhan, bu sorumlulukla ki-
ralama işlemleri biter bitmez
salonda oynayacak oyunlar ve
diğer etkinliklerle ilgili çalışma-
lan başlattığını vurguladı.
1951 yılmda Muhsin Ertuğ-
rul tarafindan Yapı Kredi Kül-
tür Hizmetleri kapsamında açı-
lan Küçük Sahne'nin ilk sanat-
çılan arasında Sadri Alışık, \1ü-
nir OzkuL Kamuran Yüce, Şük-
ran Güngör, Orhan Boran gibi
isimleryeralıyordu. tlhanda ti-
yatronun kuruluşundan on yıl
sonra dönemin en nitelikli tiyat-
rolanndan biri olan Küçük Sah-
ne'ye katılıyor. Bugünkü ama-
cı ise aynı mekânda yeniden
.üçük
Sahne, Kültür
Bakanlığı
tarafindan üç
yılhğına Çolpan
İlhan a kiralandı.
llhan, sahneyi,
Sadri Alışık
Tiyatrosu adı
altında işletecek.
Küçük Sahne'de
sezon, 15 kasımda
Selim İleri'nin
"Allahaısmarladık
Cumhuriyet" adlı
yapıtıyla açılıyor. Aliye Uzunatağan ile Çolpan Ühan basın toplanösında. (Fotoğraf: EMlRHAN KARAMUK)
önemli, nitelikli, ayağı yere ba-
san, çizgisini belirlemiş bir tiya-
toro kurmak.
Çolpan llhan, Küçük Sahne
aracılığıyla Sadri Alışık'ın adı-
nı oynadığı, ilk tiyatroda yaşat-
mayı ve tstanbullu izleyicilere
nitelikli bir tiyatro kazandırma-
yı amaçhyor. Küçük Sahne Sad-
ri Alışık Tiyatrosu tiyatronun
yanı sıra öteki sanat dallannda
da hizmet veren bir kültür mer-
kezi olacak. Bu doğrultuda atı-
lan ilk adım da YavuzOzkan'ın
Z-l Film Atölyesi'nde bir bu-
çuk yıldır sürdürdüğü 'Cuma
Toplantılan' ile 'Cumartesi
Söyleşileri'ni Küçük Sahne'ye
taşıması olacak. Cuma Toplan-
tılannda felsefe, düşünce tarihi,
Türk ve dünya edebiyatı. este-
tik ve sanat, yaşama kültürü ve
hayalkurma dersleri üstüne söy-
leşiler yapılması amaçlanıyor.
Cuma toplantılannda ülkemizin
önde gelen felsefecileri, edebi-
yatçılan, sanat estetikçileri ve
her daldan sanatçılar düzenli
olarak isteyen herkesle buluşa-
bilecekler.
Cumartesi Söyleşileri kapsa-
mında ise, tarihten pisikolojiye,
müzikten medyaya, şiddetten
futbola, dine kadar her türlü ko-
nu tüm aynntılanyla ele alına-
cak. 1996'dan bu yana Z-1 Film
Atölyesi bünyesinde gerçekleş-
tirilen söyleşilerde bugüne ka-
dar Rock Tarihi, gazete ve der-
gi okuma, Ispanya tç Savaşı ve
Sanat, Yaşamda ve Sanatta Şid-
det, Reklamlar ve Hayatımız,
tdam Mahkumlannın Son Mek-
tuplan. Erotizm, Oryantalizm,
Sanatta Modernizm. Millı Eği-
tim, Komün ve Sanat gibi çok
çeşitli konular işlendi. Bu etkin-
likler bundan sonra Küçük Sah-
ne çatısı altında gerçekleştirile-
cek.
Medya İzleme Gruplan
Her 15 günde ya da ayda bir
oluşturulacak olan Medya İzle-
me Gruplan'nda ise görsel ve
yazıh basın mensuplan, sivil
toplum örgütleri, meslek odala-
n. pedagoglar, toplum bilimci-
ler, psikologlar. siyeset bilimci-
ler, tarihçiler ve ekonomistlerin
katılımıyla TV ve yazıh basm-
da çıkan haber ve programlar
aynntılanyla tartışılacak.Bu tar-
tışma sırasmda görselliğe önem
verilecek ve sahnenin tamamı-
nı kaplayacak ekranlarda ko-
nuşmacılar düşüncelerini gör-
sel malzemeyle destekleyebıle-
cekler.
