Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 31 MAYIS1996CUMA
HABERLER
Şevki Yılmaz
yeniden
yargılanacak
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Yargıtay. l!. Ceza Dairesi.
RP Riz'eMilIetvekili Şevki
Yılmaz'ın da aralarında
bulunduğu Rıze Belediye
Meclis üvelerinin
"Atariirk'e hakarerten"
yargılandıklan da\ada
verilen beraat karannı
bozdu. Yüksek \lahkeme.
sanıklara yönelik suçun
"görevi kötüye
kullanmavı" oluşturup
oluşturmadığının
araştınlmasını istedi.
Davanın açılmasına neden
olan kararlann alınmasına
ilişkin Rize Belediye
Meclisi'nin tplantısına
katılmayan bir üyenin
beraat karan ise onaylandı.
Rize Asli\e Ceza
Mahkemesi karannı
seçımlerden sonra \erdiği
için. Yılmazın
yargılanması dönem
sonuna bırakıldı.
Cezaevlerinde
açlık grevi
• ANKARA
(Cumhurivet Bürosu) -
Siyasi tutuklu ve
hükümlülerin. Adalet
Bakanı Mehmet Ağar'ın. 6
Ma\ıs 1996 günü
yayımladığı genelgesini
protesto etmek için 30'a
yakın cezae\ inde
dönüşümlü olarak
baş,lartıklan açlık grevi
sürüyor. Diyarbakır E Tipi
Cezae\ inde açlık gre\ i
yapan 16 kişi, Devlet
Hastanesi'ne baglı
mahkûmlar koğuşuna
götüriildü. Cezaev inde bazı
olaylar çıktığı yolundaki
söylentilen yalanlayan
yetkililer. tutuklulann
sağlık dıırumlarının
bozulması nedeniyle
doktor gözetiminde
mahkûmlar koğuşuna
alındıklarını bildırdiler.
Cem Boyner'e
suikast davası
• İstanbul Haber Servisi -
Eski Yeni Demokrasi
Hareketi Genel Başkanı
Cem Boyner'e Miıkast \e
bir polis karakoluna
yönelik evlem için
istihbarat çalışması
yaptıklan gerekçesiyle
gözaltına alınan 7 kişiden
ıkisi dün çıkanldıklan
tstanbul DGM'de serbest
bırakıldı. Sabalı saatlerınde
İstanbul DGM've getirilen
Öngüt Özen sa\cılıkça.
Senenı Vılmaz ise
çıkarıldığı 3 no'lu nöbetçi
mahkeme tarafından
»erbest bırakıldı. Diğer beş
kişi ise cezaevine
gönderildi.
Askeri araç
kaza yaptı: 4 ölü
• DİYRİĞİ -Sıva>'m
Divnğı ilçesinde askeri
aracın şarampole
yuvarlanması sonucu
meydana gelen kazada. 4
er şehit oldu. 2'si ağır. 13
eryaralandı. Alınan bilgiye
göre ilçenin Maltepe
Köyü'nde. göre\den dönen
bir askeri araç. \ irajı
alamayarak şarampole
devrildi. Kazada. er
Düzgün Kıla\uz. er Turan
Turan Piyade. teğmen
Gönen Çakar \e piyade er
Mehmet Cin öldü.
Koç Holding'in
binasına saMırı
• İstanbul Haber Servisi -
Nakkaştepe'de bulunan
Koç Holding'in Genel
Merkezi'ne dün gece
bombalı saldın giri^imi
yapıldı. Bombayı binaya
yerleştırmek isteven
saldırganlar. ani ateşlemeli
parça tesirli bombanın
erken patlaması üzerine
amaçlanna ulaşamadı. Koç
Holding'e vakla^ık 50
metre uzaklıkta bombanın
patlaması iizerine kmiligi
belirlenemeyen
saldırganlar kaçtı.
Yetkililer. bombanın bir
elektrik direğinin dibindeki
çöp kutusuna konulduğunu
bildirdi.
Adliyede kavga
• İstanbul Haber Servisi -
Beyoğlunda "Kuliip 12"
adlı gece kulübünde 3
koruma görevhsini
öldürdükleri öne sürülen 2
sanığın Bevoğlu
Adlıyesı'ndeki
duruşmasında. ölenlerin
yakınlan ve koruma
göre\ lisi arkadaşları.
sanıklar ile basın
mensuplarına saldırdılar.
Çıkan olav larda Sabah
gazetesı muhabin
Nihat Altıntaş
yüzünden \aralanırken
Kanal Dve aıt bir kamera
da kınldı.
RP'nin, içtüzüğü değiştirerek Erbakan'ın servetini denetimden kaçırma girişimine tepki var
Erbakan'ı kurtarma projesiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
RP'lilerin. genel başkanları Neemettin
Erbakan'ın maharlığı ile ilgili
soruşturma önergesinın görüşülmesini
engellemek için hazırladıklan TBMM
İçtüzüğü deöişikliği önensine ANAP ve
DYP'den tepki geldi. ANAP \e DYP'liler.
başbakan \eya bakanlar hakkındaki
herhangı bir yolsuzluğun. öğrenildiği
tarihten başlayarak 1 yıl. ola> tanhinden
itibaren de 5 yıl içinde işlem
yapılmamışsa Meclis tarafından
soruşturulmamasını ıçeren RP önensini.
"Erbakan'ı kurtarma operas>onu" olarak
değerlendirdıler. DYP Grup Başkamekili
Ali Rıza Gönül. Meclis denetimine
"tahdit*' tıetirilmesine izın
verilemeveceğini belirterek "Temiz
toplunı istnorsak bu herkes için olmalı.
Aklanma-paklanma zorunluluğu sadece
Sayın Tansu Çiller için olmamair
görüşünü dile getirdi. RP'nin bu
önerisinden yalnızca Erbakan'ın
yararlanacagına dikkat çeken Gönül.
>unlan sövledi: "Meclis'ûı denetim
yollannın önünü tıkamak için böyle bir
öneri hazırlanması. zamanlama olarak da
fevkaladeyanlıştır. Türkiye"de, liderlerin
mahariıkları ile ilgili yer yerinden
oynarken artık kamuoyuna mal olmuş bir
konuyla ilgili bö\le bir teklifverilmesi
uygun değil. Böyle bir ortamda. eğer bu
tür öneri getiriliyorsa insanın aklına
'Acaba birileri mi kurtanlmak istenivor'
sorusu geliyor. Bu, Erbakan'ı kurtarma
operasvonuna benzivor. Bundan kinıler
yararlanamaz, ona bakalım. Tansu Çiller
yararlanamaz, Mesut Yılmaz kısmen
yararlanır. kısmen yararlanamaz. Deniz
Bay kal yaraıianamaz. Bundan birinci
sırada Erbakan yararlanır. bir de Bülent
Ece\ ıt. Ama öneri RP'lilerden geliyor. O
nedenle bu. Erbakan'ı kurtarma
önergesidir."
'Siyasi ahlaktan voksun'
ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ya$ar
Okuyanda RP'nin önerisinin siyasi
ahlaktan yoksun olduğunu söyledi. DYP
Genel Başkanı Tansu (, ıller'ın daha önce
"Laik cumhurivet tehlike>e girer"
gerekçesiyle Erbakan ile koalisyon
görüşmesi bile yapmayacağını söylediğini
anımsatan Okuyan. **Çiiter, sıkışınca
Erbakan'ın koltuğunun altına sığınmayı
tek çıkar yol görmüştür. RP yöneticilerinûı
de malvarlığı ve Mercümek dosyası
nedeniyle bu sığınmaya olumlu karşılık
verdiği görülmektedir" ifadesini kullandı.
ANAP Grup Başkanvekili Murat
Basesgioğlu da önerinin son derece
sakıncalı olduğunu söyledi. Başesgioğlu.
"Yölsuzluk iddialannın zamanaşunına
tabi tutulması son derece yanlış. Bunun
altında sakınca aranz" dedi. Başesgioğlu,
"O zaman kendileriyle ilgili konuda bu
diizenlemenin ardına sıgınma gibi bir
neden aranz" di\e konuştu.
