Katalog

7TEMMUZ 1997 PAZARTESİ • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 15 TURKIYE İstanbul Edime Kocaelı Çanakkale izmir rVianisa Aydın Denizli A A A A A A A A 29 33 29 32 36 36 40 34 Zonguldak A 24 Antalya Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehır Konya Sıvas A Y Y Y B B B Y 2b 25 24 25 27 27 28 22 37 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Vân A A A A A A Y Y 34 21 34 37 34 32 27 21 19 Yurdun kuzeydoğu kesımleri parçalı bu- utlu, Orta ve Doğu Karadenız, Iç Anado- lu'nun kuzeydoğusu .le Doğu Anadolu'nun kuzey ve doğusu sa- ğanak ve yer yer gok- gurultülu sağanak ya- ğışlı, ötekı yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığın- da önemli bır değışik- lık olmayacak Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Y Y Y Y Y Y Y Y 21 26 26 21 20 20 20 21 Munih Y 22 Milano Berlın Budapeşîe Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina Y PB PB Y A A Y A 19 30 25 29 34 32 31 35 PB 26 TaşKent Tahran o Kahıre» IİYA Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire A PB PB PB Y PB Y A •ıı36 36 34 28 36 26 37 Şam 38 Parçalı bulutlu , Sıslı Buıu:lu ^ Çok bulutlu ı Yağmurlu Kariı Sulu kar t Go« gurütulu G U N C E L CÜIVEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada dıkça, küçülen kadro birbirine daha bir sokuluyor, dayanışma daha da artıyor. Hele, bu yakın ilgi ve ilişkinin sebeb-i hikmeti sa- dece particilik davası mıdır, elbette bilinmiyor a- ma, Ekinci Hasan Bey'in Şaibe'ye bağlılığı insa- nı yüreğinden vuruyor. Mehmet Gölhan da var Şaibe'yi savunan. Son zamanlarda övgü ve bağlılık alanındaki yarışı bi- rinci bitiren ünlü valilerden Kozakçıoğlu da dev- rede. Her ikisi de göğüslerini siper edip koruyor- lar Şaibe'yi ama, asla Hasan Bey kadar olamıyor- lar. Necmettin Cevheri susuyor. Zorda kalırsa "Parti bölünmesin, tek derdim bu " deyip işin için- den sıyrılıyor. Ama, gazeteciler rahat durmuyor. Bir yandan Cevheri'nin partim bölünmesin de- meçlerini yazıyorlar, öte yandan -elbette birileri veriyor bu bilgileri ki- istifa etmeyi aklının ucundan geçinmeyen Şaibe'den kurtulmak için olağanüstü büyük kongreyi toplamaya hazırlandığını duyuru- yorlar. 1993'teki büyük kongrede olağanüstü dönüş yaparak Ismet Sezgin yerine Şaibe'ye destek çık- tığı için, eski lideri, günümüzün Cumhurbaşkanı Demirel in "Sırtımda hançerini taşıyorum" deme- sinden sorira bir kat daha ünlenen Cevheri, gali- ba boş durmuyor. Bir başka hançer? Acaba? Şaibe de "Sırtımda Cevheri'nin bıçağını taşıyo- rum" diye gezerse yakında, doğrusu şaşmamak gerekiyor. Güldürü anketi Zaman da zemin de değişiyor a dostlar: Düne kadar Cevheri ile siyasal hiçbir konuda görüşme- diğini birçok kez söyleyen Demirel ile Cevheri ara- sında su sızmadığı basına geçiyor. Nedense sık sık buluştuğu, saatler boyu konuştuğu Cevheri ile "GAP ve barajlar" konularını görüşüyormuş De- mirel! Cumhurbaşkanı, bir nikâh töreninden ayrılıyor, Cevheri'yi aratıyor, özel bir ilgi, derin şefkat, ola- ğanüstü bir muhabbet gösteriyor. Yine bir soru geliyor ortaya: Olağanüstü mu- habbet mi, olağanüstü kongre mi? Hangisini yeğlerseniz? Cevheri, yanına, ekmek elden, koltuk yeni ge- len liderden diyecek tıynette kimilerini de alarak olağanüstü kongre düzenleyebilir, Şaibe'yi geldi- ği yere, Amerika'ya postalayabilir. Becerir mi, becerir. "Bir ihtimaldir padişahım, belki derya tutuşa!" Ama bir olasılık gözden kaçıyor. Enişte'nin sa- hibi olduğu söylenen "Yükselen Türkiye Için-ÖN- CÖ" gazetesini DYP kongre delegeleri izliyorsa, ki- mi planlar geri tepebilir. Zira, üzerinde duran yok; bu gazete hangi ka- muoyu araştırma şirketine yaptırdığını açıklama- dığı bir anketi "Halk Mesut'a cevabını verdi" bü- yükbaşlığı altından geçende yayımladı. Şu attın gibi sonuçlara bakınız ve eyyy Şaibe'ye karşı olan siyasetçi, gazeteci vs'ler, yüzünüz kıza- rır inşallah! Anket: "Bugün seçim olsa hangi partiye oy ve- rirsiniz?" Yüzde 18.8 RP ve... yüzde 15.9 DYP. "Izlediği politikalarta hangi lideri başanlı buluyor- sunuz?" Yanıt: Yüzde 17.2 ile Şaibe birinci! "Mer- kezsağın patronu kim olmalı?" Yüzde 45.1'le Şa- ibe birinci! "Hangiliderdışarıda ülkeyi temsilede- bilir?" Yüzde 28.2 ile Şaibe birinci... Herhalde Özer, "Enişte 'nin Nalıncı Keseri Araş- tırma Bürosu"na hazırlattı anketi. Yüzsüzlüğün bu denlisi görülmemiştir. Anketin yayımlandığı gece "Enişte"n\n kavga- sız, gürültüsüz, tabakların, kül tablalarının kafala- nn üzerinden uçuşmadığı bir gece geçirdiği söy- leniyor. Işte DYP, böyle böyle büyüyor. Tabii oy bazında değil. Dedikodu alanında! Haşhaş ekim alanları genişletiliyor • Baştarafı 1. Sayfada bin lira olarak belirlediği- ni, 1998yılı üretimi içinde kilo başına 260 bin lira a- vans verilmesini kararlaş- tırdığını belirtti. Taşar, Toprak Mahsulle- ri Ofisi'ndeı (TMO) izin almak kaydıyla 1997 son- bahanndan tıbaren daha önce izin clınmış ekim alanlanna ek olarak Eski- şehir'in Alpı, Beylikova, Günyüzü. Haı. Mihalıççık ve Sivrihisa- ilçeleri ile Manisa'nın Demirci, Gör- des ve Köpribaşı ilçelerin- de de haşhaş :kimi ve çizil- memiş kapsil üretiminin serbest bırakJdığım bildir- di. Bakanlıktdd görevinin henüz 24 saaıni doldurma- dan 3 trilyon iralıkkaynak bularak biriimiş hububat borç annı öcdiklerini be- lirteı Taşar. caynak sıkın- tısı dmayacŞını savundu. KırıLkale MJcina ve Kim- ya Endüstısi Kurumu (MKEK) Mıhimmat Fab- nkası'ndakLİpatlamalann ârdırdan çıkn yangın ne- deni'le ilde ububat alım- Janran dudurulduğunu Önırrsatan Tşar, Kınkka- fe'deki tüm ıorçlann bu- gün tasfiyt edileceğini söylfdi. Taşar. ."LJrtici berhangi bir ;ikâyetü bakanbğa faltsa, teleffala bildirsin. Bugüne kadar alınan ürün bedellerinin haftalık borcu olan 6trilyon lira.salıya ka- dar 9 trilyona ulaşacak. Bunlar da defaten (peşin) çiftçiye ödenecek" dedi. Taşar, uzun zamandır gerçekleştirilemeyen top- lam 24 trilyonluk destekle- me ödemelerinin de önü- müzdeki hafta içinde yapı- lacağmı bildirdi. Taşar, bir soru üzerine, REFAHYOL hükümetı dö- neminde hazırlanan karar- nameleri inceleyecekJerini, uygun görmeleri duru- munda gerekeni yapacak- lannı söyledi. Haşhaş üre- tim alanlannın genişletil- mesinin uluslararası ilişki- ler bazında problem yarat- mayacağını kaydeden Ta- şar. Birleşmiş Milletler'in izin verdiği üretim sınırla- nna Türkiye'nin henüz u- laşmamış olduğunu söyle- di. Taşar. bakanlıktaki kad- rolaşmaya ilişkin bir soru- yu da "Fersonel konusunda bir grup kurduk. Bugün (diin) çahşmalannı bitirdi. Giderayak yapılan tayinler var. Hangisi hukuki hangi- si değil, hangisi partizanca bilmiyoruz. Bu konuda ön- yargımız bulunmasa da şi- kâyetler gelmektcdir. Ama bunu araştırmadan her- hangi birini suçlamam söz konusu değildir" diye ko- nuştu. DGM Çiflerler'in peşinde • Baştarafı 1. Sayfada Meral Akşenere gönderildiğini anırnsattı. ÖDP lideri UfiıkUras'ın başvu- rusu üzerine. Emniyet Genel Mü- dürlüğü'ne "genel telefon dinleme yetkisir> veren Ankara Yedek Hâ- kimliği'nin 12 Ocak 1995 tarihli karan da Ankara 2 No'lu DGM ta- rafından iptal edilmişti. Ankara 2 No'lu DGM'nin gerekçeli karann- da Başkan Mehmet Turgut Okyay ile üye tbrahim Kozan'ın imzala- n bulunuyor. Oy çokluğu ile alı- nan karara üye Abdulkadir Davar- cıoğlu muhalif oy kullanmıştı. DYP Genel Başkanı Tansu Çil- ler'in eşi Özer Çiller hakkında, "evTakta sahtecilik" sa\ıyla Anka- ra Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmanın derinleş- tirilerek sürdürüldüğü öğrenildi. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Metin Öjjmez, gecen hafta çarşamba günü Özer Çiller'in ifa- desine başvurduğunu anımsatarak "Soruşturmada yeni gelişmeler ol- du. Bazı belgeler gerekli oldu. Bu arada bazı kişilerin de ifadesine başMirmamız gerekecek. Özer Çil- ler hakkında da\a açıp açmayaca- ğıma bu hafta içinde karar verece- ğün'* dedi. Bu arada, DGM Başsavcısı Vol- kan'ındadünyardımcılanylayap- tığı toplantıda. tşci Partisi Genel Başkanı Doğu Pbrinçek'in "Tansu ve Özer Çiller'in CIA ajanı olduk- lan" yolundaki suc duyurusuyla il- gili y-ürüttüğü soruşturma hakkın- da bilgi verdiği öğrenildi. Vol- kan'ın. iddialarla ılgili belge ve bil- gi toplamaya çalıştığı. Çillerler hakkında ne tür bir yasal işleme başvurulacağının önümüzdeki günlerde netlik kazanacağı kayde- dildi. Yargıtay Cumhuriyet Başsa\- cılığından bir yetkili. Perinçek'in suç duyurusunda öne sürülen iddi- alann bir kısmının. Tansu Çiller'in ABD'dekı öğrencilik yıllanna ait olduğunu. bu nedenle suç duyuru- suna zamanaşımından dolayı "ta- kipsizlik" kararı \erilebileceğini söyledi. REFAHYOL hükümeti döne- minde Emniyet Istihbarat Başkan- \ekilliği görevine getirilen Bülent Orakoğlu'nun. Deniz Ku\"vetleri Istihbaratı'na soktuğu emniyet kö- kenli bir onbaşıyı casus olarak kul- lanıp belge çaldırdığı iddiasıyla il- gili olarak İçişleri Bakanlığfnca başlatılan soruşturma da sürüyor. İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu dün Diyarbakır'da Çankaya Köş- kü'nün dinlenilmesi iddialanyla il- gili sorulan yanıtlarken konunun Orakoğlu hakkında başlatılan so- ruşturma kapsamında araştınlaca- ğını bildirdi. Istihbaratçılar arası çekişme DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan. dün parti genel merkezinde yaptığı basın toplantı- sı sırasında, bir gazetecinin, "kös- tebek" iddialanyla ilgili Çiller ve Akşener'in suçlandığının anımsa- tılması üzerine. "Akşener ve Çiller devletin üst düzey yetkilileridir. Böyle bir olaya karışmalan müm- kiin değOdir" dedi. Istihbarat ör- gütleri arasında "ben iyi yaptım- sen iyiyaptın" şeklinde çekişmele- rin olabileceğini kavdeden Gölhan. 'Ama devlet müesseselerini zedele- yen çekişmeler olmamalıdır. Bu bil- gileri kim çalmış. kim istemiş? Bun- lar mantık dışı şeylerdir. Böyle bir bilgi gelmiş olabilir. Onbaşı bilgiyi amirlerine vermiştir. Ama bilgi sız- dırma olayına inanmıyorum" diye konuştu. RP Genel Başkan Yar- dımcısı Rıza Ulucak da dünkü ba- sın toplantısında. bu konudaki bir soru üzerine dev letin güvenlik güç- leri arasına fitne sokulmasımn kimseye yarar sağlamayacağını söyledi. Emniyetin yaptığının suç olmadığını kaydeden Ulucak. "Hangi makam ya da teşkilat olur- sa olsun darbe yapma hakkına sa- hip değildir. Görevli kişi ülkesi için üzerine diişeni yaptıysa bu suç ola- maz. Genel bir kural vardır, ihtilal- ler başanlı olursa bayram olur, ba- şarısız olursa da güişimde buluna- nı idam ederler" dıve konuştu. Llucak başka bir soruya yanıt ve- rirken de. Çankaya Köşkü'nün din- lenildiğini sanmadığını söyledi.- 'TSK'ye yönelik çahşma yapıldı' FUAT KOZLUKLU NEVVYORK-Genelkur- may ve siyasilerin telefonla- nnın dinlenmesı skandalı- nın kilit ismi, eski Emniyet Istihbarat Daire Başkanı Bflfcnt Orakoğlu, TSK'nin darbe yapacağı şeklinde ga- zetelerde çıkan haberler üzerine ordunun izlendiği- ni ve bilgi toplandığını itiraf etti. Bu sabah Türkiye'ye dönecek olan Orakoğlu. Ge- nelkurmay'ın ortaya çıkar- dığı istihbarat skandalıyla ilgili elinde belgeler oldu- ğunu ve herkesi tatmın ede- cek bir açıklama yapacağı- nı sövledi. Orakoğlu, Türkiye'ye ha- reketinden önce Cumhuri- yet'in sorularını yanıtladı. Ordu ile ilgili bir dosya ha- zırlanıp hazırlanmadıgını devlet memuru olduğu için söylemeye'ceğini belirten Orakoğlu. "Siyasüer ne ha- zırlandığını, nasıl hazırlan- dığını söyieyebilirler. Onla- nn siyasi kimliği var. Eğer devlet memuriyeti beni sık- maya başlarsa bırakınm gö- revi. Emekli olur. ondan son- ra normal bir vatandaş gibi konuşmaya başlanm" dedı. ABD'de bulunduğu sürede kendisini görevden alan es- ki İçişleri Bakanı MeralAk- şenerile iki kez telefonda konuştuğunu belirten Ora- koğlu. "Meral Akşener 1-2 giin içinde çok önemli bir açıklama yapacak. Ben ve Akşener. bu olay la ilgili ola- rak doğrulan söyliiyoruz. Kimseye güvenerek çalışma yapmadım. Biz ortada kal- Mtî\L4R StNAN ÜNtVERŞİTESİ REKTÖRLÜĞÜ FEN BtLLMLERt ENSTİTÜSÜ 1997-1998 GÜZ Y4RIYILI LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI ÖĞRENCl KONTENJANLARI MİMARLIK ANABtLtM DALI Programı Yapı Bılgisi Yapı Fiziğı ve Malzemesi Bina Bilgisi Mımari Tasanm Sorunlan Restorasyon Restorasyon Yenileme Koruma Restorasyon Tarihi ÇevTe Değerlendırmesi Mımarlık Tarihi İÇ MtMARLlK ANASANAT DALI Yukwk Koken Köken L i s a n s ( L i S a n s Öğrenimi) Doktora (Yüksek Lisans Öğrenimi) 15 2 1 20 6 Mimarlık Mımarlık Insaat Mühendisliği Mımarlık Mimarlık Mimarlık Mimarlık Mimarlık Mimarlık Inşaat Mühendisliği Mımarlık Mımarlık Mimarlık Mimarlık Programı Yüksek Lisans Köken (Lisans Öğrenimi) Sanatta Köken Yeterlik (Yüksek Lisans Ogrenimi) Iç Mimarlık 20 Iç Mımarlık\1ımarlık ENDÜSTRİ ÜRÜNLERİ TASARI.M1 A^ABlLİ.M DALI Iç Mımarlık Mimarlık Programı Vüksek Lisans Köken (Lisans Öğrenimi) Koken _ Doktora (Yüksek Lisans Öğrenimi) Endüstri Uriinleri Tasarımı 7 Endüstn Urünleri Tasanmı YAPI MÜHEiVDİSLtĞl ANABİLİM DALI (Ingilizce Eğitim Öğretim) Endüstn Urünlen Tasarımı Programı Vüksek Lisans Köken (Lisans Öğrenimi) Köken Doktora (Yüksek Lisans Öğrenimi) Yapı Mühendisliği * Yapı Proje Yönetimı * 6 Inşaat Mühendisliği 5 Inşaat Mühendıslığı' Mimarlık ŞEHİR VE BÖLGE PLAJNLAMA ANABİLİM DAL1 Programı Yüksek Lisans Köken (Lisans Öğrenimi) Köken Doktora (Yfiksek Lisans Öğrenimi) K.entsel Kentsel Tasanm Kentsel Koruma tSTATİSTİK ANABtLİM DALI 6 Kentsel Planlama 2 Mımarlık •• 1 Ekonomi ** 1 CoğrafŞa ** 6 Mimarlık 3 Kentsel Planlama ** 1 Peyzaj Mımarlığı ** 4 Kentsel Planlama 5 Mimarlık 1 Hukuk ** Programı Vüksek Lisans Istatistık \L\TE\IATlK ANABİLİM DALI Köken (Lisans Öğrenimi) Istatistık Matematık Ekonometrı Iktisat işletmeEndüstn Mühendisliği Koken Doktora (Yüksek Lisans Öğrenimi) IstatıstıkTDygulamaîı Matematik/Sayısal Vöntemler Ekonometn Yöneylem Endüstn Mühendisliği Programı Yüksek Lisans Köken (Lisans Öğrenimi) Köken Doktora (Vüksek Lisans Öğrenimi) Matematik 5 Matematik Ön kayıtlar: 22 E>lül 1997 - 25 E>lül W tanhlen arasında yapılacaktır. Ön kayit için gerekli belgeler: 1. Başvunı formu I Enstıtüden verilecek) 2. Belırtılen dallarda Lisans Yüksek Lisans diploması ya da çıkış belgesinin aslı \eya noteıden onayh fotokopisi ve aldığı dersleri ve notian göstenr belge (Transknpt) 3. LES sonuç belgesı 4. Nüfus cüzdtanı suretı (resmi onaylı) 5. 2 fotoğraf Sınav programı: (Sınavlar aşağıda belırtılen günlerde saat 10.00'da yapılacaktır). 29 Eylül 1997: Doktora Sanatta Yeterlik ve Yapı Mühendisliği Yüksek Lisans Yabancı Dıl Sınavı. Yapı Mühendisliği programları dı- şmdaki programlann Yüksek Lisans Bılim Sınavı. 02 Ekim 1997: Doktora Sanatta Yeterlık \e Yapı Mühendisliği Yüksek Lisans Bilim Sınavı. Yapı Mühendisliği Programları dışındakı programlann Yüksek Lisans Yabancı Dıl Sınavı. Adaylann başan durumuna göre sıralanmasmda toplam puan aşağıda belırtılen yüzdelere göre hesaplanacaktır: Yüksek Lisans: Eşıt Ağırlıklı LES notu: o o20, Lisans Ortalaması: %10, Bılım Sınavı Notu: %70 Doktor Sanatta Yeterlik: Eşıt Ağırlıklı LES notır o b20. Lisans Ortalaması. %10. Yüksek Lisans Ortalaması:o ö20, Bilım'Sanat Sına- vı notu: %50 Sınavların yapılacağı yer: Yabancı Dil Sınavları Fındıklıdakı Fen Bilimleri Enstitüsû'nde. Bilim/Sanat smavlan ilgili Anabi- lırtı Anasanat Dah Başkanlığı'nda (Fındıklı \eya Beşiktaş) yapılacaktır. Kesin kayıtlar: 06 Ekim - 08 Ekim 1997 tanhlen arasında vapılacaktır. Kesin kayıtlar ıçın gerekli belgeler ön kayıt yaptıran adaylara bıldırilecektır Açıklamalar: Yüksek Lisans Bılim sınavında başanlı olup. vabancı dıl sınavında basansız olanlann üniversitemizin bir yıllık yabancı dil hazırlık sınıfha kayıt yaptınp devam etmeleri ve yıl sonunda yapılacak yabancı dıl sınavında başanlı olmalan gerekmektedir. Aksi takdirde kayıtları silınecektır. * Yapı Mühendisliği programları ıçın başvnranların. yabancı dıl hazırlık sınıfı açılmadığından. bilim sınavına gırebilmeleri için lngilizce sınavını basaımalan gerekmektedir. ** Işaretlı kökenlilıre 1 yıllık bılim hazırlığı öğrenimi yaptınlacaktır. Basın: 29753 ma>ız" diye konuştu. Siya- silerin ıstihbarata 'siz bunu yapıa. siz şunu yapın' gibi bir emir veremeyeceğini kaydeden Orakoğlu. şunla- n söyledi: "Biz istihbarah toplar ondan, sonra bunlar bunlar oluyor deriz. Bir ha- ber aldık diyelim. araştmr; ciddi birşeylervarsa, hazır- lanan raporlan uygun gö- rürsem üst makanüara veri- rim. Bizeemiıieryukandan yazılı gelir. Ama bazen de biz bir gazete haberinden, duyumdan hareket edebili- riz." Orakoğlu, gazetelerde, ordudadarbe hazırlığı oldu- " ğunâ yönelîkiıaberler çıktı- ğına dikkat çekti. Demokrasinin yaşaması için gerekli çalışmalan yap- tığını söyleyen Bülent Ora- koğlu, şöyle konuştu: "Ha- ber alma yalnızca telefon dinlemeyle olmaz. İstihba- rat nasıl alınır. ne olur bunu kimse bizden soramaz. Bu bizûn sımmız. Demokrasi- nin yaşaması için muhak- kak bize verilmiş görevler var. Biz o görevleri yapük. Herkes istediği kadar görii- şünii açıklayabilir. ama biz oorevimizi yaptık. Biz ıstih- barat göre\imizi yapök" Genelkurmay'ın hayal- perest bir onbaşının (Kadir Sarmusak) sözüne inana- rak bir senaryo kurduğunu belirten Orakoğlu, elinde bu şahsı yalanlayan belge- ler olduğunu bildirdi. Bu belgeleri açıklamak niyetinde olmadığını. ancak buna mecbur bırakıldığını vurgulayan Bülent Orakoğ- lu, şunlan söyledi: "Ben ordu ile polis teşki- latının karşı karşıya gelme- sini kesinlikle istemiyomm. Ancak ordu içinde de. bizim içimizde de birtakım çekiş- meler var. Bu bize yansıdı. Ben elimde sır niteüğinde ol- mayan belgeleri açıklanm." Kadir Sarmusak'ın ken- disini makamında ziyaret ettiğini kabul eden Orakoğ- lu, göreve başladıktan son- ra birçok kişinin tebrik için geldiğini. Niğde'den tanıdı- ğı Onbaşı Sarmusak'ın da bunlardan biri olduğunu id- dia etti. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada sunu kıramayıp Bülent Orakoğlu nu, istihbaratın başına getirmesi daha ilk günden tartışma konu- su olmuştu. Bakanlığın tüm "sağduyulu" birimleri adetayal- vardılar: -Sayın bakan lütfen yapmayın. Bu durum, ku- rumun geleneklerine aykırıdır. Sayın bakan kimi sayacağını çok iyi biliyordu. Köşk'e kadar uzanan telefon dinleme skandalı gösteriyor ki, REFAHYOL döneminde tüm Türki- ye dinlenmiş... Telefonlarla kimin ne yaptığı dinlenmiş... Uygulamalarla, devlet yapısı, "d/n"lenmiş... Devletin öteki kurumları da rahata geçip, dinlen- miş... Tele-skandalın dikkat çekici bir boyutu var. Olayın kahramanları alabildiğine rahat, kendin- den emin, adeta, "bize kimse bir şey yapamaz" havasında... Orakoğlu almış orağı eline, yakını ırağı taramış. Onbaşıdan girip Mercedes'ten çıkmış... Orakoğlu. New York muhabirimiz Fuat Kozluk- lu'nun sorularını yanıtlarken son derece rahat ko- nuşuyor. "Korkmuyorum" diyor, "Ben görevimi yaptım. Verilen emirleriyerine getirdim. Oyüzden çekinmiyorum. Ortaya atılan iddialar siyasi bir operasyonun parçası gibi görünüyor." Bu sözler insanda devlet memurundar>öte, öz- gürce hareket edebilen, kendisini kimseye karşı hesap verme durumunda hissetmeyen uzmanı çağrıştınyor. Madem ki Orakoğlu sadece görevini yaptı. O za- man şu sorular çengelli kalıyor: - Neden apar topar görevinden alındı? - Neden ABD'ye geçici görevle gönderildi? - Ülke olarak neden ABD seçildi? - Bu tür, casusluk işlerinden sonra gidilebilecek en güvenli ülke ABD mi? -Geçici görevi neydi? Konu aralandıkça perde kalınlaşıyor. Babanın malı mı? Gelelim Orakoğlu'nun yardımcısı Hanefi Av- cı'ya... Avcı'nın havası da Orakoğlu'ndan farklı değil. Avlamadık kurum, tavlamadık kişi bırakmamış... O da kendisinden son derece emin. "Ne yani" diyor, "darbe olasılığını araştırmayacakmıydık?"... Sanki, "Hava bulutlanınca yağmur yağar mı di- ye bakmayacak mıydık?" diyor... Türkiye, darbe tartışmalarına demokratik bir bo- yut getirdi. En demokratik tartışılan konu darbe; olursa ne olur. olmazsa yerini ne alır, yerini bir şey almazsa ileride mi hesaplanır? Etkili, yetkili herkes. demokratik biçimde bun- ları tartışıyor* ' •' Bunu geçelim. Orakoğlu ve Avcı'nın, "Yapmış- sak yapmışızdır. Yapmamışsak eksik bırakmışız- dır" yollu açıklamasına dönelim. Ya bizim bilmediğimiz, henüz açıklanmamış iş- levleri var, ya da ne yaptıklannın ayırdında değil- ler. Ikinci olasılık çok güç olduğuna göre... Devletin değerlerini, hukukun üstünlüğünü ikin- ci plana itip, hükümetin adamı olmayı iş edinen tüm "yetkililere" bir fıkraa armağan ederek yazıyı noktalayalım. iki arkadaş uçakta gidiyormuş. Uçak birden sal- lanmaya, kanatları çatırdamaya başlamış. Biri ötekine telaşla seslenmiş: -Galiba uçak düşüyor... Arkadaşı, "Rahat ol" deyip devam etmiş: -Uçak babanın malı mı? IP lîderi Perinçek suçlamalaruu sürdürdü İstanbul Haber Senisi-1ş- çi Partisi Genel Başkanı Do- ğu Perinçek DYP Genel Baş- kanı Tansu Çiller'in ABD Adana Konsolosu Elizabeth Shelton kanalıyla ABD'ye bilgi aktardığını öne sürdü. Perinçek. "Çiller Türkiye ile ilgili bilgileri. Dışişkri Bakan- lığı Yakındoğu \e Kuzey Af- rika Masası yetkilisi Eliza- beth Shelton'a iletiyordu. 