27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 HAZİRAN 1997 SALÎ HABERLER CHP eşelmobile karşı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Necmettin Erbakan, maaşlara temmuz ayında, nisan-haziran enflasyonu doğrultusunda ortalama yüzde 15 gibi düşük dûzeyde zam verilmesini öngören "eşelmobil" sistemiyle memurun alım gücünün korunacağını savundu. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Birgen Keleş, "Eşelmobil belli bir oran olarak uygulandığı için düz memur ve emekliler az. üst düzey memurlar ise çok zam alacağından eşitsizlikleri arttınr" dedi. Kıpmoigııl gözaltında • İstanbul Haber Servisi - "Âşık Daimi" olarak tanınan Ismail Aydın'a ait parçayı, "lnsan Haklan" adlı kasetinde anonim olarak gösterdiği gerekçesiyle Aydın'ın mirasçılannın açtığı davamn 3 celsesine katılmayan Mahsun Kırmızıgül hakkında gıyabi tutuklama karan çıkanldı. Duruşma, gıyabi tutuklama karannın gereğinin yapılması için ertelenirken Kırmızıgül, akşam saatlerinde gözaltma alındı. Kırmızıgül. hakkındaki karar infaz savcılığına ulaşmadığı için serbest bırakıldı. Muzaffer Baca cezaevinde • İstanbul Haber Servisi - Uyuşturucu kuryesı olduğu gerekçesiyle çıkanldığı istanbul DGM'ce tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Flash TV Basın ve Halkla llişkiler Koordinatörü MuzafFer Baca, hakkında daha önce verilen 40 günlük hapis cezasının cezaevine konuldu. Çath'mn km DGM'de • İstanbul Haber Servisi - Susurluk"ta meydana gelen trafik kazasında ölen Ankara Bahçelıevler katliamı sanığı ülkücü Abdullah Çath'nın kızı Gökçen Çatlı, dün istanbul DGM'ye gelerek babasının özel eşyalannı istedi. Çatlı'nın isteği, Susurluk soruşturmasını yürüten savcılardan Aykut Cengiz Engin tarafından reddedildi DKP için kapatma davası açıldi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Demokratik Kitle Partisi'nin (DKP) kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş tarafından açılan davada. partinin programı ve Genel Başkanı Şerafettin Elçi'nin konuşmalannın anayasaya ve Siyasi Partiler Yasası'nın bazı maddelerine aykınlığı nedeniyle partinin kapatılması istendi. Öte yandan Ankara 2 No'lu DGM, bölücülük yaptığı gerekçesiyle yargılanan Şerafettin Elçi'nin beraatına karar verdi. Le Soir'den değerlendipme • BRÜKSEL(AA)- Belçika'nın yüksek tirajlı gazetelerinden Le Soir, Türkiye'deki gelişmelere yönelik haberinde, "Tansu Çiller'in tek çıkış kapısının Yılmaz ile uzlaşmak olduğu" yorumunu yaptı. Gül'ün açtklaması • İstanbul Haber Servisi - Deviet Bakanı Abdullah Gül, dün gazetemizde yayımlanan DSP Milletvekili Erdoğan Toprak'ın soru önergesi ile ilgili çıkan haberde yer alan " 11 mayıs tarihinde Istanbul'da bir sohbet toplantısı talebinde bulunduğu ve toplantı yaptığı" iddialannın gerçek olmadığını belirtti. Düzeltme • Cumhuriyet gazetesinin dünkü sayısında Amasya Bildirgesi ile ilgili olarak ÇYDD Merkezi ve Bütün Şubeleri adına yayımlanan ilanda bir tarih hatası olmuş, 22 Haziran 1919 yerine, 22 Haziran 1927 yazılmıştır. Düzeltir, özür dileriz. ÇYDD Yönetim Kurulu Uyesi / Meriç Velidedeoğlu Haklannda dava açılan Erbakan'm sakallı korumalanndan ilginç açıklamalar 4 Refah'm sflakh orchısuyuz'• Ankara Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Yalçın tarafindan hazırlanan iddianamede, Erbakan'ın gönüllü korumalığını yapan sanıklann, resmi korumalara karşı sürekli kin ve düşmanhk besledikleri ve olay günü kavga ettikleri mağdurlara, "Bizler RP'nin silahlı ordusuyuz... Başbakan'ı ancak biz koruruz... Sizler defolun gidin" dedikleri belirtildi. EVİNGÖKTAŞ ANKARA-Ankara Cumhuriyet Savcılığı, Başbakan Necmettin Erbakan'ın, "Sakarya- hlar Grubu" diye bilinen gönüllü korumala- n hakkında "görevH resmi memura darp ve hakarefc cebir ve şiddet kuilanma" suçlann- dan dava açtı. Erbakan'ın gönüllü ve sakallı korumala- nndan biri. bir süre önce ölen MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş'in cenaze törenin- de "Baş köpek öldü, kalanlan uluyor" deyin- ce kavga çıkmıştı. Soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuri- yet Savcısı Hüseyin Yalçın, resmi korumalar- dan birinin bacağını kıran Erbakan'ın gönül- lü korumalan hakkında Ankara Nöbetçi As- liye Ceza Mahkemesi'nde önceki gün dava - açtı. Yalçın, Başbakanhk resmi korumalan Hayri DemiraJay, Hasan Şirin, Alrîf Kenar, Mehmet Yavuz, AJdf Odabaşıoğtu ve Önder Karan hakkında görevsizlik karan vererek, gereği yapılmak üzere evraklan Içişleri Ba- kanlığı'nagönderdi. İddianamede. resmi ko- nımalann, gönüllü korumalar tarafından sık sık taciz edildiği ve olay günü sanıklardan Mustafa Genç'in, RP Genel Merkezi'nin önünde resmi koruma Hayri Demiralay'ı itekleyip yumruk attığı ve bu sırada, "TC'nin itleri buraya giremez... Bizler Refah Parti- si'nin silahlı ordusuyuz.- Başbakan'ı biz ko- ruruz... Sizler defolun" şeklinde bağınp ha- karet ettiği bildirildi. Kavga sırasında resmi korumalann yaralandıgı belirtilen iddiana- mede şöyle devam edildi: "Tanıklar Mehmet Yavıız, Hasan Hüseyin Ankan ve Hasan Şirin, mağdur polislerle bir- likte Başbakan'ın yakın koruma görevini üst- lendiklerini, Başbakan Erbakan'ın göreve başladığıgünden beri 'gönüllü koruma göre- vini üstlenen" sanıklann sürekli biçimde res- mi korumalan taciz ettiklerini, Başbakan'ın çevTesinden uzaklaştırmak istediklerini, en son olay da saldınyı gerçekkştiren sanıklann konı ma konusıında resmi bir görevlerinin ol- madığinı belirtmişlerdir. Tüm sanıklar Başbakanhk Özel Kale- mi'nde görevli olduklannı, Başbakan Nec- mettin Erbakan'uı özel hizmetierini gönnek amacıyla sürekli olarak yanında bulundukla- nnı, resmi görevlileri engellemediklerini, mağdurlann haksız hakaretleri sonucunda kavga çıknğuu, suçsuz olduklannı savunmuş- lanhr." Sanıklardan BUal Turan Küçükarpa- cı'nın Türkiye Kalkınma Bankası, sanıklar- dan Mustafa Genç ve tbrabim Gökrü'nün de Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğü'nde me- mur göründüklerine dikkat çekilen iddiana- mede, tüm gönüllü korumalann "yeme,içıne ve gjyinme"gereksinimlerinin Başbakanhk tarafından karşılandığı vurgulandı. Iddiana- menin son bölümünde şunlar belirtildi: "Sanıklann, mağdur ve arkadaşlannı Baş- bakan Erbakan'ın çevresinden uzaklaştır- mak, yakın koruma görevlerini engeDemek için mevcut eylemleri gerçekleştirdikleri, ey- lemlerin bir bütün olarak görevliye etkin di- renme, fıili mukavemet suçunu oluşturduğu sonucuna ulaşılmıştır. Sanıklardan Mustafa Genc'in ve hakkında görevsizlik karan veri- len Önder Karan'la birlikte Hayri Demira-' lay'ı lSgün iş vegücünden kalacakşekikkya- ralamak suretiyle kendisine atfedilen görev- liye etkili eylemde bulunmak suçunu işlediği betiıienmiştir. Sanıklardan Mustafa Genç, İb- rahim Gölcü ve Bilal Turan'ın 3056 sayıh ya- sanın 36/2. maddesi uyarınca Başbakanhk'ta geçici görevle istihdam edildikleri, ancak TCK'nin tatbikinde memur sayümadıklan anlaşılmıştır. Sanıklann y argılamalannın ya- pılarak, sanıklardan Mustafa Genç'in üzeri- ne atılan suçlardan eylemine uyan TCK'nin 258/1,456/1,271/1, 71 ve 39. maddeleri uya- ruıca, sanıklar İbrahim Gölcü, Nihat Santaş ve Bilal Turan Küçükarpacı'nın ayn ayn ey- lemlerine uyan TCK'nin 64/1, 258/1 ve 39. maddeleri uyannca cezalandınlmalanna ka- rar verilmesi kamu adına sav ve dava olunur." Ecevit 'ten Çiller 'e çağrı 'Yılmaz'ın hükümetini destekle' • Bülent Ecevit, DYP lideri Çiller'e, "rejimin esenliği" açısından Yılmaz'm kurmaya çahştığı geniş tabanlı hükümete destek çağnsı yaptı. Ecevit, "Bizim aylardır önerdiğimiz geniş katılımh yeni hükümet seçeneğinde DYP'nin de yer alması öteden beri içten temennimizdir" görüşünü dile getirdi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'e, rejimin esenliği için yeni kurula- cak hükümete destek çağnsı yaptı. Çiller'den ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Yıl- maz'ın kurmaya çalıştığı 55. hükümete DYP'nin katkıda bulunması iste- mini dile getiren Ecevit, "REFAHYOL'un ömrü tükendi. Yeni hükümet seçeneğinin resmen gün- deme gehnesiyle, laik de- mokratik cumhuriyeti esenliğe çıkarmak bakı- mından bir umut kaptsı açılmışür" dedi. DSP lideri Ecevit, dün yaptığı yazılı açıklama- da, TBMM'de laik de- mokratik cumhuriyete içtenlikle bağlı çoğunluk bulunduğuna dikkat çek- ti. Bu çoğunluğun geniş katılımh bir uzlaşı hükü- meti için güç birliği yap- masının ulusun da ortak istemi olduğuna işaret e- den Ecevit. "Bizaylardır önerdiğimiz geniş katı- hmh hükümet seçeneğin- de DYP'nin de yer alma- sını öteden beri içtenlikk temenni ediyoruz" dedi. Kurulacak yeni hüküme- te DYP'nin de katılması- nın ülke, rejîrn için oldu-' ğu kadar DYP açısından da yararlı olacağına dik- kat çeken Ecevit, "RE- FAHYOL'un ömrünün tükendiği ve yeniden di- riltilemeyecegi bellidir. Sayın Çüler'in de kaygı ve kırguıhklan aşarak, geniş kaahmJı bir hükü- met oluşumuna olumlu yaklaşmasmı ve bizzat katkıda bulunmasmı di- lerim" görüşünü dile ge- tirdi. Ecevit, Çiller'in kapı- yı aralaması durumunda Yılmaz'ın da "kolayiaşü- ncı bir davranış içinde olacağuu" söyledi. Çiller, DYP'nin 14. kuruluş yıldönümü nedeniyle gerçekleştirdiği Anıtkabir ziyareti strasında, Anıtkabir Özel Defteri'ne, ordunun hükümete tavnna karşı eîeştiri içeren mesajlar yazdı. (Fotoğraf: TAR1K TINAZAY) Çilleryine Köşk'eçatUANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DYP Genel Başkanı, Başbakan Yar- dımcısı Tansu Çiller. partisinin ku- ruluşunun 14. yıldönümü nedeniy- le yapüğı konuşmada, başta Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel ol- mak üzere, DYP'nin kuruculannın isimlerini anmamaya özen gösterdi. Çiller,"Bu dava, demokrasiyi de- mokrasi dışı hiçbir göreve teslim et- memektir"diyerek Demirel'e kız- gınlığını dile getirdi. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, partisinin kuruluşunun 14. yıldönü- mü nedeniyle Demirerin de bir dö- nem kullandığı Akay Caddesi'nde- ki binaya gelerek kutlamalan kabul etti. DYP'nin ilk günkü kadar inanç- lı ve diri olduğunu kaydeden Çiller, "DYP farklıdır. Herhangi bir parti kurulabiHr, hatta şirket gibi yöneti- lebilir, ama ara dönemden geçme- mişse, sözgeçten geçmemişse DYFden ferkh olur" dedi. Konuşması sık sık. "Öl de öielim, mJDiyetçi başbakan" sloganlanyla kesilen Çiller, kalabalığa Demirel'e olan kızgınlığının bitmediği mesajı- nı verdi. Çiller, "Bu dava demokra- siyidemokrasi dışı hiçbirgüçe teslim etmemektir. Eğer mes.ru zemini bir defalık kaybedersen sadece cumhu- riyeti, parlamenter rejimi kaybet- mezsin,gekcek nesülerin parlamen- to üzerinden akan gücünü kaybeder- smiz" diye konuştu. DYP'nin bu- günkü mücadelesinin, Demirel dö- neminden farklı olmadığını anlatan Çiller, "Ara rejim mahsulüotmayan tek parti DYP'dir" dedi Necmettin Cevheri ise partilileri- nin ısran üzerine yaptığı konuşma- da, "PartimLrin kurucusu Demirel'i saygryla amyoruz" dedi. DYP'nin köklü geçmişini anımsatan Cevheri, "Bu dava ölmez. çürüvemez, çüru- mez. Clkenin onuru obnaya devam edecektir" görüşünü dile getirdi. Çalışma Bakanı Çelik: Demirel baskı altında. RP'HEmre: Demirel anayasayı ciddiye almıyor RP'den telıclit: Pişman olacaklarANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP tstanbul Milletvekili ve Grup Sözcüsü Süleyman Arif Emre, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in anayasayı ciddiye almadığını savunarak, "Yanhş düğmeye basanlar yakın tarihte pişman olacaklardır" dedi. RP'li Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati ÇeBk ise Demirel 'ın "bir kısun baskı ve ciddi tesirkr altmda kaldığmı" ileri sürdü. RP Grup Sözcüsü Süleyman Arif Emre, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Meclis çoğunluğuna sahip bir blok varken, hükümeti kurma görevinin "rantiye ekonomisine hizmet etmekten başka hiçbir özeDiği olmayan Mesut Yılmaz ve etrafinda oluşturduğu azuıhğa verikHğini'' söyledi. Hiçbir anayasa ve yasa hükmünün Cumhurbaşkanı'na çoğunluk varken azınlığa görev verme hakkı tanımadığını belirten Emre. "Aksini savunmak keyffliktir, demokratik hukuk devletini inkârdır. Meclis çoğunluğunu by-pass etmektir'' diye konuştu. Demirel'in siyasi parti genel başkanı olduğu dönemde sıklıkla vıırguladığı kurallara uyacağı düşüncesiyle hükümetin istifa ettigini kaydeden Emre, sözlerini şöyle sürdürdü: "Haksız bir tercih yapılmışnr. Sayın Demirel rektör seçimlerinde de buna benzer bir yanlışlık y aparak üniversitclerdc yapılan oyiamalarda en fada oy alanlan değil. çoğu kere en az oy alanlan tercih ederek anayasa ve demokratik sistemi ciddiye almadığını göstenniştir." Emre, bir soru üzerine verdikleri karardan ötürü pişman olmadıklannı savunarak. "Biz değiliz ama, yanhş düğmeye basanlar yakın tarihte pişman olacaklardır" yanıtını verdi. Emre, "Nasıl pişman olacaklar" sorusuna, "Haik haklı olmadıklannı gösterecek, bunu sandığa yansıtacakbr" karşılığını verirken, başka bir soru üzerine de Cumhurbaşkanı Demirel'in de pişman olacağını söyledi. Emre, "Cumhurbaşkanı da pişman olabilir. Halk karşı çıkbğında, parlamentoda ya da millet tarafından bu yanhş düzeldiğinde pişman olduğunu söyleyebflir" diye konuştu. Süleyman Arif Emre. Demirel'in görev süresiyle ilgili tartışmalann anımsatılması üzerine partisinin gündeminde şu anda bu konunun bulunmadığını. yapılan yanhşlığa karşı demokratik yollardan uyanda bulunmayı tercih ettiklerini kaydetti. Çalışma Bakanı Çelik ise sosyal güvenlik sistemiyle ilgili bir sempozyumda iktidar partileri ve BBP'yle görüşmeden hükümet kurma görevini ANAP lideri Yılmaz'a veren Cumhurbaşkanı Demirel'in kendisini "taraf" haline getirdiğini söyledi. "Cumburbaşkanrnın. Ydmaz'dan güvenoyuna onay vermeden görevi geri istemesini istiyorum" diyen Çelik, Demirel'in Yılmaz'm kuracağı hükümete onay vermeden önce güvenoyu koşulunu araması gerektiğini anlattı. Yılmaz'ın kuracağı hükümetin güvenoyu alamayacağını savunan Çelik. DYP'den bu hükümete güvenoyu verecek milletvekili sayısının belli olduğunu, bunun da yetmediğini söyledi. DüZYAZI / ORHAN BİRGtT Deviet Bakanı Zeybek 'İrticayı hafıfe ? alamayız' • Bakan Zeybek, siyasal tslamı körükleyen gruplann çokluğuna dikkat çekti ve 'Diyanet ile MEB kadrolan temizlenmeli' dedi. Zeybek, RP'nin cennet ve cehennemi propaganda malzemesi yaptığını söyledi. HÜLYAKARABAĞLI ANKARA - DYP'li Deviet Bakanı Namık Kemal Zeybek, Genelkurmay Başkanlığf nın, "hantal yapısı, denerim mekanizmalanndaki başıboşluk ve siyasi kadrolaşmalar" gerekçesiyle irticai faaliyetlerden sorumlu tuttuğu Diyanet tşleri Başkanlığı'nda geniş çaplı operasyona'gereksinim duyulduğunu söyledi. "Diyanet'te siyaset, siyasal Islam ve ideolojik tslamı körükleyen kadrolar var" diyen Zeybek, benzer yapılanmanın Milli Eğitim Bakanlığı'ndada (MEB) kemikleştiğini vurguladı. Deviet Bakanı Namık Kemal Zeybek, REFAHYOL hükümetinin ülkeyi sıkıntıya sokarak bittiğini söyledi. Türkiye'nin bu hükümetle dış politikasmda önemli sapmalar yaptığını ve ilişkilerin zedelendiğini vurgulayan Zeybek, "Dış poütika D-8'lere endekslendi. Türk cumhuriyetleri incitiMi. İslam dünyası küstürüldü. Baü ise ürkütükiü"' görüşünü dile getirdi. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in başbakanlığında kurulacak RP'li bir hükümetin de sağlıklı yürümeyeceğini kaydeden Namık Kemal Zeybek. "En doğrusu seçimdir. Bana göre 28 arahk olabilir. Bu gerçekleşmezse 2 ay sonra olabilir" dedi. 'İrtica devletin içinde' Zeybek, irtica tehdidinin devletin kurumlannm dışında aranmasından rahatsızlık duyduğunu belirterek şöyle konuştu: "Kamuoyunda ve bazı çevrelerde 'Deviet kurumlan iyi, dışında kalanlartehlike oluşturuyor' deniyor. Yok öyle şey. Bence asıl sıkıntı devletin kurumlan. İmam-hatip okullan, Diyanet örgütü ve Milli Eğitim Bakanhğı sorunu var. Ben, bu kurumlan topyekûn hedef almıyorum, ama bu kunımlarda siyaset siyasal İslam ve ideolojik İslam büyük etldnlik gösteriyor. Bu göriişleri körükleyen kadrolar var diyorum. Bir imam. mesleğinin kutsalhğma yakışmayacak şekilde parti propagandası yapıyor. Din kisvesi altında yapan bu kişilere tavtz vermeden operasyon yapılmasının zorunhıhık olduğunu söylüyorum." Cumhurbaşkanı'ndan hüküme- ti kurma görevini alan Mesut Yıl- maz, bugün Doğru Yol Partisi'nin kapısını çalarak liderier turuna başhyor. Ne kadar soğukkanlı olmak is- teseler de bu sabahki baştangıç, konuk için de ev sahipleri için de gerginlik doğuran zor bir görev zi- yareti olacak. Bu varsayımın ipuçlan, iki lide- rin öteden beri birbirlerine karşı iyi duygular içinde olmayışları. Taraflardan ikisinin de dosyala- rı bu açıdan hayli kabank. Oysa ülkenin içinde bulunduğu koşullar, Yılmaz'ın da Çiller'in de kendilerini aşmalannı gerektirecek kadar karmaşık. Anavatan Partisi, elli beşinci hü- kümetin kuruluşunu, Çiller ve Sorumluluk Paylaşılırsa DYP'nin politikadan silinmesi için bir fırsat olarak görürse; DYP ve li- deri, sorunu Demirel ve Yılmaz ikilisini yenilgiye uğratacak bir gü- venoyu hezimeti hesabına döker- se, yenilen sadece merkez sağın tüm siyasetçileri değil, laik ve çağ- daş demokrasiye gönül bağlayan- lar olacaktır. Elli beşinci hükümet şayet Mesut Bey'in başbakanlı- ğında bir Anavatan + DSP + CHP + DTP ve bazı bağımsızlardan olu- şursa muhtemelen az farkla da ol- sa güvenoyu alacaktır. Ama öyle bir oluşumun ağır sorunların üste- sinden gelebilen bir çözüm hükü- meti olması zaman zaman sıkıntı- ya yol açabilir. Öneriler Meclis'e götürüldükçe Refah Partisi'nin engellerinin yanı sıra zaman zaman göreceli ço- ğunluğun hesaplanmasında da değişim beklentileri kendisini gös- terebilir. Öyle anlaşılıyor ki Refah- sız bir hükümetin sağlam temel- lerde kurulması için kırk yıllık po- litika birikimini harekete geçiren Bülent Ecevit, iyi ve sağlam bir altyapının oluşmasına çalışıyor: Ecevit'in düşünce sistematiği şöyle toparlanabilir: DSP böyle bir hükümette görev almakla kalmamalı, başbakan adayından istek gelirse Ecevit de kabineye girmelidir. DSP lideri, aynı şeyleri CHP ve Baykal'dan da istemekte, "taşın altına birlikte el vermekten" söz etmekle kalmamaktadır; elli be- şinci hükümetteki ortak birlikteli- ğin ileride hangi konularda, nasıl bir yaklaşım sağlayacağının da bir tür laboratuvan olacağını söyle- mektedir. Baykal ve CHP cephesinde bu önerinin yanıtı şu anda yeterince açık değildir. Baykal'ın kurulacak hükümette görev alması ile ilgili bir açıklama olmadığı gibi CHP'nin güvenoyu koşulu için se- çim tarihinin Meclis'te ilanı gibi bu- günün sorunu ve konusu olma- ması gereken bir koşul, büyük bir engel olarak, Adnan Keskin ara- cılığıyla kamuoyu önüne bir men- direk gibi dikilmektedir. Oysa Bülent Bey'in aradığı sağ- lam dayanaklar arasında Baykal ve CHP katılımının yanı sıra Çil- ler'den de kendisini aşacak bir davranışın beklentisi var: DYP'nin bütün olarak, elbette genel başkan ile birlikte hükümet- te görev almaya 'evef demesi. Ecevit, ilk aşamada Çiller ve Yıl- maz'ın birbirlerinin başbakanlığını kabul etmeyeceklerini tartışmıyor. Şayet Mesut Yılmaz, DYP'nin ka- pısını çalar ve bir bütün olarak on- lardan da hükümete katılım ister- se, başbakan adayının niçin üçün- cü bir kişi olmayacağı önerisini or- taya atıyor. ANAP ya da DYP'den üçüncü bir isim etrafinda kurulacak bir çö- züm ve uzlaşım hükümeti. Böyle bir hükümette parlamen- tonun en kıdemli üyelerinden biri- si olarak eski başbakan Bülent Ecevit bakanlık görevine 'evef' di- yorsa, Yılmaz, Çiller, Baykal ve Cindoruk niçin ellerini aynı taşın altına birlikte sokmasınlar. DYP'nin çoğu kurmayı, bütün çözüm önerilerini, 1980 öncesin- de Demirel'in demeçlerini örnek göstererek yüzgeri etmeyi anlaşı- lan çok seviyor. Ama o dönemin liderier arasın- daki tartışmalannın ülkeyi 12 Ey- lül çıkmazına nasıl götürdüğünü nedense hatırlamak istemiyorlar. Bence asıl unutulmaması gere- ken, o günlerin gereksiz sertliğidir. Dar siyaset hesaplarıdır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle