Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19 EYLÜL1996 PERŞEMBE
14 KULTUR
•
M
,19 1_
Yiıl r m
IŞILDAK VE YELPAZE
ATİLLA BİRKİYE
56 yaşındaki Tina Tumer yann saat 21 .OO'de Fenerbahçe Stadı'nda
Pepsi Non-Stop Müzik Festivali bünyesinde konser verecek
CUMHL'R CANBAZOGLL
P
Uluslararası pop arenaMiıda
adlannm bas,ma •mega" eklenen
yıldızları İstanbul'da görmeve
alışmıştık. Ancak bu yaz mega
vıldız yağmuru şöyle dursun.
îstanbul'a bir damla bile düşmedı
derken 56 yaşındaki 'erotik nine"
Tina Tumer çıkageldi. Yann gece
saat 21.OO'de Fenerbahçe
Stadında Pepsi Non-Stop Müzik
Festhali bünyesinde
konser verecek Tina
Turner, 3 mayıstan bu
yana rurnede...
Turner için zaman adeta
durmuş: 38 ve 34 yaşında
iki çocuk sahibi. ıki de
torun büyüten bir nine>e
hiç mi hıç benzemiyor
sahnede. Minı eteği.
düzgün bacakları, formda
\ücudu. peruk da olsa ^ ~ ^ ~
aslanbaşı saçlanyla hıçdurmadan
birerotizm rüzgân estıriyor iki
saat bo\unca. Kısaca. Pans'te 18
bin kişınin önünde ba^layan bu
turnenın Istanbııl ayağında da
tansıyon ve teınpo hıç
düş.meyecek: her kadmın rüyası
bir fızıge sahip Tina nine. çok
eskilere "Rivers Decp Mountain
High""le gidecek; Mark Knopfler
imzalı -Prhate Dancer"'la yakın
geçmişi anımsatacak;" NNhat's
Love Got To Do VYith It" dıyecek
\ e son albümü "VVildest
Dreams"deki bütün önemli
silahlarını gözler önüne serecek...
Asıl adı Anna Mae Bullockolan
Tina Turner. tam bir masal
kahramanı. Onu yaratan Ike
Turner'la geçen acı ve kavga dolu
yıilardan sonra 1976da Ike'dan
aynldı. Tek başına ayakta
duramayacağına inananlar
çoğunluktaydı. Bir süre bocaladı.
arıs'te 3 mayısta 18 bin kişinin
önünde başlayan bu turnenin
Istanbul ayağında da tansiyon ve
tempo hiç düşmeyecek. Yeni parçalar pek
parlak olmasa da Tina Turner'ın canlı
performansK rol yeteneği. eski parçalan
müzikseverleri kırk yıllık bir müzik
dilimınde yolculuğa çıkaracak.
ama başardı. 1983 tarilılı. on
milyonluk satış tirajına ulaşmış
"Private Dancer"la da sınıf
atlayarak uluslararası staroldu.
1990 da dünya turundan
döndüğünde bir daha konsere
çıkmayacağını söylemışti Oturdu.
bıyografisını yazdı \e "I, Tina"
adlı bu kitap fılme de çekildi. Çok
farklı. aynı zamanda çok tanıdık
bir kadının öyküsüydü bu. Özelde
acı. aenelde büvük müzikal
başanyla geçen bir yaşamı \ardı
Tina'nın.
Yann gece Tina Turner. fazla uzun
ömürlii olmayacak "VViIdest
Dreams" albümündeki parçalara
ağırlık \erecek. ama önemli değil.
Yeni parçalar pek parlak olmasa da
Tina ninenin canlı performansı.
"Tommy" ve "Mad Max"ten
kalan rol yeteneği. eski parçalan.
müzıkseveri kırk yıllık bir müzik
diliminde yolculuğa çıkaracak.
Ancak Tina Turner
konserinde bulunnıayı
bir statü sembolü görüp
Fenerbahçe Stadı'nın
yolunu tutacaklara. onuıı
^ov yönünü müziğe
tercih edeceklere
\akitlenni başka yerde
harcamalarını
önereceğiz: çünkü Tina
Turner ılginç ^o\ una
•"^"~™ karşın enerjik pop \e
soulla ilerleyen bir yıldız.
İstanbul'da da yanındakı gitarıst
John Miles ve klavyeci Kenny
Mooregıbı ustalarla öncelıkle
müzik yanını sergıleyecek
sahnede.
Unutmadan. bu gece Fenerbahçe
Stadı'nda Btırak Kut'un Pepsi
Non Stop'ın konuğu olacağını.
yarın gece de Turner"dan önce
Haluk Leventin sahneye
çıkacağını ekleyelim.
İ S T A N B l L S A N A T F U A R I
Açılışta genç
sanatçılara
ödülleri verildi
Kiiltür Servisi- Bu yıl altıncisi
düzenlenen 'Istanbul Sanat Fuan'
geçen gün TÜYAP Sergı Salonunda
Mımar Sinan Ünıversitesı Rektörü
Tamer Başoğlu, tarafından açıldı.
48 sanat galerisi. 10 sanat yan
kuruluşu ve l
7
sanat dergısı olmak
üzere toplam 75 kuruluş ile 44'ü
yabancı toplam 272 sanatçının
katılımıyla gerçekleşen fuar geçen gün
açılış nedenıyle bır de ödül törenine
sahne oldu.
Törende. plastik sanatlara emeği
geçen yazar ve elestirmenlerden
seçılen ısımlere venlen 'Tİ Y\P
Şükran Ödülü' ve "Genç Sanatçılar
Resim Yanşması'nda ödüle aeğer
görülen ısimler açıklandı. Bu yıl.
Istanbul Sanat Fuarı Danışma
Kurulu'nun ödüle değer gördüğü kişi
Ahmet Köksal'dı.
•Ödülünü ressam Erginİnan'ın elınden
alan sanat eleştirmeni Ahmet Köksal.
eleştirmenlerin emeklerinin karşilığını
genellıkle alamadıklarından yakınarak
"ödülü yıllar süren çalışmalannın
karşılığı olarak" gördüğünü belirtti.
TL'YAP'ın ıki y ıldır düzenlediği Genç
Sanatçılar Resim Yarışması'nda ise
birinciliği kazanan Marmara
Cniversitesi GSF'den Füsun Bilgin
plaketini ve 150 mılyon TL'lik para
ödülünü Mimar Sinan Cniversitesi
Rektörü Tamer Başoülu'nun elinden
aldı.
Başoğlu "Sanatçıların konuşma
yeteneginin pek fazla olmadığını' öne
sürerek ıkincilik ödülünü vermesi ve
birkonuşma yapınası için Prof. Emre
Kongar'ı sahneye çağırdı. Kongar.
sanatın ve kültürün yaygınlaşması için
yapılan çalışmalann her zaman
desteklenmesının gereklıliği
konusunda yaptığı konuşmasında
"uygarlaşmanın temelinde
kurumlaşmış ödüllerin çok önem
taşıdığınr belinerek TL'YAP'ı tebrik
etti.
Kongar aynca. sanatçıların birbirlerine
destek olmaları durumunda siyasetin
de onlann etkısi altında kalacağını ve
Türkiye'nin "herşeye rağmen'
uvgarlık yolunda ilerleyeceğinı
sözlerine ekledi.
Törende ikincilik ödülünü. Dokuz
Eylül GSF'den Güldane Araz,
üçüncülüğü Mimar Sinan
Ünhersitesi'nden Turan
Bü\ükkahramanalırken Melik
İskender, O>a Erol v e Hasan Kıran'ın
eserleri mansiyona değer görüldü.
N D A N
'Sanateal tartışma orlamı yok'
Dl YGl DURGUN
GLLERÇETİN
Bu v ıl altı yaşına gıren Istanbul Sanat
Fuan'nda. sanatsal düzeyden çok ticari
kaygılann ön planda tutulduğu göriişü
ağırlık kazanıvor. Her yıl. Türk plastik
sanatlarının gelışımine yönelik dinanıik
bir tartışma ortamı yaratılmasi ve ku-
rumsallaşma gereklıliğine ilişkın bek-
lentilerle ba^lavan Sanat Fuan'nda bu
> ıl da ilk ızlenimler ay nı doğrultuda. Fu-
ara ılk kez katılan galenler. sanatsal dü-
zey in gelecek y ıllarda daha da y üksele-
ceği konusunda ıvimser bır
tutum içındeyken. bazı de-
nevimlı galeriler. 6. tstanbul
Sanat Fuan'nın geçnıiş yıl-
lara oranla nitelik kaybına
uğradığını ve geçnıi^teki
'kurumsallaşma' tartışmala-
rının bu vıl artık uvgulama
alanı bulması gerektiğini dü-
sinın hiçbir önemı vok. Bir dı>ıplın. bır
mantık gerek Bire bir tartışmaların pra-
tığe geçmesı gerek. Alıcı da satıcı da
dolandınlmasın. Türkıye'de plastik sa-
natlar çok veni ve galerilerin artık her yıl
değişik. venı bır şev göstermesı gerek.
Kaygı para olmamaİı.Özellikle fuar için
hazırlanan yeni bir proje olmalı. Ancak
bu ortamda genellıkle malı kavgılarön
plana çıkıyor. Sanat kaygısı olan galeri-
ler üç beş tanc. İnsanlar. kişisel çekiş-
nıelen bıraksalar çok daha verımli bir
fuar ya^anacağını düşünüşorum. İstan-
bul'da kımse ealerilerin sorunlarını tar-
I Fuar, çok büyıik bir
gelişme sağladı
DOĞANRAKSON TcşvıkiveSanatGa-
lerısi
Fuarın. sanatın tartışilabildiğı bir or-
tamı sunduğu nıuhakkak. Ama kurum-
sallas;masi da !>an. zaten bütün talep o
v önde. Henüz sanat müzesi olınav an bır
ülkede bu tip etkınlıklenn her zaman
desteklenmesı taraftarıyım. Fuann sa-
natsal kalıtesinegelmce. Türkıyedega-
lcrı say ısı çok az. Ben. fuar danı^ma ku-
rulunda ver alıyorıım Örneğin burada
y
Genel olarak. alıcı-galeri-
ci arasında bir 'pazar' ola-
rak kabul edilen fuann bu-
günkü ışleyışıvle sanatçı ve
galenciler için ortak bir ku-
rumsal platform varatıp va-
ratmadığını. ızlevici ile sa-
natçının fuar ortamında na-
>ıl birbulu^ma sağladıkları-
nı ve fuann Türkiye'deki
plastik sanatlar ortamının
sorunlannı tartışmaya açma
y önünde ne kadar bajanlı ol-
duğunu galeri sahiplenne
sorduk. Aldığımız yanıtlar
arasında ağırlıklı görüş. tıca-
ri kaygılann. özgün. "orjinar
yapıtlaraververilmesini en-
gellediğı vönündeydı. Hergalerınııı tu-
ar için 'özel* bir proje hazırlayarak sa-
nat ızlevıcisinin karşiMiıa çıkması zo-
runluluğu da bu çerçevede vurgulanan
bır diğer görüstü.
Kaygı para olmamalı,
fuar için yeni proje
hazırlanmalı
FARtK SADE Ankara Siyah Bevaz
Sanat Galerisi
Beş yıldır katılıyorum fuara. Hep tek
sanatçıvla ve iddialı sergilerle gelirim.
Pazar mantığı ile gelmenin fuann ama-
cı olduğunu sanmıyorum. Galerilerin
sanat fuan için özel sergilerle gelmesi
gerek. ama genellikle öyle olmuyor.
Elindeki ışleri. kendi sahibi olduğu iş-
leri ortaya çıkamıaya geliyor galeriler.
Böyle bir onamda kurumsalla^madık-
tan sonra. ?.orunlann bire bir tartışılma-
tı^mıyor. ı, uııkü bırbırlennı sevmıyor-
lar. Biz Ankara"da bir galericiler derne-
ği kurduk. Istanbul'dan da katılım bek-
liyoruz.
I Evimize, büromuza ne
alabiliriz diye geliyorlar
LEYLAÖNE^' Antalva Falez Galerisi
Fuar. gördüğüm kadanyla. sanatçısı.
galeri sahibi \e izley icisi\ ledinamik bır
tartışma ortamı yaratmıyor. İnsanlar.
y alnızca katılmiş olmak için burada bu-
İunuyorlar. Sanatçı açısından da tatmin
edıci bir ortam olduğunu zannetmiyo-
rum. Örneğin burada gördüğüm çalış-
malar arasında orijinal olanların say ısı
çok az. Pek çoğu ticari kav gılarta^nor.
İnsanlar herhalde ev ımize. büromuza ne
alabiliriz diye gelmi^ler. doğal olarak
katılan sanatçılar da bu amaca yönelik
çalışmıslar.
300 galeri arasindan 50'sini değil. 60
başvuru arasından 50'sini seçmek gibi
bir durumla kar;>ı karşıyav ız. O yüzden
fuar yavas, \avas, gelıs.ivor. Ancak. ba^-
langıçtan bu yana çok büyük bir geliş-
me sağladı Sanat Fuarı. Galerılenn de
ya^adığı pek çok sorun var. Her galeri
ıstedıği sanatçıya açamıyor kapılannı.
Satış açısından problemler yajanıvor.
Katılım daha fazla olabilırdi. Örneğin
Ankara'dan daha tazla galermin katıl-
masinı beklivordum. İzmir'den galeriler
katılabılırdı.
Fuar. bir galerinin o yıl vapacağı ser-
gilerin birsunuşudur Bütün galerilerin
de birikımlerini fuar için özel projeler-
le sunması gerekir çünkü bu bir fırsat-
tır. Bır galeny ı günde 15-20 kişi gezer-
ken burada bir hafta içmde 15-20 bin ki-
şi geziyor. Bu büv ük bir rakam. bu yüz-
den burava katılmak çok daha önemli.
Daha büvük müşteriler elde ediyorsu-
Sırn çözülemeyen Mata HariKiiltür Servisi - Birınci Dünva Sa\a-
şı'nın ünlü kadın casusu Mata Han'nin
IgerçekadıvlaMargaretheZelle) gızem-
lı yaşamı. Almanya'nın Düsseldorf ken-
tınde gelecek a> açılacak sergıv le yenıden
gündeme gelecek.
Sıradan bır e\ kadını ıken savaş vılla-
nnda Pans'ın en çok kazanan dansözü
oluveren ve erotik danslarıyla ünlenen
Mata Harı. 1917'de Almanlara savaş sır-
lannı açıkladığı ve bınlerce Fransız aske-
nnin ölümüne yol açtığı savıvla öldürül-
müştü. Serginın küratörü Gert Koop-
mans'a göre. Mata Harı mıtinın ardında
yatan en önemli neden. sahne havatı so-
na eren ve savaş > ıllarında ışsız kalmanın
yarattığı sorunlannı yaşayan bır kadının.
para kazanabılmek için. casus olmavı ka-
bul ertıği.
1876yılındaDanımarka'nın Leeuv\ar-
den kasabasında doğan Margarethe Zel-
le. ıri kara gözlen. esmer tenı. kalın du-
daklan ile Doğulu bır tıp çızıy ordu. 19 v a-
şındayken bır askerle evlenerek Javva'ya
(Malezva) verleşen Zellc. sorunlu bırev-
lılıkhavatı vaşadı. Kocası Danımarka'ya
dönüşlerını süreklı engelledıği için evli-
lığıııı bıtırdı \e 1902"de soluğu. çıplak
dansöz* olarak ünleneceği Paris'te aldı.
Kendısını bırarıstokratınduleşı olarak
tanıtan \e dansa başladığında adını Ma-
lezv a dilinde 'sabahın gözü' anlamına ge-
len 'MataHari" divedeğiştiren Margaret-
he Zelle. Java'da öğrendıği verel dansla-
rı Parıs'te son derece erotik bir şov la ser-
gılemevebaşladı. 1914'teçıkan savaş. ar-
tık 40'ına vakla^makta olan Mata Ha-
n'nın yaşamında vepvenı bır kapıyı açı-
vordu. Alman Gizlı Servisi. ıki yıldır bi-
rıken borçlarını ödemev ı teklif ederek. ra-
hat bir vaşam garantisi sununca Alman-
ya ıçın casusluk vapmayı kabul ettı. Çok
geçmeden Fransız Gizli Serv ısı'nde de iş
bularak ıki ülke arasında "çifte casusluk*
vapmava başladı. Sadece bırkaç a> süren
bu ışın bedehnı ıse oldukça pahalıya öde-
dı. 1915'tevakalandıve 1917'de öldürül-
dü. Sergı küratörü Koopmans'ın verdiğı
bılgıve göre. Mata Han. o dönemın tek
erotik dansözü ve kadın casusu deöıldı.
Bırıncı Dünva Savaşı'nda onun kaderını
pavlaşan en az vırmı kadın daha vardı.
Yaşamöv küsü v e çızdığı esrarengiz ka-
dın portresıv le HolKv\ood filmlenne ko-
nu olan. Greta Garbo. Marlene Dietrich
gibi ünlü kadın ov uncular tarafından can-
landırılan Mata Harı. ardında o kadar az
belge ve eşva bırakmış kı... Koopmans.
serginin en büvük eksıklığının Mata Ha-
rı 'nın du\ gusal dünyasını anlatacak mek-
tup. günİük gıbı be'lgelerin vokluğu ola-
rak gösterivor. Bunun verıne. ünlü dans-
çının 1905-1915 vılları arasındaki sanat
yaşamınıbelgeleyengazeteküpürlerı.fo-
toğraflar. bırtakım aşk mektupları \b. yer
alıvor. La Scala. l'Opera. MetropoleThe-
atre gıbı sahnelerde dans eden Mata Ha-
rı. belki de hakkında çok az şey bılindıği
için bir ıdol ya da ulaşılamaz bir kadın
olarak kalacak herkes ıçın. Tarihçı Mari-
na \Varnera göre ıse "Mata Hari. 20. > üz-
>ılın Salome'si \c belki de Delilah'sı. Bu-
nun için de yarattığı mit hâlâ \as.ı>or. O bir
kurban değildi. Ozgürlüğünü kullanabi-
lcn cesur bir kadındı."
Mata Hari'nin gizemli yaşamı Düs-
seldorfta açılacak sergiyle yeniden
gündeme gelecek.
nuz. galenciler. ressamlar birbirlerini
tanıyor. Kalıte açısından ise sanat fuan-
nın bu \ıl daha vüksek kalıtede olduğu-
nu düşünüyorum. Geçen vıl bu kadar
değildi.
Kurumlaşma,
galericilerin bireysel
çabasıyla oldu
NEYZATMETtN Bılım Sanat Galensı
Fuar, ılk yıllarına göre son derece
güçsüz. Siyasal ve ekonomik temeller-
den baktığımızda bunun nedenlerinı gö-
rüyoruz Twkjve'desiinatın ve kültürün
gerileme gösterdığı gerçek. Geçen yıl
fuar biraz daha canlıvdı ama bu vıl fu-
arın çok olumlu geçeceğinı düşünemı-
yorum Sanat fuarı kurumlaştı ama bu
kurumlaşma. galerıcilenn bireysel ça-
basıv la gerçekleşti. Sanatı ve kültürü ile
geli^meven bir ülkede resim pazannın
son derece düştüğüne inanıyorum. Sa-
natın gelismesine ciddi olarak sekte vu-
ruluyor. Bılımin. sanatın iielişmediği bir
ülke nasıl var olabilir? Istanbul Sanat
Fuan yırmı ınsanlaaçıldı bu ülkede. Ne-
rede kurum \e kuruluşlar. nerede dev-
let? Ama biz galenciler olarak bu fuann
vaşaması için gayret edeceğız. Diğer
meslektaşlanm konusunda bir şey söv-
lemek istemem ama galerilerin fuara
özel sergilerle katılması gerek. Ben. ge-
lecek vılın fuanna ilişkın çalışmalarını
fuar bıtıminde hemen başlıyorum. Bır
yıl sonraki hedefi şimdiden koyma ta-
raftarıvım.
I İnsanlar fuarda
yüzleşiyor sanatia
KASI.M KOÇAK Maltepe Sanat Ga-
lerisi
Çok iddialı konuşmak istemiyorum
ama bence fuarın en iyi yanı resme. sa-
nata ilgınin artması. İnsanlar fuar dola-
yısıyla vüzleşivorlar sanatia. Sanatçılar
açısından değerlendirirsek onlar da kim
ne yapmış onu görüyorlar. Birbirlerini
izlıyoriar. Öteki türlü tek tek sergileri
gezip kendi yapıtlarını bunlarla karşılaş-
tırmaları çok zor.
I Gençlere hrsat tanıma
olaıtağı buluyoruz
MÜJGANÇAK.AR Passion Sanat Ga-
lerisi
Ben TÜYAP'la galerilerin böyle bir
etkinlik gerçekleştirmelerini olumlu bır
gelişme olarak görüyorunı. Öncelıkle
zivaretçilerin bütün galenlere aynı an-
da ulaşabılmelerı büvük bir kolaylık.
Galeri olarak fuara yönelik bir çalışma
yapmadık ama ben iki sanatçıyla katıl-
dım. Bunlardan Selim Karadan olduk-
ça genç bir sanatçı. Amacımız gençlere
fırsattanımak. Fuarda dabuolanağı ya-
kaladık.
I Bir pazar olmasından
rahatsa olmuyorum
SİNAN YENİLMEZ Kaş Galeri
Fuarda resımler arasında da büyük
farklar var Resimlenn bir kısmı tama-
men ticari. bir kısmı sanatsal. Bu ortam
bu nedenle insanlann bazı şeyleri de-
ğerlendirebılmesi için iyi bir ortam. Fu-
ann pazar mantığını aşıp aşamadığına
gelince bana göre sanat artık bır pazar.
Sanatı sanat için yapıyoruz diye sanat
^övalyelıöı \ apıp öteki y andan belli eko-
nomik beklentilerinin karşılanmasını
bekleyen insanlardan değilim ben açık-
çası.
Sanatın dengeli bir şekilde parayla
eşit gitnıesıni sav unuyorum. Bu neden-
le buranın bir pazar olması beni rahat-
sız etmiyor. "t'alnız fuar kesinlikle sa-
natsal bir tartışma ortamı yaratamıyor.
İnsanlar sanatçı da olsalar dürüst değil-
ler. Fuar ancak bır dedikodu ortamı ya-
ratıyor.
Bir Sonbahar Kadar Yalnız
Bir sonbahar kadar yalnızım.
Bir yaz sonu; işte 21 eylül ve sonra sonbaharın baş-
langıcı. Yaşamımızdaki. sonbaharlardan bin daha...
Kırılan ışıklar, yüreğinize birer hüzün okları olarak
saplanır.
Belki de Eros'un intikam oklarıdır bunlar.
Bir Istanbul griliğinde, eflatunun mavi sulardadans
ettiği bir Boğaz yalnızhğında yürürken başıma bir
yaprak düştü, sararmıştı.
Sanki bır Attilâ ilhan dizesi gibi avuçlarımdaydı:
"Elde var hüzün."
Bir sonbahar kadar yalnızdım ve Attilâ llhan'ın şi-
irleri. kederli bır gecede başucumdaki ışığın aydın-
lattığı bir yatakta, yalnız bedenimi ve umarsız bir aşk-
la sarsılan ruhumu sarmıştı:
"hayat zamanda iz bırakmaz
bir boşluğa düşersın bir boşluktan
birikip sıçramak için
elde var hüzün"
•
Hep sonbaharı yaşadık. Yaşadık ama yıllarca far-
kında olmadık. Gözlerinizin önünden doğduğunuz
yerin güzellikleri. cinayetlere kurban gıdıyorsa; değer-
leriniz; romantizm. edebiyat, aşk. "zamanayenikdü-
şüyorsa". başka hangi mevsimi yaşayabilirsiniz?
Belki de tek bır mevsim vardı bizim için; o da son-
bahar. Ötekiler. birer yanılsamaydı. Belki de hepsi
sonbaharın çeşitli görünüşleriydi!
fsleden olmasın. biz adlandırmadık mı onları!
Ama şimdilerde kimse pek sonbaharı falan takmı-
yor. Nıye?
Artık yağmurlu bir sonbahar hüznünü yaşayama-
yacak kadar mı duygusuzlaştık!
Yağmur bize bır sonbahar hüznünü yaşatmıyorsa,
bunda doğanın bir suçu yok!
Yoksa. çok mu şiirsiz kaldık!
Yoksa, çok mu aşksız...
Her şey eylül ile başladı. İşte geldik 21 eylüle. Bel-
ki de en güzeli. sararmış yaprakların, unutulmuş so-
kakları kaplayan hışırtısında yollara düşmek...
Sonbahar, umutsuz aşkların mevsımidir: ayrılıkla-
rın, biten aşkların, imkânsız aşkların mevsimi.
Sonbahar yağmurları, aşk acısını yüreğinde du-
yumsayanların gözyaşıdır. Aslında sonbahar bulut-
ları onlar için ağlar: Oktay Rifat'ın dizelerini çağrış-
tırır:
"Sonbaharın bu en kanlı yemişi,
Yokluğun düşüyordu ellerime."
•
Yine bir sonbahar; rutubet kemiklerı sızlatır: hele
Istanbul'unki. Artık kalınca bir şeyler gıyinmenın za-
manı geldi. Aslında ceket mevsımidir sonbahar. Ce-
binizdebır şıir kitabı, belki Hayyam'ın rübaıleri, göm-
leğinızın yakası açık. Aşiyan'da "hürrıyete doğru"
yürürsünüz. ;
Bulutların gökyüzünü kapladığı günlerde denize
bakıp özgürlüğünüzü duyumsarsınız. Denizi ıçinize
çektikçe. daha da özgürleşir, özgürleştikçe de hafif-
lersiniz. Yüreğinizin taşıdığı yükü denize bırakır, bu-
•lutlara doğru yükselirsiniz bir an...
Çünkü her bir bulutun aşağıdap bakıldığında uzun
biröyküsü vardıcj., .....,•,;... • <ı MH<, • JKT»
Bu düş atmosferinden sizi, el ele geçen bir çift çı-
kartır. Ya sızin aşklarınız! İmkânsız aşklarınız! I
Mevsim sonbahar değil mi? :
Yüreğinizdeki aşk acısı, kendi öykünüzü yaşatır.
Sonbahar hüznü, artık bir kedere dönüşmüştür. Göz-
lerinizden, sevgiliye ulaşmanın umudunu veren Bo-
ğaz'ın sularına, yine, yazılmamış birşiirin iki dizesi dö-
külüverir:
Beni saçlarında öldür,
Öpemedığim dudaklanna hasret kaldım.
Aııtik klasik
yerli oyunlarla
yeni sezon
Kültür Senisi- Istanbul
BüyükşehırBeledıyesıŞehır
Tivatroları I ekımde. İstan-
bul'un değişik semtlerındekı
sahnelennde perdelerini açı-
yor. Sezonun ılk haftasında
sey ırcıv le bulu^acak ov unlar
arasında Lüküs Ha\at'
(Harbıye Muhsın Ertuârul
Sahnesı). "Sahibinin Sesi*
(Fatıh Reşat Nun Sahnesı).
"Farklı Bir Kadın' (Cskü-
dar M.Celal Sahnesı).-Mi-
kadonun Çöpleri' (Kadıköv
Haldun Taner Sahnesı). "Ça-
tıdaki Çatlak' (Gazıosman-
paşa Sahnesı) yer alışor.
Şehır Tivatrolan'nın venı
sezon ovunlan. Genel Sanat
Yönetmenı Kenan Işık. Şe-
hır Tivatrolan Müdürü Mu-
harrem Ergül ve Haldun
Dormen. Gürkan Gür, En-
gin Alkan. Engin Lludağ,
Can Doğan gibi. bu sezonun
ovunlannı sahneve koyacak
rejisörlerin katılımıvla dü-
zenlenen basın toplantısında
tanıtıldı.
Kenan Işık. bu v ılın reper-
tuannı oluştururken Şehır Tı-
yatrosu'nun vapısını doğru
bır biçımde \ansıtacak. gü-
nümüze ve Türk sevırcısının
dokusuna uvgun ov unlar se-
çıldığini belirtti Klasık \e
antık metınlenn yanı sıra yer-
lı oyunlara da ver verıldığını
anımsatan Işık. Türk tıvatro-
sunun verli metın eksıklığı
çektığını: bu sıkıntıyı aşmak
için Behiç Ak. Gürkan Gür.
İsmail Kaygusuz. Gülsün
Siren gibi yeni yazarların.
ŞehırTıyatrolan bünvesinde
sevırcivle buluşacağına dik-
kat çekti.
Teknik olanaklar çerçeve-
sınde büyük atölyeler. dona-
nımlı sahneler gibi alt vapı
eksıklıklenne rağmen seyır-
cıye gayretle hızmet venle-
ceğine dıkkat çeken Işık. Şe-
hirTiyatrolan'nda geçen se-
zon 300 bin sev ırcıv le buluş-
tuğunu belırterek. 150 bin
TL(tam)ve75binTL(indı-
rımlılolan bıletfıvatlannda.
sezon ıçınde değiîiklığe gıdı-
leceğıni de ekledi.
Yeni sezonda Şehır Tiyat^
rolarfnın 'perde' dıyecek
venı ov unlan arasında "Met-
ro Canavan' (vazan: Gür-
kan Gür. sahneve koyan: En-
gın Alkan). 'Koca Sinan*
(yazan: F. Havatı Çorbacıoğ-
lıı. sahneve koyan: Can Do-
ğan). 'Farklı Bir Kadın'
(yazan: Gülsün Sıren. sahne-
ve koyan: Engın Gürmen).
'Silvanlı Kadınlar' (yazan:
İsmail Kaygusuz. süpervı-
zör: Beklan Algan. ekıp yö-
netmenı: Mustafa Arslan».
'Bir Ata...Krallığım' (sah-
neye koyan- BaşarSabuncuı,
'KralÖidipus' se'Oidipus
Konolos'ta' (sahneve koyan:
Cüne\t Türel). Faust '96'
(sahneye koyan: Beklan Al-
gan). 'Kendi Gök Kubber
miz' (yazan: Sönmez Ata-
soy. sahneye koyan: Engia
Lludağ).
Dinçer Sümer'in 'Ma-
\i\di Bisikletim'. F. Meh-
met Şakir'ın Moliere'in
"Hastalık Hastası adlı yapı-
tından uyarladığı. Mehmet
l lusoy'un sahneleyececı
•Evhami'. Refık ErdiSr
ran'ın
%
Hala>". Fassbin-
der'in "Korku Ruhu Kemi-
rir". Serpil Akıllıoğlunun
Küçük Nasrettin' (çocuk.
oyunu). S. Beckett'ın 'Mut-
lu Günler' \eya Godot'yu
Beklerken' adlı yapıtlan ıse
sahnelenmesı düşünülen çal-
lışmalar arasında.
A.Hamdi Tanpınar'dan
'Huzur' (sahneye koyaru
Kenan Işık). H. Rahmi Gü%-
pınar'dan Kuyrukluy...ıl-
dız Altında" ve halk masal-
lannın yetkin örneklennden
"Leyla ile Mecnun' yeni se-
zonun uyarlama yapıtlarını
oluşturuyor. Geçen sezondan
devam edecek oy unlar ise
'Sahibinin Sesi'.'Sa\aş \e
Barış". 'Gazeteciden Dost",
'Çatıdaki Çatlak'. 'Kanlı
Düğün' \ e ıki y ıl aradan son-
ra yine Haldun Dormen"in
rejısıyle sahnelenecek olan
°Lüküs Havaf.