Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 MAYIS 1996 CUMARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Sahipsiz, Örgütsüz Gençlik... Dr. ENGÎN ÜNSAL Eskı Türkıye Mıllı Gençlik Teşkılatı (TMGT) Genel Başkam 1 9 Mayıs 1919'da mazlum bır ulusunempervalızmekarşı ba- ğımvizlık savaşimını başlat- mak uzere Samsun a çıkan Mustafa Kemal \taturk, tutn dunyanın ezılen uluslannaor- nek olacak bır savaşımın meşalesını yak- mıştı dunvasıyasettanhındeyembırçağ başlatan bu sovlu gınşımın ardından ku- rulan genç Turkıye Cumhurıyetı nın bu önemlı gununu Turk gençlığıne armağan etmesıanlamlıdır -\taturk unounlu'Soy- lev'ııleOsmanlı ımparatorluğunun kulle- rınden yarattığı cumhurıyetı ulkenın gençlerıne emanet etmesı daha da anlam- fıdır Gençler bır ulkenın geleceğıdır Odun vermezkışıhklen. ınançlı yureklen ıleay- dınlık gunleronlann ellen ıle kurulacak- tır Ozellıkle Turkıye ıçın gençler onem- lıdır GençTurkıye bır yandan onuorta- çağ karanlığında boğnıak ısteyen kokten- cılerın obur \ andan onun toprak butunlu- ğunu >ok eimek ısteyen egemen guçlenn varlığınakar^ınayaktakaTabılmışve var- lığını surdurebılmıştır Bu ayakta kalı^ın ardında geçmış yıllarda gençlenn cum- hurıyete demokrasıye ve Kemalıst ılke- lere sahıp çıkışının yadsınmaz payı ol- muştur 1960"lı 7O'lı yıllarda egemen guçlere \e onların yerlı ısjbırlıkçılerıne karşı. şenat ozlemı çekenlere karşı Ata- turk ılkelennı bayraklaştırmış gençlerın \ erdıklen onurlu savaşım, o gunlerı yaşa- yanlann belleklennden sılınmemıştır Mustafa «.emarın bınbırguçlukle kur- duğu \e Turk gençlığıne emanet ettığı cumhunyetı sonsuza dek yaşatmak ıstı- yorsak 1996 yılında Turk gençlığmı çok yakından tanımak \e sorunlarını doğru tanımlamak zorunday ız Cumhurıyetı ve demokratık >onetımı. uygarbırtoplumolmanın ılk ve vazgeçı- lemez bır ılkesı olarak kabul etmek ve bu degerlendırmeye buradan başlamak zo- rundav ız Konuya boyle yaklaşarak y apı- lan ılk değerlendırmede karşımıza ılk çı- kan gerçek. ınsanın suratına bır kırbaç gı- bı şaklamaktadır 1950'den sonra kurul- maya başlayan ımam-hatıp okullannda bır mılyona yakın genç, cumhunvetın ıl- kelerını ve Ataturk'u reddeden bır vakla- şımla egıtılmektedır Bunun doğal sonu- cu olarak bu okullardan mezun olanlann cumhurıyetı ve Ataturk'u bayrak yapa- caklan soylenemez Devletın katkısi ıle yürurulen bu kasıtlı polıtıkanın 1996 vı- lında Mustafa K.emal'ın gençlerının han- gı konumda olduğunu ortaya koymaya ye- ter sanıyorum 12 Eylulaskermudahalesı ılebasjlayan talıhsız polıtık gelışmeler zıncın sonun- da ortaya gençlığınden korkan, onların Kemalıst ılkelerdoğrultusunda bılınçlen- mesıne kuşku ıle bakan ve gıderek genç- lerıne yabancılaşan siyasal kadroları ışba- şına getırmıştır Mustafa Kemarın gençlen bugun sa- hıpsızdır Gereklı onlemler alınamadığı ve gereklı yatırımlar >apılamadığı ıçın oğrenım çağındakı gençler egıtım ola- naklanndan yararlanaınamaktadır Oğre- nım çağındakı gençlerın arasında, oğre- nım kurumlan dışında kalanlann sayısı çok buy uktur Işsızlık en çok gençler ara- sında >aygındır Okuyamayan