Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18 AGUSTOS 1996 PAZAI
HABERLER
4 tetevizyonun
yayn duracak
• ANKARA <AA) - Radyo
ve TeleWzyon Cst
Kurulu nun (RTÜKj. Kanal
D. Show TV. K.anal 6 ve
CINE-5 yayınlanmn bir
gün süreyle durdurulmasına
yönelik karanm. pazartesi
günunden itibaren
uyaulamava koyacaöı
bildirildi. RTLK'ten
yapılanaçıkJamada. Kanal
6"nın İÇ ağustos pazartesi.
Show TVnın 20 ağustos
salı, Kanal D'/ıin 21
ağustos ;arşamba \e CINE-
5"in 22 iğustos perşembe
günü. yayınlar saat
24.00'teı ba^lamak üzere
bir gün süreyle geçicı
olarak duracak.
Hekîmterin özlük
hakkı
• ANKARA (ANKA) -
Türk Tabıpleri Birlığı'nin
(TTB) aeustos ayj ıçinde
Sağhk Bakanlığı ile bir
görüşme \ apacağı \e bu
görüşmede hekimlerin
özlük haklan ile diğer acil
sorunlan dile gettreeeği
belirtüdı. ANKA'nın
TTB"den edindiği bılgiye
göre. Ankara. İstanbul ve
Izmir Tabip Odalan"nın
hekimlerin sorunlanna
ilişkin hazırladığı rapor
tamamlanma aşamasına
geldı. TTB tarafından
hazırlanan raporda.
hekimlere tam gün
tazminatı. temel sağlık
tazminatı özel hiznıet
tazminatı. lojman
tazminatı. aıle \e çocuk
yardımı. hekim dagılımını
düzeltmeje yönelik
tazminatlar. iş riskleri
eğitim tazminatı \e \abanci
dil tazminatı ödenmesı gibi
taleplere ver v en Idi.
Sanatçıların
emeklMiği
• ANKARA (ANKA) -
Müzik ve Sahne Sanatçılan
Sendikası (Miizık-Sen).
emeklilik yaş ve sürelerini
uzatmayı öngören yasal
düzenlemeler sırasında.
sanatçıların özgün meslek
ve çalışma koşullannın
gözönünde tutulmasını
istedi. Müzik-Sen Genel
Başkanı Mehmet Çirık ve
Genel Sekreter Özkan
Akbaydoğan. emekliliğe
ilişkin yasal düzenlemeler
konusunda Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlıâı.
Türk-İş, DİSK.Hak-İşve"
Jşci Emeklileri Cemheti'ne
başvuruda bulundu. Müzik
ve sahne sanatları başta
olmak üzere. bazı sanat
dallarında. mesleğe çok
küçük yaşlarda
başlanmasının zorunlu
olduğu belirtüdi.
ÖDP'den afet
eleştipisi
• ANKARA (ANKA) -
Özgürlük \e Davanışma
Partisi Genel Başkan
Yardımcısı Savaş Türk.
Amasya ve Çorum 'da
yaşanan depremlerde
dev letin hiçbir önlem
almadığını. yardıma ihtıvacı
olanlara da sadece cadır
gönderildiğini bildirdi.
Türk. "Halkın sorunlanna
kayıtsız hükümetler. halkın.
her doğal afetı bir kader
gibi yaşamasını ıstiyor"
dedi. Savaş Türk. çarşamba
günü Amasya ve Çorum'da
yaşanan depremlerde
dev letin yeterli yardımı
yapmamasına ilişkin bir
açıklama yaptı. Türk. 2
kişinin yaşamını yıtirdıği
depremden bugüne 3 gün
geçmesine karşın bölgeve
henüz ciddi bir yardım
yapılmadığını. sadece 60-
70çadırın bölgeye
gönderilmesiyle
yetinildiğini kaydetti.
Kayıplarta
mücadetedeiöay
• ANKARA (A.NKA)
JHD Ankara Şube Başkanı
Naciye Erkol. yaklaşık 15
aydır kayıpların bulunması
ve sorumlulann yargı önüne
çıkarılması için mücadele
verdiklerıni. ancak değişen
birçok hükümete karşın
çözüme ulaşmayı
başaramadıklannı bildirdi.
İHD Ankara $ube Başkanı
Naciye Erkol.
cezaevierindeki ölüm
oruclannın
çözümlenmesinden sonra
uzun bir süredir eyiem
yapılmayan Yüksel
Caddesi'nde bir basın
toplantısı düzenledi. Her
ayın 17"sinde Yüksel
Çaddesi"nde bir araya gelen
insan haklan savunucuları
kendilerınden haber
alınamayan ve gözaltına
alındığı da bildirilmeyen
insanların akıbetlerinin
öğrenilmesi için kamuoyu
oluşturmaya çalışarak
sorumlulann bulunmasını
istiyorlar.
Başbakan Necmettin Erbakan'm ziyareti sırasında 76 kişi daha idam edildi
IraııVla seıiidamlarEVIN GOKTAŞ
A.NKARA - tran'da idam ceza-
ları peş peşe infaz ediliyor. Şenat
rejimıyleyönetilen İran'da. Başba-
kan Necmettin Erbakan'ın Iran
gezisı sırasında 76 ki^inin daha
idam edildiği bildirildi. İdam edi-
lenlerarasında rejim karşıtlan. çe-
şitlı adli suçlarnedenişle vargıla-
nanlar \e az savıda da din adamı-
nııı bulunduğu belirtüdi.
Av rupa Parlamento.su İnsan Hak-
lan Komis>onu'nca hazırlanan ra-
porda. İran'da rejimin zirvesinde
çatışma>aşandığıbeIirtilerek"Bu
durunı.vakın bir gelecekte rejimin
zirvesinde birçok başın >ok olma-
sına kadar uzanacak bir gelişme-
ye neden olabilir" denildi.
Avrupa Parlamentosu İnsan Hak-
lan Komisvonuyetkililennın, idam-
ların durdurulması için Bırleşmiş
Milletler (BM) Genel Sekreterli-
• Avrupa Parlamentosu İnsan Haklan Komisyonu yetkilileri. idamların durdurulması için
BM Genel Sekreterliği nezdinde girişimlerde bulundu. İran îslam C'umhuriyeti
yetkililerinin. idam cezalarının "takdir-i ilahi" olduğunu belirterek iilkede Kuran ve İslam
adaletinin geçerl; olduğunu. suç işleyenierin, din adamı dahi olsa cezalarını çekmeleri
aerektiâini belirttikleri öârenildi.
ği nezdinde girişimlerde bulun-
dukları kaydedildi.
BM Genel Sekreterliği kaynak-
lanndan alınan bilgiye göre. İran
İslam Cumhuriyeti yetkilileri.
idamlarla ilgıli olarak vaptıklan
açıklamada. idam cezalannın •'tak-
dir-i ilahi" olduğunu belirterek ül-
kede Kuran ve İslam adaletinin
geçerli olduğunu. suç işleyenle-
rin. din adamı dahi olsalar. ceza-
larını çekmeleri gerektiğini \ur-
guladılar.
BM kav naklannın verdiği bilgi-
ye göre. mollaların cezaları Evin
Cezaevi'nde infaz edildi. eenaze-
lerailelerine \erilmedi.
İslam devrimini gerçekleştiren
Ayetullah Humevniölmeden öncc
İran'da idamedilenlerara.Miıda Bı-
rinci MeclıVte milleuekillıği va-
pan \e Mehdi Haşim'den >onnı İs-
lam Kurtuluş Hareketlerı Örgütii
Başkanlığı'nı yürüten Hüccetiilis-
lam Fatallah Necefabadi'nın dc
bulunduğunu belırten kavnaklar.
"A>nca Ayetullah Muntazari'nin
yakın akrabası olan Sev ıd \1ehdi
Haşımı de av nı dönemde tııtuklan-
mış \e bilaharc idam edilmişti" dc-
diler. BM kaynakları. ,>u bılgılerı
verdiler:
"Siirdürülen idamlar çerçeve-
sinde 1982\ılındatutukJanan İran
Kümünist Partisi'nin (TLDEH)
iist diize) >önefcilerinden 30 kişi
idam edilmişti. Bunlar amsında
partinin Politbüro Sekreteri ile
>lerkez komitemeteridc vardL Da-
ha vmruki \ ıllarda bu parti>e nıen-
sup çok savıda İranlı infaz edildi.
