Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cıımhuriyet
[ı»ayaı Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç 0
Genel Yaym Koordınaıönr Hikmel
Çetinkaya # Yazıişlen Müdürlerı.
IbrahimYıldu(Sorumlu). Dinç Tayanç
% Haber Merkezı Mudüru. Hakan Kara
• Görsel Yönetmen: Fikret Eser
D15 Haberler: Şinasi Danışoğlu • lstıhbarat
Cengiz Ytkhrun 0 Kültür. Haodan Şenköken
0 Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makakler:
Sami Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yaacı
0 Fotoğraf- Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç
YaymKurulu. İlhanSdçuk(Başkan),
Orban Erioç, Oktav Kurtböke,
Hikmet Çetinkaya, Şûkran Soner,
Ergon BaJcı, Dinç Tayanç. İbnthim
Vıldıy. Orhan Bursalı, Mustafa
Balba>, Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı Mustafa BaJbay# Haber Mûduru. Doğan
Akın Atatürk BuKan No 125, Kat 4, Bakaıdıklar-<\nkara
Tel: 4195020 (7 tıat), Faks. 4195027 0 lzmir Temsilcisı
SerdarKıak,H ZıyaBlv 1352S 23 Tel 4411220. Faks
4419117 0 Adana Temsılcısı. Çeön Yiğenoğlu, lnönü Cd.
U 9 S No lKat:l,Tel 363 12 11,Faks 363 12 15
Koordiııalör Ahmet Korukan 0
Muhasebe Bülent Yener 0
tdare' Hüseyin Gürer 0 Işletme'
Önder Çelik 0 Bılgi-lşlem: Naü
Inal 0 Bılgısayar Sistem:
Mürüvet Çiler
MEDYA C: • Yönetım Kurulu
Başkanı - Genel Mudûr Gülbin
Erduran • Koordmatör Rrha
işıtman # Genel Mûdur Yardmıcısı
Mine Akdağ Tel 514 07 53 -
5139580-5138460-61,Faks 5138463
; Sasan- \enı Gün Haber A}ansı, Basın ve Yayıncılık A Ş
-»41 OialoJIu 34334 !st PK 246 Istanbul Tel 10212) 512 05 05 (20hat) Faks 10/212)513 85 95 20 HAZlRAN 1997 İmsak: 3.23 Güneş: 5.25 Öğle: 13.13 Ikindi: 17.11 Akşam: 20.47 Yatsı: 22.39
21gün5btn
• Çeviri Servisi -
Malezya'nn KualaLumpur
centınde "> ılan Adam"
îlank tanıran Alı Han.
ıkreplerder de korkmuyor.
3u hayvmlınn samldığı
tadar lehlikeli olmadığını
ıddu eden Alı Han. 5
:errmuzda veni bır rekor
deneyine başlayacak. 21
günboyunca 5 bın akreple
kapalı bır odada kalacağını
;lan eden korkusuz
Vlalezyalı, kendinden önce
î bın 500 aitreple birlikte
15 gün geçıren
Endonezyalının rekorunu
kıracağını bildirdı.
Aydırîda diişen
özeluçak
• NAZİLLl (AA) -
Aydın' ın Bozdoğan ilçesine
baglı Osmanıye köyü
yakınlannda önceki akşam
düşen özel uçagm, su
motoru. branda \e benzeri
malzemeler kullanılarak
yapıldığı belırlendı.
Nazilirde çerezcilik yapan
ve kazada ölen Ali Enver
Sertaş tarafından yapılan
uçağın, havacılık
kayıtlannda bulunmadığı
saptandı. Uçağın sahibi
olan arkadaşına pılotluk
öğretmeye çalışırken
yaşamını yitiren diş hekimi
Doğan (Cerim Ünverdi'nın
ölüm haberi ile bir gazeteye
gönderdıği havacılık
tutkusunu anlatan mektubu.
rastlantı sonucu dün
Radikal gazetesinde
yayımlandı.
