Katalog

19 AĞUSTOS 1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER trbakan seçimlere öynuyor 1 • LONDRA (UBA) - Ingıiîz Economist Jergisı. Erbakan'ınana taktiğının Türkıye'nır lak •çoğunluğuru ılımlı politikalarli etkileyip seçimlerder tek parti oiarak <;ıkmak oldiğunu öne sürdı.. \brumda şı görüşlerdıle getırildi: "RP içinde ılımlılarla bağnazlar arasındakı mücadeleyi' RP'yı merkez sağa çekmeye tçalışan ılım ılann kazandığ' şşörülüyor. Ancak bağnazlar «dagüçlenıyjr. Erbakan'ın .ana taktiği sağlam ve laik «çbğunluğunu hoşuna ^idecek hızmet ve polıtıkalarİ£ seçimlere gınp ö».lann en az üçte bınnı jıİmak ve tek başma iktidara eelmek olatilır. Asıl tehlike bundan sonra yaşanacaktır." 'ANAP 6 ayda Iıitecek' • ARTVİN(AA)-Devlet Bakanı Ahmet Demircan. feugünkü hükümetin Türk halkının ıstedıği hükümet olduğunu \ e başany la yoluna devam edeceğini i,£ade ederek. " Hükümet değil. ANAP 6 ayda bitecek" dedi. RP Artvin İI Kongresi'nce konuşan Bakan Demırcan. partısinın f 994 yerel seçimleriyle iktidar yürüyüşünü başlattığını. 1995 genel •seçımlerinde de şolu açtığını kaydederek. "Türk halkının tercihlerini dikkate almayan ANAP yöneticileri. şimdı bu hükümete 6 ay ömür biçmektedirler. Bu hükümet değil ama ANAP 6 ayda bitecektir. RP'nın içinde olduğu bir hükümet. kolay kolay bitmez" dive konuştu. Tıflis'te böliicü terör toplanüsı • TİFLİS(AA)-Bölücü terör örgütü mensupları. ilk ^.ılahlı katliamlannı t>aş.lattıkları 15 Ağustos 1984 tarıhi nedeniyle Tiflis'te toplantı «^üzenledıler Toplantıya. bölücü terör örgütünün yanı .sira. ülkede faalıyet gösteren bazı dernekler ile Almanya. Rusya \e Ermenıstan'dan örgüt yanlıları da katıldı. Türkiyeve Irak'taki Kürt köke'nliierin zor durumda olduklan iddiaedilen toplantıda. bölücü eşkıya başının lehine sloganlar atıldı. Refahlı bakan politikadan kaçtı • DİY\RBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Dıyarbakır'da temel atma törenıne katılan De\let Bakanı Fehmi Adak. konuşmasında politika yapmazken. Dıyarbakır Milletvekıli Yakup Hatipoğlu. yarım saatlik konuşmasında RP'yi anlartı ve geçmiş hükümetleri eleştırdi. Hatıpoğlu, '"Refahyol koalisyonu iyi bir koalisyondur. Karanlık güçler sizı yanıltmasın." Biyarbakır Büyükşehir Beledıyesı tarafından yapılan çok katlı otoparkm teme! atma töreninde konuşan Qe\let Bakanı Fehim Adak. sadece büyükşehir Ifelediyesinin çalışmlannı o^'dü ve politika ile ilgili konuşmamaya özen gösterdi. [Jaha sonra. 300 araç kapasıteli çokkatlı otoparkın temeli Devlet Bakanı Fehim Adak tarafından atıldı. Yerlikaya'nın basın toplantısı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP Genel Sekreter Yardımcısı Sinan Yerlikaya. Bektaşilik düşüncesinin asırlarca önce sosyal adalet ka\ramını uygulamaya koyduğunu. insan haklarını yaşama aeçirdiğini söyledi. Yerlikaya. dün düzenlediği basın toplantısında. Hacı Bektas, Yelı'nin saygıyla anıldığını belirterek "Bu. insanı en yüce \arlık. emeği en yüce değer \e bütün halklan kardeş gören düşüncenin şenliğidir" dedi. SEMIN ALEYNA ÖZSİNAN bugün 1 yaşını doldurdu. Nice Yıllara Semin MİNE - SEDAT İzmir Milletvekili Işın Çelebi, ANAP Genel Başkanlığı'na adaylığını bugün açıklıyor Ydmaz'a kongre dopingiDIRDANE KOCAOĞLE \NKARA - ANAP Genel Başkanı