Halkın Mücahitleri Örgiirü men-
supları da a\ nı akıbete uğramak-
tan kurtulamadılar.
Hatta öldürülen örgüt mensup-
ları arasıııda. mahkûmhetierini
tamamlamış olanlar hile \ardı.
l lııslararası insan haklan kuru-
lıışlanfarafından. I988'denbu\a-
na 2 bini aşkın idam ce/asının in-
fa/ edildiği saptanmıştır. Halkın
Mücahitleri Orgiitü mensupları
i$e İran'da şimdive kadar idam edi-
len taraftartarının 5 bini aştığını
öne sürü>orlar."
BM kaynakları. Avrupa İnsan
Haklan Komisyonu jetkililerinin.
sonidamlarlaılgili olarak İran "a bir
heyet göndermesi ıstemınde bu-
lunduklarını belirttiler
Halkta suskunluk
Avrupa Parlamentosu İnsan Hak-
lan Komisvomfnca. fran'la ilgili
hazırlanan bir raporda da iran'ın
ızlediği hatalı politikalardan bir
an önce vazgeçmesı gerektiği sa-
vunuldu.
Raporda. "İran'ın ani bir ka-
raria 598 sa>ılı Güvenlik Konseyi
karannı kabul ederek Irak'la ateş-
kes ilan edip savaşı barışçı vollar-
la wna erdirmek istemesinden bu
vana. "zafere kadar savaş' sk)ganın-
dan dönülmesini ihanet sayan İran
halkı, gelişmeleri bekle-gör doğ-
rultusunda bir suskunlukla i/le-
mektedir" denildi.
4
Siz de kayıplann sesi olun...'Galatasarav Lisesi'nin önünde 65 haftadır
onırma e> lemi > apan •cunıartesi anneleri\
kcndilerine açılan davavı "
4
komik ve yersiz"
olarak değeriendirerek "Tüm insanİarı.
kayıplara ses vermeve çağınyoruz. Herkes
birbirinc ka\ ıpları anlatsın. duymman
kalnıasın" dediler. Kavıp vakınlan.
çocukJarının fotoğrafı \e karanflllerle
Gaiatasara\ Lisesi'nin önündeki verferini
aldığında çevik ku»vet>erine shiJ polislerin
daha kalabalık olduğu göze çarpıyordu. Sivil
polislerin, ölüm orucunda havatını
ka> bedenlerin fotoğraflarını taşıyan gençteri
gözaltına alnıa girişimleri, kitlenin karaıiılığı
karşısında başanva ulaşamadı. Geleneksel
oturma eylemine Talat Türkoğlu'nun eşi
Hasene Türkoğlu, Hasân Ocak'ın annesi
Emine Ocak, babası Baba Ocak'la sanatçılar
Orhan Av din ve L ğur Cankocak katıldılar.
Beş dakika süren 'sessiz oturma
1
eileminin
ardından kavıp aileleri adına bir açıklama
okundıı. Açıklamada. 13 Vğustos I993"te
kavbolan Krdoğan Şakar ta/ııtılarak. "Dört
v ıl içiııde <jö/:iltında kav bolanlarm sayısı
500'ü hulmuştur. kavıplar artık
konuşamı\or. Onlarııı sesi bi/ dlalım"
denildi. (Fotoerat': H ATİC' b T~\j NC E R)
428 trilyon lira tutanndaki anapara ve nemalar emeklilikte ödenecek
Zorunlutasarrufmezamendeksü
GLNEŞGLRSON
ANKARA - REFAH-
YOL. zorunlu taiarruf'fbmı
hesabında birıken 428 tril-
yon lira tutanndaki anapa-
ra \e nemaların geri öde-
mesinin. çalışanlann "emek-
lilikveölüm" hallerindeva-
pılmasına ilişkin taslak ha-
zırladı. Taslakta. sistemden
çıkış en az 6 vıl tasarrufta
bulunmak ko^uluna bağla-
nırken. bu durumda yapıla-
cak ödemeden işveren ve
devlet katkısı ile bunların
nemalannın kesilmesi ön-
trörüldü.
" REFAHYOLkoalisyonu-
nun. çalışanlann tasarruf-
lannı teşv ik hesabının tas-
fıyesi için hazırladığı yasa
tasansı taslağında. anapara
\ e nemalann "ancakemek-
Türk-İş: Hak gaspı gündemde
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Çalışanlan tasarrufa teşv ike ilişkin yeni
yasa tasansı taslağını masaya yatıran
Türk-İş. "hak ^spı" planının gündeinde
olduğunu. fondaki gelirlerin amacı
dışında kullanıldığını bildirdi. Türk-İş
Araştırma Merkezi'nin, "zorunlu
tasarrur* olarak adlandınlan
"çalışanlann tasamıflannı teşvik hesabı"
üzerine > aptığı inceiemede, çahşanlar ve
işverenlerden zorla yapılan kesintilerden
oluşan fondaki kssintilerin tümünün
a
kamu kummlannın borçlanmasıaa
tahsis edikHği" belirlendi. Uygulamanm.
tahsilinde ve izlenmesınde güçlük
çekildiginin kaydedildiği araştinnada.
"Bu uygulama. kavıt dışına kaçışı
ödüUendirmekte ve betadheler başta
olmak üzere bizzat kanmsal kuruluşlan.
fon yükümlülüğünden kaçışa iterek.
kamu otoritesinin savgınlıgını zaafa
uğratmaktadır"görüşüne yer verildı.
Türk-İş. yürürlükteki vasanın, "En az 2
yıJ tasarrufta bulunaniara nemanın öçte
biri her jil ödenir" hükmünü içeren 6.
maddesinm iptal edılmesini öngören
taslağın. "yürürlükteki \asadan daha
geri gjttiğuıi" sav undu.
lilik" halinde hak sahıplerı-
ne. "ölümleri"halinde de
vasal mirasçılarına öden-
mesi öngörüldü.
Bakanlıkların görüşüne
sunulan. fondaki hesap ba-
kıyesının "hak sahiplerine
hemen geri ödenerek tasfi-
vesinin öngörülmediği* tas-
İakta. geri ödemevle ilgili
şu düzenleme yapıldı:
"Hak sahiplerinin tasar-
ruf kesintileri ve devlet ve-
\a işveren kalkıları ile bu
kanunun vürüriüğe girdiği
tarihe kadargeçen süre için-
de tahakkuk etmiş nemala-
rı toplamı anapara kabul
edilerek. V üksek Planlama
kurulu'nca (V PK) belirle-
necek esaslar dahilindc. her
tiirlıi menkııl kıvmetlereve
u-rinıi vüksek vatırımlara
vatırılarak nemalandınlır:
hak sahiplerinin bu şekilde
biriken anaparalan. nema-
ları ile biıiikteemeklilik ha-
linde kendilerine. öiiimleri
halinde ise kanuni mirasçı-
larına ödenir.
En az 6>ıl tasarrufta bu-
lunan hak sahiplerine. iste-
dikleri takdirde, sadece bi-
riken tasarrut'kesintileri öde-
nir."
Frbakan'ıntalimatıyla ha-
zırlanan taslakta. ANAYOL
koalisvonu döneminde ge-
tirilen \e ilködemenin 2 ay
ıçinde \apılmasını öngören
ödeme tak\ ımi de ortadan
kaldırılmiN oldu
Cezaevlerî
Eylemcilerin
sağlıgı
düzeliyor
İstanbul Haber Servisi-
Türkıye'nın çeşıtli illerinde
69 gün süren açlık gre\i \e
ölüm oruclannın ardından
istanbul Tıp Fakültesı'ne
kaldırılan tutuklu ve
hüküınlülerin tedavıleri
sürüvor. Çapa'ya dün aece
vatırılan 3 kişi ile sayılan
13 olan tutuklu \e
hükümlülerin sağlık
durumlarının ivive gittiğini
belirten hastane doktorları.
bellek kaybı \egöz
bozukluklarının tümünde
devam ettiğini söyledıler.
Erzıırum Cezaevı'nde de
taleplerinin kabul
edilmesıni isteven 31
tutuklunun başlattığı açlık
grevı ise 10. gününe girdi.
Fstanbul Tıp Fakültesi
doktorları nöroloji
bölümünde vatan tutuklu \e
hükümlülerin durumlannm
iyive gittiğini bildirdiler.
Doktorlar. çeşıtli
eezaev lerinden uetırilen
DelilBertan. AHEkber
Akkava Mehmet Naman.
Mehmet Ali Çelebi. Gülizar
Kesici. Refik f'nal. Cafer
Gündüz. Ahmet Turhan
Atmaca. Sadegül Özdemir.
Eyüphan Başar ile önceki
gün hastaneve vatırılan
Hakan V üksel. Mehmet
Giivel ve Güla> İncesu'nun
ağızdan beslenmeve
başladıklarını söyledıler.
Bu arada Sakarva
Cezae\ i'nde tutuklu
bulunan Çiğdem Kazan'ın
ölmek üzere olduğu
belirtıldı. İHD A\ukatı
Şafak N ıldı/. Toplumsal
Hukuk Aıaştırmaları N'akf'ı
(TOHA\') A\ukatı Filiz
Köstak ve Ankara Tabıp
Odasından Dr. Gumhur
Akpınar. Erzurum
Cezae\ ı'nde son yıllarda
baskının en uç boyutlarda
vaşandığını belirttiler.
Yıldız, Köstak ve Akpınar
>aptıkları vazılı
açıklamada. cezae\ınde
ıncelemelerde bulunmak
üzere 15 Ağustos tarihınde
Erzurum "a giden heyetin
vasal olmasına karşın
istedikleri kişilerle
görüştürülmedıklerini
kaydettiler. Erzurum
Cezaevi 'ndc \ aptıkları
ıncelemelerle ilgili bir
rapor hazırlayan hevet.
cezaevi çalışanlarının
Anayasa'va aykın olarak
provokasyon yarattıklarını
ifadeettiler
SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR
"Aziz Nesin Güncesi 1 "i iki
gündür okuyorum. Yakından ta-
nıdığımı sandığım Aziz Nesin,
aslında bizim bildiğimizin çok
ötesinde bir insan olduğunu
güncesiyle de kanıtlıyor.
"Mum Hala" başlığı altında
Düşün Yayınevi'nin bastığı gün-
ce, kavgacı ve dik başlı Aziz Ne-
sin'in hiç bilmediğimiz yönleri-
ne ışık tutuyor.
Aziz Ağabey'in. sigara bırak-
ma. ölüm ve yaşam üzerine ken-
disiyle hesaplaşması gerçekten
ilginç. Sigara bırakma üzerine
kendisiyle alay ediyor: "Ciga-
rayı dördüncü kez bıraktığım
tarih: 16 Temmuz 1964 Per-
şembe günü sabahı. Ankara.
Bu seferki bırakışım kesindir."
Nesin. bunları yazdıktan sonra
şunları da belirtmekten geri dur-
muyor: "Ek: Amma da kesin.
Galiba iki ay sürdü. Bu beşincı
cigarayı bırakışım."
Güncesinin "Cabası" başlık-
lı bölümü de yine ölüm ve sigara
üzerine: "Bizim bayramlarda öy-
Aziz Nesin'in Mumu...
leydı, şimdide öyle mibilmem.
Bayram yerlerindeki salıncak-
lara binerdik çocukken. Salın-
cakçı, salıncağı kendi belirledi-
ği bir süre sallar, sonra bağırma-
ya başlar:
- Yandı! Yandı!
Böylece verilen paraya karşı-
lık çocukların salınacağa bin-
miş olduklarını ve verilen para-
nın yandığını anlatır. Ama son-
ra, salıncaktaki çocukların üzün-
tüsünü gidermek, onlan mem-
nun etmek için.
- Bu da cabası, cabası!.. di-
ye bağırarak, salıncağı bir kaç
kez daha sallar.
Salıncaktaki çocukların en
mutlu olduklan, işte bu 'caba-
sı' diye sallandıklan süredir. Çün-
kü bu caba süresi onlara para-
sız, bedavaymış gibigelır. Biba-
kıma salıncakçıya kazık atılmış
olur
Bana birçoklan, bu kadar çok
sigara içmememi. sağlığımı ko-
rumamı söylüyor. Gerçekten
dostça öğütler. Ama ben şim-
di pek yaşlı sayılmam, ama öy-
lesine yoruldum ki. artık yaşa-
mımım cabasını sürmekteyim.
