Katalog

31 MART 1996 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Şevki Yılmaz: Konuşmam - saptırıldı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-RP'lıRıze Mılletvekıli Şevkı Yılmaz, Jandarma Genel fComutanlığı'nın ibadete düzenleme getiren gcneigcsiyle başlayan gerginliğin ardından, at\ 'de yayımianan, "Bu ordu Türkıye'yi savunamaz, biz ülkeyi savunacak yeni bir ocak kuracağız" sözlerinin çarpıtıldıgmı iddıa erti. Şevki Yılmaz. "Körfez Savaşı sırasında yapılmış eski bır konuşmadır. Orasından burasından almışlar" diye konuştu. MEB'den yalanlama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Milli Eğitim Bakanlığı. ımam hatip lısesi mezunlannın istihdamı için Milli Savunma Bakanlığrndan kadro istedikJeri yolundaki haberlen yalanladı. Mılli Eğıtım Bakanlığı'nca yapılan yazılı açıklamada, öncekı gün bazı gazetelerde yer alan konuyla ilgili haberlerın doğru olmadığı belirtildi. Çocuklarmı ve kendini zehirledi • İZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosu)- İzmır Balçova'da bir kadın ıkı çocuğuyla birlıkte DDT ıçerek ıntıhar etti. Alınan bılgiye göre olay şöyle gelişti: ESHOT Gencl Müdürlüğü'nde şoför olarak çalışan Adnan Coşkun ile Ayfer Coşkun, Adnan Coşkun'un evliliğındenolan çocuğunun eve alınması konusunda tartıştılar. Bir başka odaya geçen Ayfer Coşkun. sabaha karşı eşi tarafından baygın bulundu ve hastaneye götürülürken öldü. Atatürk heykeline saldırı • BALIKESİR (Cumhuriyet)- Balıkesır'in Sındırgı ılçesinde ımam hatip lisesı ögrencısi olduğu hıldınlen Bekir Karakoyun, Atatürk heykeline saklırdı. Yurttaşlar tarafından heykelden indirilen Karakoyun linç edilmek ıstendi. Karakoyun, güvenlik güçlerince olay yerinden kaçınlarak kontrol için hastaneye götürüldü. Tıpta reform arayışı • İstanbul Haber Servisi - Türk Tabıplen Bırliği (TTB) adina istanbul Tabip Odası tarafından düzenlenen 3. Tıpta Uzmanlık Eğıtimi Kurultayı'nda, Tababet Uzmanlık Tûzüğü'nde yapılması gereken degişiklikler tartışıldı. Kurujtayın sonunda, uzmanlık egitiminde yapılması istenen reformlar hükümete iletilecek. Özel eğltime ppotesto • istanbul Haber Servisi - Okmeydanı Halkevi üyesi bir grup, dün Okmeydanı SSK Hastanesı önünde gerçekleştirdiği eylemle "eğıtım ve sağlıkta özelleştirme" çalışmalannı protesto etti. Halkevi üyeleri, eylem sırasında yaptıklan açıklamada. ANAYOL hükümetinin "sosyal güvenlik kurumlanmn birleştirilmesi ve özelleştirme uygulamalanm" eleştirdiler. Alüfuskâğıtları değişiyop • ANKARA (ANKA) - fçişlen Bakanı Ülkü Güney, nüfus kâğıtlannın sahteciliğe olanak vermeyecek bir teknolojiyle yenileneceğini bildirdi. Güney. aile hayatına ve özel hayatın gizliliğine sonsuz saygı duyduklannı. bunun ifadesi olarak Nüfus Kanunu'na, kişilere ait bügilerin ilgisiz kişilerin ellerine geçmesini önleyecek hükümler getirildiğinı anlattı. F-4 pilotu şehit • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Afyon yakınlannda düşen F-4 uçağından atlayarak yaralı olarak kurtulan pilot Teğmen Hikmet Karasu. tedavi gördüğü GATA'da yaşamını yitirdi. Teğmen lOrasu'nun bugün dfizenlenecek törenin arjmdan toprağa verileceği bildirildi. Erbakan, elindeki dosyalardan birinin bile Çiller'i Yüce Divan'a götüreceğini söyledi Yüce EHvan'hk dosyalarANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - RP Genel Baş- kanı Necmettîn Erbakan. 