Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15TEMMUZ1997SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
Nüfiıs Artışı = îşsizlik
Prof. Dr. NURİ KARACAN
A
şın nufusun en iyi gös-
tergesi işsizüktir. Bır ul-
kede ışsızlık oranı (ış-
sızlenn çalışabılır du-
rumdakılere oranı). su-
reklı olarak yuzde
6 nın ustundeyse bu ulkede aşın nufus
vardır Yuzde 6, kapıtalıst ulkelerde
normal sayılan ışsızlık oranıdır Turkı-
ye de >ureklı yuzde 12 dolayındakı ış-
sızlıkle aşın nufuslu bır ulkedır Aşın
nufusa yol açan neden. hızlı nufus artı-
şıdır. Malthus (lngılız ıktısatçı, ölumu
1834). nufusun besın maddelen uretı-
mınden daha hızlı arttığını, aşın nufu-
sun kıtlıkJarla, savaşlarla bulaşıcı has-
talıklarla yenıden normale doneceğını
soylemıştı Soylenenler. gunumuzde
bazı yoksul ulkelerde geçerlıdır Kaldı
kı 198O'lı yıllann sonlanndan gunumü-
ze kadar. dunyada kışı başına tahıl ure-
tımı duşmektedır Bazılannın duşunce-
sıne gore aşın nufus kapıtalızme ozgu-
dur. sosyalıst toplumlarda nufus soru-
nu yoktur
Çın deneyımı bu duşuncenın doğru
olmadığını gosterdı 1949'daCumhun-
yet'ın kurulmasından sonra Mao, bır-
çok kez, '•Devrimi yaptık, üretimi art-
tırdık. başka bir şeye de gerek yok" de-
mıştı Fakat 1953 nufus sayımının so-
nuçlan (nufus yaklaşık 600 mılyondu),
duşuncesını değıştırdı Çın. yanda ke-
sılen ıkı doğum denetımı kampanya-
sından sonra aıle planlamasına 1971 'de
resmen başladı 1970"te Kuba, Latın
Amenka'nın. nufusu en yavaş artan 2-
3 ulkesınden bınydı Ne var kı Castro,
bırçok konuşmasında, bu nufus artışı-
nı da ekonomık gelışme ıçın hızlı bul-
du Aşın nufusu bulunmamasına kar-
şın. Sovyetler Bırlığı kurtajı 1936"da
yasallaştırdı Nufusu sınırlayıcıonlem-
lere Japonya 1948 'de. G. Kore 1961 Tde
başladı
Aşın nufusuna karşın Turkjye de hu-
kumetler aıle planlamasına sıcak bak-
madılar TurgutOzal,"80milyonoldu-
ğumuz zaman basrığunız yeri rirretece-
giz. O zaman Yunanistan bizden kork-
sun'"demıştı 80 mılyon olduğumuz za-
man doğacak ışsizlığı duşunup kork-
ması gerekenbızız Yunamstan'ıntuzu
daha kuru Başlannda aşın nufus soru-
nu yok Hızlı nufus artışı ışsızlığı art-
tırdığı gıbı. gelır dağılımını bozar, çok
çocuklu aılelenn tasarrufunu azaltır
(gıderek borçlanmalanna yol açar). ta-
nmda venmın azalmasınayol açar, ge-
cekondulaşmayı. hırsızlığı. cınayetlen
arttınr Nufusu hızlı artan bır ulke bır
yandan yatınmlannı arttmrken. ote
yandan nufus artışının yavaşlamasını
sağlamalıdır
Eski çağlardan bu y ana toplumlar. is-
tenmeyen çocuğu ve aşın nufusu onle-
mek için çeşitli yontemkr uygulamış-
lardır. Bunlann kımılen şunlardır Içı-
ne sokmama, dışan çekme. çocuk du-
şurme, e\ lılık dışı cınsel ılışkıyı yasak-
lama. dullann yenıden e\ lenmesını ya-
saklama geç e\ lılık bst uste kıtlıklar
geçıren Irlanda'da 20 yuzy ılın başlann-
da damadın ortalama y aşı 30' un ustun-
deydı
Gunumuzde uygulanan bazı önlem-
ler şunlardır Doğum kontrol hapı. ra-
hım ıçı araç kısırlaştııma prezervatıf
kurtaj. ntım yontemı Erkeğın kısırlaş-
tınlması en ucuz yontemdır Rahım ıçı
araç da ucuzdur Doğum kontrol hapı
bıraz daha pahalıdır. ne \ar kı bu ılacı
kullanmasinı bılmek gerekır Kurtaj pa-
halı bır yontemdır
Kısaca uç ulkedekı (Çın, Hındıstan,
Kenya) doğum denetımı uygulaması
uzennde duracağım Çin'de Mao'nun
sağlığında slogan "Geç evlen Bır do-
ğumdan otekıne uzunca ara ver Az ço-
cuk yap° idi. Mao'nun olumunden son-
ra nufus polifikası sertleşti. Slogan Her
kan-kocayabırçocuk biçiminedonuş-
tü. Tek çocuklu anne-baba daha çabuk
terefı ettınlıyor, anneye ek doğum ıznı
\enlıyor. çocuğa okula yazılırken on-
celık tanınıyor. aıleye devlet e\lennın
aynlmasında oncelıklı davranılıyordu
Doğum denetımı ıçın en çok rahım ıçı
araç kullanılıyordu Bunu kısırlaştırma
\e çocuk duşurmeızlıyordu Çin'de nu-
fusun artış hızı bınde 9'a kadar duştu
Bu buyuk bır başandır
Hindistan. aile planlaması uygulama-
ya 1951'de başladı \e erkeğin kısüaşn-
nlmasına öncelik verdL 1956-73 ara-
sında heryıl 3 1 mılyon kışı kısırlaştı-
nldı 1973-75 arasında kısırlaştırma
duraksadı Kısırlaştırma kâğıt uzennde
ısteğebağlıydı
Ne var kı çoğu kez ınsanlar tek tek
ya da toplu halde zorla kısırlaştınlıyor-
du 197
6-77'de8 3 mılyon kışı kısırlaş-
tınldı Bazı eyaletlerde ayaklanmalar
oldu. yüzlerce kışı oldu Kazandığı
1971 seçımınde Indira Gandi'nın slo-
ganı "Voksulluğa son ver" ıdı 1977 se-
çımınde muhalefetın sloganı "Indi-
ra'ya son ver, penisini kurtar" oldu
Gandı seçımı yıtırdı. kısırlaştırma tav-
sadı 1980'den sonra kısırlaştırmaya hız
venldı Bu kez kadınlar da kısırlaştın-
lıyordu Hındıstarr'da nufusun artış hı-
zı bınde 20'ye duştu
196O'lı yıllann ortasında Kenya'da
nufusun yaklaşık yuzde doksanı tanm-
la uğraşıyordu ve nufus çok hızlı artı-
yordu (bınde 43) 1966'dahukumet. aı-
le planlaması programını başlattı Ne
var kı Kenya"daki kabileier arasında
şkldefli bir duşmanlık vardı ve hiçbir
kabile doğum denetımıy le zayıfduşmek
istemiyordu. 197O'lı y ıİlann sonlannda
yapılan bır ankete gore halk, sekız ço-
cuklu bır aıley e ideal aile gozuy le bakı-
yordu 1980-90 arasında Kenya'da nu-
fus artış hızı yılda bınde 39 ıdı ve ure-
tım bu kadar hızlı artmadığı ıçın fert ba-
şına gelır duşüyordu EkvadorvePapua
Yenı Gıne'de nufus artış hızı Kenya'nın
yansı kadardı Fakat üretımı yeten ka-
dar arttıramadıklan ıçın bu ulkelerde
de kışı başına gelır 1982-92 arasında
duştu
Din. doğum denetimini onleyebilen
önemJibiretkendir.Kılıseye gore "Tan-
n, doğacak her çocuğu dunyaya koltu-
ğunun altında ekmekle gonderir'" ve
"İki kişinin kamı doynyorsa uç kişinin-
ki de doyar, uç kişinin karnı doyuyorsa
dort kişininki de doyar". 1968'de Ko-
lombıya'dakılıse, doğum denetımyon-
temlennı yayan Dr F.Tamayo'yu, obur
suçlamalar arasında CIA ajanı olmak-
la suçladı Dr Tamayo, gazetecılenn
u
Şimdi ne olacak" sorusuna, "Bir şey
olacağı yok. Kabinedeki beş bakanın
kansının aile planlaması hizmetlerini
ben yapıyorum" yanıtını verdı Nevar
kı. obur Latın Amenka ülkelennde kı-
lıse daha etkılıydı Nıtekım Latın Ame-
nka ulkelen nufus artış hızı, zaman
ıçınde en az duşen ulkeler oldu
Ekonominin örgiitlenme biçimi de
doğum denetiminin etkinliğini azalta-
bilir. Nıtekım Hındıstan'da tanmsal ke-
sımde aılelenn çok çocuklu olmasının
onemlı bır nedenı. anne-baba yaşlandı-
ğı zaman çocuklardan bınnın yadaote-
kısının onlara bakma olasılığının bü-
yuk olmasıdır Bu durumda sosyal sı-
gortayı tanm kesırrune yaymadıkça do-
ğum denetımı onlemlen etkın olmaya-
caktır Yıne, Hındıstan, Mısır. Jamaıka
gıbı ulkelerde tanm kesımınde aıle bı-
reylen yılın çoğu ayında pek meşgul
olmadığı halde, hasat mevsımınde bu-
tun aıle tam gün tarlada çalışmaktadır
Bu durumd3, sulama, makıneleşme gı-
bı yollarla venmı arttırmadıkça, uretı-
mı azaltmaksızın aıley ı kuçultme ça-
balan başanlı olamaz
Kişi başına gelir ve eğitimin artması,
köyden kente goç, doğurganlığı azaltan
uzun donemli etkenlerdir. Doğum dene-
timi doğurganlığı azaltan kısa donem-
li bir etkendir. Burun bu etkenlenn et-
kısıyle gunumuzde bazı ulkelerde nu-
fus artışı hemen hemen durmuştur Bu
ulkelerden kımılen şunlardır Isveç.
