Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 HAZİRAN 1997 SALÎ
HABERLER
CHP eşelmobile
karşı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan
Necmettin Erbakan,
maaşlara temmuz ayında,
nisan-haziran enflasyonu
doğrultusunda ortalama
yüzde 15 gibi düşük
dûzeyde zam verilmesini
öngören "eşelmobil"
sistemiyle memurun alım
gücünün korunacağını
savundu. CHP Genel
Sekreter Yardımcısı Birgen
Keleş, "Eşelmobil belli bir
oran olarak uygulandığı
için düz memur ve
emekliler az. üst düzey
memurlar ise çok zam
alacağından eşitsizlikleri
arttınr" dedi.
Kıpmoigııl
gözaltında
• İstanbul Haber Servisi -
"Âşık Daimi" olarak
tanınan Ismail Aydın'a ait
parçayı, "lnsan Haklan"
adlı kasetinde anonim
olarak gösterdiği
gerekçesiyle Aydın'ın
mirasçılannın açtığı davamn
3 celsesine katılmayan
Mahsun Kırmızıgül
hakkında gıyabi tutuklama
karan çıkanldı. Duruşma,
gıyabi tutuklama karannın
gereğinin yapılması için
ertelenirken Kırmızıgül,
akşam saatlerinde gözaltma
alındı. Kırmızıgül.
hakkındaki karar infaz
savcılığına ulaşmadığı için
serbest bırakıldı.
Muzaffer Baca
cezaevinde
• İstanbul Haber Servisi -
Uyuşturucu kuryesı olduğu
gerekçesiyle çıkanldığı
istanbul DGM'ce tutuksuz
yargılanmak üzere serbest
bırakılan Flash TV Basın ve
Halkla llişkiler
Koordinatörü MuzafFer
Baca, hakkında daha önce
verilen 40 günlük hapis
cezasının cezaevine
konuldu.
Çath'mn km
DGM'de
• İstanbul Haber Servisi -
Susurluk"ta meydana gelen
trafik kazasında ölen
Ankara Bahçelıevler
katliamı sanığı ülkücü
Abdullah Çath'nın kızı
Gökçen Çatlı, dün istanbul
DGM'ye gelerek babasının
özel eşyalannı istedi.
Çatlı'nın isteği, Susurluk
soruşturmasını yürüten
savcılardan Aykut Cengiz
Engin tarafından reddedildi
DKP için kapatma
davası açıldi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığı,
Demokratik Kitle Partisi'nin
(DKP) kapatılması istemiyle
Anayasa Mahkemesi'nde
dava açtı. Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı
Vural Savaş tarafından
açılan davada. partinin
programı ve Genel Başkanı
Şerafettin Elçi'nin
konuşmalannın anayasaya
ve Siyasi Partiler Yasası'nın
bazı maddelerine aykınlığı
nedeniyle partinin
kapatılması istendi. Öte
yandan Ankara 2 No'lu
DGM, bölücülük yaptığı
gerekçesiyle yargılanan
Şerafettin Elçi'nin beraatına
karar verdi.
Le Soir'den
değerlendipme
• BRÜKSEL(AA)-
Belçika'nın yüksek tirajlı
gazetelerinden Le Soir,
Türkiye'deki gelişmelere
yönelik haberinde,
"Tansu Çiller'in tek çıkış
kapısının Yılmaz ile
uzlaşmak olduğu"
yorumunu yaptı.
Gül'ün açtklaması
• İstanbul Haber Servisi -
Deviet Bakanı Abdullah
Gül, dün gazetemizde
yayımlanan DSP
Milletvekili Erdoğan
Toprak'ın soru önergesi ile
ilgili çıkan haberde yer alan
" 11 mayıs tarihinde
Istanbul'da bir sohbet
toplantısı talebinde
bulunduğu ve toplantı
yaptığı" iddialannın gerçek
olmadığını belirtti.
Düzeltme
• Cumhuriyet gazetesinin
dünkü sayısında Amasya
Bildirgesi ile ilgili olarak
ÇYDD Merkezi ve Bütün
Şubeleri adına yayımlanan
ilanda bir tarih hatası
olmuş, 22 Haziran 1919
yerine, 22 Haziran 1927
yazılmıştır. Düzeltir, özür
dileriz.
ÇYDD Yönetim Kurulu
Uyesi / Meriç Velidedeoğlu
Haklannda dava açılan Erbakan'm sakallı korumalanndan ilginç açıklamalar
4
Refah'm sflakh orchısuyuz'• Ankara Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Yalçın tarafindan hazırlanan
iddianamede, Erbakan'ın gönüllü korumalığını yapan sanıklann, resmi
korumalara karşı sürekli kin ve düşmanhk besledikleri ve olay günü
kavga ettikleri mağdurlara, "Bizler RP'nin silahlı ordusuyuz...
Başbakan'ı ancak biz koruruz... Sizler defolun gidin" dedikleri belirtildi.
EVİNGÖKTAŞ
ANKARA-Ankara Cumhuriyet Savcılığı,
Başbakan Necmettin Erbakan'ın, "Sakarya-
hlar Grubu" diye bilinen gönüllü korumala-
n hakkında "görevH resmi memura darp ve
hakarefc cebir ve şiddet kuilanma" suçlann-
dan dava açtı.
Erbakan'ın gönüllü ve sakallı korumala-
nndan biri. bir süre önce ölen MHP Genel
Başkanı Alparslan Türkeş'in cenaze törenin-
de "Baş köpek öldü, kalanlan uluyor" deyin-
ce kavga çıkmıştı.
Soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuri-
yet Savcısı Hüseyin Yalçın, resmi korumalar-
dan birinin bacağını kıran Erbakan'ın gönül-
lü korumalan hakkında Ankara Nöbetçi As-
liye Ceza Mahkemesi'nde önceki gün dava -
açtı. Yalçın, Başbakanhk resmi korumalan
Hayri DemiraJay, Hasan Şirin, Alrîf Kenar,
Mehmet Yavuz, AJdf Odabaşıoğtu ve Önder
Karan hakkında görevsizlik karan vererek,
gereği yapılmak üzere evraklan Içişleri Ba-
kanlığı'nagönderdi. İddianamede. resmi ko-
nımalann, gönüllü korumalar tarafından sık
sık taciz edildiği ve olay günü sanıklardan
Mustafa Genç'in, RP Genel Merkezi'nin
önünde resmi koruma Hayri Demiralay'ı
itekleyip yumruk attığı ve bu sırada, "TC'nin
itleri buraya giremez... Bizler Refah Parti-
si'nin silahlı ordusuyuz.- Başbakan'ı biz ko-
ruruz... Sizler defolun" şeklinde bağınp ha-
karet ettiği bildirildi. Kavga sırasında resmi
korumalann yaralandıgı belirtilen iddiana-
mede şöyle devam edildi:
"Tanıklar Mehmet Yavıız, Hasan Hüseyin
Ankan ve Hasan Şirin, mağdur polislerle bir-
likte Başbakan'ın yakın koruma görevini üst-
lendiklerini, Başbakan Erbakan'ın göreve
başladığıgünden beri 'gönüllü koruma göre-
vini üstlenen" sanıklann sürekli biçimde res-
mi korumalan taciz ettiklerini, Başbakan'ın
çevTesinden uzaklaştırmak istediklerini, en
son olay da saldınyı gerçekkştiren sanıklann
konı ma konusıında resmi bir görevlerinin ol-
madığinı belirtmişlerdir.
Tüm sanıklar Başbakanhk Özel Kale-
mi'nde görevli olduklannı, Başbakan Nec-
mettin Erbakan'uı özel hizmetierini gönnek
amacıyla sürekli olarak yanında bulundukla-
nnı, resmi görevlileri engellemediklerini,
mağdurlann haksız hakaretleri sonucunda
kavga çıknğuu, suçsuz olduklannı savunmuş-
lanhr." Sanıklardan BUal Turan Küçükarpa-
cı'nın Türkiye Kalkınma Bankası, sanıklar-
dan Mustafa Genç ve tbrabim Gökrü'nün de
Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğü'nde me-
mur göründüklerine dikkat çekilen iddiana-
mede, tüm gönüllü korumalann "yeme,içıne
ve gjyinme"gereksinimlerinin Başbakanhk
tarafından karşılandığı vurgulandı. Iddiana-
menin son bölümünde şunlar belirtildi:
"Sanıklann, mağdur ve arkadaşlannı Baş-
bakan Erbakan'ın çevresinden uzaklaştır-
mak, yakın koruma görevlerini engeDemek
için mevcut eylemleri gerçekleştirdikleri, ey-
lemlerin bir bütün olarak görevliye etkin di-
renme, fıili mukavemet suçunu oluşturduğu
sonucuna ulaşılmıştır. Sanıklardan Mustafa
Genc'in ve hakkında görevsizlik karan veri-
len Önder Karan'la birlikte Hayri Demira-'
lay'ı lSgün iş vegücünden kalacakşekikkya-
ralamak suretiyle kendisine atfedilen görev-
liye etkili eylemde bulunmak suçunu işlediği
betiıienmiştir. Sanıklardan Mustafa Genç, İb-
rahim Gölcü ve Bilal Turan'ın 3056 sayıh ya-
sanın 36/2. maddesi uyarınca Başbakanhk'ta
geçici görevle istihdam edildikleri, ancak
TCK'nin tatbikinde memur sayümadıklan
anlaşılmıştır. Sanıklann y argılamalannın ya-
pılarak, sanıklardan Mustafa Genç'in üzeri-
ne atılan suçlardan eylemine uyan TCK'nin
258/1,456/1,271/1, 71 ve 39. maddeleri uya-
ruıca, sanıklar İbrahim Gölcü, Nihat Santaş
ve Bilal Turan Küçükarpacı'nın ayn ayn ey-
lemlerine uyan TCK'nin 64/1, 258/1 ve 39.
maddeleri uyannca cezalandınlmalanna ka-
rar verilmesi kamu adına sav ve dava olunur."
Ecevit 'ten Çiller 'e çağrı
'Yılmaz'ın
hükümetini
destekle'
• Bülent Ecevit, DYP lideri Çiller'e, "rejimin
esenliği" açısından Yılmaz'm kurmaya
çahştığı geniş tabanlı hükümete destek çağnsı
yaptı. Ecevit, "Bizim aylardır önerdiğimiz
geniş katılımh yeni hükümet seçeneğinde
DYP'nin de yer alması öteden beri içten
temennimizdir" görüşünü dile getirdi.
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - DSP Genel
Başkanı Bülent Ecevit,
DYP Genel Başkanı ve
Başbakan Yardımcısı
Tansu Çiller'e, rejimin
esenliği için yeni kurula-
cak hükümete destek
çağnsı yaptı.
Çiller'den ANAP Ge-
nel Başkanı Mesut Yıl-
maz'ın kurmaya çalıştığı
55. hükümete DYP'nin
katkıda bulunması iste-
mini dile getiren Ecevit,
"REFAHYOL'un ömrü
tükendi. Yeni hükümet
seçeneğinin resmen gün-
deme gehnesiyle, laik de-
mokratik cumhuriyeti
esenliğe çıkarmak bakı-
mından bir umut kaptsı
açılmışür" dedi.
DSP lideri Ecevit, dün
yaptığı yazılı açıklama-
da, TBMM'de laik de-
mokratik cumhuriyete
içtenlikle bağlı çoğunluk
bulunduğuna dikkat çek-
ti. Bu çoğunluğun geniş
katılımh bir uzlaşı hükü-
meti için güç birliği yap-
masının ulusun da ortak
istemi olduğuna işaret e-
den Ecevit. "Bizaylardır
önerdiğimiz geniş katı-
hmh hükümet seçeneğin-
de DYP'nin de yer alma-
sını öteden beri içtenlikk
temenni ediyoruz" dedi.
Kurulacak yeni hüküme-
te DYP'nin de katılması-
nın ülke, rejîrn için oldu-'
ğu kadar DYP açısından
da yararlı olacağına dik-
kat çeken Ecevit, "RE-
FAHYOL'un ömrünün
tükendiği ve yeniden di-
riltilemeyecegi bellidir.
Sayın Çüler'in de kaygı
ve kırguıhklan aşarak,
geniş kaahmJı bir hükü-
met oluşumuna olumlu
yaklaşmasmı ve bizzat
katkıda bulunmasmı di-
lerim" görüşünü dile ge-
tirdi.
Ecevit, Çiller'in kapı-
yı aralaması durumunda
Yılmaz'ın da "kolayiaşü-
ncı bir davranış içinde
olacağuu" söyledi.
Çiller, DYP'nin 14. kuruluş yıldönümü nedeniyle gerçekleştirdiği Anıtkabir ziyareti strasında, Anıtkabir Özel
Defteri'ne, ordunun hükümete tavnna karşı eîeştiri içeren mesajlar yazdı. (Fotoğraf: TAR1K TINAZAY)
Çilleryine Köşk'eçatUANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-
DYP Genel Başkanı, Başbakan Yar-
dımcısı Tansu Çiller. partisinin ku-
ruluşunun 14. yıldönümü nedeniy-
le yapüğı konuşmada, başta Cum-
hurbaşkanı Süleyman Demirel ol-
mak üzere, DYP'nin kuruculannın
isimlerini anmamaya özen gösterdi.
Çiller,"Bu dava, demokrasiyi de-
mokrasi dışı hiçbir göreve teslim et-
memektir"diyerek Demirel'e kız-
gınlığını dile getirdi.
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller,
partisinin kuruluşunun 14. yıldönü-
mü nedeniyle Demirerin de bir dö-
nem kullandığı Akay Caddesi'nde-
ki binaya gelerek kutlamalan kabul
etti. DYP'nin ilk günkü kadar inanç-
lı ve diri olduğunu kaydeden Çiller,
"DYP farklıdır. Herhangi bir parti
kurulabiHr, hatta şirket gibi yöneti-
lebilir, ama ara dönemden geçme-
mişse, sözgeçten geçmemişse
DYFden ferkh olur" dedi.
Konuşması sık sık. "Öl de öielim,
mJDiyetçi başbakan" sloganlanyla
kesilen Çiller, kalabalığa Demirel'e
olan kızgınlığının bitmediği mesajı-
nı verdi. Çiller, "Bu dava demokra-
siyidemokrasi dışı hiçbirgüçe teslim
etmemektir. Eğer mes.ru zemini bir
defalık kaybedersen sadece cumhu-
riyeti, parlamenter rejimi kaybet-
mezsin,gekcek nesülerin parlamen-
to üzerinden akan gücünü kaybeder-
smiz" diye konuştu. DYP'nin bu-
günkü mücadelesinin, Demirel dö-
neminden farklı olmadığını anlatan
Çiller, "Ara rejim mahsulüotmayan
tek parti DYP'dir" dedi
Necmettin Cevheri ise partilileri-
nin ısran üzerine yaptığı konuşma-
da, "PartimLrin kurucusu Demirel'i
saygryla amyoruz" dedi. DYP'nin
köklü geçmişini anımsatan Cevheri,
"Bu dava ölmez. çürüvemez, çüru-
mez. Clkenin onuru obnaya devam
edecektir" görüşünü dile getirdi.
Çalışma Bakanı Çelik: Demirel baskı altında. RP'HEmre: Demirel anayasayı ciddiye almıyor
RP'den telıclit: Pişman olacaklarANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP
tstanbul Milletvekili ve Grup Sözcüsü
Süleyman Arif Emre, Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel'in anayasayı ciddiye
almadığını savunarak, "Yanhş düğmeye
basanlar yakın tarihte pişman
olacaklardır" dedi. RP'li Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı Necati ÇeBk ise
Demirel 'ın "bir kısun baskı ve ciddi
tesirkr altmda kaldığmı" ileri sürdü.
RP Grup Sözcüsü Süleyman Arif Emre,
parlamentoda düzenlediği basın
toplantısında, Meclis çoğunluğuna sahip
bir blok varken, hükümeti kurma
görevinin "rantiye ekonomisine hizmet
etmekten başka hiçbir özeDiği olmayan
Mesut Yılmaz ve etrafinda oluşturduğu
azuıhğa verikHğini'' söyledi. Hiçbir
anayasa ve yasa hükmünün
Cumhurbaşkanı'na çoğunluk varken
azınlığa görev verme hakkı tanımadığını
belirten Emre. "Aksini savunmak
keyffliktir, demokratik hukuk devletini
inkârdır. Meclis çoğunluğunu by-pass
etmektir'' diye konuştu. Demirel'in
siyasi parti genel başkanı olduğu
dönemde sıklıkla vıırguladığı kurallara
uyacağı düşüncesiyle hükümetin istifa
ettigini kaydeden Emre, sözlerini şöyle
sürdürdü: "Haksız bir tercih yapılmışnr.
Sayın Demirel rektör seçimlerinde de
buna benzer bir yanlışlık y aparak
üniversitclerdc yapılan oyiamalarda en
fada oy alanlan değil. çoğu kere en az oy
alanlan tercih ederek anayasa ve
demokratik sistemi ciddiye almadığını
göstenniştir." Emre, bir soru üzerine
verdikleri karardan ötürü pişman
olmadıklannı savunarak. "Biz değiliz
ama, yanhş düğmeye basanlar yakın
tarihte pişman olacaklardır" yanıtını
verdi. Emre, "Nasıl pişman olacaklar"
sorusuna, "Haik haklı olmadıklannı
gösterecek, bunu sandığa yansıtacakbr"
karşılığını verirken, başka bir soru
üzerine de Cumhurbaşkanı Demirel'in de
pişman olacağını söyledi. Emre,
"Cumhurbaşkanı da pişman olabilir.
Halk karşı çıkbğında, parlamentoda ya
da millet tarafından bu yanhş
düzeldiğinde pişman olduğunu
söyleyebflir" diye konuştu. Süleyman
Arif Emre. Demirel'in görev süresiyle
ilgili tartışmalann anımsatılması üzerine
partisinin gündeminde şu anda bu
konunun bulunmadığını. yapılan
yanhşlığa karşı demokratik yollardan
uyanda bulunmayı tercih ettiklerini
kaydetti. Çalışma Bakanı Çelik ise sosyal
güvenlik sistemiyle ilgili bir
sempozyumda iktidar partileri ve
BBP'yle görüşmeden hükümet kurma
görevini ANAP lideri Yılmaz'a veren
Cumhurbaşkanı Demirel'in kendisini
"taraf" haline getirdiğini söyledi.
"Cumburbaşkanrnın. Ydmaz'dan
güvenoyuna onay vermeden görevi geri
istemesini istiyorum" diyen Çelik,
Demirel'in Yılmaz'm kuracağı hükümete
onay vermeden önce güvenoyu koşulunu
araması gerektiğini anlattı. Yılmaz'ın
kuracağı hükümetin güvenoyu
alamayacağını savunan Çelik. DYP'den
bu hükümete güvenoyu verecek
milletvekili sayısının belli olduğunu,
bunun da yetmediğini söyledi.
DüZYAZI / ORHAN BİRGtT
Deviet Bakanı Zeybek
'İrticayı
hafıfe ?
alamayız'
• Bakan Zeybek, siyasal tslamı
körükleyen gruplann çokluğuna
dikkat çekti ve 'Diyanet ile MEB
kadrolan temizlenmeli' dedi. Zeybek,
RP'nin cennet ve cehennemi
propaganda malzemesi yaptığını
söyledi.
HÜLYAKARABAĞLI
ANKARA - DYP'li Deviet Bakanı Namık
Kemal Zeybek, Genelkurmay Başkanlığf nın,
"hantal yapısı, denerim mekanizmalanndaki
başıboşluk ve siyasi kadrolaşmalar"
gerekçesiyle irticai faaliyetlerden sorumlu
tuttuğu Diyanet tşleri Başkanlığı'nda geniş
çaplı operasyona'gereksinim duyulduğunu
söyledi. "Diyanet'te siyaset, siyasal Islam ve
ideolojik tslamı körükleyen kadrolar var" diyen
Zeybek, benzer yapılanmanın Milli Eğitim
Bakanlığı'ndada
(MEB)
kemikleştiğini
vurguladı.
Deviet Bakanı
Namık Kemal
Zeybek,
REFAHYOL
hükümetinin
ülkeyi sıkıntıya
sokarak bittiğini
söyledi.
Türkiye'nin bu
hükümetle dış
politikasmda
önemli sapmalar yaptığını ve ilişkilerin
zedelendiğini vurgulayan Zeybek,
"Dış poütika D-8'lere endekslendi. Türk
cumhuriyetleri incitiMi. İslam dünyası
küstürüldü. Baü ise ürkütükiü"' görüşünü dile
getirdi. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in
başbakanlığında kurulacak RP'li bir hükümetin
de sağlıklı yürümeyeceğini kaydeden Namık
Kemal Zeybek. "En doğrusu seçimdir. Bana
göre 28 arahk olabilir. Bu gerçekleşmezse 2 ay
sonra olabilir" dedi.
'İrtica devletin içinde'
Zeybek, irtica tehdidinin devletin kurumlannm
dışında aranmasından rahatsızlık duyduğunu
belirterek şöyle konuştu:
"Kamuoyunda ve bazı çevrelerde 'Deviet
kurumlan iyi, dışında kalanlartehlike
oluşturuyor' deniyor. Yok öyle şey. Bence asıl
sıkıntı devletin kurumlan. İmam-hatip okullan,
Diyanet örgütü ve Milli Eğitim Bakanhğı
sorunu var. Ben, bu kurumlan topyekûn hedef
almıyorum, ama bu kunımlarda siyaset siyasal
İslam ve ideolojik İslam büyük etldnlik
gösteriyor. Bu göriişleri körükleyen kadrolar
var diyorum. Bir imam. mesleğinin kutsalhğma
yakışmayacak şekilde parti propagandası
yapıyor. Din kisvesi altında yapan bu kişilere
tavtz vermeden operasyon yapılmasının
zorunhıhık olduğunu söylüyorum."
Cumhurbaşkanı'ndan hüküme-
ti kurma görevini alan Mesut Yıl-
maz, bugün Doğru Yol Partisi'nin
kapısını çalarak liderier turuna
başhyor.
Ne kadar soğukkanlı olmak is-
teseler de bu sabahki baştangıç,
konuk için de ev sahipleri için de
gerginlik doğuran zor bir görev zi-
yareti olacak.
Bu varsayımın ipuçlan, iki lide-
rin öteden beri birbirlerine karşı iyi
duygular içinde olmayışları.
Taraflardan ikisinin de dosyala-
rı bu açıdan hayli kabank.
Oysa ülkenin içinde bulunduğu
koşullar, Yılmaz'ın da Çiller'in de
kendilerini aşmalannı gerektirecek
kadar karmaşık.
Anavatan Partisi, elli beşinci hü-
kümetin kuruluşunu, Çiller ve
Sorumluluk Paylaşılırsa
DYP'nin politikadan silinmesi için
bir fırsat olarak görürse; DYP ve li-
deri, sorunu Demirel ve Yılmaz
ikilisini yenilgiye uğratacak bir gü-
venoyu hezimeti hesabına döker-
se, yenilen sadece merkez sağın
tüm siyasetçileri değil, laik ve çağ-
daş demokrasiye gönül bağlayan-
lar olacaktır. Elli beşinci hükümet
şayet Mesut Bey'in başbakanlı-
ğında bir Anavatan + DSP + CHP
+ DTP ve bazı bağımsızlardan olu-
şursa muhtemelen az farkla da ol-
sa güvenoyu alacaktır. Ama öyle
bir oluşumun ağır sorunların üste-
sinden gelebilen bir çözüm hükü-
meti olması zaman zaman sıkıntı-
ya yol açabilir.
Öneriler Meclis'e götürüldükçe
Refah Partisi'nin engellerinin yanı
sıra zaman zaman göreceli ço-
ğunluğun hesaplanmasında da
değişim beklentileri kendisini gös-
terebilir. Öyle anlaşılıyor ki Refah-
sız bir hükümetin sağlam temel-
lerde kurulması için kırk yıllık po-
litika birikimini harekete geçiren
Bülent Ecevit, iyi ve sağlam bir
altyapının oluşmasına çalışıyor:
Ecevit'in düşünce sistematiği
şöyle toparlanabilir:
DSP böyle bir hükümette görev
almakla kalmamalı, başbakan
adayından istek gelirse Ecevit de
kabineye girmelidir.
DSP lideri, aynı şeyleri CHP ve
Baykal'dan da istemekte, "taşın
altına birlikte el vermekten" söz
etmekle kalmamaktadır; elli be-
şinci hükümetteki ortak birlikteli-
ğin ileride hangi konularda, nasıl
bir yaklaşım sağlayacağının da bir
tür laboratuvan olacağını söyle-
mektedir.
Baykal ve CHP cephesinde bu
önerinin yanıtı şu anda yeterince
açık değildir. Baykal'ın kurulacak
hükümette görev alması ile ilgili
bir açıklama olmadığı gibi
CHP'nin güvenoyu koşulu için se-
çim tarihinin Meclis'te ilanı gibi bu-
günün sorunu ve konusu olma-
ması gereken bir koşul, büyük bir
engel olarak, Adnan Keskin ara-
cılığıyla kamuoyu önüne bir men-
direk gibi dikilmektedir.
Oysa Bülent Bey'in aradığı sağ-
lam dayanaklar arasında Baykal
ve CHP katılımının yanı sıra Çil-
ler'den de kendisini aşacak bir
davranışın beklentisi var:
DYP'nin bütün olarak, elbette
genel başkan ile birlikte hükümet-
te görev almaya 'evef demesi.
Ecevit, ilk aşamada Çiller ve Yıl-
maz'ın birbirlerinin başbakanlığını
kabul etmeyeceklerini tartışmıyor.
Şayet Mesut Yılmaz, DYP'nin ka-
pısını çalar ve bir bütün olarak on-
lardan da hükümete katılım ister-
se, başbakan adayının niçin üçün-
cü bir kişi olmayacağı önerisini or-
taya atıyor.
ANAP ya da DYP'den üçüncü
bir isim etrafinda kurulacak bir çö-
züm ve uzlaşım hükümeti.
Böyle bir hükümette parlamen-
tonun en kıdemli üyelerinden biri-
si olarak eski başbakan Bülent
Ecevit bakanlık görevine 'evef' di-
yorsa, Yılmaz, Çiller, Baykal ve
Cindoruk niçin ellerini aynı taşın
altına birlikte sokmasınlar.
DYP'nin çoğu kurmayı, bütün
çözüm önerilerini, 1980 öncesin-
de Demirel'in demeçlerini örnek
göstererek yüzgeri etmeyi anlaşı-
lan çok seviyor.
Ama o dönemin liderier arasın-
daki tartışmalannın ülkeyi 12 Ey-
lül çıkmazına nasıl götürdüğünü
nedense hatırlamak istemiyorlar.
Bence asıl unutulmaması gere-
ken, o günlerin gereksiz sertliğidir.
Dar siyaset hesaplarıdır.