Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 28MAYIS1996SALI
12 DIZIYAZI
27MAYIS 1960DEVRIMI
(Diktadan Demokrasiye)
• Kara Kuvvetleri Kumandanı'nın koşullu
olarak bir ihtilale evet demesi, büyük
sevinç yaratmıştır. 'Dokuz Subay
Olayı'ndan sonra dağılan teşkilatın yeni
katılımlarla yeniden toparlanmasına hız
verilmiş ve kilit noktalara güvenilir
subayların getirilebilmesi için Milli
Savunma Bakanlığı Erkân Şubesi ele
geçirilmiştir.
• 1960 Ocak ayından itibaren DR ihtilale
gerekli ortamı hazırlamak için elinden
geleni yapmıştır. Sıkıyönetim ilanı,
muhalefet ve basına yapılan baskılar,
TBMM'nin 20 günlük tatile sokulması ve
ülke kaderinin 15 kişilik Tahkikat
Encümeni'ne teslim edilmesi, bardağı
taşıran son damla olmuştur. Kara Kuvetleri Komutanı Cemal Gürsel, Sadi Kocaş'ın ihtilal çağrısını, son çare olması koşuluyla kabul etmişti.
Gürsel'eihtilalçağnsı
7
958 yılının sonlarına doğ/ru Ce-
mal GürseLKara Kuvvetîeri Ku-
mandanlıeYnagetirilmişti. Ken-
disi orduda sev ilen. babacan bir
generaldir. Onun ihtilale davet
edilmesinı. "İhtilalin İçviizü"
adlı kitabında Abdi İpekçi \e ÖmerSami
Coşar şöyle açıklıyor:
"1959'un ilk ayının soğuk günlerinden
biriydi Sadi kocaş veOsman köksal. bir sti-
redir kafalannda olgunlastırdıkları flkri
gerçekleştirmeyi kararlaştınyorlardı. Ogü n
yağan kara rağmen Genelkurnıay 'dan çı-
kan iki subay. yürümekte beis görmemişler-
di. Vblda kocaş. arkadaşına şu haberi veri-
yordu: "Birkaç güne kadarCemal Paşa. Al-
manya'da yapılacak NATO tatbikatını ta-
kip etmek üzere sev ahate çıkıvor. Lisan bi-
len bir subav olarak Sadi Kocaş kendisıne
refakete memur edılmıştır."
kocaş'a göre bundan uygun bir fırsat ele
geçmez. Gerçi CemaJ Paşa'nın yaıunda Ge-
neral Mehmet Mete ile yaveri olacak. ama
12 gtin sürecek sevahat zarfinda nasıl olsa
yalntz kalmak imkânı bulunabiiir. kocaş.
bu imkânı elde eder etmez, Cemal Gürsel'e
açdmak ve ondan müsait bir tepki gördügü
takdirde resmen teklifte bulunmak kara-
nndadır. köksal. arkadaşının bu niyetini
destekuŞor ve neticesi merakla beklenen Al-
manya seyahati başlıvor.
O gün Nurnberg dolaylarında başlaya-
Sadi Kocaş
cak tatbikat alanına gidilecek... Dört kişilik
kafile. iki otomobile taksim ediüyor. Gene-
ral Meteik Gürsel'in vaveri arabâlardan bi-
rine. Gürsel ile kocaş diğerine biniyorlar.
Arabada Amerikalı bir binbaşı ve şoför
vardır. kocaş. bunlann Türkçe bilmedikle-
rini kontrol ettikten sonra Cemal Gürsel'e
ordu bünvesindeki aksaklık ve yolsuzluk-
lardan. ikridann subaylara reva gördüğü
küçük düşürücü hareketlerden dert yanı-
vor.
Osman Köksal
Cemal Paşa umduğundan çok doludur.
Tatbikatın hitmesine birkaç gün kalmış-
tır. kocaş. artık feklifi rahatça yapabilecek
hale gelmiştir.
