Katalog

20 OCAK 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 13 AIMKARA kulisiIŞIK KANSU Nikâh tartışmalarındaki yanlış F adime sonrası tüm kanallarda anlamsız tartışmalar başladı. Çoğu ne dediği, neyin, nasıl uzmanı olduğu belirsız birtakım insanlar çıkarıldı ekranlara. Bunlar da imam nikâhımn geçerli olduğunu ileri sürdüfer. Anadolu'da yaşayan saf insanların kafası iyice karıştırıldı. Iş mi bu? Türk halkının ne kadar çağdaş kazanımı varsa tartışmaya açılıyor. Bir de bunun adına "özgürieşmek", "serbest tartışma ortamı sağlamak" denmiyor mu ınsan çileden çıkıyor. Medeni Kanun ve cumhuriyet sonrası bir dizı devrim ile kadın Türkiye'de özgürleşmiş. Bu özgüriükler genişletılebilır mı diye düşünüleceği yerde. çağdışı yöntemler. öneriler gırla gidiyor. Uçuk entel takımı da bunlara çanak tutuyor. CHP Grup Başkanvekili Prof. Dr. Oya Araslı. Türkiye Cumhuriyeti'nin bir "hukuk" devleti olduğunu anımsatıyor: "Bir hukuk devletinde, yürüriükte olan yasalara bütün vatandaşlarının uyması gerekir. Bugün nikâhın hangi koşullarda geçerli olacağı Medeni Kanun'da gösterilmiştir. Bu yöntem dışındaki nikâhlann hukuk düzeni içinde geçerli olup olmadığını tartışmak mümkün değil. Çünkü, diğer nikâh türleri geçerli değildir. Bunları tartışmak abesle iştigaldir. Türkiye'de hukuken evlilikten doğacak haklan kadına sağlayacak nikâh biçiminin Medeni Kanun'daki nikâh biçimi olduğu tartışmasız bir gerçektir. Fakat, toplumda dini nikâhın da aynı haklan kadına sağlayacağı konusunda bir izlenim uyandırılırsa, kadınlar hukuken çok güvencesiz bir konumda kalırlar. Hukuken geçerli olmayan nikâh bağıtları içerisinde yaşamlarını sürdürürler ve bu durum onları son derece mağdur bir duruma düşürür. Bu tür bir anlayış, toplumda yaygın hale getirilmeye çalışılıyor." Özel televızyon kanalları, kaş yapayım derken göz çıkarıyorlar. Bılmem farkındalar mı? Sayenizde efendim A ta Soyer, kendi deyişiyle "Doktorlar adına maydanoz olmaya kalkışan bir örgüTün, Türk Tabipler Birliği'nin yöneticisi. insan, yöneticisi olduğu örgütü maydanozlar mı? Maydanozlar. Çünkü artık doktorlann ve hastartelerin tartışılmaz biricik anası Dışişleri Bakanı Tartsu Çiller oldu. Ata Soyer, ÇiHer'e açık bir mektup gönderdi ve yeni eğlencesi hastaneleri ziyaretlerirtin hoş geçmesi dileğini iletti ve Dışişleri Bakanımızın da buyurduklan üzere "pislik"ten geçilmeyen bu yerlerin durumunu özetiedi. Bize de özetin özetini vermek düştü: "Sayın Çiller, temizlik işleri çoğu hastanede, en ucuz fıyatı veren taşeron şirketlere veriliyor. Özelleştirme konusundaki derin yakiaşımlannıza binaen... Yatak başına 5500, yatan hasta başına 57 bin lira verdiğiniz hastanelerimizin temizlik durumu, ziyaret ettiğiniz diğerterinden farklı olmuyor. Sayın bakanım, kış geldi, ama kaloriferler yanmıyor. Çok soğuk hastanelerimiz. Efendim, gürtde hastane başına 7500 liradan biraz fazla ayırdığınız ısınma parası ile başhekimlerimiz ancak bu kadannı başarabiliyor. Sayın Başbakan Yardımcısı'm, yemekler de berbat! Böcekli mutfaklanmızda öğün başına 50 bin liradan biraz fazla harcanan yemekler, hastalanmıza kalori de sağlamıyor. Ama inşallah, sizin de gayretinizle özelleştirilen hastanelerimizde bu sorun kalmayacak." Mektup, uzayıp gidiyor ve şöyle bıtıyor: "Sayenizde efendim. Sağhcakla kalın..." Çocuklar için uygarlık C umhurbaşkanlığı Senfonı Orkestrası. halkla, gençlerle kucaklaşan programlarını sürdünJyor. Görkemli yeni yıl konserinı tıklım tıklım dolu spor salonunda yaptı. Sıra, ilkokul çocuklarına dönük tasanma geldi. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Müdürü Mehmet Erten, Amerika turnesi dönüşü, Gürer Aykalın önerisı ile çocuklar içın dınletı ve eğitim programlarına başlayacaklannı bildirdi.Çevrenizdekı karamsarlara bakmayın sız. Türkiye'de uygarlığın mayası tutmuştur! Ulusal dergisi V lusal 1 dergisini gençler çıkanyor. Derginın Genel Yayın Mudürü Hakan Reyhan Gazi Üniversitesi'nde siyaset bilimi üzerine master yapıyor. Yayın kurulunda yer alan Yigit Akın ODTÜ Makine Mühendısliği. Damla Doğan ODTÜ Çevre Mühendisliği. Mine Ersoy DTCF Sosyoloji, Gezmiş Özcan Açık Öğretim Fakültesi, Gürsan Şenalp ile Örsan Şenalp Hacettepe iktısat. Fatih Ekmekçi de Ankara Hukuk Fakültesi öğrencisi... Üç ayda bir yayımlanan denginin 2. sayısı çıktı. Bu sayı "Globalleşme ve Türkiye" konusuna aynlmış. Yetkin isimlerin makalelerine. uzman kişilerle söyleşilere yer verilmiş. Ulusat'ı çıkaran gençler, ılk sayıdan sonra DSP ile ılişkiler konusunda eleştiriler almışlar. "DSP ile ilişkimiz gönüldaşlıktan öte değildir. Kurumsal düzeyde bir bağlantımız yoktur" savunmasını yapıyorlar. Amaçlarını ise şöyle açıklıyorlar: "Bizim, yıllardır söylediğimiz gibi asıl amacımız herhangi bir siyasi partinin iktidarı değil, halkın iktidarıdır. Halka iktidar kapılarını açacağını düşündüğümüz bir düşünceye, siyasi bir yapıya sonuna kadar destek vermek ise bu yolda üzerimize düşen görevlerden sadece biridir. Halkın iktidarını insanlara ütopya gibi uzak bir özlem gibi ulaşılması mümkün olmayanmış gibi gösteren insanları bu yolla pasifleştiren sisteme alternatif bir düşüncedir ulusal sol' ve ancak sağlam bir şekilde teorik (düşünsel) altyapısı oluşturulduğu takdirde halk iktidara uzanacaktır. Elbette ki, bu altyapıyı aydm halk' oluşturacaktır. Bu açıdan bakıldığında Ulusal sayfalarını, ister öğretim üyesi olsun ister öğrenci, ister sendika başkanı olsun ister işçi, ister kadın olsun ister erkek, her kestmden her insana açacaktır." Dergıyi çıkaran öğrencıler. "sömürge kafalı" aydm tıpine karşı, sağlam bir •'ulusal entelektüel dalga"nın oluşturulması gerekliliğmden hareket ettiklerini de söylüyorlar: "Ulusal'ın bir amacı da kolonyal aydına karşı, ulusalcı aydını, düşünce üretmeye, akademik tavrını koymaya, yani meydana davet etmekti." Öz amaçlan ise şu: "Halkı düşünmeye, tartışmaya, siyasete katılmaya çağırmak." Ulusal dergisınin haberleşme adresi ve telefonları şöyle: "Toros Sok. 15/24 Sıhhiye/Ankara. Tel: (312) 231 91 83. Fax: (312) 231 91 83." Suskunluk W ashıngton muhabirimiz Fuat Kozluklu, Amerika'ya 21 saat ile oruç rekoru kırarak giden RP'Iİ Devlet Bakanı Fehim Adak'ın temaslarından izlenimlerinı anlattı. Adak, Amerika'daki ilk görüşmesi Alan Makovsky ile yapmış. Kozluklu, Makovsky'nin kimliğini şöyle aktardı: "Amerikan hükümetine 11 yıl hizmet etti. ABD Dışişleri Bakanlığı Araştırma ve İstihbarat Dairesi'nde görev üstlendi. Saddam saldınsından kaçan Iraklı Kürtleri korumak amacıyla başlatılan Huzur Operasyonu'nda Amerikan yönetimine siyasi danışmanlık yaptı. Ortadoğu ve Türkiye konulannda VVashington'da sık sık görüşüne başvuruluyor." Adak ile Makovsky görüşmesine geri dönelim. Kozluklu'nun aktardığına göre; Makovsky, REFAHYOL iktidarının, Amerika'nın "terörist" ilan ettiği ülkelerle ilişkileri ısıtmasına değinınce, Adak, Kuran'dan ayetler okumaya başlamış. Örneğin. "Komşunuzla iyi geçininiz" gibi. Makovsky, bir ara şeriatın Türk toplumuna uygun olup olmadığını sormuş. Adak. bir heykel gibıymiş. Yanı susmuş, yanı olumlu ya da olumsuz hıçbır yanıt vermemiş. "Sükût ikrardan gelir" derler ya. öyle bir şey... Tunc takıntısı S endikacı Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanı Necati Çelik, Türk-iş'te yıllarca yöneticilik, liderlik yapmış bir sendikactya resmen taktı. Çiller gibi tutturdu: "Halil Tunç, SSK Yönetim Kurulu üyeliğinden ya alınacak, ya alınacak." Şemsi Denizer'in, konuyu açtığımızda ifk sözü "Halil Tunç görevden alınır mı?"oldu. Denizer'e göre şu andaki bakan SSK'de dar kadroculuk yapmak, "Bu benden değil, onun için görevden alıyorum, yerine kendi adamımı getiriyorum" demek istiyor. Denizer, SSK'nin yrllardır arpalık gibi kullanıfdığı için batma noktasına değin getirildiğine bir kez daha parmak basıyor: "Aslında işçinin, kurumu bu noktaya getiren siyasi iktidarlardan hesap sorması gerekir." Işin tuhaf tarafı burada. tşçi konfederasyonu başkanı Çalışma Bakanı oluyor. geliyor SSK'de görev yapan bir işçi temsilcisinden hesap soruyor. Açıkçası, hesap tutmuyor. Yüksel Endeğer yazıyor Son yazımda da be- p lirttiğim gibi amacım1 bu gazeteyi at göz- lüklüsolculardanarın-1 dırıp; renkli, kuponlu, pırıl pırıl yeni Cumhurı- yet'i kurmak ve başına geçmektir! Açık seçık ifade ederim! Fakat bir ya da b'irkaç pürüz çıkarsa, bu modernleşme atağı engellenirse. bu globalleşme şelalesi durdurulursa, o za- man ben de başımın çaresine bakarım elbette. Zaten gönlümdetelevızyonculuk yatıyor! Şöyle sıkı bir program hazırlayıp sunsam, vizyonum tavana vursa, ne hoş olur! Acaba öyle bir durumda hangi ka- nala giderdim? Kanal D fena değil. Ama sahibi Aydın Doğan'ın bankaları DişbankveAlterna- tifbank'ın durumu da şu sıralarçok par- lak değil. Oraya gitmezdim. HBB'yi de beğeniyorum. Bilge Has'a da saygı duyarım. Fakat Has Meyve Su- lan'ndan sanmam ki bana sağlam birge- Devlet Küçülsün Ama Bulunsun Bir Yerde! lir aksın! Olmaz! Erol Aksoy'un Show TV'si? Bilemiyo- rum! Emek Sigorta. Factofınans. iktisat Bankası ve İktisat Leasing, toplu halde fena görünmüyor. Ama gel gör ki benı kesmez! Interstar'ın patronu Cem Uzan çok saygın bir zat, aynı zamanda Çukurova Elektrik. Kepez Elektrik. Imar Bankası. Adabank. Adanasporve İstanbulspor'un da sahibi. Bununla birlikte, şantaj kaset- lerı koleksiyonundan da hoşlanıyor! Ür- kerim. gitmem! Turfanda NTV (Nergis TV) ve Cavit Çağlar, iyi bir seçim olabilir. Nergis Hol- ding sağlamdır. Lakin, Cavit'in yanında olursam diğer partilerle aram bozulabi- lır. atv? Hiç fena değil! Dinç Bilgin'in kos- koca Sabah grubu var, üstelik Pamuk- bank. Yapı Kredı ve Halk Sigorta'nın da ortağı. Fakat gıtmek ıstemem, nasıl der- ler. kurtlar sofrası! TGRT'nın patronu Enver Ören'in bir sürü bankası var. güzel mı güzel! Kanal E'nin patronu Besim Tibuk, kumarha- neler kralı! Kanal 7'nın sahibi Haşim Bayram, Kombassan Holding Yönetim Kurulu Başkanı! Kanal 6'nın patronu Mehmet Kurt ise çok sayıda ithalat, ıh- racat ve ınşaat şirketıne sahip! Ama hiç- birine gitmem. onlarla güzel ticaret ya- pılmaz, hepsi anasının gozu! Yine diyorum. en iyısı TRT! Istediğin gi- bi at koştur. gönlünden geçen meblağı devir, üstelik iktidara hepsınden daha ya- kın, en azından aynı şehirde! Devlet gıbisi yok azizim. Allah zeval vermesın! Not: Değerli dostum Lütfü Oflaz'ın "Kahkatür" adlı kitabı çıktı. Internet: htp // TV >/ banka - holding - sigorta-DEVLET... HAYVANLAR ismiL GCLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇ AK HARBİ SEMİH POROY GADDAR DA\TTT \rnt KLRTCEBE /AfûAAAT C/V0AAJU MIRMIRLAR rCi'R \ — ——. / * • — 9 ^** P ^^ j^Ay ALLAH I,. HAN * Xy3f TARİHTE BUGÜN wnmz4R/w.\ 20 Ocak OKYANUS tÇ/N YENİ BİR CANKURTARAN BOTU.. 8U6ÜH, ABP'ÛB, YBNİ BİR OKYANUS ÇAtiKUGTAÇAU SOTU DE- UEfl/Pİ. OOUGLAS: UÇAIC KUeuLUŞU rABAFINDAN İMAL EPıLEK] BOT, TOfZPİL 8UYÜKUJĞÜ'ND£' ALÛM/AjyUU £/UMDf/2£ YEg.LEÇTİ£jLMlÇri • UÇAICTAN ATILABİLeM VEYA DBNİZALTt GeUtLEeitiDEU TOfZP/L Gİ8İ yOUAtjAB/LEM gu Sru'MOHZ; ÜZ£R.(U&EKl HALKALAR. Ç£- ICİLÎNCE AÇIUYOeOU. KAPAtOASll AÇtLMCA OTOKAATİk: OL4/5AK KeAJPİ IZBAJDİNE ŞİŞEkl SO- TUN İCİNPE, B K/ŞİYE BıR. HAFTA YETECEfC VtYECEK I/E GeeEKLİ ALET SULuAJ- MAKTAYP/.AYIS.IO4, MUÇTAM A KÜÇÜZ SıE İ MOTDIZU DA BUU1NAM SO - TVM KAZAZEPEJS& /Ç/'A/ ÇOK FAYDAU S MANAVGAT 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESFNDEN DosyaNo: 1995 406 Davacı AIi Sezervekili Av. Sevfi Gündüztarafından da\alı Reyhan Sezeraleyhinc mahkcmemizdeaçılan •jiddctli geçim- sizlik nedeniyle boşanma davasının yapılan duru^ması sırasinda vcrilon ara karan uvarınca; Davalı Reyhan Sezer adına davetive tcbliğ cdilcmediğınden \e adresi de tespit edilenıediğinden ılanen tebliü vapılması- na karar \erilmİ!> olup. Davalı Reyhan Sezer'in Manavgat 2. Aslive Hukuk Mahkemesi'ne ait duru^ma salonunda. duruşmamn bırakıldığı 18.2.1996 günü saat 09.00"da bizzat hazır bulunması \eya kcndisını bir \ekille temsil ettirmesi. aksi halde HLMK'nin 213 ve 377 sayılı maddeleri gcreğince tahkıkat ve yargılamanın vokluğunda devam edeceği ve karar verileceği. dava dilekçesi- nin \e duruşma gününün davalıya tebliği yokında ılanen tebliğ olunur. 6.1.1997 Basın: 1701