Me- sut Yümaz. partisinın 24-25 ağustos gün- len yapılacak 5. olağan kongresi öncesın- de Bursa'da moral buldu. Yılmaz. Bursa'nın Yıldınm ilçesinde ba- zı lemeller attı ve Rafet El Roman'ın kon- serini dinledi. Yılmaz.u KongreöncesiBur- sa'nın uğuruna ihtiyacım vardı" dedi. Yılmaz'a karşı yanşmak içın hazırlıkla- nnı sürdüren İzmir Milletvekili işınÇele- bi"nin aday olmaya karar v erdiği v e bugün düzenleyeceği bir basın toplantısıyla bunu kamuoyuna açıklayacağı öğrenildi. Vlesut Yılmaz. dün Istanbul'dan DYP Bursa Milletvekili Ali Osman Sönmez'e ait helıkopterle Bursa'ya geçti. Burada Marmara Bölgesi il başkanlan. milletvekil- len ve kalabalık bir partıli topluluğu tara- fından karşılandı. Yılmaz. daha sonra beraberindekilerle birlikte Bursa Büyükşehir Belediyesı'ne baglı Yıldırım ilçesinde ANAP Ilce Baş- kanlığı'nı hızmeteaçtı. Daha sonra Selçuk Bev Mahallesfnın spor salonu. çoeuk tı- yatrosu \e kondüsyon merkezinin temelı- ni atan Yılmaz. akşam da Rafet El Ro- man'ın konserini dinledi. Yılmaz. konser sırasında yapıtğı konuş.- mada. 24-25 ağustos günlerinde yapılacak olan kongre öncesi işjerinin çok yogun ol- masına karşın Yıldırım İlçisi'nin Belediye ANAP izmir Milletvekili Işın Çelebi, de- legelere ikinci bir mektup daha gönderdi. Başkanı Cüneyt Karhk'ın davetini kabul ederek buraya geldiğini söyledi. Yılmaz s.öyle devam ettı: **Kongre öncesi Bursa'nın uğruna ihtiya- cımız vardı. İyiki de gelmişim. Bu coşku ve dinamizmeihtiyacımvardı. Kongre sonra- sı da tüm Türkİye'y i gezeceğim." Mesut Yılnıaz'ın Bursa gezisi sırasında bir süre önce Yılmaz'a bayrak açan parti- nin eski Genel Sekreteri Riiştü Kazım Yü- celen'ın katılması dikkat çekti. Bu arada. ARAŞ aras.tınna sjrketine 1272 ANAP'lı delegeyikapsayanbiranketyap- • ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. Bursa'nın Yıldırım ilçesinde temel attı ve Rafet El Roman'ın konserini dinledi. Yılmaz, "Kongre öncesi Bursa'nın uğuruna ihtiyacım vardı" dedi. İzmir Milletvekili Işın Çelebi'nin aday olmaya karar \ erdiği. bunu düzenleyeceği basın toplantısıyla kamuoyuna açıklayacağı öğrenildi. tıran Işın Çelebi'nin adaylık konusudakı kararını netleştirdiği bildirildı. Çelebi'nin bugün düzenleyeceği basın toplantısıyla adaylığını açıklayacağı öğrenildi. Çelebi. ANAP'ın 5. Olağan Büyük Kong- re delegelerine. kitabıvla birlikte gönder- diği ilk nıektubun ardından önceki gün de bir mektup daha gönderdi. Kongrelerın geçmişin muhasebesinin yapılması ve ha- taların-doğruların tartışılması için yapıl- ması gerektiğini sav unan Çelebi. mektubun- da şu görüşlere yerverdi: " Kongre sürecine girmiş bir partide her- şe> tartışılabilmeli. herkes düşiincelerini söylemelidir. Bu tartışmalar kongrede ya- pıİmayacaksa ne zaman vapılacaktır?" "ANAP rahatsız' Isın Çelebi. ANAP'ın. ANAP'lının ra- hatsız olduğunu belirterek. "İktidarolabi- lecek bir potansiv elin önü kesiüyor" dedi. Ya- kın geçmişe bakıldığında başarıdan söze- dilmesinin mümkün olmadığına belirten Çelebi. ^unları söyledı: "Ortada başarısızlığın bir faturası \ar, ancak kimse bu faturay ı üstlenmek istemi- yor. Bu fatura seçmenin mu delegenin mi önü- ne konulmalı. Hay ır. Başarısızlığın sahiple- ri elbette kendilerini bilivorlar. fakat ne >a- zık ki. bu konuda herhangi bir özeleştirinin içinegirmiyorlar.ANAPbukörleşmeylene- reye gidebilir? ANAP'ın tabanında bir öf- ke vv tepki \ar. Parti içi demokrasi ve önse- çinı istenivor. Ben bu öfkenin. taleplerin sö/cüsüyüm. Partimizin kongresini bugünkü Türkive'nin içinde görüyorum. Durumundan memnun olan kimse yok. Bu böy le gitmemeli. ANAP içinde bulunduğu ataletten silkinip çıkma- lı. Merkez sağı yeniden toparlay ıp vatanda- şın ümidi olmalı. Sorunun basit bir genel baş- kanlık ve MKN'K varışından ibaret olma- dığını. ANAP'ın veni baştan düşünerek için- deki cesaretin, canlılığın ve kudretin açığa çıkacağı bir siyasal yapılanmanın tartışıl- ması gerektiğini söylüyorum." Anne Sözeıı'e soıı görev diyesi'nin eski başkanı Nurettin Sözen'in annesi Nafne Sözen'in (79) cenazesi dün Ataköy Camisi'nde kılınan öğle namazından sonra Kozlu Me/arlığrnda toprağa verildi. Eski SHP'nin onur- sal genel başkanı Erdal İnönü ve ABD'den veni dönen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tavyip Erdoğan, Nurettin Sözen'i cenazede yalnız bırakmadı. Cenaze törenine CHP millervekille- rinden Mehmet Sevigen, Algan Hacaloğlu \e DSP'li Küçükçek- mece Belediye Başkanı Nurettin Şen. aile dostlan \e y urttaşlar ka- tıldı. Nafıye Sözen. teda> i gördüğü Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde perşembe günü hay atını kav betmişti. Sözen'in cenazesinin kaldıru- ması. ABD'de bulunan oğlu Ali Sözen'in törene katılabilmesi için pazargününealınmıştı. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYL'Z) DYP 'pişman'ANAP'hlangeriçağırdı ANK.ARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Sekreter: Nurhan Tekinel. merkez sağdaki tek adresın DYP olduğunu belirterek. "Bir anlık heyacanla partinıizden ay rılan arkadaşlan, ay nı çatı altında buluşmaya çağınyorum" dedi. Tekinel. "pişman" ANAP'lıları da partisine çağırdı. RP-DYP koalisyonunun da uyum içinde olduğunu sövleyen Tekinel. "ANAP'la kurduğumıiz hükümetteki çamur atmalar. karalamalar. bu hükümette yok" dive konuştu. DYP Genel Sekreteri Tekinel. dün düzenlediği basın toplantısında. DYP'den aynlan milletvekillerine "partiye geri dön" çağrısında bulundu. ANAP'ın "Yılmaz Kardeşler"panisine dönüştüğünü sav unan Tekinel. sözlerini ^övle sürdürdü: "Davadan kopmamış, bir anlık heyacanla verdikleri karardan pişman olan. gönlü burada olan arkadaşlanmızı bir arada bulunmava çağınyoruz. ANAP bünvesinde çalışan arkadaşlan da DV P've destek \ermeye çağınyoruın. Merkez sağdaki tek adresin D\P olduğu bellidir." DYP'nin ANAP'la kurduğu azınlık hükümeti döneminde uğradığı entrıka ve çamur atmalara bu hükümette uğramadığım kaydeden Tekinel. "Hükümet. uyum içinde. Bu hükümetin devam etmeyeceği beklentisinde olanlann açıklamalan. boğazlannda düğümienip kalacaktır" görüşlerinı dile getirdi. Tekinel. memur ve emekli maasjarına yapılan "rahatlatıcızamlann". KOBl'lere sağlanan olanakların. esnafa verilen kredının 80 trılyona çıktarılmasınm. hükümetin ba^anlı bir çızgide çalıştığının göstergesi olduğunu öne sürdü. Kıbrıs olav lan sırasında hükümeti gereken kararlılığı göstermemekle suçlayan ANAP Genel Başkan Yardımcısı VaşarOkuyan'ın. "kin ve nefret kustuğunu" ?.a\ unan Tekinel. "Başbakan koltuğunda bir ANAP'lının oturduğu bir dönemde