Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19 AĞUSTOS 1996 PAZARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Kemalistler Yol Aynmında
Prof. Dr. GENÇAY GURSOY ODP \DK
Y
aklaşık 2 v ıl once bu sutun- umutlannı y ıprattı
larda-
Sos>alistlerNe\apı-
yor?".ondân bır yıl sonra da
•"Kemalistter Ne \apı\or?"
başhklı ıkı yazım yayım-
lanmıştı (*) Bu yazılarda,
demokrasıden.bağımsizlıktan laıklıktenve
emekteny ana bır toplumsal ıttıfakın onemı-
ne değınmış, bu ıttıfakın ıkı ana unsuru olan
sosvalistlerın ve Kemalıstlerın ozellıkle
"Kiırt sorunu" konusundakı bazı tutum ve
davranışlanm eleştırmıştım
Aradan geçen ıkı y ıl boy unca Turktv e'nın
ufkunu karartan bu sorun butun ağırlığıy la
surup gıttı Dev let "askeri çözünT stratejı-
sınden ne bır adım gen attı ne de bu strate-
jının ongorduğu hedeflere erışebıldı "Faili
meçhul" cınayetler. kav ıplar. ışkenceler. top-
lu goçler devam ettı Guvenlık guçlerı top-
lumsal tepkılenn ustune. zaman zaman sı-
yası ıktıdarın ıradesını de aşan bır sertlıkle
yuruyerek banştan ve demokrasıden yana
guçlere karşı bır kan davası gutmeye başla-
dı Cumartesı gunlen Galatasaray'da elle-
rınde kay ıp çocuklannın resımlen ıle otura-
rak kılı kıpırdamayan kamuoyuna. "Sus-
ma, sırasana getecek" dıye mesaj vermeye
çalışan anneler dunyanın gozlerı onunde
coplandı. yerlerde suruklendı I Mayisgos-
tenlennın daha ılk saatlennde kan akitılarak.
y ıllardır bınken "varoş" ofkelerının hede-
fı kaybolmuşşıddetgostenlerınedonuşme-
sme zemın hazırlandı Dev let. eşi gorulme-
mış bır aymazlıkla. gıttıkçe buyuyen top-
lumsal kutuplaşmaya sadece seyırcı kalma-
dı. onu koruklemek ıçın elınden gelenı yap-
tı
PKK ıse Turkıye dışında kazandığı kıs-
mı dıplomatık ıtıbann havasına fazlaca ken-
dını kaptırarak. yıllardır dokulen kanın yol
açtığı toplumsal tepkılerı hıç hesaba katma-
dan Turkıye devletını zorlayarak masaya
oturtabıleceğı vehmıne kapıldı Sıyası ve
psıkolojık altyapısı ıvı hazırlanmadan. Tur-
kıye gıbı tabularla beslenen bırdevlete kar-
şı fızıbılıtesı ve zamanlamasi ıvıhesapedıl-
memişateşkeslen ılanederekbanşçı çozum
Bu urkuntu veren kutuplaşma ıçınde top-
lumu bır arada tutan eskımış harç ıyıce da-
ğıldı ve parçalandı Bu harcırı gerçekte neol-
duğunu y enıden tanımlamay a kalkan her si-
yasal gınşım. karşisında kutsal de\ let oto-
ntesını ve "bizi parçalamak. bolmekisteven
iç \e dış düşmanlar" varsayımlannı buldu
Bu yoldakı her arayiş hızla kategonze edı-
lerek y enı bır duşman y aratıldı Sıyaset sah-
nesınde, azınlık-çoğunluk aynmı y apmadan
haksızlığa uğrayan her kesımın talebını du-
rustçe ıfade edebılen v e destekley en bır top-
lumsal vıcdanı temül eden hıçbır guç kal-
madı Partıler arası mucadele "\ ahşi" bır çı-
karsavaşına dondu Mafya. guvenlık guçle-
rı v e dev let yapısı ıçınde de yuvalanmaya baş-
ladı Bu kordovuşu ıçınde şaşkına donen bu-
y uk ve sessız çoğunluk, tekelcı medy anın on-
culuğunde "fiıtbol savaşlan", "halter kah-
ramanhklarT ve "kuponçılgmlığT ıçınde ıyı-
ce budalalaştı Orgutsel bır butunluğe sahıp
olmayan ve mucadele araçlannı buyuk ol-
çude kaybeden ışçı sınıfı bu sıyasal boşlu-
ğu dolduracak bağımsız bır organık guç oluş-
turamadı
Refah 15te boyle bır kaos ıçınde, ortak bır
kımlık aracı olarak dını ustaca kullanarak v e
kaynağının nerelere kadar uzandığı belırsız
ekonomık potansıyelını orgutlu bır cemaat
dayanışmasıhalınedonuşturereksiyasalbır
guç halıne geldı Nıhayet bu guç. hepımızın
bıldığı manev ralar sonunda muhtens bır ka-
dın ve etrafındakı fedaılenn oluşrurduğu ga-
np bır partıy 1 (') pay anda ederek adım adım
ıküdarayukseldı
Refah Partısı'nın yukselışının sosyolojık
nedenlen. uzenndecıddı araştırmalaryapıl-
ması gereken genış boyutlu bır konu Ama
sanınm şu kadannı soyleyebılınz Dın so-
murusu, dının bırleştıncı ortak kımlık ola-
rak sunumu. cemaat ıçı sosyal dayanişma.
ıv 1 orgutlennuş ekonomık yardım dagıtımı.
**adil düzen" efsanesı. yerel yonetımlerın
olanaklarından sonuna kadar y ararlanma v b
bır dızı neden bu yuk^elı?ın ana dmamıkle-
nnı olu^turmuştur Şu kısa ıktıdar donemın-
de sergılenen bır ;,uru siyası sakarlığa kar-
^ın. gorunen odur kı ıktıdar y ıpranmaM, bu
yukselı^ın onunu oyle beklendığı kadar kı-
;>a surede ke^meyecek hatta belkı de yolla-
n daha da açacaktır
Çunku kım ne der^e desın. Refah ıktıda-
n dev letın v e sosy al demokratlar I') dahıl ol-
mak uzere butun y erle^ık partılerın gormez-
lıkten geldığı en vakıcı sorunun. hıç olmaz-
sa varlığını kabul edıp kendı yontemlerıy-
le bunun uzerıne gıtmeyı denemektedır Re-
fah'ın ıdeolojısıne uyguladığı vontemlere ve
ızledığı polıtık seçeneklere kan>ı olabılırız
hattabunlan Turkıye nın sıyasi gelecegı açı-
sından çok tehlıkeiı de bulabılınz Ama ka-
bul etmek zorunday ız kı Refah. ulkey 1 uçu-
ruma doğru surukleyen bu en temel sorun
kar^ısında Mıllı öuvenlık kunılu'nun
(MGK) dıkte ettıgı. hıçbır esneklığı olma-
yan ve çozumsuzlukten ba^ka bır urun ver-
meyendevletpolıtıkabinaaltematıflergetır-
meye çabalamaktadır Yenı ıtadesiyle. ulu-
sal polıtıkanın \ ıllardır olduklan yerde ça-
kılı duran taşlarını yerınden oynatmava ça-
lışmaktadır
Şımdı. bu ulkede ozgurluk ve demokra-
bidenyanaseçımını vapan her kesımın Re-
fah ıktıdarının urkerek açmavı denedıgı sı-
\ ıl sıyaset vollannın onunu tıkamak ısteyen
guçlere karşı açık ve net bır tav ır alması ge-
rekıyor Bu gorev en başta ulkenın gelece-
ğını Retah'ın temsil ettığı ıdeolojıve teslım
etmek ıstemevenlereduşuyor Ç ıınkııgerçek
toplumsal muhalefetın gelişip serpılmeM bu
yolun açık kalnıasına bağlı
Refah dışındakı sağ partıler \e >osyal de-
mokrat partılerın lıder kadroları. MGK nın
ya da Amerıka'nm -.ert çıkışları sonunda
Refah ıktıdannın bu tehlıkeiı aıay işlardan na-
Mİolbavazgeçeceğı ve herşeyın eskiM gıbı
surup gıdeceğı varsavımlarına bel bağlıvor
Iç savaş ve teror kışkırtıcıları. savaş ekono-
mibinın kan emıcılen. sıyasal strateıılerını ul-
kenın daha çok kaosa suruklenmesıne endeks-
leyenler \e pusuda bekleyen faşıst guçlerse
muhtıral1 ya da muhtıraMz cunta beklentıle-
rı ıçındeler
Bu karanlık tablo ıçınde belkı de en umut
v encı gelışme. çozumsuzluğun zorlamasıv -
la kendılığınden ortava çıkan sıvıl ınısıva-
tıflenn kazandığı toplunibal ıtıbardır Açlık
grev len bira^ındabırbırını ızleven gençolu-
lerın. duyarlılığını busbutun vıtırmemışka-
muoyunun vıcdanında açtığı yara. olup bı-
tenı koyun gozlenvle seyreden sessız ço-
ğunluğubırazolsun sarsıniş \e tımsahgoz-
yaşları doken ŞevketKazan'ı bıle ımana ge-
tınnıştır Asken çozumsuzluğun bağnndan
sıv ıl çozum doğınus v e bu bırden bıre ken-
dı bovut)a,rını çok aşan bır anlam kazanmiş-
tır Ama ulkenıızın siyasal geleneğı sıv ıl ço-
zum uıetme konusunda o kadar acınası bır
acemılık ıçındedır kı açlık grev len sorunu-
nun çozumunde başarıy a ulaşan kadroya bu
kez dev boyutlu Kurt sorununun çozumu
ıhale edılmek ıstenmıştır Gerçı savaş kişkır-
tıcılarının hısterık vıglıkları ve aba altından
gosterılen sopalaı bu naıf onenvı yapanları
derhal h\za\a getırnııştır. ama bır kez tabu
yıkılmişveyolgorulmuştur Buyoluaçıktut-
mak zorunday ız
Bu tarıhı donum noktasında toplumsal
muhaletetguçlerının mevz'lenışını yenıden
gozden geçırmek gerekıyor Bugun ıçın nı-
celıkselolaıak buvukbır gucutemsil etme-
se de gıdeıek gelişen sosyalist potansıvehn
ezıcıçogunlugu seruvenulıktenarınmişve
bu ulkede toplumsal muhalefetın ıtıcı gucu
olnıa volunda ı.ıddı \ e ağırbaşlı bır sıyası or-
gutlenme çabasina gırişmış durumda Sos-
valistlerın bu kesınıı demokrasıden. ozgur-
lukten baristan bağımsizhktan yana otekı
muhaletet guçleııvle bırlıkte Turkıye'yı
Iranlaştımıak isteyen şerıatçılarla kozlarını
açılan bu sivıl muhaletet zemınınde payla-
şabıleı.eklerı bılıncı ıçınde. bu ulkede kurt-
lerle bırlıkte kardeşçe vaşamanın yollarını an-
yorlar Lıberal kesım ıçınde ınsan hakları.
demokrasi ve barış y anIısı çok sav ıda ay dın.