KiPliliğe
afişli uyarı
• İstanbul Haber Servisi -
Türkıye'deki deniz
kirliliğine dikkat çekmek
ısteyen Denıztemiz
(TURMEPA) Derneği, bu
yılın sonuna kadar ülke
çapında, şehir hatlan
vapurlan, dolmuş
motorlan ve deniz
otobüslerine "tmdat...
yardım edin deniz
boğuluyor" yazılı afişler
asacak. Dernek Sekreter
Yardımcısı Öner Ilgaz,
kampanya nedeniyle ilk
etapta 10 bin adet afiş
hazırladıklannı söyledi.
Kafkasya
Yazılan'
• İstanbul Haber Servisi -
Çıviyazılan tarafından
hazırlanan Kafkasya
coğrafyasındaki halklann
tarih, edebiyat, kültür ve
sanatlan konusunda telif
ve çevirilerden oluşan
•'Kafkasya Yazılan" yayın
hayatmabaşladı. 3 aydabir
çıkacak Kafkasya
Yazılan'nın ilk sayısında
Same halkı yer alıyor.
Siyasi partiler ve liderlere güvenmiyorlar, mutluluk için parayı özgürlüğe yeğliyorlar
GençKk apolîtik ve çıkarcı• İzmir Bilses Vakfı tarafından yapılan araştırma, gençlerin
kimlik arayışı içinde olduğunu ortaya koydu. 1990'lar
gençliğinin bireysel çıkarlannı toplumsal çıkarlardan daha önde
tuttuğunu gösteren araştırma, gençlerin en önemli sorunlannın
yüzde 30 oranıyla "ekonomik" olduğunu belirledi.
ASUMAN ABACIOĞLU
İZMİR - İzmir'de Bilses Vakfı tara-
fından yapılan araştırma, gençlerin yüz-
de 89'unun, bugünkü liderler ve bu-
günkü yapılanyla partilerin toplumun
temel sorunlannı çözebileceklerine inan-
madığını ortaya koydu. Partilerden hiç-
birini tercih etmeyenlerin oranı ıse yüz-
de 4O'ıaştı.
Bilses Vakfı Başkanı Prof. Dr. İbra-
himAnnağan tarafından tzmır'de 1980
öncesinde yapılan ve 1993-96 yıllann-
da yinelenen toplam 4200 gence yöne-
lik anket çalışması, bugünkü toplumsal
ve siyasal yapıdan memnun olmayan,
çürüme ve yozlaşma sürecini her gün
medyayoluylayaşayan, gelecekkaygı-
sı taşıyan, toplumun dışına itilmişlik
duygusuyaşayan gençliğin "IdmHkara-
yışmda" olduğunu ortaya koydu. Araş-
tırmada, gençlerin yüzde 89'unun bu-
günkü liderler ve bugünkü yapılanyla
partilerin toplumun temel sorunlannı
çözebileceklerine inanmadığı belirlen-
di. Araştırmaya göre, gençlerin büyük
kesiminin merkez sağ ve merkez sol
partilerden yana olduklannı belirten
Prof. Dr. tbrahım Armağan, "Bunu da
buyapda normal görmekgerekir. ANAP
rihniyeti parayı temsil eden, CHP ise
gençlere göre Atatürkçülüğü, laikliği ve
çağdaşlığı temsil eden partktir*' dedi.
Siyasal eğüimler
Araştırmanm. gençlerin siyasal eği-
limlerini belirlemeye yönelik sorulan-
na verilen yanıtlara göre, gençlerin yüz-
de 21 'i ANAP, yüzde 16'sı CHP, yüzde
6.6'sı DYP. yüzde 3.4'ü DSP, yüzde 2'si
RP. yüzde 1.7'sı HADEP, binde 25'i
MHP'yi tercih ederken. kararsızlann
oranı yüzde 4.3'te kaldı. Partilerden
hiçbirini tercih etmeyenlerin oranı ise
yüzde 4O'ı aştı.
Araştırmada, "genderinençokdeğer
verdiği olgular" arasında "iyi bir mes-
lek" yüzde 38 oranı ile birinci sırada ge-
lirken, "iyi bir öğrenim'' yüzde 29 ile
ikinci sırada, "zengiıı olmak" ise yüz-
de 20 ile üçüncü sırada yer aldı.
Araştırma, gençlerin. en önemli so-
runlannın yüzde 30 oranıyla "ekonomik
sorunlar"olduğunu belirledi. Bunu yı-
ne ekonomik sorunlarla bağlantılı olan
"eğjtim", yüzde 25 oranıyla ızledi. Genç-
lerin yüzde 16'sı *işsorunu"nu en önem-
li sorun olarak nitelendirdi. Gençlenn
yüzde 34'ü, "Muthı otanak için ne ge-
rekir'' sorusuna "para" yanıtını verdi.
Bu soruya "iyibireğhnn" yanıtı veren-
leryüzde 22'yi oluştururken, yüzde 17.
"iyibiriş'' dedi. Gençlerin sadece yüz-
de 5'i. mutlu olmak için "özgûr oima-v
nın" gerektiğine inandığını belirtti.
Kuşaklar arasında fark
En çok paraya değer veren, parayı
mutluluk aracı olarak gören bir genç-
lik için ekonomik sorunlann binnci sı-
rada yer almasını. "gençlerin kendiiçin-
' detutarhhk" diye nitelendiren Prof. Dr.
Armağan, bunun aynı zamanda genç-
liğin kapitalist zihniyeti benimsediğini
ve bireyselleştigini de gösterdiğini söy-
ledi. 1990'lar gençliğinin bireysel çıkar-
lannı toplumsal çıkarlann önüne koy-
duğunu kaydeden Prof. Dr. Armağan,
sözlerini şöyle sürdürdü: "Oysa 1970'ter
gençHgiiçin para,sekizinci sırada ver ab-
wrdu. 19701er gençüği. topiumda özgür-
lük ve eşiüik gerçekleşmeden mutluola-
bUeceğine inanmayan, bireyci değil top-
lamcu bir gençlikti. Toplumsal sonun-
luiuğunun bitincinde olan 19701er genç-
liğu i> i \ önlendirilemediği için uzlaşma-
cı olmaktan uzaktj ve kimi politik güç-
ler tarafindan da kullanılmışü. Bugün-
kü gençlik apolitik. bireyci ve paracı oV-
ması nedenhle toplumsal sorunlar ko-
nusundafazla duyartideğfldir ve bu an-
lamda da uzlaşmacı bir gençlik özeDiği
göstermektedir."
ağazalan, Şişli YKM'de düzenlediği defile ile
çeşidJmarkalardanoluşanl997mayomodeUerinimüşteriJerineve
basın mensuplanna tanıtt. Aysun Kavacı. Fsin Moralıoğlu, Evlem Şenka>, Sevcan Zabit ve Sekan Türk Ue Alis
adlı mankenİerin tanjtüğı mayolar bü\ük beğeni kazandı. (Fotoğraf: KAA.N SAGANAK.)
BAKAN BATIK GEMtNİN ŞAPELDEN ÇIKARILMASINI İSTEDİ
Bodrum'dan Kahraman'a öfike
OZCANOZGUR
MUĞLA - Bodrum Kalesi'ndekı
şapeli, camiye dönüştürmek isteyen
Kültür Bakanı tsmafl Kahraman. Bod-
rum Müzesi'ne yazılı emir göndere-
rek Doğu Roma Batığı sergilemesi-
nin şapelden 'derhal' boşaltvlmasını
istedi.
Karar Bodrum'da tepkiyle karşı-
landı. Müze Müdürü Öğuz Alpözen.
"34 yıldır sergi salonu olan şapeli bo-
şalüp ne yapacaklar" diye sorarken
Bodrum Belediye Başkanı Tuğrul
Acar, "SKil toplum örgûtkrini hare-
kete geçireceğün. Bunu kabul edeme-
>iz" dedi BODER Başkanı Murat
ŞeremetSde Kültür Bakanı'nın asli gö-
revine dönerek turizmden elini çek-
mesini istedi.
Kültür Bakanı Kahraman, Muğla
Valiliği'ne, Bodrum Kalesi'ndeki şa-
pelin derhal boşaltılması talimatmı
verdi. Talimatı doğrulayan Vali A.Ce-
mil Serhadh, "Şapelin bosalrjlması ta-
Umannı Bodrum Kaymakamhğı'na
bfldirdik. İşjemin >apılmasıiçin bakan-
hktan uzman bekliyoruz" dedi.
Bodrum Kalesi 'ndeki şapelin cami-
ye dönüştürülmesine karşı çıktığı için
geçen yıl başka ile sürülmek istenen
• Kültür Bakanı Ismail
Kahraman'm Bodrum
Müzesi'yle ilgili yazılı emri
tepkiyle karşılandı. Belediye
Başkanı Tuğrul Acar, sivil
toplum örgütlerini karara karşı
harekete geçmeye çağırdı.
BODER Başkanı Murat
Şeremetli, bakanm turizmden
elini çekmesini istedi.
Sualtı Arkeoloji Müzesi Müdürü Oguz
Alpözen, şapelin yanında minare ya-
pımınm bitmek üzere olduğunu belir-
terek şunlan söyledi:
"Kalede minare yapımı iznini Anrt-
lar Kurulu'ndaıı ben aldım. Top atcf-
lan sonucu daha önce yıkılrruş. olan mi-
nare, kaleninTürkleşmesinin bir sün-
gesiydi. Bizbu minarevi bir simge ota-
rakyapmakistedik veyapı>'Druz. Ama
bakanlık, minarenin>apımıile birtik-
te şapelin decamiolmasınıistiyor. Bu,
olacakişdeğU."
Bodrum Gönüllüleri Derneği Ge-
nel Sekreten SaynurGelendost"Yıl-
lann emeği Doğu Roma Batığı şimdi
bu talimatla boşalnlmayacak, parça-
lanacak. Babğm teknikolarak bir baş-
ka yere taşınması mümkün değiL Bu
bir kültür cinayeti. Buna izin verme-
yiz. Kültürsûz Kültür Bakanına dur
diyeceğiz'' dedi.
Bodrum Belediye Başkanı Tuğrul
Acar da sivil toplum örgütlerini ha-
rekete geçireceklerini belirterek söz-
lerini şöyle sürdürdü:
"Şapetin içindeki Roma Babğı İn-
giliz ve Amerikata uzmanlann danış-
manhğnıda yapüdı. Bu sergi bütün
dünyava duyuruldu. Herkes serginin
açılmasını beklerken baüğın parça-
lanmasını nasıl anlatacağız.Cami ser-
gikmesi ne demek? Bodrum'da cami
mi yok? Bu karanlık zihnivet Bod-
rum'u fetbetmek istiyor. İşe kaleden
başladüar. Nhetleri bellL Babğı par-
çalayacaklar. Bu olacak iş değiL Buna
kesinlikle izin vermevizT
'Turizmden elini çeksin'
Bodrum Otelciler Derneği (BO-
DER) Başkanı Murat Şeremetli de
Kültür Bakanı'nın tunzmden elini
çekmesini isteyerek "İ$e kalede içki
yasağı ile başladüar. Bu yasağı soran
yabancdara anlatamryoruz. Şapelin
boşaralmasuu nasıl anlatacağız? Kül-
tür Bakanı gitsin. yeraltında çıkarü-
mayı bekleyen medennetieri ortaya
çıkarsın. Bizi rahat bıraksınlar" dedi.
Sorun yüzde 100 oranında belirleniyor
İktidarsızlığa uykuda teşhis
İstanbul Haber Servisi - Erkeklerin önem-
li problemlerinden olan iktıdarsızhğın teşhi-
si uykuda yapılıyor. tktidarsızlığın özellikle
40 yaşm üzerindeki erkeklerde yüzde 40-45
oranında görüldüğüne dikkat çeken Alman
Hastanesi Üroloji Uzmanı Dr. Tîbet Erdof-
ru, "Hastayauykusırasmdau>guladığımız test-
le sorununun psikolojik mi yoksa organik mi
olduğunu yü/de 100 ora-
nında beürliyoruz" dedi.
Alman Hastanesi Empo-
tans (iktidarsızlık) Tanı ve
TedaviMerkezi'ndeyapılan
NPT (uyku testi) ile hasta-
nın sorunu yüzde 100 teş-
his ediliyor. Son yıllarda
iktidarsızlığın bir tabu ol-
maktan çıkıp bir hastahk
olarak kabul edilmeye baş-
landığını belirten Dr. Tibet
Erdoğru, "40 yaşın üzerin-
• Hastamn penisine
sanlan bir cihazla
sorunun psikolojik ya da
organik olduğu kesin
olarak saptanıyor. Üroloji
uzmanı Dr. Tibet Erdoğru
bu şekilde zamandan ve
paradan büyük oranda
tasarruf edildiğini
belirtiyor.
e-posta : tan (a vol. com. tr
deki erkeklerde yüzde 40-45 oranında görü-
len iktidarsızlık, özellikle şeker hastahğı, yük-
sek tansivon. yüksek kolestroL koroner kalp
hastalığı ve sigara kullanımı (20 adetin üze-
rinde) dahada çokgörübnektedir. Şeker has-
talığında buoran 50-60 yaşlanndayüzde 80'e
ulaşu-" diye konuştu. Hastalığın tedavısin-
deki en önemli noktanın doğru teşhisi koy-
ma olduğunu vurgulayan Erdoğru, hekimin
hastasıyla iyi bir iletişim kurması gerektiği-
ni kaydetti. Dr. Erdoğru, iktidarsızlığın teş-
hisinde tam başan sağlanan uyku testini ise
şöyle anlattı: "Hasta,Rigi-ScanPLUSadh ci-
hazuı kınfinı yatmadan önce penise sarar ve
uyur. Sabah uyandığında pijama cebine yer-
kştirdiği ahcıyıbekûnegetirirvebilgisayarka-
yıilan çıkanlarak olayın psikotojik mL yoksa
organik mi olduğu tespit edi-
Mr. Bu ştkilde psikoiojik kay-
naklı sonınlarda zaman ve
para kay bı önlenmiş olur."
Psikolojik kökenli olan
iktidarsızlıklarda, jell veya
injeksiyon tedavisinin uygu-
landığını belirten Tibet Er-
doğru, organik kökenli so-
nınlarda uygulanan teşhis-
leri de şöyle özetledi:
"Penil renkli Doppierult-
rasonu; Penisin damarsal
yapısun \« sertleşme oluşumundaki damar-
sal yetersizlikleri >eya ikrjdarsıztaklann yüz-
de 40'ının görüldüğü kan kaçaklannı tespit
etmede kullanılır. Dinamik kavernozometri;
Sertieşme dokusunun tansivon değtşimi öi-
çülerekpenistekikanın kaçağma bağh olarak
ne derecede ve ne hızda penisin tansiyonun-
da düşme olduğu ve bu düşmenin tedavi Ue
engellenip engeUenemeyeceği belirlenir."
Trabzon'daki müze, camiye çevrilmek isteniyor
Refahlıların gözü
ikinci Ayasofya'da
AHMET ŞEFtK
TRABZON - Kültür Bakanı İsmail
Kahraman, Trabzon'da son Bizans dö-
neminin en önemli kilise yapılanndan
olan ve halen Vakıflar Genel Müdürlü-
ğü mülkiyetinde müze olarak kullanı-
lan Ayasofya'nın bir an önce boşaltıl-
ması için talimat verdi.
tslami kesimler Ayasofya'nın cami
olarak ibadete açılmasını istiyor.
Mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlü-
ğü'nün olan ancak Kültür Bakanlığı ta-
rafından kullanılan Ayasofya Müzesi
ve Anadolu'nun en önemli eserlerin-
den sayılan Sümela'nın geleceği tartı-
şılıyor. Vakıflar Genel Müdürlügü, ya-
pılann kendilerine teslim edilmesini is-
tiyor.
Bu istem doğrultusunda Kültür Ba-
kanı Ismail Kahraman tarafindan gön-
derilen yazıda, müzenin boşaltılması ve
devir için gereken işlemlerin ve hazır-
lıklann yapılması istendi. Kültür Ba-
kanlığı yetkilileri bununla da yetinme-
yerek telefonla bir kaç gün içinde mü-
zenin boşaltılmasını, buradaki binlerce
tarihi eserin yeni hazırlanan müzeye ak-
tanlmasını talep ettiler.
Bu arada Islami çevreler ve Trabzon
Türkocağı başta olmak üzere pek çok
kesim Ayasofya'nın cami olarak iba-
dete açılmasına yönelik baskılannı art-
tırdılar. Müzeninboşaltılması talepleri>-
le bu istemler arasında bir paralellik
olabilecegi belirtiliyor.
Ancak Vakıflar Genel Müdürlügü yet-
kilileri, Anıtlar Yüksek Kurulu'nun böy-
le bir olaya izin vermeyecegini. kendi-
lerinin de bu iki tarihi mekandan elde
edılen geliri almak istediklerini söyle-
diler.
Karne günü
Eğitim
tatile
sorunlu
giriyor
istanbul Haber Servisi-İlk
ve orta dereceli okullarda
1996-97 öğretim yılı bugün
sona eriyor. Türkiye genelin-
deki ilk ve orta dereceli 74
bin 459 okulda öğrenim gö-
ren 12 milyon 906 bin 734
öğrenci ile 475 bin 501 öğ-
retmen, sorunlarla dolu bir
ögretim yılının ardından üç
aylık yaz tatiline başlıyor.
tlkokullarda karneler bugün
veriliyor.
Eğitimin, hükümet politi-
kasından devlet politikasına
dönüştürülememesi nede-
niyle bu öğretim yılında bin-
lerce öğrenci, okul, öğret-
men ve altyapı yetersizlik-
leri, kalabalık sınıflar ve te-
rörün verdiği sıkıntılan ya-
şadı. REFAHYOL hüküme-
tinin Milli Eğitim Bakanlı-
ğı, MGK kararlan ve yoğun
kamuoyu baskısına karşın
bu öğretim yılında da 8 yıl-
lık kesintisiz temel eğitime
geçemedi.
Karne heyecanı
Milli Eğitim Bakanlığı
yetkilileri, karnedeki başa-
nsızlığın sürekli bir durum
olmadığını vurgulayarak öğ-
rencilenn tatıli dinlenerek
geçirmelerinı istedi. Yetki-
liler şöyle konuştu:
"Karnelerdeki zajıf not-
lar sürekli bir başansızük
anlanunagefanez. Nodanza-
yıf olan öğrenciler üzülme-
sin, tatili eğlcnip dinlenerek
geçirsin. Ama önümüzdeki
öğretim yılında başanh ol-
mak için de belli arahklarla
ders çalışsınlar. t mitsidiğe
kapılmasınlar, başansızük
sürekli bir durum değüdir.
Veliler de çocuklanna karşı
anlayışh oİsun."
SÖYLEŞİ ATTlLÂ İLHAN
Gâzi,(
Komplo'yu Anlatıyor...
Gâzi'nin 'komplo'üan bahsederken, altını çok
da çizmeden geçtiği bir nokta benim dikkatimi
ziyadesiyle çekmişti; bütün o esef verici olaylar, bi-
lir misiniz ki dış politika açısından da fevkalâde 'has-
sas' bir ortamda cereyan etmektedir; Gâzi'nin ifa-
desiyle, 'keyfiyef şudur:
"...Hakkâri mıntkasında, ordumuzla Nestûrî te-
dibât yapmakta olduğumuz bir sırada (yânı is-
yan sürüyor) Ingiltere dahi hükümete bir ülbma-
tom verdi. Meclis'i fevkalâde olarak içtimaa da-
vet ern'm. Ingiltere'nin ültimatomuna malûm ol-
duğu vechiyle cevap verdik. Harb ihtimalini gö-
ze aldık. Işte bahsettiğimiz zevat, bu müşkül an-
da, bir ecnebi devletin bize hücum edebileceği
bir zamanda kendilerinin de bize taarruz ve hü-
cum ederek hedeflerine sühuletle vâsıl olabile-
ceklerini hayal ettiler. Muharebeye hazır bulun-
durmaya mecbur olduklan ordulannı başsız bı-
rakıp, vaktiyle hazzetmedikJerini rtade eyledik-
leri politikaya sitâp eylediler..." (Nutuk, Cilt II, s.
855, Türk Inkılâp Tarihi Enstitüsü, 1952)
Şeytan bu ya, cumhuriyetin ilk yıldönümünde kal-
kışılan bu hareketlerin bu kadar paralel olmasından,
insanın içine şüphe düşürüyor; çünkü, hem 'asker'
hem 'milletvekili' olan Kâzım Karabekir Paşa, 26
Teşrinievvel (Ekim) 1924 günü, 'milletvekilliği tercih
eylediğini' bildirerek, ordu müfettişliğinden istrfa et-
miştir. Hadi o tesadüf! Peki, 30 Teşrinievvel (Ekim)
1924 günü, hem 'asker' hem 'milletvekili' olan, Ali
Fuat Paşa'nın aynı gerekçeyle istrfa etmesine ne bu-
yurulur?
Gâzi, aynen şöyle diyor: "...efendiler, bir komp-
lo karşısında bulunduğumuzda, bir sâniye bile
tereddût etmedim."
Komplo'nun tahlil ve mütalâası'
Smâ Akşin, birtarihte, gerçekbircumhuriyetay-
dınının, en az Gâzi'nin Nutku'nu anlayabilecek
kadar, 'Osmanlıca' bilmesi gerektiğini söylemişti. O
hesaba dayanarak, olayın Gâzi tarafından nasıl 'tah-
lil ve mütalâa edildiğini' onun ağzından naklediyo-
rum:
"...Rauf Bey'in hey'et-i vekileriyasetindençe-
kildiğinden beri, Rauf Bey, Kâzım Karabekir Pa-
şa, Ali Fuat Paşa, Refet Paşa ve şaire arasında
bir tertip düşünülmüştür. Bunda muvaffak ola-
bilmek için, orduyu ele almak lüzumlu görül-
müştür. Bu maksatla Kâzım Karabekir Paşa, Bi-
rinci Ordu Müfettişliği'ne tâyin olduktan sonra,
sâbık kumandanlığı mıntkası olan şark vilâyet-
lerini dolaşırken, Ali Fuat Paşa da polrakadan haz-
zetmediğini ve hayatnı askerlik mesleğine has-
reyiemek istediğini ileri sürerek terfiân İkinci Or-
du Müfettişliği'ne grrrj. Üçüncü Ordu Müfettişi oian
Cevat Paşa'nın ve bu müfettişlik dahilindeki ko-
lordunun kumandanı olan Cafer Tayyar Paşa'nın
da aynı tertibe dahil olabileceklerini kabul etti-
ler..."
"...bir sene, ordular üzerinde, kendi nokta-i
nazarlanna göre çalıştılar ve ordulan lehlerinde
kazandıklanna zâhip oldular. Istifalanndan ev-
vel, bazı kumandanlan kendileriyle beraber ha-
rekete imâle çalıştlar. Bu bir sene zarfında, Cum-
huriyetin ilânı, Hilâfetin lağvı gibi icraatmız, müş-
terek tertip sahiplerini daha ziyade birbirine tak-
ribederek, müşterek harekete sâlk oldu. Hare-
kete politika yolundan geçeceklerdi. Bunun için
münâsip an ve fırsat müterakkıp idiler. Siyasi sa-
hada ve orduda hazırlıklannı kâfı addediyorlar-
dı. Filhakika, Rauf Bey ve emsâli, Fırka içinde mu-
hafazasına muvaffak olduklan vaziyetJeri ile Mec-
lis'in tatil devrine tesadüf eden aylarda, âza üze-
rinde ve yeni intihapta muvaffak olamayan, ikin-
ci grup mensuplan vasıtasıyla bütün memleket-
te aleyhimize ifsât için çalışmak fırsatına mâlik
oldular. Memleket dahilinde bazı hafi teşkilât ve
teşebbüsâta da geçtiler. Istanbul'da Vatan, Ta-
nin, Tevhidiefkâr ve Sontelgraf ve Adana'da Ab-
dülkadir Kemalî Bey tarafından çıkanlan Tok-
söz gibi gazeteterle birieştiler. Bu gazeteter aley-
himize bir anonim taarruza geçtiler. Memleket-
te bir tesettüt-ü efkâr hâsıl ettiler..." (Nutuk, citt
II, s. 854/855)
Makine başında muntazır'...
Gâzi'nin 'komplo'yu dağrtmak için bulduğu çâ-
re, ordunun siyasetle göbek bağını kesmekti.
30 Teşrinievvel (Ekim) 1924'te, 'Şifre makine başın-
dadır' kaydiyla, tarihe geçmiş olan ünlü telgrafını
çekmiştir:
"...1/ Bana olan itimat ve muhabbetinize istj-
naden, gördüğüm ciddi lüzum üzerine, derhal
meb'usluktan istrfanâmenizi, telgrafla Meclis Ri-
yâssetine bildirmenizi teklrf ederim. Mühim olan
vazife-i askeriyenize bilâ-kayd-ü-şart hasr-ı mev-
cudiyet etmek sebebi, şayân-ı kayıttır. 2/ Erkâ-
n-ı Harbiye-i Umumiye Reisi Müşür Fevzi Paşa
Hazretleri, aynı lüzuma mebni teklifim üzerine is-
tifanâmesini vermiştir. 3/ Üçüncü Ordu Müfetti-
şi Cevat Kor. 1 izzettin, Kor. 2 Ali Hikmet, Kor. 3
Şükrü Naili, Kor. 5 Fahrettin, Kor. 7 Cafer Tayyar
Paşalar hazerâtına yazılmıştr. 4/ Telgraf başın-
da keyfiyetten haberdar etmenize muntazınm.
/ Reis-i Cumhur, Gâzi Mustafa Kemal!"
Cevat ve Cafer Tayyar Paşalar tereddût etmiş,
görevden alınmışlardır; öteki paşalar, 'teklifin dera-
kap ve haıüyyen tatbik olduğunu' bildirirler Gâzi'ye
göre, "...bu suretle komplo tertip edenlerin Mec-
lis ve efkâr-ı umumiyeye karşı, ordu ile yapmak
istedikleri blöf meydana çıkanlmış" olur. Musta-
fa Kemal, elbette bir 'asker' -hem de çok iyi bir as-
ker'-di, ama o, Silâhlı Kuvvetleri, vaktiyle lttihatçı-
lar"ın Bâbıâli Baskmı ileyaptığı gibi, 'iktidan ele ge-
çirmekiçin' bir 'vasıta' olarak görmüyordu; onun in-
kılâpçı idrakine göre, 'hâkimiyet bilâ-kayd-ü-şart
milletin'd'i, 'iktidann' kimin olacağına 'millet' karar
verebilirdi; Silâhlı Kuvvetler, ancak, bunun böyle ol-
masının ve kalmasının 'güvencesi' olabilirterdi, çün-
kü onlar, TBMM'nin ordulanydı.
Yazalı yıllar oluyor, demiştim ki: Gâzi, jakoben'dir,
oysaonun adına yapılan askeri müdahaleler, Bona-
partist; bence, Nutuk'da anlattığı 'komplo', sonra-
dan yaşanacak 'müdahalelerin' birincisidir; Musta-
fa Kemal Paşa'nın şimşek gibi harekete geçip, onu
dağrtıp önlemesi; Silâhlı Kuvvetleri, bu tür maceralar-
dan uzak tutmak hususundaki azim ve karariılığının,
işareti sayılmamalı mıdır?
http:// www. prizma.net. tr/ A İLHAN
http://www.eda.tr/-bilgryay/yazar/ailhan.htJm