Soğuk bir şubat sabahı aynı otomobil
kendilerini Nurnberg'den alıyor. kocaş. 27
Mayıs ihtilalinin hazırlanışında en önemli
adımıogün atıyor.
- Paşam. bir haftadır sizinle memleket
meselelerıni görüşüp. dertleştik Sizin de-
diğiniz gibi. bu gidişin bizi uçuruma sü-
Suphi Karaman
rüklediği muhakkak. Belirttiğinizgibi.ya-
kında vatandaşları birbirinedüşürecek kar-
gaşalar çıkabilir. Acaba bu durumda taraf-
sız bir kuvvetin memleketi felakenen kur-
tarması için hazırlıkh olması gerekmezmi'.'
Gürsel başını sallıvor. kocaş devam edi-
yor:
- Bu kuvvet ordu değil midir'.'
Gürsel yinebaşını sallıvor. Artıkişçok ko-
laylaşmıştır.
kocaş:
CemalGürsd'in mektupianCemal Cürsel iıı Milli Savunma
Bakaıu Eıhem Menderes e vazdığı
mektupf*):
"Aziz Vekilim;
Diin geeeki konuşmalanmızın ışığı
altımla. zalıâlini:v memleketi» hıızıır
ve istikran için alıııması lazını gelen
tedbiı\ ve kararlar hakkındaki
görüş/eri arz i'tmevi milli ve vataııi
bir vazife bilirim.
^ Savın Buşvekilin açıklanıalannı
'.dinledinı ve okıuhım. Bunlarda benim
düşihueleriınin kabıılüııe müsait bir
zenıin heniiz mevcul olnnıdıgı aşikcir
olarak belli ise de. geııe de
düşüncelerimin sizlere ibhığımn
zanıretine inann orıtm
Muhterenı lekilim, şu hukikati kabııl
etmek lazımdır ki. Kavseri
hadiselerivle başItH'ip son karar ve
feci olavlara kadar devam eden
vak alar. vatandaş ndntnda derin
tesirler ve hükümete karşı telafisi güç
hoşmıtsuzluklur yaratmıştır. Hele.
ordunun talebelere karşt akılsızca
kuUanılnıası. işiıı vahanıetini
arttırmış. ordu mensuplannda
hıtzıırsıızlıık ve güvensizlik hisleri
belirmiş, korkulan şey olmuş, ordu
poliıikaya karıştırılmıştır.
Savın Vekilim. bu ahval
küçiimsenecek. cebir ve şiddetle
geçiştirilecek şeylerden degildir.
Memleket, hükümet ve partinizin
düşıüğü müşkül vaziyeti kurtarmak
için sükünetli. fakat. ciddi ve cezri
tedbirler almak lazımdır. Bu tedbirler
şunlar olmalıdır:
1. Cumhurbaşkanı istifa etmelidir.
Çünkü. biitiinJenalıkların buzattan
geldiği hakkında memlekette umıımi
bir kanaat vardır.
2. Kabinede ivi kabul edilmeyen ve
kötı'i halleri biitiin memlekette
vavılmış bulunan zevat çıkartılmalı ve
veni kabine mutlak diiıiist. makul.
zorcu değil. adalet ve şefkat hissi
taşıvan kimselerden kurulmalıdır.
3. fstanhul. Aııkara valileri ve
emniyet müdürleh sür atle
degiştirilmelidir.
4. Ankara Sıkıvönetim Kumandanı
derhal degiştirilmelidir.
5. Son çıkarılan ve tahkik
komisvonlan kıtran kanun
kaldınlmalıdır.
6. Hapsedilmiş gazeteciler bir af
kanuını ile kısa zamanda tahliye
edilmelidir.