yazar ve sanatçı. kamuovunu vonlendıren
tıddı veetkılı bırmuhalefet vurutuyor Sos-
yal demokratlann bır kısmı vonetıcılen ve
sıyası orgut tercıhlennı y apmakta henuz ka-
rarsızlık ıçınde olan buvuk bır >ol potansı-
yelaynı aravış ıçınde Memur ve ışçı sendı-
kalarının onemlı bır kesimı sosyalist muha-
lefetın ı,e\ resinde kumelenmış. beklıvor !>
çevrelennde \e ışverenorgutlerı ıçınde da-
ha zıyade ekonomık nedenlerle de olsa de-
mokrasıden banştan y ana azımsanmayacak
bırpotansiyel. sıvıl muhalefet zemınını ko-
rumak konusunda kararlı bır tutum ıçınde
Ne vazık kı bu resimde Kemahst hareke-
te yon veren belkı kendılermın bıle tam ol-
çemedıklerı bır etkınlığe sahıp olan yazar-
lar ve düşunurler eksik kalıyor Lzulerek
belırtelım kı ozellıkle "Anadolu avdmla-
rı"nın 01 du ıçındekı "Uerkiunsurlarııı"bu-
y uk bır sadakatla ızledığı bu degerlı yazar-
İaıın bırçoğumuza peCsevımlı gelen "li-
boş". "enter. "dönek" soylemıne takılıp
kalmış dengecı polıtıkalan. bu kntık do-
nemde gereksinım duy ulan netlıkte bır pro-
fıl vermıyor "PKK'\e endeksli sos>alistle-
ri" haklı olarak eleştınrken. ulkeyı kan go-
lune çevıren bu belalı soruna. savaşa değıl
sıyasetedayalı çozum arayanlarabıle zaman
zaman şahmlen aratmayacak bır uslupla
yuklenıvorlar Kurt sorunu ıle ılgılı olarak
Refah ıktıdarının çekınerek ortaya attığı
"tartışma" onerılennı şıddetle reddeden De-
mirePe ve askeri çevrelere karşı sessız ka-
larak şıddet yanlılarının değırmenıne su ta-
şivorlar "Pekine\apalıın'"sorusuna ıse hıç-
bır zaman net ve açık bıryanıt vermıyorlar
Kemalistler artık bır yol aynmınageldık-
lerını gormelıdırler Şu yaşadıöımız koşul-
larda Kemahstlenn sosyalıstler ve tum ote-
kı demokrası guçlerıy le ay nı safta mev zılen-
melerının onemıne ınananlar onlardan net-
lık beklıvor
Bız Denız Kuvvetlerı Komutam'nın Er-
bakan'ın yemegınde rakı ıstemesinı ınen-
nunlukla karşilıyoruz. ama. "Hiçbirkomu-
tan paşanın başbakamn siyasi tercihlerine
müdahale etme>e hakkı \oktur" dıyoruz
Şerıat tehlıkesinı çok cıddıye alıyoruz onu
ancak sıv ıl sjyaset zemınınde alt edebılırız
dı%oruz PKK've karşivız ama. bu kanın
durması ıçın kımınle gerekıvorsa onunla
masayaoturulmalıdır dıyoruz
Sızler ne dıyorsunuz sevgılı dostlar'
* Sas\alısth'i \t' )apı\oı ' Cumhuınet
2^7 1994
Kemalısilcı \e \apnoı ' Cıınılnnneı
\6 1996
ARADA BIR
Doç. Dr. DURSUN KIRBAŞ
Komşularımız
Son gunlerde Hagop Mintzuri'nın ıkı kıtabını oku-
dum Bırıncısı "istanbul Anıları (1897-1940)", ıkıncı-
sı "Armıdan I Fırat'ın Öte Yanı" Bırıncısı. Tarıh Vak-
fı Yurt Yayınlan'ndan, ıkıncısı ıse Aras Yayınlan'ndan
yayımlandı
Hagop Mıntzurı bır Anadolu ınsanı "Fırat'ın Öte Ya-
nı "ndan, ya da 20 yuzyıl başlarındakı deyışle "4 Or-
du"öan{ bubolge4 Ordubolgesınegırdığınden.halk
arasında "4 Orduöo/ges/"yerıne "4 Ordu"kuilanıl-
maktadır o zamanlar) Bırıncı kıtap Mintzuri'nın anıla-
rı, ıkıncı kıtap ıse kısa kısa oykulerden derlenmıştır
Aslında ıkıncı kıtabı "Armıdan"\ da okuyunca ınsan,
bunların da ozyaşamsal oykuler olduğunu fark edı-
yor Ilk yazıldığında Ermenıce azınlık gazetelennde yer
alan bu oykuler yakın zamanlarda Turkçeye kazan-
dırılmış Oykulerındekı kahramanları Turktur. Kurttur,
Alevıdır, Ermenıdır Mintzuri'nın yaşadığı, bırlıkte ol-
duğu butun ınsanlar öykulerındedır Kendısıyle aynı
zaman dılımını ve mekânı paylaşan butun ınsanlar bu
ozyaşamsal oykulerde yer yer alır
İstanbul anılannda adım ad.m donemın Istanbulu'nda
Beşıktaş'takı yaşamı yalın bır anlatımla bulursunuz
Obur azınlıkları da padışah ve saray çevresını de anı-
larda bır çocuğun gozuyle abartmaya kaçmadan bu-
lursunuz Yıne hıçbır abartma yapmadan 0 gunku
yaşam butun çıplaklığıyla İstanbul anılannda yer al-
maktadır Anadolu'dan gelen her Turkıyelı vatandaş
gıbı doğduğu, buyuduğu yer, Mintzuri'nın koyu, go-
zunde tutmektedır Armıdan bır başkadır Armıdanlı
bırısını gorunce kardeşını gormuş gıbı sevınmekte-
dır.
