04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 NİSAN 1996 PAZARTESİ.- OLAYLAR VE GORUŞLER « Çelişkiler İçinde Bir Taslak Prof. Dr. ARSLAN TERZİOĞLU / Ü Istanbul Tıp Fak 1 750sa\ıhvasanın l2Evluldar- besınden sonra değıştınlmesıv- le yururluğe gıren 2547 savılı yasa 1981 'den ben çeşıtlı eleş- Iınlere uğramış ve bunun duzel- tılmesı ıle ılgılı gınşımler şım- dıve kadar sonuç vermemıştı Hatta 1991 seçımlenndeıktıdaragelenpartıler bu ka- nunu değıştıreceklennı ve YOK'ü kaldıra- caklannı vaat etmelenne karşın bu vaatle- nnı gerçekleştıremedıklen görulmuştur Bu beklentı ıçındeeskı ünıversitelerde planla- nanın tersıne anabılım dallannda haddın- den fazla öğretım üyesı, ozeilıkle profesor vığılmasına karşın, arka arkaya açılan ve- ni 26 unıversıtede oğretım uyesı olarak pro- fesor ve doçent bulunamamaktadır Bır yandan bu dengesızlıklenn gidenlmesını sağlayan ote yandan gumruk bırlığıne gı- nşımızden sonra Avrupa Birlığf negırecek ulkemız ünıversıtelennın ve akademık un- vanlannın Avrupa'dakıierle eşdeğerlı hale getınlmesı. bunun ıçırr, orneğın tıpta uz- manhkla ılgılı venı duzenlemelenn yapıla- bılmesı ıçın Avrupa BırlığVnden vapılan temennılere karşın venı hazırlanan bu \ uksek Oğretım Kanunu taslağı tumuyle Avrupa'dakı ozerk unıversıtelere ters du şen duzenlemeler öngormektedır Bunlar ana hatlan ıle şo>le özetlenebılır - Kıta Avrupası'ndakı unıversıtelerde omeğın Isvıçre, Almanya Avusturya ve Fransa'da temel akademık bınmler 'chair', 'lehrstuhT denılen kürsuler. yanı anabılım dallan ıken bu yenı tasanda anabılım dal- lanndan ve bılım dallanmn hcrhalde kaldı- nlması düşunulse gerek kı, söz edılmemek- te ve madde 1 k fıkrasında "Bolum, üru- versrte ve yuksek tefcnoiojı enstıtusunun te- mel bırimıdır Bolumun altında başkaca bır bırim kurulama/" sozlen yer almaktadır Çelışkılerle dolu olan bu kanun taslağı- nın27 maddesındeıse"Sivasıpartilereüye olan veya srvası partılerin merkez organla- nnöa gorev alan oğretım elemanlan, yuk- sekoğretım kurumlan ıçınde sıvası faaliyet- te bulunama/Jar, propaganda vapamazlar. Bunlar. vuksekoğretım kurumlannda rek- tor, dekan. mudur. bolum, anabılım ve bi- lim dalı başkanı oiamazlar" denılerek ana- bılım ve bılım dalı başkanlanndan soz edıl- mektedır Ama bu kanun taslağının obür maddelennde anabılım dalı, bılım dalı ve başkanlannın seçımınden tek bır sözcûkle (kelımeyle) söz edılmemektedır - Aynca sayısı ve nasıl teşkıl edıleceğı veva anabılım dallanmn bolumlere mı dö- nuşturuleceğı belırtılmeden 8 maddede, "Universıte ve yuksek teknoktji enstitusu- nun temel akademık bınmıolan bolum. bo- lüm başkanı tarafından voneülır" denıl- mekte ve bolum başkanının seçımınden şovle soz edılmektedır - Fakulteterdedekaıun, ...onensi uzenne, o bolumun veya universitc içindekı başka bir bolumun veya başka bır unrversıtenin aylıldı oğretım uyelen arasından, rektor ta- rafından 3 >ıl ıçın atanır." Boylece bolum. oğretım uyelen dışında başka bır unıversı- teden aylıklı bır oğretım üyesı, bunun pro- fesör ya da doçent mı