Küçük Sahne, sezonu, 15 ka-
sımda Selim İleri'nin'Allahaıs-
marladık Cumhuriyet* adlı ya-
pıtıyla açıyor. Üeri'nin. Cumhu-
riyet tarihimizde iz bırakmış ki-
şileri sahne üzerine taşıdığı
oyunda HalideEdip Adıvar, Os-
manlı tiyatrosundâ sahneye çı-
kan ilk Müslüman kadın oyun-
cu Afife Jale ve Atatürk'ün eşı
Latife Hanını düşsel bir terzi-
hanede bir araya geliyor. Oyun,
yakın tarihimizin önemli olay-
lannı kahramanlannm özel ha-
yatlan aracılığıyla aktaracak
bizlere. 'Allahaısmarladık Cum-
huriyet'te rol alması beklenen
Çolpan llhan daha sonraki
oyunlarda geri planda kalmayı
yeğleyecek.
Ikinci olarak Aliye Uzunata-
ğan'ın rol alacağı tek kişilik bir
oyun sahnelenecek. VVllliam
Luce tarafında yazılan, Seçkin
Selvi tarafindan Türkçeye çevri-
len Lilian adlı yapıt, ünlü oyun
yazan ve insan haklan savunu-
cusu Lillian Hellman ın bıyog-
rafisıni konu alan bir aşk öykü-
sü. Bu yıl 35. sanat yılını kutla-
yan İstanbul Şehir Tiyatroları
oyuncusu Aliye Uzunatağan,
Lillian Heilman ve Dashiell
Hammet'ın aşklannı konu alan
bu oyxınu sahneleyebilmek için
Şehir Tiyatrolan'ndan izin aldı.
Sanatçı 35. yılını herzaman çe-
kindiği tek kişilik bir oyunla
kutlamak ıstediğini belirtiyor.
Ayşe Sultan'ın yaşamı
Küçük Sahne'de izleyiciyle
buluşması planlanan bir başka
oyun da ilk evliliğinı 7 yaşında
iken Sadrazam Nasuh Paşa ile
yapan, daha sonra yedi kez ev-
lendirilen ve kocalannın bazıla-
nnın boğdurulmasına tanıklık
eden Ayşe Sultan'ın yaşamını
anlatıyor. Oyun sahnedeki
oyuncularla perdedeki oyuncu-
lann diyaloglan aracılığıyla gü-
nümüze kadar ulaşıyor.
Küçük Sahne'de sürekli işle-
yen, hareketli bir sanat merkezi
kurmak istediklerini belirten
Çolpan tlhan. yıl boyunca şiır
matineleri. anma geceleri dü-
zenleyeceklerini, genç tiyatro-
culara olanaklar sağlayacakla-
nnı belirtiyor. Bu konuda da en
büyük desteği İstanbullu izleyi-
cilerden bekliyor Küçük Sahne
yetkilıleri. tstanbul'da iyi ve ni-
telikli yapımlan kesinlikle des-
tekleyen bir izleyici kitlesinin
olduğuna değinen llhan, oyun-
lannın ılgisiz kalacağını pek dü-
şünmüyor.
Giilsin Onay Boston Radyosu'nda
•Kültür Servisi - Dünyaca ünlü pıyanistımız
Gülsin Onay, 19-29 temmuz tarihleri arasında
düzenlenen New Port Festivali kapsamında beş
konser verdı. Schubert. Beethoven ve Adnan
Saygun'un yapıtlannı yorumlayan sanatçı, festıval
sonrasında Boston Radyosu'nun yayımlayacağı üç
konser arasında da yer alacak. Boston Radyosu
aynca. Gülsin Onay'a mart ayında bir CD kaydı
yapmayı teklif etti.
Maltepede karma sergi
• Kültür Servisi - Ahmet Anf Kızılyalın'm yağlı
boya resim tablosu ve Neşe Yazıcı'nın folyo
(Alpaka gümüş ışleme) çalışmalanndan oluşan
karma sergı, Maltepe Belediyesi Dr. Füsun Kahveci
Sanat Galerisinde açıldı. Açılışını Maltepe
Belediyesi Başkanı Bahtiyar Uyanık'ın yaptığı
sergi, 30 agustos tarihine kadar devam edecek.
ın resim sergisi
• Kültür Servisi -Ayhan
Sağcan'ın "'Analar ve
Çocuklan" başlıklı
resim sergisi açıldı.
19 ağustos tarihine kadar
sürecek olan
sergi Banksen
Beyoğlu Şubesi, Istiklal
Cad. Karagözoğlu Ap.
459-4 Tünel'de
izlenebilir.
Çağdaş ustalardan sepgi
• Kültür Servisi -Tem Sanat Galerisi, etkinliklerini
büyük ustalardan genç ustalara uzanan karma bir
resim ve heykel sergisiyle sürdürüyor. 16 eylüle
kadar sürecek olan sergide Ihsan Cemal
Karaburçak, Ali Çelebi, Hakkj Anlı. Zühtü
Müridoğlu. Abıdin Dino. Adnan V'annca, Ömer
Kaleşi. Oktav Anılanmert, Seyyit Bozdoğan,
Gerardo Dicrola (Italya), Davood Emdadian
(Azerbayçan), MehmetGüler, Hüseyın Ertunç,
Fevzı Karakoç, AbdülkadırÖztürk, Güngör tblikçı,
Farma Tülın Oztürk, Salih Coşkun, Fuat Acaroğlu,
Gülden Artun, Kemal Önsoy, Talat Enlil, Yüksel
Özen Arslan (Rusya), Selma Gürbüz, Selim Altan,
Gürhan Yücel, Şakir Gökçebağ olmak üzere
toplam 27 sanatçının yaklaşık 150 yapıtı yer alıyor.
Adam Sanafın yeni sayısı çıktı
~l Kültür Servisi -Aylık
adabiyat dergısi Adam
Sanat'm ağustos sayısı
çıktı. Dergide; Memet
Fuat'ın "Çevrilebılen
Şiir". Fethı Naci'nın
"Moskova, Tiflis-
1972", llhan Berk'in
"Bir Izlek Olarak Ev",
Mehmet H. Doğan'm
"Eliot Suphı". Orhan
Barlas'ın "Sis", Uğur
Kökden'in "Yaşamı
Kemiren Keçiler".
Hakan Sazyek'in "Asaf
Halet Çelebi'nin Bütün Yazılan...", Ziya Gürel'in
"Görselliğin Yok Ettiğı Gerçeklik...", Denız
Özmen'in "Bu Romanlar Kimin?" ve Mehmet
Ergün'ün "Bir Yalnız Öncü" başlıklı yazılan yer
alıyor Dergide aynca, Nâzım Hikmet'in kendi
kaleminden çıkmış bir resim ve bazı notlann yer
aldığı "Nâzım'dan Kalanlar" adlı bir bölüm de
okuyuculara sunuluyor. Dergının bu sayısında da
okuyuculara şiir dünyamızdan örnekler sunuluyor.
Antika Talanı' Troya Festivali'nde
• Kültür Servisi -Çanakkale Belediyesi tarafindan
düzenlenen \e 18 ağustos tarihine dek sürecek olan
"Uluslararası Çanakkale Troya Festivali"
kapsamında yönetmenliğini Yusuf Kurçenli'nin
yaptığı 'Antika Talanı' adlı belgesel film
gösterilecek. Bir Anadolu uygarlığı olan Lydia
Uygarlığını konu alan "Antıka Talanı' belgeselinin
eksenmi, soyulan Lydıa mezarlanndan çıkan toplam
250'yi aşkın altın takı ve günlük kullanım
eşyalannın yurtdışına kaçmlış ve ülkesine geri
dönüş serü\eni oluşturuyor. Manisa'nın Sardes
kasabasında 2000 metrelik alanda kurulan dekorda
gerçekleşen, yüzlerce kostüm, takı ve aksesuvar
kullanılan filmde iki yüzden fazla oyuncu rol aldı.
Çekimleri iki yılda tamamlanan belgesele Prof.
Ekrem Akurgal, Sardes Kazı Başkanı C. H.
Greenewalt Jr. ve arkeologlann yanı sıra birçok
uzman da danışmanlık yaptı. Festivalde, belgeselde
kullanılan kostüm. aksesuvar, takı ve seramikler
Sanat Yönetmenı Serdar Günbilen tarafindan
sergilenecek. Festival kapsamında aynca gazeteci-
yazar Özgen Acar. filmin yönetmeni Yusuf Kurçenli
ve Tank Akan'la da bir söyleşi gerçekleştirilecek.
Uluslararası sanat pazannda değişim rüzgârlan: İzlenimciler büyük ustalan gölgede bıraktı
Rembmndt'uı tvsimlerigözden düştiiKültür Servisi - Resim sanatının 'büyük
ustalan'. sanat pazannda artık eskisi denli il-
gi çekmiyor. Christie's müzayede şirketinın
eski Genel Müdürü Christopher VV'ood, ge-
çen günlerde yayımlanan "The Great Art
Boom 1970-1997" (Sanatta Büyük Patlama
1970-1997) başlıklı kitabında, Remb-
randt'tan Velazquez'e uzanan bir çizgide, re-
sim sanatının büyük ustalannın dünya sanat
pazannda özellikle son 27 yıl içindeki 'göz-
den düşüş sürecfnı inceliyor.
Kitapta belirtildiğine göre resim sanatının
büyük ustalan izlenimci ressamlann gölge-
sinde kaldı. Son yıllarda ise başta Pkassool-
mak üzere modem sanatın ünlü isimlen iz-
lenimcilere gölge düşürdü. Wood, gelecek
yüzyılda 'ikinci derece' ustalann yapıtlan-
nın, Ingıltere'de çağdaş sanatın başlıca isim-
len olan Damien Hirst ve Rachel VVhitere-
ad gibi sanatçılann bile gerisınde kalacağını
tahm'n ediyor Sanat yapıtlannın satış fıyat-
• 'Sanatta Büyük Patlama' adlı kitabın yazan
Christopher Wood, " Avrupa sanatı yapıtlannın çok
büyük bir bölümü günümüzden oldukça uzak olan dini
ve mitolojik konulan ele alıyor, günümüz gelişmeleri
içinde resim koleksiyonculan bu yapıtlara karşı
kayıtsız kalıyor" diyor.
lanna göre sıralandığı Reitüngerin son ver-
siyonu olan kitapta, Mncent van Gogh'un
"Dr. Gachet'in FDrtresir
adlı yapıtı günümüz
müzayedelerinın 'bir numara'sı olarak gös-
teriliyor. Söz konusu çalışma 1990 yılında
Christie's müzayede şirketi tarafindan Japon
bir iş adamına rekor bir fıyata satılmıştı.
Kitapta Van Gogh'un ardından. Renoir.
Picasso, Cezanne ve 25 yıl önce pek tanın-
madığı için bir önceki Reitlinger'de yer alma-
yan Jacopo Pontormo gibi ressamlar geliyor.
Ancak yalnızca satış rakamlan göz önüne
alındığında Pablo Picasso'nun dünyanın en
gözde ressamı olduğu gözleniyor. Ressamın
1973 yılındaki ölümünün ardından yapıtlan
1 milyardolan aşkın gelirgetirmış. Konunun
uzmanlan Picasso'nun yapıtlannın bu yıl so-
nu gerçekleşecek bir müzayedede Van
Gogh'un yapıtlanndan daha yüksek rakam-
lara satılabileceğinı ifade ediyorlar.
Christopher Wood, son 27 yıl içinde büyük
ustalann gözden düşmesine ilişkin şu yoru-
mu yapıyor: "1970 yılında Reitlinger son cil-
dini yayımladığı sırada, eski ressamlann ya-
pıtian çok yüksek rakamlara saulryordu. Ör-
neğin Rembrandt'ın'Titus'un Portresi'1965
yılında 798 bin sterline sabiarak Velazquez'i
az bir farkla gecerek dünya rekoru kırmıstı.
Ancak Rembrandt şu sıralar Amerikah Jas-
per Johns, fovist Maunce de Vlaminck ve İn-
güizJohn Singer Sargeant'ın ardından 26 nu-
maraya düşmüş bulunuyor. Bir dönemin en
büyük ressamınuı böylesine gözden düşmesi
çok şaşırtKL Vine resim sanat;nın dev lerinden
Velazquez ise 47. sırada yer aüyoıf
Woöd, gelmiş geçmış en büyük ressamla-
nn yapıtlanndaki bu düşüşü müzayedeye ka-
tılan zengin resim koleksiyonculannın bu ya-
pıtlan 'modası geçmiş' bulmalannabağlıyor
ve şunu ekliyor: "Avrupa sanatı yapıtlannın
çok büyük bir bölümü günümüzden olduk-
ça uzakolan dini ve mitolojik konulan ele ab-
yor, günümüz gelişmeleri içinde resim kolek-
siyonculan bu yapıtlara karşı kayıtsız kafo-
ö