gençlenn bır meslek v e sanat becensı elde etmele- rı olanaksızdır Öğrenım kurumlan dışın- dakalan bır meslek \e sanat edınemeyen gençler arasında suç ışleme oranı ve uyuş- turucu bağımlılığı urkuten boy utlarda art- maktadır Dev letın gençlere okuma-yaz- mayı sevdırecek. okuma dlış.kanlığını yaygınlaştıracak. onlara ucuz kıtap vere- cek hıçbır çabası yoktur Koşe donmecı- lığın temel bır ılke olarak kabul edıldığı gunümuzde gençler ve sorunları yonetı- cıler ıçın hıç, ama hıç önemlı değıldır Mustafa K.emal'in gençlen bugun oy- lesıneyalnızkı sığınacakları vesorunla- nnı dıle getıreceklerı demokratık bır or- gutlen bıle yoktur 12 Eylul oncesindevar olan tum gençlik orgutleri, Ataturk'un adının arkasına saklanan, ama Ataturk ile ilgılı tum kunını ve gırişimleri amacın- dan saptırmakta bır sakınca gormeyen y ö- neticiler tarafından ve hiçbir yargı karan olmaksızın kapafılmıştır. Bunlann içinde en onemlisi Turkive'yı Avrupa Konsevi katında temsıl eden ve \taturk ilkelerin- den hiçbirodun vermeden savaşımını sur- durmuş olan Turkiye MillıGençlikTeşkı- latı(TMGT) idi. Bu'kuruluş, Av rupa Kon- sevi Gençlik Kuruluşu olan CEN\ C'nin yururme kunılu uyesi idi ve uluslararası diızlemlerde(platförmlarda) birçokTurk tezinin başan ile sav unulmas...Ja >adsına- maz katkılan olmuştu. TMGT, aynı za- manda Diınya Gençlik Orgıitü f\AA>) uvesi olarak Turk «ençliğinin sesini ulus- lararası alanda başan ile duvurmuştur. 16 yıldır Turk gençlığı, uluslararası alanda sesini duyurabıleceğı bır orgatt^,, yoksundur Gelmıs, geçmı^ hukumetlenn hıçbınsı. bu son derece önemlı konuya hıç eğılmemıs.ler ve Turk gençlığının de- mokratık orgutlenme gıbı bır sorunu ol- duğunun ayırdına varamamı>lardır • T Mayıs gunu Kadıkoy Meydanı'nda y as.anan olaylar konusunda Şasadışı or- gut işi' dıve çok ueuz değerlendırmelerle kolav çozum ureten polıtıkaolar. olayın toplumsal ve sıyasal yanını hıç kavra>u mamışlardır Hele bır partı lıdennın bu gençlerın psıkologlara gorunmesı gerek- tığı yoluadakı onerisi son derece duşun- durucudur Acaba bu lıder sı>asal ya^a- nıında ve ozellıkle 12 Eylul sonrasında, bır kez olsun gençlerın demokratık orgut- lenme hakkını dıle getırmıs. mıdır' Genç- lere orgutlenme hakkını tanımak ıçın hıç- bır gıns.ımde bulunmadan. gençlerın bu orgutlerde ulke sorunlannı açıkça tartı^a- bılme ozgurluğunu kabul etmeden, ulus- lararası alanda Turk gençlennın sorunla- ra çozum uretmesıne katkıda bulunmak- dan gelırdağılımınınevtbizlığınde ı^sız- lığın acımasızlığında ve yalnız kalmanın çaresızlığınde çarmıha genlmıs. gençle- rın bır psikoloğa gorunmesını onermek, ancak Dogu urunu solculuk anlayıs.ının geregı olsa gerek 1996yılında, Mustafa Kemal'in gençle- ri sahipsizdir. çaresizdir, tek başınadır ve orgutsuzdur. Bugunun gençbğı toplumu- nayabancılaşmıştır. Eğercumhuriyetiya- şatmakveeğergençlerimizın Mustafa Ke- ıraPin ozlediği gençler olarak yetişmesini istiyorsak gençliğın sorunlanna o/el ola- rak egiln^k zorundav ız. Her şeyden once ı>e gençliğın ulke çapında kırsal kesım- den ba^layarak orgutlenmesıne olanak ta- nıyarak bas.lamak zorundayız Gençler tarlalarda. ışyerlennde, unıversıtelerdeor- gutlenmelı bu orgutlerbırkonfederasyon çatısı altında toplanmalı vehemyurtıçın- de hem de y undışında gençliğın dınamız- mıneyon verılmelıdır Bu konuda A.taturk'un partısıne ve o partıde polıtıka yapanlara buyuk sorum- luluklar du^mektedır Gençlik sorunlan- na eğılmeyenler Ataturk ılkelenneıhanet ıçındeolduklannıbılmelıdırler Bu konu- da yapabıleceklen tek s.ev sokağa doku- len gençlerın psıkoloğa gorunmelerını onermekse Turk solunun geleteğınden cıdden endış.e etmek gerekır ARADABIR SUPHt KARAMAN "Samsun'a Çıkmak" Gunümuzde Samsun'a çıkmanın anlamı nedır? Bu anlam sıyasal ve toplumsaldır 1919 ve sonrakı yılların ortam ve koşulları ıncele- nınce, "Samsun'a çıkış"ın ayrı ve ozenlı bır kavramı oluşturduğu gozlemlenmektedır Burada sozcuklenn yalın anlamı, eylemsel surecın yoğunluğu ıçensınde, bıreysellıkten toplumsallığa taşarak bır kavram oluş- turulmasına yonelmıştır Bu bağlamda "Samsun'a çıkış" ulusal kurtuluşun ve toplumsal başanlarzıncınnın başlangıç noktasıdır. Toplumsal ve sıyasal yokoluş ortamının durdurulma- sının amaçlanışıdır En onemlisi de olumsuzluklara ve aymazlığa bır başkaldındır Ulusal Kurtuluş Savaşımızın ve Ulusal Demokratık Devrımlerımızın onderı Gazı Mustafa Kemal Ata- türk, sekız yıl sonra, 1927'de, yapılanları tarıhe bel- geleştınrken, "Soy/ev"ıne, "19 Mayıs 1919'da Sam- sun 'a çıktım" dıyerek başlamıştır Altı gun suren ko- nuşmalarının sonunu da "Ey Turk Gençlığı 1 " dıye başlayan seslenışıyle "Turk ıstıklalının ve Turk cum- hunyetının sonsuza dek korunmasını "ısteyerek ve yapıtını gençlığe emanet ederek bıtırmıştır Atatyrk. un yapıtını gençlığe emanet etmesı bu ya- pıtıfl%Qrt?Kh ve sonsuza dek korunmasını sağlamaya yon#kysw^ngoru ıdı Toplumsal oteylarda yon belır- leyebılen, geleceği orgutleyan, doğru ve temel ongo- rulen geleceğe taşıyan devlet adamlan tanhın sayfa- larında olmezleşırler Ataturk yapıtını gençlığe ema- net ederek bu orunu kazanmış ender lıderlerden bı- rısıdır Tanh ıçınde bugunden yarına en degerlı kop- ru gençlıktır Gençlıkten gençlığe devrımler sureklılık kazanırlar Öte yandan ulusal ıstencı sımgeleyen 23 Nısan'ın Çocuk Bayramı yapılması, ulusal guçlerı bırleştırerek etkınlığını amaçlayan 19 Mayıs'ın Gençlik Bayramı'na donuşturulmesı Ataturk'u ve yapıtını aynca evrensel- leştırmışttr Bırıncı gorev olarak bağımsızlığın ve cumhurıyetın sonsuza dek korunmasını gençlığe emanet eden Ata- turk, o eşsız onsezısı ıle gelecekte olabıleceklere de değınmıştır. "Bağımsızlığına ve cumhunyetıne kıymak ısteye- cek dış duşmanlaryurdun butun kalelennı almış, bü- tun tersanelennı ele geçırmış ve yurdun her koşesı- ne gırmış olabılırler" demıştır "Daha kotusu yurtıçınde de aymazlık, sapkınlık ve hayınlık yapacaklann olabtleceğını, bunlann kışısel çı- karlannı duşmanlann sıyasal emellenyle bırleştırebı- lecelerı "nden soz etmıştır "Gelecekte senı bu gorevden yoksun bırakmak ıs- teyen kotu kışıler de olacaktır" uyansında bulunmuş- tur Ve sonunda "Bır gun bağımsızlığını ve cumhu- nyetını savunmak zorunda kalırsan, ıçınde bulundu- ğun ortamın olanak ve koşullarını, olumsuzluklannı duşunmeyeceksın", "Bu olumsuz ortam ve koşullar- da bıle odevın, Turk bağımsızlığını ve cumhurıyetını kurtarmaktır" demışlerdır Goruluyor kı Ataturk'un gençlığe seslenışı, yapıtını koruyacak bır dızı eylem planını da ıçermektedır Bu bır surekiı devrım ıdeoiojısıdır Ataturk'un yapıtının temel oğelerı bağımsızlık ve cumhunyettır Ozgurluk ve bağımsızlık (Hurnyet ve Is- tıklâl) benım karakterımdır dıyen tarıhsel kışılığın ba- ğımsızlığı tam bağımsızlık olarak cumhurıyetı de la- ık ve demokratık cumhunyet olarak algıladığında kuş- ku yoktur O zaman ekonomık ve sıyasal bağımsızlı- ğımızı zedeleyen her oluşumu kalelere ve tersanele- re yonelmış gırışımler saymak, bu yolda ışbırlıkçılenn de var olabıleceğını duşunmek ve şerıat - hılafet oz- lemcılen ıle ozgurluklere karşı baskı kullanılmasını da cumhurıyetın laık ve demokratık nıtelıklerıne yonelmış saldırılar saymak Ataturk'un Gençlığe Seslenışı'nde- kı açıklamalara uygun duşmektedır Samsun'a çıkma- nın gerek ve anlamı bu çerçevede ırdelenmelıdır Çağdaşlaşmanın ve laıklığın duşmanlan Turkıye halkının mutlu geleceğının de duşmanıdırlar Demok- ratıkleşmeyı ıstemeyen ozgurluk karşıtlan, cumhun- yet duşmanlığı yapmaktadırlar Ekonomık bağımsız- lığımızı zedeleyenler emperyalızmın raylarını doşeye- rek ulusal tam bağımsızlığımızın da duşmanıdııiar Surekiı devrım ıdeolo|isı, Ulusal Kurtuluş Savaşı ve Cumhunyet donemı kazanımlarının korunmasını zo- runlu kılmaktadır Bağımsızlık, cumhunyet, laıklık ve demokrası korunacak devrımcı kazanımların başın- da gelmektedır Bu kazanımlar ıçten ve dıştan saldı- nya uğrarsa, zayıflatılıp yok edılmek ıstenırse ışte o zaman, Ataturk'un Gençlığe Seslenışı doğrultusun- da olarak, bağımsızlığın ve cumhurıyetın savunulma- sı gerekecektır Bu savunma, bulunulan mevzılerde yapıiabıleceğı gıbı ışe yenı baştan başlayarak da yu- rutulebılır Işe yenı baştan başlamanın en doğru ola- nı da "Samsun'a çıkılarak" yapılmasıdır "Samsun 'a çıkış" çağdaş ve devrımcı bır ozlemdır Kemalızmın sıyasal ve ılerıcı bır atılımıdır. Ataturk'ten ve devrımlennden yana olan guçlenn bırlıktelığıdır Gunümuzde Samsun'a çıkmanın anlamı, Turk ba- ğımsızlığını, Turk cumhurıyetını ve Ataturk devrımle- rını sonsuza dek korumak ve kurtarmak ıçın verıle- cek ugraştır Bu yolda yapılmış ve yapılacak olan çağ- rıdır Evet, Devlet Küçülmeli, Ama... Dr. ALPER AKÇAM S on günlerde, uzennde çok yazıldı. çok konuşuldu Ozelleşjırme, devletın ekonomık yaşam ıçındekı payının azaltılması, toplum ıçın bır kurtuluş, hükümet programlannda buyuk bır atılım. ekonomık darbogazdan çıkışın reçetesı gıbı sunuldu lletışım olanaklannı ağırlık- la elınde tutan. ter>vıklı. desteklı, promosyoncu ba- sın organlannca bol bol propagandası yapıldı Sonra ozelleştırme yapılan kamuya aıt bazı yer- lerde toplum bınkımlennın kışı veozel kurumlar- ca yağmalanmasını ızledık Tartışmalar ve ozelleş- tırme gınşımlen süruyor Olay. kışısel katkılarla oluşmuş SSK gıbı ozel kuruluşlara kadar uzandı Tartışmalarda en çok dıkkat çeken nokta. halk- tan, çalışandan yana olduğunu soyleyen kesımler- dekı belırsızlık. şaşkınlıktır Ozelleştırmeye, top- lum bınkımlennın yağmalanmasına karşı olmak 'tstemezûk!' yollu yenıçen bagırtısıyla olmuyor Sosyal demokrat partılenn, meslek orgutlennın, hatta sosyalıstlenn konuyla ılgılı bır seçenek, an- tıtez gelıştırme çabası gozlenemıyor 'Kamuda kalsın', "devietin görevi' gıbısınden ıtırazlann yet- meyecegı, tanhsel gelışım ıçınde bulunulan du- rumdan anlaşılmaktadır Cumhunyeün kuruluşuyla bırhkte yabancı eko- nomı ve sermayeyle rekabet gucu olmayan yerlı sermayenın başaramayacağı açıkça bellı olan ana gereksınım dallanndaşekerden demır-çelığe 'de>- letçi' polıtıka ıle fabnkalar kurulmuş, bır yandan da devlet olanaklan ıle yaygın eğıtım, sağlık hız- metlen sunulmuş, yaygınlaştınlmıştır Bazı kesımlerce 'sosyaüst'bır uygu^ımaymış gı- bı gostenlen bu polıtıka. bır vandan da yerlı ser- mayenın guçlenmesı ıçın olanaklar hazırlamış ve 1946 vılından sonra sıyasal ergınlığıne ulaşmış gozuken 'karşı-devletçi" fınans guçlert. ıktıdan bız- zat almaya yonelmışlerdır Taşra tetecı-bezırgân- lıgını aşın rahatsızeden Koy Enstıtulen'nın kapa- tılması. 'devletçi' gozuken kesımlenn ılk yenılgı- sı ve hatta teslımıyetıdır Devletçi CHP ıle lıberal Demokrat Partı'nın o zamanlar ba^layan mucade- lesı, gunümuzde başka dd ve >ekıllerle surmekte- dır 27 Mayıs 1960'ta polıtıka dışındangelmış'dev- letçi' guçlenn kısa suren egemenlığı 'sağlık hiz- mederinin sosvalleştirilmesi' gıbı çok ılen ve sos- yal yonlerı ağır bd^dn ddımlarla otuz altı v ıldır vok edılmeye çalışılan ozgurluk ortamıylaızbırakmış- tır Daha sonrakı donemlerde de çalışan kesımler- den, halktan vanaolan bırçokyasa ve vonetmelık. genelde bır mucadele sonucu değıl. 'devletçi' ge- leneklı partı tarafından çıkanlmıştır 12 Eylul 1980 sonrasından gunumuze uzanan sureç ıçensınde pek çok ekonomık ve sıvasdl ge- lışım yaşandı 'Devletçi' anlayış şaşkın durumda program ve polıtıka belırsızlıgı yaşıyor 'Libera- Kzm', kazanmtş gozukuyor. En onemlisi. karşısın- da duracak somut pohtıka yok 1 Bu arada finans- kapital yapısı ıçındeendüstn yatırımlanna aynlan pay azaldı Banka ve şırket sermayelen, neredey- se tamamen 'parayla para kazanma' alanına, ya- nı modern tefecılığe kaydı Yabancı sermaye acen- telığı, yerlı sermayenın en çok sevdığı ış oldu Dı- şa bağımlı ekonomı, demır-çelıkten hayvancılığa Savarona Dramı Tekrarlanacak mı? S ayın Kültür Bakanı'nın dıkkatıne. 19 Mayıs Bayramı Duşünüyorum Geçen yıl 19 Mayıs'ta tanhı çarpıtan bır toren yapılmıştı Ataturk'un Savarona Yatı nı satın alarak K.aradenız gezısıne çıkan gemı sahıbının. 19 Mayi\"ta Samsun'a da geleceğını ögrenen ıdarecıler ve Ataturkçü Du^unce Derneğı mensuplan gemıde bır kokteyl duzenlemışlerdı Törene gelınce. Ataturk'un bûstu Bandırma Vapuru yenne, Savarona Yatı'ndan alınarak temsılı şekılde Cumhunyet Meydanf ndakı Ataturk'un 19 Mavıs 1919 da Anadolu harekâtını başjatmak üzere çıktıgı v e konuk kaldığı eve getırılmesı gerekırken. tarıh ıkıncı kez çarpıtılarak fuar ıçındekı Ataturk galensıne getınlmıştır Yıllardırbakımsızlık ve ılgısızlıkten harap bır duruma gelen Gazı Müzesı'nın boyle bır torene kapılannı kapamış olması acı bır gerçektır Oysa vıllarca Samsunlu motorculann motorlanndan alınarak, llkadım \nıtı nın bulunduğu yerden kıytya çıkanlıp denızcılenn kollannda Gazı Müzesı'ne verle^tırılenbust geçen y ılkı torende yukarıda açıklanan şekıldeyer değıştırmıştır 1995 yılı butçesınden kışısel çabamla muzenın onanmı ıçın 10 mılyar lıra odenek çıkanlmasını saglamıştım Bu para da Samsun Valılıgı'negelmı^tı Ancak bır yılı aşkm bır suredır kı henuz bır çıv ı dahı çakılmamıştır Samsun basınının ve butun Ataturkçû Samsunlulann arzu, gavret ve ımza kampanyalanna karşın bır sonuç alınamamıştır Şımdı. Sosyal Devlette Paralı Eğitim! 1 3Mayib 1996 gunuba^layın 15 Mıllı Eğıtım Surasf nın ılk gunu ertesı basına yansiyan ılkhaber >u "Şuramn açıhşını \apan Başbakan Mesut V ılmaz. orta v« vııksekoğretim paralı olmalı dedi." Bir şeyin nedenini öğrenmeyi. kral olmaya yeğlerim (Democritos) Bu haberı okuyunca. kendı kendıme toplumu buna da alıştırmayı basardılar dedım Öyle ya. yuksekogretını yok katkı payı yok harcı derken zaten paralı hale getınldı Şımdı sıra ortaogretımle bır sure sonra da ılkogretımde "Okullann sorunlan çok, devlet oğrehm gıderlennı karşılavamıvor. oğrenci başına 50 000'er lira odense ne çıkan. gibi gerekçelerle toplumun buna alıştınlıvor olması. uzerinde durulması gereken bir başka yonüdur. Konuyu valın bır bıçımde hukuka uygunluk yonunden ıncelemeye kdlkarsak anayasanın 2 maddesındekı "Turkiye Cumhuriyctinin sosval devtet" olduğu 42 maddesındekı "kimsenın eğitim ve oğrenm hakkından yoksun btrakılamayacağT ılkoğretımın kız \e erkek vurttaşlar ıçın zorunlu ve parasız olduğu. 1739sayılı Mıllı Eğıtım Temel Yasası'nın4 maddesındekı arkadaş YAYINEVİ NDEN DOSTLARINA BÜYÜK BİR ARMAĞAN DAHA! UYGARLIĞIN SEYİR DEFTERİ JVCiARLIGIN SEVİR DEFTFRİ 1. Ifamur • 293 sayfa • 350.000 H (Server TanJUI nin Önsözfl ile) Doç. Dr. Çağlar TUNCAY Eskı Yünan'dan Ronesans'a; tekerleğm icadmdan buharh makinaya; kağıdın bulunuşundan matbaaya; Monalisa'dan Ahi Evran'a; Heraklitos'tan Descartes'e; El-Mesudi'den Colombus'a; tarih felsefesinden kimyaya; elmanm gizli tanhinden uzaym eğhliğine insanlığın binlerce yühk seruvemnı sıcak bir oyku havasmda okuyacaksmız. Insanlık tarıhinin dehlizlerinde hayretten hayrete sürüklenerek tadına doyulmaz bir yolculuk yapacaksımz. YAYINEVİ Mıthatpasa Cad. 28 A-C D Yenısehır / ANKARA Tlf: İM< . Fak<, : 4 35 60 57 buyılkı 19 Mayıs kutlamalannda yenı bır Savarona Yatı dramı ıle karşıla!?mamak ıçın, bu satırldrı kaleme almak gereğını duydum Kultur Bakanımız Sayın AgâhOktay Güner'ın de bu konuv a hassasıyetle egılmesını dılıvorum FaalaAtabek Samsun Gazı Muzesı Ilk Fahn Muduru "Eğitim kunımlanmn dil. ırk, cınsiyet \e din ayrımı gozenlmeksızın herkese açık olduğu". 7 maddesındekı 'temel eğjtim gormenin her Turk yurttaşının hakkı" olduğu 22 maddesındekı "ilkoğretimın kız ve erkek butun yurttaşlar içın mecburi, devİet okullannda parasız" olduğu. 222 ^ayılı ılkoğretım ve eğıtım yasa>.ının 2 maddebindekı "ilkoğretim çağında bulunan kız ve erkek çocuklar ıçın mecbunve devlet okullannda parasız" olduğu hükumlen karşımıza çıkmaktadır Once bagı^ çeşıtlı kayıt parası dıploma parası bayram törenı gıderlen adlan altında çeşıtlı paralar toplanarak ışe başlandı, sonra katkı pav ından soz edıldı ve ^ımdı gelınen noktada toplumun buna alı^tırıldığı du^unulerek. yurûtme organının başı tarafından eğıtım ve oğretımın paralı olması gerektığı dıle getınlmektedır Boyle duşunuluyorsa yukarıda sayılan ve ılgılı tum hukuksal mevzuatın da buna gore uyarlanması daha durustçe bır tav ır olacaktır Orneğın anavasanın 2 maddesı "Turkiye Cumhuriveti sosval dev let değildir, eğitim ve oğretim hakkı konusunda paray ı veren duduğu çalar" bıçımınde duzenlenmelıdır Soylermısınız. eğıtım ve oğretim ve saghk hızmetlennı paralı yaptıran bır dev let sosyal devlet olarak nıtelendmlebılır mı' Banu Dalgıç Çangı Hukukçu Arif-'Mi Çangı Hukukçu PENCERE İki Partinin İki Başı tum alanlarda egemenlıgını pekıştırmeye uğraşı- yor Japon, Alman, ltalvan şırket bavraklan. mon- tdjcı fabrıka çatılannda. satış mağazalannda gurur- la dalgalanıvor Tekel di:,ı »ermayenın geleceği tehlıkede. bırer ıkışer fabnkalar kapanıyor ışsızlık artıyor, sıgor- tasız. sendıkasız mılyonlarca çalışan ekmek paha- sına, ta^eron ^ırketlerde vaşam surduruvor Gozu kapalı. buyuk nutuklarla atıldıgımız. yerlı uretımın can du^manı olacak gumruk bırlığı ıçınde tek dı- renebılecek sektör olarak gozuken tekstılın bıle geleceği karanlık Çunku. tarım ve hammadde kaynaklannda kapıtalıst ışletmecılık ya da uretıcı orgütlenmesı yok Ulkesını ınsanını duşunenlenn şapkalannı on- lenne kovmalan 'istemezûk!' demey ı bırakıp he- def. program, polıtıka belırlemelen gerek' Yanndan tezı yok tanmda hayvancılıkta uretı- cı orgutlenme seferberlıgı ba^latılmalıdır Devle- tın kooperatıf ve uretıcı bırlıklerı uzenndekı olum- suz ve gereksız 'yoneticı atama' ıslevı kalkmalı- dır Sağlık ve sosyal guvenlıkte ılk adımda katkı- da bulunanların ozerk vapılanması saglanmalıdır Agır sanav ıde Karabuk kardemırorneğınde oldu- ğu gıbı ozel sermayeden çalışanına ortaklık sağla- van, guç bırlıgı. el bırlığı ıle y uruyen kuruluşlar an- tınlmalı. gelı^tınlmelıdır Evet' Devlet kuçulmelı. ama ozerk, demokratık guç bırlığı, üretım bırlıgı büyümelıdır' Fabnkala- nkapanmış^tanmı.hayvancılıgıolmiişbırgerKSo- murge ulke almak ıstemiyb'rsak. bûyük lceBneıi 1 ' çevreleven varo> olumsuzluğunu y aratan goçü dur- durmay ı amaçlıyorsak. en uzak kovden başlayarak uretımve demokrası örgutlenmesını sağlamalıyız Bu gorev. kapıtalıstmden ışçısıne. koylüsune ka- dar tum ulkenmdır! • •• iki partıden bınncısı ANAP Ikıncısı DYP Eğer 12 Eylul 1980 askerı darbesı olmasaydı, bu ıkı partı var olmayacaktı Bırıncısı 12 Eylul'un uzantısı olarak kuruldu, ıkın- cısı 12 Eylul'e tepkının urunu ikısı de merkez sağda yer alıyor 2 Vıncı yuzyıla yaklaşan Turkıye'nın partıler dünya- sında sag sağla, sol solla uğraştığından, bugun ANAP'la DYP arasında kıyasıya bır meydan savaşı var Anlamı ne bunun? • ANAP'ı, 12 Eylul hukumetının ekonomıden sorum- lu Devlet Bakanı Turgut Özal kurdu. Bu partı 1983'ten 1987'ye kadar yasaklı bır Turkıye'de dedı- ğı dedık, otturdugu duduk ıktıdar oldu 1987'de ya- saklar kalkıp Süleyman Demirel polıtıkaya gmnce, hem ANAP ın hem de Turgut Ozal'ın sonu bellı ol- muştu 1989'daOzal partısını kullanarak Cumhur- başkanlıgı'na atladı ANAP boşlukta kaldı lıder gemıyı terk etmıştı 12 Eylul yasakları geçerlıyken Ozal, ANAP'ı dort eğılımı yapısında toplayan bır 'merkezpartısı' kımlı- ğıyle kurmuştu O donemde ış kolaydı, yasaklı par- tılerın yasaklı lıderlerı polıtıkaya gırdığı gunden baş- layarak ANAP'ın merkez partısı kımlıgıyle ışlevı kal- madı Bu partıyı Ozal'dan devralarak merkez sağa oturtan lıder, Mesut Yılmaz'dır 12 Eylul donemınde açılan butun partıler kapandı yalnız ANAP yaşıyor Yılmaz'ın başansı bu1 „ » .*v -A • * DYP'nın kuruluşu, 12 Eylul'e karşı merkez sağda oluşan tepkının orgutlenmesıyle gerçekieştı DYP'nın kuruluşu savaşımı ve ıktıdara tırmanışı, Süleyman Bey'ın polıtıka yaşamında en başanlı do- nemıdır Özalcı ekonomı modelı, kentlerın gobek ta- kımını ANAP'a baglamıştı Buyuk sermaye karşısın- da DYP daha çok kırsal kesımlerde orgutlenerek ık- tıdar savaşımını yuruttu Süleyman Bey, uzun bır yuk katannı çeken guçlu bır lokomotıf gıbıydı 1991 'de başbakan olduğu zaman umulmadık bır olayın kendısını bekledığını bılmıyordu, Ozal gozle- rını yaşama kapayınca, Çankaya yolu Demırel'e açıl- dı DYP başsız kalmıştı Erkekler partısının taşraya dayanan govdesıne kentlı bır bayanın başı oturtuldu • DYP bugun ne çekıyorsa, başından çekıyor ANAP'ın başında cıddı bır kışı var.. DYP'nın başı uçuk Her ıkı partinin sandıktakı oyları eşıt Her ıkı partıyı kuran lıderler, bugun partılerının baş- larında değıller Her ıkı partı de dunya goruşu, ıdeolo]i, çıkar ortak- lığı, ekonomık yaklaşım bakımından bırbınnden ay- nlamayacak ık<z kardeşlere benzıyorlar lıberalızme donuk.. ' kapalı jaşı, Başbakanlık koltuğunday- ken yaptığı olmadık ışlerın ceremesını, partısının sır- tına vurmuş, ne yapacağını da şaşırmış.. • DYP ağır bır bunalımın çukurunda yaşıyor, hıçbır partı boyle bır genel başkanı uzun sure sırtında ta- şıyamaz Ama ufukta bır seçenek de gorunmuyor MERT ALİ BAŞARIRin MAL VARLIĞI SERGİSİ TÜYAP 3. ANKARA KİTAP FUARI 18-26 Mayıs 1996 X & X Yayınları Mehmet Ali Aslan SABANCI'YA M E K T U P K u r t S o r u n u P K K R e a l ı t e s ı Sosyalızmın Geleceği BILKENT UNI\TRSÎTESt MUZİK VE S\HNE SANATLARI FAKbLTESİ TIY\TRO BÖLÜMÜNE OZEL YETENEK-BURS-KABUL SINAVLARIYLA ÖĞRENCİALINACAKTIR • \da\ kayıtları 20 \la\b - 5 Hazıran 1996 tanhlen arasında fakulteden sağlanacak Baş\-uru Formu") la) apılacaktır • Posta ıle ka>ıt yapılabılır • Bınncı aşama kabul sınavı 6-7-8 hazıran tanhlen arasında tkıncı aşama kabul sma\ 127 hazıran tanhınde vapılacaktır ADAY KAYDI İÇİN GEREKLİ BELGELER • İkı adet fotoğraf • Nufib hu\ ıv et cuzdanı orneğı t OSS •»onuı, belgesi • Oğrenım durumu belgesı Bılkent Lnıversıtesı Muzık \e Sahne Sanatlan Fakultesı Tıvatro Bölümu 065 u Bılkent - \NltARA Tel |312)26642 30