52. hükümetdönemineait 12 yolsuzluk dosyası bu- lunduğunu belirterek. "Bu soruşturmalardan bir tanesi bileÇiller'i Yü- ce Divan'a götürmeye yeter" dedi. ANA- YOL'u "fokur fokur"kaynayan kazana ben- zeten Erbakan, "Iki çürükten bir sağLam çıkmaz" dedi. Partısinin il başkanlan ve il müfettişleri toplantısında konuşmasına ANAYOL koalıs- yonunu eleştirerek başlayan Erbakan, "Reh- livan, mindere çıkışından belli olur. 6 mart- tagöreve başlayan hükümetin ne olduğu da anlaşıldı. Rantivecileri zengin etmek için devleti tahrip edip politikayı zedeHyorlar" diye konuştu. " İki çürükten bir sağlam çık- 'Bİr tanesi bile yeter' RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, 12 tane olduğu ileri sürülen Çiller'in Yüce Divan'lık dosyalannı Meclis'e verecek. Erbakan. "Bu dosyalardan biri bile Çiller'i Yüce Divan'a götürmeye yetecek. Biz ağabeylik yaptık. Bir gün bunun hesabı sorulacak dedik. dinlemediler. Bundan sonra kimsenin böyle bir teşebbüste bulunmaması için Meclis komisyonlanmn bağımsız çalışmasını sağlayacağız" dedi. maz"dıyen Erbakan, "Herikiliderderan- tiyecUere karşı göre» lerini yerine getirmeye çalışıyor. Her iki partinin de sırtlan miihür- lenmis. iflas etmiş durumdalar" dedi. Hü- kümetın 24 günlük ıcraatını değerlendıren Erbakan. "Bu sürede 65 mih/on halkı ez- mek için etterinden geleni yapûlar. Şekere yüz- de 30, akaryakıta vüzde 20, kısacası her şe- ye zam üstüne zam yapıldı. Tabanları yok, gayeleri yok. Ne yaptıklan belli değil" diye konuştu. Erbakan, şöyle devam etti' "RP öncülüğünde bir hükümet kurul- muşolsavdı, bugünkü sorunlarvaşanmaya- caktL Mesut Yılmaz'a biryerden kovboy ke- menfi aftılar. "Senın. bızım rantıyecilerimı- ze hızmet etmen lazım' dediler,o da kabul etti" dedi. RP lıderı Erbakan. 52. hükümet dönemı- ne aıt 12 yolsuzluk dos>asını Meclis'e su- nacaklannı açıkladı. Erbakan. "Bu dosya- lardan 1 'i Çiller'i Yüce Divan'a götürmeye yetecek. Bi/ ağabeylik >aptık. Bir gün bu- nun hesabı sorulacak dedik, dinlemediler. Bundan sonra kimsenin bö>ie bir teşebbüs- te bulunmaması için. Meclis komisyonlan- mn bağımsız çalışmasını sağlayacağı/" di- ye konuştu. 'ANAYOL kaynıyor' ANAYOL'u "fokurfokur*'kayna>an ka- zana benzeten Erbakan. "Aralanndaki kav- ga bitmediği gibi, parti içi ka\galar da bit- miyor. DYP paramparça, muhtemelen bö- lünecekler" dedi. Çoğulcu demokraüyı ger- çekleştırmeyı amaçladıklannı ka>deden Er- bakan. konuşmasını şöyle tamamladı: "RP gelirse demokrasi ne olacak diyen- lere sesteni>orum. Hani demokrasi. be ga- niler. Gölge kabinctni/ kurulmak üzere. Bü- tün hükümctin icraatını izliyoruz. İkridara hazırlanıvonız." Yılmaz'dan DYP'ye suçlama 'Hükümet4yüda sadece lafüretti' PAPTTİSI A1NKA- RA/RİZE (Cumhuri- yet) -DYP- CHP ko- alisyonu- nunekonomı \eyatinmmi- rasına ılişkin eleştirilerini ağırlaştıran Başbakan Me- sut Yılmaz. "Lafüretmek- ten başka bir şey yapmadı- lar"dedi. Başbakanlık gö- revine başladıktan sonra, bırçok kentten gelen yatınm istemlerine karşı bütçe ye- tersizliklerini gerekçe gös- tererek ihtiyatlı davranan Yılmaz. partısine Türkıye genelinde en fazla oy ora- nı sağlayan seçim bölgesı Rize'de kesenın ağzını aç- tı. Yılmaz. iletilen tüm is- tekleri yerine getırme sözü verdiği Çaveli ve Rizelıle- re. "Size borcumuzu öde- me imkânı efimize geçti. Dev- len'n bütün imkânlarıvla si- zin dertlerinize çözüm getir- mek benkn boynumun bor- cu" dedi. Yılmaz, Başbakanlık'ta- ki kabullerinde, DYP-CHP koalisyonuna ilişkin eleşti- nlennı sürdürdü. Geçen haf- talarda, 5 Nisan Kararla- n'nıeleştiren veÇillereko- nomısını "hastalıklı" ola- rak niteleyen Yılmaz. dün "Bütün hizmet arzumuza, 4 senelik ihmali, aksakhğı yakından bilmemize rağ- men birçok /i)rluklanmı/ var"dedi. Yılmaz. parlak bir ekonomik tablo devralma- dıklannı kaydederek. "4yıl- da 1 tane elektrik yatınmı yoktur. Böv İe giderse Tür- kiye 2 yıl sonra elektriksi/ kalmaya mahkûmdur. Bir tane açılan baraj yoktur" diye konuştu. Yılmaz. 4 yıl boyunca ANAP'lı beledi- yelerdendevletyardımının esirgendiğinı vurguladı Mesut Yılmaz. koalisyon ortağı DYP ile yaptıklan anlaşma uyannca. geçen 2 yıl içinde belediyelere ya- pılan rüm yardımlann do- kümanının çıkanldığını \e bu dönemde yardım alma- yan belediyelere öncelik ta- nınarak eşitlik sağlanması- na çalışılacağını belirtti. ÇÎZMEDEN YL KARI MUSA KART Muhaliflerin sözcüsü Dülger, milletvekillerine olağanüstü kongre için imz^ çağrısı yaptı DYP9 U muhalifler lıııkıık savasuıııiMİa BÜLENTSARIOĞLU ANKARA-DYPdeTan- su Çüler yönetimınden he- bap sormayı amaçlayan ku- rucu muhalifler. olağanüstü kongre için hukuk mücade- lesınehazırlanıyor. Kurucu- ların sözcülennden Mehmet Dülger. parti grubu içinde, "muhaliT' olarak görünen millervekillenne, başvuru dilekçesını ımza- lamalan çağnsında bulunarak "Kendi hak- kımızı müdafaa edemezsek siyasette başka- sının hakkını nasıl müdafaa edeceğiz. Tan- su Hanım'a havır demek. peygambere ha- yır demek gibi bir şey oldu" dedi. Dülger, olağan kongreyı beklememelennın gerek- çesini. "Oraya kurşun askerieri doldura- caklar, biz yine konuşamayacağız" sözle- riyleaçıkladı. 1991 seçımlennden ben oy oranı yüzde 8 gerileyen DYP'de, Genel Başkan Çilleryö- netiminden hesap sormayı amaçlayan eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindonıkön- derliğindeki kurucular. olağanüstü kongre için gerekli olan delege sayısına ulaşmala- nna karşın. hukuksal sorunu aşamadılar. DYP Tüzüğü uyannca. toplam delege sa- yısının 5'te birinin isteğiyle olağanüstü • DYP'de olağanüstü kongreyi toplamak için gerekli olan delege sayısına ulaşan kuruculann sözcülerinden Mehmet Dülger, grup içinde "muhalif" olarak görünen milletvekillerine, "Kongre başvurusuna imzanızı atın" çağrısında bulundu. kongre toplamak yeterli görünürken. bu başvurunun yaşama geçmesinde Çankaya llçe Seçım Kurulu'nun tavnnın önemli rol oynayacağına dikkat çekildi. Yasaların. ola- ğanüstü kongrelenn nerede ve kım tarafın- dan toplanacagı konusunda kesin hüküm içermedığıne dikkat çeken DYP yönetici- len. Çankaya llçe Seçim Kurulu'nun, bu baş- vuruyu 1 ay bekletebileceğinı iddia ettiler. 300'ü aşkın delegeden noter huzurunda alınan imzalarla yann ya da salı günü baş- vuruyapılacağını bildiren Mehmet Dülger. "Amacımız, kongreyi açmak için toplam de- lege savısının varısından fazlasına ulaş- mak"dedi. Mevzuatta, ba^bakan dı^ında. baş makamda bulunan kişiler ıçın "itimat- sızJık beyanrna ilişkin bir hüküm bulunma- dığını doğrulayan Dülger, "Bu, Türk top- lumununhenüzdemokratikolmadığınıgös- teriyor. Çünkü bizde başta olandan hesap sorulmaz, "Sen bu işı beceremedın. gel bır yaptıklannı anlat' diyen yok. Bu, devrim boy utu olan bir hadise. Tansu Hanım'ı iste- mivorlar. Hüsamettin Be\ 'i istivoriar mese- lesi değil" dedi. Başvurunun ardından, hu- kukı prosedürün tamşılacağını ve vanlan asa- maya kendilerınin de uyacağını kaydeden Dülger. "Bi/im meselemi/hukuki değil, si- yasi. Olağanüstü kongre bir siyasi meseleyi tartışmak için bir zemindir" görüşünü dile getırdi. Kurşun askeriere karşı savaş DYPyönetımıne. "Dördüncükongrede- legesi Tansu Hanım'ı seçti. Neden korkuyor- sunuz?" diye seslener, Dültjer. şunlan söy- ledi: "Gelin oturup konuşalım. hep beraber kongreyi çağıraiım. Bu bizim kendi işimiz, kendi ailemiz. Siyasi tasamıflarda bulundu- nuz, icraatta bulundunuz. bunlan anlatın bi- ze. Biz siyaset arıyoruz, ticaret aramıyoruz, hiçbir menfaatimiz, bekientimi/ yok! Siva- seten niçin bu durumda olduğumuzun ce- vabını anyoruz. CİK'te. hiçbir taroşma yap- madan 2-3 av içinde, 24 tanesi il olmak üze- re 180 tane teşkilat birimi feshedikii. Millet- vekillerinin beyanıyla fesih vapılıyor. Yöne- tim, Tansu Hanım'ın üslubuy la teşküata sırt çevirdi. Adam vardır, hakkını pas pas eder; adam vardır, hakkına \an bakanın gözünü çıkarır. Kendi hakkıını/ı müdafaa edemez- sek shaselte başkasının hakkını nasıl mü- dafaa edeceğiz. Tansu Hanım'a havır de- mek, peygambere havır demek gibi bir şey oldu." DYPyönetımınin. örgütlen feshederek Çil- ler'e yandaş delegelen yerleştırmek için çaba gösterdiğini iddia eden Dülger. "Ne- den büyük kongreyi bekle>elim? Oraya kur- şun askerieri dolduracaklar. biz yine konu- şamayacağız'" dedi. DYP milletvekillerinden.-muhaliP ola- rak görünen bazı isimlerin, başvuruya im- zaatmadıklanna dikkat çeken Mehmet Dül- ger. " Kendiyörelerinde pusuda beklivorlar. Aoıa bir imzanızı atın. Büy ük kongre dele- gesi olarak irade beyanında bulunun" çağ- nsını yaptı Dülger. olağanüstü kongrenin toplanması durumunda, tüzük değişikliği de önereceklerinı belirterek tüm örgüt fesihle- rinin durdurulması, genel başkan dışında- ki GİK üyelerinın merkezden ada> göste- rilmemesi ve milletvekili adaylannın yüz- de 3'ünden fazlasının kontenjan olarak kul- lanılmamasını hükme bağlamayaçalışacak- larını kaydetti. ANAP'lı bakanlar, atamalan gerçekleştirememeleri nedeniyle çalışamamaktan yakınıyor Âtamalara direnen Çiller, devleti tıkatlı DYT lideri Tansu Çiller'in, ANAP'h bakanhklara bağ- lı genel müdürlüklere kadar çok sayıda atamayı yön- lendirmeye çalışması, koalisyonda sorun yarattı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP liden Tansu Çflİerın. ANAP'ın yönetimindeki bakanhklara bağlı genel müdürlere kadar 150'ye yakın atamayı doğrudan yönlendinneye çalışmasi ANAYOL hükümetinde sorun yarattı. ANAP'lı bakanlar, atamalan gerçekleştirememeleri nedeniyle çalışmalara başlayamamaktan yakmırken Başbakan Mesut Yılmaz. Çiller'i açıkça eleştirdi. Çillerde. Yılmaz'ın "tek başına iktidardaymış gibi" atama yapamayacağını açıkladı Kurulmasının üzerinden >aklaşık 1 ay geçen ANAYOL azınlık hükümeti. güven bunalımı nedeniyle atamalar konusunda doğan sorunu aşamadı. Merkez Bankası Başkanlığı, Savunma Sanayii Müsteşarlığı. Emniyet Genel Müdürlüğü ve İstanbul Valiliği konusunda ANAP'ın önerdiği isimleri kabul etmeyen DYP tarafının. ANAP'a baglı bınmler için de Çıller'e vakın ısımlen gündeme getırmesı bunalımı tırmandırdı. Savunma Sanayıı Müsteşarlığı'na onerdiğı Vahit Erdem'ın reddedilmesı üzenne yenı bir ısim gündeme gctiren, ancak vine Çiller'le uzlaşmaya \aramayan Başbakan Yılmaz, Müsteşar Yalçın Burçak'ı göre\den aldı. Müstcşar Yardımcısı Veysel Vayan'ın vekâlct ettığı Savunma Sanayii Müstesarlığf na henüz atama yapılmadı. DYP'nin. Çiller'e yakınlığıyla bilinen ve 1991 ile 1995 genel seçimlerinde bu partıden iki kez milletvekili adayı olan eski Başbakanlık Müsteşan Ali Naci Tuncer'i bu göreve önerdiği bildirildi ANAP'a bağlı olan SSM'ye yapılacak görevlendirmede DYP'nin etkin olmaya çalıştığına dikkat çekildi. İzmir Emniyet Müdürü Kemal Yazıcıoğlunun, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne atanmasına ise Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'ın karşı çıktıği iddia edildı Ancak, Yazıcıoğlu konusunda Yılmaz'la anlaşan Çiller'in de daha sonra Içişleri Bakanlığı kökenli milletvekillerinin görüşlerini dikkate alarak fikir değiştirdiği kaydedildi. Çevre Bakanı Mustafa Taşar, atamalarda uzun dönem uzlaşılamaması nedeniyle çalışmalann ak.sadığını belırtirken Bavındırlık ve Iskân Bakanlığı'na bağlı Yapı İşlerı Genel Müdürlüğü'ne atama yapılamaması Dinar'da süren ıhale çalışmalannı olumsuzetkiledi. Yılmaz. Rıze gezisi sıraMnda bazı gazetelere yaptığı açıklamada. sadcce Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı'nın 15 kdrarnamesınin bekledığinı bıldırerek. "Çiller'e süre verdim"dedı. Valıler kararnamesinin ne zaman çıkanlacağına ilişkin