Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 OCAK 1997 PAZARTESİ
DIZIYAZI
r FenerbahçeCumhuriyeti'nin
HALIT DERINGOR
Saracoğlu'nun Başbakanlık Kupası
Sunuş
Turkıye'de
değışmeyen,
değışmeyecek olan tek
ıktıdar, ınsanların
yureklerındekı
Fenerbahçe ıktıdandır.
Fenerbahçelılık
ateşının ılk kıvılcımı
mutareke yıllarında
çakar, gıderek kor
halını alır Kım ne derse
desın, "Herçocuk
Fenerbahçeh doğar"
ovuncu, naıf bır gururla
karışık, yalın bır gerçeğı
de dıllendırır. Feneıiı
olmak, bır mutluluk.
dahası bır ayncalılıktır.
Ama.. Aması var
tabıı Belkı bıraz
abartılı. belkı bıraz
ıddıalı Devletı
yonetmekle
Fenerbahçe'yı
yonetmek, yontem
olarak bırbırınden çok
da farklı değıl
neredeyse Devlet
rastgele dıle gelen bır
kavram olarak
seçılmedı Çunku
Fenerbahçe de bır
kuçuk devlet
gerçekten. Kendı
çapında, kendı halınde
bır kuçuk devlet
Fenerbahçe ıktıdannda
koltuk kapanlar da o
gerçeğın farkında
zaten.
0 ıktıdar koltuğuna
sahıp olmak ıçın verılen
mucadeleler. memleket
sathında verılen "sıyası
ıkbal" kavgasından çok
mu farkh? Rakıbı
aşağılamak,
kotulemek, sandık
hesapları. oy
kumpasları, çalımlar,
ofsaytlar çağu kez de
kastı fauller Sandıktan
çıkıp çıkmadığı bır turlu
kestırılemeyen mıllı
ırade. Bıtıp tukenmez
"gerçek demokrası
mınm" tartışmaları Tek
lıder sultası. Seçmene
kafakol.. En çarpıcısı
koltuğa kım oturursa
otursun, her daım
memleket de borçlu,
Fener de. Bırı
Amenka'ya, dığen ıse
para babalarına..
Her ıkısındede
statukoya dokunmak
tabu lyı hoş da
Fenerbahçe devlet
değıldır kı' Onunde
sonunda bır spor
kulubu Sporcuyu,
"yuruyen, koşan ahlak"
olarak tanımlayan
zıhnıyet hâlâ ayakta
mı? Bellı değıl...
Sıyasal arenadakı
yontemler
Fenerbahçe'de de
kullanılıyor, hatta dığer
kuluplerde de Bu
bellı . Onlarca mılyara
futbolcuların alınıp
satıldığı, trılyonlarca lıra
borcun envantere
ışlendığı "camıa "nın
bugun ıçın kendı tapulu
malı, bır santımetrekare
toprağı yok Beledıye
arsalarında, 'kondu'
olmuş bır yaşam Son
fırsat olarak geçen
yonetımler ve bugunku
yonetım. ışletme
hakkını alarak
devletten arsalar
kıralama peşınde.
Sonuçta 50 yıldır
kulupte ıktıdar
koltuğuna oturanlar,
Fenerbahçe'yı
borçsuz, tasasız bır
"refafra "ulaştıramıyor
Fenerbahçe, Real
Madrıd gıbı, Juventus
gıbı Manchester
Unıted gıbı onca
ozleme karşın bır
"Avrupalı" olamıyor'..
Avrupalı olmak bıraz
zıhnıyetten, bıraz
kulturden. çokça
ekonomıden, bolca
sıyasadan en onemlısı
de portrelerden
geçmıyor mu'? Portre o
yazgının en hassas
maddesı gıbı duruyor.
Oyle ya ıktıdar
koltuğuna yakışanı var.
yakışmayanı var, eğretı
oturanı var. her bır
yanını dolduranı, çalanı
çırpanı var, dışını
trrnağına takanı var
Işte Fenerbahçe
Cumhuriyeti'nin devlet
başkanları yakın bır
tanığın gozuyle
iikrü Saracoğhı
Saracoğlu'nun gerek Turk
sıyasal yaşamında gerekse
Turk spor tanhınde.
unurulmayacak bır >en var
1950 oncelen, tek partı
sıstemınde sırası ıle Eğıtım.
Malıye. DışK>len bakanlıklan yaptı. sonra
başbakan oldu Sporu seven, sporcuyu
koruyan. hatta ona yardım eden bır
ınsandı Koyu bır Fenerbahçelı'ydı
Başbakanlığı sırasında, Fenerbahçe'ye.
maddı-mane\ı yardımlan oldu Orneğın.
1932 yılında bugunku Fenerbahçe Stadı
olan >en. 9000 lıraya Fenerbahçe'ye aldı
Bu stadın alanı 36000 metrekaredır Daha
1932 yıhnda değerlı Şükrii Saracoğlu,
Fenerbahçe >e. toprak kazandırdı Bu. çok
anlamlı bır davranıştı Yıllar bırbınnı
ko\aladı Fenerbahçe. uzennde tesislen
bulunan bu stadı yonetemeyerek 2 5-
mılyon lırava Beden Terbıyesi Genel
Mudurluğu'ne sattı Bıranlamda.
mulkıyetını dev lete devrettı kendısı de
topraksiz kaldı Bugun ıçın l
santımetrekare tapulu arazıye sahıp
değıl1
Örtülu ödenek
Şukru Saracoğlu, o yıllarda, Anadoiu
Ajansı \1uduru Muvaffak
Menemencioğlu'na bır gazete çıkarması
ıçın 5000 lıra verdı Ama "Bundan
sonra. madem ki böyle bir yardımı
>aptım. öyleyse Fenerbahçe'ye de
örtülii ödenekten 5000 lira yardım
ede>im" dedı Benım kuşağın
tutbolcuları. Saracoğlu ıle sık sik goruşme
olanağı bulamazdı Çunku Saracoğlu.
genelde. Ankara'da olurdu Ama butun
buna karşın. futbolculann onemlı
sorunlan ona bıldırılır ve çozumlenırdı
Işte bunlardan bın İskece İbrahim
soyadından da anlaşılacağı uzere Iskeçelı
Yunan uyruklu Iskeçe'de yapılan sınavı
kazanarak Haydarpaşa Lısesı'ne geldı
Ancak Lozan Antlaşması'na gore ''tunan
uyruğunda olduğu ıçın okulu bıtırdıkten
sonra. gerı donme yukumluluğu \ardı
kkeçe. Havdarpaşa Lısesı'nde okurken
Fenerbahçe. onu ozel Beyoğluspor
maçında oynattı tskeçe o maçta 3 gol attı
Maçı bır ra^tlantıyla o gun Saracoğlu ıle
tıırlıkte Zeki Rızadajztedı Saracoğlu,
tbrahım'ı beğendı. alınmasını ıstedı
Saracoğlu'nun çevresındekıler, Iskeçe'nın
Yunan uvruğunda olduğunu ve bu
durumda Fenerbahçe takımında
oynanmasının olanaksız olduğunu
açıkladılar Ama yıne Saracoğlu'nun
yanında bulunan bırbaska Fenerbahçelı.
"Galatasaraylılar bu çocuğu kaçınp
işlerini de halledecek" deyınce Saracoğlu.
"Ya öyle mi" dıyerek "Bu çocuğun
pasaport >e ikamet tezkeresini bana
-Vnkâra'ya gonderin" dedı
Daha sonra da bu belgeler. Vnkâra'ya
gondenldı \e Icra \ekillen Heyetı de
Iskeçe'nın Turk uyruğuna geçmesıne
yarım saat ıçınde karar verdı Boylehkle
de Saracoğlu. Fenerbahçe'ye hem bır
tutbolcu kazandırdı hem de bırdoktor ve
federasyon başkanı
ilk Başbakanlık Kupası
\ ıl 1944 Fenerbahçe, Türkıye Futbol
Sampıyonluğu fınallen ıçın Ankara'da O
Şükrii Saracoğlu koyu bir Fenerbahçeli'ydi. Başbakanlığı sırasmda Fenerbahçe'ye maddi-mane\i yardımlan oldu. Orneğın
1932 vılında bugunku Fenerbahçe Stadı olan yeri, 9000 liraya Fenerbahçe'ye aldı. Bu stadın alanı 36000 metrekarcdir.
sırada Mıllı Kume Şampıyonu Beşıktaş da
Ankara'da Bız 27 mayısta. Harp Okulu
ıle çetın bır mucadeleden sonra onları 2-1
venmiştık
îkıncı maçımızda da 28 mayısta Izmır
Şampıyonu Goztepe'yı 5-1 yendık
Arkasından gruplararası şampıyonu
Mersın tdmanyurdu'nu4-2 yenıyoruz
Yanı çok yoğun bır program ıçındeydık
AmaMtün rriâçlarda Fenerbahçe. çok
ustun bır torm gostermıştı Saracoğlu.
Fenerbahçe'nın bu guzel oyunundan son
derece mutluydu Bu mutluluktan sonra
Saracoğlu, Ankara'da hazır bulunan
Beşıktaş ıle Fenerbahçe'yı karşilaştırmayı
duşunerek ortaya bır de Başbakanlık
Kupası koydu Saracoğlu'nun bu
duşuncesı ıkı kulup yonetıcılerı
Muvaffak Menemencıoülu. KemalOman.
(FB)ve SadriUsoğlu'nâ"(BJK) bıldırıldı
Beşıktaş'a. bunun Saracoğlu'nun bır
isteğı olduğu. bundan boyle devamlı
oynanacağı soy lendı Onİar da bu oneny ı
kabul ettı Ama bu maçta Be^ıktaş.
Fenerbahçe'yı 4-1 yendı Buyenılgıye
neden olanlardan bır tanesı de benım
Nedenı de şu Yoğun maçlardan sonra çok
yorulmuştuk Bu yorgunluğu gıdermek
ıçın hayatımda ılk kez masaj yaptırdım
Masaıı da Galatasaraylı masor Danyal
yaptı Bılınçlı mı yoksa bılınçsız mı
blmıyorum Bu masajdan sonra ben daha
da yorgun ve bıtkın hale geldım Sahada
adeta vuruvecek halım bıle voktu Golluk
pozısyonlan değerlendırecek gucum
kalmanııştı Bu yuzden oyunun
başlangıcında 2 gol kaçırdım >alnız ben
mıyım
1
Dığer arkadaşlarım da
formlanndan uzaktı kabahat bızde
değıldı kabahat, yorgun ve bıtkın bır
Fenerbahçe'nın boyle onemlı bır maçta
başanlı olamayacağını soylemeyen
yonetıcılerdevdı Bu maçtan sonra değerlı
Başbakan Şukru Saracoğlu'na. kendısının
arzuladığı Başbakanlık kupası sonucu bır
galıbıyet veremedığımız ıçın tum takını
olarak kahrolduk Saracoğlu'nun ne kadar
Fenerbahçelı olduğunu gosteren ornekler
var Orneğın. Ankarada yapılan bır
Fenerbahçe-Gençlerbırlığı maçında
futbolculann elıne kapıdan gırış kartı
venldı Ama statta gırış kapısının onune
geldığımızde. maçı yapacak Fenerbahçelı
oyuncuların bazılarını gorevlıler stada
almak ıstemedı O sırada tartışnıalar
başladı Bu durum devam ederken bır de
baktık kı Saracoğlu otomobılı ıçınde
bızlen seyredıyor Neoluyor dıye
gorev Ulere sordu Olay kendısıne
anlatılınca hepımızın parasını odeyerek
stada soktu
Bir başka anı daha:
Yıl 1949 Eşım ılk çocuğumuzu dunyaya
getırmek ıçın Zeynep Kânııl Hastanesi'ne
o gun yatınldı Aynı gun Ankara karması
ıle oynanıak ıçın Ankara'va gıdecektık
Ben. akşanı yataklı trene gelıp
yonetıcılere. bu nedenle gelemeyeceğımı
anlatmak ıstedım Ama ne yazar'
Arkadaşlanm benı karga-tulumba yataklı
\agona bındırdıler Frtesi gun Ankara
karması ıle oynadığımız maçın ılk
dakıkalannda. bır gol attım \ma tam bu
sırada. stat hoparlorlen benım kızımın
dunyaya geldığını anons ettı Sevınçten mı
heyecandan mı nedır bılmıyorum
ayaklanm tıtremeğe başladı Tabıı maç
devam edıvor Beş-altı dakıka sonrabır
ba^ka surprız benı beklıyordu Ikıncı golu
de attım Saha kenarındakı bır arkadaş.
benım ıkıncı bır kızımın daha olduğunu
soyledı Ben. nerede ıse oyunu terk
etmeğe çalı^ıyorum Fakat saha
kenarındakı ınsanlar bunun bır^aka
olduğunu bıldırdı Maç 5-2 sonuçlandı
Akşam. Karpıç'te zıyafet venldı
Zıyatette Başbakan Saracoğlu ve onun
yanında Muvaflak Menenıencıoğlu yer
aldı Saracoğlu benı yanındakıiskemleye
davetertı Ben de Saracoğlu gıbı bır
devlet buyuğunun yanında hıç yemek
yemcmış olduğumdan bır lıaylı
heyeeanlandîm. dahası heyecandan
terledım Saracoğlu benı rahatlamak ıçın
espnleryaptı "Vydiseninosahadaki
halin?.. Kı/ın oldu diye nıi böyle «ü/el
çalımlar yapıyordun? Bekle. daha ne
çalımlar yapacaksın." \rkadan da "\ma
erkek adamdan erkek olmalıydı" dedı \e
ekleyerek "Şaka söyledim. şaka... Kız
çocuğu, eser-i muhabbet" dedı Ismını de
"Zafer kov un..."
Futbolcular, 'Hacı Bekir'in atları'
(tcı Bekirzâde AH Muhiddin
1940 yıllannda Turkıye'nın bır ıkı
zengınınden bın
Şekercı. lokum, badem^eken denılınce
akla gelen tek fırma Haeı Bekir oldu
Lnu. Turkıye'nın dışına taştı Istanbul'da,
Ankara'da. Izmır'de Kahıre'de şubelen
vardı Işadamlan arasında onun değışık bır yen vardı
Bır bayram gunu aşağı yukan 60 ton şeker satardı. ama
kazandığı parayı bazı zengınlerde olduğu gıbı bencılce
harcamazdı Paylaşımcıydı
Fakır fukaraya yardım elını uzatmaktan gen kalmazdı
Fenerbahçe. ne zaman dara duşse. Fenerlı futbolcular ne
zaman parasız kalsa. hep onlann yanlarında oldu Parayı
venrken şımdılerde olduğu gıbı kendını reklam etmedı
Parayı ınsanlan esıralmak ıçın kullanmadı
lstanbul sosyetesınde en çok konusulan ınsandı Onun.
Fransiz artıstı Marie Bell'e taktığı pırlanta yuzuk. bırlıkte
Fransa'ya uçmalan. İstanbul'da ve Turkıye'de buyıık
yankılar uyandırdı Bıldığımız kadanyla kuman
sevmıyordu ama at yanşlannda ko^turduğu \enman
adında bır atı vardı
Fenerbahçe'yı ve futbolculan çok severdı Fener'de.
Şükrü Saracoğlu'dan sonra gelen ıkmcı adamdı
Bız. Fenerbahçe'ye gırdığımız ılk yıl. ışte bovle bır
yonetıeıyle karşıla^mıştık. ama her zaman olduğu gıbı o
zaman da Hacı Bekır'ın kulup ıçınde karşıtlan vardı
Hacı Bekır'ın o zamankı karşıtı. Anadoiu \jansı Muduru
Muvaffak Menemencioğlu'ydu Yanında. Turkıye'nın en
buvuk orta hafı Esat Kaner çalışıyordu Kalecı Cihat
\rman ın da Fenerbahçe'ye geldığı ılk yıllardı Hacı
Bekır le Cıhat ın arası çok ıvı ıdı \ma bır kaptanlık
sorunu çıkmı^tı ortaya Hacıbekır. Cıhat'ı. M
Menemencıoğlu da Esat Kaner'ı ıstıvordu Hacı Bekır ıle
Muvaffak Menemencıoğlu'nun Cıhat Arman-Esat kaner
çelışkılen. takımı ıkıye boluyordu
Hatı Bekır'ın ve Cıhat'm safında ver alanlara da de
Gaulle'culer ısmı takılıyordu De Gaulle'culer.
