Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
* NİSAN 1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLERAİTlJL»İJJ.l_L/İJJ.t
1050 adet trafonun piyasa bedelinin çok üzerinde satın alındığı, komite raporuyla belgelendi
TEDAŞ'ta trafo yolsuzhığu
Ginümüzün iki
biiyük sıkıntısı
• NİĞDE (Cumhuriyet) -
/itetürkui Düşünce
Derneği nin düzenlediği
'Demok-asi \e Özgürlük'
konulu konferans büyük ilgi
gördü. Nığde Üniversitesi
Derbent Kampusu
K.onferaas Salonu'nda
düzenlenen konferansa,
gazetemız yazan Prof. Dr.
Toktamıs Ateş konuşmacı
olarak katıldı. Ateş.
Türkiye'nin cumhuriyet
dönemindc yaşadığı
sıkıntılardan söz ederek
"Günümüzde iki büyük
sıkıntı yaşanmaktadır.
Bunlardan birincisi Misak-ı
Milli sınırlannı bölmek
isteyen etnik yapıya dayalı
Güneydoğu terörü, diğeri
rse laik cumhuriyetı yıkıp
şeriatçı düzen oluşturmak
isteyenler. Toplumumuz
Misak-ı Milli sınırlannı
bölmek ısteyenlere karşı
örgütlenmeli" dedi.
Özal'ın 3. ölüm
yıldönümü
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkiye
©umhuriyeti'nin 8.
Cumhurbaşkam Turgut
Özal, ölümünün üçüncü
yıldönümü olan 17 nisanda.
fcurucu gcnel baskanı
elduğu ANAP tarafından
törenlerle anılacak. Özal'ın
ücüncü ölüm yıldönümü
için ANAP'ın Propaganda
ve Seçim Işlennden
Sorumlu Genel Başkan
ğfordımcılığı bır anma
programı hazırladı.
Program çerçevesinde, 79
Hden Istanbul'a gelecek
plan ANAP'lı gençler.
berabcrlerinde getirdikleri
toprağı, yann Özal'ın
anıtmezanna serpecekler.
Özal'ın yaşamını yitırdiği
17 nisanda da Istanbul ve
Ankara'da iki ayn anma
töreni yapılacak.
Mersin'de
çaöşma
• MERSİN(AA)-
Mersin'de polisle silahlı
çatışmaya giren biri kadın 4
kişi öldüriildü. Içel Emniyet
Müdürü Hasan Ozdemir,
yaptığı açıklamada,
kaldiklan hücre evınden
çıkarken polısın yaptığı
'Dvr' ıfatanna sılahla
karsıhk veren biri kadın iki
teröristin çıkan çatışmada
öldürüldüğünü, bu sırada
evde bulunan biri kadın iki
teröristin ise kaçtıklan
portakal bahçesinde silahlı
çatışma sonucu ölü ele
geçirildiğini söyledi.
Pzdemir. terönstlerin.
Güneydoğu Anadolu kırsal
aianından Mersin'e eylem
yapmak amacıyla
geldiklerinın belırlendiğini
de bildirdi.
Anaç uçuruma
yuvarlandı
• ANAMUR
(Cumhuriyet) - Alanyalı 3
genç, hafta sonu için
l\namur'dan dönerken
Antalya karayolu üzerinde
Radar tepesı mevkiinde özel
araçlanyla uçuruma
düştüler. Bir çoban
tarafından 50 metrelik
uçurumdan çıkanlan 3
kişiden Mustafa Mul olay
yerinde. Erol Karagül
götürüldüğü Anamur Devlet
Hastanesi'nde yaşamını
yıtirdı. Süriicü Mehmet Ali
Dim'in ise tedavisi sürüyor.
Aydemir Güler'in
basın açıklaması
P İstanbul Haber Servisi -
Sosyalıst Iktıdar Partisi
(SİP) Genel Başkanı
Aydemir Güler, dün
Calatasaray Lisesi önünde
bir basın açıklaması
yaparak 1 Mayıs'ın, izin
başvurusuyapılan
Kadıköy'de değil. " 1 Mayıs
alanı olan Taksim'de
İutlanmasını" istedi. Güler,
»Bösna mitinglerine. şeriat
çösterilerine açılan.
HABITAT Kent Zirvesi için
halka kapatılacak olan
jaksim Meydanı, sıra
emekçilere geldiğınde
uygun görülmüyor" dedi.
Güner: Hepinüz
Aleviyiz
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Mamak Yeşilöz
Camii ve Talebe Yurdu'nun
iemel atma töreninde
Jconuşan Kültür Bakanı ve
jHükümet Sözcüsü Agâh
£>kta> Güner, Alevilerin
.yanlış tanındığını belirterek
-'Ali sevgisinde hep
ieraberiz. O manada
iopyekün bır mıllet, hepimiz
Aleviyiz" dedi. RP Ankara
.Milletvekili Hasan Hüseyin
•Ceylan da kurban
derilennin Türk Hava
dCurumu'na(THK) değil,
Afakıflara ve camilere
bağışlanmasını istedi.
BÜLENT SARIOĞLU
ANKARA - 32 şehır şebekesı için açılan
ihalede usulsüz belgelerle iş verdiği sap-
tanan Türkiye Elektrik Dağıtım Anonım
Şırketi (TEDAŞ) Yönetim Kurulu'nun,
1050 adet trafo alımını da piyasa fiyatı-
nın çok üzerinde gerçekleştirdiği saptan-
dı. fhale alt komitesinin belirlediği oran-
larla yapılan hesaplamalara göre 1050
adet trafoyu, 594 mılyar liraya sıpanş
eden TEDAŞ, kendi belirlediği 1995 yılı
birim fiyatından (piyasa fiyatı) 300 mil-
yar lira civannda fazla para ödedi.
TEDAŞ Teftiş Kurulu ve Başbakanlık
Yüksek Denetleme Kurulu'nun (YDK)
• Firmalann, TEDAŞ'ın belirlediği piyasa fiyatlanna yüzde 31
oranına kadar varan artışla teklif vermelerine karşın yönetim kurulu,
önce iptal ettiği ihaleyi, bir hafta sonra onayladı.
• Ihale alt komitesinin belirlediği oranlarla yapılan hesaplamalara
göre 1050 adet trafoyu, 594 milyar 499 milyon liraya sipariş eden
şirket. 300 milyar lira civannda fazla para ödedi.
raporlanna göre 32 şehır şebekesı ıçın
açılan ihalede usulsüz belgelerle başvuru
yapan şirketlere ış verdığı belirlenen TE-
DAŞ Yönetim Kurulu'nun. 1050 adet or-
ta genlım alçak gerılım trafo alımına da
şaibe kanştı. 1995 yılı kasım ayında ger-
çekleştirilen ihalcnin alt komite raporuna
göre şirketler. TEDAŞ'ın 1995 yılı binm
fiyatlannın çok üstünde öneri getirdiler.
Alt komite raporunda. ihale teklifleri şöy-
leaçıklandı:
"SAT-95/114 nolu dosya ile ihalesine çıkı-
lan 1050 adet OG/AG dağıtım trafosu için
7 firma teklif venmiştir. İhaleye kablan fîr-
malardan hiçbiri ihale dosyasında yer
alan termin programtna uvmamıştır. İha-
'Öçalma
peşindeler'
lstanbul Esnaf ve
Sanatkâr Odası
Birliği'nin gcnel
kuruluna katılan
DYPUderiÇUler;
Erbakanve
RP'vi öç almaya
çalışmakJa
suçladı.
(Fotoğraf:
MEHMET
DEMİRKAYA)
Çiller'den yolsuzluk dosyası atağına kalkan Erbakarf a yanıt:
6
Seçimde akhtıız neredeydi?'
lstanbul Haber Servisi- RP'ye oy
veren esnafın aldatılmış
olduğunu öne süren DYP Genel
Başkanı Tansu Çiller.
yolsuzluklarla ilgili "dosya"
atağına kalkan RP Genel Başkanı
Necmettin Erbakan ı.
u
daha
seçimden yeni çıktık. Bu
dosyalar vardı da daha önce
neden çıkarmadınız" şeklinde
yanıtladı.
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller
dün lstanbul Esnaf ve Sanatkâr
Odası Birliği Genel Kurulu'na
katıldı. Akatlar Spor
Kompleksı'nde yapılan genel
kurulda konuşmasına. "Şükürler
ofeun kavuşturana" sözleriyle
başlayan Çiller. "RP'ye oy
vermiş esnaf kardeşimiz varsa
o da canımızdır ama,
aldatılnuştır" dedi
Çiller, sözlerini şöyle sürdürdü:
"RP ve Erbakan öç almaya
kalkışmışlar. Bize divorlar ki
bizimk* ilgili dosyaları varmış.
Bcn de divorum ki daha seçimden
yeni çıktık. Bu dosvalar vardı da
daha önce neden çıkarmadınız.
Bizim alnımız açık, başımız dik.
Bizi yıldıramazlar, bizi
korkutamazlar. Biz bırakalım
bunlan. biz kendi işimize
bakahm. Bcn karşınıza
söylediğini vapabilmiş bir bacınız
olarak gelivorum.'"
Halk Bankası yönetiminde esnaf
temsilcısinin de yer alması'için
çalışacağını. Halk Bankası
yönetıminin esnafın eline
geçmesi gerektiğini vurgulayan
Çiller, "Sayın Başbakan'a bu
doğrultudaki önerimizi, sizin
adınıza götüreceğim. Halk
Bankası'nı devralmaya hazır
mısınız?" diye sordu.
Çıller sözlerini. "Ne rnutlu
İstanbuTun esnafı olanlara. Ne
mutiu bu esnafın bacısı oiana"
diyerek tamamladı.
Kalabalık bir katılımla
gerçekleşen genel kurula devlet
Bakanlan'ndan Ali Talip
Özdemir, Eyüp Aşık ile DYP
lstanbul milletvekili Necdet
Menzir de katıldı.
leye katılan firmalann teklif ettikleri en
ucuz birim fiyatlaru SAT-94/199 nolu dos-
vadaki birim fiyatlara göre Türk Lirası
bazında v üzde 41.74 ile yüzde 71.82; ABD
Dolan bazında yüzde 62 ile yüzde 96 ara-
sında; TEDAŞ-İ 995 yılı eskalasyon birim
fiyatlarına göre yüzde 13 ile yüzde 31.1
arasında daha pahalıdır."
Alt komıtenin önerisi üzerine fırmalarla
yeniden pazarlık yapılmasının ardından,
TEDAŞ Genel Müdürü Ismail Ayvab, 5
Ocak 1996 tarihınde yönetim kurulu baş-
kanhğına gönderdiği yazıda, ihalede geli-
nen aşamayı şöyle anlattı:
".. gerek firmalardan vazışma ile elde cdi-
len birim fiyatlar ve gerekse firmalaria ya-
pılan görüşmeler dikkate
alındığında, bu fiyatlarla
ihalenin gerçekleşmesinin
mümkün olamayacağı tes-
pit edilmiştir. Söz konusu
ihalenin iptal edilmesi de
çözüm degildir. Çünkü ihti-
yaç gündemden çıkmamış-
hr."
ETİTAŞ. AEG ETİ, ABB,
BEST, MAKSAM,
TRANSTEK ve Sönmez
AŞ'nin verdiği tekliflenn
piyasa fiyatının üstünde ol-
ması üzerine ihale, Genel
Müdür İsmail Ayvah'nın 30
Ocak 1996 tarihti oluruyla
iptal edildi. Şırketlerle ya-
pılan pazarlıklar sonucun-
da. tekliflerde hiçbir ındiri-
me gidilmemesine karşın
Ayvalı, 6 Şubat 1996tari-
hinde yönetim kuruluna
gönderdiği bir başka yazıy-
la, trafolann, 7 şirketin da-
ha önce verdiği tekliflerle
alınmasına onay verdi.
Buna göre 1050 adet trafo,
firmalara ödenecek yüzde
65 oranındaki fiyat farkıy-
labirlikte 594 milyar 499
milyon 620 bin liraya sipa-
riş edildi. TEDAŞ'ın birim
fıyatına göre 1050 trafo-
nun 1995 yılı toplam tutan,
266 milyar 847 milyon li-
raya ulaşıyor. TEDAŞ'ın
son aylarda yapılan tüm
ıhalelerinde, binm fiyat
üzerinden yüzde 35 ile
yüzde 45 oranlan civannda
indirim yapılmasına karşın
trafo ihalesinde birim fiya-
tın da üstünde iş verilmesi
dikkat çekti. Şirketin, diğer
ihalelerde olduğu gibi bi-
rim fiyat üzerinden yüzde
35 tenzilat yapması duru-
munda. aynı trafolann,
yüzde 65 oranındaki fiyat
farkıyla birlikte piyasadan
286 milyar 194 milyon
liraya aiınabileceği belirtil-
di.
Erdal, suiistimalden yargılanıyor
Başbakanlık Müsteşan olan Birkan Erdal, TEK Genel Müdürü olduğu
dönemde devleti milyarlarca lira zarara sokmakla suçlanıyor
HAZAL ATEŞ
ANKARA - Başbakanlık
Müsteşarlığf na atanan. eskı Türkiye
Elektrik Kurumu (TEK) Genel Müdürü
Birkan Erdal hakkında devleti
milyarlarca lira zarara soktuğu savıyla
açılan "görevi ihmal ve suiistimar davası
sürüyor. Türkiye Elektnk Üretım-lletım
A.Ş.'den (TEAŞ) üst düzey bır yetkili,
Birdal'ın Başbakanlık Teftiş Kurulu'nda
görev yapan müfertişlere baskı yaparak,
bu döneme ait belgelen yok etmeye
çalıştığını ileri sürdü.
Başbakanlık Müsteşan Birkan Erdal ise
iddialan yalanlayarak "Bu iddialara
ancak gülünür. IMahkeme 3 yıldır
sürüyor. Büirkişi raporu teslim edilmis
durumda. Şu ana kadar yargıya intikal
etmemiş beige olabilir mi" açıklamasını
yaptı. Ankara 17. Asliye Ceza
Mahkemesi'nce, 1 Mart 1996tarihinde
TEAŞ Genel Müdürlüğü'ne gönderilen
yazıda, Başbakanlık Müsteşan Birkan
Erdal'ın görevi ihmal ve suiistimal
davasımn sürdüğü bildinldı. Mahkeme.
TEAŞ'a gönderdiği yazı ile Birdal'ın
suiistimal \e ihmal davasında venlen ara
karan gereğınce. 1990-1991-1992 ve
1993 yıllan "mahsup etme" işlemlen
gerçekleştınlmeden 1994 yılına ait
mutabakat ve mahsuplaşma ışlemının
neden yapıldığının bildirılmesinı de
ıştedı. TEAŞ Hukuk Müşaviri ve
Özelleştııme Daıresı Başkanı Erdoğan
Başyürek. Cumhuriyet'e yaptığı
değerlendirmede. F.nerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanlığfnın Aktas'la 1990
yılında yaptığı ışletme devri sözleşmesi
gereği şirketle mahsuplaşmanın
(hesaplaşma) yapılmamış olmasından
dönemın yöneticilerini sorumlu tuttu.
Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun bu
dönemde Erdal'ı suçlu bulduğunu
belırten Başyürek. "Eski muka\eieler
anlaşılmamış, görevler suiistimal
edilmiştir. Mukavelede işin üsriine
gitmeklen korkulmuş. Kasıt olmavabilir,
ama işin üzerine de gerektiği gibi
gjdilmedi" dıye konuştu. Enerjı
Bakanlığı"nın 1990 yılında Aktaş ile
ımzaladığı sözleşmeyi anımsatan
Başyürek. şunları söyledi:
"Aktaş, yapılan anlaşma gereği, her yılın
başında bütçe takdim edecek ve yıl
sonundaki durumunu bildirecekti. Buna
göre bir enerji satış fiyatı ortaya
çıkacaktı. Vapılan zamlar Aktaş'a da
vansıtilacaktı. \ncak 1991 yılında
mahsuplaşma vapılmadı. Yapılamaymca
da elektrik satış fivatı beliıienemedi. Bu
dönemin yöneticileri. bilerek ya da
bilmeyerek mahsuplaşmayı yapmadı.
Mahsuplaşma yapılmadığı için de deviete
göre ödenmesi gereken para ödenmedi.
Başbakanlık Teftiş Kurulu'na intikal etti.
1994 \ilindaki mahsuplaşmayı yaptıkve
AKTAŞ'tan 300 milyar, Kayseıi'den de
200 milyar lira aldık>
"Erdal, belgeleri yok ediyor"
TEAŞ'ta görevli üst düzey bir yetkili de
Birdal'ın Başbakanlık Teftiş Kurulu'nda
görev yapan müfettişlere baskı yaparak
bu döneme ait belgeleri yok etmeye
çalıştığını ileri sürdü. Üst düzey yetkili.
Erdalın Aktaş Elektrik T.A.Ş ile
Kayseri ve Civan Elektrik A.Ş'nin
Karakoç: Biz
Türkiyepartisiyiz
İstanbul Haber Servisi - Demokrasi ve
Banş Partisi (DBP)Genel Başkanı Refik Ka-
rakoç, partilerinin yalnız bir "Kürt ve Ale-
vi partisi" olarak tanımlanmamasi gerek-
tiğini söyleyerek "Biz bir Türkiye partisi-
yiz vedüzenlesorunu olangeniş halk yığuı-
İannın partisiyiz" dedi.
Karakoç, kapatılmadan önce Demokra-
si ve Değişim Partisi adı ile içinde yer al-
dıklan Emek Banş Özgürlük Bloku'nun,
yeniden düzenlenerek **Emek Cephesi"
oluşturulabileceğinı savundu.
DBP tstanbul II örgütü binası dün, par-
tı genel başkanı Refik Karakoç ve Merkez
Yürütme Kurulu üyeleri ile HADEP ls-
tanbul ll Başkanı Kemal Pariak \e bazı
HADEP ilçe örgütleri yöneticilerinin ka-
tılımıyla açıidı. DBP Genel Başkanı Ka-
rakoç, partilerinin. yalnız Kürt sorununa
değil. özellikle bununla bağlantılı olan
Türkiye sorunlanna da işaret ettığıni söy-
ledi. Karakoç, partilerinin iktidan amaç-
layan bır çalışma içerisinde olduğunu be-
lirterek özellikle Alevi vatandaşlann sorun-
lanna dikkat çekmelerinin nedeninin. on-
lann düzenle sorunlannı dile getirmeleri
olduğunu kaydetti. Karakoç eylül ayında
bir kurultay yapacakJannı söyledi.
mutabakat ve mahsuplaşma işlemlerinin
yapılmamasından sorumlu olduğunu
savunarak şunlan söyledi: "Erdal'ın
TEK'teki insanlarla görüşmeleri devam
ediyor. Bunlar vasıtasıvia belgeleri yok
etmeye çalışıyor. Görevini suiistimal ve
ihmalden yargılanan bir kişi, bugün
Başbakanlık Viüsteşarhğı koltuğunda
otunıyor. Bu insan, Teftiş Kurulu
BaşkanlığVnı kendine bağladığı gibi
müfettişleri de kendisi denetleyecek. Bu
usulsüzlükleri yaptıysa, şu anda onun
belgelerini yok etmekle meşguldür. Biz
mahkemeye AKTAŞ ve diğer konuda
mahsuplaşma yapılmadığını bildirdik."
Başbakanlık Müsteşan Birkan Erdal ise
Başbakanlık Teftiş Kurulu müfettişlerine
baskı yaptığı ıddialannı yalanlayarak
"Buna ancak gülünür. Şu ana kadar
yargıya intikal etmemiş belge olabilir mi?
Mahkeme 3 yıldır sürüyor ve bitmek
üzere. Bilirkişi raporu teslim edilmiş
durumda. 'Bunu birileri alıp yok etmiş'
denebilir mi?" diye konuştu. Aktaş ile
mahsuplaşma işleminin bugün de
yapılmadığını öne süren Birdal,
"Mutabakatın
yapılamamasının nedeni
binlerce kalem iş için
karşıhklı mutabık
kalınmamasıdır. Bu,
yıllardır yapılamamış bir
işlem. Bunun binlerce
sebebi var" dedi. Erdal.
şunlan söyledi:
"Başbakanlık Müsteşan
tarafından yargının
denetlenmesi imkânsızdır.
V'argının bağımsızlığı bu
hükümetin Danıştay'la
ilgili 24 yıllık bir alışkanlığı
bozmasıvla da ortada. 24
yıldır devlet bakanlan
arasındaki görev
dağılımında Danıştay,
Başbakanlığa veya bir
Devlet Bakanbğı'na bağtı
gösterilirken dahi bu
hükümet döneminde
kesinlikle hiçbir yere
bağlanmadı. Başbakanlık
Müsteşan'nın yargıyla
ilgili herhangi bir şekilde
tasarnıf yapmasına ne
imkân var ne de böyle bir
yetkisi var. Yargı, bu
memlekette herkese lazım.
O yü/den saygınlığını
konımak zorundayız.1
"
POLİTrKA GUTVLUGU
HtKMET ÇETİNKAYA
'Gazap Üzümleri../
Kucağında çocuğuyla kaçmaya çalışan bir adam.
Yerlerde yuvarlanan 6-7 yaşlannda bır kız çocuğu. Hıç-
kıra hıçkıra ağlayan bır kadın...
Tüm dünya televizyonlarında aynı görüntü...
Israil. Güney Lübnan'ı havadan ve karadan bom-
balıyor...
Güney Lübnan'daki Hizbullah kamplarını hedefle-
yen bu saldınnın adı Gazap Üzümleri...
Ama saldırı çocukları ve kadınları da hedefliyor...
Üç günlük ölü sayısı 20. Bunlardan 4'ü çocuk, 3'ü
kadın...
Bir otomobilde bomba sonucu yanarak ölen çocuk-
ları gördünüz mü?
Çocukların yüzleri simsiyahtı. Gözleri kapalıydı.
Sanki derin bir uykuda gibiydi o sarı saçlı çocuk. Hiç
de ölmüş gibi degildi.
israil bombaları çocukların, kadınların üzerine ya-
ğıyor. Kadınlar, çocuklar kaçışıyor Çığlıklar ortalığı kap-
lıyor...
Kimin haklı, kimin haksız olduğu bır yana insanlar
ölüyor. Ölüme alkış tutanlar bu olup bitenlerı umur-
samıyor bile...
Bir süre önce israil'de üst üste iki hafta boyunca
bombalar patlamıştı otobüs duraklarında. Onlarca
israilli 'terörist' denilen cellatın attığı bombalarla ya-
şamını yitirmişti. O günler kimi gazeteler, bu lanetle-
necek 'terör olayı'na alkış tutuyordu...
Ve şimdi Israil, Güney Lübnan'ı bombalıyor. Sur
kenti yakınlannda çocuklar ve kadınlar ölüyor...
Bir çocuk yerlerde yuvarlanıyor, yüzükoyun kapa-
nıp hıçkırıklara boğuluyor. Bir kadın koşuşturuyor, bir
baba iki elini havaya açmış Tanrı'ya yalvarıyor.
Ortadoğu ısınmıyor, fokur fokur kaynamaya başlı-
yor. Bölgedeki gerginlik giderek tırmanıyor.
Lübnan Başbakanı Refik Hariri, Güney Lübnan'ın
israil işgali altında bulunduğunu belırttikten sonra ek-
liyor:
"Hizbullah, Güney Lübnan 'da yabancı ışgaline kar-
şı savaştığını söylüyor, bu nedenle de halkın deste-
ğinı alıyor..."
Gazeteciler soruyor Hariri'ye:
"Israil'in ne yapması gerekiyor..."
Yanıt:
"Israil, GüneyLübnan'dan çekilirse, Hizbullah var-
lığını yitirir. Böylece Israil'e saldırmak gibi bir gerek-
çesi kalmaz..."
• • •
Arkadaşımız Ergun Balcı, dünkü yazısında 'Orta-
doğu'daki hareketliliği' anlatırken bu gelişmelerin
Türkiye'yi ne denli etkileyebileceğinin de altını önem-
le çiziyordu.
Şöyle diyordu Ergun Balcı:
"Suriye'nin; banş için Israil'e, Ortadoğu'da etkin-
liğini arttırmak için Iran 'a, karşısındaki ülkelere şan-
taj yapabilmek için de teröre ihtiyacı vardır. Şam
üçünden de vazgeçmiyor. Suriye, PKK'yi Türkiye'ye
karşı su tartışmasında koz olarak kullandığı gibi, Is-
rail'e karşı da Hizbullah 'kartı 'nı elinde tutmak istiyor.
Bu kart, Israil7 Güney Lübnan'dan çekilmeye zorla-
mak ya da Golan 'ı bir an önce geri vermeye ikna et-
mek için kullanılabilir."
Ya Iran ne yapmak istiyor?
Bakahm:
"Iran ise son olaylaha dikkatleri tekrar üzerind*
toplamıştır. Şii Hizbullah'ın en büyük koruyucusu
olan Iran, bölgede etkinliğini arttırmak ıçinyoğun ça-
ba harcıyor. Hizbullah aracılığıyla Güney Lübnan'da
söz sahibi olan Tahran, Kuzey Irak'ta da rakip Kürt
gruplannı ABD'ye karşı alternatif olarak kendi çev-
resinde toplamaya çalışıyor; Mesud Barzani'n/n
Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile PKK'yi uzlaştı-
nyor. Iran bu politikasını Suriye ile işbihiği içinde yü-
rütüyor.
Kuzey Irak'ta hızla etkinliğini arttıran, Güney Lüb-
nan 'da durumunu güçlendiren Tahran, Bosna 'da da
nüfuzunu arttırmak için çaba harcıyor."
• • •
Israil, 'Gazap Üzümleri' harekâtıyla Güney Lüb-
nan'ı bombalıyor...
John Steinbeck, başyapıtı sayılan The Grapes Of
VVrath'ta (Gazap Üzümleri), topraklarından uzaklaş-
tırılan Oklahomalı tarım işçilerinin California yöresine
göç etme'erini, orada verdikleri savaşımı anlatır. Ste-
inbeck'in bu ünlü romanındaki Joad aılesinin destarı-
sı göç öyküsü kimi çevreler tarafından tepkiyle kar-
ştlanmış, ancak geniş bir okur kitlesinın beğenisini ka-
zandığı gibi yazarına Pulitzer ödülünü aldırmıştı.
Her şey John Steınbeck'in romanındaki gibi. Yurt-
lanndan, topraklarından edilmiş mülteciler, onlan yan-
larına alan bir terör örgütü ve Israil. Iran ve Suriye'nin
Kuzey Irak'ta Kürt gruplannı da kapsayan bir eksen
arayışı...
Bir çocuk yerde hıçkıra hıçkıra ağlıyor. Bir kadın,
bir erkek koşuşturuyor bir otomobile doğru...
Bombalar patlıyor, çocuklar, kadınlar ölüyor, insan-
lar göç ediyor...
Acabasiyasal iktidar bizi yakından ilgilendiren çev-
remizdeki olaylara nasıl bakıyor, nasıl degeriendiriyor?
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya (« Planet.com. TR
Atamalar, hız kazandı
Kıratlıoğlu'nun
önlenemeyen yükselişi
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Koalisyon ortak-
lan DYP ile ANAP arasın-
da, atamalar konusunda sağ-
lanan uzlaşmanın ardından
bakanlıklardaki atamalar
hız kazandı. DYP Genel
Baskan Yardımcısı Esat Kı-
ratlıoğlu'nun oğlu Başba-
kanlık Müşavin AhmetEsat
Kıratlıoğlu Ulaştırma Ba-
kanlığı Müsteşar Yardım-
cısı oldu. Resmi Gazete'de
yayımlanan atama kararla-
nna göre Başbakanlık Yük-
sek Denetleme Kurulu üye-
liğine Aytaç Bilgiç atandı.
Başbakanlık Bilgi İşlem
Başkanhğı'na, Devlet Per-
sonel Başkanlığı Personel
Kayıtlan ve Bilgi İşlem Da-
iresi Başkanı Ufuk Bodur
getirildi. Dışişleri Bakan-
lığı Yurt Dışında Yaşayan
TürklerGenel Müdürü Bü-
yükelçi Selçuk tncesu, Dış
Politika Danışma Kurulu
üyeliğine alınırken, yerine
Teftiş Kurulu üyesi büyükel-
çi Erdim Tüzel atandı.
İçişleri Bakanlığı Müşa-
virliği'ne Çevre Bakanlı-
ğı'ndan ekonomist kadro-
suyla görev yapan Selim
Budak getirildi.
Erzurum Müftülüğü'ne
lstanbul Emınönü Müftüsü
Mustafa Uçar. Kırşehir
Müftülüğü'ne de Çorum'un
Osmancık ilçesi Müftüsü
Aydın İşbakan atandı.
D>P Genel Başkan Yar-
dımcısı Esat Kıratlıoğlu'nun
oğlu Ahmet Esat Kıratlıoğ-
lu'nun ise önlenemeyen
yükselişi devam ediyor. Es-
kı Devlet Hava Meydanla-
rı Genel Müdürü, Başba-
kanlık Müşaviri Ahmet Esat
Kıratlıoğlu. Ulaştırma Ba-
kanlığı Müsteşar Yardım-
cılığı görevine getirildi.
Ulaştırma Bakanlığı Araş-
tırma Planlama ve Koordi-
nasyon Kurulu Başkanlı-
ğı'na aynı yer Daire Baş-
kanı Mustafa Fırat, Posta
İşletmesi Genel Müdür Yar-
dımcıhğı'na aynı yer mü-
şaviri Hüseyin Balcı. Ba-
kanlık Müşavirliği'nc
TCDD İşletmesi GeneÎMü-
dürlüğü Müşaviri Tayyar
Hindistan getirildi.