soruya. "Ben de merak ediyorum" karşılığını veren Yılmaz. Çiller'in 150'ye yakın atamayı doğrudan yönlendirmeye çalıştığını bildirdi. Yılmaz'la Çiller'in yarın yapacaklan görüşmede konunun ele alınacağı kaydedildi. Tek parti iktidan değil'' DYP Genel Başkanı Tansu Çıller, bürokratlann ortak uzlaşmayla seçılmesi konusunda ısrarlı olduğunu doğruladı. Çiller. Milliyet Gazetesı Genel Yayın Y'önetmeni Derya Sazak'ın dünkü yazısında yer alan söyleşisinde. şunlan söyledi: "Böylegötüremeyiz. Koalisvonlan yürütmenin bir manrığı vardır. Her konuyu tek imzaya bağlayamazsınız. Koalisyon bölüşüm demektir. DYP küçük ortak değil. Sav ıca biz daha fazlayız. Ancak burada grup yaklaşımlanndan çok. koalisyonun felsefesi önemlidir. A\AP, tek parti iktidanndan kalma alışkanlığıvla, 'Sadece bizım ınvamı/ yeler'diyor. Bu tablo bana. biraz rahmetli Özal dönemini hatırlatıvor. O /anıanki boş kararnameler. avnı anda havava kalkan parmaklar gibi... O\ sa Çekiç Güç oy lamasında da gördük. Meclis'tt' işimiz hiç de kolay değil." POLflİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Kıyılardan Bir Irmak... Gözlerınde aşk kırıntıları. Gözlerinde kimi zaman mavınin derinlikleri. Gözlerınde zamansız sevişme- lerden kaçış. Gözlerinde yalansız kıpırtılar... Gölgelerde tıtrer yüreğin, tedirgin sulara yansımış bir yüz gibi... Jacques Roumain'den Cesare Pavese'ye iner iklim iklım sevişmeler sabahtan akşama dek uyku- suz... Herkese bır bakışı var ölümün, bir zenci kızın göğ- sü gibi inip kalktığında... Roumaın ve Pavese öfkelendi mi yoksa? O eski görüntü yükselirgecenin kuyusundan. Bel- kı de duyarsın geçmişin tatlı büyüsünü. Alır götürür senı kıyılardan bır ırmak.. Bir an kuşlar havalanır denizin üzerinden. Bir an sen gelirsin aklıma. Bir an dayanılmaz tutkun düşer yüreğıme.... Bilir misin sen yalnız ben yalnız!.. İlkyaz senin gözlerinde çoğalır... Sevmeyı sen öğretmiştin aydınlık bir zamanın var olmayan penceresinde... Saksıda büyüyen o çiçek benım çocukluğumdan çaldığım düşlerdı bilemezsın... Bak şaır ne diyor şimdi iyi dinle: "Yüreğın orada i'şte, o fısıldayan sudajatalanmı- zın eğildiği sulardadır./dalgalar karıştınr gızli kıpırtı- lar seni, /Ve senden bir melez yaratan beyaz/kıyıya tükrük gibi atılmış bır köpüktür şimdi." Ağaçlar çiçeğe durmuştur, gökyüzü maviyle bu- luşmuştur... Sen çıkarsın bir gün karşıma, sevda türküleri ge- lir kulaklanma... Pavese, aydınlık bir bahçe arar alçak duvariı. Ben ise senı aranm bir umut peşınde sürüklenirim... Ellennı anımsattı bana ellerimin duruşu. Çekilen acı- lardır, acılar bır ömür boyu... William Empson çıkar bır sabah karşıma. Büyü- lü bır yalnızlığı kucaklar ürkek gözlerim... Der kı: "Şıırlerimi çalıyorsun, onlan kesip biçiyorsun, son- ra da yayımlıyorsun..." Yanıt veririm: "Bulaşan o hastalık gızlı bır alışkanlık oldu..." Kapıyı vurup giderken Empson, Rene Char diki- liransızın... Oysa ben nıce sevdalara yenik düşmüş, nice yı- kıntıların altından kalkmış bıriyim.,. Beni tanımaz onlar, benı bilmezler... Çürümüş yapraklann devıngen tortusu her yanı- mızı sarsa bile biz korkmayız aşktan... Şaire inat konuşuruz onun diliyle: "Seni gördüm, ilk ve tek, yıkılmış kürelerdeki tan- rısal dişi. Sonsuzluk giysisini yırttım, toprağıma ge- tirdım seni çınlçıplak..." Uzun bır sessızlik başlar ardından... Tek başınıza dolanır durursunuz odanın içinde. Gı- den kadın artık geriye dönmeyecektir. W. Hugh Auden'ı anımsarsmız ister ıstemez. Sahı kımıne gore ufak bir çocuk mudur aşk, kimi- ne göre bır kuş mu? Alacakaranlığın seslerinde ku- ru bir mutsuzlukEfrain Huerta'nın dizelerine takılır ansızın. Anılar bir ığne batışı olur dudaklannda. Derkı: "Sana sessızliği ben buldum dıyorum yeniden..." Bır beyaz odun alevinde büyür sevişmeler. Bir çığ- lıkyükselir: Acıdır uyumak, anmak ölümdür seni..." Yokluğun ıçimı karartır, yokluğun gızli yolculukla- 1 nmdır sen bılmezsın... Şafağın içinde kahrolası bır haberle sarsılır içim. Bir köprü kuranm o anda eskiyle yenıye. Sonra tu- haf olur yüreğım susarım. Anımsar mısın ıkımızdik o bomboş sokakta... Veronika Tuşnova görmuştü bizı sadece. Çok eğlenceliydık, yürürken sevışiyorduk... Gözlerinde aşk kırıntıları gıtmiş, o zamansız seviş- meler de bıtmiş... Yalnız kendi yaşamından, yaşadıklanndan söz edi- yor şimdi... Bır kadın sordu uzun ayrılıkların hüzünlerini hiç ya- şamadan. Kadının gözlen gulüyordu... Ama o kadın, Wolfgang Borchert'in adını hiç duy- mamıştı... Dedi ki: "Duyuyorum dizlehmde dizlenn./kırışık burnun saçlanmda bir yerde/ağlıyor herhalde/Sen tıpkı bir vazo gibisin/vermekten titreyen ellerin yıldız/çiçek- ler gibi açılmada/ikimiz de gülümsüyoruz/aşk, acı, günah fırtınasında..." Başını öne eğip çekilip gitti kadın. Erkek iseağaç- lara bakıyordu cam kenarında. Ben ise onlan izliyordum... Karanlık bir rüzgârdı gecenin bir yerinde o ikiliyi ayı- ran... Bekler o kız akşamları yaslı. Bir yalnızlık içinde mutluluk özler. Yuva kurmuş gözlerinde kaygı, dön- meyen sevgiliyi gözler... Öpüşlerde düşlere gömülür dünya. Bir yağmur damlasıdır tozlar hiçlığe düşer. Hiç farkına varmadan zamandır gelip geçen. Islak saçları, kalın dudakla- nyla ıkisi bırbınnı bekler. Farkında mısın bilmem şimdi ay ışığıdır vuran pen- cereye... O hâlâ kırmızı kadıfe perdelen çekmemıştir. O hâ- lâ gözlerinde aşk kıpırtılarıyla yalansız sevişmelere hazırdır... Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (« Planet.com. TR Hm(! (mıım 7 Z-AMB\K SANAD\ BULAŞTI KANSrb ——^_ 0 j KîTAP ÇÎKT1 Şenatçı Basının Onienemeyen Yükselişi, Millı Eğıtımde Ideolojik Orgütlenmeler, Suudı Sermayesı, : Sivas Katliamının Ardında \ Yatan Gerçek H İ K M E T Ç E T İ N K A Y A 1,1 « KİTAf Türkiye'de Tankatlann ve Cemaatlerın Orgütlu Siyasi Gucu. Fethullafı Hoca'nın Onienemeyen Yukselışı! D K 180.000 TL. ^ P ^ (KDV Dahıl) ilıııı (ıılımı '£ / POSTUNDA K.UKT f r Yereoatan Caddesı Sa/kımsoğutSokak No 9/B Cagaloglu Istanbui Tei 5'40' 96.95