olacağı belırtılmeden rektorce atanması. demokratık, ozerk uni- versıte kavramı ıle bağdaşmayacağı gıbı kı- ta Avrupası unıv ersıtelennde de böyle bır uvgulama voktur - Avnca bolumlenn faalıyetlennı ve go- revlennı belırleyen maddelere gore bır fa- külte ıçınde bolumler ayn avn fakulteler- mış gıbı bır durumgostermektedırkı buda Sovyetler Bırlığı nm parçalanmasından on- cekı totalıter Doğu Bloku ulkelennm ve ABDtesınyle 1%8'h vıllarda Almanya ve bazi Avrupa ulkelennde uvgulanan ve fa- kultelen İachbereıch' denılen bırçok bo- lumlere bolen ve uygulamalan kısa bır su- re sonra getırdığı felaketlerdolavısıyladur- durulan universıte kanununa benzemekte- dır Yalnız Federal Almanya'nm Berlın Hes- sen, Nıedersachsen, Bremen gıbı eyaletle- nnde uygulanan bu sıstemı protesto eden oğretım uyelen, eskı klasık unıversıte sıs- temınden pek aynlmayan Bavyera eyaletın- dekı Munıh, Würzburg gıbı unıversıtelere goç etmışlerdı Bu yenı sıstemı uygulayan Federal Alman eyaletlenndekı eskı unlu Batı Berlın, Gottıngen, Marburg, Frankfurt unıversıtelennde bılımsel araştırma duze- yı kısa zamanda bu uygulamalar netıccsı duşmuş ve klasık universıte sıstemının uy- gulandığı Münıh bnıversıtesı Nobel arma- ğanı kazanan oğretım uyelennm çokluğu ıle en on sıraya yukselırken eskı unlu Ber- lın, Gottıngen, Marburg, Frankfurt unıver- sıtelen bılımsel ünlennı kavbederek arka plana düşmuşler ve bunun sonucu bemen bu yenı sıstemı terk ederek tekrar eskı or- dınaryûs profesorluk sıstemıne donüş yap- maya başlamışlardir Ama bu vapılan ha- tayı kısa surede kapatmaian mumkün ol mamıştır Bu ornek goz onunde dururken bu yenı tasanyla, buna benzer bır sıstemı hatırlatan ve bolumlen on plana çıkaran, anabılım dallan ve bılım dallannı tümden yok edecek bır sıstemı gehrmek Turk unı- versıtelenne çok buyuk darbe vuracaktır Kaldı kı Almanya'da uygulanan o sıstem- de anabılım dallan kaldınlmadan fakulte- ler •fachbereich' adı altında beş, altı bolu- me bolunmelen ıle bılımsel olarak bu ün- lu ünıversıtelenn bıle bılımsel nıtelık, ıtı- bar ve kan kavbetmelenne neden olarak buyük tahnbat yapmı$lardı Bundan daha kotu olan bu yenı tasanda ongorulen sıs- temleunıversıtelenmızeyapılacaktahnba- tın YOK un şımdıye kadar yaptığı tahn- battan daha buyuk olacağını sovlemek ıçın kâhın olmaya gerek yoktur Aynca, Avru- pa Bırlığı'ne gırme durumunda olan Tur- kıye'nın, kıta Avrupasf nda bugun benzen olmayan bu sıstemı uygulamasının bır an- lamı da yoktur - Bu kanun taslağında yer alan vuksek teknolojı enstıtulen kavramı ıle Avrupa unı- versıtelenndekı kursü anabılım dalı nıtelı- ğındekı ve bızde de 1933'tekı Atafurk'un universıte reformu ıle universıte sıstemı- mıze gıren YÖK çıkıncaya kadar uygula- nan enstıtü kavramı tumden başka anlam- da ve ABD'de Massachusetts Enstıtut of Technology gıbı universıte ya da yuksek teknık okul nıtelığındekı bır enstıtu kavra- mı getınlmektedır Bundanöncekı, yanı hâ- lâ YOK Kanunu ıle getınlen ve herhalde bu yenı taslağa göre kalması ongorulen, yuk- sek lısans ve doktoralann yaptınldığı sağ- lık bılımlen, fen bılımlen, sosyal bılımJer enstıtulen kavramı kı kıta Avrupası ünıver- sıtelennde pek rastlanmayan bu enstıtuler- den daha başka anlamdakı bu universıte nı- telıgındekı yuksek teknolojı enstıtulen kav- ramı bu venı taslaktakı şeklıyle tam bır ens- tıtû kavTamı karmaşası yaratmakta ve kıta Avrupası universıte sıstemıne ters duşmek- tedır Bız Amenka Bırlığf ne değıl, Avru- pa Bırlığı'ne gıreceğımıze göre Avrupa unıversıtelenne ters duşen boyle enstıtu kavramlanna son vermemız gerek - Bu yenı Yuksek Oğretım Kanunu tas- lağı, yıne YOK tarafından hazırlanarak yu- rurlüğe konulması ongorulen "Lısansustu Eğfâm Yonetmefiği'' ıle bırçok çelışkılen ıçermektedır Şöyle kı Yenı Yuksek Oğre- tım Kanun Taslağı nın l.maddesının kfik- rasında "Böium, universite ve yuksek tek- nolojı enstıtusunun temel binmıdir Bölü- mun altında başkaca bır bırun kunıiamaz" ıbaresı ıle anabılım dallannı yok sayarken, >ıne YÖK'ün hazırladığı Lısansustu Eğı- tım Yonetmelığf nın, 9 maddesının "b" fıkrasında "...Aynca dersler, ilgilı enstıtu, anabilim dalı başkanlığının onensi ve ens- tıtu vonetım kurulu onavı ıle dığer yukse- koğretim kunıllanndan da seçılebılir..." 20 maddenın a fıkrasında "Enstıtu,ana- bılım dalı başkanlığı her ogrcncı ıçın bır tez konusunu ve te/. danışmanuıı ılgılı cnstrtu- yeonerir" gıbı maddelerde anabılım dalla- n ve onun başkanlanndan soz edılmesı tam bırçelışkı göstermektedır Bu venı Yuksek Oğretım Kanunu taslağında yer almayan anabılım dallan ve onun başkanlıklan ol- madan kabul edılen bu anabılım dallann- da yuksek lısans ve doktora eğıtımı nasıl yaptınlacaktır' Bu ve buna benzer çelişki- ler, bu yenı taslakla tam bır karmaşa çorba- sından ıbaret ve kıta Avrupası 'ndakı unıver- sıtelerde bırbenzen olmayan bır utopık sıs- temın getınlmek ıstendığtnm bır belgesıdır Bu konuyu gelecek yazımda ışlemeyı sur- düreceğım Bir Anıt Adam KEMAL USTUN E ğıtım tanhımızın sayfalan arasında bü- yuk yen ve değen olan oğretmen, eğı- tımcı M. RaufTnan'ın 91 yıllık yaşamı sona ermış bulunuyor Ancak bu, onun ıçın bır 'son' anlamı taşımıyor Turk Mıllı Eğıtımı ndekı ozvenlı hızmetle- n, araştııma>a davanan kıtaplan ve örnek yaşamoy- kusu meslektaşlannca onu tanıvanlarca dıle getınle- rek onurla anılacak ve vaşatılacaktır O cumhunye- te, Atatürkçuluğe "kanatgerenler"den bınvdı Onun adı ve çalışmalan meslektaşlannca yetesıye bılın- mekte, yararlanılmaktadır VI Rauflnan'ın50 yeya- kın yapıtı, gazete ve dergılerde yayımlanmış vûzler- ce yazısı vardır O, artık "Bir Anıt Adam"dır Batı ulkelerınde yalnızca kahramanlann bılım adamlannın ve sanatçılann anıtlan değıl o topluma yucelıkler kazandıran, çocuklara ve gençlere îşık tu- tan eğıtımcılenn de anıtlan bustlen vardır Rauf Inan ın bustu, Ankara'da Mıllı Eğıtım Ba- kanlığı nın Kurultay Salonu na konmalı, yapıtlan gazete ve dergılerdekı yazılan derlenerek orada bır kıtaplık kurulmalıdır (I) Aynca Rauf Inan ın çalış- tığı yörelerde -yapılmış olanların adlan değıştınlerek değıl- yenı ınşa edılen bır köy ılkokuluna Rauf Inan'ın adı venlmelıdır ınancındayım u Birköyokuluna"dı- yorum Rauf inan koycudür, Koy Enstıtucudur Bı lındığı gıbı Köy Enstıtulen, ya koylenn yakınlanna ya da bır köyun komşusu olarak yanına kurulmuştur Yanm yuzyıl oncekı polıtıkacılann kırlı etkılenyle ka- patılmış olan Koy Enstıtülen'nın bugün yerlennde bakımsız yapılar, -kuruyanlan olsa da- orman benze- n yemyeşıl gonıntulergeçmışın buruk acısını anım- satmaktadır Atatürk'lu yıllarda kunılan Halkevlen de çırkın polıtıka esıntılenne uğramadı mı' Bu ıkı ku- ruluşun yazgılan bırbırlenne ne denlı benzıvor değıl mı' Bu anı yazımda onun Izmır Halkevı'ndekı öğ- retmen toplantılannı konferanslannı düşunuyorum Rauf Inan'ın yaşamoyküsundekı çızgıler O 1905 teGenç te(Bıngöl)doğmuştur llkokuladoğum yennde başladı, onu Bıngol'de surdurdu Orta ve lı- seyı Urfa'da tamamlamıştır (stanbul Erkek Oğret- men Okulu'nu bıtırdıkten sonra ılk öğretmenlık go- revıne Kaysen'nın Zıncıdere Öksuzleryurdu'nda baş- İadı(l926) Oğretmen Rauf Inan bırsınavıkazanarak 1931 'de uç yıl ıçın bakanlıkça Vıyana'ya gondenlmıştır Vı- yana donuşunde 1934'te Izmır llkoğretım Mufettış- lığı'ne atandı Daha sonra Izmır Mıllı Eğıtım Müdür Yardımcılığı ve Manısa Mıllı Eğıtım Mudurluğûgo- revlennde göruyoruz 1940'ta Koy Enstıtulen kurul- maya başlandığında Rauf Inan, Eskışehır Çıfteler Koy Enstıtusu'nde mudur olarak goreve basladı I945'te Ankara Hasanoğlan Köy Enstıtusu Mudürluğu göre- vı Bundan sonra bakanlık müfettışlığı, ortaokul oğ- retmen ve mudurluklen ve 1970'te Ankara Namık Kemal Ortaokul Mudurluğü'nden emeklılık Uzun yıllar UNESCO Genel Kurulu ve Yonetım Kurulu uyelığı yaptı Turkıye Oğretmen Bırlıklen ve Fede- rasyonu Ikıncı Başkanlığı ndan 1961'deTBMM Ku- rucu Meclıs uyelığıne -öğretmenlen temsılen- seçıl- dı Rauf Inan Fransızca ve Almanca bılırdı Bın çe- vın 16 kıtabı vardır Örnek ınsan, ornek meslektaş, oğretmen - eğıtım- cı değerlı ınsan Rauf Inan'ı, Menemen Kubılay Oku- lu'nda oğretmen olarak görevlı bulunduğu yıllarda ıken tanımıştım Onun Izmır'dekı "Sınıf Oğretmen- leri Toplandlan''na "okullann gezi prDgramUn"na katıldığım ıçın çok yakından tanıdım Aynca yıllar sonrasında, ben, kendısınden kısa bır sure sonra An- kara Hasanoğlan Kov Enstıtusu'nde oğretmen ve yö- netıcı olarak gorev yaptım On yı) kadar suren çalış- malanmda gerek vapıtlanndan, uygulamalanndan gerekse kendısınden öğrendıklenmı goz onunde tut- tum O benım ıçın bır rehberoldu, meslektaşlan ıçın de vetiştırdığı öğrencılen ıçın de Ozvenlı çalışma- yı çabayı ıçtenlıkle ondan öğrenenler ya da onun gı- bı davranmasını yetennce bılenler hep başanlı ol- muşlardır, okullan i(,ın, toplumlan ıçın Anıt Adam Rauf Inan ı saygıyla anıyoruz, anaca- ğız Gelecejctekı rneslektaşlanmız da yapıtlanndan çok şey oğrenecekler ve onu saygıyla anacaklardır (I) Bakanlık kımı meslektaşlanmızı zaman za- man haksızhklaru uğrattığı gıbı çok değerlı eğıtım- tı\ı de kıvıma uğratmıştır Ama o küsmemış kendı- sının hak bıldığı ışıklı volda yurumeunı bılmı^tır Büstunun \aptinlmasi bır kadırbılırlık örneğı ola caktır "MustafaNetati"vapıtını bakanlık bastırma- mış "Iş Bankası"\ayımlamıştır Te^ekkürler (K.Ü.) PENCERE Teksas mıyn, Şikago mu?.. Dıyorlar kı "- Turkıye, bır zamanlann Amenkası'na donuş- tü " - Neden? "- Dandun, yağma, hırsızlık, soygun, çatapata, ruşvet, dolandıncılık, kanunsuzluk, kargaşa " Dıyorum kı - Oh oh, demek kı bu yağmanın ardında kapıtalız- mın patlaması var, 'Kuçuk Amenka' olacağız lyımserlık guzel şey • Amenka, tarıhı bakımından dunyanın en rezıl top- lumlarından bın, belkı de bırıncısıdır Nasıl olmasın kı' Amerıkan tarıhı utanç vencı ıkı ayak uzenne gelı- şıp yukseldı Bın soykınm ötekıkotelık Beyaz adam, Amenka'yı keşfettıkten sonra cana- varlaştı, ulkenın asıl sahıbı olan Kızılderılılerı hayvan gıbı avlamaya başladı Bır yanda sılah, barut, ote yanda ok, yay1 Bu eşıtsız savaşta gerçekleşen soy-, kırımın, ınsanlık tanhınde eşı menendı bulunmaz bır leke oluşturduğuna kuşku yok Ya koielık? Afrıka'dan gemılerie getınlen zencıler, Amerıka'da kurulan sıyah-beyaz renkte kolelık duzenının malla-' n ıdıler Bu, eskı çağdakı kolelık duzenlerınden be- terdı, çunku ırk aynmına dayanıyordu Eskı kolecl' toplumlarda, ırkçılığın ınsan ruhunu derınlıklerıne doğru kırteten ruhsal çamuru yoktu Amerıka'da ya-' kın zamanlara değın yaşanan kolecılık, sıyah-beyaZ' çelışkısı uzenne ılkel bır vahşetı vurguluyordu n' Avrupa'dan Amenka'ya goçen beyazlar, soykınrr\ ve kolecılığın ılkellığıne yenı çağda donuş yaparak,. toplum duzenlennı kurdular Pekı, nasıl oldu da bu utanılası geçmışten yukse- len bır 'superguç' ortaya çıktı? • •' Sayfayı çevırdığımız zaman, Amenka'nın ıkıncı yu-1 zunu göruyoruz Edıson boy gostenyor ' Elektnk ampulu '"' Buhar J Petrol Gırışım, yaratıcılık, yuz bınlerce yenı buluşun pa- tentıyle bırlıkte sanayıleşme „ Bır devletın kuruluşu ; Insan Haklan Bıldınsı Kentleşmenın kargaşasında Şikago gangsterlen -, fink atıp Teksas'ın kovboyları altıpatlarla ortalığı dar- ma duman ederken Amenka yukselıyordu • 1950'de -demokrasıye değıl- çok partılı rejıme ge- çen Turkıye'de Celal Bayar ne demıştı ' 'Küçuk Amenka olacağız 1 ' Ham hayal 1 Ökuze ozenen kurbağa gıbı şışe şışe patladık • Arkası 6. Sayfada tlO JÜ II : ı i s f»('ı>- .• 63 yıllık Sümerbank'ta ilk üç ay ve _ • ^_i-*^-«iiA i boyutlar LİKİT DEĞERLER ARTIŞI % 1 5 6 MEV AKTİ KAR DUAT F GE 301 ARl LİŞİ M rışı % 1 IMI % 1 İLYAR SERMAYE YETERLİLİĞİ % 5 2 T 8 2 L 32 SÜMERBANK A.Ş. ÖZET BİLANÇOSU HESAPLAR LİKİT DEĞERLER NAKDİ KREDİLER TAKİPTEKİALACAKLAR MEVDUAT ÖZKAYNAKLAR KÂR AKTİFTOPLAMI MİLYARTL 31.12.1995 9,180 3,053 0 11,708 3,249 547 16,279 31.03.1996 23,511 6,136 0 30,152 3,796 301 36,101 ARTIŞ MİKTARI 14,331 3,083 0 18,444 547 (ÜÇAYLIK) 19^22 ORANI (%) 156 101 . 0 158 17 122 * Sermaye Yeterlılıjı BankacıEık seMörûnde özkaynakların gûçlülUğünü bellrleyen bu göstergemn %8 olması yeterlı sayılifken SOmerbank ta 31 03 199S ıtıbarıyle %32 dır SUMERB/^K u ş a k t a n k u , • - . * " • . T . U V
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle