Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 HAZİRAN 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER
Kongo'da tek
tarafh ateşkes
• BRVZZAVILLE (AA) -
Kcngo Devlet Başkanı
Pascal Lissouba'nın.
çauşmılann 7. gününde tek
tanflı olarak ateşkes ilan
ettği bildrildi. Lıssouba
de.let rad/osuna yaptığı
açtklamaca "Arabuluculuga
btr şans vermek için hemen
ateşkes ilan ediyorum. Banş
bizim lk hedefımiz olarak
kajnalıdır" dedi. Lissouba,
Kcngo ordusuna yaptığı
kcauşmasında, kamu düzeni
kuina göıevinin bir iç
savaşa döndüğünü belirtti.
Emrindele milis güçleriyle
orduya karşı savaşan eski
Devlet Ba$kanı Denis
Sassou Nguesso'nun
ateşkes açıklamasına tepkisi
henüz açıklık kazanmadı.
Arap Birliği
su zirvesi istedi
• KAHtRE (AA) - Arap
Birlığı Genel Sekreteri
tsmet Abdülmecid. su
konusırnu ele almak üzere
Arap ülkelerini bir zirve
toplannsına çağırdı.
Misır'ın yan resmi El Ahbar
gazetesinin haberine göre
Abdülmecid, Arap
ülkelerinin sukonusunda
ortak bir tutum almalan için
böyle bir toplantının gerekli
olduğunu söyledi. Su
konusunun "hayati bir
önem'" taşıdığını, zira Arap
ülkelerinde kulianılan suyun
büyük kısmının bu ülkelerin
dışından geldiğini kaydeden
Abdülmecid "Arap
ülkelerinin su konusundaki
tehditlerden korkmamalan
gerekir. zira her ülkenin su
kotası uluslararası
anlaşmalarca belirlenmiştir"
dedi. Arap ülkeleri
arasındakı su tartışmalan,
Irak ve Suriye'nin Dicle ve
Fırat sulan üzennde daha
çok hak iddia etmeleri
nedeniyle Türkiye'yi
yakından ilgılendiriyor.
Greenpeace bir
adayı işgal etti
• LONDRA(AA)-
Uluslararası çevTeyi koruma
örgütü Greenpeace
(Yeşilbanş) eylemcileri,
Atlas Okyanusu'nda
Iskoçya'nın batısındakı
Rockall adasını, dört
ülkenin bölgede petrol
araştırmalan geliştirme
planlannı protesto amacıyla
işgal etti. Greenpeace"ten
yapılan açıklamada. lngiliz,
Avustralyalı ve Alman üç
eylemci ile "yaşam
kapsülü'" taşıyan
helikoptenn, dün gece
küçük ıssız Rockall adasma
indiği belirtilerek "Adayı
işgal ederek, bu gezegen ve
gezegenin insanlan için ada
çevresindeki denize sahip
çıkıyoruz" ifadesi yer aldı.
Kuzey İPlanda'da
kan döküldü
• BELFAST (AA) - Kuzey
Irlanda'da, Ingiltere yanlısı
protestanlann liderlerinden
biri, uğradığı silahlı saldın
sonucu öldü. Polis
yetkilileri. başkent
Belfast'ta protestanlann
kalesi durumundaki
Shankill'deki bürosunda
vurularak öldürülen şahsın
kimliğini açıklamazken
protestanlar ise. söz konusu
kişinin daha önce cinayet
suçundan hapiste yatmış
olan "Basher" kod adlı
Robert Bates olduğunu
bildirdifer. Ingiltere yanlısı
Ulster Demokratik
Partisi'nin liderlerinden
John White, saldından,
şubat 1996'dayaklaşık 17
ay süren ateşkesi bozarak
tekrar saldınlanna başlayan
Irlanda Cumhuriyet
Ordusu'nu (IRA) sorumlu
tuttu.
Afganistan'da
muhaJefetten
yeıtiatak
• PUL-t KUMRİ (AA) -
Afganistan'ın
kuzeydoğusunda şeriatçı
Taleban'ın kontrolündeki
son kent olan Pul-i
Kumri'nin, muhalefet
güçlerinin eline geçtiği öne
sürüldü. Muhalefet
güçlerinin komutanı Seyid
Cafer Naderi, Taleban
birliklerinin kuzeydeki
Bağlan kentine doğru
kaçtıklannı belirterek
"Bağlan halkının,
Taleban'ın silahlannı alarak
bu kişileri teslim
edeceklerini samyonız"
dedi. Taleban birlikleri, Pul-
i Kumri kentini iki hafla
boyunca kontrollerinde
tutmuşlardı.
Ittifak üyesi ülkelerin savunma bakanlan bugün Brüksel'de bir araya geliyor
NATO yarını düşünüyor• İki gün sürecek toplantılarda yeni
üyeler ve yeni komuta yapısından terör ve
kitle imha silahlanmn yayılmasına kadar
birçok konu ele ahnacak.
• Türkiye, yeni komuta yapısı içinde
düşünülen çok sayıda alt karargâhm ulusal
karargâhlara dönüşme riskine dikkat çekerek
birlik ve bütünlüğün korunmasını istiyor.
Dış Haberler Servisi - NATO
üyesi ülkelerin savunma bakanla-
n bugün Brüksel'de bir araya ge-
lıyorlar. İki gün sürecek olan top-
lantılarda NATO'nun genişleme-
sinin yaru sıra ittifakın yeni komu-
ta yapısı. terorizme karşı müca-
dele ve yeni kitle imha silahlan-
mn yayılması konulan da tartışı-
lacak. Ancak özellikle yeni ko-
muta yapısı planlamalannda özel-
likle Türkiye ve Fransa'nın itiraz-
lanndan kaynaklanan sorunlarda
uzlaşma sağlanamayacağı ileri sü-
rülüyor.
Eski komünist Doğu Bloku ül-
kelenni ittifaka üye olmaya da\et
eden NATO. bu genişleme ile bir-
likte başta ittifakın askeri yapılan-
ması olmak üzere pek çok konu-
da reform arayışlan içinde. Mad-
rid'te, 8-9 temmuz tarihlerinde
gerçekleşecek NATO Zırvesi'ne
giden süreçte son gelışmelen ele
alacak olan savunma bakanlan,
özellikle yeni komuta yapısı plan-
lamalannda mevcut bazı sorunla-
n aşmanın yollannı arayacaklar.
NATO'nun yeni komutayapısı ile
ilgili projelere farklı nedenlerle
ıtırazda bulunan ülkelerin başın-
da Fransa ve Türkiye geliyor.
Geni^leme konusunda son ka-
rann temmuz ayında. Madrid Zir-
vesi "nde. devlet ve hükümet baş-
kanlan tarafından verileceği bılı-
nırken bu genişlemenin maliyetı-
nin Avrupalı müttefiklerarasında
artan bir şekilde endişe ve uzlaş-
mazlık yarattığı dikkat çekiyor.
Ankara'nın görüşü
NATO'nun yeni komuta yapısı
konusunda geliştinlen model çok
sayıda alt bölge karargâhı kurul-
masını öngörüyor. Bu alt bölge
karargâhlannın gelecekte ulusal
karargâhlara dönüşebıleceğinı ve
Ittifak'ın savunmasının yenıden
ulusallaşması riskinın oluşacağı-
nı kaydeden • uzmanlar, Anka-
ra'nın NATO'daki birlik ve bütün-
lüğün korunmasında ısrarlı oldu-
ğunu "kalıcı ve uzun yülar işleye-
bilecek etkin bir komuta yapısının
kurulmasınr
yorlar.
Ankara. Türkiye ve Yunanis-
tan'ın aynı alt bölge komutanlığı-
na bağlı olmasımn. iki ülke arasın-
dakı mevcut sorunlann çözümü-
ne de vardımcı olacağı görüşün-
de ısraredıyor. Yunanistan ise. sa-
dece kendi topraklanndan sorum-
ibtedığıni belirtı-
Şeytan anlaşmasına hayır Ülkelerinin \B içinde sınııiann kaldırılnıasını öngören Schengen Anlaş-
ması'nı kabul etmesini engellemek isteven \unan Ortodoks Kiliscsi'nin
köktendinci din adamlan, anlaşmanın Yunanistan'ı şeytanın etkisine sokacağını ileri sürerek bir protesto gösterisi düzenlediler. Schen-
gen Anlaşması'nın düzenlendiği bilgisayar kodunun 666 sayısı şeklinde olduğunu belirten protestocular, bu sav ının Hıristivanlık kar-
şıti şeytani bir sembol olduğunu ve şeytanın bu bilgisayar kodlannın içine gizlendiğini iddia ettiler. Schengen Anlaşmasf na Yunanis-
tan 'ın dahil olmasımn uluslararası bir Yahudi-Mason gizli anlaşmasının bir parçası olduğunu ve ülkeyi parçalayacağını savunan yüz-
lerce göstericinin pariamento binası öniinde vaptıklan evlem sonuçsuz kaldı. Yunan Parlamentosu Schengen Anlaşması'nı onavladı.
lu olacak ve Yunan komutasında
bir karargâhın Larissa'da kurul-
masını istiyor. Atina, çokuluslu ve
dönüşümlü komuta yapısına sa-
hip bir karargâh kurulmasına kar-
şı çıkıyor. KaynakJar, Atina'nın
savunduğu görüşün kabulü halin-
de. "askeri etkinliği azahacakgös-
termelik bir karargâhın" ortaya
çıkacağını, Yunan karargâhı nite-
Iik.li bu oluşumun sorunlara çö-
züm getirmeyeceğini, aksine ye-
ni sorunlar yaratacagını belirti-
yorlar.
Önerilerini en üst düzeyde su-
nan ve olumlu yanıt alamayan
Türkiye'nin bu toplantıya Genel-
kurmay Başkanı veya Genelkur-
may 2. Başkanı düzeyınde katıl-
masının söz konusu olmadığını
belirten yetkıliler. "Türldye'nin,
komuta > apısı ile ilgili tezierinin en
üst düzeyde görüşüldüğünii, bir
anlayış zemûûne vanlamadığını,
çözüm beklenmediği için söyleye-
cek yeni bir şey oJmadığını" ifade
ettiler.
Sosyalist korkusu
Fransa'daseçimleri sosyalistle-
nn kazanması NATO'nun yeni
komuta yapısı özellikle de Güney
Bölge Komutanlığı üzerindeki
tartışmalara yeni bir boyut ekledi.
Fransa'nın Avrupa'dakı Güney
Bölge Komutanlığı'nı istediği ve
bu konuda Washıngton ile uzlaş-
maya vanlamadığı bilinıyor. NA-
TO'nun askeri kanadını 1966 yı-
lında terk eden Fransa, özellikle
Bosna banşınm sağlanmasında ve
Körfez Savaşı'nda Washinton'un
girişimlerinden etkilenmiş "Da-
ha büyük bir Avnıpa kimliginin
yaratılmasını sağtamak" düşün-
cesiyle ittifakın askeri kanadına
yeniden katılacağını açıklamıştı
Ancak ülke içinde bu konuda
büyük tepki alan Cumhurbaşkanı
Jacques Chirac, askeri kanada ye-
nıden katılabilmesi için Avru-
pa'nın Güney Bölge Komutanlı-
ğı'nın ABD'ye değil bir Avrupa
ülkesine. özellikle de Fransa'ya
veritmesini şart koşmuştu. Fran-
sa seçımlerini sosyalistlerin ka-
zanmasını NATO bağlamrnda de-
ğerlendiren uzmanlar. Fransa'nın
belki de askeri kanada yeniden ka-
tılmasının tehlikeye düştüğüne
dikkati çekiyorlar.
KKTC lideri Rauf Denktaş ile Rum kesimi lideri Glafkos Klerides New York'ta buluşacak
Kıbrıs zirvesi 9 temmıızdaDış Haberler Servisi - BM Genel Sekre-
teri Kofi Annan'ın. KKTC Cumhurbaşka-
nı Rauf Denktaş ile Kıbns Rum Yönetimı
lideri Glafkos Klerides arasındakı doğrudan
görüşmelere ılışkın davetı, iki lidere iletil-
di.
Davet mektuplannı liderlere veren BM
Genel Sekreteri'nın Kıbns Özel Temsilcı
Yardımcısı Gustave FeisseL göriişmelerin 9-
13 temmuz tanhlen arasında Nevv York'ta
yapılacağını bildirdı.
Denktaş, Feissel'i kabulünden sonra yap-
tığı açıklamada. daveti olumlu karşıladığı-
nı söyledi. Denkta$i
"Rumtarannın,görüş-
meleresahte "meşnı Kıbns hükümeti' adı al-
Cezayir
7parti
kapatıldıCEZA^İR (AA) - Cezayır'de mah-
keme, eski başbakanlardan Ahmed
Ben Bella'nın Cezayir Demokrasi Ha-
reketi de (MDA^ dahil olmak üzere 7
siyasi partiyi kapattı.
Parti ve mahkeme yetkililennin ver-
dikleri bilgiye göre söz konusu parti-
ler, "İslam dininin ve bölgesel farkhlık-
lann" kullanılmasını yasaklayan yeni
kanuna uymadıklan için kapatıldılar.
Faaliyetleri yasaklanan partilerin
MDA, Cezayir Ulusal Partisi. Emel
Partisi. Adalet ve Özgürlük İçin ltti-
fak, Uma Partisi. Ulusal Kalkmma
Hareketi. Çalışma ve Birlik için Halk
Hareketi olduklan belirtıldi.
Cezayir'de yönetim. şubat ayında
politikacılann tslam dini. Arap ve Ber-
beri dilleri ile bölgesel ve cinsiyet
farklılıklannı çıkarlan için kullanma-
lannı yasaklayan karar almıştı.
Kapatılan partilerden hiçbiri. geçen
perşembe günü yapılan genel seçim-
lerde sandalye kazanamamışlardı.
Cezayir Mahkemesı, Içişleri Bakan-
lığı'nın özgür Cezayir lslamı Güçler
Örgütü ve Gelişme İçin Birlik Güçle-
ri partilerinin de kapatılması taleple-
rini, delil eksikliğı yüzünden kabul et-
medi. Cezayir'de 60'm üzerinde yasal
parti bulunuyor. Bunlardan 30 kadan
perşembe günü yapılan seçimlere ka-
tılmış. ancak 10'u parlamentoya gir-
meyi başarabilmişti.
• Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin daveti taraflara
iletildi. Zirve 9-13 temmuz tarihleri arasmda yapılacak.
tında Kıbns Türkü'nün hakkını gaspetmek-
ten vazgeçerek ve iki kesimliliği hazmederek
gebnesini bekfiyoruz. Bunlannvapdması ha-
linde bir anlaşmava vanlacağını ümitediyo-
nız"dedı.
Öte yandan. Rum kesımınde yayımlanan
Agon gazetesi. Klerides'in. Ingiltere'nin
Kıbns Özel Temsılcisi Sir David Hannav
ile öncekı gün >aptığı görüşmede, doğrudan
göriişmelerin bırinci tunına katılacağını bıl-
dirdıgini >azdı. Gazete. Klendes'in Han-
nay'e, "birinci nırda temel konular üzerin-
de görüş > akınlıgı ve ileıieme olmazsa. ikin-
ci tur görüşmelere katümavacağını" söyle-
diğinı duv urdu.
Bu arada Nevv York muhabınmiz Ahmet
Yeşiltepe'nın bıldirdiğine göre Annan. gö-
rüşmelenn tam olarak nerede yapılacağı yo-
lundakı bir soruya şakayla kanşık "Atian-
tik'in bu tarafında ve New York'a iki saarlik
bir mesafede" dıve vanıt verdı. Özellikle
basın mensuplanndan özenle saklanan gö-
rüşme merkezınm Nevv York'un kuzeyinde
büvük bir uvdu kent olan Harnman Estate
olduğu söylenıyor. Dıplomatlann bu konu-
yu gazetecilerden saklama gerekçesı ise
haylı ilginç: "Olası bir teröristsaldıma kar-
şı önlem."
Annan, üç yıla yakın bir süredir yapıla-
mayan toplumlararası görüşmelenn yeni-
den başlamasıyla kalıcı bir banş için yeni ve
daha sağlam adımlann atılabileceğmi düşü-
nüyor. Bu konudaki en büyük güvencesı ise
ABD ve İngıltere'nın Kıbns'ı dış politika-
da öncelikli gündem maddesi ilan etmele-
ri . Annan. ılk toplantıda taraflann tezlennin
yeniden dınleneceğini ve federasyon mo-
delinin "ButrosGalinkirlerdizisine" uygun
biçımde tartışmaya açılacağını söylüyor.
KARA PANTERLER LİDERİ EO1ER PRATT SOx\UNDA ÖZGÜR
27yıl geciken adaletLOS ANGELES (AFP) - ABDde 1960 ve 70'li
yıllarda sıyahlann eşitliğı için mücadele veren Ka-
ra Panterler örgütünün eski liderlerinden Elmer
Pratt, yeterli kanıt olmamasına karşın cinayetle so-
nuçlanan bir soygun suçundan müebbet hapis ceza-
sına çarptınlıp 27 yıl hapis yattıktan sonra yeniden
yargılanmak üzere kefaletle serbest bırakıldı.
25 bin dolar kefalet karşılığı salıverilen 49 yaşın-
dakı Elmer Pratt. Federal Soruşturma Bürosu'nun
(FBI) kurbanı olduğunu ve suçsuz yere 27 yıl hapis
yattığını söyledi. Pratt. tahliye karannın açıklanma-
sından sonra mahkemede "Siyasi hükümlüleri ser-
best bırakın. Bunlann çoğu benim gibi kurban seci-
len ve boş yere içerde vatan Idşiler " diye bağırdı
1968 yılında bir soygun sırasında 27 vaşmdaki öğ-
retmen Caroline Olsen'ı öldürmek ve eşini de ağır
yaralamak suçundan yargılanan Pratt 1972 yılında
cezaevine konmuştu. Daha sonra davanın tek tanı-
ğının bir FB! ajanı olduğunun belirlenmesi üzerine
yeniden yargılanmasına karar verilmiştı. Pratt "O
kadının katilini en çok ben bilmek isüyorum. Çttn-
küoilericibirinsandı" dedi. 8 yılını hücrede tek ba-
şınageçiren Pratt.odönemdeFBTın süreklikendi-
ni takip ettiğini, bu nedenle cinayet işlendiği sırada
başka bir eyalette olduğunu bıImemesine imkân ol-
madığını da kaydetti.
GöR
POLİTİKADA
SORUNLAR
ERGUN BALCI
Fnansız-Alman Sürtüşmesi
Fransa'da Gaullist politikanın dışarıda temel hedef-
lerinden bırı, Almanya ile dostluktur. Sosyalist Fran-
çois Mitterrand dahil. tüm cumhurbaşkanları bu po-
litikaya sadık kalmıştır.
Jacques Chirac da Almanya ile ittifak ilkesine sıkı
sıkıya bağlı kalmış, hatta Fransa'yı Almanya Başba-
kanı Helmırt Kohl'ün büyük önem verdiği Avrupa Pa-
ra Biriiği'ne (EMU) hazırlamaya yönelik ekonomik re-
formları rahatça yapabilmek için erken seçıme git-
miştir.
Chirac için tam bir bozgunla sonuçlanan seçımler-
de, ezici zafer kazanan sosyalıstler iktidara geldi.
Bu olgudan sonra General de Gaulle ile Şansölye
Adenauerin kurdukları ve iki ülke lıderlerinin yakla-
şık 40 yıldır büyük bir özenle korudukları Fransız-AI-
man ittifakının üzerinde kara bulutlar dolaşmaya baş-
ladı.
İki ülke arasındaki ilişkileri tehdit eden sorun Para
birlıği (EMU).
Maastricht Anlaşması uyarınca AB ülkeierı arasın-
da 1999'da Para Birliği'nın kurulması öngörülüyor.
Birliğin kurulmasından kısa bir süre sonra da ortak pa-
ra birimi EURO kullanılmaya başlanacak.
Buraya kadar her şey iyi.
Ancak bir sorun var. Maastricht Anlaşması'na göre
AB ülkelerinin Para Birliği'ne geçebilmeleri için bütçe
açıklarının gayri safi yurtiçi hasılalarının % 3'ünden az
olması gerekıyor. Oysa Almanya ve Fransa dahil, AB
ülkelerinin çoğunun bütçe açıkları % 3'ün üzerinde.
Chirac, Fransa'nın bütçe açığını % 3'ün altına indir-
meye yönelik kemer sıkma politikalarını uygulayabil-
mek için erken seçime gitmişti.
Seçımi kazanan sosyalist lider ve yeni Başbakan Li-
onel Jospin gerçi EMU'ya(Pa''a birliği) karşı değil. Yal-
nız koşulların yumuşatılmasmı istiyor. Örneğın % 3
konusunda daha esnek olunmasını, bütçe açıkları bu
oranın üzerinde olan bazı AB ülkelerinin de Para Bir-
liği'ne alınmasını öneriyor. Başka bir deyışle, bütçe açı-
ğını % 3'ün altına çekmek için gerekli kemer sıkma
politikalarını uygulamak istemıyor. Çünkü bunu ya-
parsa seçim kampanyası sırasında, yeni iş alanları aç-
ma ve harcamalan arttırma konusunda yapmış oldu-
ğu vaatlere ters düşecek.
• • •
Işte bu noktada, işler karışıyor.
Çünkü Almanya Başbakanı Helmırt Kohl, Maast-
richt Anlaşması'nın sulandırılmasına kesinlikle karşı.
Kohl "Ekonomıs/nı dısiplin altına alamayan ve bütçe
açığını % 3'ün altına çekemeyen ülke EMU'ya gıre-
mez" dıyor.
Almanya Başbakanı son olarak pazar günü yaptığı
açıklamada Maastricht konusunda kararlı olduğunu
vurgulayarak Para Birlıği'nin daha ılerı bir tarıhe atıl-
masının Alman ekonomisinı olumsuz etkıleyeceğıni
söyledi. Böylece Lionel Jospın'ın gerekırse EMU'nun
ertelenmesı önerisıne de kapıyı kapatmış oldu.
Aslında Almanya'nın da bütçe açığı % 3'ün üzerin-
de. Ama Kohl, geleneksel Alman disıplini ile bütçe
açığını % 3'ün altına indirebileceklerine inanıyor.
• • •
EMU, Kohl'ün en büyük hedefi, düşü. Almanya Baş-
bakanı. Para Birlıği'ni öngörüldüğü gibı 1999'da za-
manında gerçekleştirebilmek için gelecek yıl yapıla-
cak seçimlerde beşinci kez adaylığını koyacağını açık-
ladı.
Ne var kı Lionel Jospin de gerilemeye niyeth görün-
müyor. Herald Tribune, Fransa'nın sosyalist başbaka-
nının 16 haziranda Amsterdam'da yapılacak AB zır-
vesinde, Para Birliği'ne ilişkin koşulların yumuşatıl-
masmı resmen isteyeceğinı bıldiriyor.
Nitekim Jospin'in yardımcısı Claude Estier, bırkaç
gün önce yaptığı açıklamada "Para Birlıği'nin yumu-
şatılması gerektiğine inanıyoruz. Bir ülkenin bütçe
açığı % 3,1 ya da % 3.5 diye onu birliğin dışında bı-
rakmak bize anlamsız geliyor" dedi.
Bu şekilde Kohl ile Jospin arasında cıddi bir krize
dönüşebılecek görüş ayrılığı ortaya çıktı. İki lider bir
uzlaşma formülü bulamazlarsa çıkacak bunalım siya-
sal geleceklerıni tehdit edecek boyutlara ulaşabılir.
Tartışmada eğer Jospin ağır basarak koşullannı ka-
bul ettirirse Kohl için gelecek yıl seçimlere katılmanın
anlamı kalmayacağından adaylığını geri çeker ve bü-
yük hedefini gerçekleştirememiş küskün bir lider ola-
rak polıtıkaya veda eder.
Kohl, ağır basar da, Jospin, Fransa'nın bütçe açı-
ğını % 3'ün altına çekebilmek için kemer sıkma poli-
tikası uygularsa, seçim kampanyası sırasında yaptığı
vaatlere ters düşerek halkta tüm inandırıcılığını yitirır.
Fransız - Alman ilişkileri ilginç gelişmelere gebe gö-
rünüyor.
ÜŞ / Prof.Dr. TÜRKKAYA ATAÖV
Hedef: KübaAmerika anakarası devletlerinin ço-
ğunluğunun artık onaylamamasına karşın
VVashington, Küba'ya 35 yıldır gitgıde
baskıcı ve acımasız birambargo uygula-
maktadır. Son olarak Amerikan Temsılcı-
ler Meclisı Dış llişkiler Komitesi. bu kıska-
cı daha da sıkıştıran ve Küba içinde ye-
raltı muhalefetinı destekleyen on yasata-
sansı daha kabul etti. Tümüne bakıldı-
ğında daha önce geçirilmiş Helms-Bur-
ton Yasası'nı ağırlaştırdığı ve kısaca Kü-
ba'ya baskıyı gıderek arttırdığı söylene-
bilir.
Amerika'da geçen yıl onaylanan
Helms-Burton Yasası önceleri Amenkan
yurttaşlanna ait olup Küba hükümetince
mıllileştirilen toprak ya da başka türlü
mülkü şimdi kullanan yabancı kuruluşla-
n mahkemeye verme hakkı tanımaktadır.
Amerika bu yasaya esneklik kazandıraca-
ğına ilişkin Avrupa Birliği'ne verdiği söze
karşrt yönde hareket etme eğilımindedtr.
Yeni yasa tasanlannın bazı maddelen
üçüncü devletlerın egemenliklerıni kısıt-
lar niteliktedir. Dış Politika Reform Yasa-
sı'nın değiştırilen maddelerinden bırı Kü-
ba hükümetine yardım eden ülkelere
Amenkan yardımmın kesilmesıni öngör-
mektedir. Değiştırilen başka bir madde
Küba'da devrim karşıtı gruplara ikişer mil-
yon dolardan "az olmamak koşuluyla"
yardım sözü vermektedir. Aynı yasa 1998
ve 1999 yılları için Amerikan radyo ve te-
levizyonlarının Küba'ya yönelik program-
lan için 22 milyon dolar ayirmıştır. Hava-
na'ya gör, Amerika adanın "egemenliği-
ni satın alma" peşindedir.
Kongrenin attığı bu adımlara Beyaz Sa-
ray'ın tepkısı henüz belli değil. Ancak bu
gelişme de Amenkan dış sıyasetinde he-
gemonyacı aavranışın birgöstergesı ola-
rak kabul edilebılir. Amenkalılar anakara-
sında bu hegemonyacı tavra yeni bazı
çevrelerden de artık rtıraz sesleri yükse-
lıyor. Örneğin Birleşmiş Milletler eski Ge-
nel Sekreteri J.P. de Cuellar, Amerikan
eski başkanlanndan Jimmy Carter ve
birçok üst düzey Latın Amenkan devlet
adamlan da dahil olmak üzere yüz kadar
önde gelen kışı Amerıka'nın guneyınde-
ki ülkelere sürdürduğü sıyasetın değış-
mesını isteyen bir açıklama yaptılar. Ame-
rikan devletleri arasmda diyalog olanak-
lannı araştıran bu grubun goruşüne göre
bu anakaranın tümünde binncı sorun yı-
ğınlann sefaletı vetoplumsal adaletsızlık-
tir. Yapılan önerıler arasında Kübaya uy-
gulanan tek yanlı ve baskıcı sıyasete son
vermek de vardır.
Aynca Küba geçen yılın sonunda f-lo-
rida yakınlannda Patrick Havaalanı'ndan
yola çıkan bir Amerikan uçağının Hava-
na'nın bıraz doğusunda Matanzas bölge-
sinın toprakları üstüne, Küba'da Lzman-
terın daha once görmediklerı ve çabuk
yayılarak ekını yok eden bir çeşıt böceği
attığı iddıasındadır.
Bütün bunlar Castro rejımını çökertme
ortak hedefinde bırleşıyorsa da öte yan-
dan ülkenin dış baskıya dırencını de art-
tırmaktadır. Omeğın geçen ay Küba'da
kutlanan ışçı bayramı geçmiş yıllann en
görkemlisi olmuş, geçıt resmine halktan
1.3 milyon kışı katılmıştır. Amerika Kü-
ba'yı yalnızlığa itmeye çalıştıkça kendi de
yalnızlığa itilmektedır.