Osmanlı imparatorluğu'nun son donemınde resmı
tarıhın dışında aşağıdakı halk ne yapmaktadır'? Ana-
dolu koylusu ne durumdadır'? Işte Mintzuri'nın anıla-
nnda ve oykulerınde bız bunu gormekteyız "Benım
Memleketımın Turkçesı" bolumunde, "Bızım mem-
leketın Turklen, Kurtlerı ve de bız Ermenıler Turkçe
'K' harfıyle başlayan butun kelımelerı "g" ıle soyle-
rız. Bızk'yı 'g'ye çevırınz Butun doğu ıllerındedeay-
nısını yaparlar Bızım ılçenın Turkçe adı Kurvçay'dır
Bız Guruçay derız Guruçay, Fırat'ın sol kıyısında,
Kemah 'la Eğın arasında derın, kumlu vadılerı olan bır
bucaktır Altmış altı parça koyden oluşur. En bılınen-
lerı ıkı Armıdan'dır" (Bkn Armıdan/Fırat'ın Öte Yanı,
Sk 33) Mıntzurı'yı okurken Anadolu, ozellıkle Fırat'ın
doğu kıyısının panoramık tablosu gozumuzun onu-
ne gelır Hagop Mıntzun ınsanları ayırmaz Turk, Kurt,
Ermenı, Yahudı hepsını sonsuz bır sevgıyle sevdığı-
nı eserlerınde okuyucuya hıssettırır
Halklar arasında yenı duvarların orulduğu gunu-
muzde Mıntzun, Cengiz Bektaş'ın "komşulannı"
araması gıbr
Agopı taşındı
Koço gurbette kaldı.
Salepçı geçen yıl oldu
Bozacı neden hâlâ geçıyor kış gecesınde9
Ilk lakerdayı yapmıyor artık Jak
Tenekecı Sımon şımdı çopçu
Dışçı Onnık zor yuruyor karısının kolunda
Soyleşıler
Yakınma. (Dışların Içı, Sf 22 Cem Yay.)
Içımıze sımsıcak barışçı, dostluk duyguları yayıyor
Şıınmsı bır anlatımı var Mintzuri'nın Hagop Mıntzu-
rı, bu toprağın yetıştırdığı bır ınsanımız Hepımızın
dostu
İLAN
T.C.
BOĞAZLIYAN SULH HLK:UK
R4KİMLİĞİNDEN
Davacı Nurhan Avşarvekılı \v Hayrettın Eroğlu tara-
fından davaiılarBesıman Lçarvearkadaşlan aleyhıneaç-
tığı Boğazlıyan ılçesı Kemalıye mahallesı Değırmenonü
mev kıınde kaın pafta 54. ada 332.parsel 6 sayılı taşın-
mazın ortaklığının mumkun olduğu takdırde aynen tak-
sımı. mumkun olmadığı takdırde taşinmaz ortaklığının sa-
tış suretıy le gıdenlmesıne daır açılan ızaleı suy u davasın-
da Davalılardan Fatma Eraslan adına çıkarılan teblıgat-
lar tebiığ edılememış. zabıta marıfetıy le yaptınlan tahkı-
katlarda da davalının açık adresı tespıt edılemedığınden,
davalı adına ılanen dav a dılekçesi ozetı duruşma gun ve
saatının teblığıne karar v enlmış v e duruşma gunu 24 9 1996
gunu saat 09 05'e bırakılmıştır
\ukanda yazılı gun ve saatte adı geçen davalının veya
temsılcısının hazırbulunmasi aksi takdırde vargılamanın
yokluğunda yapılıp devam edıleceğı HUMK'nın 509-
510 maddesı gereğınce tebiığ olunur Basın 102219
Orhan Hançerlioğlu...
YAŞAR OZTURK SıMe
• nsanlığın yeryuzundekı seruvenı yaklaşık
1
15 bın yıllıkbırsiırecı kapsıyor Kuşkusuz
busureçten çok daha once ınsan vardı \n-
cak bu ınsan duşunme denen o değıştırme
gucune sahıp degıldı Duşunme feîsefede-
nınce usumda her zaman ıkı ad belırır Bı-
n Orhan Hançerlioğlu. oburu Cemil Sena.
Orhan Hançerlioğlu bugun 70 yaşına bastı 19
Ağustos 1916'da doğan Hançerlioğlu tek kişilık
buyuk bır orduydu Erdem. mutluk'k. ozgurluk pe-
şınde koşarken gendezengm bırkay nak bıraktı \a-
zılı çağın yerını yenıden sozlu çağın aldığı gunu-
muzde onun yapıtlarının onemı her geçen gun bı-
raz daha artıyor Çunku alabıldığınce olanaklann
genışledığı gunumuzde uretıcı yanımız gıderek za-
yıflıyor lnsanlık, bırakın yazmayı. okumadan ka-
çıyor Duşunmekten. duygulanmaktan korkuvor
Eskıden okumak. y azmak. teknolojık kısırlar ya-
nında "yasakçı" yapılanmanın davatmalarına kar-
şılık en guzel orneklen venrken. bugun her alan-
da bır kısırlık y aşanıyor Yalnız duşun alanında mı'
Hayır. ekonomık yaşamda da bu kendını duyum-
satıyor Eskıden emek veçabaharcavarak ınsanlar
yaşamını kazanırken şımdı repo. faız. dovız tete-
cılık. aracıhkla kazanç. senet elde etmeye çalişı-
yor
Thomas Mann'ın yıllar once sozunu ettığı teh-
lıke şımdı kapımıza kavandı "Bugun. toplumsal
düzen değişiklik geçiriyor. golgesi bile korku u>an-
dıracakbirtehlikebaşlıvor. Bundan kıırtıılnıakiçin
bir ronesansa gereksinim var. Bu roncsansonce dü-
şiincelerde uv gulanmah. Çunku duşunce bakımın-
dan çok kısır ve >oksııl bir döneme girilmiştir." Tho-
mas Mann'ın sozunu ettığı bu tehlıkeiı siırecı aş-
mada. 'Cumhuri>et'e KanatCerenler' programın-
da çok guzel bır bıçımdeanlatan Hançerlioğlu nun
yapıtları kopru olacak
Çocukluğunu butun pencerelerın kapatıldığı bır
donem olarak anlatır ~l ç \aşımda \rapça öğret-
tiler, dört y aşınıda keman. beş yaşımda da phano.