7. Son olav/arda tutuklanan
ögrenciler serbest bırakılmalı. ilim
miiesseseleri. veniden faalivete
geçirilmelidir
8. Şimdiye kadar çıkarılan biitiin
Ethem Menderes
anti-demokrutik
kaıntnlur vavaş
vavaş
kaldınlmalıdır
9. l'atandaşın
hürriyet ve eşiı
nnıamele hakkına
mutlak surette •
riayet edilmelidir.
10. Ordunun
meseleleri sür 'atle
halledilmelidir
11. Dın
istismaralığından
vazgeçilmelidir.
12. Suiistimaller
oluvor mu.
bilmivorum. Fakat
oldıığu hakkında
umıımi kanaat
mevcuttur Ve
nıilletin hükümete karşı
itinıatsızlıgına sebep olmaktadır. Bu
gibi kötülüklerin şiddetle bertaraf
edilmesi lazımdır.
13. Müstesna zamanlar ve giinler
haricinde, hükümet büvüklerinin
memleket gezilerinde sıın i büvük
vatandaş topluluklarıvla
karşılanmaları usulü terk edilmelidir.
Mııhterem Vekilim, bu yazdıklanm
asla. bir parti ve politika mülahaza ve
tesiri ile vazılmamıştır. Memleketin
durumunun bu tedbirlerin alınmasım
zanıri kıldıgına inandıgım için arz
edilmiştir. Sizlerin vatanperverlik ve
vicdanlarınıza hitap edivorum. lyi
düşününüz. ivi hareketleryapınız.
Memlekette çok şeyler yaptıgımz
muhakkaktır. Fakat. bu asla kâfl
degildir. Bu vapılan işleri müstemleke
işçileri de vapar. yapıvor ve
yapmıştır. Asıl mühim olan. toplumun
ruhunda vaşaına
şevk ve aznıinin
geliştirilmesi. huk
ve hürrive!
aşkının
kökleştirilnıesi ve
vatandaş
idrakinin viiksek
ve necip hislerle
donaıılnuısıdıı:
Olaylar. bu volda
dlmadığınızı
göstermektediı:
Ögrencilerin
hürriyet dııygıı.sıı
ile yaptıkları
masumane
tezahürata karşı
kıi alar sevk
edilmesi ve
onlann
milletin selameti için. hükümet ve
hatla partinizin kurtarılması için
dikkate alıııması lazımdır. Ve iatta
çok lazımdır. "
Savçılarımla,
3 Mayıs 1960
Kara Kuvvetleri Kumandanı
Orgeneral Cemal Gürsel
Eıhem Menderes 'e verilen bu
mektııptan, bir ciimle çıkanlmışiıı: O
ciiınle büyük bir olasılıkla şöyledir:
"O çekilmeli ve onun yerine, millet
tarafindan dalıa çok sevilen Başvekil
geçmelidir." Bu cümlenin. mektubun
Tedbirler Kısmı nın I 'inci
maddesinde olması lazıındırj**)
desıeğiyle. emnivet kuvvetlerinin ilim
yuvalannın içine kadar girerek
ögrencileri. profesör/eri ile herabeı:
coplarla ve kurşunlarla redip
(cezalandırmak) eımesi dünvada
görülmemiş çok feci bir şeydir. O
hengûmede (kavga) kız ögrencilerin
vürekler parçalavan çıglıklarının,
analar. babalar ve halk ruhunda
unutulmaz yaralar açtıgını
anlamamak. memleketin huzııru
bakımından, büyük bir hata ve lıazin
bir gaflet oldıığuna kaniim. Bizim
gençlerimizde hak, adalet ve hürriyet
dııvgularının gelişmesinden ve
kemalinden memnun olmamız lazım
gelnıez mi? htikbali hissiz. duygusuz,
müstemleke ruhlıı, yalnız maddeci,
bedbaht ınsanlara mı bırakmak
istivoruz'.' Savın Vekilim, manızatım
muhakkak ki, çok mühim ve hatla çok
ciir 'etkûranedir. Fakat, memleket için.
Orduya veda mesajı
Cemal Gürsel, aynı gün Kara
Kuvvetleri 'ne de bir veda mesajı
yollamıştır. Telsizle tüm birliklere
ulaştınlan mesaj şöyledir:
"K.K. Ankara - Konu: Veda
I. K.K.K.dan izinli olarak ayrılıyonım.
Bütün silah arkadaşlanma veda ederim.
2. Sizlere son sözlerim şunlar olacaktır.
Herşeye ragmen. ordunun ve taşıdığımz
ünifonnamn şereftni daima n'iksek
tııhımız. Şu sıralarda memlekette eserı
hırslı polittka havasımn, zararlı
tesirlerinden kendinizi korumasmı
biliniz. Ne pahasma olursa ohım
politikadan katiyen uzak kalımz. Bu
sözlerim, şerefli ordunun kudretli ve
memleketin kaderi için havati
ehemvıiyeü haizdir. Bütün gayretinizi
memleket müdafaası için lazım olan
kudretimizi arttırmaya ve onu enyüksek
dereceye çıkarmaya hasrediniz. Sizlere
inanıvor. son erden en biiyük
kıımandana kadar ciimlenizi derin saygı
ve sevgi ile selamiıyontm. Bu yazımın
en küçük biıiikleıv kadar ulaştınlmasını
hca ederim.
Cemal Gürsel Orgeneral K.K.K."
Dağıtım: Kara Kınvetleri birliklerine
telsizleyazılmışiır.
(*) Bu mektııp clikkatlice incelendiğinde,
yuımışak ve mygılı üshıbuna rağmen
oldııkça cür'etköraneyazdmış bir
iillimalom niteliği taşııltğı açıkça görüliir.
) lik.sek Adalet Divanı 'ndaki
sorgulamalannda. Bavtır ve Menderes. bu
mektııbu görmediklerini, Eıhem
Menderes. mektubun içeriginin ağırlığı
nedeniyle Adnan Menderes 'e ayak üstii
anlaltığım sövlemişti. Adnan Menderes,
bu ifadevi doğrulumış ve
cumhurbaşkamnın islifası istendiği için
üzerinde dıırmadığını ve gereken önemi
vermemekle gafler eltiğiıü söylemişiir (14
Şubal 1961 tarihli duruşma)
(**) 9 Mart 196! tarih ve 140 savıh KİM
dergisinin bildintiğine göre; Hükümeı
Başkanı Cemal Gürsel. Temsilciler
Meclisi üvelerine verdiği bir aksam
yemeğinde, vayımlanan meklup ile aslı
urasında bazı farklar hıılıındıığunu ve
aslının Yiiksek Adalet Divanı 'nda
oldıığııını beyan etmiştir. Gürsel demiştir
ki: ' Benim 27 Mavıs lan önce Ethem
Menderes e vazdığıın mektubun
vayımlanan şekli ile aslı arasmda ııluk
lefek bazı değisiklikler vardır. Bu mektııp
şimdi Yassıada da. Yiiksek Adalet
Divanı nın elindedir. Birtakım
arkadaşlarım hana bu mektubun uslını
Yiiksek Adalet Divanı 'ndan alınamı
söylediler. Ben Havır' dediın. Mektubun
aşlında Celal Bavar a bildiğiniz gibi
şiddetle çatıldığı hcılde Adnan Menderes e
avans verilmişrir. Ben. bu mektııhun
aslının ileride hana soruhnasım isledigim
için geri almadım Bana Adnan
Menderes e niçin avans verdiğinı
sorulmalıdır Bıınıın cevabını ben si:e
finuliden vereviın: O günlerde bir
çıknıazın içine girmiştik. Nereye gittiğiıni:
malııın değildi. Baslann ikisi de.
memleketi bir uçuruma doğru
götiirüyorlardı. Şavel ben mektubıınuia
ikisine de aynı şiddetle çalsavdım hiçbir
netiee alamazdıın. Zaten beni sevmeyen
adamları daha çok çileden çıkanrdım,
futdası da olmazdı. Halbukı laraflan
ikiye ayırmukta lavda gnrüvordıım. Adnan
Menderes. mahkeınede 'Mektııbu
okıımadım ' divor. Ben okuduğıına
eminim. Ama geıeğiniyapaeak vakit
bıılaınanııstır.
