Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 28 TEMMUZ 1997 PAZARTESİ
10 HAFTANIN SANAT ÇIZELGESI
Sinema
• Feeling Minesota Keanu Reeves.
Cameron Dıaz ve Vıncent D'Onorfio'nun
rol aldığı fılmın yönetmeni Steven
Baıgelman. (B. Âlkazar 293 24 66, A.
Bahariye 414 35 05, A. Capitol39119 35)
• Sevimli Hayaletler Peter Jackson'ın
yönettığı. Mıchael J. Fox, Trini Alvarado,
Peter Dobson ve John Astın'in rol aldığı
filmde Michael J. Fox'u. para kazanmak
ıçin havalet avcılığı yapan bir rolde
ızliyoruz. (Etiler Akmerkez 282 05 05,
Teşvikiye AFM 224 05 05, Maslak
lstanbul Princess 285 06 95, Osmanbey
Gazi 247 96 65, Altunizade Capitol39119
35, Kadıköy Moda 337 01 28, Beyoğlu
Atlas 252 85 76, Bakırköv Carousel 57183
80, Rakırköy İncirli 572 64 39)
• August King'in Yolculuğu Patnck
Grandperret'ın yönettıği: Jacques Dutronc,
Vincent Lmdon ve Kanne Viard'ın rol
aldığı film. bırbinne inanan ınsanlann
öyküsünü anlatıyor. (Beyoğlu Alkazar 293
24 66, Akmerkez Ford Escort 282 05 05,
Altunizade Capitol 3911935,
Şaşkınbakkal Cinemax 467 44 6 7)
• Aşk Oteli Craig Rosenberg'ın
yönetmenliğinı yaptığı filmde Aden
Young, Safrron Burrovvs ve Simon Bossel
rol alıyor. (Suadiye \tovieplex 385 24 49,
Beyoğlu Sinepop 25111 76, Çemberlitaş
Şafak 516 26 60, Bakırköy Avşar 583 14
9
7
, Galeria Prestige 560 72 66, Kadıköy
Holly>vood 338 90-76)
• Aşk Kurbanlan John Duigan'ın
yönettıği filmde Jason Patnc. Thandie
Nevvton ve Larry Drake rol alıyor. (B.
Alkazar 293 24 66, A. Capitol 39119 35)
• On Ikinci Gece Trevor Nunn'un
vönettiğı filmde. Helena Bonham Carter.
Ben Kingsley ve Imoaen Stubbs'un rol
alıvor (Şişli Kent 241 62 03,
Beyoğlu Lale 249 25 24, Kadıköy
Broadntıy 336 0112, Suadiye Afovieplex
38524 49)
• İkili Takım Moshe Dıamanfın
yönettıği filmde. Jean-Claude Van
Damme, Dennıs Rodman rol alıyor.
(Beyoğlu Fitaş 249 01 68, Osmanbey Gazi
247 98 65, Etiler Akmerkez 282 05 05,
Ortaköy Princess 236 20 72, Bakırköy 74
572 04 44, Bakırköy Avşar 583 14 9%
Galeria Prestige 560
7
2 66, Çemberlitaş
Şafak 516 26 60, Kadıköy Süreya 336 06
82, Suadiye Movieplex 302 44 17,
Altunizade Capitol 39119 35)
• Tatlı Yalanlar Davıd Mırkın'ın
Sergi
Chantal Akerman'ın yönettiği, Juliette Binoche, William Hurt, Stephanie
Buttle, Barbara Garrick ve Paul Guitfayle'nin rol aldığı "New Yorkta Bir
Çılgın" isimli film 1 ağustostan itibaren sinemalarda.
• Özlem Tan'nın •"Dünya-mız-dı"
başlıkJı resim sergisi yanndan itibaren
lsviçre Sigorta Altunizade Merkez
Binasf nda görülebilir.
• Darphane'de 'Dûnya Kenti
lstanbul". 'Anadolu"da Konut ve
Yerleşme" ve "Darphane'den lstanbul
Müzesi'ne başlıklı sergıler izlenebilir.
• Fuat Acaroğlu Gökhan Anlağan,
Tomur Atagök, Bubı. Tanju Demirci,
Server Demırtaş, Berna Erkün. Balkan
Naci Islimyeli, Tolga Karahasan ve
Kadir Reisli'nin katıldığı '10 Sanatçı
20 Yapıt' başlıkJı sergi 26 eylüle dek
Nelli Sanatevı'nde izlenebilir.
• Avni Arbaş, Abıdin Dino, Turan
Erol. Julide, Komet. Fikret Mualla,
Orhan Peker, Kemal Tufan, Burhan
Uygur. Eşref Üren. Utku Varlık ve
Nejdet Vergili'nin 'Yaz Karması'
başlıklı resim sergisi 7 ekime dek
Artisan Sanat Galensi'nde izlenebilir.
• Nâzım Hikmet Kitap Kapakları
sergısi. 31 temmuz tarihıne dek
Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat
Vakfı'nda görülebilir.
• Çağdaş Sanat 10 başlıklı
geleneksel grup sergisi,
29 eylüle dek Mıne Sanat
Galensfnde >er alacak.
• Cemal Emden fotoğraf sergisi,
30 ağustosa dek Karsu Tekstil Sanat
Galerisf nde görülebilir. (288 33 89/
• Ali Toy hat sergisi, 12 ağustosa dek
Elif Sergi Sarayf nda görülebilir.
(236 15 74)
• Mert Ünnünün "Gemi Modelleri'
başlıklı sergisi 31 temmuz tarihine dek
Atatürk Kitaplığı'nda izlenebilir.
(249 09 45)
• Salih Acar, Mine Arasan,
Mustafa Asiıer, Ramiz Aydın,
Balaban, Ayşe Gül Erbil, Devrim
Erbil, Metin Gönül, Patse
Hemsley, Selahattin Kara,
Mehmet Koç, Hayati Misman,
Mustafa Plevneli, Mehmet Sabır,
Fahri Sümer, Süleyman Saim
Tekcan, Özdemir Yemenicioğlu
karma yaz sergisi. 30 temmuza dek Gül
Mine Sanat Merkezf nde görülebilir.
• Güldal Siğinç, Nihal Güres ın
yann Barometre Sanat merkezi'nde
açılacak olan 'Takılar, Takıntılar'
başlıklı sergisi temmuz sonuna dek
görülebilir. (293 02 82
• Muharrem Pire'mn yann açılacak
olan resim sergisi 2 ağustosa dek
ÎMKB Sanat Galerisi'nde.
• Doğa ve Renk konulu resim
yanşmasında finale kalan yapıtlar Kare
Sanat Galensi'nde.
• Bedri Rahmi Eyuboğlu, Eren
Eyuboğlu ve Mehmet Eyuboğlu
'nun "Kalamış Yazmalan' konulu
sergisi yaz boyunca Ürün Sanat
Ga!erisı"nde görülebilir.
yönettiği filmde. Mıra Sorvino ve Lisa
Kudrovv rol alıyor. (Etiler Akmerkez 282
05 05, Beyoğlu Fitaş 249 01 66, Teşvikiye
AFM 224 05 05, Etiler Hillside 263 18 38,
Altunizade Capttol 39119 35, Kadıköy
Moda33
n
0128,S. Cinemax46744 67)
• Bambola Bıgas Luna'nın yönettiği
filmde Valena Manni, Stefano Dionisi,
Jorge Perugorna. Manuel Bandera,
Antonıno luorio, Anıta Ekberg rol alıyor
(B. Alkazar 293 24 66, Kadıköy Bahariye
414 35 05, A. Capüol 39119 36)
• Güzel Dadı ile Çirkin Kral Fran
Drescher ve Timothy Dalton'un rol aldığı
filmın yönetmeni Ken Kvvapıs. (Etiler P.
Cinemaclub 263 18 38, P. Güney 354 13 88)
• Gridlock'd Vondie Curtis-Hall'un
yönetnğı filmde Tupac Shakur, Tim Roth
ve Tandie Nevvton rol alıyor.
(Kadıköy As 336 00 50)
• Crash David Cronenberg'in yönettiği
filmde James Spader. Holly Hunter. Elias
Koteas. Deborah L'nger ve Rosanna
Arquette rol alıyorlar. Cronenberg'in hayli
tartışma yaratan filmı. Cannes Özel
Ödülü'nün de sahibı. (Çemberlitaş Şafak
516 26 60, Ortaköy Princess 227 9147,
Bakırköy İncirti 572 64 39)
• Eşkıya Yavuz Turgul'un yönettiği
filmde Şener Şen ve Uğur Yücel rol alıyor.
(Beyoğlu Fitaş 249 01 66, Osmanbey Ğazi
247 96 65, Bakırköv Avşar 583 46 02,
Çemberlitaş Şafak 516 26 60, Suadiye
Movieplex 385 24 49, Kadıköy Ocak 336
37 71, Kadıköy As 336 00 50)
• Braye Heart-Cesur Yürek 5 dalda
Oscar Ödülü kazanan filmin yönetmeni ve
başrol oyuncusu Mel Gibson. (Şişli Kent
241 62 03, Suadiye Movieplex 385 24 49,
KadköyReks336 0112)
• Striptease Fılmın başrol oyuncusu
Demı Moore. (B. Sinepop 25111 76, P.
Güney 354 13 88, A. Kartal 389 06 16)
• 9 1/2 Hafta 2 filmde Mickey Rourke
ve Angie Everhart rol alıyor. (Şişli Kent
241 62 03, Kadıköy Hakan 33796 37,
Çemberlitaş Şafak 516 26 60)
• Hamlet Filmde kenneth Branag rol
alıyor. (Suadiye Movieplex 385 24 49,
Beyoğlu Lale 249 25> 24)
• Ingiliz Hasta Filmde Ralph Fıennes.
Juliette Binoche. Wıliem Dafoe ve Kristin
Scott Thomas rol alıyor. (Tatifya Cinema
Group 872 55 55)
U Enka Vakfı Sadi Gülçelik Spor
Sttesinde yann saat 21.15'te "Herkes
Senı Seviyorum Der". cuma günü saat
21.15'te Sessiz Düşman ısımli filmler
göstenliyor. (27529 00)
• Beksav'da bugün saat 18.00'de
•'Düşler". yann saat 18.30'da "1900-1",
çarşamba saat 18.30'da " 1900-2",
perşembe saat 18.00'de Mark L. Lester'in
yönettiği "Yargısız Adalet" adlı filmler
îzlenebilır. (349 91 55)
• tfsak'ta perşembe günü saat 19.30'da
çeşitlı festifallerde ödül almış kısa
filmlerden seçmeler izlenebilir.
Müzik
• Hasan Cihat Örter'in Sokak
Çocuklan gnüllüleri Derneği
yaranna vereceği konser bugün saat
21.00'de Harbıye Açıkhava
Tiyatrosu'nda izlenebilir.
• Georgia Dias Group yann
saat 21.00'de Harbiye Açıkhava
Tiyatrosu'nda yer alıyor.
• Rumelihisan Konserteri
kapsamında perşembe ve cuma
günü saat 21.00'de Şebnem Ferah,
cumartesi ve pazar günü saat
21.00'de Yaşar dinlenebilir.
Gösteri/Söyleşi
• İFSAK'ta çarşamba günü saat
19.30'da "tstanburu Fotoğraflayanlar
Grubu" toplantısı yer alıyor.
• Bilyay Vakfı'nda yann saat
19.30'da Neslihan Alantar'ın
konuşmacı olarak katıldığı
"Mutsuzluğun Kökenleri" konulu
konferans izlenebilir.
• Rumelihisan Konserieri
kapsamında Rumelihisan'nda bugün,
yann. çarşamba ve perşembe günü
saat 21.00'de Yılmaz Erdoğan yer
alıyor
Georga Dias
Group,
Marmara
Grubu Sosyal
ve Stratejik
Araştırmalar
Vakfı'nın
katkılanyla
yann saat
21.00'de
Harbiye
Açıkhava
Tiyatrosu'nda
bir konser
veriyor.
Giuseppe
Tomasi'nin
yazdığı The
Leopard
ancak yazann
ölümünden
sonra
yayımanmışrj.
David Cilmor
tarüşmalara
yol açan bu
romanın
öyküsünü
vavunladı.
'The Leopard'ın
öyküsü yayımlandı
Kültür Servisi-DavidGılmour, 'The Le-
opard' başlıklı romanın vazan Giuseppe
Tomasi'nin bıyografısmi 'The Last Leopard'
başlığı altında yayımladı. Lampedusalar'ın
son prensı Gıuseppe Toması. The Leopard
adlı romanında çocukluğunun 'yitik Sicil-
ya'sını ve Belle Epoque döneminin alaca-
karanlıkyıllannı ışlemişve eser edebiyat çev-
relerince üslup ve ıçerik düzlemınde pek
çok tartışmalara neden olmuştu.
Bundan 40 yıl önce ve yaşamının son ıkı
buçuk yılmda yazdığı romanının ya- yım-
lanmasından çok önce ölen Tomasi. Ro-
ma'da ölüm döşeğinde iken yazar ve Eina-
udi'nin yönetmeni Elio VTttorini'den, neo-
realizm v e experimentalizm akımlannın hâ-
kim olduğu bir dönemde kitabın ttalyan
edebıyatını çok genye götüreceği gerekçe-
siyle kitabını yayımlamayı reddettiğini be-
lırten bırmektup almıştı.
Tomasi'nin ölümünden sonra, kendisi de
bir yazar olan Giorgio Bassani kitabı keş-
fetmış ve edıtör Fettrindfi'yı romanın yayım-
lanması konusunda ıkna etmiş. 1958 yılın-
da basılan kjtap ertesi yıl Italya'nın özel
edebiyat ödülü Strega Prize'a layık görül-
müş. Tüm dünyada 23 dile çevnlen eser 20
yılda 121 basım yaprruş ve yaklaşık bir mil-
yon adet satmış. Kitabın yayımlanmasın-
dan sonra eser hakkındapek çok yorum ya-
pılmış. Yazar Vasco Pratolini kitabı yazım
tekniğı açısından çok geri bulmuş ve şöyle
eklemiş: "Biz son 30 yıkhr İtaryan edebiya-
tuu ileriye götürmeye çahşırken, Lampedu-
sa onu 60 yü geriye götürmüş."
ttalyan edebıyatını modemleştirmeye yö-
nelik çalışmalann hız kazandığı bir dönem-
de Tomasi'nin edebiyat çevTelerince gen
kalmış bulunan bu kitap aynı zamanda ıçe-
rik açısından da pek çok eleştıriye hedef ol-
muş. Rinascita nın başını çektiği ttalyan
komünist basmı ve Mttorini. Alberto Slo-
ravia gibi ısımler romanı sağ görüşlü ol-
makJa suçlarken. AvTupa'nın Marksist en-
telektüellennden Louis Aragon kitabı tûm
zamanlann en iyi İtatyan ronıanı" olarak de-
ğerlendirmiş. Tomasi'nin kitabı The Le-
opard, Garibaldi tarafindan ttalya'nın iinı-
ter bir ülke kimliğine dönüştürülmesinın
beklendiğı, Risorgimento döneminde baş-
layan ahlaki çöküşle birlikte yeraltı dünya-
smın hüküm sürmeye başladığı 19. yüzyıl
Sicilya Adası'nı konu alıyor.
Daha itk cümlesinden itibaren ölümü sor-
gulayan kitapta bir amacı olmaksızın geçı-
rilen yaşamın zaman kaybı olduğu görüşü
savunuluyor. Gilmour'un kıtabında da be-
lırttiğı gibi, Lampedusa'nın yaşammı bir
trajediye dönüştüren, yazann yaşamsal var-
lığına bir neden bulduğu ve sanatsal yara-
tıcılığının en üst düzeyde olduğu bir dö-
nemde hayata veda etmesi.
Yaşamı olgunlaşüran zirvedekitnace
ısiA.ıuı a ULUSIRRARASI
•"UMT İSTANBUl
- n MZ FESTİUALİ
7-19 Temmıu 1997
lstanbul Kültür ve Sanat Vakfı
4. Uluslararası lstanbul Caz Festivali programında yer alan
12.7.1997 tarihii Night Ark - "Konuk Sanatçılar:
Elefteria Arvenitaki 8e Sezen Aksu" konserinin
gerçekleştirilmesındeki değerli katkıları için
Abank'a teşekkur eder.
JEİBank
Fes'ıval Sponsorj Kij'umsal Sponsorîar
^OYAKSiGORTA J I M V -BM-
Bu ıtan Cumhufîyeı Ga;eîesı
Cumhunyel
Kültür Senisi -"Bir Sevgi
Filmi' olarak belleklerimizde
kalan "•Ayı", Marguerite
Duras'ın aynı adlı romanından
sinemaya uyarlanan "SevgUi"
ve büyük yankılar uyandıran
"Gülün Adı" filtnlerinin ünlü
yönetmeni Jean Jacques
Annaud. şu sıralar Londra'da
"Tîbefte Yedi Yıl"ın post-
production işlemlerini
tamamlamakla meşgul.
Gerçek bir olaydan sinemaya
uyarlanan bu film. Hollyvvood
içın son dönemde oldukça
gözde bir bölge olan Tibet'te
çekilen filmler zincirinin son
halkasını oluşturuyor.
Arjantin'de altı ayı aşkın bir
süredir devam eden zorlu
çekimlerin ardından, ünlü
yönetmen. tarihin, kıtalann ve
farklı kültürlerin kesiştiği bir
kav şakta yer alan filmi
"Tibet'te Yedi YıT ve
kahramanlan üzerine konuştu.
Annaud. Fransızlann aylık
sinema dergisi Studio'da
kendisine yöneltilen sorulan
şöyle yamtladı:
- Aslı Tibet'te geçmiş bir ola>ı
neden Arjantin'de çektiniz?
JJA. - Ta en başmdan, Tibet'te
çekım yapmamn imkânsız
olduğunun bilincindeydim.
Çinliler her türlü Tibet
projesine düşmanca
yakla^ıyorlar. Filmi Ladakh'ta,
Hindistan'ın kuzeyinde
çekmeyi düşündük: bu kez de
Çin'in güçlü otoritesi altmda
bulunan Hindistan
hükümetınden izin
koparamadık. Bu durumda
menzilimizi değiştirdik ve
araştırmalanmız sonucu diğer
yanmkürede, aynı yükseklikte
ve aynı iklım özelliklerine
sahip Andes Dağlan'nın
bulunduğu ve üstüne üstlük
Tibefle benzer özellikler
taşıdığından "Küçük Tibet"
olarak adlandınlan bölgeye
yollandık. Tabii ki söz konusu
bu değişiklikler, çok sayıda
dekor kullanmamızı gerektirdi.
Tam donanımlı büyük bir
manastır kurduğum "Gülün
Adı"ndan bu yana, bu
dekorlann çekim sırasında
büyük avantajlar sağladığının
bilincindeyim.
- Projeyi gerçekleştirmeden
önce, Dalai-Lama ile bir
yakınlığınız oldu mu?
JJA. - Senaristim Becky
Johnston daha önceleri derin
bir söyleşi yapmak, anılannı
derlemek ve Harrer'dan
bahsetmek amacıyla kendisiyle
görüşmüştü. Biz ona
senaryonun bıtmiş halini
gönderdık ve kendisinden sıcak
bir mektupla bırhkte, filmın
ekranda gösterilmesi içın
göndermiş olduğu onayı aldık.
Ben şahsen Dalai- Lama ile
Darem Sala'da bir kez . onun
haricinde de iki veya üç kez
göriiştüm. Ancak asla daha
fazlasını yapmak istemedim.
Örneğın ondan asla özel bir
ALmerikalı aktör Brad
Pitt. Jean Jacques
Annaud'nun son filmi
"Tibefte Yedi Yıf'da 194O'lı
yıllarda Himalaya dağının
zirvesine tırmanan, inişinde
yöre yerlilerinin bulunduğu
yamaçta tngilizler tarafmdan
yakalanan. savaş patladığı
sırada çareyi kaçıp tekrar
dağlara sığınmakta bulan ve
orada, Tibet'te. sığındığı
yedi yıl boyunca Dalai-Lama
adlı genç bir çocuğun
bakıcıhğını üstlenen
Avusturyah dağcı Heinrich
Hanrer'ı canlandınyor.
görüşme talebinde
bulunmadım. Bu adama sonsuz
saygım olduğundan, kendimi
ona, sinematografik gerekçelen
olan ticari bir kişilik olarak
tanıtmaktan kaçmdım.
- Dalai-Lama, Heinrich
Harrer'ı nasü tanımlıyor?
JJ.A. - Onun Harrer'İa
karşılaşması hayatının dönüm
noktası olmuş, çünkü onun için
Harrer, Batıh bir insanla ilk kez
karşılaşıp tanışmak anlamına
geliyor. Kendisine Ingılizceyi
öğreten, Avrupa'nın tarihinden
bahseden ve makinelerin
işleyişini öğreten tek kişi bu
Batıh adam olmuş. Kısaca ona.
dünyayı keşfetme olanağını
Harrer sağlamış.
- Heinrich Hamer'la hiç
karşılaşonız mı?
JJÂ- - Senaryonun oluşum
aşamasında, onunla aramdaki
mesafeyi özellikJe korumaya
çalıştım. Çünkü onu, gerçekte
olduğundan çok, kitabında
okuduğum ve satırlar arasında
hissettiğim kişiliğiyle
yansıtmak istedim. Harrer.
Tibet'te bulunduğu yedi yıl
boyunca aynntılarla yüklü bir
günce tutmuş ancak bir kez bile
doğduğu ülkeden ve ailesinden
söz etmemişti. Bu. bana
oldukça tuhaf geldı ve bunun
ardmda bıraktığı büyük bir
suçluluk duygusundan ileri
geldiği kanısına vardım. Bu ne
tür bir suçluluk duygusuydu
tam olarak bilemiyor ancak
dönemin baskm ıdeolojisine
olan bağlılığından
şüpheleniyordum. Sonuçta.
onun ardında her şeyi,
kişiliğinde var olan dağcılık
tutkusu uğruna terk ettiğini
uydurdum. Harrer Avusturya'da
kansını hamileyken terk etmişti
falan... Bugün 86 yaşında olan
Harrer'ı daha sonra
Avusturya'da gördüğumde biraz
rahatsız olmuştum. Bütün
inceliğimle, onun Tibet'te
yaşadığı değişimi
yansıtabilmek için, onu filmin
başında pek hoş
yansıtmadığımı anlatmaya
başlamıştım ki bana şu yanıtı
verdi: 'Bu gerçeğin ta kendisi.
Tibet beni değiştirdi.' Daha
sonra onu filmimde evii bir
adam olarak gösterdiğimı
söylediğimdeyse sözümü
keserek ekledı:' 'Evet,zaten
evliydim.' Şaşkınlığımı
tamamen gizlediğim halde bir
parça hayretle, 'E\et ama
üstüne üstlük Himalaya'ya
gittiğinizde arkamzda hamile
bir eş bıraktığını/j da filmde
gösterdik* dedığımde ise
gözünü kırpmaksızın bana şunu
söyledı: 'Eşim yedi buçuk aylık
hamilevdi'. Tüylerim diken
dıken olmuştu çünkü
kurguladığım tüm senaryo,
onun yaşamıyla tıpatıp
aynıydı...
- Heinrich Harrer'ı
canlandırması için Brad Pitt'i
seçtiniz. Onun senaryoyu siz
daha göndermeden okumuş
olduğu söyleniyor.
JJA. - Evet. Brad'in adamı
beni aradı, onun senaryoyu
okuduğunu ve benimle
görüşmek istediğıni söyledi.
Biraz şaşırdım, çünkü oyuncu
kadrosunu henüz kafamda
oluşturmamıştım. Ne olursa
olsun, Los Angeles'ta
buluşmak üzere anlaştık. Bu
adam. daha görür görmez beni
insanı nitelikleri, nezaketi, •
yalınlığı ve inanılmaz
alçakgönüllülüğüyle bir anda
çarpan ender insanlardan biri.
Bana, üzerindekı yanlış imajı
değıştirmek istediğinden,
Amenkan toplumunun
davTanışlannı sevmediğinden .
ve Hollywood dünyasının
kendisıni memnun
etmediğinden bahsetti. Daha .
sonra bana tarih, Harrer, TibeJt<
'
vs. üzerine son derece anlamlı
pekçok soru sordu. Fazla
düşünmeksizin, benimkiyle çok
bağdaşan kararhlığı ve coşkusu
sayesinde bu filmi onunla
yapabileceğim kanaatine
vardım ve on beş gün içınde
kontrat imzaladık.
-Brad Pitt'te aktör olarak sizi en
çok şaşırtan ne oklu?
JJA.- Ben. özellikle heyecanlı
sahneleri çekerken biraz
endişeliydim. Bu tıpkı
kazanılması umulan bir bahis
gibiydi ve Brad mükernmel bir
oyunculuk sergiledi. Özellikle
de Harrer'ın, kendisinden ve
suçluluk duygusundan
bahsetmeyi kabul ettiği itiraf
sahneleri boyunca. Eğer bu
sahneler iyi yürümeseydi film
yatardı. Bu sahneleri, Brad'in
bütün deneyimini ve birikimini
en iyi şekilde verebilmesi
açısından filmin en sonunda
çekmeyi uygun bulduk. Bu gibi
anlar, soyunduğumuz
maceranın en yoğun anlanydı
ve Brad, adeta tüketircesine
kendini oyununa vermışti.
- Onun özel bir çaüşma tara var
mı?
JJA. - Brad'de tam bir
Amerikan kültürü hâkim.
'Actors Studio' sistemine
oldukça bağlı. Güne
başlamadan önce uzun saatler
boyunca çekime hazırlanıyor.
Çekimde, çekilen sahnenin bir
parçası oluyor ve bunu kendini
pek de ön plana çıkarmadan
yapıyor. Ne zaman ona, benim
açımdan her şeyin yolunda
gittiğini ancak kendisinin de bir
şeyler eklemek isteyip
istemediğini sorsam, aldığım
yanıt hep 'evet' oluyor.
-"Tibet'te Yedi YıT,
Amerikahlar tarafindan
gerçekleştirilen ilk uzun
metrajınız. Herhangi bir özel
baskıyla karşılaştınız mı?
JJA. - Hayır, aİcsine sonsuz bir
özgürlüğe sahiptik. Tri Star'dan
insanlar çekime iki kereden
fazla gelmediler. Yani beyaz
kart aldım.
- Kısa bir süre önce filmin
çekim sonrası işlemlerini
tamamladınız. Geriye dönüp
şöyle bir bakrığınızda. bu
macerav ı nasü
değerlendiriyorsunuz?
J J A . - Bu macera yaşamımın
beni olgunlaştırdığına
inandığım bir parçasıydı. Bir
tür başarma düşüncesi ve
kendine saygı üzerine kurulu
bir eylemdi. Tıpkı kupkuru bir
ruhun, yüce nitelikli bir ruha
dönüşmesi gibi. Bundan başka,
bunun biraz da insanın kendi
kendisiyle gerçekleştirdiği belli
bir armoniye nazaran yaptığı
bir tür gevezelik ve dolaylama
tarzı olduğunu da eklemeliyim.