29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 S4RALIK 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER F~-4'lerin İsrail tarafından modernize edilmesine ilişkin proje ordunun baskısıyla imzalandı Erbakan'ın F-4 çarkıAINKARA (Cumhurh et Bürosu) - Baş- balcıan \ecmettin Erbakan. Türk F-4'le- rinijn fsrail tarafından moderntzeedilme- si projesini. ordadan da gelen baskılar üzem'ne ımzalamak zorunda kaldı. Israil kar^itı politıkalanyla bılınen RP ve kom- şu uilkelerin ıtırazına karşın iki ülke ara- sındla imzaianan askerı eğitim-işbırüğı anla_ş.masının her vıl yenılenmesı vepilot- l a n n tatbıkaılanna iİişkın bır dızi eylem pJanı kabul edildı. Esrbakan'ınöncekıgünyapılanBakan- lar Kurulu toplar.tısında onavladığı, 54 adet Türk F-4 uçağının Israılın IAI fir- masa tarafından modernize edrmesini ön- gören projenin dana önce Sa\ unma Sana- yii IVlüsteşarlığı'ndan alınarak MSB'ye • RP'nin W U' dönüşüne neden olan proje. Türk Hava Kuvvetleri'nin. sınınndan 90 kilometre ötedeki hedefleri komşu ülkelerin hava sahasını ihlal etmeden "sıfır" sapma payıyla \urmasına olanak tanıyacak. RP'nin itirazına karşın iki ülke arasında imzaianan askeri eğitim-işbirliği anlaşmasının da her yıl yenilenmesi ve pilotlann tatbikatlarına ilişkin bır dizi eylem planı kabul edildi. verilmesi tartışmalara neden olmuştu.Er- bakan. savunma sanayiine ilişkin \ apılan geniş katılımlı toplantıda. Israil'in de\ let garantisıyle finanse edeceği 650 milyon dolarlık modernizasyon projesinde f ür- kiye'nin uçaklan teslim almadan ön öde- me yapmasınm eh erişlı koşullar ıçerme- diğini sa\unarak yerli katkı payının artı- rılması veyeni kredi koşullannın görüşül- mesıni istemişti. Ancak başta Ha\a Kuv- vetleri Komutanı Orgeneral Ahmet Çö- rekçiolmak üzere askerı yetkililer. zaten yaklaşık 3.5 yıldır üzerinde pazarlıklar süren projeyi bir an önce yaşama geçir- mesinin öneminin altını çizerek Başba- kan "a "Son yıilarda çok sav ıda F-4 uçağı- mız düşüyor. Projeyi bir an önce onayla- manı/ yararüdır" uyarısında bulunmuş- lardı. Israil'in Ankara Büvükelçiliği. Cumhuriyet'e konuyla ilgili olarak yap- tığı açıklamada, anlaşmanm "en sonun- da" imzalanmış olmasından duyduklan memnuniyeti belırterek projeye biran ön- ce başlamaya hazır olduklarını dile eetir- diler. 54 adet Türk F-4'iinün "Fantom 2000" standardına çıkanlacak şekilde modernı- zasyonunu öngören projeye göre 26 uçak lsrailde. 28 uçak da Eskişehir Hava tk- mal \e Bakım Merkezi'nde modernize edilecek. Proje kapsamında havadan ka- ra hedeflerinı saptav an radarlarla güçlen- dirilecekolan F-4'ler. "akuiıbomba"adı verilensilahlararacılığıyla, örneğinelin- de Sam füzesi bulunan Suriye gibi kom- şulannın hava sahasına girmeden, kendi topraklarından yaklaşık 90 kilometre öt- edeki hedefi sapmadan vurabilecekler. RP ve komşu ülkelerin tepkisine kar- şın buyıl imzaianan (srail'le askeri eğitim ve işbirliği anlaşmasının her yıl yenilen- mesi yolundaki uzlaşma uyarınca. Tür- kiye'de, (srail Savunma Bakanlığı Müs- teşan David IVTV "nin de katıldığı bir top- lantı yapılmıştı. Bu toplantıda. gelecek yıl için yenile- nen anlaşmada Türk \e Israilli pilotlann iki ülkenin hava sahasında tatbikat yap- malarını da öngören bir dizi eylem planı kabul edildi. protestocular coplandı Oğrencilere toplam 96 yıl hap ıs cezası • DGM'de. "Devrimci Gençlik" örgütü üyesi olduklan iddiasıyla yargılanan öğrencilerden 8"i 3 yıl 9 ay ile 18 yıl arasında değişen hapis cezasına mahkûm edilirken karan protesto eden sanık yakınlan ve arkadaşları polis tarafından coplandı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Üni\ ersite harçla- nnın kaldınlması ve de- mokratik üni\ersite iste- miyle topluluk oluşturan öğrenciler. terör örgütü üyesi olduklan gerekçesiy - le ağır cezalara çarptınldı- lar. Ankara De\let Gü\en- !ik Mahkeme-sı'ndc. "Dev- rimci Gençlik'" örgufü üye- si olduklan ıddıasnla yar- gılanan öğrencilerden 8 "i 3 \tl 9 av ile IX \ıl ara.sında Kurultay Amaç demokratik üniversite İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, parasız yüksekögretimi, "uıksuJ kesimin cebinden variıklıya kaynak" aktanmı olarak nitelendirerek bugünkü sistemde var olan tûm sübvansivonlann kaldınlniası gerektiğini savundu. lzmir Cniversiteleri Öğretim Eiemanlan Derneği'nce (İZÜMtDER) _ düzenienen 3. Üniversite • Kurultayı dün başladı. i Kurultayın açılış konuşmasını vapan IZÜNIDER Başkanı Prof. Dr. Hamza Bulut kurultayı düzenlemekteki ] amaçlannın "öîgür. demokratik. üretken ünhersitev i yaratmanın yoUannı aramak" ! oMugunu söyledi. J Toplantıda konuşan t YOK Başkanı Prof. Dr. ! KemaJ Gürüz. ! ortaöğretimden yûkseköğretime geçişte i ciddi problemler ' bulunduğunu ı viirgulayarak bunlann en {öfiemlisinin **arz - takp™ I dfngesizüği olduğunu 1 scyledi. ı Ttrnşma bölümünde î bm öğretim üyelerinin, j IC'de öfrencilere | yenelik silahlı saldınyı ı arunsatmalan ve i öjrencilere neden sahip J çKitoadığıru sormalan •-ÜTerine Gürüz, "Oğrenci otnfannı kını\orum. î Aacak kolluk güçleri var, ! yssalar var, ülkenin ] ionunian. üniversite • kiinpusiarında geçerii ' cfcşkür di>c bir şe>' ı okmaz, a>rıcahklı j kınumumuz yokrur" ! yaıstım \erdi. j K K toplanı>or .Lkmokratik Egitim .' Kırultayı (DEK). bugün ; tsanbul'da toplanıyor. 1 îsanbul Üniversitesi ÎĞerenciDernegi, IMırmara Üniversitesi jQrenci Derneği. Yıldız »TÂnik Üniversitesi 'ÖŞrenci Dernegi ve ! Isânbul pemokratik İLâelerBirliği'nin ç^nsıyta. "eğitimde ıSdeştirme'*. u eğitiin!n d«»okrarikk^mt'sr \c .'-aadildeeğnim'' gHKİemleriyle tcstanacak oian DEK, ik eûnsürecek. değişen hapis cezasına mahkûm edilirken karan protesto eden sanık yakın- lan ve arkadaşlan polis ta- rafından coplandı. Ankara2 No'lu DGMde görülen davanın dünkü du- mşmasına tutuklu sanıklar v e av ukatlan katıldı. Sanık- ların arkadaşlarının ve ya- kınlannın izleyici olarak katıldığı duruşmada. heye- tın yerini almasının ardın- dan mahkeme başkanı Tur- gut Okyay ^v unmalann ta- mamlandığını belirtti. Ka- ran açıklayan Okyay. sa- nıklardan Elif Kahvaoğlu, Deniz Kartal ve .N'urdan Bavşahan'ın 3 yıl 9'ar ay. MahrmıfYtJmaz'in 12 yıl 6 ay Ahmet Aşkın Doğan, Bülent Karakaş, Ozgûr Tü- fekçi v e Metin Murat Kal- voncugil'inde 18"eryıl ha- pis cezasına çarptınl'dıkla- nnı söyledi. Karan protesto eden sa- nıklann. "Cezalar bizi vıl- dıramaz** sloganlan üzeri- ne. jandarma görevlileri öârencileri coplayarak sa- lon dışına çıkardı. Jandar- maların saldınsını protesto ederek. "Ferman devletin- se üniversiteler bizimdir", "Baskılar bizi yıldıramaz" sloganlannın atılması üze- rine. polis salonu boşaltma gerekçesiy le coplannı kul- landı. Müdahale sırasında çok sayıda kişi yaralanır- ken gözaltına alınan bazı öğrenciler daha sonra ser- be^t bırakıldı. îzleyiciler arasında bulu- nan eski CHP Millenekili Farma Feriha Öztiirk kafa- sına aldığı cop darbeleri so- nucu ağır yaralanarak Ba- yındır Tıp Merkezi "nde te- da\i altına alındı. Kalçasında kınk tespit edilen \e beyin travması aeçırdisi kaydedilen Öz- türk. 1973-1979 dönemin- de milletvekilliğı yapmış \e Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanlığı görevın- de de bulunmuştu. Ankara Emniyet Müdür- lüğü Terörle Mücadele Şu- besi'nin 17-19 Nisan 1996 tarihleri arasındaki operas- yonlan sırasında 30"u aş- kın öğrenci gözaltına alın- mış ve bunlardan mahke- meye çıkarılan 17 si hak- kında dava açılmıştı. Öğ- rencilerin a\xıkatlan. emni- yetin zorlama bir örgüt suç- İamasinda bulunduğunu savunmuşlardı. Öğrenciler. sa\unmala- nnda. polisin evlerine mo- lotofkoktey 1leri ve yasak \ a\ın yerleştirerek komplo kurduğunu söylemişlerdi. Üniversite harçlannın kal- dınlması ve demokratik üni\ ersite istemlerini dile getirmek amacıyla Ankara Ünn ersiteleri Öğrenci Ko- ordinasyonu"nda görev aian öğrenciler. başkentte gerçekleştirilen çok sayıda öğrenci girişimınde yer al- mışlardı. Haklannda mahkûmiyet karan \erilen sanıklardan Mahmut Yılmaz ve Deniz Kartal şubat ayında TB- MM Genel Kurul Salo- nu'nda gerçekleştirdikleri ey lemde. "Harçlarahajir'' pankartı açarak "Oğrenim hakkımızengeUenemez" s- loganı atmışlardı. ARAYIŞ Rektöriük binasına giremeyen öğrenciler. üniversitesi bahçesindeki arkadaşlanyla birieserek ön kapıva yürüdüler. Yaklaşık bin kişilik öğrenci grubu Rektör Berkarda'nın istifasını istedi Universiteye saldımya tepkiİstanbul Haber Servisi -1 s- tanbul Ünıversitesi (lÜ)Hu- kuk Fakültesi'nde önceki gün ~faşist"öğrencilerin fa- külte kantini içinde taban- cayla ateş etmesi sonucu 2 kişinin yaralanması. ÖDP'H- ler. SİP'liler. sendıkacılarve öğretim üyelerinin de arala- rında bulunduğu bin kişilık bir topluluk tarafından pro- testo edildi. Üç saat süren gösteride öğrenciler. rektör Bülent Berkarda'yı istifaya çağırdı. ÎÜ Hukuk Fakültesi kanti- ninde ülkücülerin saldırısı sonucu tabancay la yaralanan Avdjn Çavlan Erdoğan ve Ali Yılmaz'ın yaralanmasıy- la başlayan gerginlik dün de sürdü. \ezneciler de dün sa- at 13.00sıralanndatoplanan \iizlerce öğrenci. -Üniversi- teler bizimdir. MafŞaya, fa- şist çeteye teslim etmeyece- ğiz" yazılı pankart açarak Beyazıt Kampusuna doğru yürüyüşe geçti. Kampusta yan kapıdan ginnek isteyen öğrenciler. kapının kilitli ol- ması nedeniyle beklemeye başladılar. Bunun üzerine kampus içinden yardıma ge- len öğrenciler. kapıyı açarak arkadaşlannı bahçeye aldılar. Bu arada öğrencilerin rektöriük binası- na girmesini engelemek isteyen çe- vik ku\\et polisleri. binanın önüne dizildiler. Rektöriük binasına gire- meyen öğrenciler. bahçedeki arka- daşlanyla birieserek konej oluşrur- dular v e ön kapıy a y ürüdüler. "Çat- irnınitlerijTİdıramazbizleri". "Sa- vaşa değil, eğitime bütçe". ~Berkar- daistifa"sloganlarını atarak Beyazıt Meydanı'na çıkan öğrenciler, bura- da basın açıklaması yaptı. Öğretim üyeleri adına konuşan Prof. Dr. Mu- rat Özyüksel. "Biz öğretim üyeleri olarak öğrencileri destekliyoruz. Si- • 1Ü Hukuk Fakültesi kantininde ülkücülerin saldırısı sonucu iki kişinin tabancayla yaralanmasıyla başlayan gerginlik dün de sürdü. Yüzlerce kişi saldınyı protesto etmek için Vezneciler'den Beyazıt Kampusu'na yürüdü. Öğretim üyeleri adına konuşan Prof. Dr. Murat Özyüksel. öğrencileri desteklediklerini söyledi. Oğrencüerin düzenlediği protesto gösterisine ÖDP'liler. SİP'liler ve sendikacılann y anı sıra öğretim üyeleri de katıldı. (Fotoğraflar: KEREM ILGAZ) lahlı saldın. tasvip edilecek bir olav değil" dedi. Öğrenci velisi Mustafa Atalav jse "Biz bu filmi dördüncü kezizİhonız. Tüm kamuov unu genç- lerimize sahip çıkmava çağınvoruz. Gerekirse çocuklarımızla birlikte okula gidipgeleceğiz" dive konuştu. Öğrenciler adına yapılan açıkla- mada. faşistsaldınlann 12 Eylül ön- cesinde de yaşandığı belirtilerek "O zaman silahlı saldın vapan faşistler. Abdullah Çatlı veOrâl Çelik'ti. Bu- gün bize saldıranlar, ağabev lerinin görevlerini devralmaya hazırlanıyor- lar^denildi. Öğrencilerin toplu ola- rak Haseki Hastanesi'nde vatan ar- kadaşlannı ziyaret etme isteği polis tarafmdan engellendi. Çev ik kuv ve- tin hastaneye giden yolları kestiğini gören öğrenciler. tekrar üniversite bahçesine dönerek rektöriük binası- nın önünde toplandı ve halay çekti- ler. Öğrenciier. daha sonra 5 kişilik bir hey et seçerek rektör Prof. Dr. Bü- lent Berkarda ile görüştüler. Berkar- da'va sorunlannı ileten öğrenciler. üniversite kampusundan toplu hal- de çıkarak olay sız bir şekilde dağıl- dılar. Bu arada Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. BurhanŞenatalarda lÜdeyaşanan olayın bir öğrenci kavgası değil. önceden planlanan bir saldın olduğunu belirterek şunlan sö>ledi: ~Üniversite kantininde uv- gulanan bıçakJı. tabancalı saldırının gerçek kav nağı Türkiye'vi yeni gerilimler ve çatışmalara itmek isteyen odaklardır. Bu odaklann üni- versitev i şiddet olav lan içine sürüklemek istedikleri açık- ça görülmektedir. planları ve eylemleri zavıf. yetersiz de- mokrasimiz için ciddi bir teh- dit oluşturmaktadır." Şenata- lar. son zamanlarda yaşanan kimi olaylarda emniyet güç- lerinin kendilerini birtarafgi- bi gördüklerine ve yansızlık- tan uzaklaştıklanna dikati çekti. Bu da\ranışlann geri- limi yükselttiği veolaylan tir- mandırdığını vurgulayan Şe- natalar. "Üniversite yönetici- lerinin görevide emni> et güç- lerinin tarafsızdavranmasını sağlamaya > önelik her türlü önlemi almak ve her türlü gi- rişimde bulunmaktır. Eğer bu duvarulık ve sağduyu göste- rilmezse olav lar tırmanabilir ve bir süre sonra çok geç ola- bilir" dedi. Haseki Hastanesi'nde ya- ralı öğrencileri ziyaret eden CHP Parti Meclisi üyesi Bedri Bavkam ise yaptığı açıklamada. öğrencilerin anlattıklarının. olayların kendisın- den daha "vahim" olduğunu belir- terek '•Polislerin gözü önünde kasa- turalı ve sîlahlı faşistlerin ünhersite- ye girip çıkabilmeleri akıl almaz bir olay. İçişleri Bakanlığı derhal konu- nun üzerine gidip her politik göriişe mensup gence kendisini eşit mesafe- de tutmadan ve karaıiıhkJa bu saldı- nJarın üstünegitmeden bu iş çözüle- mez. Bu özen gösterilmezse üniver- sitelerimiz çok daha büyük olaylara gebe" dedi. MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş ülküciileri uyardı 'Eline silah alan ihraç edilir' TOKTAMIŞ ATEŞ Şaşkına Dönmek Toplumumuz hiç akla hayale gelmeyen işlerle şaşkına döndürülürken, biz de zaman zaman ne yazacağımızı şaşırıyoruz. Ama bu şaşkınlığımız konu azlığından değil, konu çokluğundan. Han- gi birine değineceğim/zin kararını veremiyoruz. Perşembe günü İÜ Hukuk Fakültesi kantinin- de, silahlı ülkücüler öğrencilerin üzerine saldır- dılar. Adamlar ellerini kollarını sallaya sallaya si- lah sokuyorlar, saldırıyorlar, sonra da ellerini kol- lannı sallaya sallaya çekip gidiyorlar. Polisler, sal- dınya uğrayan öğrencileri gözaltına alıyor. Ve ki- mi kitle iletişim araçlannda bunun adı, Karşıtgö- rüşlü öğrenciler çatıştı..." Biz bu filmi daha önceleri de görmüştük. Ve ül- keyi bağıra çağıra 12 Eylül koşullanna getirdiler. Acaba aynı senaryoyu yeniden mi gündeme ge- tirmek istiyorlar? Eskilerinin hükmü kalmayınca devlet için kurşun sıkan yeni "şerefli katiller ve kaçakçılar" mı yetiştirdiler? Doğrusu insan hem merak ediyor, hem ürküyor. Aslında bugün bambaşka birşeyleryazmak ni- yetindeyim. Geçenlerde bir ödülün jüri toplantı- sında, çok saygı duyduğum değerli meslektaşım Prof. Dr. Ahmet Mumcu, Atatürk'le ilgili bir ya- sadan söz etti. Daha sonra da arayarak, bu ya- sanın tarih ve numarasını lütfetti. Türkiye'de kimi çevrelerin, (sağcı ya da solcu gibi bir sıfat takmıyorum, zira her türlüsünden var) "paraya düşkün" olarak tanımlamak iste- dikleri Atatürk'ün önayak olmasıyla 12 Haziran 1933'te 2307 sayılı bir yasa çıkarılmış. Bu yasay- la Atatürk'ün mirasının "mahfuz hissesi" iptal edilmiş. "Ne gereği var? Zaten çoluk çocuğu yoktu" demeyin. Kızkardeşi ve onun çocuklan vardı. Oysa ki Atatürk tüm varlığını ulusuna bı- rakmak istiyordu. Kızkardeşine bir ev ve müte- vazı bir maaş bırakan Mustafa Kemal, manevi çocuklarına ve inönü'nün çocuklarına (tahsille- ri için) gene mütevazı ölçüler içinde maaş bağ- latıyordu. Zaten 1937'deki vasiyetnamesiyle tüm top- raklannı ulusa devreden Atatürk, iş Bankası'nda- ki hisselerinin gelirini de CHP, Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu'na bırakacaktı. Ama 12 Ey- lül'ün "çok Atatürkçü"(l) yöneticileri, bu mirasa bile tecavüz etmekten çekinmeyeceklerdi. Bazı insanlar bazı şeyleri anlamamakta ısrar ediyorlar. Bunlardan bir kısmı "Atatürkçülüğü" tekellerine aldıklarını sanıyorlar. Bence 12 Ey- lül'ün sahte Atatürkçülerinden farklan yok. On- lar da kendilerince iyi niyetli ve içtenlikli idiler. Bunlardan biri geçenlerde bir dergide bana da sataşmış. Bunlara da "hoşgörü" diyorum ama, çirkin tutumlarını sergilemek gerek. Yoksa edep- sizliği daha ileri düzeylere taşıyorlar, pespayele- şiyorlar. H.C. Armstrong'un Bozkurt başlıklı kitabının Türkçeye kazandırılmasını onaylamamı ve özen- dirmemi, öyle bir yorumluyorlar ki; benim bu ko- nuda yazdıklarımı okumayanlar, benim, Armst- rong'la aynı görüşleri paylaştığımı sanacak. Bizim gençliğimizde, bu kitap çerçevesınde büyük bir "tezviratkampanyası" vardı. Kitap çev- rildiğinde bunlann çoğunun palavra oldugu gö- rüldü. Bende kitabın ingilizcesi vardı. Okumuştum. Ve bu kitabın çevrilmesinden sonra 3 ekimde yazdığım yazıda şöyle diyordum: "... Birtakım çok 'yakışıksız' ifadeler vardı, a- ma bana kalırsa bu kitap Atatürk için bir "yergi' değil, 'övgü' kitabı idi. Özel yaşamı ile ilgili 'münasebetsiz' yakıştır- malarını kendine 'iade ettim' ve 'Kem söz sahi- bine aittir' diyerek bu kitabı da diğer Atatürk ki- taplarının yanına koydum. Daha sonrakiyıilarda bu konudaki tart/şmala- rımızda kimikendinibilmezler, 'Armstrong'un ki- tabında şunlar da varmış' gibisinden palavralar 'sıkmaya' başladıklarında kitabı önlerine atarak 'Göster bakalım neresinde' demenin müthiş 'keyfini' de defalarca yaşadım. 'Ben öyle duy- muştum' diyen bu 'muhteremlerin' hafif morar- malarını zevkle izledim." ismine ve Mustafa Kemal'in sevgi dolu, aydın- lık yoluna hiç yakışmayan küçük birtakım insan- ların çıkardıkları bu dergi, 3 ekim tarihli yazım- dan bazı alıntılar yapmış ve öyle bir "montaj" yapmış ki, insanın aklına kimi kuşkular geliyor. Bu alıntı şöyle noktalanıyor: "KimilericımbızlaAtatürk'ü küçültücü bazı ifa- deler bulup çıkartsa da ben Bozkurt'u okuyan- ların Atatürk'ü daha iyi anlayacaklannı ve seve- ceklerini düşünüyorum." Oysa ki bu son paragrafta, üç cümle daha var. Paragrafın yarısı alınmış, yansı alınmamış. Pa- ragraf ve yazı şöyle noktalanıyor: "... düşünüyorum. ÇünküAtatürkbir 'tabu', bir 'heykel' değil; bir insan. Büyük ve muhteşem bir insan. Bozkurt'ta bu insanı buluyor ve birkez da- ha hayran oluyorsunuz." Ve bu yazdıklanmla ben, Atatürk'ü küçük dü- şürmeye çalışan insanların kervanına katılmış oluyorum... Vallahi pes. Ama benim Atatürkçülüğüm, bu "muhterem- fer/n"Atatürkçülüğündenelbetteçokfarklı. Rah- metli Nadir Nadi durup dururken, "BenAtatürk- çü Değilim" demedi. Nadir Nadi'ye bu sözleri söyletenler, bu tür küçük oyunlara giren insan- lardan daha az şaşkın değildi. ANK.\RA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş. ünıversitelerde sol görüş- lülere yönelik silahiı saldırılar nedenıy le ülküciileri uyararak. bu türeylemlere karışanların Ülkü Ocak- lan'ndan ihraç edileceğini savundu. Türkeş. Dışiş- leri Bakanı Tansu ÇUIer'in emniyetteki operasyo- nuyla ilgili yorum yapmazken, İçişleri Bakanı .Vle- ral Aksener'i övdü. MHP lideri Alparslan Türkeş. dün bir basın top- lantısı düzenleyerek. partisinin 1997 Mali Yılı Büt- çe Tasarısı'na ilişkin görüşlerini açıkladı. Devlet çarkının sağlıklı biçimde işlemediğini kaydeden Türkeş. "Bizim kafamızda ve gönlümüzde bürün haşmeti ile yer etmiş bulunan güçlü. muktedir, koru- vucu ve adiİ devlet anlav ışu artık yerini v urdumduv- mazlığa veçürümeyeterk etmişgözükmektedir" de- di. Gazetecilerin sorulannı da yanıtlayan MHP lide- ri. Emniyet'teki Çıller operasyonu ile ilgili olarak "Bu konuda bir yorum vapamayacağım. Bu uygula- ma hakkında bir bilgim vok" dedi. MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş. 12 Ey- lülden bu vana üniversite olayiarında ilk kez ülkü- cüler tarafından silah kullanılmasının anımsatılma- sı üzerine de "Büyük üzüntü duvdum. Öğrencinin elinde silah değil daima kitap olnıal/dır. Öğrenciler silah değil bilim öğrenmelidir. Kavganın içine çekil- memelidirler" dedi. MHP liden. "Ülkü Ocakları'na bu konuda bir uyannız oldu mu" sorusuna. "Tabii. Bunun aksi tu- tum gösterenlerin ocakla ilişkisi kesilir. Hiç ülkücü- liikJe de alakası kalmaz. Öğrencinin silahlı eylemle katiyen ilgisi olama/. Bu davranış memleket yaran- nadeğildir" vanıtını verdı. ALlBEYKOY'DE POLİSİN AÇTIGIATEŞLE ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ Ağdaş için AIHK'ye başvuruldu İstanbul Haber Servisi -Ali- beyköyde 13 Mayıs 1996 günü polisin arkadan açtığı ateş sonu- cu yaşamını yitiren Irfan Ağdaş ile Ümraniye Cezaevi"ndeki hak ihlalleri nedeniyle Avrupa însan Haklan Komisyonu'na başvuru vapıldı. Halkın Hukuk Bürosu avukat- larından Behiç Aşçı'nın yaptığı açıklamaya göre. elinde Kurtuluş gazetesı bulunan 17 yaşındakı. Refan Tümer Lisesi 3. sınıf öğ- rencisi İrfan Ağdaş, Alibeyköy Saya Yokuşu Gülistan Sokak'ta saat 19.00 sıralannda sivil polis otosunda bulunan 3 polis tarafın- dan taciz edilmiş: kendisini koru- mak isteyen İrfan. polislerin arka- dan açtığı ateş sonucu yere düş- müş. yetişen polisler tarafından yerde yaralı haldeyken tekmelen- miş. si\ il ekip otosunun arka kol- tuğuna yatınldıktan sonra üstüne oturulmuş ve ölüsü polisler tara- fından Eyüp SSK Hastanesfne bıraktlmıştı. Dosyanın, olayın ardından 7 ay geçmesine karşılık hiç bir işlem yapılmadan tstanbul Emniyet Müdürlüğii'nde bekletilmesi üzerine harekete geçen Ağdaş ai- lesinin av ukatı Behiç Aşçı. Av ru- pa însan Haklan Komisyonu'na resmen başvurdu. Başvuru. Ko- misyon'un daha önce. 'sonuçat- nıada yaran ohnayacağı belirgin olan durumlarda iç hukuk yoila- nnın rüketihnesine gerek olmadı- ğı" yolunda verdiği içtihat karan- na dayanarak yapıldı. Halkın Hukuk Bürosu tarafın- dan Av Metin Narin imzasıyla yapılan açıklamada da. Ümrani- ye Cezaev i'nde turuklulara yapı- lan saldırılar nedeniyle Avrupa İnsan Haklan Komisyonu'na başvurulduğu bildirildi. Açıkla- mada. cezaevinde iddialann hasıraltı edilmesi kınandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle