02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 TEMMUZ 1997 PAZARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 15 Zonguldak Y 25 Antalya Yurdun kuzey ke- sımlen parçalı yery- er bulutlu, Marma- ra'nın kuzey ve do- öusu. Karadenız ile Iç Anadolu nun ku- zeyı sağanak ve gökgürültülü sağa- rak yağışlı, dığer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yurdun ıç ve kuzey kesimlerınde azalacak. Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y PB PB PB PB PB 19 25 22 24 22 25 27 26 Münıh Y 23 Milano Beriın Budapeşte Madnd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına ÇB PB A Y PB ÇB A A 23 24 35 26 27 22 32 34 A 32 Moskova PB 28 Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bışkek Tiflis Kahire A Y PB A A PB A 40 33 35 32 39 34 35 Şam 36 0Aç,k Pafçalı bjlutiu Sıslı , 3uıut,u t Çok bulutlu ı Yağmurlu Karlı Sulu kar > Gok guruttülu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada yorlar. Yeni bir eylem biçimi bulmuşlar galiba. Tasannın görüşüleceği gün "on binlerce vatandaşın" özel otolanyla Ankara'ya geleceğini, araçlanyla TBMM çevresinde "ringyürüyüşü°yapacak\ann\ bildiriyor- lar. Sosyal yaşamı altüst etmedikleri, yetkililerden izin aldıkları sürece, örneğin otomobilleriyla, ring seferieri de düzenleyebilirler başka eylemler de ya- pabilirler. Elbette dinsel kurallara aşın bağlı vatan- daşlanmızın "demokratik hakkıdır" bu yaptırımlar. Kuzum, bu girişımler neyi değiştirecek? Türki- ye'nin çağdaşlık yolundaki kararlılığını mı? Yoksa başta MGK ile yeni hükümetin çizilen yoldan kop- malannı mı sağlayacak? Dinci yayın organlarının, imam-hatipli dernekle- rin ve bu örgütlenn arkasında şimdilik sessiz duran RP'nin asıl amacı başka. llk amaç hareketsiz kal- madıklarını kendi kamuoylanna sindirmek. Ikinci amaç, RP'ye yakın olduğunu varsaydıkta- n ANAP'ın tabanını bölmek. Bu amaca yöneldiklerini açıkça yazıyortar: "Bü- yük tepkiler muhafazakâr tabana sahip koalisyo- nun büyük ortağı ANAP'ın üzerinde yoğunlaşmış durumda. "(Yeni Şafak- 25 Temmuz 1997.) Oysa, ANAP'taki "karşı kıpırdanma" giderek da- ralıyor. Zira bir partinin tabanı, bir başka partinin taba- nıyfa aynı duyguları ne ölçüde paylaşırsa paylaş- sırl, iktidara geldi mi, o tabanı partiden ve hükümet- ten koparmak olanaksız duruma geliyor. Ibret Mesut Yılmaz, bu gerçeği bildiği için partisinde sert eleştirileryapanlara bir çeşit hodri meydan çe- kiyor. Sert bir karşı çıkış yaparak "Isterseniz hükümet- te kalmayı tartışalım" diyor. Tabii tısss! ,_ Siyaset dünyamız ibretle izlenecek, ama gülüm- Semelere yol açacak keyif verici örneklerle dolu. Bir 'zamandı, -en çok iki ay önce- Şaibe Hanım, bü- yük reform diye nitelediği kesintisiz 8 yılı öylesine benimsemişti ki, kanıtlanan yalancılığınakarşınsö- züne inanır gibi olduk. O sıra partisinden gelecek tepkileri gözeten Me- sut Yılmaz ise hafıf hafif mınn kınn ediyordu 8 yıla. Sonradan bir de baktık ki; o Mesut Yılmaz, son MGK toplantısına girmeden önceki saatlerde Te- kirdağ'daki nutkunda 8 yılı "büyük reform "diye ta- nımlamıyor mu? En küçük ödün vermeyeceğini söylemiyor mu? -t.) Ya Şaibe Hanımcık? Kesintisiz formülünü kgajr^^,, tili biçime ındirgeyen sahneyi eliyle açıyor, arkasın- dan ikinci adamlan DYP'nin 8 yılı, kesintisiz iste- mediğıni övünerek ve de bülbül gibi şakıyarak açık- lıyorlar. Siz skandal deyiniz. Ben diyeyim ki rezaletin son perdesi. Ne yazık ki yaşını başını almış adamlar hâlâ bu hatunun peşinde koşturup duruyorlar. Şaibe, grup karanyla 8 yıla karşı çıksa partiden yeni fireler olacak. lyisi mi, serbest bırakıyor. Ger- çi grup kararı olsa, örneğin Tiırhan Tayan, Mitli Eğitim Bakanlığı zamanında toplanan Eğitim Şû- rası'nda öncülüğünü yaptığı 8 yıllık kesintisiz temel eğitim karanna nasıl karşı çıkacak? Kimi meslektaşlarımız -belki düzelir diye- 1990'da Şaibe'nin "liberal ve Batı'ya dönük eğiti- me devletin el koymasını" istediğini anımsatarak iugünkü "U" dönüşünden vazgeçmesini difiyorlar. '- A benim güzel kardeşim; iki ay önceki yeminli söylemlerini umursamayan bir insan yedi yıl önce- sini anımsar mı? Ne ki, siyasette özeleştiri bazen yarariı oluyor. Ülkeyi sahipsiz sanan bir partinin gözbebeği Ab- dullah Gül, geçende "bir itirafta" bulunuyor: "Ke- sintisiz eğitim tasansını Meclis'e sunsaydık, RE- FAHYOL'un yıkılması için o kadar ağır baskı kurul- mazdı" diyor. Geç kalan bir saptama, bir yargı. Sayın Gül, "dünkü aklınızla" giderseniz askerie- re... Belki alırsınız tezkere! Uyuşturııcuda Çüler izi• Baştarafı 1. Sayfada nanbirbankanın Londra'daki 3 şu- besi hakkında kara para akladıkla- n gerekçesiyle soruştunna başlat- tığını da yazdı. Söz konusu barıka, uyuşturucu mafyasının 200 bin do- lannı (31 milyar TL) aklamakla suçlanıyor. tngiltere'ye gıren eroin mikta- nnda rekor bir artış olduğuna de- ğinen gazete, bankanın incelenme- si karannın da eroinin yüzde 90'ının Türkiye ile KKTC'den gel- diğinin belirlenmesinden sonra ve- nldiğîni yazdı. Geçen ekim ayında yine Merkez Bankası'nm girişimleri ile merke- zi KKTC'de bulunan bir bankanın iki şubesinin faaliyetleri durdurul- muştu. Haberde bu olaya da yer veren gazete bankanın sahıbi olan Boyacı ailesi ile KKTC lideri Ra- ufDenktaşarasındaki akrabalık ba- ğuıı da vurguladı. Türkiye'riin geçen yıl kara para- nın aklanmasını önleyici bir yasa çıkardığını, ancak bu yasanm ye- tersiz olduğunu yazan gazete, tn- giltere'deki bankacılık uzmanlan- nın, bankalan Türk bankalanyla iş yaparken dikkatli olmalan yolun- da uyardıklannı belirtiyor. The Observer'e göre. kara para aklanmasını önleme konusunda Türk yasalan yetersiz kalırken KKTC'nin bu konuda bir yasası bulunmuyor. Gazete, 1992 yılından beri maf- ya ile bağlantısı olan 30'u aşkın "paravan banka" kurulduğunu ile- n sürüyor. The Observer gazetesi, Türkı- ye'deki politikacılann ve polis şef- lerinin uyuşturucu mafyası ile bağ- lantılan olduğu yolundaki iddiala- ra da genış yer verdi. Susurluk ka- zası ile dev let içindeki çetelerin or- taya çıktığını yazan gazete, Tansu Çiller'in Abdullah Çatb hakkında "Bu ülke için kurşan atan da kur- şun yiyen de vatan kahramanlan- dır" sözlerine de yer verdi. DYP örtmek istiyor• Baştarafı 1. Sayfada leri Bakanı Meral Akşe- ner'e yönelik olmasının da "karşdıkh ahnganhktan" kaynaklandığını öne süre- rek "Meral Hanun'a aüfta bulunuluyor. Köstebek, möstebek gibi \arsajimlar- la hareket etmek doğru de- ğUdir. Meral Hanım için 'Bilmezlikten geldi' diyor- lar. Peki, Meral Hanım top- lanödançıknktansonra ko- nuyla ilgili belge geldiyse, yalan söylemiş mi oluyor. Olamaz mı? Belge sonra- dan gelmiş olabilir. Yani açıklamaları ne>i kanıtiaya- cak? Neyi ifade edecek" de- di. Gölhan, MGK toplantı- lannda ele alınan konular- la ilgili değerlendirmelenn bugüne kadar açıklanmadı- ğını belirterek "Hoşbirşe>' değiL Sistemi bozmamak, zedetememek gereldr'' gö- rûşünü dile getirdi. Tepkisi- ni ölçülü tutmayaözen gös- teren Gölhan. MGK'nin aynntılı bir tutanak açıkla- ması yapmayacağını, özel ve gizli bölümleri deşifre etmeyeceğinin altını çize- rek "LTkenin temel sorunla- n açıklanmaz. Gizli görül- meyen bölümler açıklanır. Eğer böyle bir şey yapüırsa, bundan sonra oradald ko- nuşmalann açıklanacağı endişesi serilmiş olur" de- ğerlendirmesini yaptı. DYP Grup Başkanvekili Saffet Ankan Bedûk, MGK'nin tutanakla ilgili tutumuna şıddetle karşı çıktığını söyledi. "Benim devlet anlayışun, bugüne kadar gizli toplantılarda bulunmuş bir kişi olarak. devletin sırn sonuna kadar devam eder" diyen Bedük. son dönemlerde bu ilkenin meşru ya da gayri meşru yollardan ihlal edildiğini söyledi. Bedük, "SırntteB- ğindeki konular gûndeme getiriliyor. Bu gidişledevlet- te sır kalmayacak" dedi. Gizli toplantılann yayılma- sı noktasına gelinmesinın ülkede ciddi bir sıkıntı ya- ratacağını kaydeden Be- dük, "Bir atasözü var; "Söyleme sırrtnı arkadaşı- na, söyler arkadaŞına' der- ler. Bu geteneğin bozulma- ması gerekir. Tutanaklann açıklanmasını doğru bul- muyonım" dedi. DYP Grup Başkanvekili Turhan Güven ise MGK kararlan- nın gizli olacağına ilişkin yasa hükmübulunmadığını belirterek "Yayımlasınlar, eDeâode ne varsa döksün- ler. Gizlilik olmaz" dedi. Güven, gizlilik olmadığı- nın göstergesinin 28 şubat kararlan olduğuna dikkat çekti. Federasyon GenelkunnayMa 'tutanak' toplanüsı • Baştarafı 1. Sayfada reve getirmesi ile naklen ya- yın kavgasının bu hafta çö- züme ulaşması bekleniyor. 1 ağustosta başlayacak ilk lig maçında Ankaragücü - Galatasaray karşı karşıya gelirken bu maçın hangi ka- naldan ve nasıl verileceği konusu açıklığa kavuşmadı. * • Öekaa Olcsy . Imtm^gı çözme arayışma girerek dünden itibaren toplantılara başladı. Ancak alınacak karar ne şekilde olursa olsun naklen yayın kavgasının sona ere- ceğine kimse inanmıyor. Çünkü işin içinde TV'lerin milyonlarca dolarhk pazar payı kavgası var. Bu kavga da önceki gün- kü seçimlerde iyice brtaya çıktı. Bir yanda CINE 5'in elinde daha 2 yıllık sözleş- mesi varken BtMAŞ'ın hem 50 milyon dolarhk taz- minarı vermesi hem de ku- lüplere 70 milyon dolarhk pay çıkarması, başlatılan çekışmenin hukuk dışma da taşarak bazı tehditlere dö- nüştüğünü gösteriyor. Son seçimlerde genel ku- rul üyelerine yapılan tehdit- ler sonucu katıhmın yeterli ohnaması sağlanmış ve so- nuçta haşkao seçilememış- fi. M. Ali Yılmaz'ın hareke- te şeçirdiği Ergun Gürsoy ile Ozkan Sümer'ın delege- leri etkileyerek seçime ka- tılmalannı engelledikleri söylentileri dün de sürer- ken. federasyon parası ile Ankara'ya giden ve üstelik 22 milyarhk bir ekstrayı da federasyona yükleyen, bu- na karşın oy vermeyen dele- geler hakkında soruşturma açılması da seçimlerdeki re- zaletin bir başka yanını ser- gilıyor. • Baştarafı 1. Sayfada rüten Deniz Kuvvetlen Ko- mutanlığı Askeri Savcılı- ğı'na iletilmesinın de olası- lıklar arasmda olduğu öğre- nildi. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Bûlent Ece- vit, tutanaklann açıklanma- sı için MGK'de görüş birli- ğine vanldığını belirterek "Uhısal güveniiğe zarar ver- meyecek ölçüde şeffaflıktan j-anavım. Tutanaklann açık- lanması dedikodulan önler" dedi. Genelkurmay. son MGK'de vanlan görüş birli- ği doğrultusunda 31 mayıs toplantısının istihbarat skandalına ilişkin bölümle- rinin kamuoyuna açıklan- ması konusunda bir iç de- ğerlendirme toplantısı yapa- cak. Toplantıda, "casustnk skandalınuı" yaşandığı dö- nemde Başbakan Yardımcı- Asya'dan Avrupa'ya yüzdüler ALPGÜNVARAN Dün lstanbul'da saatler 10.00'u gösterdi- ğinde belki bırçoğumuz sıcak yataklanmızda pazar sabahlannın özlenen keyfmi süriiyor; ya da mışıl mışıl uyuyarak tüm bir haftanın verdiği yorgunluğu üzerimizden atmaya çalı- şıyorduk. Ne var ki 11 ülkeden gelip Kanlıca İskelesi'nde buluşan 176 sporsever için dün sabahın ayn bir önemi vardı. Onlar iki kıtayı birbirinden ayıran; ya da birleştiren Istanbul Boğazı'nı geçmenin heyecanını yaşıyordu. 9'uncu kez gerçekleşen Uluslararası Boğazi- çi Yüzme Yanşı'nın sona erdiği Kuruçeşme Parkı ise bir kez daha, gururun. sevincin ve hüznün paylaşıldığı, dostluklann kurulduğu, göz yaşlannın döküldüğu. olimpiyat ruhunun sergilendiği duygusal bir arenaya dönüşecek- ti. Yanşmaya 7'nci kez katılan Hakan Esld- oğlu, Çek Cumhuriyeti'nden gelen iki bayan rakibinin 14 saniye önünde bu zorlu mücade- leyi 5'inci kez zaferle noktaladı. sı olan Tansu Çüler ve Içiş- leri Bakanı Meral Akşe- ner'in çelişkili ifadelerine ilişkin değerlendiımelerin yanı sıra gizliliği kaldınlan tutanaklann açıklanmasına ilişkin yöntem konusunda seçeneklerin de ele alınabi- leceğine dikkat çekildi. MGK'nin 2945 sayılı yasa- sı ve MGK Genel Sekreter- liği YjEatı'mn T0. madde- sinde yer alan "Tutanaklar ve görüşmeler açıklana- maz" hükrnü nedeniyle, tu- tanaklann "karar" haline dönüştürülerek açıklanması formülünün uygun görüldü- ğü kaydedildi. Bu formüle göre, emniyet birimlerinin Deniz Kuvvet- leri Komutanlığı'nda istih- bari çalışmalan ile ilgili ko- nuşmalan içeren 31 mayıs 1 ' tarihli MGK toplantısının konu ile ilgili tutanaklan ka- rar gibi açıklanabilecek. Casusluk skandah ile ilgi- li tutanaklann, basına açık- lama yapılmaksızın doğru- dan istihbarat skandah so- ruşturmasını yürüten Deniz Kuvvetlen Komutanlığı As- keri SavcılığVna iletilebile- ceğine işaret edildi. MGK'nin böyle bir giri- şimde bulunmasının Meral Akşener ve Çiller hakkında suç duyurusu anlamına gele- bileceği vunjulandı. Başba- kan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Bülent Ecevit, Cum- huriyet'ın konu ile ilgili so- nılan üzenne şu yanıtı ver- di: "Ulusal gü>enliğe zarar vermeyecek ölçüde şeffafhk- tan yanayım. Tutanaklann açıklanmasıdedikodulan da önleyecektir. MGK'de bu ko- nuda görüş birliğine vanldı. Ancak tarih konusunda bir kcsinuk sağlanamadı." MGK'nin 25 temmuzda tstaıbul'Sı yaptÇı toplanOr da, Deniz Kuvvetleri Komu- tanı Oramiral Güven Erka- ya, emniyet birimlerinin or- du içinde istihbari çalışma- lar yapması ile ilgili olarak dönemin Başbakan Yardım- cısı ile lçişleri Bakam'nın çelişkili ifadeler kullandık- lanna dikkat çekerek konu- nun ilk kez gündeme geldi- ği 31 mayıs MGK toplanü- sının tutanaklannın açıklan- ması önerisini dile getirdi. 31 mayıstaki MGKtopIantı- sında Oramiral Erkaya, De- niz Kuvvetleri Komutanlı- ğı'ndan belge sızdınldığını, casusluk olayını polis kö- kenli Onbaşı Kadir Sarmu- sak'ın ge^çekleştırdiğıni. olayı organize edenin ise Emniyet İstihbarat Baş- kanvekili Bülent Orakoğhı olduğunu açıklamıştı. Erka- ya'nın açıklamalannın ar- dından, Akşener ve Çiller konuyla ilgili birbilgileri ol- madığını. gerekli inceleme- lenn hemen yaptınlacağını kaydetmışlerdi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada bi bunu ne yapıp edip, başarı gibi göstermenin yolunu anyor. Bu politikaya ad bulmak gerekir- se, "Inerekyükseliş" diyebiliriz... Çiller'in bürünmeye çalıştığı kimlik şu: "Demokrasi kahramanı..." Bunlar böyledir, demokrasiyi nasıl işlerine ge- liyorsa öyle kullanırlar. Gerektiğinde ayaklarının artına alıp yüksek görünürler, gerektiğinde baş- larının üzerine koyduklannı düşünüp alçalırlar... "Al", "ça/"olurlar... Çiller ekibi bugünlerde geçmişe bakıp şu so- runun yanrtını arıyor: - Askerlerin ön planda olduğu dönemlerden sonra hangi siyasi, nasıl yükseldi? Bakıp, kopya çekecekler... Kafalarını biraz, 1971 'in ardından Demirel'ın yeniden canlanmasına takmış görünüyoriar. Demirel o günlerde, demokrasi kumaşından üç-beş takım diktirmiş, sürekli onları giymişti. Ama Demirel gibi olağanüstü çaba harcamak da istemedikler için, bu iş kolay yoldan nasıl olur, onu araştınyorlar. Hani, çaba harcamasalar da, çarşıda-pazarda varsa, bir miktar satın alsalar. Ya da ithal etseler... Temmuzun ikinci yansı izlenen yöntem şuydu: "Varsa olay, kullanmakkolay..." Patlamadan 17 gün sonra Kınkkale'ye gitti. Halkınrnza, damardan iki doz şefkat duygusu ver- menin işe yarayacağını düşündü, yaptı. Patla- mada ölen kişinın ailesini ziyaret etti. Yaraları sa- racaklannı söyledi. Bugüne kadar paralan saydı, şimdi yaralan sarmak daha venmli görünüyor. Ardından Polatlı'ya gitti. Pazardan buğday sa- tın aldı. San görünce altın mı sandı ne, on tonu- na bir milyar bedel bıçti. Buğday SHÇEK yurtla- nna gönderildi. Sonra da akıl hastası bir çocu- ğun evine gitti, bakımını üstlendi... Yaşa var ol merhametli ana, Türk toplumu sen- denyana... Misafır ol gel bize, hem kuzu veririz hem da- na... Ya hero, ya zero... Sekiz yıl gündeme gelince, yeni duruma bak- tılar. Çiller daha önce, "Ya çıkacak ya çıkacak" dediği yasaya bundan böyle karşı çıkacak. Ge- rekçe şu: "Demokrasiye aykındır. Imam-hatipler kapatı- Jamaz..." j * Bu tutum "U" dönüşü olarak yorumiandı ama daha uygun tanım şu olabilir: "Huuu Huuu dönüşü..." Artık alıştık, partilerimiz iktidara gelince muha- lefette düşündüklerinin tersini yapıyorlar. Olağanüstü hal ile Çekiç Güç bunun en somut örneği... Çiller ve ekibinin bu bol acılı merhamet soslu demokrasi harekâtı tutar mı? Tutsa da tutmasa da denemek zorunda. Ne demişler... Iktidar gelecek yerden, demok- rasi esirgenmez... Bu yaz, tam gaz "demokrasi kahramanlığı"... Halkın lideri sık sık halka ınecek, halka halka büyüyecek... Hesap bu hesap... O yüzden general eşittir kasap çıkışlan yapı- yor... Hafta sonunu da Kuşadası'nda geçirdi. O ka- dar halka indi, tabii ki biraz dinlenecek. Hafta içi Polatlı'daköylü çiftliği, hafta sonu Ku- şadası'nda hanımın çiftliği... Çiller'in anadiliyle söylemek gerekirse, bu gi- diş ya "hero" ya "zero"... Hero olasılığı zor görünüyor... Zero olursa? "P/rr"o... f r r İMSANUK KÜÇÜK, İİO?PKİ BİMİK APIML Ip Tamer Ulukılıç Ferhan Şensoy Serhat Gürpmar [ Altay Martı Âptüllka L Aydın Gündüz r B. Bayram Fikret Bekler (Cayhan Erkan Musa Bülent Arabacıoğlu Nuri Kurfcebe Erdal Belenlioğiu Faruk Karaçay Sefer Selvi Sunay Akm Tarık Tolunay Metih Hakyeri Ümit Atalay 50.000 TL Vedat Ozdemiroğlu Zafer Ten\oç'm HAFTALIK MİZAH DERGİNİZ mozon IER PERŞEMBE BAYİLERDE!
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle