Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9 EYLÜL 1996 PAZARTESİ
HABERLERIN DEVAMI
TUkKlM
Istanbul
Edıme
Çanakkale
Kocaeli
Izmir
Manisa
Aydın
Derizlı
Y
PB
PB
Y
PB
PB
PB
PB
23
24
24
21
25
27
26
25
Sinop 26 Adana 30
Samsun Y 24 Mersin 28
Trabzon Y 25 Diyarbakır Y 25
Gıresun Y 24 Şanlıurfa Y
Ankara Y 17 Mardin Y
28
Y 24
Konya PB 22 Siirt 23
Eskişehir Y 17 Hakkâri 21
Sıvas Y 21 Van Y 21
Zongulda< Y 20 Antalya PB 28 Kars 20
Yurdun kuzey vedo-
gu kesımlerı parçalı
yer yer çok bulutlu,
Marmara'nın doğusu
Karademz, Iç Anado-
lu'nun kuzey ve do-
ğusu, Doğu ve Gü-
neydoğu Anadolu
bölgelerı ıle Doğu
Akdenız sağanak ve
gokgurültülü sağa-
nak yağışlı. dığer
yerter parçalı az bu-
lutlu geçecek.
Londra
Paris
Roma
Berlın
Amsterdam
Madrıd
Sofya
Brüksel
PB
PB
PB
Y
PB
Y
Y
PB
22
21
22
16
17
29
17
20
Budapeşte Y 15 Münıh
Milano
Oslo
Helsınki
Stockholm
Belgrad
Vıyana
Bonn
PB
PB
Y
Y
Y
Y
PB
24
16
13
13
19
15
19
16
Taşkent
Moskova
Askabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Biskek
Tıflıs
Kahire
Y
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
18
34
30
29
29
32
29
32
Şam 31
Parçalı bulutlu Sısl ^ Çok bu.ütlj • Yağmurlu
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Devlet gücünün kötü karakterle bir araya gelme-
si, insanlık tarihindeki en yıkıcı toplumsal gücü orta-
ya çtkarabiliyor.
lyı vatandaşın görevı, bunları birbirinden ayrı tut-
maktır.
Özür dileyerek belirtmek istiyorum ki, yiyiciler ve
yoldan çıkmış olanlar iktidan istiyorlar ve ellerine ge-
çirdiklennde bunu rnutlak biçimde kullanıyorlar."
Bu yargıları, hele ilk ve son cümieyi içtenlikle onay-
ladığınızdan kuşku duymuyorum. Bir de şuna göz atı-
nız:
"Önderlik yapabilmek için bir devlet adamının kre-
dibilite, özgüven, tutarlılık, büyük düşünce ve gele-
neklerte bağlantı kurma yeteneğinden kaynaklanan
bir vizyon gibi meziyetlere sahip olması gerekir."
Yazarı Francis Fukuyama. George Mason Üniver-
sitesi'nde kamu profesörü.
Adeta "bizim icracı takımında olmayan meziyetle-
ri" özetliyor.
Amerikan Demokrat Partisi'nin eski Colorado Se-
natörü Gary Hart'ın görüşleri, öylesine "bizdeki si-
yasetçi karaktehni ve medyayı" anlatıyor ki...
Önce. siyaset adamında var olması gereken doğal
ve sıyasal erdemleri sıralıyor:
"Cesaret, dürüstlük ve tutarlılık... Kendine önem
verme, görev bilinci ve aşkı, onur... Siyasal sağlam
karakter, kişisel çıkarlan düşünmeden ilkeli davran-
mak... Kişinin ulusal çıkarı, siyasi kariyerinin ve dar
çıkarların üstüne koyması..."
Yazarın sıraladığı erdemlerin sadece birisi, "kendi-
ne önem verme", bizim yöneticilerimizin başlıca ni-
teliği. Ya ötesi?
Ara da bul!
Ya biz ~
Gary Hart'ın, bize çok yakışan medya analizi ay-
nen şöyle:
"Son zamanlarda demokratik yurttaşların liderle-
rinin sağlam birkaraktere sahip olmasına ilişkın meş-
ru ilgileri, sansasyonel bir mahiyet kazanmaya baş-
layan basının ticari çıkarlan nedeniyle istismar edil-
meye başlanmıştır.
Giderek şiddetlenen rekabetin yarattığı baskılar ve
profesyonel tehditlerin yok olması sonucunda. siya-
si gazetecilik, artık kamu görevini üstlenecek şahıs-
ların karakterlerinin yeterince sağlam olup olmadığı-
nı karara bağlayacak kendinden menkûl bir halk
mahkemesine dönüşmüştür.
Ancak garip bir şekilde, basının bireylerle ilgilıaraş-
tırma ve soruşturmalannın artmasıyla blıiikte liderle-
rin kalibre ve niteliklerinde de bir düşüş ortaya çık-
mıştır.
Sansasyonel gazeteciliğin başıboşluğu dikkate
alındığında, kendilehne hizmet edecek olanın karak-
teri hakkında en iyi yargıyı hâlâ halkın verebileceği
açık bir gerçek olarak ortaya çıkar."
Yukandaki ilginç alıntılar ne adı geçenlerden ısmar-
lama demeçler ne de yapıtlarından seçilen cümleler...
Amerikan seçimleri nedeniyle liderlerin ve siyaset-
çilerin karakter yapılarını neredeyse tam sayfa işle-
yen 21 Ağustos 1996 tarihlı Wall Street Journal'de
yayımlanan yazıdan.
Adamlar, kamuoyu önünde işte böylesi tartışma-
lar, açıklamalar, suçlamalar, savunularla seçime gidi-
yorfar.
Türkiye, 21. yüzyılın eşiğinde, hâlâ laiklik gibi çağ-
daşlığın simgesi olan temel bir kavramın tartışıldığı
bir ülke.
özetleyeceğimiz manzara pek çok gerçeği yansıt-
mıyor mu?
Son MGKtoplantısı. Kurul üyesi dörtorgeneral: Ka-
ra, Hava, Deniz ve Jandarma komutanları, ayrı ayrı
söz alarak kesin bir dille "Atatürk ilke ve inkılaplan ile
laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nihertühü teh-
dide karşı koruma azimlerini" söylüyorlar.
Dış dünyanın islamcı Başbakan diye tanımlayıp
yazdığı Necmettin Bey ne yapıyor? Her komutan-
dan sonra "Bundan daha iyi ifade edilemezdi" diye
onay veriyor.
Üstüne üstlük bu ve buna benzer kesin davranış
ve irdelemelere, Necmettin Bey'in partideki yakın baş
yardımcılarından Ahmet Tekdal, "Onların görüşü bi-
zi bağlamaz, bizim görüşümüz de onlan bağlamaz"
diye yanıt veriyor.
Adalet Bakanı Kazan, laikliği sert vurgulamalarla
savunan Barolar Birliği Başkanı'na karşı, "herhalde
şeriatçı cihat" olacak, suç duyurusunda bulunmaya
hazırlanıyor.
Görmedikleri, belki de görmek istemedikleri ger-
çeği verelim:
Türk toplumunun büyük kesiminin benimseyip sin-
dirdiği Atatürkçü temel öğelere karşı çıkarak. iktidar
şımarıklığı ile laikliğe dii uzatarak kamuoyunda me-
safe aldıklarını sanıyorlar.
Oysa, sonuçta karşılannda giderek büyüyen asker-
sivil büyük bir "laik cephe" oluşuyor.
Hayır, "oluşuyor" demek yanlış.
Oluştu!
Karlı
Kazan'ın sürgün
• Baştarafı 1. Sayfada
Yargıda deprem yaratan ka-
rarname taslağını görüşecek
kurul, 7 kişiden oluşuyor. Ku-
rula Adalet Bakanı Şevket
Kazan başkanlık edecek.
Adalet Bakanhğı Müsteşan-
Uğur İbrahimhakkıoğlu da
HSYK'nin asil üyelerinden.
Başkanvekili Sadık Molla-
mahmutoğlu. üye Sıraç Aslan
ve Engin Doğu da HSYK'nin
Yargıtay kökenli asil üyeleri.
Kurulda aynca, Danıştay
kökenli üye Yaşar Selim As-
maz ile Zuhal Çokar da yer
alıyor. Kurul, asil üyelerden
katılmayan olursa yerlerine
kıdemliden başlayarak yedek
üyelerin katılımıyla çalışıyor.
Kararnamelerin kabul e'dil-
mesi için kurul üyelerinden
dördünün oyu yeterli görülü-
yor. Kararnamenin "laiklik"
tartışmalan noktasında büyük
dikkat çekmesi nedeniyle oy-
birliğiyie kabul edilmesi zayıf
bir olasılık olarak görülüyor.
Özellikle •'sürgün" edildikle-
ri kanısı kamuoyunda yerle-
şen ve aralarında Ankara
Cumhunyet Başsa\cısı Naz-
mi Şarvan'ın da bulunduğu
bazı vargıç \e başsavcılann
atama-yer değiştirme önerile-
rinin tartışılması. bu nedenle
de görüşmelerin uzaması bek-
leniyor.
Adalet Bakanı Kazan'ın
göreve gelmesinden hemen
sonra oluşturulan ve ıntıkam
duygusuyla oluşturulduğu
bildirilen atama kararnamesi-
nin, MHP'ye yakın gösterilen
Personel Genel Müdür Yar-
dımcısı Nesrin Yılmazcan ile
Ahmet Kahraman tarafından
hazırlandığı bildirıliyor. Eski
Müşteşar ArifYüksel'in de et-
kili olduğunun kaydedildıği
kararnamede, önemlı kısmı
Doğu ve Güneydoğu Bölge-
si'nde görev sürelerini ta-
mamlayan yargıç ve savcıla-
rın rutin atamalarına ilişkin
öneriler de bulunuyor.
Rıırtılar intikam peşinde
• Baştarafı 1. Sayfada
yakın bir tarihte yapılmış olduğu ve
yaklaşık yanm kilogram plasrik pat-
layıcı içerdiği tespit edildi" denildi.
KKTC Dışişlen \e Savunma Ba-
kanı Taner Etkin, olay yerinde ge-
rekli incelemenin Banş Gücü tara-
fından süratle tamamlanmasını ve
şehit er Allahverdi Kılıç'ın otopsi-
sıne Banş Gücü doktonnın da katıl-
masını istedi.
KKTC Güvenlik Ku\vetleri Ba-
sın Bürosu'ndan yapılan açıklama-
da da saldınnın planlı \e profesyo-
nelce gerçekleştirildiği bildirildi.
Askerlerin nöbet tuttukları sırada
saldınya uğradıklannın ifade edildi-
ği açıklamada. BM Banş Gücü yet-
kililerinin yaptığı incelemeler sonu-
cu saldınnın; özel eğitimli. gece gö-
rüş donanımına sahip ve Kalaşni-
kof sılahlı iki Rum asken tarafın-
dan önceden planlanarak yapıldıöı:
KKTC topraklarına olay yerınden
uzak başka bölgeden sızarak ger-
çekleştirildiginin anlaşıldığı belir-
tildi.
Dışişleri Bakanı Tansu ÇiUer,
olaydan sonra KKTC Cumhurbaş-
kanı Rauf Denktaş'ı arayarak bilgi
aldı. Geçmişolsun vebaşsağltğı dı-
leklerini ileten Çiller. Türkiye'nin
olayı yakından ızlediğini bildirdi.
Saldırıdan hemen sonra KKTC
yöneticileri olağanüstü toplanarak
olayı görüştüler. Cumhurbaşkanı
Denktaş başkanlığında gerçekleşti-
rilen toplantıya, Türkiye'nin Lefko-
şa Büyükelçisi Aydan Karahan ile
Büyükelçilik Müsteşarı Berki Di-
bekve KıbnsTürk Banş Kuvvetle-
ri Komutanı Korgenera! Ali Yalçın
da katıldı. Toplantı sonrasında yapı-
lan açıklamada, Rumların bu saldı-
rısının 'önceden planlanmış bir in-
tikam hareketi" olduâuna dikkat çe-
kıldı.
Denktaş, dün sabah makamında
yapılan değerlendirme toplantısı sü-
rerken arada basına yaptıgı açıkla-
mada. cinayeti işleyenlerin tam teç-
hizatlı Rum askerlen olduğunu söy-
ledi.
Nöbet tutan GKK askerlerine 20-
25 metre mesafeden darbe atışı (oto-
matik silahla kısa aralıklarla birkaç
mermi birden atma) yapıldıgını.
bölgede 14boşkovanbulunduğunu
belirten Denktaş. olaydan; Türk ka-
nı içme yeminı eden RMMO'ya
"Dur, bunu yapamazsın'" demekten
kaçınan Rum iiderliğı. kilise \e R-
MMO komutanlannın sorumlu ol-
duğuna dikkat çektı.
Cumhurbaşkanı Denktaş şöyle
konuştu: "Askerlerimizsınırlanmız-
da gereken tedbirleri almıştır. Eğer
Rum toplumu bu işi büyütmek isti-
yorsa bü> ütecektir."
KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş.
bu olay larıtı 'federasjonun taburu-
na çivi çakmak' olduğunu ifade et-
ti. Federasyon isteyen insanların fe-
derasyon yapacak'ları karşı tarafın
sınırlannı delik deşik etmediklerini.
Gime'ye \unan bayrağı asmaktan
bahsetmediklerini ve sınırları koru-
ma görev i yapan masum gençlere
pusu kurup ateş etmediklerini vur-
gulayan Denktaş. "Klerides'in han-
gi anlaşmadan, hangi barıştan bah-
settiğini** sordu.
Ay ak ızlerinden saldırgınların bir-
kaç kişi olduklannın anlaşıldığını
belirten Denktaş. şunları kavdetti:
" Bunlar üzerinde çalışılmaktadır.
Aramızda bir >ol vardır. Bu yol, gü-
nün belirti saatlerinde İngilizler \e
BM tarafından de\ri\e edilmekte-
dir. Bu olay olmadan e\"\el en son
devriye saat kaçta yapılmıştır, kim-
ler yapmıştır, gördükleri olağanüstü
bir durum var mı yok mu. bunları
öğrenmeye çalışıyoruz."
"Asker oldukJan kesin'
Rauf Denktaş. bir başka soruya
karşılık. saldırganların kesınlıkle R-
MMO asken olduğunu ifade ettı.
"Tamamen askeri bölgeye si\ il bir
insanın gireceği düşünülemez bile.
Bunlar askerdirler. Asker oldukla-
rından tek bir şüphe yoktur" şeklin-
de konıışan Denktaş, Rum sivi! ve
askerı lıderlıklerınin "Shil yaptı"
deyip bu işten kurtulamayacağına
dikkat çekti. Bölgenin askeri oldu-
ğunu v e si\ illerin burav a girmesinin
düşünülemeyeceğini belirten Denk-
taş. Rum askerine görünmeden kım-
senın bolgeye giremeyeceğini. bu-
nun mümkün olmadığını söyledi.
Denktaş. "Kullanılan metot askeri
metot. Askerler yapmıştır. Bundan
hiç kimsenin şüphesi yoktur" dedı.
Çifler: 16 günliik bebelerin de öçleri var
• Baştarafı 1. Sayfada
nnı yanıtlayan Yunanistan Başbaka-
nı Kostas Simitis. gerek Rum gerek
Yunanistan Savunma Bakanı Gera-
simos Arsenis ile görüştüğünü belir-
terek "Ne Kıbns Rum Milli Muha-
fız Ordusu ne de Yunan kmvetlerin-
deki silahlardan ateş açılmadığını.
bu silahlann kontrol edildiğini" söy-
ledi.
Bu olavdan Kıbns Rum tarafının
sorumlu gösterılemeyeceğını ilerı sü-
ren Yunanistan Başbakanı. "Geçen ay
'yeşilhat'taikiRumgencininöldüriil-
mesi olavında zor durumda kalan
Türk tarafının ve Türkiye'nin kendi
sorumluluklarını örtbas edebilmek
için bu olav la ilgili olarak Kıbns Rum
tarafını suçluyor olabilirier. Bu olay
kendilerinin daha önceki tutumlanm
haklı göstermek amacına yöneliktjr"
dedi.
Yunanistan Başbakanı Simitis'in
"provokasyon" ımasında bulunması
dikkat çekerken Türkıye'ye karşı aşı-
n mıllıvetçı tutumuyia tanınan Yuna-
nistan Savunma Bakanı Gerasimos
Arsenis. olayın Türkiye ya da Kıbns
Türk kesımi tarafından düzenlenmiş
bir "komplo" olabileceğinı söyledi.
Adadakı olayı çok yakından takip et-
tıklerını belirten Yunanistan Savun-
ma Bakanı Arsenis. bölgedekı Yunan
ve Rum birliklerinın silahlannın kont-
rol edıldiğıni ve ateş açılmadığı kana-
atinevardıklarını bildirdi. Rum yöne-
tımı sözcüsü Yannakis Kasulides de
KKTC Güvenlik Kuv vetlerı mensubu
ıkı askerin "Türkler tarafından \u-
rulduğu" ıddıasında bulundu.
Bu arada Yunan radyo ve televız-
yon kanallarının haberlenne göre \u-
nanıstan Genelkurmay Başkanlığı.
Merıç ve Türkıye"ye yakın adalarda-
kı bırlıklennı teyakkuz durumuna ge-
çırdı. Birlıklerdeki ızınler kaldırıldı.
Dışişleri Bakanı Tansu C'l'
e r
ıse
Kıbns Rum tarafının bu cinayetten bı-
rıncı derecede sorumlu olduğunu be-
lırterek Rum yönetımını uyardı. C'l-
ler. hiç kimsenin Türkiye'nin dikka-
tını Kuzey Irak'taki gelişmelere çe-
vırdıgi sırada Kıbrıs'takı gelışmeler-
den dikkatinı uzaklaştırdıgı fıkrıne
kapılmaması ve yanlış hesaplar yap-
maması gerektığini v urguladı.
Çiller, Yunanistan Başbakanı Kos-
tas Simitis'in. olayı "faili meçhul bir
otaj " olarak tantmlayan açıklamasmı,
-üzunrii >e hayretle kaı^üadığınr da
söyledi. C'l'cr. "Ortada\ahimbirdu-
rum vardır. Simitis'in bu açıklaması
ciddiyet ve inandırıcılıktan uzakhr.
Konu yüzeysel açıklamalaria geçiştiri-
lemez" dıve konuştu.
Olavın meydana geldiği bölgenin
Ingılız üslerıne bıtişık olması nede-
niyle Ingiltere'nın Ankara Büyükelçi-
si Kieran Prendergast. ögle saatlerin-
de Dtşışlen Bakanlığı'naçagrıldı. Bü-
yükelçi Onur Öymen'le yaklaşık bir
saat süren görüştneden sonra Prender-
gast, yaptığı açıklamada, saldırıvı kı-
nadıklarını, olayia ilgili soruşturma
başlatıldığını \e Kıbns Rum yönetı-
mı nezdınde gırışımlerde bulunuldu-
ğunu bıldırdı. Prendergast. olay ın tek-
rarlanmaması ıçın önlem alınıp alın-
mayacagına ılışkın soruva. ""Bunun
ötesinde bir şey ila\e etmek istemiyo-
rum. Olayı kınıyoruz" yanıtını ver-
mekle yetindı.
Çiller. temaslannın ardından yaptı-
ğı açıklamada. KKTC Cumhurbaşka-
nı Rauf Denkta^'a üzüntülerını ılettı-
gını ve Türkiye'nin garantörlük hak-
kından doğan her türlü v ükümlülüğü-
nü yerıne getıreceğı konusunda gü-
vencesını yıneledığını açıkladı. Kıb-
rıs sorununun çözümünde banştan va-
na olduklannı. ancak hıçbır zaman ol-
dubıttılere ızın verılmeyeceğını söv-
leyen Çiller. şöyle devam ettı:
"Bunlann faillerinin bulunmasını
hemen istediL Bütün dünvanın dikka-
tini bir kez daha çekiyoruz. Daima \u-
nan tarafinda olaylan drmandırma
eğflimi \ardir, bir oldubittiyi ortaya
kovma eğilimi vardır. ama Türkiye
bunlara müsaade edemez. Bu olay.
herhangi bir biçimde bundan önce
olan olaylaıia ilintili ise ve biröç alma
olarak görüldüyse bunu anlamak
mümkün değildir. Motosikletlerle ge-
lip Türk sınınnı açnıava kalkacaksa-
nız, Türk bayrağını indirmeye kalkı-
şacaksınız. ondan sonra da Türk tara-
fını mesul tutacaksınız ve öç alnıava
kalkışacaksınız. Bunu anlamak müm-
kün değil. Eğer öç alma olayı olacak-
sa 16 günlük bebelerin öç almalann-
dan başlamak gerekir. Masum bebe-
lerdahi Kuzey Kıbns'taöldühilmüş-
tü. Bunu dikkatlc takip edeceğiz."
Çiller. yazılı açıklamasında dj M-
lahlı müdahalenin. Rum ve Yunan ta-
rafının gelecek günlerde yeni provo-
kasyonlara gırebıleceğının işaretı ol-
duğunu kaydettı. Yunanistan'ın gele-
cek günlerde düzenlemey ı planladığı
"Nikoforos Ortak Tatbikatı"nın da
"tahrikkâr" bir amaç taşıdığını kav-
deden Çiller. "Hiç kimse bu günlerde
Türkiye'nin dikkatini Kuzey Irak'ta-
ki gelişmelere teksif etti0 bir sırada
Kıbns'taki gelişmelerden dikkatini
uzaklaştırdığı zehabına kapılmamalı
ve yanlış yapılmamalıdır. Bu vesile ile
terör örgütlerine kucak açarak Gü-
ney Kıbns'ı bir terörist bannağı hali-
ne getiren Güney Kjbns Rum yöneti-
mini bir kere daha uyarmak istiyo-
rum" dedı.
Çiller. Reuters ajansına yaptıgı
açıklamada da olayda kullanılan si-
lahların Kıbrıs Rum polısı ve asken
tarafından kullanılanlara benzedığını
söv ledı. Çiller. "Ingiliz üssünden bir
sıznıa olduğunu ve askerlerin v uruldu-
ğunu öğrendik. Kullanılan silahlann
Kıbns Rum polisi ve askeri tarafın-
dan kullanılan silahlara benzediği yo-
lunda bulgulanmız >ar" dedı.
KKTC Dışişleri ve Savunma Ba-
kanı Taner Etkin de "Bunlar İngiliz
Hükümran İ sler Bölgesi volunu kul-
landıklan tahmin edilen bazı özel eği-
timli Rum askerleridir" dedı. Etkin.
olavla ılgılı olarak B\1 makamları
nezdfnde en üst düzeyde gırı^imlenn
başlatıldığını belırttı.
6
Güvenlik kuşağı işgal değil önlem'
• Baştarafı 1. Sayfada
telefonla arayan ABD Dışiş-
leri Bakanı VVarren Chris-
topher'la da görüştü.
Çiller, bakanlıkta gazetecı-
lerin sorulan üzenne yaptığı
açıklamada. Christopher'a.
öncelıkle Türkiye'nin Körfez
bunalımından doğan zararla-
nnın bir an önce giderılmesi
için işbirliği istemının iletildi-
ğını açıkladı.
K. Irak'tayaşanangerginli-
ğı gıda karşılığı petrol satışı
anlaşmasından ayırmak ge-
rektıginı söyleyen Çiller. "Ay-
nca, Amerikahlara Çekiç Güç
çerçevesûıde korunacak halk
içinde Türkmenlerin deoima-
sı gerektiğini ifade ettik. Çün-
kü Türkmenlerde ay nı tehdit-
lerle karşı karşıyadır. Türk-
menler de bir işbirliği çerçeve-
sinde kendilerini koruyacak
biçime getirtilmelidir" dedi.
Çiller. Sılopı'ye çekilen aske-
ri komuta merkezının Incır-
lık'e nakledilmesı ve burada
konuşlandınlmaya devam
edilmesi isteğını de ABD'lı
meslektaşınaanlattıöını bildir-
di.
Konuşmasının K. Irak'la il-
gili bölümünde. "Biliyorsu-
nuz, Kuzey Kıbrts'ta Türkmen
kardeşlerimiz bulunmakta"
dıyerek gaf yapan Çiller. bir
soru üzenne Türkmenlerin gü-
venlik kuşağına taşınmasının
söz konusu olmadığını ->öy le-
dı. Güvenlik kuşağıvla ilgili
açıklamalan Türkiye'nin ön-
celikle bölgeye askeri harekât
düzenleyecegı ızlenımı veren
Çiller. şunları söv ledı:
"Önemli olan şu veya bu şekil-
de bir taşıma değil. Bugün ora-
da. aklımızda olan 1 rak'ın top-
rak bütünlüğüne. egemenüği-
ne saygı çerçevesinde sınırian-
mızı koruma imkânına sahip
olmaktan ibarettir. Sınırian-
mız çok dağlık bir alandadır.
Buradan şu veya bu biçimde
çok rahat geçmek mümkün-
dür. bunları görmek mümkün
değildir. Onun için biryandan
sınırlanmı/j elektronik teçhi-
zatla donatarak. bu güvenliğin
sağlanmasma çalışırken, aynı
zamanda sınırlanmızın hemen
vanında çok vakın bir bölge-
sinde bunu önleyebilecek im-
kânlara sahip olmayı öngörii-
yonız, Kuzey Irak'a bir askeri
harekât olarak burayı işgal et-
mek söz konusu değildir. Ama
önemli olan kararlı bir biçim-
de Türkiye*ninhudutlanmko-
ru\abilmek için gerekJi önlem-
leri alıcı bir harekât vapmak."
Söğüt'te Ertuğrul Gazi yı
Anma Şenlıklen'ne ve bazı te-
sıslerin açılışlanna katılan
Cumhurbaşkanı Demırel ise
gazetecilerin, Kuzey Irak'ia il-
gili sorulannı yanıtladı. Bile-
cık muhabırımız \aşar Akka-
mış'ın habenne göre. Demı-
rel. Kuzey Jrak'tabırgüvenlik
bölgesi meydana getınlmesi-
nin başka bir ülkenın toprağı-
na el koyma anlamı taşımadı-
ğını beİırterek. Türkiye'nin
kimsenin toprağında gözü
yoktur" dedı. Demırel. bölge-
dekı durumdan en çok zarar
gören ülkelerden bınnın Tür-
kıve olduğunu belirtırken. "E-
sas olan uluslararası zeminde
nihai çözümdür. Kuzey Irak
için nihai çözüm olmadıkça
bölge birçok probleme gebe-
dir" dıve konuştu.
Yağmıır yurdu etkiliyor Askeri öğrencîlere
• Baştarafı 1. Sayfada
ci. hastaneye görürülürken
hayatını kaybetti.
Tunceli'de de aşırı yağış
nedeniyle meydana gelen su
baskınında bir kadın boğul-
du. Alman bilgıye göre. saat
16.00'da başlayan şiddetli
yağış sonrası. Esentepe Ma-
hallesi'nde 25 evi su bastı.
Sel sularına kapılan Emine
Çetinkaya (35). boğularak
yaşamını yıtirdi.
Ege Bölgesi'nde ikı gün-
dür aralıklarla devam eden
sağanak yağış. yaşamı etkı-
lemeye devam ediyor. Bazı
yerleşım merkezlerinde. şıd-
detlı vağış büyük hasara yol
açarken ekili alanlar da zarar
gördü.
Önceki gün büyük bir hor-
tum felaketi yaşayan \ e harap
olan Aydın'ın Kuşadası ılçe-
sinde. yağış bütün gece de de-
vam ettı. Sabah bir ara kesı-
len ve dün öğle saatlerinde
tekrar başlayan sağanak ya-
ğış. vaklaşık yanm saat sü-
rünce. ılçedekı yollarsularal-
tında kaldı. llçede meydana
gelen hasarın tespıtıne çalışı--
lırken Kaymakam Cezmi
Türkgöçer başkanlığında
"kriz masası" oluşturuldu.
Sağanak yağış ve fırtına yü-
zünden trafoların arızalan-
ması sonucu ilçede elektrik
kesılırken sel sulannın su şe-
bekelerinde hasara yol açma-
sı nedenıy le i Içeye ıçme suyu
da verilemıyor.
Yurttaşlar. fırtına ve yağı-
şın yaklaşık 1 trılvon hralık
hasara yol açtığını öne sürer-
ken Beİedıye Başkanı Engin
Berberoğlu. devletın yardı-
mını istedi. Inönü ve Adnan
Menderes bulvarlarında yer
yer çökmeler meydana geldı.
çok sayıda taşıt da sürüklene-
rek trafiğin kilıtlenmesine
neden oldu.
Kuşadası Bölge Trafik
Müdürlüğü önündeki bazı
emnıyet otoları ile belediye-
ye ait ış makinelerının yola
sürüklenmesı nedeniyle Ku-
şadası-tzmır karavolu bağ-
lantısı bir süre trafiğe kapalı
kaldı. Ilçedeki çok sayıda iş-
yeri ıleevlennbodrum veze-
mın katlan da su altında kal-
dı. Çarşı ve sahıl kesıminde-
ki bazı restoranların masa.
sandalye ve benzeri eşyalan
sel sularına kapılarak yola ve
denıze sürüklendı. tlçedekı
Siteler bölgesınde zaman za-
man çıkan şıddeth fınına ve
vağış nedenıvle. bazı yazlık-
İar ve işyerlerınde hasar ol-
duğu öğrenıldı.
Şıddeth vağış. lzmır'in
Selçuk ılçesındekı bazı ışver-
lerı ıle evlerin bodrum ve ze-
min katlannda su baskınlan-
na yol açtı. Söke-Bodrum ka-
rayolunun da sel suları nede-
niyle meydana gelen heyelan
yüzünden ulaşıma kapatıldı-
ğı ifadeedıldı.Yetkılıler.yak-
laşık 3 saat kapalı kalan yolu
daha sonra kontrollü olarak
ulaşıma açtılar. Meteorolojı
yetkılılerı. Izmirveçevresin-
de, son 7
2 saat içinde metre-
kareve düşen vağış mıktarı-
nın 41.3 kilogram olduğunu
söyledi ler.
Rıze'de gece başlayan ve
sabaha kadar süren şiddetli
yağış hasara neden oldu. Şıd-
deth yağış nedenıy le Çıfteka-
vak semtınde ekıli alanlar su-
lar altında kaldı. MerkezTop-
kaya Kö\ü gırişınde meyda-
na gelen toprak kayması so-
nucu da Trabzon-Rıze dev let
karayolunda ulaşım 2 saat ak-
sadı. Bu arada. Rize şehır
merkezı ıle mahallelerinde
evlerin alt katlarmı su bastı.
Çıftekavak semtinde. Adem
Kaçıran'a aıt 5 katlı boş bına
çöktü. Zonguldak'ta ise son
24 saat içinde metrekareve 41
kilogram yağış düştü.
Ercıves Dağı'na mev sımın
ilk karı düştü. Ercıves Da-
ğı'nın 3 bın metreden yüksek
kesımlerinde bulunan Tekır
ve Sütdonduran \aylalan ıle
Aksuyurdu. Şeytanderesı ve
Çobanını bölgelerıne dün sa-
baha karşı karyağdı.
• Baştarafı 1. Sayfada
İHD Genel Başkanı Birdal.
böy le birgörüşmenın yapıldı-
gını doğrularken. Türk Sılah-
lı Kuvvetlen'nebukonuda is-
tedıklen her türlü belge, bılgi
ve dokümanı sağladıklannı.
bundan sonra da sağlamaya
devam edeceklerıni söyledi.
Bırdal. "Genelkurmay'ın
bu girişimi, geç kalmış da olsa
olumlu bir adımdır. Bundan
büyük memnuniyet duyduk"
dedı.
İHD Genel Sekreterı Hüs-
nü Öndül de. toplumun özel-
lıkleyasalan uygulayan polıs-
ler. yargıç vesavcılar ıle asker-
ler gıbı kesımlerının "insan
hakları" konusunda çok ıvı
eğıtılmesi gerektığini kaydet-
tı.Bu kesimlenn insanların be-
densel. ruhsal. özgürlük ve
sağlıklarıyla ilgili alanlarda
görev vaptıklannı anımsatan
Ondül. "İHDolarakgeçenyıl-
larda avukatlar ve öğretmen-
lere yöneUk böy le bir çalışma-
mız oldu ve çok olumlu sonuç-
laraldık" dedı.
Öndül. poiıs okulları ve
Mıllı Eğıtım Bakanlığı'na
bağh bazı okullarda da 1Q90
vılında "insan haklan dersi"
okutulmaya ba^landığını be-
lirtırken. bu okullarda okutu-
lan derslenn yeterli olmadığı-
nı öne sürdü.
Öndül. "Önemli olan insan
haklan ile ilgili bilgilerin kula-
ğın birisinden girip diğerinden
çıknıası değildir. Önemli olan
o bilgilerin vaşama geçirilme-
sidîr™ dıve konuştu.
PKK'nın elindekı rehın as-
kerlerı kurtarmak ıçın Kuzey
Irak'agittiğı ıçıngözaltınaalı-
nan ve daha sonra serbest bı-
rakılan Birdal. gırışımlerinın.
Kürt sorununun barışçıl çözü-
münüistemeyen bazı kesımler
tarafından kamuoyuna vanlış
vansıtıldığını bildirdi Kuzev
Irak'a gıtmeden önce Cum-
hurbaşkanlığı ve Başbakanlık
makamlanndan olumlu y akla-
şım aldıklannı belirten Bırdal.
şunları söv ledı:
" Bu kesünler bizim orayagi-
deceğimizi başından beri bili-
yorlardı. Hatta Habur sınır ka-
pısına kadar polis ve askerler
bize eskortluk vaptılar. PKK
kampında bazı siv asi nedenler-
den dolayı görüşmeler sırasın-
da problemler çıktı. Onlar da-
ha üst düzeyde bir diyalogdan
\ana olduklannı belirterek.as-
kerieri son anda vermek iste-
mediklerini söylediler. PKK'-
nin sorumlulan. TSK'nin
üst düzey bazı subayları ile di-
yalog içinde olduklannı da bil-
dirdiler. Baştan bizler ümitli
gitmiştik. ancak son anda gö-
rüşmeler olumsuz sonuçlandı
ve elimiz boş döndük."
C_3 Sulu kar t Gok gurultülu
G U N D E M MISTAFA BALBAY
CHP'nin 73. Yılı...
I Baştarafı 1. Sayfada
- Aydınlar...
- Kürtler...
- Aleviler...
- Başta mavi ve beyaz yakalı işçiler olmak üzere
toplumun örgütlü kesimleri...
ilk sıradan başlayalım... Aydınlar savruldu. Kimi,
ülkemizin yakıcı sorunlarının altında kavruldu, kimi
holdinglerin kucağına oturdu.
Ülkemizin sorunlarına karşı duyarlı olan aydınlar,
konulara bıraz dışarıdan bakıp. yol göstermek ve
yaklaşım üretmek yerıne genel gıdışın dalgasına ka-
pıldılar.
Kimi aydınlar bu ortamda, kenara çekilmeyi yeg-
lediler.
Kimileri ise, "benmerkezci" olup çıktılar:
"Bana ilgi o kadar yoğun ki... Geçen gün yine yo-
ğun bir ilgi yumağı karşısında şaşkına döndüm...
Ben... Kendim... Içimdekı ben... Dışımdakı ben...
Heryerdeki ben..."
Kürtsorunu, 1980'lerın sonunadek, insan hakla-
rı boyutuyla ön plana çıktı. Ancak, boyutların büyü-
mesi. uluslararası alana taşınması. konuyu iç içe
girmış onlarca değişkenin sarmalına soktu...
Sorun keskinleştikçe, Kürtler de sağlıklı düşüne-
mez hale geldiler. Sadece Güneydoğu seçmeninin
eğilimıne bakmak bile bu durumu ortaya koyar.
Seçmen, ağırlıklı olarak ıki kesimden bırine oy ve-
riyor:
- isteselerde istemeselerde programında "Mark-
sist" yazan PKK etkisinde kalan adaylara...
- Ülkeyönetimini dınselleştıreceğini herfırsattayi-
neleyen RP'nin adaylarına...
Alevileregelince... Yıllardırsolun blok oy deposuy-
du. CHP son seçimde ülke barajını, Alevilerin yoğun
olduğu kentlerden gelen oylarla aştı. Tıpkı, Kürtle-
rın solun tabanından çekilmesı gıbı, şimdi Alevileri
de solun tabanından çekmek istiyorlar.
Demokratik Barış Hareketı'nin (DBH) ekonomik
programına baktığımızda özetle şunu söyleyebiliriz:
- Gizli yenı sağ...
Geçenlerde. işçi sınıfına ve Türkiye soluna uzun
yıllar hizmet veren, bugün de bayrağı bırakmayan
Muzaffer Saraç'la konuşuyoruz. Durumdan yakın-
dı:
"Muhammed diyenlerle, Ali dıyenler arasında
kaldık... Siyaset dinselleşiyor..." J
RP nasıl kı. dıni kullanırken toplumsal barışı sar-
sıyorsa, DBH'nin de siyasette Alevıliğı kullanmasK
bundan çok farklı değil. Alevıliğın toplumsal yanı,;
çağdaşlıktır, ınsanı yüceltmesidır. Bu değerlerin bir
başka özelliği evrensel olmasıdır.
Ben DBH'yi öven ilk yazılardan birinı RP'nin ya-
yın organı Mılli Gazete'de okudum...
Saygı ve kaygı duruşu...
Toplumun örgütlü kesimleri de tıpkı aydınlar gibi
savruldu. Başbakanlar, sendika lıderleri yerine tari-
kat şeyhlerine randevu vermeye başlayınca.. libe-
ralizm, bireysellik. köşe dönücülük mantığı yükse-
len değer halıne gelince.. örgütlü olmanın, sosyal
düşünmenin de "zemını" küçüldü...
CHP, 73. yaşını kutlamaya Anıtkabir'de başlaya-
cak. Doğru bir seçim. Doğal olarak. partinin kuru-
cusuna gidip "saygı" duruşunda bulunacaklar... .
Bunun ardından da topluma gidip, "kaygı" duru-
şunda bulunmaları gereklidir.
Bugün ülkemizin temel sorunlarının başında kö-
tü yönetim geliyorsa, bunun hemen ardından da"
kötü muhalefet geliyor.
CHP, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran parti olarak
övünebilir. Ama salt geçmişle övünmek. geriye ba-
karak koşmak gibidir. Nereye toslayacağınız belli
olmaz.
Geçmişten gelen güç, içte; göz, hedefte olmalı...'
Görünen o ki, CHP üst yönetimi, DRYP hüküme-
tine karşı muhalefeti, basın toplantısı düzenleyip,
tepki göstermekten ibaret görüyor. Bu gerekli, ama
yetersız...
CHP'yi toplumla bütünleştiren yukarıda sözünü
ettiğımiz ayakların yeniden dikılmesi, şağlamlaştırıl-
ması gerekiyor.
CHP'nin kimi kadrolan. "bu okların kaçını kıralım"
derken, partiyi topluma bağlayan ayaklar kırıldı... •
Ortam hiçbirşey için geç değil... ;
Uyanmak için de... •
DSP Cenel Baskanı Ecevit
'Rumlann banşa
tahammülü yok'
ANK.AR.A (Cumhunyet
Bürosu) - DSP Genel Başka-
nı Biilent Ecevit. Kuzey Kıb-
rıs Türk Cumhurıyetı'nde
(KKTC) birerin Rumlar ta-
rafından açılan ateşle şehit
olması ve bir erın de ağır ya-
ralanmasına tepki gösterir-
ken Türkiye ile KKTC ara-
sında "özerklik" ıhşkısı ku-
rulmasını önerdı.
Olaylara. BM'nın, Rumla-
ra KKTC'de serbest dolaşım
hakkının tanmmasına ılışkın
onerısıne Türk hükümetinin
icn tepki göstermemesinin
neden olduğunu >avunan
Ece\ it. Kıbrıs'ta federal çö-
zümün gündemden çıkarıl-
ması uerektmını sav undu.
DSP hdefi Ecevit. KK-
TC'de dün sabaha karşı mey-
dana gelen olaylan dcğerlen-
dırmek üzere düzenledıği
basın toplantısında. "Rum-
lann banşa tahammülü vok"
dıyerek tepkisinı dıle getir»
di'
Rum kesiminin: komutanj
lar. kilise veyöneticiler tara-
fından kışkırtıldığını belirten
Ecev it. "Askerlere "Türk ka-
nı içeceksıniz" deniyor. Türk
kanını içmeye kalkanlar, o
kanda boğulurlar" dive ko-
nuştu. Olayların. BM'nin
Rumlar için istedıği KK-
TC'de serbest dolaşım ve
yerleşim hakkının yaratabi-
leceğı felaketleri de gösterdİT
ğini söy leyen Ecev it. "Rum?
lann KKTC'ye girdiklerin*
de soykırıma kalkışacaklan
bellidir" dedı.
Kurtukış Savaşı örneğıni
anımsatan Ecev ıt. KKTC'de-
ki olayların Kuzey Irak'taki
olay larla ay nı zamanda mey-
dana gelmesine ılışkın de
"Türkiye. her iki cephede de
kendini savunacak kadar,
güçlüdür"dive konuştu.