Hukukçular, Refah Partisi'nin, liderini kurtarmak amacıyla ortaya attığı teklif için uyanyor
'Meclis denetimi kısıtlanamaz'A\KAR.\ / İZMİR
(Cumhurivet) - Genel baş-
kanı. kuşkulu seneti nede-
niy le soruşturma baskısı al-
tında bulunan RP'nin. Mec-
lis soruşturmalannı 5 v ıllık
zamanaşımıyla sınırlama
girişimi. "TBMM'nin dene-
tim \etkilerini kısıllama pla-
nı" olarak değerlendirıldi.
İdeolojısıni "adildü/en"
vaadiyleözetleyen RP'nın.
ıNecmettinErbakan'ın kuş-
kulu ser\etının soruşturul-
ması gündeme gelince: gen-
>oru. soru ve Meelis ara>-
tırması\la birlikte
TBMNJ'nin 4 denetim ara-
cından birisi olan Meclis
soruşturması mekanizması-
nı sınırlamak ıstemesi tep-
kılere neden oldu. Meclis Iç-
tüzüğü'nün 107. maddesi-
ne "îsnat edilen fiilin üze-
rinden.öğrenildiği tarihten
itibaren bir > ıl. her halü-
kârda beş \ ıl geçtikten son-
ra .Meclis soruşturması açı-
lamaz" fıkrasının eklene-
rek yolsuzluklann denetinıi-
ni belirli bir süreyle sınır-
lama planının RP tarafından
gündeme getinlmesi. rejim
ve Meclis'in yetkileri aeı-
sından tartıı>ma yarattı.
Anayasa Hukuku Profe-
sörü Bahri Sa\cı. RP'nın
girişımıni Cumhurhet'e
değerlendirirken şu göriiş-
leri dile getirdi:
"Zamanaşımı Roma hu-
kukundan beri\erieşen ku-
rallara bağlıdır. Süreleri.
suç >e suçluluğun kaniıı \ ic-
danında bıraktığı ağırlığa
göre hesaplanır. Meclis de-
netimi. bütün işlerin dene-
timini içine alır. Suç \e suç-
luluğa ">akınlik" görürse
bunu, mevcut hukuk >ön-
temlerinegöre. me\ cut hu-
kuk kuralları içinde hük-
me bağlamak üzere konu
>argı>a se\k edilir. 'N'argı,
zamanaşımı kuralları da
dahil. hükmünü inşa eder.
Meclis'in bilcümle işler-
deki denetimini kısmak.
paıianıentarizm içinde dü-
şünülemez. Çünkü o. >argı
denetimini yapmaz. siyasai
denetim v apar. İ lke> i ayıp-
lı kişilerin \eola\lann bas-
kısı altında kalmaktan kur-
tarma denetimkür bu. Çün-
k'bu t lu da!r
er\^r- ' s t a n b u
' u n f e t h i
gerekçesijle İnöııü htadında dü/enlenen toplanh şeriatçı-dinci bir gösterive dö-
iMDlıkisilerrürlü\oUar- ""^rüldü. Toplantıda. şeriatçüığı temsil eden bay raklar dalgalandınldı. (KL'BlLAY TÜNTÜL)
sa.a\ij
la. kandırmalarla. takmelerle ülkenin ba-
şına gelebilirler. Paıiamenterdemokrasiler-
de bo> le manevralara ce\az yoktur.
1 \ıl.5>ıl nedir ki'.'Türlü sivasal manev-
ralarla kolayca aşılabilir. .Ama Roma huku-
kundan beri var olan zamanaşımları. ma-
nevralan aşarak suç ve suçluluğun vahame-
tine göre hesaplanmıştır. Eğer güçleri \ar-
sa onları kısaltarak suç ve suçluluğa prim
\ersinler de görelim."
k
RP, toplunı \icdaniyla
alay ediyor''
CHD Genel Sekreteri MehmetCengizde.
konuva ilişkin açıklamasında. RP'nin. Ge-
nel Başkan Necmettin Erbakan'ın malvar-
lığınınaraştınlmaması için bö\le bir öne-
ri hazırlıgında olduğunu belirtırerek "RP.
önerishle. yerleşik hukuk kurallarını. top-
lıımun adaletduygulannı hiçesa> nıakta.top-
lunı viedanıyla adeta alay etmektedir" de-
dı. Cengiz. şu göriişleri dile getirdi:
"Erbakan'a isnat edilen llil. Türk Ceza
Vasası'na göre. resen takibi gerektiren ağır
cezalık bir suçtur. Anılan vasanın 101. ve
102. maddeleri uyapnca. asgari zamanaşı-
mı süresi 7^ vıldır. İ'steük 103. maddeşe gö-
re, 'temadi ve teselsül' durumubugün bi-
le sürmektedir. Bu anlamda. /amanasaşı-
nıı söz konusu dahi edilemez. İçtüzük de-
ğişiklikleri ile üst düzev «olsuzluklan. ceza
vasalanndaki sıradan yolsuzluklann dahi
gerisine düşürerek koruma altına almak
isti\oıiar. Kamu \ icdanı ve demokratik ka-
nıuov u bunu kabul edemez."
RPönerge^inin altında yatan nedenlerin
araştırılması gerektiğini belirten Dokıız
Evlül Ünıversitesi Adalet Yüksekokulu
Müdürü Prof. Dr. Bahri Öztürk öngürü-
len değişikliğin. dava açımıvla ilgili özel
zaman aşım süreleri öngördüğünü belirt-
ti.
Öztürk. şunları sö> ledi:
"Dava açılmasına >eni engelier konul-
mak istenivor. Dava açılrrıasıv la ilgiliözelza-
manaşımı süreleri öngörülü>or. Araştınl-
ınası gereken anıaçtır. Meclis'in volsuzluk
soruşturmalan konusunda sağlıklı soruş-
turma j apabilmesizaten çok güç. Bir de bu
güçlüğe >eni zorlukların eklenmesi doğru
değil. Herkesgibi milletvekilleri de genel ku-
rallara tabi olmalıdır. Cenel kuraldan sap-
manın sebebini araştırmak lazım. Sağlıklı
bir insanın mantığı burada sağlıklı bir se-
bep bulamaz. Bu ülkenin aynı zamanda
yurttaşı olan milletvekillerinindegenel ku-
rallara uv ması gerekir. Millet ne çekiyorsa
bu özel kurallardan çekiyor. Getirilmek is-
tenen özel bir zamanaşımı türüyle. dava
açılmasını engellemek istiyorlar."
Emekli subaylardan tepki
4
Silahh
Kuvvetler'e
dil uzatılmasın'
ANKARA (Cumhurivet Bürosu)- RP'nin.
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral
Teoman Koman'ın \a\ ımladığı disiplin
yenelgesini din düşmanlığı olarak
ıııtelemesinden sonra tırmanan RP-ordu
gerginligine. emekli askerlerde katıldı.
Aralannda generallerin de bulundugu 148
emekli subay. RP Genel Başkanı
Vecmettin Erbakan'a bir mektup
göndererek. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne
(TSK) dil uzatılmamasını istedi.
"Ordumuzun komuta heyetini din
düşmanlığı ile suçlamak. Atatürk'ün
de>imi ile gaflet >e delalettir" görüşüne
yer verilen mektupta. "Dümanın en eski
ve en güçlü ordulanndan biri olan Türk
ordusu hakkında sarf edilen sözler, çok
tehlikeli bir gidişatın emareleridir. Türk
ordusuna »ataşanlann sonu hep hüsran
olmuştur. Dini duygulan şahsi çıkar ve
siyasi amaçlar uğruna istismar edenlere
mani olun" denildi
Orduya hiçbir zaman
dil uzatılmadr
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral
Teoman Koman'ın kurum içinde
yayımladığı disiplin genelgesinin. RP
Genel Sekreteri Oğuzhan Asiltürk
tarafından "din düşmanlığı" olarak
nitelendirildiginin anımsatıldıgı
mektupta. Türk tarihinin hiçbir
döneminde peygamber ocagı dıye
tanımlanan asker ocağına. Türk ordusuna
ve onun komuta heyetine bu şekilde dil
uzatılmadığına dikkat çekildi. Mektupta,
"Aziz \atan topraklannı ve milletimizin
dini dahil. bütün kutsal değerlerini
korumak için canını vermeve ant içen eski
muharipler. gaziler ve emekli subaylar
olarak. şahsımız ve bu uğurda şehit olan
akadaşlanmız adına sizi. partinizi ve genel
sekterinizi esefle kınıyoruz" denildi.
Emekli askerler. mektuplannda. kutsal
askerlik hizmeti esnasında dinin
gereklerini yerine getirdiklerini \e bu
konuda hiçbir müdahalenin söz konusu
olmadığını \urguladılar. Mektupta, Türk
subaylan kadar vatan ve inançlan uğruna.
\etiştirdikleri askerin önünde. canlarını
seve seve veren bir başka ordunun subay
ve komuta heyeti bulunmadığı belirtilerek
şöyle devam edildi: "Geçmişte
Çanakkale'de, Sakarya ve
Dumlupınar'da. günümüzde Kore ve
Kıbns'ta Allah-Allah nidalan ile düşman
mevzilerine hücüm eden ordunıu/u. bu
inançla yetiştiren komuta heyetini din
düşmanlığı ile suçlamak Atatürk'ün
deyimi ile gaflet ve delalettir. Büyük
Atatürk'ün. "Türk ordusu. Türk
vatanseverliğinin çelikleşmiş bir
ifadesidir" sözü ile Peygamberimizin,
•\atan sevgisi ımandadır' hadisi.Türk
ordusunu din düşmanlığı ile suçlayan
partinizin mensuplannın bütün Türk
milleti önünde düştükleri hazin durumu
göstermektedir. Dünvanın en eski ve en
güçlü ordulanndan biri olan Türk ordusu
hakkında sarf edilen bu sözler. çok
tehlikeli bir gidişatın emareleridir.
Unutulmasın ki. yakın tarihimizde birçok
örnekleri görüldüğü gibi Türk ordusuna
sataşanlann sonu hep hüsran olmuştur."
Bu pazar Bakırköylüler yeni
belediye başkanlarını seçecek.
Sıvas. Konya ve Rize'de de se-
çim var. Bir de, yeni belediye
olmuş bir kaç beldede daha...
Seçimden sonra kopacak yay-
garaya bakmayın siz. Bu seçim-
lerde genel seçmen eğilimınin
yansıması filan söz konusu de-
ğil. Gerçi seçimi izleyen günler-
de Çiller'den Yılmaz a. Erba-
kan'dan Ecevife. Baykal'a. si-
yasilerin demeç bombardıma-
nına uğrayacağız.
Kimsenin aklına gelmeyecek
incelikte (!) seçim değerlendir-
meleri dinleyeceğiz. Ama siz ge-
ne de bana kulak verin: Bu se-
çim sonuçlarının ülke polıtikası-
nı etkileyecek bir ağırlığı ve öne-
mi yok.
...diye yazacakken vazgeç-
tim. Bu seçimlere bildik partile-
rin yanı sıra Özgürlük ve Daya-
nışma Partısi (ÖDP) de katılı-
yor. Ülkenin en yeni. sosyalist-
Bakırköy'de kaç sosyalist var?
lerin en yakın durduğu parti.
Sosyalist ülkülerle. çok değişik
siyasai eğilimleri, çizgileri, tercih-
leri, yönelimleri aynı potada bu-
luşturmayı denemeye soyun-
muş bir parti.
Bu cesur ve özgün deneme
başarıya ulaşacak mı? Bu soru-
nun yanıtı ÖDP'de, sorumlulu-
ğu da ÖDP'lilerde.
Salt ÖDP'lilerde mi peki?
Şu ya da bu nedenle bir siya-
sai parti çatısı altında yer alma-
yı henüz ya da arîık gerekli bul-
mayan, ama serbestpiyasa eko-
nomisinin faziletleri masallarını
yutmamış. yeni dünya düzeni
maskaralığına bel bağlamamış,
küreselleşmeyi Internet üstün-
den evıne pizza ısmarlamak ya-
lınkatlığına indirgememiş. sos-
yalizmin ülkülerinde anlamını
bulan savaşsız-sömürüsüz bir
dünya özlemini terk etmemiş,
yani sol memesinin altındaki ce-
vahir'l hâlâ ışıldayanlarda omuz-
larındaki sorumluluğu duysalar
gerek.