- Işte paşam. aynen sizin gibi düşünen
birçok vatansever subay var. Bunlar tehli-
keli günlenn yakiaşmakta oldugunu hisse-
dip hazırlıklara başlamışlardır. Başlannda
kuvvetli bir liderbulunursa, hazırlıklarda-
ha müspet bir yönde gelişebilir ve gerekti-
ginde müdahale daha ivi bir şekilde yapı-
labilir.
Aynı meseleleri vaktiyle Orgeneral Ne-
cati Tacan ilegörüştüklerini ve Tacan'ın teş-
kilatın başına gecmiş olduğunu anlatıyor.
Nihayet:
- Paşam. onu kaybettik ama sizi bulduk.
Cemal Gürsel, gülümsüyor:
- V'anm Sadi. banagüvensfbiiirsiniz. Yal-
nız şunu bilesınız ki. gerçekten müdahale
zarureti olmadıkça herhangi bir hareketi
tasvip etmem. Ihıilal son çare olmalıdır.
kocaş se\inçten paşanın ellerine sanlmış-
tır. Gürsel sonnor:
- Te^kilatınız geniş mi'.
1
- Evet pa^am. son derece güvenilir arka-
daşlardan kurulmuş çok geniş. kuvvetli bir
teşkilatımız var.
Aslında Dokuz Subay Olayı" ndan son-
ra dağılan reşkilartan o sıralarda tekrar
gruplaşmava başlavanlann sayısı üç dört ki-
şiden fazla degildir."
Erkân Şubesi ele geçiriliyor
K.ara Kuvvetlerı k.umandam'nın koşul-
lu olarak bir ihtilale evet demiş olması, bü-
>ük bir sevinç yaratmıştır 'Dokuz Subay
Ölayı'dan sonra dağılmış teşkilatın yeni ka-
tılımlarla toparlanması çalışmalanna hız
verıimış ve kilit noktalanna güvenilir ve iş-
birliği vapabılecek subayların getirilebil-
mesi için Milli Savunma Bakanlığı Erkân
Şubesi ele geçirilmiştir.
Erkân Şubesi'nin başında bulunan Os-
man köksal'm Muhafız Alayı Kumandan-
lığı natayıni ve Erkân Şubesi neSuphika-
raman'ın gelmesi ile yurdun birçok bölge-
lerine dağılmış olan eski üyelenn, Ankara
ve İstanbıırdakikritikyerleretayinedilme-
leri sağlanmıştır.
1960 Ocak ayından itibaren DP. ihtilale
gerekli ortamı hazırlamak ve hızlandırmak
için elinden geleni yapmaktan gerı kalma-
ınıştır. Sıkıvönetim ilanı. muhalefet ve ba-
sına yapılan baskılar. muhalif gazetelerin
kapatılması. Meclis tutanaklannın yayım-
lanmasına konan yasaklar. TBMM'nin 20
günlük tatile sokulması ve ülke kaderinin
15 kişilik Tahkikat Encümeni'ne teslim
edilmesi. bardağı taşıran son damla olmuş-
tur.
Cürsel izne ayrılıyor
25 mayısı 26 mayısa bağlayan gece ya-
pılması kararlaştırılan ihtilal, Ankara"daki
bazı hazırlıklardaki gecikmeler nedeniyle
26 mayıs gecesine ertelenmiş ve kansız ih-
tilal. 26 mayısı 27 mayısa bağlayan gece ya-
pılmıştır.
