Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 TEMMUZ 1997 PERŞEMBE
HABERLER
Plan ve Bütçe
Komisyonu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Hükümet
değışikliği nedeniyle
ıçtüzük gereği iktidar
ağırlıklı oluşması gereken
TBMM Plan ve Bütçe
K.omisyonu'nun yeni
üyeleri belirlendi.
IComisyoıı Başkanhğı'na
ANAP Samsun
Milletvekili Biltekin
Özdemir getirildi. TBMM
Genel Kurulu'nda,
hükürnet kanadının isteği
üzerine, Plan ve Bütçe
Komisyonu üyelikleri için
seçim yapıhrken üye sayısı
dağılımı da yeniden
düzenlendi. Yeni
düzenlemeyle ANAP'a 17,
DSP'ye 8, RP'ye 7,
CHP'ye 2, DYP'ye 4,
bağımsızlara 2 üyelik
düştü.
DSPde
başkanvekilliği
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - DSP'de, Hikmet
Lluğbay ile Hüsamettin
Özkan'ın bakanlık
görevlerine getirilmesi
nedeniyle boşalan grup
başkanvekilliklerine Sinop
Milletvekili Metin
Bostancıoğlu ile Gaziantep
Milletvekili Ali Ilıksoy
seçıldi. DSP gnıp
toplantısında yapılan
oylama sonunda grup
başkanvekillerinin yanı sıra
Devlet Bakanı Mustafa
Yılma2'dan boşalan
TBMM Idare Amirliği için
de seçim yapıldı. tdare
Amirliği görevine Izmir
Milletvekili HakanTartar
getirildi.
Zana sığmma
hakkı istedi
• STOCKHOLM(AA)-
Eski Diyarbakır Belediye
Başkanı Mehdi Zana'mn
Isveç'ten sığınma hakkı
istediği bildirildi.
Uluslararası Af Örgütü
tarafından yapılan
açıklamada, bir erkek bir
kız kardeşinin yaşadığı
lsveç'e yerleşen Zana'nın,
bu ülke makamlanna siyasi
sığınma için başvurduğu
belirtildi.
faciasına kılpayı
• İstanbul Haber Servisi -
Sanyer'de freninin
patlaması sonucu bir
binaya çarpan otomobil,
binanın doğalgaz borulannı
kopardı. Patlayan
borulardan sızan doğalgaz,
itfaiye ve tGDAŞ'ın
müdahalesiyle kontrol
altına alınırken yanm saat
süren sızıntıda şans eseri
patlama olmadı.
Otomobılde bulunan 5
kışiden 2'si ölürken diğer 3
kişı de Şişli Etfal
Hastanesi'nde tedaviye
alındı.
Ceyşullah davası
• İstanbul Haber Servisi -
Şeriatçı 'Ceyşullah' adlı
örgüte üye olduklan,
işadamı Sami Manisa'nın
oğlu İshak Manisa'nın
kaçınlarak fidye istenmesi,
çeşitli bombalama ile oto
hırsızlığı eylemlerine
kanştıklan ileri sürülen ve
5'i hakkında idam cezası
istenen 13 sanığm
yargilanmasına devam
edildi. tstanbul 6 No'lu
DGM'deki duruşmada,
İshak Manisa müşteki ve
tanık olarak dinlendi.
Temel hak ihlali
1
• İstanbul Haber Servisi -
Halkın Hukuk Bürosu'nca
yapılan yazılı açıklamada,
geçen günlerde Antalya
polisınin basına gösterdiği
Faik Önder \e Oktay
Zeydan'ın birlikte
gözaltına alındıklan
iddiasının doğru olmadığı
savıınuldu. Açıklamada,
Önder'in 23 haziran günü.
Zeydan'ın ise 1 temmuz
günü annesiyle birlikte
gözaltına ahndığı
belırtilerek "Işte birtemel
hak ıhlalı. Bu suçu
işleyenlere ne gibi bir işlem
yapacaksınız" denildi.
Çillere eleştiri
• K1ZILCAHAMAM
(Cumhuriyet)- DYP Genel
Başkanı Tansu Çiller,
muhalefet stratejisi
belirlemek üzere
düzenlediği değerlendirme
toplantısında bazı il
başkanlannın eleştirileriyle
karşılaştı. Toplantınm
sonuç bildirgesinde,
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel ve kuvvet
komutanlan hedef alındı.
RP'den İstanbul Milletvekili Gürcan Dağdaş, DYP'den de Sedat Aloğlu koptu
Muhalefette erime sürüyorANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Eski hükümet ortaklan RP ve
DYP'de erime sürüyor. Aydın
Menderes'ın lıstesinden parla-
mentoya giren ve REFAHYOL
hükümetınde dev let bakanı olarak
görev alan tstanbul Milletvekili
Gürcan Dağdaş RPden. 55. hükü-
metin güvenoylamasına grup ka-
rannaaykın olarak katılmayan ts-
tanbul Milletvekili Sedat AJoğiu
da DYP'den istifa etti. Aydın Men-
deres. RP'de kalmakta direnırken.
daha önce birlikte hareket ettiği
ekibinin dağılması dikkat çekti.
tktıdardan düşünce art arda fi-
relerin yaşandığı REFAHYOL.
dün iki istıfayla daha sarsıldı. RP
yönetimine yönelik son eleştirile-
riyle dikkati çeken Gürcan Dağ-
Gürcan Dağdaş
daş, "uyanlanna ohımhı ya da
olumsuz tepki alamadığT gerek-
çesiyle dün RP"yi terk etti. İstifa
dilekçesinde, RP'ye eleştirilerini
sürdüren Dağdaş, "RP'yi bu nok-
tada toplumla kucaklaşan değil,
tersine rnerkezden uzaklaşan bir
görüntude bulduğunu" vurguladı.
RP'ye girdıkten sonra bu partinin
toplumun mümkün olabıldiğince
geniş kesimleri kucaklamasını ar-
• Aydın Menderes'in listesinden RP
milletvekili seçilen Şaban Karataş'ın ardından,
parti yönetimine ağır eleştiriler yönelten
REFAHYOL kabinesinin Devlet Bakanı Gürcan
Dağdaş da dün istifasını verdi. RP'den daha
önce de yenilikçi kanatta yer alan Ertuğrul
Yalçınbayır kopmuştu.
zu ettiğini ve sık sık bu görüşleri
dile getirdiğini kaydeden Dağdaş,
şu görüşlere yeT verdi:
"RP'nin demokratik açıhmlara
kendisini kapatması.toplumun ge-
niş kesimleriyle ortak bir dil kul-
lantnadafcteksugörünmesive ter-
si uyanlara da duyarsız kalması,
beni karar aşamasına getirmiştir.
Bu tabtoda RP çaüsı alünda ülke-
yehizmetyapmaolanağı kalmadı-
Sedat Aloğlu
ğı ortadadır."
UBA'nın haberine göre Refah
Partisi'ndendün sabah saatlerinde
istifa eden Gürcan Dağdaş, akşam
saatlerinde Demokrat Türkiye
Partisi'ne (DTP) katıldı. Dağ-
daş'ın yakın arkadaşı Menderes
ekibinden RP tstanbul Milletve-
kili Metin Işık'ın da partisinden
istifa ederek DTP'ye katılacağı id-
dia edildi.
DYP de dün güne Sedat Aloğ-
lu'nun istifasıylabaşladı. Çiller'in
kontenjanından milletvekili seçi-
len Aloğlu, 55. hükümetin güven
oylamasına katılmadığı için hak-
kında disiplin sürecini başlatan
Grup Yönetim Kurulu"na (GYK)
savunmasmı verdi. Aloğlu, dün
GYK'de savunmasını yaptıktan
sonra "arkadaşlannı z»r dunım-
dabtrakmamakiçin" istifa ettiği-
ni açıkladı. Aloğlu'nun DTP'ye
katılacağı ileri sürüldü.
tstifalar ve tzmir Milletvekili U-
ftık Söylemez'in DTP'ye katılı-
mıyla parlamentodaki sandalye
dağılımı şöyle oldu:
RP: 152, ANAP: 136, DYP: 93,
DSP: 67, CHP: 49, DTP: 19, BBP:
8, MHP: 2, Bağımsız: 22, Boş: 2.
Ölüm orucunda
ölenler için anma
Türkiye'deki 38 cezaevinde geçen yü
yaşanan ölüm orucu eyleminde hayatnu
kaybeden DHKP-C sanığı Altan Berdan
Kerüngiller,
Bayrampaşa Cezaevi'nin önünde
TİYAD'lı aileler tarafından aıuldı.
Bayrampaşa
Cezaevi'ni aMuka altına alarak
barikatlar oluşturan Çevik Kuvvet
polisleri. Haklar ve Ozgürlükler
Platformu (HÖP) sözcüsü Oya
Gökbayrak'ın
cezaevi kapısına bırakmak istediği
"Evlatianmızın katillerini istiyoruz"
yaah siyah çelenge izin vermedi.
Cezaevinin önünde açıklama yapan Oya
Gökbayrak, "Ölüm
orucu eyleminde yitirdiğjmiz 12 can,
Türkiye halklannın onur ve gurur
duyarak j aşattığı tarihimizdir.
Evlatlanmıza bu zulmü yaşatanlar ise
utanç tarihine geçecektir" dedi. Anma,
Altan Berdan Kerimgiller ve
ölüm orucunda ölen tutuklular için
yapılan saygı duruşunun
ardından sona erdi.
(Fotoğraf: ALPER TURGUT)
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Isparta'da Necmettin Erbakan'ın eleştirilerini yanıtladı
AlbhHankorkİsdfayısmvermMn^m
BÜLENT ECEVİT
ISRARTA-Cumhurbaşkanı Sü-
leyman DemireL Isparta'da RP Ge-
nel Başkanı Necmettin Erba-
kan'ın kendisine yönelik eleştiri-
lerini yanıtlarken, "Allah'tan
kork. Sen gettrip vcrmedin mi isti-
fayı bana" diye konuştu. Demok-
rasinin, hukuku. düzenı, kanunu.
nizamı tanıyarak gerçekleşeceği-
ni belirten Demirel, "Kim bu ül-
kenin kanunlanna uymak istemi-
vorsa uydurutiar. uydurulur"" de-
dı.
Isparta gezisinm üçüncü günün-
de helikopterle Sütçüler ilçesine
giden Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel, buradan sırasıyla Aksu.
Yenişarbademlı, Şarkıkaraağaç ve
Yalvaç ilçelerine de giderek ince-
lemelerde bulundu.
Bazı açılışlara da katılan Demi-
rel. burada yurttaşlara hitap etti.
Yeniköy'de de muhtar Osman Kü-
lek, "Yörükbaşr ılan ettığı Cum-
hurbaşkanı'na kepenek. çoban
degneği, çorap. çank \e bağcak
hediye etti.
Sütçüler'deki konuşmasında si-
yasi gelişmeleri de değerlendiren
Demirel, şöyle konuştu:
"•Milktimizin dirlik duzenlik
içerisinde ve hermeselesini demok-
rasi içinde çözerek yoluna devam
etmesi en çıkar yoldur. Türkiye bu
yoklanayrümayacakür. MiLletimi-
zin, memlekctimizin havnna ne
varsa onlaryapılmaya devam ede-
cektir. Gayet tabii ki hür ve serbest
bir ülkedir burası. Her çeşit tarüş-
ma olabilecektir. Hatta bunlann
dozu zaman zaman kaçabüecek-
tir, ama sabırla her şey yerine otu-
racakür. Başka ülkeler demokra-
si>i nasıl başarmışsa biz de öyleba-
şaracağtz."
Şarkikaraağaç Belediyesi önün-
de de yurttaşlara seslenen Cum-
hurbaşkanı Demirel, Türkiye'nin
sabırla demokrasiye kavuşacağı-
nı, bunun için birliğin, beraberli-
ğin, hukukun, düzenin, kanun ve
nizamın tanınması gerektiğini
vurgulayarak şunlan söyledi:
'Kim bu ûlkenin kanunlanna
uymak istemiyorsa uydururlar,
uydurulur. Hiç Idmsenin Türkiye
Cumhuriyeti'nin kanunlaruun suç
saydığı şeyleri işleme imtiyazı yok-
tur. İşlemişse hiç kimsenin yanma
kalmaz. Eğerbunude\let> apmaz-
sa o zaman vatandaş birbirine gi-
rer. Kendi hakkını aramahakkıso-
nuna kadar açıkor. Ama kendi
hakkını almaya kalkmak yanlış.
Kendi hakkını ara>acak ama ala-
cak kanun mercileri var." Türki-
ye'de yargıçlann suçu ve suçluyu
belirleyeceğıni vurgulayan Demi-
rel, sistemin böyle işlemesi halin-
de ülkede huzur olacağmı söyledi.
Cumhurbaşkanı Demirel, Yal-
\aç'ta yaptığı konuşmada ise RP
lideri Erbakan'ın eleştirilerini ya-
nıtladı. Kimsenin elinden demok-
ratik birhûkümeti zorla almadığı-
Dava dosyası 17 yıldır bekliyor
Kemal Türkler unutturulmak isteniyor
DEVRİM SEVÎMAY
Eski DİSK Genel Başkanı KemalTürkler'in kat-
ledilmesiyle ilgili hazırlanan dava dosyası, 17 yıl-
dır Bakırköy Savcılığı'nın tozlu raflannda bekliyor.
Davayı izleyen avukat RasünÖz, bu bekleyişin 2 yıl
daha devam etmesi durumunda davanın zamanaşı-
mına uğrayacağına dikkat çekerek, hukuk devleti-
ni savunan yeni hükümetin harckete geçmesini is-
tedi.
Türkler'in katledilmesinin Susurhık zincirinin
bir halkası olduğunu vurgulayan Rasim Öz, "Kat3-
ler befli. Emriverenkr beBL Yani kimse faiM meçhul
cinayet deyip geçiştirmesin. Bu faiü serbest bircina-
yeöirvekâtiUeritıpkıAbdullah Çatlı ^»korunmak-
tadu*" dedi. Öz, bugün 17. yılma giren Türkler ci-
nayctı ve davasıyla ilgili şunlan anlattı:
-Katifierkim?
- Oç kişiler. Ünal Osmanağaoğlu, Yunus Koçak
ve AbdülsametKarakaş Koçak ve Karakaş 12 Ey-
lül'den sonra yakalanıyor. Osmanağaoğlu ise o gün
bugündür "kayıp", asıl katil Yusufkod adlı Osma-
nağaoğlu.
- lzüae hiç mi rasüamadmız?
- Ben rastlamadım. Ancak DoğuPerinçekyaptık-
lan araştırmalar sırasmda bu kişinin sık sık yurtdı-
şma girip çıktığını, yeşil pasaportu olabileceğini
söylemişti.
-Kimkoruyor?
- Susurluk'u koruyanlar koruyor. MHP'nin 80
sonrası görülen toplu davasınabakın. Tûm ifadeler-
de Türkler"in öldürülme emrini Türkeş'in verdiği
iddia ediliyor. Eliyle havada "KeDesini uçuran" işa-
reti yapnuş.
nı belirten Demirel, şunlan söyle-
di:
"Mahkeme kadıya mülk degil
ki_ 54. hükümetin sayın başkanı
bana geldi. 'Ben istifa ediyorum'
dedi. Kabul ettim. teşekkür ettim.
Şündi her oturduğu yerde"Benim
elimde demokratik hükümeti al-
Ğr diyor. AUah'tan kork. Sen geti-
rip vermedin miistiiayi bana? Ha-
di diyorum şu tarnşmalara bulaş-
mayayun-. Ama bilen biuneyen bir
şey zanneder. Hem ben zorla nasıl
alacağım senin elinden? Bağınr
çağınrsın zorla almaya kalksam.
Kendi nzanla\erdiğin haldene ka-
dar gürümı yapıyorsun. Hükümet
kurma görevini ben verdim sana.
O zaman iyiydi deondan sonrasen
gittin, istifa ettiğin zaman kabul
edildiğinde ne var? Hayır. onun is-
tifasını aldıktan sonraonun vanın-
daduran birineverecekmişim. Hiç
kimse gocunmasın. danlmasuı. Si-
yaset de particilik de ben bunun
daniskasını bilirim. kimsenin da-
nlmaya gücenmeye lüzumu yok.
Keskuı sirke küpüne zaranhr. Hü-
kümet kimsenin babasuun çifUiği
değiMir. Kimseve de senetverihne-
dL"
Siyasette kin olmayacağını vur-
gulayan Cumhurbaşkanı. "Hiç
kimsesiyaseticamiye,okula. kışla-
ya götürmesin. Siyaset değişken-
dir ama din değişken değfldir. Ge-
linbunu sağlaym ülke rahatofeun"
uyansında da bulundu.
SffYÜf NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr
Devletin en üst düzey istih-
barat görevlilerinden Mehmet
Eymür, "Çatlı bakan gibiydi"
diyor. Eymür. Çatlı'nın hem
suçlannı hem de iüks içinde ya-
şadığını bildiğini ekliyor. Eymür,
Çatlı'nın kendisini görevden al-
dıracak düzeyde bir etkiye de
sahip olduğunu belirtmeyi ih-
mal etmiyor.
Devletin bir başka üst düzey
sorumlusu Hanefi Avcı, yargı-
lanan Özel Tim mensuplan için
şunlan söylüyor: "Bunlar terör
için ça/ışıricen kirliişiere bulaş-
tılar. Hangilerinin ne rol aldığı-
nı ise bilmiyonım. İbrahim Şa-
hin başkanlığında oluşan bir
grup polisin, ki Şahin de dahil,
ve Korkut Eken'/n başında ol-
duğu bir sivil grubun bu işleri
yaptığını söyleyebilirim."
Eski subay, MİT yöneticisi,
Özel Tim'in kurucu öğretmeni
sanık Korkut Eken ise ıfade de-
ğiştirerek yedi kışınin katilı ola-
rak aranan Abdullah Çatlı'yı
gerçek ismiyle tanıdığını itiraf
Eşber îçeri, Çeteler Dışan
ediyor. Mehmet Eymür'ün
mahkeme ifadesinden; Meh-
met Ağar'ın da içinde bulun-
duğu üst düzey emniyet görev-
lilerinin, MİT muhbiri Tarık
Ümit'in öldürülmesinden ha-
berdar olduğu ortaya çıkıyor.
•••
Bütün bu ifadeleri dinledik-
ten sonra hiçbirimiz şaşırmıyo-
ruz. Şapkamız havaya uçmu-
yorvehâlâadı hertürlü kanun-
suzluğa, cinayete bulaşmış
devlet görevlilerinin iş başında
olmasını hayretle karşılamıyo-
ruz. Bizlerde bir bozukluk ol-
duğu kesin.
Biz hayret etmiyoruz, devle-
ti yönetenler de rahatsız olmu-
yor. Örnegin Mehmet Eymür,
Tarık Ümit'in öldürülmesinden
kimlerin sorumlu olduğunu ba-
şından beri biliyor. Ona kimse
dokunmuyor. Korkut Eken,
aranan bir katil zanlısıyla bera-
berçalıştığını itirafediyorveeli-
ni kolunu sallayarak dolaşıyor.
Hatta, ibrahim Şahin'in ve di-
ğer Özel Tım görevlilerinin ser-
best bırakılması gündeme ge-
liyor. Mahkeme başkanı, bun-
ca ifadeye karşın, sanıklann
tahliye edilmesi yönünde oy
kullanıyor.
Birileri, "takdirhâkimin, kim-
se kanşamaz" diyebilir. Evet
takdir hâkimlerin ve mahke-
melerin. Ama mahkemeler, ka-
mu vicdanını da dikkate almak
zorunda. EşberYağmurdere-
li sırf düşüncelerini belirttiği,
devletin Kürt sorununa ilişkin
politikalannı eleştirdiği için pat
diye cezalandınlıp içeri atılıyor.
İş bununla da kalmıyor. infazı
yakılarak 23 yıt daha içeride
yatması karan alınıyor. Mehmet
AğarveSedatBucakise mah-
keme önüne bile çıkanlmıyor.
Mehmet Eymür, aranan Çat-
lı'yla neden ilişki kurduğunu
soran hâkime, "Devletin men-
faati üstün geliyorsa, diğer
menfaatler feda edilebilir" di-
yebiliyor. Işte bütün sorun Ey-
mür'ün belirttiği bu anlayışta
yatıyor. Türk devletinin çıkarla-
n, ne zamandan beri, masum
yedi insanı evinde basarak
vahşice öldürmeyi planlamak-
tan aranan bir kişiye en gizli
devlet işlerini emanet etmeyi
gerektiriyor?
Abdullah Çatlı, devlet tara-
fından yakalanmadığı için yasal
olarak sanıktı. Ama yedi TlP'li-
nin hunharca katledilmesi ola-
yındaki rolü mahkeme karany-
lakesinük kazanmıştı. O dava-
dan hüküm giyen Haluk Kır-
cı'yla daha sonra da ortak iş-
ler yapması bu gerçeği pekiş-
tiriyor. Haluk Kırcı'nın ve Ab-
dullah Çatlı'nın işlediği cinayet-
lerin hoş görülmesini devletin
hangi menfaatleri gerektiriyor?
Bu nasıl devlet? Bu nasıl
adalet? Bu nasıl yargılama? Bu
nasıl vicdan? Kim açıklamak
istiyorsa lütfen açıklasın. Öldü-
rülen yedi TlP'li gencin aileleri-
nin yerine kendinizi koyun ve
düşünün. Binbiremekle büyüt-
tüğünüz oğullannız, evlerinde
bir gece ders çalışırken kor-
kunç bir şekilde öldürülsün.
Katilleri yakalamakla görevli
devlet ise, aranan katilleri ve
katil sanıklannı yakalamak bir
yana, görev versin, zengin et-
sin, bakanlar gibi yetkili hale
getirsin.
Türkiye bu utançtan nasıl
kurtulacak? Türkiye ne zaman
gerçek bir hukuk devleti ola-
cak? Avrupa bizi neden almı-
yordiyeağıt yakıpduranlar, ön-
ce bu ülkeyi kanla lekelenmiş
yönetim felsefesinden kurtar-
sınlar.
PERŞEMBE \
ORHAN BURSALI
Üçüncü Köprü mü?
Şu kentte 1 milyon kadar kayıtlı otomobil var.'
Kaba bir hesapla her gün bir milyon kişi otomo-^
bil üzerinde seyrediyor, denebilir. Şehir hatları'
gemileri ve deniz otobüsleriyle iki yaka arasındâ
gidip gelenleri saymazsak, kentte rahat, insan-
ca, uygarca ulaşımın en kaliteli aracı ne yazık ki
hâlâ otomobil (*).
Otomobil pahalı bir araç. Sadece fiyatı değil,
kullanım bedeli de yüksek.
Köprü ve benzine bir zam yapıldı, geçici bir
süre için de olsa trafik rahatladı; 1 saatte ulaştı-'
ğım yol yanm saate ındi ve köprüden zıp diye
geçer oldum.
Gerçi, trafik sıkışıklığı da giderek otomobilin
ulaşımda kalite saltanatını zorluyor. Ama, insan-
lara başka seçenek sunmazsanız, her şeyi göze
alacak ve otomobilı içinde -hapis- kalmayi ter-
cih edecektir.
Üstelik, en azından 5 milyon kişinin daha, pa—
halılığına ve trafıkteki sıkışıklığa rağmen, otomo-"
bile binmek için can attığını varsayabiliriz. '.
Küfür ederek bile olsa. .
• • • '!
Istanbul'u benzer kentlerle karşılaştırdığınızda,:
ulaşımın bu kadar zor olmasının nedeni şüphe-,
siz özel otomobillerin fazlalığı değildir.
Sorunun kaynağı, herkesin bildiği gibi, 1 mil-_
yonun dışındaki kitleye, hatta söz konusu 1 mil-;
yon kişiye bile uygarca bir kitle ulaşırm sistemini
kullanma seçeneğinin sunulmamış olmasıdır.
Ulaşım deyince yollar, çevre yollan ve Boğazi-
çi köprüleri hep ön planda gelmiştir.
Kent nüfusunun 9/10'unu düşünmeyen bir
sistem, ulaşımda, trafikte çözüm üretebilir mi?
Şimdi aynı düşünmeyen beyin, üçüncü köprü-
yü gündeme getiriyor.
Yine, insanlan değil, araçları taşıyacak yeni bir
çözümsüzlük öneriyor.
Son öneri üstelik kargaları bile güldürebilir:'
Kadıköy ile Saraybumu arasındâ! (Istanbul'un'
ya kuzeyini ya merkezini tamamen mahvede-
cekler!)
•••
Köprü gerekiyorsa tabii ki yapılacaktır. Üçün-,
cüsü de beşincisi de yapılır.
Ancak köprü yapımı, gerçek bir isteğe yanıt,,
bir soruna çözüm olmahdır.
Üçüncü köprü, İstanbul için zahiri bir taleptir.
Siz öncelikle 9-10 milyon insanı taşıyacak bir
çözüm üretin.
Var olan çözümieri geliştirin ve hızla devreye
sokun.
Örnegin metronun planlanan hatlarını bitirin,"
bitirtin; genişletin, çevre, otobüs bağlantılarını
kurun, kurdurtun.
Örnegin milyonları Üsküdar'dan vapurlarla
Beşiktaş'a taşıyın, oradan metroya bindirin ve
kentin dört bir yanına hemen ulaştınn.
Kadıköy - İstanbul arasındâ tüp geçit mi, met-
ro geçit mı her neyleyse milyonlar iki tarafa bek-
lemeden akabilsinler. Istanbul'un metro ana ar-
terleri kurulsun önce. •''
• • • -•'•• • KO
Sonra, gerisini merak etmeyin.
O zaman önümüze üçüncü-beşinci, onuncu
köprü projeleri ile gelebilirsiniz!
Istanbullu, eğer hâlâ ihtiyaç varsa, köprü pro-
jelerinize seve seve evet diyecektir.
(*) Belirlı bölgeler arasındâ çalışan hafif veya
hız.lı metro veya tramvay da otobüslere döndü;
şehir hatları gemileri de sabah ve akşam saat-
lerinde otobüslerden beter oldu!
Cindoruk: Crubu kuracağız
DTP'nin sandalye
sayısı 19 oldu
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) -55. hükümet,
8 yıllık kesintisız eğitım,
nüfus tespiti ve basın affı
hazırlıklan başta olmak
üzere, öncelıkli tasanlan
TBMM'den istediği bıçım-
de geçirebilmek için De-
mokralTürkiye Partısı' nin
(DTP) grup kurmasını
bekliyor. DYP'den istifa e-
den Izmir Bağımsız Mil-
letvekili UfukSöylemez ile
RP'den istif eden Gürcan
Dağdaş'ın katılımıyla TB-
MM'dekı sandalye sayısı
19'açıkanDTP'nın Genel
Başkanı Hüsamettin Cin-
doruk. Meclis grubunu
birkaç gün içinde kuracak-
lannı söyledi. Maliye Tef-
tiş Kurulu'nun, Dışbank
Genel Müdürlüğü döne-
minde 158 milyon dolar
yasadışı kredı dağıtmak ve
usulsüzlük yapmakla suç-
ladığı Ufuk Söylemez'in,
"sağ kotu" olarak çalıştıgı
DYP Genel Başkanı Tansu
Çflkr'i terk ettikten sonra
hükümet kanadını tercih
etmesi dikkat çekti.
Cindoruk, dün düzenle-
nen GtK toplantısında,
"ortak shil bir başan" di-
ye nitelediğı 55. hüküme-
te parti olarak eleştiri \e
uyanlarla katkıda buluna-
caklarını söyledi. Türki-
ye'ye yeni kurallar ve ku-
rumlar gerektiğini kayde-
den Cindoruk, "Anayasal
kurumlarda düzenleme
gerektiren alanlarda par-
lamento içi uzlaşma sağ-
lanmahdn*" diye konuştu.
Cindoruk, merkezi yöneti-
min yetkılerinin yerel yö-
netimlere dağıtılması ko-
nusundaki hükümet çalış-
malanna katkıda buluna-
caklannı söyledi.
İnsan haklannda Avru-
pa düzeyine gelinmesi ge-
rektiğini vurgulayan Cin- •
doruk. başta gazetecı lşık
Yurtçu olmak üzere dü-
şünce suçlulannın ceza- -
evinden çıkacaklannı um-.
duklannı kaydettı. Söyle-
mez \e Dağdaş'ın katilı-^
mıyla milletvekili sayısı
19'a yükselen DTP'de
grup kurma çalışmalannın
son aşamasına geldiğini
belirten Cindoruk. şöyle
konuştu: "Baa arkadaşla- -
nmızoı partimize kaülmak
için istifa süreçleri devam .
ediyor. Aşağı vııkan grup"
bazır. Bir veya iki arkada-'
şunız, bugün ve yann. ben-
densüreistediler,tabii ken-
dileri. partileri ile ilişkileri-
ni kesip DTP'ye kablma
sürecindeletf
Hükûmetiseçti
Maliye Teftiş Kurulu,
geçen yıl LapisHoldingta-.
rafından boşaltılan Dış-'
bank'ın Genel Müdürlüğü :
sırasında 158 milyon dolar '
yasadışı kredi dağıtmak ve '
usulsüzlük yapmakla suç-
ladığı Söylemez'in, Türk ;
Ceza Yasası'nın "emniye-
ti suiistûnal" suçunu dü- •
zenleyen hükümlen uya- •
nnca yargılanmasını talep •
etmişti. Belgesel ekleriyle.
birlikte 531 sayfa olan ra-".
por, REFAHYOL hükü-.
meti döneminde. "Hazi-"
ne'den sorumlu Devlet Ba-"
kanı" olarak "gereği yapü-
mak üzere" Söylemez'e'
gönderilince ayîarca su-
menaltında kaldı. Söyle- :
mez'in, yolsuzluk yargıla- '
ması endişesiyle, bir dö- '
nem "Haane'yi yağmala- '
yacak" diye suçladığı Me-;
sut Yılmaz'ın başındaki
hükümetten yana tavır
koyması dikkat çekti.