Kadıköv 'deki PKK provasına; HADEP Kongresi'nde de Türk bayrağının indirilmesine seyirci kalınmıştır. Türk kamuoyu bunu unutmayacaktır" dıye konustu. Tekinel. bir gazetecınin "Bu olaylar karşısında Mtclis'i olağanüstü toplantıya çağırmayı düşünüvor musunu/? Şimdive kadar Bakanlar Kurulu kaç dcfa topiandı" sorusuna da şu vanıtı verdı'.' "Ben bu olaylann çok önemli olduğunu düşünmüyorum. Hayat devam ediyor, devletler devam ediyor. Şimdive kadar Meclis'in olağanüstü toplanması için bir teklif gelmedi. Çok hükümetler «ördük. aylardır toplanmayan. Bu hükümet gereği kadar topiandı. Başbakan. «ezilerini halkın menfaati için yapıyor. Dışişleri Bakanı da görev inin başındadır." ANAP'll Cebİ c Ülke bunalıma gidiyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-ANAP Genel Baş.kan Yardımcısı İbrahim Çebi. "Erbakan- Çiller ikilisi"nın ki^ısel ^o\ gıri^imlerinin. Türkiye Cumhuriyeti'ni bir kabile düzenıne indirdiğini savunarak. "Türkive, her alanda ciddi bir bunalıma sürükleniyor. İstikrarsız bir dış politika izlenmesi sonucu müttefiklerimizle aramız açılmıştır" dedi. ANAP Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Çebi. dün düzenlediği basın toplantısında. ülkede cıddi bir hükümet boşluğu olduğunu kaydederek. "Erbakan-Çiller ikilisinin insanımızla alav edercesine sergiledikleri dav ranışlar, kişisel şo\ girişimleri, Türkiye Cumhuriyeti'ni bir kabile düzenine indirmiştir" dedi. Ciddi hükümetlerde. Bakanlar Kurulu'nun toplanarak uygulanacak tavırların belirlendığini. olayın önemine göre nereye. ne zaman kimin gideceğine karar verildiğini. özel durumlarda da Genelkurmay'la işbirliği yapıldığını ve muhalefete bilgi sunulduğunu belirten Çebi, s.u görüşlen dile getirdi: "Bugün görülüyor ki. Erbakan aklına estiği gibi geziyeçıkıyor. Başbakan Necmettin Erbakan'a vekâlet eden Çiller, yerine vekil bırakmadan Adana'ya gitmişken Kıbns'a geçiyor. Devlet sorumsuz yönetiliyor. Dışişleri Bakanhğı'na damşılmadan geziler düzenleniyor. konuşmalar yapılıyor. Adalet Bakam'nın Irak gezisine neden gittiğini bilen vok. Son dakikada yanına Milli Eğitim Bakanı katılıyor. Her kafadan ayn bir ses çıkıyorr SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR Erbakan'dan pek hoşlanma- dığını söyleyen ve RP'nin ikti- dara ortak olmasını engellemek için çabalayan bazı büyük ga- zetelerimizin manşetine bakın- ca şaşırmamak elde değil. Kıb- rıs'ta başlayan gerginüğin Yu- nanistan'la da ipleri germesi üzerine, Erbakan kendine öz- gü üslubuyla "Yunanlılar deli" dedi. Ciddi bir ülkenin başba- kanı komşu bir ülke için böyle şeyler söylemez. Yarın onlarla oturup konuşmak ve bir sürü konuyu yüz yüze halletmek zo- runda. Diplomaside böyle söz- ler büyük yaralar açar. Erbakan'ın bu önünü arkası- nı düşünmeden söylediği söz- ler, büyük basınımızın ne ka- dar da hoşuna gitmiş. Çünkü iş millıyetçılik ve şoven duygula- n pohpohlamak olunca, sözü ki- min söylediğinin önemi kalmı- yor. Erbakan'la, ona çok karşı çıktığını belirtmeye herfırsatta özen gösteren medyanın. ış mil- liyetçilik ve şovenizm yarışına gelince onunla aynı kulvarda at 'En Akılh Millet Bizim Millef koşturması ilginç birtablo oluş- turuyor. Erbakan ve RR eskiden beri şovenizm konusunda en önde giden bir çizgi izliyor. Kıb- rıs konusu alevienince bu yön- leri yeniden kendini gösterdi. Eh. şovenizm konusunda medyanın da Allahı var, Erba- kan'dan geri kalmazlar. Kıbrıs konusu yeniden kızıştığından bu yana. Türk kamuoyunda olu- şan havaya bakınca, milletler ve milliyetçilik üzerinde yeniden düşünmemiz gereken bir nok- tayageldiğimizi hissediyorum. Bizim millletimizegöre, "Enhak- lı millet Türkierdir. Türk'ün Türk'ten başka dostu olamaz. Çevremizdeki komşular ise, de- li, saldırgan ve bizi parçalamak için çalışıyorlar"... Bu düşünce biçimi yalnızca bize özgü değil. Yunanlılarla konuşsanız, onlar da. dünyanın en akıllı milletinin kendileri olduğunu söylerler, hiç şüpheniz olmasın. Ermeniler. Azeriler, Ruslar, Kürtler, Alman- lar. Fransızlar. Çeçenler hangi- sine sorarsanız sorun, haklı olan onlar, haksız ve zalim olan ise başkalan. Biz kendimiz hakkın- da ne düşünüyorsak onlar da kendileri hakkında aynı şeyleri düşünüyorlar. Bu anlayışı millet düzeyinden kabile düzeyine indirseniz yine aynı tabloyla karşılaşırsınız. Aı- le düzeyine indirseniz de fark et- mez. Deneyimli siyasetçiler ve az buçuk dünyayı tanıyanlar bu mantığı iyi bilirler. "Deli Yunan" manşeti atan gazeteler de yap- tıklarının, milli duyguları "gıdık- lamak" olduğunun farkındadır- lar. Milliyetçilik, insanlık için çok yeni bir olgu. Burjuva devrimlerinin gerçek- leşmesiyle ulus-devletler orta- ya çıktı. Fransız Ihtilali'yle baş- layan bu sürecin topu topu iki yüz küsur yıllık bir geçmişi var. Ondan önce çeşitli milliyetler- den oluşan feodal devletler ve- ya imparatorluklar söz konu- suydu. Bu devletlerde, ulus bi- linci oluşmamıştı ve bu neden- le milliyetçilik de yoktu. Tipik örneklerinden birisi Osmanlı İmparatorluğu. Türkler, bu im- paratorlukta henüz bir ulus dü- zeyine gelmedikleri için, onla- rın milliyetçiliği de olmamıştı. Türk milliyetçiliğinin tarihi yüz- yılı geçmez. Türk milliyetçiliği- nin ideologları da bu nedenle çok yeni. Ağaoğlu Ahmet'ler, Yusuf Akçura'lar, Ziya Gö- kalp'ler daha dünkü çocuk sa- yılır. Ama her milliyetçilik akımı kendisine tarihte bir yer arar. Soyunun asil olduğunu, büyük işler başarmış bir geçmişinin bulunduğunu kanrtlamayaözen gösterir. "Vatan, bayrak, mil- let" edebiyatı da bu nedenle çok yakın bir tarihin meselesi. Çünkü insanlann toprağa yer- leşmesi ve bir vatan edinmesi de öyle çok uzaklarda değil. yakın geçmişte. Bayrak da ke- za uluslaşmanın gelişmesiyle bir içerık kazanır. Bütün bunla- n bilen siyasetçiler, niye "En akıllı millet bizim millet" diye tepinip dururlar? Aziz Nesin'in bu konuda hoş bir esprisi var- dı. Atatürk'ün Türklerle ilgili övücü sözlerini ele alır, "Ne yap- sın, akıllı birmillete akıllısın de- nir mi? Belli ki Atatürk bizimkilerin moralini düzeltmek ve teşvik etmek için böyle söylüyordu" diye yorumlar yapardı. Hiçbir millet. ne akıllı ne deli gibi ge- nel bir sınıflandırma içine soku- lamaz. Her ulus, kendi yaşadığı coğ- rafyanın, kendi tarihsel biriki- minin, kendi üretkenlığınin bi- leşkesinde bir kimlik edinir. Bir milleti rezil eden de vezir eden de, yönetım biçimleri ve insa- ni konulardaki duyarlığı olabi- lir. Türkler. hâlâ demokratik bir sistem kuramamak, insan hak- ları konusunda özürlü biryöne- tim altında yaşamak gibi şans- sızlıklara sahipler. "En büyük millet bizim millet" sığlıyla bu acı gerçeklerden kurtulamayız. POLITIKA GUNLUGU HİKMET ÇETtNKAYA Mazlum!.. Tarih: 15 Ağustos 1996... Yer: Tunceli'nin Kocakoç kasabasına bağh Çermik Mezrası... Zaman: Öğleden sonra saat 14.00-15.00 arası... Çermik Mezrasf nda evleri 'özel tim' sarmış bekli- yor. Tüm evler daha sonra aranıyor. Evlerdekı tüm de- likanlılar ve kızlar mezradaki harman yerine toplanı- yor. Şimdi bu olayın tanığı Emine Mansuroğlu'nu din- leyelim: "Oğlum Mazlum Mansuroğlu Tunceli'de çalıştı- ğı için izinli olarak bizi ziyarete gelmiştı. Özel tim mensupları evde bulunan Mazlum 'u saçlanndan tu- tup sürükleyerek dışarıya çıkardılar. Engel olmak is- teyince benı de tartakladılar. Az sonra telsizden bir emır geldı. Oğlumu istiyorlardı. Telsizdekı kişi 'O sa- kallıyı buraya getirin' dıyordu. Oğlum sakalbırakmış- tı ve saçları uzundu. Tunceli'de bir tüp bayiınde ça- lışan Mazlum'u evin arkasına götürdüler. Orada ka- fasını bir taşm üzerine koyup bastırdılar, dipçik ve tek- meyle vurmaya başladılar. Mazlum o sırada bağırı- yordu acı içinde. Ben kendimı onun üzerine atmak istedim. Ancak engel oldular. Oğlumu oradan alıp yu- kanya çıkardılar sürükleyerek. Yukanlardan silah se- sı geliyordu. Daha sonra öğrendik ki yukanlarda gü- venlik güçleriyle PKK arasında çatışma varmış. Ama çatışmanın olduğu yer ile mezra arası bir haylı uzak- tı. Benim oğlumun PKK ile hiçbir bağlantısı yoktu. Iki-üç ay önce askerliğini yapm/ş ve Tünce//'ye dön- müştü. Bir süredir Tunceli'de tüp bayiınde şoförlük yapıyordu..." Mazlum'un babası Şefik Mansuroğlu anlatıyor: "Olay günü Tunceli'den bana haber geldı. Bizim mezranın yakmlannda çatışma çıkmış. Bir taksiye at- layıp köye geldim. Mezraya otomobıl gıtmediği için yaya olarak çıktım. Mezranın girişinde 'özel tim' el- lerımı kaldırmamı istedi. Ellerimi kaldırıp durdum. Daha sonra benı harman yerine götürdüler. Harman yerinde tüm erkeklerin pantolonlan çıkanlmış ve ki- lotlakalmışlardı. Yine hepsiyere yatırılmış, elveayak- ları.bağlanmış dövülüyorlardı. Daha sonra üç ceset getirdiler. Içlerinden birisi oğlum Mazlum 'du. Oğlu- mu evden alıp goturmüşler ve yukarıda öldürmüşler. Oğlumu bana vermediler. Oğlumu ve dığer iki kişıyı panzerin üzerine attılar ve kurt işareti yaparak Tun- celi 'ye götürdüler..." • • • Mazlum'un anne ve babası açık açık şöyle diyor- lar: "Oğlumu 'özel tim' alıp götürdü ve öldürdü..." Acaba bu iddia karşısında Tunceli Cumhuriyet Sav- cısı ne yapacak? Acaba bu iddia karşısında içişleri Bakanı Mehmet Ağar ve Adalet Bakanı Şevket Ka- zan nasıl bir tavır takınacaklar? Daha bir hafta önce Adana'da 2 yaşındaki Dilan ve 6 yaşındaki Berivan bir çatışmada yaşamını yitir- diler... Bu bir yargısız infaz değil miydi? Toplumumuzun demokratik dinamik güçleri suskun vetepkisiz... Neden, niçin? Bir terörist kurşunuyla can veren askerimize, poli- simize nasıl yüregimiz yanıyor, 'O eller kırılsın' diyor- sak. masum insanları katledenler ister güvenlik güç- leri olsun, ister terör örgütleri olsun aynı tepkiyi, du- yarlılığı göstermek zorundayız... Bunu yapmadığımız sürece ne barışı, ne sevgiyi ne de kardeşliği bir yaşam biçimi olarak gerçekleştıre- meyiz... 'Özel tim'. Tunceli'de ilk kez böyle bir eylem yap- mıyor... Orada daha önce de pek çok olaya adı karı- şan 'özel tim' mensupları olduğu biliniyor... Güneydoğu'da kan gölünden medet umanlara, masum insanları katledenlere karşı tepkilerimizı yo- ğunlaştırmalıyız... • • • Tarih: 17 Ağustos 1996... Yer: Ali Sami Yen Stadı... Trabzonsporlu taraftarların bulunduğu tribünde 'Al- lahüekber' seslen yükselıyor. Galatasaray trıbünü, tekbir getirenlere 'Gençlik Marşı'y\a yanıt veriyor... Evet, Türkiye bir çıkmaz sokağa doğru hızla sürük- leniyor. Tanzimat döneminin ve cumhuriyetın rövan- şını alan bir zihniyet, laik demokratik cumhuriyeti. or- taçağın karanlığına doğru hızla sürüklüyor... 'Cumartesiannelen'ne karşı 'Cuma anneleri'n\ çı- karan zihniyetin amacı, 'acılı insanları' birbırine düş- man edip kırdırarak siyasi çıkar sağlamak değil mı- dir? Şimdi de polisi sevenler ve sevmeyenler ya da po- lisin yanında olanlar ve olmayanlar gibi çağdışı gös- teriler, bu ülkeyi faşizmin girdabına itiyor hızla... Kım zararlı çıkacak bundan? Bu ülkenin emekçi kesimleri!.. Sabah, Eminönü'nden geçerken bakıyorum. o bez afiş hâlâ yerinde duruyor. "Medya, polisin yanındamı?" Bir an için gözlerimi kapıyor. Tunceli'ye ve oradan Adana'ya gidiyorum. O gencecik ölü Mazlum'u, iki yaşında ölüme giden Dilan'ı, 6 yaşındak' Berivan'ı dü- şünüyorum... Şehit analarını, babalarını, çocuklarını. eşlerini, yakınlarını yüreğimde kucakhyorum. Medya. polisin yanında olsa ne yazar olmasa ne yazar? İnsan oimaktan güzel. başka ne var dünya- da? Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (a Planet.com. TR Cumhurbaşkam deprem bölgesinde e brifing reken şeyın hayatı ııomıal ha- le çe\ irmek olduğunu. yet- kililerınbunugerçekleştirdi- ğıni belırtti. 14ağusto^tabaş- layan depremın küçiik sar- sıntılarla devam ettığıne işa- ret eden Demirel. depremın 4.5 şıddetmı geçtıkten sonra hasar mevdana getırdıüını vurguladı. Demirel. "Allah'a şükür. canımızvanmışhr. ama can kaybı olmaması teselli- mizdir" dedi. Demirel. brıf ingJen sonra vaptığı konuşmada. geçen hafta peş peşe \ aşanan siirsin- tılarla ağır hasar gören Anıas- ya ve Çorum"da de\ letın epe> - ce işı olduğunu. aneak zama- nının daraldığını belirterek "F.li kolu sıyıralım. hu vara- >ı saralım. Devlet. bu \aravi mutlaka saracakOr" dedi. De- mirel. az hasar gören evlere 25 mıhon. ona derecede ha- sar görenlere 50 mılyon. ağır hasar görenlere de 100 mil- yon lıra karşılıksız y ardınıda bulunulacaâını bıldirdı. Haber Merkezi-Cumhur- başkam Süleyman Demirel. geçen hafta peşpeşe v aşanan ıkı şiddetlı depremın ardından ağır hasar gören Amasva \e Çorum'a bağlı köylerde ince- lemelerde bulundu. Demirel. dün sabah Ha\a Ku\\etlerfne aıt bir uçakla geldığı Merzıfon 5. Ana Jet L's Komutanhğı'nda. Komu- tan Tuğgeneral Seyfettin Sey- men tarafından askeri tören- le karşılandı. Demirel daha bonra Amasva Yalısı Kemal Nehrozoğlu \e Çorum \"alısı Mustafa Yıldınm'dan. va^a- nan atetle ılgılı brıfıng aldı. Demirel. bnfıng sonrasi >ap- tığı konuşmada. bölgede 60- 7 Ö adet köyde 1300'ün üze- rinde oturulamayacakev bu- lunduğunu belirterek. 15 ka- sımdan ıtıbaren burada kış yaşanacağını % gün ıçınde evlerın onarılması \a da ye- niden yapılmabi gerektiğini kaydettı. Demirel. deprem bölgesinde ilk yapılması ge-