Ama asıl öğFetilmesi gerekeni hiçbir zaman öğret-
nKdiler... \anlış eğitilmiş her çocuk gibi ben de ger-
çeği hayal dünyasında amordum. Okulda ve evde
usumuz değil dııygulanmız eğitilhordu. Dış dun-
yada neler olup bittiğinin farkında bile değildik.
Büiiin pencereleri kapamışlardı."
Çağdaş dunya ya/ınından kopuk aıle \e okul
eğıtımı ona okulda /jferler kazandırır Ama Batı
sanatanlavişınagırnıedcbueskı bılgılen ılesavaş-
mak zorunda kal 1r "Turk duşunceronesansının,tıp-
kı \>rupa'da olduğu gibi. Nunan ve Latin tenıelle-
ri uzerinde kurulabileceği yolunda bir inancını var.
Bu klasikleri bana zatııanında aşılamamış olduk-
lan için. kendilerinden o/ur dilerek sovlemek /(•-
runday ım. edebivat hocalanmı omnımce allelme-
>eceğim." Turk yazınında okumadık yazar bırak-
mavan Hançerlioğlu dunva yazınına yonelır
Hukuk Fakultesı'nı bıtınncevekadarlstanbul'dan
dışarı çıkmavan Hançerlioğlu Trakya. Doğu ve
Guneydoğu Anadolu'da kavmakamlık yapar Be-
ledıve Başmufettişlığı Enınıyet Şube Mudurluğu
ve Şehır Tıvatroları Mudurluğu gorevlerınde de
bulunur Buzorunlu'memurluk'donenıındekı goz-
lemlerını roman ovku \e şıırlenne vansıtır Bu
onun bırıncı donemıdır "KiMİcım" adlı şıır kıta-
bını 1936 yılında 20 vaşinda yavımlatan Hançer-
lioğlu 15 yıl sonra her vıl bır duzvazı yapıtı ya-
yımlar 10 yıllık bu surede dunya ve ın>anlık sev-
gısını bu vapıtları aracılığı ılesuıur Anadolu'nun
kalkınmasi ıçın "Herşevi hükumetten. be>lik ku-
rullardan beklenıek doğru değildir. \\ dın «ençler
en kuçuk kasabalarda. kuv lerde iş alnıaiı. bulunduk-
lan yerlcrde ne vapmak gerektiğini araş.tırnıalıdır~
sozlen ıle bugun buvuk ınsan kalabalıklannm "can-
lı mezarhk'lan bıçımını alan çarpık kentleşmeye kar-
şı uvarılarda bulunur
Eğıtım de\nmcısı Tonguç aralannda Hançerlı-
oğlu'nun da bulundugu kavmakjmlık kursu oğ-
rencılerını bır Kov Enstıtıısune gezıve goturur
Hançerlioğlu gordukiennden oldukça etkılerur
" Kapısı kapalı bir salondan kusursuz bir pi\ ano se-
si gelivordu. Mozart'ın gu/el bir parçası... Kapıvı
merakla açtım. Piyanonun başında kafası tırdşlı,y u-
zü tarla >anığı. on dört >aşlarında gorunen bir kö>-
lü çocuğu vardı. Bu koy çocuğu. bizim kay makam
aday lanndan çoğunun adım bile duy madıklan Mo-
zari'ı ustaca çalıvordu. Hevecandan olduğum ver-
de donup kaldım. 25 > ıllık bir eğitimle kopacak ha-
le oelinceye kadar inceltilmiş olan duygusallığım
gözlerimde beliriverdi. Koca Tonguç durumu an-
lamıştı.Vanınıayaklaşaraksırtimısıvazladı. İkimiz
de tek söz söy lemedik. Ç alınan parçav 1. gözlerimiz-
deki vaşiarla sonuna kadar dinledik."
Çocukluğunda babası kendısıne kıtap vetiştıre-
mez *\enidenokuvenotaroğuduHançeriıoğlu'nda
duşunce. duşiınurve sozlukçalişmaları ateşinı ya-
kankıvılcımolur "Roman her şe>den once bir du-
şunme işidir. Biz ise dahaduşunce ronesansımızı he-
nuz vapmtş değiliz. Şiirimiz. rtsmimi/, musikimiz
yalnı/ca duşünceve dayanmak zorunda bulunma-
dığından romanımızdan çok daha ilerlemiş. geliş-
nıiş durumdadır. Dilimizdeki tutukluğun nedeni
de philoposhie'miz oimayışıdır. Çünku dil bir dü-
şunce işidir,diliduşunce \aratır."Hançerlıoğlu'nun
ıkıncı donemı bovlebaşlar Erdem. mutlulukveoz-
gurluk arayışı ıçınde "Diişünce Tarihi"nı yazar
\rdmdan
7
cıltlıkFelsete Ansiklopedtsı nı — 2 cılt-
lık Duşunurler Bolumu nu Turkçenın hızmetıne
sunar Felsete. ekonomı. ruhbılım, tıcaret. dunva
ınançlan tslam ınançlan. toplumbılım sozluklerı-
nı hazırlar Olumunden kısa bır sure once vayım-
lananTurk Dılı Sozluğuçok ozgun bırçalışmadır
Sokrates'ın dev ışıy le "erdem bilgidir... En vük-
sek amaç olan mutluluğa. insan kendi gucü ile bil-
gisiniolgunlaştırmaklaulaşabilir.~\adaÇıcero'nun
de\ ışıy le "Felsefe muttuluğagötürenyoldur." Han-
çerlıoğlunun amacı "felsefe vapmak değil. çağını
tanımak"tır Descartes'ın mutluluğa varma yolu
olarak gosterdığı "dognTv u açık olarak bılmek v e
"doğnı"yuistemeyı Hançerlioğlu "kapılannıbü-
tiın ilgilere" kapavarak "vaşamında boşuna geçip
giden tek bir dakika bırakmadan" onemlı olçude
gerçekleştırdı Hançerlioğlu yapıtlarındaververe-
ceğı konular ve duşunurlerı değerlendırırken de
sik sik başv urduğu bın aşkın y uce fılozofu Engefe'tır
Hançerlioğlu da aşk ordusunun onemlı bır elçısı-
dır "Mutluluk kaynaklanmız arasında öıvemli bir
yer tutuyor. aşk. Vaşamak. bir bakıma ilgilenmek
demektir. İnsanlar arasındaki butun sorunlar aş-
kıngucmleçozulecektir." Hançerlioğlu ınsanlara bır-
bırlerını sevmelerını oğutlenıekle yetınmez bır-
bırlennı nıçın sevmedıklen sorusunun yanıtını ara-
maya yonlendırır Ona gore " \ \ . >üz>ü insanı.
çağdaş insan. yannı y ü/yıldan beri. öğüt dinleme-
>en insandır." Lzucu olan. 21 y uzy ıl ınsanının soz
dınlemey en duşuncey e v e duy gulara aldırış etme-
yen ınsana donuşmesı
Beş yıl once bedenı olume yenık duştu Ancak
yapıtları Turkçe yaşadığı surece ışık saçmayı. yol
üostermev 1 surdurecek
TARTIŞMA
Bu Çığlığa İlgisiz Kalırsak...
1
2Eylul 1980
sonrası
hukumetlen.
ozellıkle ordu ve
polıs guçlen olmak
uzere devletı tumuyle
ılencı demokrat kışi ve
kadrolardan arındırma
polıtıkasını başanyla
surdurdu. surduruyor
Sendıkalarzayıflatıldı
ışlevsızleştınldı duzenle
ıçselleştınldı Sermaye
orgutlen ıse bu donemde
yenılen eklenerek
guçlendınldı Sosyalist
sistemın çokuşu ıle bırlıkte
emperyalızm "globalleşme
ve yeni dünya düzeni" adı
altında ulkemızın de ıçınde
bulundugu emek dunyasına
karsi saldınsı alabıldığıne
arttı Hukumetler "yeni
dunva duzeninin"
uygulayıcıları olarak ulkey 1
sanayısızleştırme ve
ozelleştırme polıtıkalan ıle
ıvıcebağımlı hale getırdı ve
vıkıma uğrattı lOyılı
aşkındır surdurulen savaş.
gerıde bınlerce olu halk
çocuğu bırakarak avnı hızla
surerken ulke ekonomisinı
de y ıkıma surukledı
Tedavisı mumkun olmavan
varalaraçtı Empenalızm
ve verlı savaş onakları ıse
kasalarını ^ışımıeve devam
edıvor Halk vararına onlenı
alınmadığı ıçın GB sonucu
ıhracat azalırken ıthalat
hızla artmaya devam edıvor
Tanm \e havvancılığımız
savaş-GB ıle hızla vok
olma suresı yaşıvor bavaş ~
goç - yangınlarla ulkemız
hızla çolleşıyor en kısa
zamanda onlemler
alınmazsa savaş ve goç
durdurulmazsa 20 yıla
kalmaz havasi denızlen.
suları ve en onemlısi
ınsanları kırlı bır ulke
olacağız Halkımızın beşte
bınnın umudu olan
Refah ın iş başına gelmesı
ıle daha ılk haftasında
umutlan sondurdu Bu bır
ıktıdarboşluğunun
deklarasyonudur "Her
dünya düzeni~ne kendılennı
uv duran parlamentodak'
sivasi partılerımız Mustafa
Balbay'ın dedıgı gıbı "Sağ.
sol, merke7 sağ. radikal sağ"
gıbı farklılıklarından
arındılar Elbırlığı ıle bu
ulkenın ve ınsanlarının
.canına okuvorlar Başlanna
da ımamı getırdıler \caba
amın dıven kullar mı
olacağız' Hocanın başında
bulunduûu bu hukumet.
MHP"lıleşenD\Pıle
bırlıkte Pan-Turkızm-P?n-
İstamızm gıbı proıelennı
hızla yururluğe koymaya
başladılar Dun 38 ay dının
Sıvas'ta dırı dın \anmasma
seyırcı kalanlar, tutuklu ve
hukumlu 12 canın yok
oluşiınu perv asizca
sev redenler. bugun kav ıp
anaları ıle savaşta
çocuklarını kavbeden
analan karşı karşiya
getırerek tehlıkeiı bıroyun
oynamava hazırlanıvorlar
Butun bunlara karşın
demokratık guçierın
dağmıklığı daha ne kadar
surecek' Gozlenmızı açıp
ıyıce duşunelım Bu ulkede
açık taşist bır vonetım ış
başında olsavdı Turkıvede
olup bıtenlenn dışında pek
de farklı uygulamalar
olmazdı Ö halde hıç vakıt
geçırmeden Turkıvede olup
bnenlen tersyuz edecek bır
demokrası cephesının acılen
orulmesi ıçın parlamento
dişı ılencı. sol. sosvalist
partılenn •*• sendıkaların -
demokratık kıtle
orgutlerının ^ avdmlann -
CHPveDSP'nın ılencı
demokrat yurtsever
güçlermm. kısacası
toplumun orgutlu ılencı
demokrat ve lıberal
guçlennın bır ara\ a gelerek
başta demokratık bır
anayasa ve barış planı -
toplumsal projeler ureterek
bu ulkeve sahıp çıkılmasinı
onenyorum Bu bır çığlıktır
Bu çığlığa kulak venlsin
İbrahim Özkurt
ILAN
T.C.
GEBZE İŞ MAHKEMESİ HÂKİIMLİĞİ
Esas \o 1995 23""
Davacı S S Kurumu Genel Mudınluğu taratından davalı Acaıer Holdıng AŞ aleyhıne
açılan tazmınat davasında
Davalı. ışyerı ışçılennden sıgortalı ışçı OmerN ıldız'ın davalı işverındeçalışmakta ıken
21 10 1992 tarıhınde iş kazasi geçırerek malul kaldığını davacı kurumea sigortalıva te-
davı gıden ve odemeler yapıldığını beyanla tazlaya ılişkın istem hakları saklı kalnıak kay-
dıyla 1 157 78! - TL"nm sart ve odeme tarıhlennden ıtıbaren vasal faızı ıle bırlıkte dava-
lıdantahsilıne karar verılmesını talepetmış olup. davalının adıesı meçhul kalmış olup bır-
çok aramalara rağmen bulunaınjdığı aıılaşıldığından duruşma tarthı olan 16 KI 1996 gu-
nu saat 10 10'da mahkememızde hazıt bulunmasi veva kendısmı bır vekılle temsil ettıı-
mesı aksi takdırde yokluğunda duruşmaya devam edıleıek karaı verılebıleceğının bılııı-
mesı ılanen teblıü olunur 18 ~i 1996
BaMn 1(1223^
DEV ELI SULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
1995 408
Davacı \'ıldız Yeğenağavekılı \\ MustafaOzuğurta-
rafından. dav alılar Hatıce Şışlı ve arkadaşlan aley hıne açı-
lan paydaşlığın gıderılmesı davasinın yapılan yargılama-
si sırasinda verılen ara kararı uvarınca
Develı \bdulbakı mahallesı. Camukebır yolu uzenn-
de kaın 637
ada. 36 parsel nolu taşinmazın paylaşilarak.
olmadığı takdırde satışı suretı ıle paydaşlığının gıdenl-
mesı ıstenılen dav a dılekçesi. da\alılardan Osman Deve-
lıoğlu Mehmet Develıoğiu Yasemın DevelıoğluvePem-
be Akın'a tebiığ edılememış olduğundan. duruşma gunu
9 9 1996 gunu saat 9 00 a atılı bulunan dav a dosyasında
verılen ara kararı uvarınca teblıgat yerıne geçerlı olmak
uzere ılanen teblıû olunur 22 7 1996
Basın 102053
PENCERE
Gemi Azıya Alanlara
Hikâye-i Hacı...
16'ncı yuzyılda geçen "Hıkâye-ı Dendanıye" Bur-
salı Hacı Abdürraif'ın oykusudur Hacı, Bursa'dan
ıpeklılerı yukler, Şıraz'a goturup satarmış. 16'ncı yuz-
yılda Şıraz da Şıraz'mış
Vaktın şaırı dıyor kı
Şıraz'm bulutu, ruzgârı, gunesı, ayı, goğu, kışı ek-
meğını aymazlıkla yemesın, her lokmada Tann'ya
şukretsın dıye çalışıp dururlar Sabah ruzgârı topra-
ğa zumrut yaygılannı serer, ağaçlara yeşıl kaftan gıy-
dırır, hurma çekırdeğınden ağaç buyuten gızemlı so-
luğunu ınsanın cığerıne ufurur, yaratanın rahmetı,
kımseden esırgemedığı ozsuyunu ağaçlann dallann-
da yurutur, doğanın herkoşesı gorunmeyen hıkme-
tın guzellık muhruyle damgalanır
Hacı Abdurraıf, Şıraz'a varınca, çevrenın kokusun-
dan sarhoş olup kendınden geçmış
•
Şıraz'da "Anabacı' adında bır kadın pek ünluyj
muş. bugunun o bıçım evlerını ışleten "Çaça" ney1
'
se. yaptığı ış ona benzermış eğlenmek ısteyen ho-
vardaların ayağının altına ıpek halılar serermış .
Hacı Abdurraıf Bursa ıpeklılerını Şırazlı zengınle-
re satıp cebını altınla doldurduktan sonra Anaba-
cı'ya rastlamış, ışte ne olduysa ondan sonra olmuş,
Anabacı, Hacı nın ağzından gırmış. burnundan çık-
mış, allem etmış, kallem etmış, manfetını anlatırken
demış kı
- Hasır dokuyan da dokuyucudur, ama onu ıpek
tezgâhının başına oturtmazlar, benım gecelenmın şı-
ırını guzellerım yazarlar, dızelerının uyaklannı kızlan-
mın dılınden duymanı ısterım
Abdurraıf, harama uçkur çozmemış, dını butun bır
kışıymış. amaetkılenmış, Anabacı da Abdurraıf'1 pe-
şıne takmış, evıne goturmuş, Banu-yı Cihan ıle ta-
nıştırmış...
Banu-yı Cıhan bır ıçım su bır afet-ı cıhanmış, om-
runce sofuluğun meşrepsızlığınde boğazından bır
yudum haram şerbetı geçmemış Abdürraif'ın, kızı
gorunce aklı başından gıdeyazmış1
O anda uzay
mekığındekı astronota donmuş çakşırının cebınde-
kı altınlar gıbı yureğı de şıkır şıkır etmeye başlamış,
gırdığı evden çıkmaz olmuş şarap testılerını lıkır lıkır
devırırken gun ve saat hesabını şaşırmış
•
Ancak ceptekı altınlar guneş altındakı kar gıbı en-
yınce Hacı Abdurraıf'1 uyarmışlar Mal almak ıçın Bur-
sa'ya gıtmek gerek
1
Şıraz'a yıne donmeye kararlı
Hacı Banu-yı Cıhan'a aşkını kanıtlamak ıçın azı dı-
şını çektırıp anı dıye sevgılısıne vermış ve demış kı
- Yıne geleceğım
Şaşkın Hacı, yola revan olmuş Bursa da nesı var
nesı yok satıp. ıpeklılerı develere yuklemış, kısa su-
rede Şıraz'a dogru yenıden duzenlemış kervanını!.
Banu-yı Cıhan'a kavuşmak değıl mı derdı
7
Kavuşmuş
Ama o ne? Sevgılısı, Hacı Abdurraıf'ı tanımıyor,
bır turlu anımsayamıyor, adını bıle unutmuş
Hacı delılenıp
- Ah gonlumun sultanı, demış. senı bırakıp gıder-
ken anı olsun dıye verdıgım azı dışımı de mı yıtırdın?
Banu-yı Cıhan, bırden uyanmış şalvannın cebın-
den bır avuç azı dışı çıkarıp Hacı'ya gostermış-
- Hangısıydı?
•
Gemı azıya alanlara o gunden bu yana Hacı Ab-
dürraif'ın azı dışını ornek gosterırler Hıkâye-ı Den-
danıye "kıssadan hısse" dıye anlatılır
Şu gunlerde gemı azıya alan pek çok değıl mı
?
ILAN
T.C.
EMİRDAĞ ASLİVE HUKL K
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo 1983 16
Davacı Abdulkadır Kırvekılı tarafindan dav alılar Is-
met Lnal vsale\hlenne açılan tapu ıptah ve tescıl da-
vasında, mahkememızce verılen ara kararı uyannca,
Davacı taratça Emırdağ ılçesı. Eskı Kacerlı mahal-
lesı. 28-28 UB pafta. 253 ada 88 parsel sayılı taşın-
mazın dav alılar adına olan tapu kay dının ıptah ıle mu-
vekkılı \bdulkadır kır adına tapuya kayıt ve tescılı-
ne ılişkın dava açmış olup. davalılardan Neşe Cığer.
Derya^ uruk. LuttıÇıldır. Sultan Çıldır. Ceylan Lnal.
Zehra kalender. Metın Ç ıl Şerıfe Çankırılı. Cahıt Ka-
lender ve Şehnban Kızıl adlanna çıkarılan davetıye-
ler. bıla tebiığ ıade edılerek tebiığ edılememış. yapı-
lan zabıta araştırmalar netıceMnde de teblıgata \arar
açık adreslen tespıt edılememıştır
Adı geçen davalılann mahkememızın 12 09 1996
gunu saat 10 05'tekı duruşmay a katılmalan veyahut ken-
dılennı bırvekıl taratından temsil ertırmelerı. aksi tak-
dırde tahkıkat veyargılanıay a yokluklannda devam olu-
nacağı ve hukum verıleceğı hususu. adı geçen davalı-
lara teblıgat venne kaını olmak uzere ılanen tebiığ olu-
nur
Basın 102228
İLAN
T.C.
İSKENDERUN 2. ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞrNDEN
Esas\o 1995 10
Davalılar Pıyer, Butros Sayek. Mışel Sayek Corç
Sayek adreslen meçhul
Dava Tespıt ve tescıl
Davacı Hamıt Kabaklı vekılı Av Mehmet Keleşta-
rafından davalılarCorç Sayek vearkadaşlan aleyhle-
rıne açılan tespıt ve tescıl davasının mahkememızde
yapılan açık duruşması nedenıyle
Davalılar adlarına duruşma gununu bıldınr davetı-
yenıntanınmadıklanndan bıla ıade edıldığı yapılan ad-
res tahkıkatında da adreslerının tespıt edılemedığı tes-
pıt edıldığınden davalılara ılanen dava dılekçesmın ••
teblığıne karar verılmiştır
Duruşma gunu olan 1 "* 9 1996 gunu saat 09 00'da
duruşmaya davalılar Pıyer. Butros. Mışel. Corç Sa-
yek'ın gelmelen. gelmedıklerı veya kendılennı bırve-
kıl manfetıy le tespıt ettırmedıklen takdırde HUMK'nın
509 ve 510'uncu maddelen gereğınce davanın gıyap-
lannda kalacağı ve karar verıleceğı. davetıy e yenne ka-
ım olmak uzere ılan olunur 12 7 1996
Basın 102215
MESEN OTEL AKÇAKOCA
Orman-Denız-Sessızlık
havuz-sauna
cuma-pazar
Y.P. 5.000.000
Rez.: 0374 611 44 36 - 611 36 78