Ihtilal başanya ulaştıktan sonra, MBK
Başkanlığı'na getirilen Orgeneral Cemal
Gürsei ile ilgili bazı bilgilerin açıklanma-
sını gerekli görüyorum.
Gürsel, Kayseri'de tnönü've yapılanlar-
ia, 28-29 nisanda Istanbul ve Ankara"daki
ögrencı olaylan karşısında hükümetin tutu-
munu becenmemiş ve ordudan istifaya ka-
rar vermiştir. Kendısi zaten temmuzda yaş
haddinden emeklı olacaktır. Bir aylık izin
ahp Izmir'e gitmeye karar verivor. Emek-
liliğini orada bekleyecektir. Milli Savunma
Baîcanfna bir izin dilekçesi verivor. O gü-
nün şartlan içinde izin geciktiriliyor. Niha-
yet izin 3 mayısta geliyor. Cemal Gürsel. o
gün, biri Milli Savunma Bakanı Ethem
Menderes'e diğeri orduya iki mektup yazı-
yor.
Gürsel'in aynlışı. büyük üzüntü yarat-
mış ve oldukça ilerlemiş olan ihtilal. baş-
sız kalmıştır. Bu nedenle. Cemal Madanoğ-
lu. Sıtkı l'lay, seneral olarak son anda kad-
roya alınmıştır. Orgeneral Fahri Özdilek'e.
Al'bay Muzafler Yürdakııler tarafindan ya-
pılan tekiife. Özdilek Paşa katılmamış. fa-
kat bu hazırlığı hükümete de bildirmemiş-
tir.
Cemal Gürsel'in izin belgesini aldıktan
sonra. Milli Savunma Bakanı Ethem Men-
deres'e vermiş olduöu mektup ve veda bil-
dirisi. hükümette büyük tepki yaratmıştır.
Gerçekte. Cemal Gürselin çok cüretli ve
cesurca yazmış olduğu mektuptan sonra.
Ankara'da orduevinde kalması. hükümet
için de sakıncalı idi. Onun Izmir'e gidip
evinde kalması, gözaltında bulundurul-
nıasını da kolaylaştıracaktı.
Yarın: Tanklar yürüyor
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Gökhan Yalta'yı Anarken...
TÜYAP'ın düzenlediği 3. Ankara Kitap Şenliği kapa-
nırken içime bir hüzün çöktü. ikide bir anons ediliyor, ge-
lenlerin saat 19.00'da kitap şenliğini terk etmeleri iste-
niyordu. Kapanışta, bağbozumundaki şenlikler yoktu.
Kitaplar toplanıyor, paketleniyordu. istanbul'dan getiri-
lenler TIR'lara yüklenecek, Ankara'dan getirilenler yayı-
nevlerine, kitaplıklara geri götürülecekti.
23 mayıs günlü, "Ankara Notlan"nın sonunda şöyle
demiştim:
"Ankara'daki TÜYAP3. Kitap Şenliğisürüyor. 0/rGül-
geç'fe 'Domuzuna Yazılan, bir Ümit Yayıncılık'ta 'Ça-
nklılan, yeni kitaplarımı imzalıyorum. Okuharla söyleşi-
yorum. Çok kalabalık değilmiş, o/sun, çok keyifliyim!"
Telefonla konuşuyorduk, Hüsnü Göksel taşı gediği-
ne koydu:
- Anladık anladık, "Çok kalabalık değil, kimse gelmi-
yor, gelin de kitap a\\n"demek istiyorsun, bu bize açık
çağndır. Geleceğiz! Merak etme...
- Vallahi, onu demek istemedim dediysem de ı-ıh.
Kalktı geldi; baktım, "Gülgeç" Yayınları'mn önünden
sanki görmüyormuş gibi geçiyor. "Hüsnü Bey, Hüsnü
Bey burdayız" diye çağırmamı bekliyor. Yutar mıyım!
Döndü geldi, gülerek. Ne muzip adam!
VedatTürkali'yle ikisi, dünürdüler. Göksel'in kızı, Tür-
kali'nin oğlu ile evliydi. Muzaffer İlhan Erdost bir gün
Hüsnü Bey'e demiş ki.
- Efendim, Vedat Türkali'yle ikinız, İlhan llhan'da bir
ortak imza günü yapar mısınız?
Hüsnü Bey. böyle şeylerden hep kaçar:
- Canım, ben romancı değilim, öykücü değilim. Be-
ni kim tanır, kim gelir de kitap imzalatır filan dediyse de
Muzaffer bastırır:
- Birkez öyle değil, kitaplannız var; hem kendinizi de-
ğil, torunlannızı düşünün. Onlara bir anı bırakmak iste-
mez misiniz?
Gerisini Hüsnü Bey anlatıyor:
"Şimdi, biz Vedat Türkali'yle oturduk. Bana kim ge-
lir, sayrılanm, onlar da tümü bayan. Sağınlar, öğrencı-
lerim de öyle. Bayanlar, takmışlar takıştırmışlar, süslen-
mişlergelmişler. Vedat Türkali, okurlarabaktıbaktı, şöy-
le dedi:
- Hüsnü Bey, bir senin, bir de benim okurlara bak Al-
lahaşkınaü"
Vedat Türkali'nin kuyruktaki okurlan da Stalin bıyıklı
kişilermiş.'
Kitap Şenliği'nin yapıldığı "Altınpark", kör itin öldüğü
yerdeydi. Altınpark otobüsüne binenler, son durakta in-
dilerse, bir de yarım saat parkı.dolaşıp gelmek zorun-
daydılar. 81 yaşındaki Ferda Güley. Kitap Şenliği'ne
gelinceye değin perişan olmuştu.
Kitap Şenliği'nde bu yıl, gözlerim en çok Aziz Nesin'i
aradı. Geçen yılki gibi aramızda olsa ne olurdu?
"Domuzuna Yazılar"\r\ çıktığmı duyunca, muzip mu-
zip güldüğünü görür gibiyim. Fatoş Güney de Kitap
Şenliği'ndeydi.
Kitap Şenliği bittiğine göre okurlar "Domuzuna Yazı-
lar"\, kitapçılarda bulabilirler. Kitabın dağılmadığı iller
varsa. özellikle İstanbul'daki okurlar, "Yerebatan Cd.
Salkımsöğüt Sokak, 9/ö"de, Cağaloğlu'nda bulunan,
"Cumhuriyet Kitap Kulübü"nden isteyebilirier. ismail
Gülgeç'in tüm yayınları da Cumhuriyet Kitap Kulü-
bü'nden dağıtılıyor (Telefon: 0 212/514 01 95-96, faks
aynı). Aynca, İsmail Gülgeç'in telefonu: 0216/359 69
85.
"Çarıklılar" ile "Tılkiyle Kuyruğu"nu ise Ümit Yayıno
lıkian isteyebHirsiniz. Adresi: (Konur Sokak, 27/1 Anka-
ra, Telefonu: 0 312/419 38 26-27.)
• • •
Bugün Eskişehir'de, üç yıl önce bir trafik cinayetinde
aramızdan aynlan uluslararası fotoğraf sanatçısı Gök-
han Yalta ile eşi metin yazan Evren Yalta'nın sergileri-
ni izleyeceğiz. Gökhan Yalta'nın sergisini Eskişehir Fo-
toğraf Sanatçılan Derneği (EFSAD) düzenledi. EFSAD,
Eskişehir'de Sakarya Caddesi No: 26/1. Serginin açılış
saati: 18.30; serginin açılışında. Gökhan Yalta'nın ba-
bası Bahtiyar Yatta. annesi, kardeşleri, yakınlan da bu-
lunacak.
Serginin açılışına değin, ben yine Sakarya Cadde-
si'nde bulunan, Atatürkçü Düşünce Derneği'nde olaca-
ğım. Saat 19.30'da anma ve slayt gösterisi gerçekleş-
tirilecek ve Eskişehirli okurlara kitaplanmı imzalayaca-
ğım.
Gökhan Yalta ile eşi Evren Yalta, üç yıl önce, izmir'de
Torbalı ile Selçuk arasmda boş bir tankerin Gökhan Yal-
ta'nın Selçuk'a doğru giden arabasına vurması sonucu
yanarak ölmüşlerdi. Ölenler arasmda Yaltalar'ın köpeği
"Punto" da vardı. Trafik cinayetini işleyen tanker sürü-
cüsü Mustafa Özel (1940) önce kaçtı. sonra yakalan-
dı. Yananlan kurtarmaya çalışacak yerde kaçması. ba-
ba Bahtiyar Yalta'nın çok ağırına gitti, insanlık adına
utandı.
Selçuk Mahkemesi'nde dava, bir yıl sekiz ayı aşkın
sürdü. Bilirkişi raporları sürücünün aleyhinde, sanık yüz-
de yüz suçlu görünüyordu. Yargıç, duruşmada sanığa:
- Bak, iki kişiyi öldürmüşsün, bir diyeceğin var mı di-
ye sordu. "Pişmanım efendim, üzgünüm" dese, ceza-
sı daha da inecek, bundan da yararlanacak mıydı, bi-
linmez. Ancak sanık omuz silkti:
"İki kişi öldüyse ne yapayım" demek ister gibi karşı-
lık verdi:
- Hiçbir şey demem!
Sürücü Mustafa Özel'e yasalara göre 4 yıl ile 8 yıl ara-
smda hapis cezası verilebiliyordu. Bilmiyorum. belki
Mustafa Ozel adındaki sürücü dışarıda dolaşıyordu. Biz,
Yaltalar'ı anmaya gidiyorduk...
B U L M A C A SEDATYAŞAYA\
SOLDANSAĞA:
1/ Hüsnüniyet. 2/
tlkel benlik... Ok-
kanın dört yüzde
birine eşit olan
ağırlık ölçüsü. 3/ 3
Antılmış. saflaştı-
nlmış... Bir nota.
4/ Bir renk... Judo
ve karatede hare-
ketleri çabuklaştır-
mak için yapılan
bir dizi egzersıze
verilen ad. 5/ Bir 8
işi yaptırabilme g
gücü... Dingil. 6/
.Bir çeşit küçük salkımlı
üzüm. II Denizcilikte. ti-
nnket yelkenini açıp ger-
gın tutmakta kullanılan ha-
lat. 8/ Kumar oynatanm 3
kazançtan aldığı pay... Rey. 4
9/Kalın bükülmüş sicim...
Asker... Kanşık renkli.
VTKARIDAN AŞAĞIYA:
1/Halkdilindeyabani ıspa-
nağa verilen ad... Bir soru
eki. 2/ Kadastro hantala-
nnda parseîlertopluluğu...
Yaylı bir çalgı. 3/ Bakır. nıkel ve çinkodan oluşan gümüş
görünüşünde bir alaşım. 4/ Kır yaşamı içinde aşk konusu-
nu işleyen kısa şiir... Yunan mitoiojisinde aşk tanrısı. 5/ Ölü
gömülen yer... Nazilenn politikasındaGermen ırkından kim-
selereyakıştırılanad. 6/\'üksek rakımlı ülkelerdeturızm ve
dağcılıketkinlikleri arasmda yer alanyüriiyüşgezileri. 7/Ya-
n memnunluk belırten bir ünlem... Bir kıta. 8/ Güvenilir
kimse... Lzun omuz atkısı. 9/Anlam... Yaprakların düz ve
parlak bölümü.