Danımarka. Ispanya, ttalya, Rusya. tn-
gıltere, Yunanistan 1980-90 arasında
dunyada yıllık nufus artış hızı bınde
17'dır Son 15 yılda, yoksul ulkelenn
çoğalma hızında da onemlı duşuşler
gozlendı Bununla bırlıkte, gunümuzle
2050 yılı arasında dunyada gerçekleşe-
cek nufus artışının yuzde 97'sının yok-
sul ulkelerde ortaya çıkacağı ongörul-
mektedır
Türkiye'de nufusun arOş hızı, son 40
yılda, binde 30'dan binde 18'e dbştü.
Doğu Anadolu'da ıse nufusun artış hı-
zı hâlâ bınde 44 ve çok yuksek Bugun
nufus artışı durmuş ulkelerde halkın
yuzde 95'ı bilinçli olarak gebelığı on-
leyıcı yontemlere başvurmaktadır Bız
de, resmen aıle planlaması pohtıkası
uygulayabılınz Ne var kı boyle uygu-
lama, dıne bağlı gruplann ve etnık
gruplann tepkısıyle karşılaşabılır
1976'da Hındıstan'da hukumet halka
parasız gebelığı onleyıcı ılaçlar dağıt-
mış, fakat halk tepkı göstermış, bunla-
n kullanmamıştı
ARADABİR
Prof. Dr. HALİL KIRBmK
ODTU Fen-Edebnat Fjk
Cumhuriyete Sahip
Çıkmak Görevimizdir
Turkıye Cumhurıyetı Devletı zor bır donemden
geçıyor Mıllet, vatan, cumhunyet ve devlet kavram-
ları uzerınde kargaşa yaratılmaktadır Cumhurıye-
tın yıkılmasi ıçın karşıt guçler seferber olmuş du-
rumda Yenı bır 'ıstıklal' savaşı belırtılerı gozlemek-
teyız Bır yanda cumhurıyetını korumak ve surdur-
mek ısteyenler, bır yanda sesını çıkarmayip kaza-
nana gore taraf olmayı planlayan 'eyyamcılar'', dı-
ğer yanda da, amacı, vatanı parçalamak olan ve
çağdışı ozlemler taşıyan ıç ve dış şer odaklan var
Hazıran ayının ıkıncı haftasında Genelkurmay
Başkanlığı'nın ust kademe burokratlar, yonetıctler,
basın mensupları ve kamuoyu ıçın yaptığı bılgılen-
dırme ve değerlendırme konferanslarında cumhu-
nyet karşıtlannın nasıl planlı hareket ettıklen ve kım-
ler tarafından desteklendıklen gozler onune serıl-
mıştır Durum vahım gorunmektedır Tehlıke kapı-
ya dayanmıştır Cumhunyet karşıtlarının ekmeğıne
yağ surecek anlamsız demokrası tartışmalarıyla
boşa vakıt harcanmamalıdır Vatan ve mıllet bu-
tunluğu tehlıkedeyken vatanın butunluğunu ma-
yınlayanları ya da onlarla bır olanları demokratık
olarak ıkna edelım gıbı gulunç tezlerle ortaya çıkan-
ları anlamak mumkun değıldır
Yukarıda soz edılen bılgılendırme toplantılannda
anlatılanlarla Soylev'de 1919 yılında ulkede 'ıç
ayaklanmalar' başlıklı kısımda anlatılanlar arasın-
dakı benzerlık hayret verıcıdır 'Istıklal Savaşı'nda
olduğu gıbı saflar bellı olmuştur Cumhurıyetı ve bu-
gunku çağdaş Turkıye'yı korumak ısteyenler, her
turlu hıleyı kullanarak onu yıkmak ısteyenler karşı-
sında yerlerını almalıdırlar Ulkenın başına çoken
kara bulutlaıia ılgılı olarak bızı uyaran ve aydınla-
tan ordumuza ancak mınnet duymalıyız Cumhu-
nyetı korumak ve kollamaktakı gayretınde, demok-
ratık kıtle orgutlen başta olmak uzere, tum sıvıl ke-
sım ordumuzun bu duyarlılığını desteklemelıdır
Gelışmelerden ders çıkarmış gorunmeyen bazı
sıyasıler, ordu boyle ıstıyor gıbı bahanelenn arka-
sına sığınıp sorumsuz davranışlar sergılemekte ve
bu tutumlanyla, henuz yıpranmamış bır kurum olan
orduyu bılerek ya da bılmeden hedef halıne getır-
mektedırler Seçtıklerımızın ve bızı ıdare edenlerın
soz konusu gelışmelerde gosterdığı davranışlara
bakıldığında gelecek seçımlerde ne yapılacağı hak-
kında derslerın olduğu muhakkaktır Vatandaş bu
deneyımlerden dersler çıkaracaktır Eflatun'un
Devlet kıtabında yer alan şu konuşmalar hem va-
tandaşlar hem de seçılecek olan sıyasıler tarafın-
dan iyi anımsanmalıdır
- Bır çoban ıçın en tehlıkelı şey nedır? Surulerı
korumakta kendıne yardımcı olan köpeklenn kotu
yetışmış olması, açlıkya da kotu huyları yuzunden
suruye saldırmaları, kopekken kurt olmalan değıl
- Evet, bundan buyuk tehlıke olamaz
- Yardımcılanmızın yurttaşlara boyle davranma-
lannı, onlardan daha guçlu olunca, iyi nıyetlı ko-
ruyucular olacakyerde amansız bırerzorba kesıl-
melerını ne pahasına olursa olsun onlemelıyız
- Pekı bunu onlemenın en iyi yolu, onlara ger-
çekten iyi bır eğıtım vermek değıl mıdır?
Seçtığımız kışılerden beklenılen, onlann devlet ve
mıllete yararlı olmalarıdır Bunu başaramayan kışı-
ler bırsonrakı seçımlerde sandıkta sıyaseten mah-
kûm edıleceklennı unutmamalıdırlar
Aydınlık gunler ıçın el ele vermenın demokratık
ve laık cumhuriyete dort elle sarılmanın zamanıdır
Ordu, laık cumhuriyete sahıp çıkarken bunu halk
ıçın yapmaktadır Kendısı ıçın değıl Bunun bılın-
cınde olarak ordumuza, devrımlere ve hukuk du-
zenıne sahıp çıkmalıyız
Ne Durumdayız...
— - j ;
T
Doç. Dr. ŞUKRAN ŞAHIN
ı urkıye'de bılımsel araştırmayı cıd-
'dıye alma duşuncesı çok yenı
Dunyadakı gelışmelere bakıldığın-
da. ozellıkle 1980'lerden sonra bı-
lımsel araştırmalann hız kazandı-
ğı gorulur Ulkemızde bu konuda
ılk cıddı ve re^mı gınşım, 1983 yılında Bılım
Teknolojı \uksekKurulu'nun(BT\ K)kuruluş
yasasının çıkanlmasıdır Ne var kı bu kurul ıkın-
cı toplantisinı. on yıl sonra, yanı 1993'te yapa-
bılmıştır İkıncıatılımıse 1988yılındaSayınTı-
naz Tıtiz'ın bakan olduğu donemde devlet ba-
kanlığıncakalemealınan 'BilimveTeknolojiPo-
ütikasradlıçalışmabelgesıdır BubelgedeTurk
Bılım Pohtıkası'nın (TBP) hedeflen ve ılkelen
ana çızgılenyle belırlenmeye çahşilmış ve bu
hedefe ulaşmak ıçın gereklı mevcut olanaklaralt
altayazılmış
1990 yılında ıse. 1 Bılım ve Teknolojı Şûra-
sı'nın toplandığını goruyoruz Ancak o gunden
bu yana ıkıncısı yapılamamış Oldukça genış
uzman katılımı ıle gerçekleşen bu toplantı tuta-
naklanna bakıldığında her uzmanın kendı ala-
nında saptadığı eksıklıklenn sunumu gorulur
Ancak takdır edılmelı kı bır alanda polıtıka be-
lırlemek oyle kolayca gerçekleşebılecek bır şey
değıldır Buşûrada konuy a daha genış perspek-
tıften bakan Prof Dı Nimet Özdaş'ın değerlen-
dırmelen dıkkat çekıcıdır ve zaten bu alandakı
çalışmalara da ıvme kazandırmıştır
1993 yılına gelındığınde BTYK ıkıncı top-
lantısını yaparak Bilim Teknoloji Belgesi'nı (do-
kumanını) kabul eder ve bunun uyaulanması ıle
TUBtT^Kgorevlendınlır TUBtTAK hemen bu
belgede belırlenmış olan alanlardakı uzmanlan
toplayarak çalışma gruplan oluşturur ve daha
sonra alt çalışma gruplan oluşturularak çalışma-
lar başlatılır Bu çalışmalar hızla devam etmek-
te TLBİTAK Bılım Teknolojı Pohtıkası Daıre
Başkanı Sayın AykutGöker 1995 yılında, 'Bi-
lim Sanayi Teknoloji Uçlemesi' adlı populer bı-
lım kıtabı olan yapıtını yayımlar Son derece ıç-
ten ve akıcı bır dılle yazılmış olan kıtabın ben-
de bıraktığı etkı, sonunda benı Sayın Goker'le
tanışmava kadar göturdu
TUBlTAK'tan destek alarak yaklaşık 1991
yılından ben proje yapmakta olmama karşın «ı
daırenın varlığından haberdar değıldım Sayın
Göker'ın bana verdığı çalışma raporlannı oku-
duktan sonra -bunlar yaklaşık 20 cıltten oluş-
makta- ıtıraf etmelıyım kı kestırebıldığımden
(tahmınımden) daha kapsamlı ve çok çalışma
yapıldığını gordum Bugune kadar yapılan ça-
lışmalar çok organıze olmasa da bır yere kadar
gelındığı gerçeğını kımse y adbimıyor Ne varkı
bu çalışmalar henuz yaşama geçınlebılmış de-
ğıl Uygulama surecının de, çalışmalann yapıl-
dığı bır sureç kadar surece gereksınımı var gıbı
eorunuyor
•••
Eksık olan v e kanımca en onemlı nokta bu ça-
lışma gruplannın ıçıne sosyal bılımcılenn katıl-
mamış olması Bılım ve teknolojı dendığınde
nedense akla hep fen bılımcıler gelıyor Amaç
teknolojı uretmek ve teknolojıyı kullanıma sok-
mak olduğuna göre, bunu kullanacak ınsanın
gereksınımı, kultüru, sosyal yapısının çok net bır
bıçımde tanımlanması gerekıyor Bu nedenle
sosyal bılımcılenn çalışma grubuna dahıl edıl-
mesı şart Anladığım kadanyla TUBtTAK da
bunun farkında ve umanm yakın bır tanhte bu
gerçekleşır
Butun bu çahşmalan TÜBİTAK, Yuksek
Planlama Kurulu'nun ısteğı doğrultusunda VII
5 yıllıkplankapsamındayurûtmektedır Buara-
da 43 mılyon dolar sermayelı Turk Teknolojı
Vakfı (TTGV) kurularak bu çalışma programı-
nın ıçıne katılmış Zaten bu çalışmalarla ılgılı
olarak çıkan yayınlar TLBİTA.K, TUB\ ve
TTGV'nın ortak çalışması olarak belgelendınl-
mış Gorulduğu gıbı, ulke hızla bılımsel ve tek-
nolojık vapılanmaya doğru gıdıyor, ancak daha
aşılması gereken çok yol var
Bılım pohtıkası kapsamında, gelecek yazım-
da 'Türkiye'de bilimsel araştırmaların dunı-
mu'nu ışlemeye çalışacağım
• WINDOWS 95
• VVORD7.0 '
• EXCEL 7.0"
• POVVER POINT
• ACCESS
• BİLGİSAYARLI
MUHASEBE
MIKRO, LINK, ETA
• BİLGİSAYAR
TEKNİSYENLİĞİ
HARDVVARE, SOFTMRE
10 Kısılik Sınıflarda
Her Öğrenciye 1 Bilgisoyar
ı.(0212) İU 04 04-224 09 09 247 44 68
HaMaııuı Cıd. No 245/251 K:i
Osmmkey • Wi 30240 İSTANtUl
ILAN
T.C.
KADIKÖY
ASLİYE
2. HUKUK
HAKİMLİĞİ'NDEN
EsasNo 1996 747
Mahkememızın
1996 747 esa;,,
1996 951 kararh ılam
ıle davacının Dursu-
nalı'nın ıptalıyle Tur-
gut olarak duzeltılme-
sıne karar venlmıştır
Ilanolunur 3 12 1996
Basın 30758
T.C.
SARIOĞLAN ASLtYE HUKUTC
HAKİMLİĞİ'NDEN
1996'67
Davacı Mehmet Adıguzel ıle davalılar Hazı-
ne ve Alamettın Beledıye Başkanlığı'nın arala-
nnda gorulmekte olan tescıl davasında venlen
ara kararı gereğınce.
Sarıoğlan ılçesı Alamettın Kasabası Ortaoba
mevkıınde kaın d Dursun Durman, Yusuf Adı-
guzel ve \\\ Hamurcu'nun g Çeşme sonrası
mera. k ve b Mıra ıle çevnlı nızalı yer davacı
Mehmet Adıguzel adına tapuya tescıl edılece-
ğınden bu yer hakkında bır hak ıddıa edenlenn
Sanoğlan Aslıye Hukuk Mahkemesı'nın
1996/67 esas sayılı ve 25 9 1997 saat 11 30 du-
ruşma gunlu dosyaya muracaat etmelen ılan
olunur 13 6 1997'
Basın. 28244
ŞEBİNKARAHİSAR KADASTRO
MAHKEMESİ'NDEN
Sayı 1995 65-1997 21
Davacı \asar Zengın vekılı Av Rafet Sanoz tarafından da-
valılar Cemıle Buyukkaraca. Hüseyın Çorek, Nazıre Kara-
kurt Sevım Urau, Nazıre Umu. Halım Umu. Sevgı Lmu. Ha-
lımek Bıresen Bozkurt. lbrahım Hılmı Kurtul. Zekıye Güneş
aleyhıne açılan kadastro tespıtıne ıtıraz davasının mahkeme-
mızde yapılan vargılaması sonunda.
Şebınkarahısar Kadastro Mahkemesı nın 9 4 1997 tanh.
1995 65 esas, 1997 21 karar sayılı ılamı ıleGıresun ılı, Şebın-
karahısar ılçesı, Kırkgoz Mahallesı. Oynargol mevkıınde bu-
lunan 345 ada 23 parselın 3264 09 m2 olarak davalılar adına
21 8 1995 tanhlı komısyon karannın ıptalı ıle mustakılın Ka-
zım oğlu Yaşar Zengın adına tapuya kayıt ve tescılıne karar
venlmıştır Ilgılı karar davalılardan Şebınkarahısar ılçesı,
Kırkgoz Mahallesmden Abdulkadır oğlu Husey ın Çorek, Ha-
san kızı Nazıre Karakurt, Tayyar kızı Sevım Umu, Abıdın kız-
lan Nazıre Umu, Sevgı Lmu, Abıdın oğlu Halım Umu, Hasan
kızı Zekıye Guneş adlanna 7201 sayılı Teblıgat Kanunu'nun
28 ve müteakıp maddelen gereğınce hukum ozetınını ılanen
teblığıne. ılan tanhınden ıtıbaren 15 gun sonra kesınleşeceğı
hususu ılanen teblığ olunur Basın 30475
ŞİŞLİ
3. SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1997 592
Davacı Anfe Bul-
duk tarafından mahke-
memıze açılan vası ta-
yını davasının sonun-
da,
Kurtuluş Bılezıkçı
Sokak Emek \pt No
153 7 Şışlı Istanbul
adresınde ıkamet eden
mahcur Murat Bul-
duk'a annesı Anfe
Bulduk, mahkememı-
zın 19 6 1997 tanh ve
1997 592 esas
1997711 karar sayılı
ılamı ıle vası tayın
edılmış oldu&u ılan
olunur 2 7 1997
Basın 30323
İLAN
T.C.
DENİZLİ 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
1996 177
1997/253
Davacı TEDAŞ Gen Müd adına Denızlı Muessese Mudurlüğu vekılı tarafından dava-
lı Güraş Gür Inşaat Taahhüt Tunzm Tekstıl AŞ aleyhıne açılan davanın mahkememızde
yapılan duruşması sonunda
Sâltak Mah no 13 Denızlı adresıne davalı Gûraş Gür Inşaat Taahhüt Tunzm Tekstıl
AŞ adına çıkartılan davetıyenın gen döndüğu, soruşturma ıle adresı tespıt edılemedığın-
den ılanen teblığıne karar venlmış olmakla, mahkememızın 27 3 1997 tanhınde venlen
karar gereğınce dava değerı 72 488 500 TL olduğunu HUMK 1/2. 8 ve 27 maddeler ge-
reğınce mahkememızın gorevsızlığıne, dava dılekçesının görev yonunden reddıne ıstem
halınde dosyanın görevlı nob sulh hukuk mahkemesıne göndenlmesıne, yargılama ve
harçların gorevlı mahkemece goz onunde tutulmasına karar venlmış olmakla ışbu kara-
nn ılan tanhınden ıtıbaren 7 gun sonunda teblığ edılmış sayılacağı ve teblığden ıtıbaren
15 gunun sonuna davalı Guraş Gur Inşaat Taahhüt Tunzm AŞ yonunden temyız etmedı-
ğı takdırde karann kesmleştırıleceğı karar davetıyesı teblığ yenne geçmek uzere ılan olu-
nur 1 7 1997
Basın 30710
İLAN T.C.
SİVTmnSAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
Sayı 1994 319 E
Davacı SaturTunstık Tesıslen Ltd Ştı Vekılı Av Nurten Çağlar tarafından davalılar Soner Sevınç ZekenyaSe-
vmç Yakup Daldal, Alı Daldal ve dahılı davalılar Fıgen Sevınç Zevnep Sezen Se\ın HavvaDaldal. Bednye Daldal,
Dondu Daldal. Hasan Basn Daldal, Nasıbe Daldal ve Rasım Daldal aleyhıne mahkememıze açılan tazmınat davası-
nın venlen ara kararı gereğınce Tum aramalara rağmen adresı tespıt edılemeyen ve son ıkametgâhı Yukarısebıl ko-
yu Haymana <\nkara adresınde olan davalılar Nesıbe Daldal. Rasım Daldal. Hasan Basn Daldal, Bednye Daldal ve
Dondu Daldal'ın duruşma gunu olan 29 09 1997 gunu saat 09 00'da mahkememızde bızzat hazır bulunmalan veya
kendılennı bır vekılle temsıl ettırmelen aksı takdırde yokluğunda yapılacak ışlemlere ıtıraz edemeyeceğı HUMK
213 ve 377 maddeler gereğınce ılanen teblığ olunur 01 07 1997 Basın 30665
İLAN T.C.
AVANOS KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo 1997 23
Davacılar Menekşe Şafak ve Yener Şafak vekıllen Av Ilhan Tok tarafından dava-
lılar Huseym Şafak ve arkadaşlan aleyıhne mahkememıze açılan Avanos Akarca ka-
sabasında kaın 113 ada 34 nolu parsele ılışkın tesbıte ıtıraz ve tescıl davasının yapı-
lan açık vargılaması sırasında,
Davalılar Husey ın Şafak. Elıf Yıldız, Menekşe Kurt. Zeynep Şafak, Burhan Şafak
ve Yaşar Şafak'ın adreslennın tum araştırmalara rağmen tespıt edılemedığınden ıla-
nen teblığıne karara venlmış olmakla
Belırtılen davalılann duruşma gunu olan 19 8 1997 gunu saat 09 00'da mahkeme-
mıze gelerek duruşmalara katılmalan ya da kendılennı bır vekıl ıle temsıl ettırme-
len, duruşmalara gelmedıklen ve kendılennı bır vekıl ıle temsıl ettırmedıklen tak-
dırde duruşmalara yokluklannda devam edıleceğı ve yokluklannda karar venleceğı
davetıye yenne kaım olmak uzere ılan olunur
Basın 30490
PENCERE
Postmodern..
Geçenlerde katıldığım bır toplantıda konuşma-
cılar demokrası yoksunluğundan yakındılar
Sordum
- Türkiye'de neden demokrası olsun kû
Bugun dunyada demokrasıyle yonetılen kaç ul-
ke bulunuyor? Bır beyaz kâğıt alın adlarını alt al-
ta yazın, sonra tek tek ışaretleyın
Neyı''
Çağdaş demokrasıyle sureklı yonetılen ulkelenn
ıkı nıtelığı var
1) O ulke duşunce evnmınde Aydınlanma'dan
geçmıştır..
2) Ekonomıde sanayi devnmını gerçekleştırmış-
tır
Adı ne bunun?
'Modemızasyon' '
Batı artık modernleşmeyı de sollayıp 'postmo-
dern ' çağa doğru mu yol alıyor? .
•
Türkiye'de demokrası neden olsun kı? Bız ne
'Aydınlanma felsefesı'nın ımbığınden geçmışız, ne
de sanayi devrımını yaşamışız1
Fıkır dağanmızla
toplumsal yapımıza demokrası ışleyebılır mO
Kordovuşu ağır basar
Polıse, polıtıkacıya, ışçıye, atanmışlara, seçıl-
mışlere, solcuya, sağcıya, yazara, askere, sıvıie,
sermayecıye, gokyuzunde uçan kuşa kızmakla de-
mokrası yuruyebılır mı^ Ortaçağın tarıkatını 'sıvıl
toplum orgutu' sayarak dıncılıkle demokrası yap-
mak ısteyen bır toplumda demokrası yaşayabılır
Koftehor68'lı geçınır
"Neden sosyalızmı kurmadı" dıye 1968'de Mus-
tafa Kemal'e kızardı
1998'e beş ay kaldı
Bızım koftehor bu kez "neden demokrasıyı kur-
madı" dıye yıne Mustafa Kemal'e kızıyor .
Hem bızımkı şımdı 'postmodem' oldu
Ne demek o?
Avrupa geçmış yuzyıllarda Ronesans'ı, Re-
form'u, Humanızma'yı Aydınlanma'yı yaşadı, en-
djstn devrımını gerçekleştırerek 'modernızas-
yon'u tamamladı
Pekı, bunun otesı yok mu?
Batı 'otesını' anyor 'posf'un anlamı da 'otesı'
değıl mı' Avrupa'da postmodern akım bunun
ıçın
Ancak daha modernızasyonu tamamlamadan
postmodern numarasına takılırsan, uçuklaşırsın
Şerıatçıyla halvet oldun mu, 'modern'\ gıder
'post'u elınde kalır, onu da tankata yaydın mı 'post-
n/ş/n'olursun
NasıP
Fethullah Hoca gıbı sarıkla mımbere oturup za-
mane sıyasetınde demokrasıcılık oynar, çevrene
Amerıkancı profesorlerı toplayıp postmodernızm
yaparsın.
•
2000'e 2 5 kaldı ama, Turk toplumu daha de-
mokrasının d'sını hecelıyor
Suç kımde?
Başımızda dıktator yok
1
Başbakanların btrı ge-
lıyor, bırı gıdıyor hukumetlerın bırı gelıyor, bırı gı-
dıyor, kaç seçım geldı geçtı'' Kaç parlamento do-
lup taştı? Dıle kolay 1946-1996 arasında yarım
yuzyılı yaşadık, ama, demokrasıden yoksunuz.
Yarım yuzyıldan ben gelıp gıden parlamentolar-
dan hıç olmazsa bırı, evrensel demokrası hukuku-
nun yasalarını neden bırbırı ardına çıkarmadı?
Mılletvekıllerının ellennı kollarını tutan kımdı'? Koy-
lu mu, ışçı mı, memur mu, aydın mı, asker mı, sı-
vıl mı, polıs mı oğrencı mı? Haydı çekınmeden
ıtıraf edelım Toplum çoğunluğu ısteseydı demok-
rası gumbur gumbur gerçekleşırdı
Modern olamadık, ama postu tarıkatın tekkesı-
ne sermeye gelınce bizden hızlısı yok
Ha' Bır de kımı postmodern, ordunun laık ol-
masına bozulmuyor mu
9
Tersını duşunelım
Sılahlı Kuvvetler ya laık olmasaydı? .
Trakya Bolgesı Musterı llışkılerı Temsılcılenmız-
den Sayın Suphı Oncul, 30 Hazıran 1997 tarıhı ıtı-
barıyla şırketımızden ayrılmış olup, Uskudar 5 No-
terlığı'nın 11 Temmuz 1997 tarıhlı ve 35004 sayılı
azılnamesı ıle şırketımızın kendısıne vermış olduğu
tum yetkılerden azledılmıştır
Şirketımız adına bu şahsa yapılacak odemeler ve
yıne bu şahısla yapılacak sozleşmeler geçersız
olacaktır lyı nıyetlı uçuncu şahıslara duyurulur
Lily ilaç Ticaret A.Ş.
ILAN
T.C.
SARIOĞLAN ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1996 68 Esas
Davacı Husnu -\lbala ıle davalılar Sanoğlan Mal Mü-
dürluğü \e Alamettın Beledıye Başkanlığı'nın aralann-
da gorulmekte olan tescıl davasında venlen ara karan ge-
reğınce,
Sanoğlan ılç Alamettın Kasabası "\vıpınan mevkıın-
de kaın d Yayla evlennın yolu, B Eşref Yabangulü'nun
yayla evı, K Hurşıt Yabangülu'nun yayla evlennın ara
sokağı, sonrasında Tayyıp Yabantaş ın yayla evı ıle çev-
rılı olan nızalı taşınmaza aıt bu nızalı yer davacı Husnu
*\lbala adına tescıl yapılacağından bu yer uzennde bu
hak ıddıa edenlenn Sanoğlan Aslıye Hukuk Mahkeme-
sı'nın 1996 68 esas sayılı ve 25 9 1997 tanhınde saat
11 30'dakı duruşmada bu dosyaya muracaatlan ılan olu-
nur
Basın 28245
KIRKLARELİ AŞLİYE HUKUK
HAKİMLİĞİ'NDEN
EsasNo 1993 127
Davacı Malıye Hazınesi
Vekılı Av Nılgun Ulgen- Kırklarelı
Davalı Muzaffer Ozkırlı
Dava Tapu ıptalı ve tescıl
Davacı vekılı tarafından mahkememıze venlen dılek-
çe ıle davalı Muzaffer Ozkırlı aleyhıne açılan tapu ıptalı
tescıl davasında, dahılı davalı Ercument Gırgm'ın adresı
tespıt edılemedığınden ılanen teblıgat yapılmasına karar
venlmekle Kırklarelı merkez Enklıce koyunde 274,275
ve 280 parsel sayılı taşınmazlann davalı adına kayıtlı ta-
pusunun ıptalı ıle adına tapuva tescılını talep ettığınden
duruşma günu olan 12 9 199"7
gunu saat 09 00"da duruş-
mada hazır bulunmasi veya kendısını bır vekılle temsıl
ettırmesı, aksı takdırde HLMK 213 ve 337 maddeler
gereğınce yokluğunda yargılamanın surdurulup sonuç-
landınlacağı dava dılekçesının teblığı yenne kaım olmak
uzere ılan olunur Basın 13073