• • •
Bakırköy'ü örnek alalım. Ba-
kırköy'ü Bakırköylülere anlat-
manın anlamı yok. Eğer hâlâ o
ilçenin sınırları içindeyse Kar-
taltepe, Miha, Gıslaved, Ülker
grevlerini. direnişlerini izlemiş
ve yaşamış bir gazetecinin. ol-
sa olsa o günlerde henüz doğ-
mamış olanlara anlatacak bir
şeyleri olur. O da, eğer anaları,
babalan o şanlı günlen onlara an-
latmayı ihmal ettılerse...
Alın bakalım size tertemiz. kı-
sacık ve apaçık bir soru: Bakır-
köy'de kaç sosyalist var?
Leyla Tekül'ün hırslı, becerik-
li ve dürüst bir demokrat oldu-
ğuna kuşkum yok. Ama Bakır-
köylü seçmenin. CHP'nin, sos-
yalist ülküleri bir başka koldan
savunan sosyal demokrasinin
ülkemizdeki temsilcisi CHP'nin
lıder kadrolarına oylarıyla söy-
leyecekleri bir şeyler olsa ge-
rek.
Mehmet Başaran a sözüm
yok. Hele o Mehmet Başaran,
UNisan Haritası'nır\, Köy Ens-
titüleri üstüne yazılmış en güzel
destanın yazarı, öğretmen Meh-
met Başaran ise sözüm ne söz;
saygım, kucak dolusu sevgim
var. Ama Bakırköylü seçmenin.
DSPönderi Ecevit'e, birzaman-
lar seçım alanlarını, "Tekelleh
kuşatacağız! Toprakişleyenin, su
kullananın!" sloganları ile sars-
mış Karaoğlan'm bugününe oy-
larıyla söyleyecekleri bir şeyler
olsa gerek.
ÖDP'nin adayı Engin Akdağ'a
elbette sözüm yok. Söz ne söz.
Bakırköylü olsam oyum vardı.
Ama sorun Engin Akdağ soru-
nu değil. Aday karşılaştırması
yapmanın âlemi yok.
Koca Bakırköy ilçesinde, ken-
disini Türk, Kürt, Alevi, Sünnı. Sı-
vaslı, Sinoplu, Fenerbahçeli. Ga-
latasaraylı olarak tanımlayanlar
var. Ama sorulan, bir üstkim-
lik'tir. hatta en üst kimlik'tir.
Kısa ve açık: Bakırköy'de
kaç sosyalist var?
Seçımin ertesi günü bu ko-
nuda -ileride caymazsam- tek
satır bile yazmak niyetinde de-
ğilim. Seçim sonuçlarını gaze-
telerden okuyun, televizyon ka-
nallarından öğrenin. Yanıt odur
işte. "Ama bu seçimlerde şöy-
le oldu da, böyle oldu da, son-
racığıma zaten biz..." l-ıh. Boş-
verin.
Açık ve kısa: Bakırköy'de
kaç sosyalist var?
BIRBAKMA
SERVER TANİLLİ
IMainz'da Aşk Üstüne
Bir Söyleşi...
Mainz, Ren'in sağ yakasında, gelişmiş ticaret ve sa-
nayisinin yanı sıra. müzeleri ve tarihsel yapıları ile de
ünlü bir Alman kentıdir; Gutenberg'in doğduğu yer ola-
rak da bilinir. ilk görüşüm yıllar öncesine gider: Say-
gın aydınlarımızdan Alp Hamuroğlu'nun önayak ol-
masıyla, Namık Kemal'i 100. ölüm yılında anmıştık
orada; rahmetli Nermin Menemencioğlu da ara-
mızdaydı. Birkaç uğrayışım daha oldu. Geçen cu-
martesi günü de, fikir ve sanat dostu Mehmet Tun-
cel'in, çeşitli dernekleri bir araya toplayarak düzen-
lediği bir toplantıda buluştuk; Fakir Baykurt'tan baş-
layarak, kımi gözde aydınlar. arkadaşlar ve saygın bir
okur kitlesı beraber olduk.
Bahane, benim 65. yaş günümü kutlamaktı.
Toplantıyı kuruluktan kurtarmak için de, Mainz Be-
lediyesi'nin konferans salonunda, "aşk" üstüne bir söy-
leşi yaptım.
Niçin aşk üstüne?
Çünkü kir ve pas içinde yüzen bir dünya ortamın-
da, hele hele Türkiye'de, aklın ve düşüncenin hakla-
rı yenirken, aşkın, doğanın insana verdiği bu en yü-
ce duygunun üstüne daha da hoyratlıkla gidiliyor. Ya-
sak çemberi, aşk karşısında, öze\likle kız ve kadının-
ki söz konusu olduğunda, alabildiğine düşmanca.
Inanıyorum ki, geleceğin güzel ve insanca topJıımu,
her şeyden önce düşüncenin ve aşkın yasaklardan
kurtulduğu toplum olacak.
Padişah ferman yazsa
Seven sevdiğini alsa
diyor halktürküsü.
Ferman olacaksa bu yolda olsun!
Bütün bir halk edebiyatımız ve divan edebiyatımız,
başta şiire dayanır; onun da ana teması aşktır.
Doğu edebiyatlarının asıl niteliği de bu değil midir?
Ama nasıl da zenginlikle işlenmiş bizde!
Nasıl da insanca!
Çağdaş şiirimizde de, aşk, olanca zenginliği vegü-
zelliği içinde ele alınmıştır.
25 mayısta Maınz'dakı söyleşimde, Yahya Kemal
ve Nâzım Hikmet'ten başlayarak, birçok şairimizder)
örnekler sundum dinleyenlerime. Diyeceğim ki, ko-
nu aşk olduğunda, şairlerimiz apayrı bir söyleyiş ve
-bir bakıma- bir sorumluluk içinde. Duygu, dil ve sa-
nat adına, neleri var neleri yok, döküyorlar ortaya. Çağ-
daş şiirimizin, evrenseli en başta yakaladığı an, aşkı
dile getirirken söylediklerıyledir.
Pek güzel antolojiler de yayımlanmıştır Türk şiirin-
de aşk üstüne: Cemal Süreya'nın, Alpay Kabaca-
lı'nın. Erdoğan Söyümez'in seçkileri, ilk aklıma ge-
lenler oluyor.
Bir gün bir karıştırsanız onlan, hak vereceksiniz ba-
na.
Bir başka gözlemimi o gün orada da belirttim: Nâ-
zım Hikmet'e gelinceye değin, aşk, şairlerimizin gö-
zünde, sevenlesevilen, aşıklamaşukarasındabirol-
gudur. Nâzım Hikmet'ledir ki, şairin aşkı ile, daha in-
sanca bir dünya adına verdiği kavgası iç içe geçer,
diyalektik bir bütünlük kazanır: Şair, aşkını hatırlarken
kavgasını, kavgasını hatırlarken de aşkını dile getirir.
Ne güzel şey hatırlamak seni,
Sanalahtadan bir şeyler oymalıyım yine:. Tt- ,~\
bir çekmece • , v ; . l
biryüzük,
ve üç metre kadar ince ipekli dokumalıyım.
Ve hemen
fırlayarak yerimden
penceremde demirlere yapışarak
hürriyetin sütbeyaz maviliğîne
sana yazdıklarımı bağıra bağıra okumalıyım...
Ne güzel şey hatırlamak seni:
Ölüm ve zafer haberleri içinden,
hapiste
ve yaşım kırkı geçmiş iken...
Nâzım Hikmet'in, bir dönemdeki şiirlerinde böyle-
sine hünerle uyguladığı "aşk ve kavga diyalektiği"n\,
onun arkasından birçok şairimizde görmek mümkün.
Üç yıl önce 2 temmuz günü, Sıvas'ta, karanlık ruh-
lu ve bu arada aşksız insanlann, 37 canla beraber ate-
şe verdiği Behçet Aysan, Bu Aşk, Bu Şehir, Bu Ke-
der adlı şiirini şöyle bitirir:
Gidiyorum
bu şehri bu yağmuru
bu düşleri
bu aşkı bu kavgayı bu kederi
size bırakarak.
O kederi, bir taş gibi alıp bağrımıza bastık; o aşka
ve kavgaya ise hep sahip çıkacağız!..
Başbakan Yılmaz
soruşturma başlatb
TIRMIK/AYDIS ENGİN
ANKARA (Cumhurivet
Bürosu)-DYP lideri Tansu
ÇMer'ın örtülü ödeneğin yüz-
de 60'ını vanlış yere aktar-
dığına ilişkin begeleri oldu-
ğunu sövleyen Başbakan Me-
sut Yılmaz. başta kamu ban-
kalan. Tanıtma Fonu. Özel-
leştırme Idaresi olmak üze-
re birçok kuruluşla ilgili yol-
suzluk ve usulsüzlük iddi-
alanna ilişkin olarak soruş-
turma başlattı. \ılmaz kur-
maylanna. Çıller'in bılgı ver-
mek üzere Köşk'e çıktığı za-
man. örtülü ödenekten aüm-
rük birliği için harcama yar>
tığını söylediğini, ancak
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'ın gümrük birlığı
anlaşmasmın tartışma konu-
su edilen dönemden 3 ay ön-
ce olduğunu anımsatarak.
bunun kabul edilebilirbirge-
rekçe olmadığını bildirdiği-
ni söyledi.
Yılmaz. DYP liderinın.
örtülü ödeneği gece yansı
Merkez Bankası'nı açtıra-
rak çektiğini öğrendiğini de
kurmaylarına aktardı.
Yılmaz. önceki gün kur-
maylanyla yaptığı toplantı-
da Çiller'in örtülü ödenekle
ilgili bazı gerçeklerin ortaya
çıkmasını önlemek için ken-
dısini başbakanlıktan uzak-
laştırmanın yollannı aradı-
ğını söyledi. Çiller'in örtü-
lü ödeneği doğru yere harca-
madığını bıldiğini ve bunun
yaklaşık yüzde 60'ını da bel-
gelediğini bildiren Yılmaz.
"Örtülü ödeneğin yasalara
uygun kullanılmadıği orta-
ya çıkmıştır. Bir günde 100
milyan Türk Lirası, geri ka-
lanıda dövizolmak üzere250
milyar lira çekümiştir" de-
di. Yılmaz'ın. Başkanlık Di-
vanı üvelerinin gensoruöner-
gesinin oylamasından önce
bu belgelerin kamuoyuna
açıklanması yolundaki istek-
lerini "Sîj'aseten uygun ot-
maz" diye geri çe\ irdiği be-
lirtildi. Ancak. Yılmaz'ın
partisinden gelen baskılan
da dikkate alarak Çiller'ın
yasalara uygun olmadıgi sav-
lanan bazı harcamalannı ka-
muoyuna açıklayabileceği
kaydedildı.
56 triryonluk yolsuzluk
\'ılmaz. başta kamu ban-
kalan. Tanıtma Fonu. Özel-
leştirme İdaresi olmak üze-
re birçok kuruluşla ilgili yol-
suzluk ve usulsüzlük iddi-
alanna ilişkin olarak soruş-
turma başlattı. 30 dolayında
dosya bulunduğu belirtilir-
ken. özellikle Çiller ile eşi
Özer ÇUJer'in yolsuzluk ve
usulsüzlük iddialanyla bağ-
lantısınm araştınldığı öğre-
nildi. Alınan bilgiye göre
Yılmaz, Emlak Bankasfnda
56 trilyonluk yolsuzluk ya-
pıldığının belirlendiğini be-
lirterek. Emlak Bankası'nın
vandaş birşirketten arsa sa-
tın aldığı, daha sonra aynı
şirkete müteahhitiik hizmet-
leri verdiğini söyledi. Ayda
1 trilyonluk istihkakla bu şir-
kete 56 trilyon liralık ödeme
vapıldığını kaydeden Yıl-
maz. Halk Bankası'ndan da
bir gazeteye çok düşük faiz-
li 5 milyon dolarlık kredi ve-
rildiğini de belirlediklerini
açıkladı.