Fenerbahçe Stadı'nda değıl de halkevlennde antrenman
yapıyorlardı
Bu çelişkıler, uzun surmedı. sağduyu galıp geldı Taraflar
yan yanaydı ancak Cıhat Vman ıle Esat kaner'ın sınsı
sınsı mucadelelen surup gıttı
Hacı Bekır'ı en çok ele^tırenlerden bın de Osman
Kavrak'tı Hacı Bekır'ı kamuoyu onunde kuçuk
Hacı Bekirzâde 4li Muhiddin. her maça. her antrenma-
na gelirdi. Hatta deplasmanlara da... Ama hiçbir zaman,
takım yapmaya. hiçbir zaman futbolcuyu almaya ve at-
maya. hiçbir zaman antrenore miıdahaİe etmeye kalkış-
madı.
duşurmek ıçın bırtakım oyunlara gırdı Fenerlı
futbolcular ıçın "Hacı Bekir'in atlan" dıyordu
Ona gostenlen sevgı ve saygının. paradan
kaynaklandığını soyluyordu Bu yakiştırmalar kismen
doğru bıle ol»a. Hacı Bbekır'e gostenlen sevgı ve saygı
daha çok onun asaletıne ve kişilığıne dayanıyordu
1941 yılında ozel bır maç ıçın Mersın'e gıttık Mujdat
Yetkiner ıle bırlıkte takımda yenıyız Mersın'dc buvuk
ılgı gorduk Maçı kazaııdık Gete bır yerde eğlenme
onensı yapıldı kaldığımız otelın altı da muzıklı bır
salon Lskı tutbolcu ve vonetıcıler burava eilenmeve
gıderlerdı Ama once bızı y ukarıda bır odav a hapsederler
ve eğlence dışı bırakırlardı
Maç sonrasi ılk antrenmanımızda Hacı Bekır. yıne eskı
Fenerbahçe Stadı nın ust salonundaydı Her ıkımızı
y anına çağırdı "Çocuklar sizi tebrik ederim. Eğlenceye
gitmemişsiniz. Doğru vapmışsını/. Daha gidecek yaşta
değilsiniz" dıyerek cebınden bır zart çıkarttı "Ahn. siz
bununla çikoİala yiyin" dedı
\ ıne aynı gunlerde aym salonda kendısıne çay servisi
yapan bır ddamm cebının dışanda olduâunu gordu
Vanında oturan Lebip Elmas a şoy le dedı "Bu adamın
herhalde parası yok. Parası olsa cebi dışarıda olmaz. \l şu
parayı onun cebine koy." Herhalde adamın gormedığı bır
mıktarolurkı adam feleğmı şa^ırdı
Her maça her antrenmana gelırdı Hatta deplasmanlara
da \md hiçbir zaman. takım yapmaya hiçbir zaman
futbolcuyu almaya ve atmaya hiçbir zaman antrenore
nıudahale etmeye kalkışmadı
O sadece tutbolculara moral vermeyı du^undu
>enılgılenmızde bızı tesellı ettı. o ak^am yemek verdı
^emekte çeşıtlı espnler yaparak futbolculann stresinı
atması ıçın uğraştı Yengıler karşisında futbokulara
kaptan Cıhat Arman aracılığı ıle zart ıçınde parasal odul
verdı Bunu yaparken gazetelerde rılan poz da \ermedi
Şampıyonluktan sonra Cıhat Arman. şampıyon takımın
resmını buyuttu Bırlıkte Hacı Bekır ın evının yolunu
rurtuk Taksım'de otururdu E\ı sankı antık bır muzeydı
Evde. konuşmalar sırasında Arman. takımın buvuk
resmını ambalapndan çıkararak "İşte eseriniz" dedı
Hacı Bekır. mululuktan adeta uçuyordu Tabıı yıne
Cıhat ı kenara çekıp ona 1Ü adet zarf uzattı Içınden o
gunun parası. 100 er FL çıkmiştı O zamana gore çok
buyuk bır prımdı
Hacı Bekır'ın, Saracoğlu ıle de çok yakın arkadaşlığı
vardı Ankara'ya her gıdışımızde Saracoğlu ıle goruşur.
onu Karpıç'e yemeğe davet eder \e bızlerle yan yana
getırırdı Ama bu gıbı bır geceye gıtmeden once,
futbolculann kılık kıyafetıne çok dıkkat ederdı Bu
yemekler oncesı. bır arkadaşımızın boyunbağsız
olduğunu »ordu bır gun Onu rencıde ettnek de ıstemedı
Bır çare duşundu "Gelin çocuklar. size birer kravat
alavım" dıyerek mağa/ava goturdu kravatı olanlarla
olnıayanlan bır hale getırdı
Işte Hacı Bekır boy le ınce bır ınsandı Haeı Bekır'ın
ıkıncı adamlığı. 195 l e kadar surdu 195! "de de başkan
oldu
POLİTIKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
Beni Tanır...
Eskı yazarlar ramazan geldı mı kenarda koşede
kalmış ne kadar "ramazanıye" varsa doşenırlerdı
Bu fıkraların son donem ustaları da başta Ahmet
Rasim olmak uzere Ulunay ve Burhan Felek'tı
Ahmet Rasım gun gormemış fıkralarını "ŞehırMek-
tuplan" başlığı altında yazardı Ondan sonra da
Burhan Felek (Burhanettın Felek) gelırdı Eskıler fık'
ralarını dokturedursunlar, ben en yenılerden sıze bır
ornek vereyım ısterım
Nebbaş1
,
Mezarlarından zengın olulerını çalıyorlar Gokde-
lenlerde korumalı kışılerı tabancalarla olduruyorlar.
Aman dıkkat1
Sıze de bır kamyon çarpabılır Her
an çarpabılır Benden soylemesı Polısten uyarmav
sı Bır Mercedes te dort kışı ;
Bır turku ;
Guzel de kızlar hırsız olmuş !
Bız de polıs olalım
Fıkra ustalarını yazarken Bal Mahmut'u unutu-
yordum Yuksek zevata sofralarda fıkra anlatmasıy-
la unludur Bayar-Menderes donemınde canlan
sıkıldı mı beylere fıkra anlatırdı Bununla yetınme^
dı, gazetelerın bırındefıkralarını yazdı O dayetme-
dı "Baldan Damlalar" dıye bır kıtap yazdı Bu kıta*
bın onsozunde "Belleğımde bırkaç bın fıkra var"
dıye ovunur Yanlış gormedınız. bın (1000) fıkra j
Kullanıp duruyoruz •
'Suya sabuna dokunmayanlarını not ettım son*
ra da bır kıtap yaptım, kıtabı Vatan gazetesınde ya*
yımladım. Bu kıtap boyle bır derlemenın sonucu-
dur"
Eskıye gore bugunku yaşam koşulları çok ağır-
dır Evliya Çelebi gıbı dıyar dıyar masrafsız gezıye
çıkanlar, tekkelerde bedava geçınenler tanhın tatlı
sayfalarına karışmışlardır Gun geçtıkçe tatsız bır bı-
çımde maddıleşen hayat artık selamı bıle bedava
almıyor içguveysı olsan bıle bakkalın hesabını er-
tesı gun onune koyuverıyorlar
Timurlenk ve Nasrettin Hoca'nın yaşadığı do-
nemde. Timurlenk e bır ayna armağan etmışler Ti-
murlenk aynayı yuzune çevırmış ve ağlamaya baş-1
lamış Hoca:
"Hayrola komutanım ne oldu sıze, neden ağlıyor-
sunuz?" dıyesı olmuş
"Ben yuzumun bu kadar berbat olduğunu bıl-
mezdım nasıl ağlamam "
Bu kez Hoca ıkı goz ıkı çeşme ağlamaya bâşla-
mış ;
Tımur sormuş •
"Ne oldu hocam
r
>"
Hoca soruyu yanıtlamış
"Ah efendım Ben nasıl ağlamam, sız şu muba-
rek yuzunuzu gorur gormez fenaliKİar geçırıp ağla-
maya başladınız Ya kulunuz, bu yuzu her gun go-
ruyor, nasıl ağlamasın
1
"
• • •
Rejısorsorar "Shakespeare'ı tanıyormusunuz^'
"Ben onu tanımam ama o benı tanır"
Suya sabuna dokunmuyor
Celal Vardar ne derdı \
"Suya dokunmazmış
Sabuna dokunmazmış
Pısebak' "
BULMACA SEÜ\TYİŞ\\İ\
SOLDAN S\Ğ\:
XI Leylekgı 1lerden
uzun gagalı bır
kuş 2/tddıa, ba- 2
hıs Asik suratlı.
somurtkan 3/Mu-
zıkte olçu kalıpla- .
rına aıt doğal vur-
guyapibinıngeçıcı
olarak değışmesı
Benlyum elemen-
tının ^ımgesı 4/
Alacak vadabon,
5/ Geçen yıl Za- 8
ırede gorulen ol- g
durucuvırus Ko-
pek 6/ Bır ışaret sıtatı
Acı badem ağacı 7/ Bır
goz rengı Anlatım 8/
Hemısitrnaya. hemdeuze-
rındeyemekpışırmeyeya- 3
rayan buvuk mutfak soba- 4
sı Satrançtabırtaş 9/\k-
deniz anemisi de denılen
kansızlık hastalıöı °
MlvARlDAN\ŞAĞn\: 7
1/ Bır orgutun. bır kııru- 8
mun ıçıne sizan gızlı aıan g
2/Guzelkadın Geldım
ışte mev sim gıbı kapına Gozlenmde saçlanmda çıy'
1
,
( Ahmet Muhıp Dıranas) 3/kapı vepencerelenn usteşığı 1
Lye 4/Erzurum unbırılçesı Israıl'ınplakaı^aretı 5/YUT
murta bıçımlı \e sekız delıklı bırtur Hut 6/ Eldıven ve gıy--
sı yapımındakullanılan bırturyumuşak den Batı Anadoj
lu'da unlu bır antık kent 7/Evrens.el alıcı olan kan grubu 1
Cekışme kavga 8/kaba. bıçımsız İskambılde bır kâğıti
9/ Içıne başka bır sıu katılnıamış ıçkı Hımalayalar'da;
yaşadığına ınanılan "Kar Adamrna venlen ad
türsak
SİNEMA KURSLARI
25 Ocak 26 Nısan 1997 (Cumortesı gunlen Soot 14 30 18 30)
• Diınya Sinema Tarihine Genel Bakıs • Turk Sinema Tarihise
Genel Bdas • Snema Kuramiar ve üutin • Semryo Yozın Tekriş
• Mekonik Kameralar ve Seslendirme Yöntemleri • Objektff
Öıellikleri ve Kadraj • Video Kameraları • Sinemoda Saııat
Yöaetimi • Aydmlotma Tekniği ve Isık Bilgisi • Cekhn Planlan
ve Kanera Horeketleri • Smemada Oyunculnk • Sinemoda Kıırgı
İlkeleri • Sinema Filminde Kurgu Teknıği • Video Fitminde Kurgu
Tekıiği (Studyo Ziyareti) • Fim YönetimMn Teınel İlkeleri • Bir
Flnın Yapm Süred • FÜm CözümJemesi
Kwıt mnûmktmtort %IB MbMMr.
TÜRSAK - Tıırkiye Sinemo ve AiMBovisue) Kııhîr VaMı
Gazetea Era4 Detnek Sok NoH/2 Beyoğlu ISTANBUl
Tet (0 212) 25167 70 244 5251
Erozyonu önlemek de vatanımızı savunmaktır.
T.E.M.A.
Turkıve Erozyonla Mucadele. Ağaçlandırma ve Doğal
\arliklan Koruma Vakfı
Tel.: (0212) 281 10 27/ 268 09 85