1983'ten itibaren ABD Büyü- kelçiliği'nden Dışişleri Ba- kanltğı'na Türkekonomisi De ilgili gönderilen kriptolann içindeki bilgilerin büyük bö- lümünden Çiller sorumluy- du" iddiasında bulundu. Pe- rinçek, Çiller ve Shelton ile ilgili olarak dün yaptığı yazı- lı açıklamada, Shelton'un CIA için çalıştığını ve Çil- ler'in görev arkadaşı olduğu- nu vurguladı. Perinçek, Ak- şam gazetesı yazan Nazlı Ilı- cak" ın da 2 gün öncekı köşe- sinde ve bir televizyon kana- lında yaptığı açıklamalarda bu ilişkiye tanıklık ettiğini, aynca Millıyet gazetesı Was- hington muhabiri Turan Ya- vuz'un da 19 Haziran 1993 tarihli habennde bu ilişkiyi doğruladığını belirtti. Shel- ton'ın Çiller'in eski yalı komşusu ve çok yakm dostu olduğunu savunan Perinçek, Shelton'ın ve dönemin ABD Dışişleri Bakanı Warren Christopher'ın Çiller'e DYP'ye genel başkan olma- sı için aktif destek verdikle- rini öne sürdü. Pennçek, bu durumun23 Haziran 1993'te dönemin Başbakan Vekili Erdal İnönü tarafından da doğrulandığını söyledi. 'Sol dalgayayılıyor I Baştarafı 1. Sayfada ciye. katile. eroineiye boş bı- rakmayarakyaratılır" dedı. İstanbul'un fethının yıl- dönümü kutlamalarınm ya- pıldığı İnönü Stadı'nda RP lideri Necmettin Erba- kanın "Statlan ancak biz doldururuz" sözlerine kar- şılık olarak ÖDP önceki ak- şam Fenerbahçe Stadı'nda "Demokrasi Hemen" şenli- ğini gerçekleştirdı. ÖDP böylelikle sol gele- nekte ilk kez bir şenliği stad- yuma taşımış oldu. Tüm tri- bünlerin dolduğu ve dışarı- da da giremeyenlerin kaldı- ğı stat, üzerlerinde "Yarını bugünden kuracaksın, o se- nin tarihui olacak". "Ne geç- miş tiikendi ne yannlar", "Çeteler değil, üretenler yö- netsin" yazılı afişler ve kır- mızı. beyaz. turkuvaz renk- lı ÖDP balonlanyla süslen- di. Tribünlerde hep bir ağız- dan sık >ık "Yaşasın halkla- nn kardeşliği'". "Savaş bit- siagençlerölmesin". "Çete- ler Mecüs'te. öğrenciler ha- piste n ."Susma, sustukça sı- ra sana gelecek" sloganlan atıldı. Tüm demokrasi şehitleri adına bir dakikalık "Alkışh saygı duruşu"yla başlayan gecede sırasıyla Grup Kar- deş Türküleri. Kızılırmak. Genco Erkal. Bulutsuzluk Özk'mL Ferhat Tunç. Edip Akbayram ve Ahmet Kay a sahne aldı. ÖDP Genel Başkanı Uras. yaptığı konuşmada. bugün TBMM'de pek çok kesimin temsil edilemediği- ni. bu nedenle de ülkedeki sorunların çözülemediğinı söyledi. Uras, "Gün banşın, demokrasinin. emeğin. öz- gürlüğün, laikliğin savunul- ması günüdür. Gün. sokak- tan. hayatui içinden güç al- ma günüdür" dedi. Pek çok sivil toplum ör- gütü ve aydının telgraf gön- derdiğı geceye katılanlar arasında lnsan Hakları Der- neği Başkanı Akın Birdal. CHP Kadıköy Ilçe Başkanı Kadir Öğüt EP Genel Baş- kanı Levent Yüzel. KESK Genel Başkanı Siyami Er- dem. Sadun Aren, Talat Turhan,AliNesin. 1965 TİP Senatörü Fatma Hikmet Iş- men ve Mihri Bellinın eşi Sevim Belli de vardı.