03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15TEMMUZ 1997 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAM 15 TURKIYE İstanbul Edırne Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Y PB Y PB PB PB PB A 26 18 26 19 31 30 34 31 Zonguldak Y 24 Antalya Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Y Y Y Y Y Y PB Y 24 24 25 25 27 26 27 25 A 30 Kars Adana Mersin Dıyarbakır Şanlıurfa Mardın Siirt Hakkâri Van A A A A A A Y Y 32 32 36 36 35 35 33 28 25 Yurdun kuzey ve doğu kesımlerı çok bulutlu Marmara'nın dogusu, Karadenız. Iç Anado- lu nun kuzeyı ıle Doğu Anadolunun kuzey ve doğusu sağanak ve gok gürültülü saganak yağışiı dıger yerler az bulutlu ve açık geçecek Hava sıcaklığı bıraz aza- lacak Ruzgâr kuzey ve batı yönlerden hafıf ara sıra orta kuvvette, yağış anında kuvvetlı olarak esecek. AVRUPA Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn PB PB PB Y Y Y PB Y 23 23 21 21 22 21 23 23 Münih Y 21 Milano Berfin Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB A Y Y Y PB A 21 23 32 24 25 25 25 31 PB 25 ASYA Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bışkek Tiflis Kahire Y A PB PB Y A Y A 17 41 35 36 26 33 20 28 Şam 27 Parçab bulutlu Sısı t Çok bulutİL. ğrnjriu Karlı . Gök gurultülu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada runun içine oturdu. Elbette yöneticiler zammın gerekli olduğunu gösterecek gerekçelerle halkı uyutmaya çalışa- caklar. Oysa hükümetin bireylerimizdeki bellek zayıflı- ğına fazla güvenmemesi gerekiyor. Zira 10-15 gün önce REFAHYOL giderayak akaryakıta yüzde 12 zam yaptı. Yeni hükümetimiz sağolsun, "demokratikbirzafere" birde "zamza- fe/Teklemek, REFAHYOL'usollamaktelaşı ile yüz- de 12'ye yüzde 32 ekleyiverdi. Böylece toplum, bir ayda arka arkaya gelen top- lam yüzde 44 zammı "güven ve huzuriçinde" sin- dirmeye çalışıyor Kuşkusuz ilginç bir ülkeyiz. Dünün dehşet veri- ci olaylarını içeren defterleri bir anda kapatıyor, sanki her şey bu hükümetin işbaşına gelmesiyle çözümlenmiş, sanki geçen günlerin korku salan gelişmeleri bir daha geri gelmeyecekmiş gibi ha- valara kendimizi kaptırıveriyoruz. Oysa günümüzdeki heyecan, geçmişin ıstıraplı günlerini örtmüyor. Tersine, geçmiş gelecek için daha uyanık olmamızı gerektiriyor. Son bir yıl; irtica konusunda daha dikkatli ve ti- tiz olmamızı, hatta irticaya karşı yeni yasal önlem- lerin alınmasında "sayılamayacak kadar" büyük yararlar bulunduğunu anımsatmıyor mu? "Birbanş döneminin başlaması, huzur dönemi- ne girmiş olmamız" geçmişten ders almamızı en- gelleyecek söylemler midir? Unutmak mı? Örneğin sivil kesimin, açıkçası RP ve DYP dışın- daki partilerin "zamanında gerekli eylemleri yap- madıkları, RP hakkında bilgi ve belgeleri toplaya- madıklan, yargıya yardımcı olacak, hatta yargıyı harekete geçirecek girişimleri yapamadıklan bir drtamda" kurulan Batı Çalışma Grubu'nu "ihtiyaç dışı kabul etmek" acaba toplumsal sağduyuya uy- gun bir öneri midir? Evet, savlandığı gibi yeni hükümetle "huzur, gü- ven ve banş" geldi, kabul. Ama RP'nin ülkeye ne- ler hazırladığını kimse kestiremez. Yeni hükümetin ömrü bile tartışmalı. TBMM'nin 25 oy farkla güvenoyu vermesine fazla güvenme- mek gerekiyor. Dengeler hızla değişebilir, ola ki -pek arzu edilmez ama- bir gensoru ile hükümet düşürülebilir. Antilaik hareketlerin, irtica özlemlerinin toplu- mun derinliklerinde duraksamaksızın süreceğini hep birlikte göreceğiz. Antilaik eylemleri bu hükümetin ne ölçüde ba- şarıyla izlediği ve gereken önlemleri aldığını da.. Mesut Yılmaz hükümetinin gelişiyle RP ne inançlarıric^hrne de irticaya kol kanat geren poli- tikalardan asla vazgeçmedi. Bu gerçekler karşısında -askerlerin kurduğu bir kuruldur diye- Batı Çalışma Grubu'nu dışlamak yerine,'hükümetin antilaik hareketlere karşı yapa- cağı çalışmalara bu kurulun yardımcı olmasını di- lemek ve istemek, sağduyu mantığına uygun düş- müyor mu? "Toplumdaki gerginliği ortadan kaldırmak ve uz- laşmayı güçlendirmek", ancak sivil-asker kesim- lerin laikliği 'birlikte' pekiştirmeye çalışması, anti- laik hareketlere karşı 'birlikte' çözüm araması ile gerçekleşebilir. Cumhuriyet'in dünkü başyazısında yer alan şu satırları bir kez daha dikkatle okumalıyız: "Ordunun yaptığı öteki önemli iş, irtica tehdidi konusunda sivil otoriteyi uyarmasıdır. MGK'nin anayasal çerçevesinde askerler ağırlıklannı orta- ya koyunca, neredeyse devleti ele geçirmek sını- nna dayanan irtica tehlikesi karşısında siyasalpar- tiler harekete geçebildiler; sivil toplum örgütleri- nin ve kamuoyunun tepkilerini arkalanna alarak paıiamentoda gerekeni yaptılar." Bu gerçeği unutmamalıyız! Orduevine saldırı • Baştarafi 1. Sayfada dığı ses nedeniyle binada bulunan camlar da kınldı. 1112 numaralı odada kalan Dilek Aydın adlı bir subay eşi patlamanın etkisiyle şo- ka girdi ve kınlan camlar- dan yaralandı. Gümüşsuyu Askeri Hastanesi'nde alnı- na 2 dikiş atılan Aydın'm sağlık durumunun iyi oldu- ğu bildirildi. Saldırganla- nn olay yerinden siyah bir otomobille kaçtıklan belir- lendi. Saldında kullanılan lav silahı ise saldınnın ger- çekleştirildiği Harbiye İş- hanı"nın teras katında bu- lundu. Olayın ardından or- duevi ve saldınnın yapıldı- ğı işhanına gelerek incele- meler yapan İstanbul Em- niyet Müdürü Ramazan Er. saldınnın tek atımlık lav sîlahıyla vapıldığını be- lirlediklerini söyledi. Er. gazetecilerin olayı kimin gerçekleştirdiği yönünde- ki sorulanna ise "Örgütün adını koyacağız'' yanıtını verdi. Içışleri Bakanı Murat Başesgioğlu. saldınyla ilgi- li olarak emniyetin teyak- kuz halinde olduğunu ve gereken önlemleri alarak incelemelerini sürdürdü- ğünü söyledi. Çelik, bu sal- dınlan yapanlann ülkeyi bölmek. demokrasiyi yık- mak. polisi ve askeri yıp- ratmak istediğinı belirtti. Yetkililer saldında kul- lanılan silahın, bir süre ön- ce Vatan Caddesi'nde bu- lunan tstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne gerçekleşti- rilen saldındaki lav silahıy- la aynı özellikleri taşıdığı- nı belirttiler. Doğalgaz faciası • Baştarafi 1. Sayfada tan Caddesinin Aksaray- Topkapı arasındaki bölü- mü ise patlama olasılığı nedeniyle trafiğe kapatıl- dı. ÎGDAŞ'm doğalgaz sız- masna karşın yeterli ön- lem almamasını eleştiren uzmanlar. ölümlerin "ce- halet" ve "tedbirsizlik" ne- deni\ le meydana geldiğini savundular. Geçen şubat ayında Tuz- la'dameydara gelen tanker faciasında da aynı neden- lerlecan kaysının yaşandı- ğını anımsatan uzmanlar, "Bu kaza ilk değil. Daha büyük facialar da olabilir. Türkive iş güvenliği konu- sunda ciddi tedbirler al- mak zorundadır" dediler. Gaz sızıntısı nedeniyle doğalgaz hatlannda kont- rol yapılacağı için bugün saat 17.30'a kadar Fatih. Karagümrük, Topkapı'nın Vatan ve Millet caddeleri arasında kalan kısmı, Ça- pa. Fındıkzade, Haseki. Aksaray ve Yenikapı'nın bir bölümüne doğalgaz ve- rilemeyecek. Türkiye Kafltasya'da banş arayışındaTtFLİS (Cumhuriyet) - Cumhur- başkanı Süle\man Demirel. 24 saat- lik bir ziyaret için bulunduğu Gür- cistan'da. "Kafkaslar'daki sorunla- nn çözümlenmesinde banşçı bir ru- tum benimsenmesi. toprak bütiin- lüğü, içişlerine kanşmama. sınırla- nn değişmezliği ve kuvvete başvur- mama gibi ilkeler" çerçe\esinde ha- reket edilmesi gerektiğini bildirdi. Ziyaret sırasında. Cumhurbaşkanı Demirel ile Gürcistan Cumhurbaş- kanı Eduard Şevardnadze iki ülke arasındaki işbirliğinin derinleştiril- mesine ilişkin bir deklarasyona da imza attılar. Cumhurbaşkanı Demirel. Şevard- nadze'nin resmi konuğu olarak dün Gürcistan'a gitti. Demirel"in baş- kanlı|ındaki heyette. Dışişleri Ba- kanı Ismail Cem. devlet bakanlan Refaiddin Şahin ve Ahat Andkan. Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir. Tanm ve'Köyişleri Bakanı Mustafa Taşar ve Çe\~re Bakanı İmren Ay- kut'un yanı sıra birçok işadamı ve basın kuruluşlannın temsilcileri yer aldı. Demirel. TSİ11.15 'te vardığı Tıf- lis Ha^limanı'nda yaptığı açıkla- mada, Gürcistan'ın bağımsızlığını kazanmasının ardından iki ülke ara- sındaki ilişkilerin geliştığine dikkat çekerek Kafkasya'dakı sorunlann bir an önce çözülmesinin önemine işaret etti. Demirel ve Şevardnadze, öğleden sonra yaptıklan baş başa görüşme- nin ardından heyetlerarası toplantı- lara başkanlık yaptılar. Toplantılann ardından iki ülke arasındaki işbirli- ği olanaklanmn arttınlmasına yö- nelik olarak bir deklarasyon imza- landı. Türkiye ve Gürcistan arasında, ilişkilerin hukuki temellerinin atıl- masına yönelik olarak 7 tane anlaş- ma, protokol ve sözleşme imzalan- dı. Demirel. ımza törenlerinin ar- dından düzenlenen ortak basın top- lantısında. Türkiye veGürcistan'ın. Kafkaslar'da huzur ve işbirliğine at- fettikleri önem itibanyla geleceğe birlikte bakmak durumunda olduk- lannı belirtti. Demirel. "Sayın Şe- vardnadze ile yapngımız görüşme- lerde. ülkelerimi/in Kafkas\a"nın bir banş, istikrar ve işbüiiği bölgesi- ne dönüşrüriilmesi hususunda ve bölgesel sorunlann uluslararası hu- kuk prensipleri çerçevesinde çözüm- lenmesinde görüş birliği içinde ol- duklannı tevit ettik" dedı. Demirel. yeni enerji coğrafyala- nnın dünya ekonomisi ile bütünleş- mesıne Türkive ile Gürcistan'ın bir- likte katkıda bulunmaya devam ede- ceklerinı söyledi. tki ülke arasındaki toplam ticaret hacminin 95 milyon dolara geriledi- ğinin altını çizen Demirel. "Halen Gürcistan'da iş yapan Türk flrma- lannın savisı. olması gerekenin geri- sindedir. Keza, Gürcü fırmalannjn da Türkiye'de iş yapmalannı bekle- diğimizi belirtmek isterim" dedi. Demirel. iki ülke arasındaki tıcan ilişkilerin arttınlması için şu önlem- lerin alınması gerektiğıni söyledi: # Sarp ve Türkgözü sınırkapıla- nna ilaveten Çıldır Aktaş yöresinde açılacak üçüncü bir sınır kapısı. iki ülke arasındaki ticaretin artmasına zemin sağlayacaktır. # Kars-Tiflıs Demiryolu Proje- si'ne büyük önem veriyorum. Bu hat. hem sosyal hem de ekonomik ilişkilerimizeivmekazandıracaktır. # Gerek Avrasya Koridoru Pro- jesi'nin boru hatlan bölümü çerçe- vesinde gerek bundan ayrı olarak enerji alanında aramızda geniş iş- birliği potansiyeli mevcuttur. Şevardnadze de Tiflis Havalima- nında. Demirel'in üçüncü kez ülke- sıne geldiğini. Demirel'in 5 yıl ön- cesindeki ziyaretinde Gürcistan'ın savaş halinde olduğunu anımsata- rak "Sizlerin gayretiyle bu beş yılda Karadayı'dan Sabiha Gökçen 'e madalya Genelkurrnay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkj Karadavı, Türkiye'nin "vangın bölgesi"nde yer aldığını belirterek, gücünü halktan alan Türk ordusunun caydıncı olması gerektiğini vıırğuladı. Atatürk'ün manevi kızı ve ilk Türk kadın pilotu Sabiha Gökçen oturduğu evini. Suzan Gönç de Gölbaşı'nda bir arsasım Türk Silahlı Kuv>etleri'ni (TSK) Cüçlendirme Vakfi'na bağışladı. Bağışlar nedeniyle Gökçen ve Gönç'e alün madalya ve onur berat verildi. (Fotoğraf: AA) Baü'ya Kıbrıs restiI Baştarafi 1. Sayfada nu başlatacağımızı bütün Batı baş- kentlerine ilettik'* dedi. ABD, Ingiltere ve AB"nin baskı- sının yanı sıra REFAHYOL döne- minde sergilenen tav izkâr politika- lann tahribatını da gidermeye çalı- şan Türkiye, Batı ile ilişkilerinde, önüne konan Kıbns sorununda çok kritik bir sürece girdi. Başbakan Yardımcısı Ecevit. TRT'de dün sabah yayımlanan "Ha- ber Gündemi" programına katıla- rak AB'nin Kıbns ile tam üyelik gö- rüşmelerine başlama karan alması- nı değerlendirdi. ABD yönetiminin. GKRY lideri GlafkosKlerides ile KJCTC Cumhurbaşkanı RaufDenk- taş'ı Ne\v York'ta bir araya getirdi- ğini belirten Ecevit. AB'nin Kıb- ns'la tam üyelik görüşmelennı baş- latma karannı Ne\v York toplantıla- nnın yapıldığı bir sırada almasına dikkat çekerek şu görüşleri iletti: "Güney Kıbns, Türkiye'ye rağ- men ve KKTC'den ayn olarak .\B'ye girdiği takdirde. zaten Rum- lann istediği çözüm de gerçekleşmiş olacak. Bu durumda arük diyaioğu sürdürmenin ne anlama geleceğini bflnüyorum. Çünkü Türk tarafinın iradesi dışında bir çözüm alnuş ba- şını gidiyorolacak. Bu durumda,ön- celikle .ABD'nin .VB'yi uyarması beklenir. Aksi halde kendi girişüniy- le başlattığı divalog anlamsız hale gebniş olacaktır. Ancak Türkiye, bu konuda çaresiz değildir. Daha önce Sayın Cumhurbaşkanınuda KKTC Cumhurbaşkanı'nın ortak açıkla- malan olmuştu. Eğer bu, AB'de Rum kesiminin üveliksüreci durdu- rulmazsa Türkiye ile KKTC arasın- da da bir kısmi bütünleşme kaçınıl- maz olacaktır. Yani KKTC vine ba- ğunsız bir dev let olarak kalacakur, ama dış ilişkilerini ve dtş güvenliğini resmen Türkiye üstlenecektir. Eko- nomilerinüz bütünleşecektir. Yani Türkiye, çaresiz durumda kabnaya- caktır}' Kıbns Rum Yönetimi'nin Rus- ya'dan almayı kararlaştırdığı S-300 füzelerine ilişkin eğitimi yine Rus askerlerinin vereceğine dikkat çe- ken Ecevit. Güney Kıbns'ın bir Rus üssü haline gelmekte olduğunu söy- ledi. Ecevit, bundan cüret alan Rumlann, iki toplumlu, iki kesimli ve iki kesimin eşitliğine dayalı fede- ral çözüm arayışını umursamaz ha- le geldiklerini vurguladı. AB ve Kıbns işlerinden sorumlu Devlet Bakanı Prof. Gürel. Cumhu- riyet'e yaptığı açıklamada. AB'nin Rum yönetimiyle tam üyelik müza- kereleri sürecini başlatma karannın belli olduğunu söyledi. Gürel şöyle konuştu: "Bu görüşmelerin ocak avında başlamasmı beklemeyeceğiz. KKTC ve Türk cumhurbaşkanlan- nın aldığı karardoğnıltusunda Kıb- ns Türk tarafi ile adım adım enteg- rasyonu ilan edeceğiz. AB Komisyo- nu'nun yann bu konuda yapacağı resmi açıklamav ı da hanrlatarak bü- tün AB ülkelerine bir mektupla KK- TC'nin egemenliğine halel getirme- den entegrasyona gideceğinıiri bil- dirdik." Bu çerçevede Cumhurbaş.kanı Süleyman Demirel ile KKTC Cum- hurbaşkanı Rauf Denktaş arasında 20 Ocak 1997 tarihinde imzalanan deklarasyon kararlan uyannca. Tür- kiye ile KKTC arasındaki ekono- mik işbirliği projelerinin dennleşti- rilerek birleşme yolunda ilk adımın atılacağının yakında ılan edilmesi bekleniyor. Türkiye. 1959 Londra ve Zürih anlaşmalan uyannca Kıb- ns'ın kendisinden önce AB'ye gire- meyeceği tezini ışlıyor AB raporu karamsar AB Komisyonu'nun Türkiye-AB ilışkileri açısından "kritik bir döne- meç" olarak değerlendirilen \e ya- nn resmen açıklanması beklenen ra- porda. Türkiye'nin, birliğin genişle- me sürecine "katılamayacağına" yönelik ifadelerin yer alması bekle- niyor. Şükrü Sina Gürel, Rum tara- fı ile tek yanlı üyelik müzakereleri- ni ocak ayından itibaren başlatma karan alan AB'nin Türkiye'nin tam üyeliği konusunda beklediğinden de daha kötü perspektif çizdiğine dik- kat çekti. AB Komisyonu'nun Türkiye ve Kibns'a ilişkin üyelik politikalan- nın yann resmen açıklanması bek- lenirken birliğin gayri resmi yollar- dan Ankara'ya bu konulardaki olumsuz tutumunu ilettiği öğrenil- di. AB Komisyonu, tam üyeliğe a- day ülkelerin sosyo-ekonomik du- rumlannı belirten raporlan ve birli- ğin genişlemesi ile ılgili "Gündem 2000" adlı belgeyi yann açıklaya- cak. Aday ülkelerin tam üyeliğe ne kadar yakın veya uzak olduklannı belirleyecek raporun Ankara'ya do- laylı ulaşan bölümlerinde, Türki- ye'ye yönelik olumlu ifadelerin yer almadığının belirlenmesi Dışişleri Bakanlığı'nda büyük rahatsızlık ya- rattı.Taslakmetni 1200sayfayıbul- duğu bildirilen Gündem 2000'in "Batı Avrupa'nın ekonomik ve sos- yal yapılan ile Doğu Avrupa'nın ge- lişmekte olan demokrasilerini evlen- dirme yolundaki tarihi çaba" olarak da nitelendirilıvor. AB'nin dönem başkanı Lüksemburg'un Başbakanı JeanOodeJunckerin. "Bazıaday- lara henüz hazır olmadıklannı ke- sinlikle söyleyeceğiz'' dediği rapo- run. AB üyesi 15 ülkenin ortak ta- nm politikalan ve yapısal fonlarla ılgili önerileriyle de geniş tartışma yaratacağı bildiriliyor. TBIVEVrde toplantı AB Komisyonu'nun hazırladığı raporla ilgili çıkan haberlerin ardın- dan. Başbakan Mesut Yılmaz. Baş- bakan Yardımcısı Bülent Ecev it. Dı- şişleri Bakanı İsmail Cem, Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel ile Dışiş- leri Bakanlığı Müsteşan Büyükelçi Onur Öymen'in katılımıyla güven oylamasının ardından TBMM'de bir değerlendirmetoplantısı yapıldı. Bu toplantıda. Türkiye komis>ondan çıkacak karara göre, alacağı önlem- leri öncelik sırasına göre tespit etti. Klerides umutsuz Bülent Ecev it'in KKTC ıle enteg- rasyon, Rauf Denktaş'ın ise "ildböl- gelilikte mültecilerin eski yerlerine dönemeyeceği" yönünde yaptığı açıklamalar. Rum kesimi lideri Glafkos Klerides'i karamsarlığa sü- rükledi. Klerides dün sabah, ABD Başkanı Bill CKnton'ın Kıbns tem- silcisi Richard Holbrooke'u kabu- lünden sonra Rum gazetecilere yap- tığı açıklamada, Ecevit ve Denk- taş'ın sözlerinden rahatsızlık duy- duğunu söyledi. Klerides, son açık- lamaların ardından 11 ağustosta başlaması beklenen Cenev re görüş- melerinden sonuç çıkacağını san- madığını bildirdi. Klerides, adada çok sorun olduğunu belirterek "Günde 24 saat çalışsakyine de bi- tiremeyiz" dedi. "Yıllardır de\am eden Kıbns sorununun Cenevre'de yapılacak birkaç günlük görüşme- lerleçözümlenmesinin düşünüleme- yeceğini" kaydeden Klerides. "Ce- nevre toplantısı sonunda bir ortak biidiri yayımlanabUirse bu en iyi so- nuç olur" şeklınde konuştu. dostluk Uişkileri açısından çok önemli mesafeler kaydettik" dedi. Kendisinin ve Gürcistan halkının, bugün yapılacak görüşmelere bü- yük önem verdiklerini belirten Şe- vardnadze. Demirel'i -dünyacaün- lü siyasetçi ve büyük devlet adamı" olarak nitelendirdi. Demirel. "Ortakdeklarasyonda Bakü-Ceyhan boru hattmdan söz edilivor. Acaba Rusya'nın tutu- mundan emin misiniz" sorusunu yanıtlarken. Bakü-Ceyhan boru hattının ekonomik bir olay olduğu- nu ve alternatifinin bulunmadığını söyledi. Demirel. "Onun için siya- setin konusu olmayacaktır" dedi. Rusya ile de dostluk ilişkileri kur- mak istediklerini kaydeden Şe- vardnadze. petrol boru hattı konu- sunun kendi özellikleri bulundu- ğunu belirterek "Bunu kabul etme- mek kimsenin inhisarında değil" dedi. Tiflis Devlet C'niversitesi'nde düzenlenen törenle Demirel'e"se- refdoktorasr unvanı verildi. Rek- tör Roin Metreveli. törende yaptığı konuşmada. Demirel'in herzaman Gürcistan'a yardım elini uzattığı- nı kaydetti. Şevardnadze de Demirel onuru- na akşam yemeği verdi. Cumhur- başkanı Demirel, bugün öğle saat- lerinde Türkiye'ye dönecek. Ecevit: Azerbaycan Nahçıvan ile birleşsin Öteyandan Başbakan Yardımcı- sı ve Devlet Bakanı Bülent Ecevit, Azerbaycan"ın Nahçıvan ile birleş- mesinin sağlanması durumunda Türkiye'nin doğrudan Azerbay- can'a. Hazar Denizi'ne ve Orta As- ya'ya açılabileceğini kaydetti. Belgede sahtecilik Özer Çiller hakkındaki sbruşturmada ilerleme EVtN GÖKTAŞ ANKARA - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in "yasa ve genel ahla- ka aykın şekilde servet edindiği" saviarını araştırmak üzere kurulan TBMM Soruşturma Komisyonu'na sunduğu belgelerde sahtecilik yaptı- ğı gerekçesiyle Özer L çuran Çiller hakkında başlatılan soruşturma iler- liyor. Ankara Cumhuriyet Başsav cısı Ü- han Mesutoğlu, ANAP Milletvekili Yüksel Yalova'nın ocak ayında yap- tığı suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmayla ilgili Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada. ABD'den iste- dikleri bilgi \e belgeleri TBMM So- ruşturma Komisyonu'ndan temin et- tiklerini bildirdi. Mesutoğlu. "Özer Çiller hakkında dav a açıp açmayaca- ğımıza bu hafta içinde karar verece- ğjz" dedi. Mesutoğlu. daha önce yap- tığı açıklamada. soruşturmanın geri çekildiğini belirterek Çillerler'ın ABD'de sahibi oldukları Marsan Holding'e bağh GCD. lnc. şirketine ait bilgileri, adlı yardımlaşma çerçe- vesince ABD'den istediklerini açık- lamıştı. TBMM Soruşturma Komis- yonu da aynı konuda daha önce ABD'deki Sulh Hâkimliğı'nden bil- gi ve belge istemiş. Sulh Hâkimliğı ise söz konusu bilgi ve belgeleri bir gün içinde Türkiye'ye göndermişti. Özer Çiller'in sahtecilik yaptığı so- nucuna vanlması durumunda, TB- MM Soruşturma Komisyonu'nun 15 Ocak 1997 tarihinde verdiği "Tansu Çiller'in Yüce Divan'a sevldne gerek yoktur" şeklindeki karar. önemli da- yanaklanndan birini yıtirecek. 8 yıl için • Baştarafi 1. Sayfada me hedefleri yüksek hıtuhnahdır. b- köğretim bir bütün olarak düşünül- melidir. 2005 yıbnda ortaokullar da yüzde 100 okullaşnuş olmalı" denil- di. Raporda. 8 yıllık kesintisiz zorun- lu eğitimi teşvik amacıyla 657 sayılı Devlet Memurlan Yasası'nda ve ka- mu kuruluşlanndaki istıhdamla ilgi- li diğer mevzuatlarda değişiklik ya- pılarak, ortaokul mezunu olmayanla- nn KlT'lerde memur. hizmetli ve iş- çi olarak çalıştınlmamasını öngören hükümleringetirilmesiistendi. Ece- vit dün TRT'de yaptığı konuşmada, dünyada zorunlu temel eğitimi 5 yıl- la sınırlı kalan ülke sayısının 4-5 ci- varında olduğuna dikkat çekerek, "Türkiye eğitime büyük önem ver- mesi gereken bir ülke. Kimsenin kuş- kusu olmasın. önümüzdcki ders yılı. yani bu sonbaharda başlayacak ders yılına 8 yıllık kesintisiz temel egitim uygulaması yetişeeektir*' dedi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada Bir başka tanımla Türkiye'nin Doğu'ya açılan en önemli kapısı... Orta vadeli hesaplarda, tıpkı Benelüks ülkeleri gi- bi Türkiye, Gürcistan, Azerbaycan. hatta sorunlar çözülürse Ermenistan'ı içine alacak bir "model" şekillendiriliyor. Burun kıvırmamak gerekiyor, her şey hayalle başlar... Hiçişlerimizden.. affedersiniz içişlerimizden ba- şımızı kaldırıp çevremizle daha sağlıklı ilgilenebil- sek, komşularımızla çözülmesi gereken sorunlar- dan çok paylaşılabilecek değerler olduğunu göre- ceğiz... Tabii paylaşma deyince paylamayı anlama- mak gerekiyor. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, altı bakan- la birlikte Tiflis'te. REFAHYOL döneminde Demir rel'in gezilerine katılan bakan sayısı çok az olurdu. Gürcistan gezisindeki bakan desteği, hükümetin Demirel'e teşekkürü olsa gerek. Demirel'in Gürcistan Devlet Başkanı Şevard- nadze yle dostluğu, Karadeniz'in derinliklerine uzanıyor. Başta Karadeniz Ekonomik İşbirliği (KEİ) toplantılan olmak üzere, iki lider son bir yıl içinde üç kez bir araya geldiler. Bakü-Ceyhan boru hattıyla ilgili demeçleri yan yana koysak, sanırım Bakü'den Ceyhan'ayol olur- du... Hattın yapımında önemli köprülerden birı, Gürcistan toprakları. Gürcistan'ın hatta itirazı yok. "Geçiş paramızı iyi tutun yeter" diyor. Görüşmelerde doğal olarak petrol de ele alındı, ama boru hattı bu gidişle daha çook "resmi ziya- ret", "özel demeç", "son dönemeç" kaldırır... Gürcistan'la ilişkilerimiz en az Orta Asya ülkele- ri kadar, "kardeşiik" zeminini de barındırıyor. Tür- kiye'de yedi milyona yakın Kafkas kökenli yurtta- şımız var. Kafkas kökenlilerin ağırlıklı olduğu yer- leşim yerimizin sayısı ise bini aşıyor. TBMM'deki Gürcü kökenlilerin sayısı onun üze- rinde. Metin Arifağaoğlu, Refaiddin Şahin, Bil- tekin Özdemir ilk akla gelenler... Acar-Macar... Gürcistan'ın nüfusu 5.5 milyon. 13. yüzyılda da buna yakındı. Kıyımlar, dış saldırılar nüfusu büyük ölçüde azalttı. 13. yüzyıldaki nüfusa ancak 1980'lerde ulaşılabildi. 70 bin kilometrekarelik Gürcistan'da üç de ö- zerk bölge ve cumhuriyet var: Acaristan, Abhazya, Güney Osetya... Acaristan'ın başkenti Batum. Türkiye'yle de iliş- kileri çok iyi. Gazetelerin Karadeniz muhabirleri bu özerk cumhuriyetten gelen resmi ziyaretçileri bir türlü gazete merkezlerine anlatamazlar. Haber geçerler: "Acaristan Başbakanı Trabzon'da..." Haber gazeteye girer: "Macaristan Başbakanı Trabzon'da..." Abhazya ile Tiflis arasındaki sorunlar henüz çö- zülebilmiş değil. Tiflis'te 200 bini aşkın savaş kaç- kını var. Abhazya yönetimi onları kabul etmiyor, Tiflis göndermek istiyor. Şevardnadze, dostu Demirel 'den bu konuda sü- rekli yardım istiyor... Demirel, Osmanh'yla ilgili durumlarda, "Tarih eteğimizden çekiyor" der. Öyle anlaşılıyor ki sade- ce tarihi bağlar değil, "kardeşiik bağlan" da sık sık eteğimizden çekiyor. Gürcüler kendilerine "Kartveli" diyorlar. Takıl- dım, "Kart Veli ile bir bağlantısı var mı?" Gürcüdilineçevrilincedurumkanştıtabii... "Ha- yır" dediler, "Bu coğrafyada yaşayanların tarihten gelen ortak adı..." Yazıyı Kafdağı ile bağlayalım... Aslında Kafda- ğı'nın ülkesindeyiz. Doğu efsanelerinin vazgeçil- mez coğrafyası Kafdağı, Gürcistan'daki Kazbegi Dağı'ndan geliyor. Platonun ortasında birden yük- selen dağ, "aşılmaz" bir heybetle Kafkaslan taç- landırıyor... İmamlar asıl işlerine dönüyor ANKARA (Cumhuri- yet BUrosu)- RP'li İsma- il Kahraman'ın Kültür Bakanlığı yaptığı dö- nemde kütüphane ve il müdürlükleri gibi üst dü- zey görevlere atanan i- mam-hatip kökenli kişi- lerin daha önceki görev- lerine dönmeleri karar- laştınldı. Kültür Bakanlı- ğı yetkilileri, bakanlık politikasına ayak uydura- mayacaklannı belirttikle- ri imam-hatip kökenli ki- şilerin eski çalışma yerle- rine dönmemeleri duru- munda doğrudan görev- lerine son verileceğini bildirdiler. Kültür Bakan- lığı yetkililerinden alınan bilgiye göre, yasadışı bi- çimde görevinden uzak- laştınlarak başka kentle- re atanan yaklaşık 35 ba- kanlık bürokratı hakkın- daki geçici görevlendir- meler kaldırılarak eski görevlerine dönmeleri sağlandı. Kütüphane ve il müdürlüklerine memur olarak atanan RP yandaş- lanrun bir bölümü de gö- revden uzaklaştınlanla- nn dönmesiyle eski ça- lışma yerlerine gönderil- diler. Kültür Bakanlığı'nda "RP'li Kahraman'ın son dönemde bakanlık kad- rolanna atadığı kişilerin, eski görevlerine dönme- lerinin kendüeri için çok daha faydalı olacağı" gö- rüşü benimsenirken bu kişilerin bakanlık politi- kasına ayak uydurmala- nnın mümkün olamaya- cağı kaydedildi. Dı- şandan atanan RP yanlı- ları ile yasadışı olarak görevlendirilenlerin, es- ki görevlerine dönmeyi kabul etmeleri durumun- da bakanlığın her konuda yardımcı olacağı belirti- lirken kabul etmemeleri halinde. usulüne uygun olarak atanmayanlann tümünün görevden alına- cağı bildirildi. AlındVı bilgiye göre. Yüksek Islam Enstirüsü mezunu, Denizli Lisesi öğretmeni Veli Demir. yaklaşık 1 ay önce RP'li Kahraman tarafından İl Kültür Müdürlüğü'ne atandı. Demir. REFAH- YOL hükümetinin istifa- smdan 1 gün önce 30 ha- ziranda da, İl Halk Kü- tüphanesi müdürlüğüne getirildi. Demir'inyerine getirildiğı Denizli İl Halk Kütüphanesi eski müdü- rü Nazmi Arınç geçici görevle Diyarbakır'a gönderilirken, buranın kütüphaneler müdürü de. Burdur'a atanmak isten- dı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle