Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 TEMMUZ 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
ALLEGRO EVİN tLYASOĞLU
Istanbul festivaHerîııiıı arcbndanIstanbul'da festivaller, geçen hafta so-
na erdi. Doğan Hızlan'ın dediği gibi sa-
nat ve yaratıcıl ık durur mu neden birden-
, bire kesiliveriyor bu etkinlikler? Yaz ay-
,'. lannda sanat da mı tatile çıkıyor! Sanat
'. değil ama sanatı yöneten kurumlar tati-
, le çıkıyor.
25. Müzik Festivali'nin tortulannaba-
kınca büyük senfoni orkestralan ve ün-
lü şeflerle taçlandığını görüyoruz. Sa-
walltsch'ı. Muti'yi, Kuhn'u ve Slatkin'i
uzun zaman anımsayacağız. Ve izleyici-
•lerden gelen kimi eleştirilere kulağımı-
- zı açıyoruz:
tzleyiciler, genel olarak sponsora ka-
patılmış konserlerden, Smartel uygula-
masından, Aya Irini'deki konser sayısı-
nın fazlalığından, dinsel içerikli prog-
ıamlann yükünden, lngiliz sanatçılara
agırlık verilmesinden, konçertolann az-
lığından. piyanist, şancı ve tno eksikli-
• ğinden yakınıyorlardı.
Sponsora tümüye verilmiş konserler-
de hep bir kalp çarpıntısı yaşanır Kapı-
' larda kuyruklar oluşmuşken içeride ni-
ce koltuk boş kalacak mı acaba? Sahne-
' deki sanatçı açısından da rahatsızlık ya-
ratan bir durum! Kimi konserlerde bu
telaş yaşanmış. Smartel uygulamastnda
en iyi yeri aldım sanan nice dinleyici, en
yüksek rakamlı biletin en arka sırasında
bulmuş kendini. Bir arka sıra neredeyse
yan fiyatmiş. Ve de başından sonuna ay-
nı yer çıkmış şansına!
Aya trini, trafik bakımından ulaşılma-
sı en zor yer. Korolu yapıtlar ve oda mü-
zikleri için iyi bir akustik olsa da telli çal-
1
gılar ve piyano için hamam etkisi yara-
- tıyor. Bir de kuşlar! BBC Senfoni'nin
• kemancılankemanlannınnedenlideğer-
li olduğunu ve kuş pisliği istemedikleri-
• ni belirtince, topluluğun üstüne bir bez
gerilmiş.
Bu arada Brahms ve Schubert yılı bir
yana. en çok dinledığimiz besteciler de
lngiliz bestecileriydi. "tngOizşeıüiğinedö-
nüştü festival bu yıl" diyenler ne derece
' haklıydı bilemem. Çokdeğerli orkestra-
lar. nitelikli sanatçılar ve ilginç yapıtlar-
dı Ingilizlerin sunduklan. Ancak korolu
ve dinsel içerikli yapıtlann art arda di-
zilmesi ruhani havayı fazlaca ağırlaştır-
dı.
Bütün bu ufak tefek eleştirilere karşın
yirmi beşinci yıl çok özel bir yıldı. Ni-
teliğinden ödün vermeden bir kente can
katan festivahn 25 yıllık tarihini yazan-
ları kutluyoruz.
lüzik Festivali'nin tortulanna
bakınca büyük senfoni orkestralan ve
ünlü şeflerle taçlandığını görüyoruz.
Sawallisch'ı, Muti'yi, Kuhn'u ve
Slatkin'i uzun zaman anımsayacağız.
Geçen hafta Istanbul Caz Festivali
kapsamındaki resitalinden sonra Fazıl
Say, bu akşamdan başlayarak son derece
yoğun bir yaz takvimine giriyor.
lstanbul Kültür ve Sanat Vakfı yöne-
ticileri, Müzik Festivali'nin 25. yılını
kutlarken diğer festivallerden de klasik
müziğe gönderme yaptılar. Örneğin caz
festivalinde Feldneller'in ve FanlSay'ın
çalması gibi.
Fazıl Say. caz çalmayı birdinlenme. bir
eğlence olarak kabui ediyor. Geçen yıl
Aktüel dergisinin bir söyleşisinde şöyle
dıyordu: "Konserehazııİanırkenzorlan-
(fağundaeseıieri caza uyarbyorum. Bir an-
lamda alav ediyorum. Beni rahatlatıvor.
Cazla ilgim bu kadar. Yoksa ne caz din-
leykisinden ne de caz kulüplerinde hoş-
lanryorum."
Doğrusu ben de Fazıl'ı bir caz piya-
nisti, bir caz mûzikçisi olarak değerlen-
dirmek istemıyorum. Caz öğelerini gü-
nün diger bestecileri gibi seçmecilik yo-
luyla (eklektik) bestelerine katmasını;
ritimsel ve dogaçlama özelliğinden ya-
rarlanmasını, bu arada kompozisyonla-
rının da katmanlannı zenginleştirmesi-
nı dilıyorum.
Geçen hafta lstanbul Caz Festivali kap-
samındaki resitalinden sonra Fazıl Say,
bu akşamdan başlayarak son derece yo-
ğun bir yaz tak\ imine giriyor:
Bu akşam Monaco Prensi'nin huzurun-
da çalıyor. Şef Lawrence Foster yöneti-
mindeki Mo.nte Carlo Fılarmoni Orkest-
rası eşliğinde Saint-Saens'ın ikinci pi-
yano konçertosunu seslendirecek. Gari-
baldi Hanedanı'nın 700. yılını (1297-
1997) kutlama çerçevesinde. Monaco
Sarayı'nda yer alan bir haftalık gala kon-
serinde. Gunther Herbtg, Yuri Temirka-
nov, Jean-OaudeCasadesus ve Cansug
Kakhidze gibi şeflerle Murray Perahia.
Anne- Sophie Mutter, gibi ünlü solistler
de var. Yann akşam, Radio France de
Montpeller Festivali'nde Budapeşte Oda
Orkestrası eşliginde Mozart'ın La Ma-
jör (KV 488) piyano konçertosunu çala-
cak. Fazıl, bu konserde dinleyicilerden
gelen temalar üstüne o anda dogaçlama
yapacakmış. ilginç bir deneme olacak.
31 temmuz günü, Menton Festiv
r
ali'nin
açılış konserine Mozart'ın Do Majör
(KV 467) konçertosu ile solist olacak. Bu
açılış konserinin şefı ise ünlü kemancı
ShJomoMintz.'
Eylül ayındaünlü MermozGemisi'nin
solistleri arasına katılacak ve Lord Vfehu-
di Menuhin yönetimindeki English Cham-
berOrchestra ile tpek Yolu başlıklı ikin-
cı piyano konçertosunu seslendirecek.
Bu deniz üstü şöleninde dünyanın en ün-
lü, en deneyimli sanatçılanyla yeni par-
layan yetenekler bir araya geliyor. Gerek
geminin seyri sırasında, gerekse vardıgı
antik kentlerde konserler veriliyor. Fazıl
Say, geçen yıl bir rastlantıyla çagnldığı
Mermoz Denizüstü Festivali'ne bu yıl
özel olarak çagnlmış. Onunla gemide
yer alan ünlüler arasında; Bruno Cani-
no, Chrisrian Zacharias, Gidon Kremer,
Vladimir Spivakov, Yuri Bashmet, Jose
Van Dam, Jean- Pierre Rampal gibi isim-
ler var.
Geçen nisan ayında piyanist Ashke-
nazy'nin rahatsızlıgı nedeniyle ıptal et-
tiği Zürih ve Cenevre konserlerini üstle-
nen Fazıl, ünlülerin müzik menajerliği-
ni yapan Cecillia Ajans'm bünyesinde
önümüzdeki kış boyunca geniş çaplı bir
Avrupa turnesi yapacak. Sonraki yılın
progTamıdabelirlenmiş: Aralık 1998'de
New York Philarmonic Orkestrası eşli-
ginde Gershvvin Gala Konseri'ne solist
olacak.
Bu arada Teldec plak fırması ile yap-
tığı anlaşma sonucunda agustos ayında
kayda alacağı Mozart-Bach içerikli ilk
kompakt disk ardından Liszt-Scarletti
içerikli ikinci kompakt disk de ekim ayın-
da piyasaya çıkacak. Bunlardan da önem-
Iısi Fazıl'ın önümüzdeki mevsim Ma-
rim Vengerav ile kaydedeceği Mozart'ın
piyano- keman sonatlan dizisi.. Bütün
bunlar gerçekten kıvanç verici.
<£_
Ustiinyetenekli çocukyasasının acıklı öyküsii
'- AHMETSAY
ANKARA - Profesyonel müzik egitiminde *yurt-
dışında öğrenim yapma' olanagı, sadece bizim gibi
(
, işe sıfırdan başlayan ülkelerde değil, özellikle çağı-
mızda hemen her ülkede başvurulan bır yoldur. Ça-
ğımızı bırakalım, ilkçağdan başlayarak tarihin bütün
" dönemlenndebenzeruygulamalarhepgerçekleşmiş-
tir: Düşünür, bilgin ve sanatçılar, heybeyi omuza atıp
yedi düveli dolaşmışlardır. Ne demiş atalarımız?
"Çok yaşayan değfl, çok gezen biBr."
Uluslararası kültür etkıleşimi kapsamında Batı ül-
• kelerine öğrenci gönderilmesine ilişkin uygulama.
bizde 1925 yılında başlamıştır. Bunu 1929'da çıka-
' nlan 1416 sayılı yasayla 1943 'te yürürlüğe gıren 4489
sayılı yasanın getirdiği olanaklar izlemiştir. 1948'de
ise idU Biret ve Suna Kan için özel bir yasa çıkanl-
mış; bu yasanın yerini, 1956'da 'üstün yetenekli' ço-
cuklar ıçın 6660 sayılı geniş kapsamlı yasa almıştır.
Özetle devietin sagladığı yurtdışında eğitim olanagı
yasalarla pekiştirilmiş ve geliştirilmıştir.
Biz şımdi en son kabul edilen ve en gelişkin olan
6660 sayılı yasanın durumuna bakalım: Bu yasa,
' 1960'lann sonlannda uygulamadan kaldınlmıştır.
Birnoktayıvurgulamak istiyorum: Yasa kaldınlma-
mış, 'uyguhması kaldınlmış'tır. Bu nasıl olur? Yü-
rürlükteki bir yasa. nasıl olup da 'uygulama dış«' bı-
rakılır? 'Uygulanmayaıı yasa' ne demektir, ne işe ya-
rar° İşe yaramayacaksa neden yasalaşmıştır? Yasa-
• laştıysa otuz yıldan beri neden uygulanmamaktadır?
(Bu bir araba soru karşısında bizım Muzaffer Buy-
rukçu olsa $öyle derdi: 'Asabımı bozma! Salatayı bV
rak.hikâyeniyaz!')
Hıkâyesı şöyledir: Otuz yıl kadar önceleri. bu ko-
nuya bakan Rıfkı Danışman adlı 'Bakan'ın şu mın-
val üzere sözlerı gazetelere geçmıştir: "Ne Paris'i?
Kon>a'ya gitsinJer! M«1ana'yı öğrensinkr!'* Amma
velakin, Konya'da "Paris KonservahıvarT bulunma-
dığından ve Mevlana'nın çoksesli müzikle ılgisı ol-
madığından. bu dahiyane proje de 'hayat-ı insani'ye
geçememiştir. 6660 sayılı yasanın kapısını çalanlara
ise şu yanıt \erilmıştir: "Kanun mu dediniz? Kanu-
nu çiğneyen mi var? Biz hukuk devleti>iz be\im! Ka-
nun tabii Id >ürürlükte. ancak jüri toplananuyor."
Bujüri, otuz yıldan beri toplanamamıştır. Jüri top-
lanama\ınca "üstün yetenekli' çocuklarımız belırle-
nememış, yasa kendiliğinden 'işlemez' hale gelerek
tavandan sarkan sönmüş ampule benzemiştir. Bunun
"mucid'ı Rıfkı Danışman "dır.
Yasanın uygulanmayışından doğan boşluk. birkaç
yılda hemen hıssedildi. Her yıl yeniden gündemdeolan
yetenekli çocuklanmızın egitiminde şimdi ne gibi
bir yol yöntem tutulacaktı? Konservatuvarlanmızda
eğitim on ikı yaşında başlatılıyordu. Bu yaş sının, eğı-
timin en değerli ve bır daha 'elegeçmez' yıllan olan
ilk beş yılı gözden çıkaran bır 'yitik zaman' karşısın-
da önlem alınmasını dayatıyordu. Yaşamını müzige
Başvunı Puam
105 (Say. Söz.'EA.)
105(say./Söz./EA.)
105(Say./Söz.^ EA.)
105(Say.;Söz.EA.)
120 sayısal
Başviıru Puanı
120 (Sa>. Söz.'EA.)
120 (Say.'Söz.'EA.)
120(Sây./Söz./EA.)
ÖN KAYTT DUVTJRUSU
ANADOLU ÜNİVERSÎTESt ENGELLİLER ENTEGRE
YÜKSEKOKULU
«tŞÎTME ENGELLİ VE ORTOPEDİK ENGELLİ LİSE
MEZUNLARINA YÜKSEKÖĞRENLM OLANAGI SUNUYORUZr
İni\ersitemiz EngeOiler Entegre Yüksekokulu'nda
Işitme Etgelli Oğrendler:
- Yapı Ressamlığı ÖnlısansProgramı
-Bilgisa;ar Operatörlüğü Önlisans Programı
- Seramii Sanatlan Lisans Programı
- Grafık Sanatlan Lisans Programı
- Mimartk Lisans Programı
Ortopcdik Engelli ÖgrencUer:
-Yapı Ressamlığı Önlısans_Programı
- Bilgisa^ar Operatörlüğü Önlisans Prograıru
- Grafik Sanatlan Lisans Programı
Tukandad programlardan birisinde eğitim görmek istıyorsaruz, önkavnt için başvurunuz.
TûksekcKula, 1997 yılında ÖSS sınavını kazanan ve yukandaki başvuru puanına uygun
pıanı bımnanlar, başvuruda bulunabilirler. 1997 ÖSYS sonucunda bır fakülte veya yuk-
sekokulayerleştirilmiş olanlar da önkayıt için başvurabileceklerdir.
Önkayıtlır : 1-5 Eylül 1997
^etenek.ınavlan : 8-11 Eylül 1997
JLesin kî/ıtlar : 12 Eylül 1997 saat 15.00-18.00 ve 15 Eylül 1997'den itibaren me-
sai saatleri ıçinde 19 Eylül 1997 saat 12.00'ye kadar yüksekokulumuzda yapılacaktır.
Önka>ıt çin gerekli bdgeien
İşitmc erşclli ada>lar için:
' Her ık kulakta sensorineural ışitme kaybı olduğuna daır, heyet raporu ile son ıkı yıl
çinde ainmış safton odyogramı.
Ortopedk engeüi adajlar için:
" Tekerlddı sandalye kullanmak zorunluluğunu ve üst uzuvlannın işlevselliğınde kaybı
»lmadığnı belirten heyet raporu.
Her iki «Ja> grubu için:
" ÖSS sinuç belgesi ash veya fotokopisi.
' Fotğralı nüfus cüzdanının noterden tasdikli sureti. ; - .
1
Dört aiet fotoğraf.
' Ortaöjretim basan puanını gösterir belge.
** Önkant sonrası yetenek sınavlan ile ilgili bilgiler önkayıt sırasında açıklanacaktır.
' Posta m önkayıt yapılmayacaktır. Basın: 32307
KÜLTÜR • SANAT 293 «9 78 (3 HAT)
asasıns /•>, ^ Orkestra eşliginde •/
j Yılmaz m r a
Dogulu
* Genç Uygurlar
HARBİYE AÇIKHAVA TİYATROSUNDA.
Davetiyeler tıim Vakkoramalar ve A.K.M. gişelerınde sanlmaktadu.
E F E S P i l s e n ' ı n kullur ve s a n a t a k a t k ı l a r ı a r t a r a k surecc
KADIKÖY 2. SULH HLKUK MAHKEMESİ TEREKE
HÂKİMLİĞI'NDEN TAŞINIR MALLAR1N SATIŞİLANI
DosyaNo 1996 748
Kadıköv 2 Sulh Hukuk Mahkemesi tarâfından satılmasına karar \erilen aşağıda değeri ve va-
sıfları yazılı mallar bulunduğu Kozyatagı Hılmıpaşa Cad. Çamlık Apt. 28^9 adresinde açık artür-
ma ile satılacaktır Birincı amırmanın 25.8.1997 Pazartesi günü saat (12.00-12.15) arasında yapı-
lacağı. bu arttırmada alıcı çıkmaz \eya tahmın edilen değerin %75 ile satış masraflannı geçmez-
se ikinci arttırmanın 26.8 1997 Salı aynı yer ve saatlerde yapılacağı, ikinci ihalede de tahmın edi-
len bedelın
o
o40 ve satış masraflannı. rüçhanlı alacakların toplamını geçmek kaydı ile yapılaca-
ğı, satıştan dolayı tellaliye. damga vergısı ve Katma Değer Vergısı'nın müştenye ait olduğu. sa-
tışın peşin para ile yapılacağı, ıstenildiğındc 7 (yedi) gûnü geçmemek üzere satış bedelini ödemek
için mûşteriye mehil venleceğı. satış şartnamesınin ve satışa konu taşınır mallann dosyasında gö-
rülebileceğı. masrafı verildığındc şartnamcnın bır örneğı ıstcyene göndenlebıleceğinin, fazla bü-
gı almak ısteyenlenn vukanda dosya numarasıyla daıremize başvurmalan ilan oiunur 10.7.1997
Muhamnıcn bedeli lira, Adedi. Cinsi, V asıflan
80.000.(XK) - Muhtelıf kullanılmış ev eşyası. beyaz eşyalanyla bırlikte Basın: 32636
ve öğrencilerine adamış olan Mithat Fenmen, yetki-
lıleri geriletecek saygın kişiligiyle 'harikaçocukya-
sası'nın uygulanmasını istedi. Oysa yetkililer, karan-
lık niyetlerinde ısrarlıydılar: "Yurtdışıöğrenimin ve-
ri m sağlamadığı. de\ let bütçesine yük olduğu, baa öğ-
rencilerin kendi büdiğini okuyarak de>letin paraanı
çarçuretûğf" yolunda sahte gerekçeler ileri sürdüler.
Tanh onlan yalanlamıştır: Cumhuriyet döneminde uy-
gulanan 'yurtdışı öğrenim" dizgesinde tek bir üre'
yoktur. Bu müzıkçilerimızın tümü, sanatlannı ulus-
lararası düzeyde kabul ettırmişler, insanımızm yete-
neğini dorukta sergileme başansını göstermişlerdir.
Son çare. devietin desteğine gerek kalmayacak ye-
ni bir 'model
1
yaratmaktı. Piyanist Mithat Fenmen ve
kompozitör İlhan Baran, çağdaş dünyayla lafta de-
ğil. 'konser podyumlannda' yarışacak yeni kuşak
müzıkçıler yetıştiımeye yönelik bu modelin mimar-
landır. Kısaca 'özd statü' olarak nitelenen yeni mo-
del. yetenekli çocuklann eğitimine 6-7 yaşlannda
özel olanaklarla başlanmasını, 12 yaşında konserva-
tuvara devTedilmesıni ve konservatuvarda 'htdandı-
nlmış yoğun eğHûiTle beş yıl içinde yetiştirilmeshıi,
sonra da yaratılacak olanaklarla yurtdışına gönderil-
mesini öngörüyordu. 'Devlet'i ilgilendiren tarafıyla
sadece 'devlet konservatm'an'nda uygulanacak oian
'üstün yetenekli çocuklar için özel statü', Fenmen ve
Baran'ın büyük çabalanyla 'Bakanlar Kurulu'nda
onaylanmış, Resmi Gazete'de 15725 sayıyla 15 Ekim
1976 tarihinde yayımlanmıştır. Olağanüstü başarı ka-
zanan bu modelin ilk örneği, Fenmen'in öğrencisi pi-
yanist Oya Ünler'dir. Daha sonra gelen büyük dalga-
nın verimlerini 1982'de ölen Fenmen görememiştir.
Paris Konservatuvan'ndan mezun olan piyanist Ka-
munuı Gündemir ve Tulga
Cetiz ile kompozitör İlhan
Baran, 'hızlandınlmış yo-
ğun eğitim' in bütün yükünü
üstlenerek Muhiddin Dûrrü-
oğlu Demiriz, Fazıl Say ve
Yeşim Akkaya'ya çağımız
sanatımn tüm donanımlan-
nı kazandırmışlardır. Mu-
hiddin, Belçika Kraliyet
Konservaruvan'nda bugün
piyano profesörüdür ve vir-
tüöz olarak başanlarını sür-
dürmektedir.
Yeşim, Amerika'da ödül-
ler kazanmaktadır. Fazıl'ın
tırmanışındaki 'ivme', (ken-
di adıma söyleyeyim), 'dûş-
sd'dir.
Ve 'özel statü' kuşağı iş-
te burada noktalanmıştır. Ba-
kanlar Kurulu Karamamesı
kapı gibi ortadadır. Konser-
vatuvar yönetiminin karşısın-
da hıçbir engel yoktur. Ama
olağanüstü başan kazanmış
bu modelin uygulanmasın-
dan kaçınılmaktadır. Neden?
Çok değerli müzikçıler olan
ve dostluk bağlanm dolayı-
sıyla yakınlık duyduğum
konservatuvar yöneticileri,
bu konuda kendilerinı sorgu-
lamahdır. Sorun, "Türki-
ye'nin sorunu"dur ve evren-
sel planda düşünüldüğünde
'insanlığın' sorunudur; sav-
saklamaya hiç gelmez.
Yanıt beklıyorum.
Roma Yolu kazılıyor
• TARSUS(Cumhuriyet) - Içel'ın Tarsus ılçesınde
ortaya çıkanlan tarihi 'Roma Yolu'yia ilgılı kazıya,
Berdan Tekstil A.S'nin desteğivle başlandı. 1993
yılı sonunda Tarsus Beledıyesı tarâfından
Cumhuriyet Alanı'nda yapılan hafriyat sırasında
fark edilen tanhı 'Roma Yolu'. yaklaşık 3.5 yıldır
kazılıyordu. Bir süre önce ödeneksizlik yüzünden
durudurulan kazıya, Berdan Tekstil Yönetım Kurulu
Başkanı Muhteşem Ekenler'in sagladığı destekle
devam ediliyor. Prof. Dr. Levent Zoroglu'nun
denetiminde yapılan kazılarda 2300 yıl öncesıne ait
uygarlık yapıtlan günışığina çıkartılmaya çalışılıyor
Yedi metre genişliğinde. üzeri balık sırtı biçiminde
kaplama taşlan, siyah bazalt olan antik caddenin.
Helenistik döneme ait olduğu belirlendi. Yer yer
bozulmalar olmasına karşın caddenin zeminınin.
eski çağlardaki görünümünü önemlı ölçüde
koruduğu da anlaşıldı. Her ıki kıyısında kum
taşından yapılmış, iç bükey biçımli yağmur ve
kanalizasyon kanallan bulunan tarihi Roma Yolu.
yerli ve yabancı turistlerin de ilgi odağı.
Enka Vaktı'nda Çıplak Ayak'
• Kültür Servisi - Enka Vakfı tarâfından düzenlenen
'Yaz Dönerrü Kültür Programı" kapsamında
perşembe günü saat 21.15 'te Enka Vakfı Sadi
Gülçelik Spor Sitesi'nde, Neil Simon'un yazdığı.
Türkçeye Betül Mardin'ın çevirdığı "Çıplak Ayak'
adlı oyun sahnelenecek. Göksel Kortay'ın yönettığı,
Figen Soysal'ın dekor-kostümünü yaptığı o>unda.
Ash Öyken. Münir Kutluğ, Hakan Gerçek. Alp
Öyken ve Göksel Kortay rol alıyor.
3. Uluslararası Eskişehir
Festivali ppogpamı belli oldu
• Kültür Servisi -11 -19 ekim tarihleri arasında bu
yıl üçüncüsü düzenlenecek olan " Uluslararası
Eskişehir Festivali'nin programı belli oldu.
Açılışını, Uluslararası Eskişehir Festivali Senfoni
Orkestrasf nın yapacagı festivalde 'Musıca Viva
Oda Orkestrası' ve 'Leipzıg Yaylı Çalgılar
Dörtlüsü'nün de büyük beğeni toplaması
bekJenıyor. Brahms Yılı olması dolayısıyla ünlü
bestecinın yapıtlannı şef Betın Güneş yönetımınde
seslendirecek orkestraya, solist olarak devlet • •»
sanatçısı Ayla Erduran (keman) ve Rus çellıst
Alexander Rudin eşlik edecek. Ayrıca Moskova
'Musıca Viva Oda Orkestrası'da bu kez
Eskışehirliler için çalacak. Şef Alexander Rudin'in
yönetimindeki topluluğa soprano Natalya
Gerassimova solist olarak katılacak. Festival
programında aynca bugüne kadar 40"dan fazla
ülkede konser veren ve birçok uluslararası festivale
katılan Leipzig Yaylı Çalgılar Dörtlüsü de
Beethoven'ın yaylı çalgılar için bestelediği ve
Avrupa dostluğunun ifadesi olarak kabul edilen
yapıtlannı, 97'98 sezonunda 15'den fazla Avrupa
ülkesınde seslendirecek
Kardeşlik adına dans
• İZMİR(.\.A)- Avrupa Bırliği (AB) tarâfından
1997 yılının 'lrkçılığa Karşı Mücadele Yılı' olarak
ılan edilmesı dolayısıyla farklı külturlere bağlı 35
kışılik Roman grubu, Izmir'de dans erti. Gcleneksel
Çingene danslannı sergileyen 35 kışılik grup,
gösterinin ilk yansında enstrüman kullanmadan
söyledikleri halk şarkılanyla izleyicilerin beğenisini
topladı. ikinci bölümde gitar eşliginde müzıği
yorumlayan grup, sanat merkezini dolduran
Izmirliler tarâfından uzun süre alkışlandı. 'Anadolu
ve Endülüs Izmir'de Buluşuyor" isimli gösteri. 24
temmuza dek Ismet tnönü Sanat Merkezi'nde
izlenebılecek.
Yapı Kredi'den yeni kitaplar
• Kültür Servisi - Yapı Kredi yaz dönemine birçok
yeni kitapla girdi. Seyhan Özçelik'in "Gül ve Telve",
Orhan Duru'nun 'Yalvaçlann Öyküleri'ni anlattığı
ve ilk kez 1978 yılında basılan ve yirmi yıl aradan
sonra tekrarokur kaşısına çıkan 'Kısas-ı Enbiya":
son yüzyılın Boşnak edebiyatçı ve şairlerinin
tanıtıldığı 'Çağdaş Boşnak Edebiyatf. Tuğrul
Tanyol'un "Toplu Şiirler/1971-1995" adlı yapıtı Yapı
Kredi'den çıkan yeni kitaplar arasında yer alıyor.
Yayınevinin yaz döneminde çıkardığı bir başka vapıt
da Memet Fuat'ın 'Unutulmuş Yazılar" isimli
kitabı. 'Unutulmuş Yazılar' Memet Fuat'ın bütün
yazılannın derlenmesi yolunda ilk adım. Kitaptaki
yazılann büyük çoğunlugunu, yazann 1951-1955
yıllan arasında kaleme aldığı yazılar oluşruruvor.
Yapı Kredi tiyatro alanında yayımladığı yapıtlara da
biryenisini ekledi. Prof.Sevda Şener, "Yaşamın
Kınlma Noktasında Dram Sanatı' adlı yapıtında
antikten postmoderne dram alanındaki değişmeleri,
gelişmeleri değerlendiriyor.
Marsalis, caz festivallerinden
şikâyetçi
• Kültür Servisi - 4.
Uluslararası lstanbul
Caz Festivali'ne
katılan ve geçen
hafta Fransa'da 37.'si
düzenlenen Antibes
Festivali'nin
açılışını
gerçekleştiren
Plutzerödüllücaz
sanatçısı Wynton
Marsalis, yaptığı
açıkJamalarda caz
festivallerine
yönelik şikâyetlerini dile getirdi. Amerikah trompet
sanatçısı; özellikle Avrupa'da düzenlenen caz
festivallerinde sergilenen müzigin artık cazla
uzaktan yakmdan bir ilgisi olmadığını ve festival
programlannm giderek pop ağırlıklı olmaya
başladığını belittti. Pek çok caz grubunun caz
geleneği, zihniyeti, ruhu ve felsefesinden
uzaklaştığını belirten Marsalis, bu tür
değişikliklerin ıleriki yıllarda daha da seviyesiz bir
boyuta ulaşacagına inanıyor.