Her yeni gün, sankı 'Bu da ca-
bası, cabası' diye bağıran bir
ses duyargibiyim. Yanı ben şım-
di, bir bayram yeri saydığım bu
güzel dünyanın salıncakçısına
kazıkattığımı sanmaktayım. Oy-
sa gerçek tersinedir, bendekı
bu duygu, süreklıkazıkyemış in-
sanların avuntusudur."
•••
Aziz Nesin'in bu satırlan yaz-
dığı tarih 17 Ağustos 1967. Sev-
gili Aziz Ağabey, bu satırlan yaz-
dıktan sonra 30 yıla yakın bir
süre daha yaşadı. Çok daha gü-
zel eserler verdi. Hiçbıri "caba-
sı" değildi. O yaşarken, büyük
adamdı. öldü şimdi onu daha
çok arıyoruz.
Kendisıni anlatırken ve ölüm
üzerine düşünürken ne kadar
yalın ve açıksözlü. Hep öyle ol-
mamış mıydı:
"Dincinin Tann'sı veöbürdün-
ya inancı neyse, sanatçının ya-
ratıcılığı, yapıtları da o'dur.
Bir sanatçıya. her şeyin son-
suz olduğunu, öldük'ten sonra
ününün. kalmasının önemsizlı-
ğini ve gereksizliğini söylemek
boşunadır. saçmadır. Öldükten
sonra. yapıtlannın değerlenme-
sı, yayılması, sanatçının adına
heykeller, anıtlar dikilmesi. ne-
ye yarar. nasıl olsa onlan gör-
meyecek. anlamayacak demek
boşunadır, saçmadır. Çünkü,
elbette ölümünden sonra, sa-
natçı bunları bılmeyecektir, ama
o bunları yaşarken duymakta,
bilmektedir. Önemli olan da bu-
dur...
BirYunan filozofu, 'Ölümden
korkmak boşunadır. Çünkü ya-
şarken ölümü bılmiyorum. ölün-
ce de bilmeyeceğim.' demiş.
Bu söz saçmadır. Çünkü bizim
için önemli olan, öldükten son-
rası değildir, sağ/ığımızda ölüm
korkusu karşısındaki korkumuz,
duygumuzdur. Biz sağken bu-
nu duyarız. Asıl korkunç olan
da, ölümün ne olduğunu, oyok-
luğu, hiçliği hıç mi hiç bileme-
yişimizdir."
Aziz Nesin'ın güncelerinde.
hüzün var, iç hesaplaşmalar var,
insan var.
Ölüm çaresizliğiyle yaşama
sarılan Aziz Nesin güncesinin
bir yerinde de şunları yazar:
" Yaşamak güzel şey! Zaman
doğrunun ıntikamını alıyor. Ben
onun için sabırlıyım. Kötüleri,
kötülükleri oranında zamanın
cezalandırmalarını görerek mut-
lanmak istiyorum.
Ne mutlu o kişiye ki, zaman
onun da intikamı olmuş olur."
"Mum Hala" kıtabını okurken,
Aziz Nesin'le bir kez daha tanış-
tım. Onu daha çok sevdim.
MIKRO
DtNÇ TAYA1SÇ
Kanlılar!
Kan gütme. kan davası, kana kan isteme ilkel top-
lumlardan günümüze kalan kötü miraslardan yalnız-
ca birı... Kanlılık kişiler, aileler ya da aşiretler arasın-
da bile akla sığmaz bir karanlık çağ geleneğı; ama ulus-
lar ya da ulusları oluşturan etnik topluluklar arasında
bir kan davası yaşanıyorsa, bu ne karanlık çağlarfa
ne de çağın gerisinde kalmışlıkla açıklanası rjeğil!
Osmanirnınsongünleri... Ne akla hizmet girdiği be-
lirsiz Birinci Büyük Paylaşım Savaşı'ndan yenik çıkan
Avrupa'nın 'Hasta Adamı'nı "yatağında sevme" fır-
satını yakalamış emperyalıstler. Sevr'e dayanıp par-
çalamaya koyuluyorlar imparatorluk topraklarını... '
ingilizlerin köklü sömürgecilık geleneği ile yeni ye-
ni palazlanan Amerikan emperyalizmi el ele ve yıkıl-
mış Osmanlı imparatorluğu'nun karanlığı üzerine Tür-
kiye Gumhuriyeti'nin aydınlığın/n düşeceğini akılları-
nın köşesinden bile geçırememecesine, kanlılara top-
rak ve de ülke dağıtıyorlar...
Kanlılar bir değil, dört...
Köhne Bızans'ın yıkılışmdan ben Megalo idea'ya sa-
nlmış, altı parmaklı prensin istanbul'u Konstantinıye'ye
döndüreceği ve hatta Pontus'u dınlteceği saplantı.
sında gündüz düşlerinin saldırganlığını yaşayan Yu:
nanlılar: Büyük Ermenistan'ı cinayet çeteleriyle ger^
çekleştirmeye kalkışıp, "tehcir" ve soykınm yayga-
ralarıyla dunyayı ayağa kaldırma hazırlığındakı Ermeî-
nıler; Ortadoğu petrollerine giden yolları emperyaliz'-
mın hızmetine açmakla görevlendirilmiş kimi Kürtler
ve Hilafet Osmanlısf nın şerıatını bile yeterınce karan-
lık bulmayıp işi 31 Mart'a ve de Müslümanı Müslü-
mana kırdırfmaya kadar vardırtan şeriatçı kara yobaz
çeteleri!..
Emperyalızm. Yunan maşasını Izmir'e çıkarıp Kur-
tuluş Savaşı'nm kıvılcımını çakıyor; Mustafa Kemal
Samsun'a çıkıp kıvılcımı ateşe dönüştürüyor...
Belkı emperyalıstler değil ama: Rumlar, Ermeniler,
Kürtler ve de kara yobazlar Kurtuluş Savaşı'nm Os-
manlı'nın mutlak yıkımıyla sonuçlanacağını ve yeni Ay-
dınlanmacı bir devletin kurulacağını. kendilerinden
umulmayacak bir anlakla seziyorlar...
Hemen kollar sıvanıyor ve Ingiliz ya da Amerikan
mandacılığının kanatları altında Etniki Eterya, Pontus,
Taşnakıyün, Kürt Tealı Gemiyetı ve de Teali-i islam Ge-
miyeti adları altında kan güdücülük başlıyor...
Hıristiyan Yunan ve Ermeniler ile Müslüman Kürt ve
de şerıatçıların nasıl olup da aynı kaptan yıyebildik-
lerıni anlayabılmek zor gıbı geliyor insana. Oysa. Arap
çöllerinde Türk ordularını sırtından vuran kara dinli Arap
şeyhlerinin ingilız yaltakçılığı ve dahası 31 Mart kış-
kırtıcısı kimi kara yobazlann Kürt Teali Cemiyeti'nin
kurucuları arasında da yer aldıkları bilinince, hiç de
zor değil bu ışbirlikçiliği kavrayabilmek!
Kurtuluş Savaşı boyunca. bir yandan emperyaliz-
min maşası Yunan ordularına karşı ulusal kurtuluş
için çarpışan Kalpaklı Kuvvayı Milliciler. bir yandan da
Ermenı. Kürt ve kara yobaz çetelerine karşı ulusal va-
roluş savaşımı veriyor...
Kurtuluş Savaşı bitiyor, Gumhuriyet kuruluyor, Dev-
rimler yapılıyor ama. kanlıların kalpaklarını çıkartmış
Kuvvacılar'dan kan gütme gözü karalığının sonu gel-
miyor... Hastayatağındaki Osmanlı'nın "ışinıbitirme"
işlevıni üstlenen kanlılar, bu kez dipdirı Gumhurıyet'i
hasta yatağına düşürmeye soyunuyorlar...
Şeyh Saıt isyanı'ndan Kubilay'ın şehıt edilmesine,
Kıbrıs'ı Enosislemekten Asala cinayetlerine. PKK te-
rörünüen aydınların yak/lmasına dek genışleyen bir
yelpazede kâh Yunanıstan' ı görüyoruz. kâh Asalalaş-
mış Taşnakiyun'u, kâh PKK'leşmiş Kürt Teali'yi. kâh
islami Gihat ya da Hizbullah ya da İBDA-Ç'leşmiş Te-
ali-i islam'ı...
Göremediğimiz ya da gözlerimizden ısrarla kaçırı-
lan "bir şeyler" var ki işın can damarı: Birinci Büyük
Paylaşım Savaşı sonrasının "asken" emperyalizmi-
nin yerini bugün "ekonomık" emperyalızm alıyor; ye-
ni yüzüyle emperyalizm. yalnızca eski kanhlan kullan-
makla yetinmiyor; Türkiye Gumhuriyeti'ni hasta ya-
tağına düşürebilmek için yalnızca eskı kanlılarını de-
ğil, o kanlılara öyle ya da böyle yaltaklık, hatta uşak-
lık eden "dahili düşmanlar"\n "gaflet ve dalalet" ve
"hatta hıyanetlerini" de kullanıyor!
Ana fikir: Kan emıcıler aydınlıktan korkup karan^
lığı gözlerler.
Ana fikrin ana fikri: Ey Türk gençliği (...)!!!
CHP'de muhalefet
Tarti soldan uzak'
MİY.ASE İLKNLR
Cumhurıjet Halk PartiM
ıçinde Murat karavalçın \e
taraftarlannca genel merke-
ze karşı başlatılan hareketın
dışında partmın sol kanadın-
danda muhalıfse^leryüksel-
mevebasladı. Bazı ıl ba$kan-
lannın jriMvatıfınde gelı^en
bu hareket. partmın ^ol yö-
rünge>e çekilmesi konusun-
da tabanda tartışma açtı.
Aralannda İzmır fl Baş-
kanı OsnıanÖzgüven. Anka-
ra İl Başkanı Ha\darDoğan
ve.Muğla II Bajkanı Ali Rı-
za Koca'nın ba^ını çektığı
hareketçeşıtli bölgelerden il
\e ılçe başkanlarıvla görüş-
nıeler vaparak nabız yoklu-
vor. İlk toplantı Lşak'ta Ege
ıl buşkanlarının katılmııvla
yapıldı. Partinin tıkandığını.
sol değerlerdeıı gıderek lizak-
laşıldığını ve bunıın doğal
sonııcu olarak da davandığı
kitleden koptuğunu öne sü-
ren bu gıup, genel merkez
yönetıcılerı \e GetKİ Baş-
kan Deniz Bavkaldan sert
uvaniaraldı. C'HPCienel Baş-
kanı Denız Bavkal. dınlen-
mek ıçıngitTiğı Izmır'ın Lr-
la ılçesmde böige ıl. ılçe \e
beledıye başkanlarıvia v ap-
tığı toplaııtıda partı ıçinde
genel merkeze karşı muhalif
çalışmaiar \apan bu grubu
uvararak "tü/üğüngerektir-
diği disiplin işlemlerini \eri-
negedririz" tehdidinde bu-
lundu. L şak toplantısının he-
men ardından da genel Mer-
kez'den gelen bırgenelge ile
ıl başkanlan uvarıldı.
İzmir İl Ba^kanı Osman
Özgü\en, partinin ızlemış ol-
duğu polıtikav ı yenıden göz-
den geçırnıesı gerektığıne \e
so/ polıtikalann terkedıldi-
ğıne dıkkat çekerek bir sap-
tamada bulunuvor:
-Bu genel merkezlesoi po-
litikalar izlenemez."
•\nkara İl Başkanı Haydar
Doğan da Özgüven'inkine
benzer şev lersöv lüyor. "Ar-
kadaşlanmızla bugün parti-
nin içinde bulunduğu sıkın-
tıları konuşup tartışıvor >e
çözüman_voruz"dı\en Hay-
dar Doğan. partıde bundan
sonra bırilerinı yarıştırmak
ve sruplaşmalara zenıın ha-
zırlamak niyetın olmadığınl
da aftını çizerek v urguluyor.
Bugünkü genel merkezin kar-
şısına ikıncı bir genel merkez-
le çıkmavacaklannı böyle-
>en Hajdar Doğan. "Ğeç-
mişte bu >apıldı \v vanlışlığı
görüldü, herkes vanırım der-
sinialdı" dı\or.